Şimdi Ara

Yaşadığımız evren niye bu kadar anlaşılmaz (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
59
Cevap
4
Favori
1.793
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
17 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • hawk1903 kullanıcısına yanıt
    Keşke uzatsaydınız zevkle okudum. Bence diğer dünya dışı medeniyetler ile (savaş da olur, savaş çokta kötü bir şey değil bilime katkısı var) etkileşime geçilerek bir gerçeklik türetebileceğiz.
    Şuan aslında insan hala mağara da yaşıyor, tek farkımız etrafımızda ki beton blokları biz yaptık. İkinci farkımız ise yeni yeni kafamızı kaldırıp uzaya bakıyoruz ve bilgimiz çok az. Hala bir gelişme gösteremedik, minimum 1.000 yıl sonrasında (etradımızdaki gezegenlere yolculuk yaparak) bir şeyler bulabileceğiz ve o günler geldiğinde biz de binli yılları nasıl biliyorsak onlar da bizi o şekilde bilecek. Barbar ve cahil.
  • Aynı sorular benim kafamın içindede dolaşıyor sürekli. Türkiye'de doğmasak müslümanmı olurduk? Milyarlarca yıldız gezegen yada galaxy de sadece bizmi varız, o gezgenler ne için var fikrimce hiç birşey gereksiz değildir.
    Taşıdığımız beden neden çürüyor, madem doğduk neden ölüyoruz.., bunu ne sağladı, 1 salise önce yaptığım bir hareket 0.00001 mili saniye sonra geçmişte nasıl kalabiliyor?

    Benim teorimce, uzayda zaman bizim burda alıştığımız gibi akmıyor. Herşeyi görmemizi sağlayan ışıktır mesela ışık günümüzde marsa ulaşmış olmasaydı baktığımzda uzay boşluğu göreblirdik, bu aklıma zaman kavramının uzayın farklı yerinlerinde değişebileceğini getiriyor. bence evren ışığın yol aldığınca genişliyor gibi görüyoruz.
    Bizim galaksimizde zaman,boylam ve kavramlar ABCD ise, Andronova galaksisinde JSHD'dir diye düşünüyorum.

    Dini açıdan bakarsak işin içinden hiç çıkamayız, kitap indi gökten ama milyarlarca gezegen içinde sadece dünyayamı? neden? kapı komşumuz olabliyorsa bu bir varlıksa komşumuz, ozaman ay'dada komuşmuz olmalıydı

    ve
    neden 1919 yılında doğmadımda 1989 yılında doğdum, bedenimdeki ruh 1989 yılında bir bedene yerleşmek içinmi bekledi, nerde bekledi? Ben ruha inanmıyorum açıkcası bence her insanda her canlıda bir bedenin kendine özel harddiski gibi bişi var(teorik olarak) bu diske yazılanları okuyorz ve anlık diske yazıyorz buda insanın kendini ayrıcalklı hissetmesine neden oluyor.

    kafamda deli sorular, saçma sapan yazdm gibi ama boşa gitmesn
    ve gezegenlerin hepsi neden yuvarlak....




  • Yıldız tozundan var olduk diyen olmuş.Bence kaya tuzundan geldik.Hem Şu şu şekil düşünür bu bu şekil düşünür taaam mı.Herkesin fikrine kimse karışamaz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi smartboy38 -- 14 Şubat 2018; 2:19:42 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • La ne cevher'ler varmış forum"da

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • smartboy38 S kullanıcısına yanıt
    topraktan ,meniden,sudan,diyenlere karşı olumlu gelişme taaamı

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yaw allahın mucizesi de geç işte.
    Yakışır mı Müslümana sorgulamak?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bu olayı bende bayadır düşünüyorum işin içinden çıkamayınca çıldırıyorum. Herşeyin bir açıklaması vardır değil mi? Ama bu uzay kavramı sanki insanoğlunun tam olarak öğrenemeyeceği tek bir konu. Tanrı bizi yarattı amacı ne falan demicem.

    Koca evrende sadece bizim olmamız inanılmaz saçma geliyor. Birde multiverse muhabbeti de varken. Benim aklıma bir de şu geliyor, biz dünya da oksijen sayesinde nefes alıyoruz. Acaba başka gezegenlerde karbondioksit den metan dan vs yaşayabilen canlılar var mı? Şimdi trappist te ve titan gezegeninde su var. su varsa kesinlikle canlı da olması lazım?

    kepler 452-b dünyaya tıpatıp benzeyen bir gezegen orada canlının olmamasına ihtimal veremiyorum bir türlü. Mars'ın bile milyonlarca/milyarlarca yıl önce dünyadan farkı olmadığını düşünürsek oradan yaşayan canlı varsa gelişmiş medeniyetler kesinlikle dünya ya ziyaret etmişlerdir. Ya da oradan göç edip dünyada da soyumuzu devam etmiş olabiliriz?

    Bence yaşlanmadığımız ölümsüz olabildiğimiz gezegenler mevcut. Bu tamamen zaman/kavramla ile alakalı sanırım. Diğer gezegenlerde zamanın farklı olduğunu hepimiz biliyoruz. Tahminimce bu olay kesinleşti mi bilmiyorum ama mesela X gezegeninde yaşasak insanların ortalama ömrü 150-200 sene olacak Y gezegeninde 350-400 gibi düşünüyorum. Umarım beni anlayan olmuştur :))


    Bu arada en son şu haberi okumuştum oldukça ilgi çekici
    http://www.milliyet.com.tr/dahi-rus-cocuk-daha-once-mars-ta-yasadigini-one-surdu-mola-5458/




  • hawk1903 kullanıcısına yanıt
    "Hayal edip yoğunlaşıyorsu bir şekilde sana geliyor"

    Ben bunu bir belgeselden hatırlıyorum.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Iste, insanlar bu buyukluge, dunyanin varolusuna bir anlam yuklemek icin dinlere inaniyorlar.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: AndrewRayel

    Bu olayı bende bayadır düşünüyorum işin içinden çıkamayınca çıldırıyorum. Herşeyin bir açıklaması vardır değil mi? Ama bu uzay kavramı sanki insanoğlunun tam olarak öğrenemeyeceği tek bir konu. Tanrı bizi yarattı amacı ne falan demicem.

    Koca evrende sadece bizim olmamız inanılmaz saçma geliyor. Birde multiverse muhabbeti de varken. Benim aklıma bir de şu geliyor, biz dünya da oksijen sayesinde nefes alıyoruz. Acaba başka gezegenlerde karbondioksit den metan dan vs yaşayabilen canlılar var mı? Şimdi trappist te ve titan gezegeninde su var. su varsa kesinlikle canlı da olması lazım?

    kepler 452-b dünyaya tıpatıp benzeyen bir gezegen orada canlının olmamasına ihtimal veremiyorum bir türlü. Mars'ın bile milyonlarca/milyarlarca yıl önce dünyadan farkı olmadığını düşünürsek oradan yaşayan canlı varsa gelişmiş medeniyetler kesinlikle dünya ya ziyaret etmişlerdir. Ya da oradan göç edip dünyada da soyumuzu devam etmiş olabiliriz?

    Bence yaşlanmadığımız ölümsüz olabildiğimiz gezegenler mevcut. Bu tamamen zaman/kavramla ile alakalı sanırım. Diğer gezegenlerde zamanın farklı olduğunu hepimiz biliyoruz. Tahminimce bu olay kesinleşti mi bilmiyorum ama mesela X gezegeninde yaşasak insanların ortalama ömrü 150-200 sene olacak Y gezegeninde 350-400 gibi düşünüyorum. Umarım beni anlayan olmuştur :))


    Bu arada en son şu haberi okumuştum oldukça ilgi çekici
    http://www.milliyet.com.tr/dahi-rus-cocuk-daha-once-mars-ta-yasadigini-one-surdu-mola-5458/

    Eğer ki yaratıcı var ve biz ondan gelip ona gideceksek yaratıcı kesinlikle o izin vermediği sürece anlayamadığımız bir formda olmalıdır.

    (yaratıcı proğram veya proğramcı ise biz kod satırı veya en fazla eklentiyiz)(proğram veya proğramcı istemediği sürece çalışmamız veya çekirdeğe yaklaşmamız söz konusu bile değil)

    bazı düşüncelere göre ölmek uyanmaktır ve bu açıdan değerlendirirsek belkide ölmek bu yaklaşmaya yaratıcının izni-talebidir.

    zamanın farklı olduğu ve her uygarlıkta değişik aktığı düşüncesine katılıyorum.

    keza bilim buna fazlaca dikkat çekmese de büyük kütleli cisimlerin zaman-uzayı etkilemesinin kanıt olduğu düşüncesindeyim.

    yaratılmış-tesadüfen var olan uzay-zaman gibi hiç bir zekanın inkar etmediği bir şeyi eğip bükebiliyor sa varsa tanrı o zamana neler yapabilir.

    tercüme din kitaplarına mesafeli dursam da kuranda bu konuyla ilgili çeşitli ıpucu ve ifade bulmak mümkün.

    yine de okumak keşfederek tecrübe edinmenizi sağlamaz.

    tarih çok şey yazar lakin hep çalışanın hayalleri peşinde koşanın insanlığa faydasından bahseder.

    dolayısı ile birileri yaşayacak bizde tv den youtube dan vakit bulursak okuyacaz..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: HADO77

    Bana göre kadın ve eril denen nesnenin ergenlik dönemine doğru bakarsak ve dnayı doğru olursa bu iki oğe de dişil ve doğum yapan bir şeydir denebilir.



    Bu açıdan dünya aslında dişillerden oluşmuşsa erkek denen oğe nerdedir. Ve neden dişil tercihi yapılmıştır? Onlar erkekleri oldurup dişileri diri bırakıyordu denmekte. ( ayet meali)



    Bunun nedenini daha derin tarzlarda da düşünebiliriz. Yani kadın her turlu doğumu yapan bir turdur ve dünya esasen toplam bakışı kadınlardan muteşekkildir.



    Bu şey doğum yolu ile ticaret denen hadiseyi başlatır. İnsan dahil her şey bu ticaretin metası olur.



    Bana göre bu dünyanın sırlarından bir kısmı açılsa idi buranın bir tezgah ya da ticaret(karhane) hane olduğu netçe gorulebilirdi.



    Bir kısım insanlar zorunlu olarak bir kısım insanları burada çalıştırmış ve emval elde etmiş olabilir.





    Bakış açınız son derece mantıklı fakat bilgi havuzu içinde lokal kalmakta.

    Bazen dünya için

    aslında izole edilmiş ve canlı cansız tüm varlığından faydalanılan bir habibat olabilir mi?

    demeden edemiyorum

    ölülerimiz bile enerjiye dönüşmekte hiç bir şey israf edilmemektedir.

    bunun eksik-fazla doğru olduğunu varsayarsak

    bizi sömüren nedir?

    sorusunda sigoratalar atmakta.




  • Konuyu okuyan ve ilgili konu hakkında bilgisi olan arkadaşlar ricam alttaki soruma samimi cevap verme gayretinde olmalarıdır..

    insan dünyaya gelir yaşar ve ölür.

    kendisine kitap ve elçi ile yanlış ve doğru yol gösterilir.

    insan öldükten sonra da güya iyilik ve kötülüklerinin karşılığını alacaktır.

    bu durumda iyi veya kötü bir insanın yaratıcıya

    beni dünyaya yollamanı-yoktan var ediliyorsa yaratmanı ben istedim mi ?

    deme hakkı var mıdır yok mudur..

    not:kuran vs din kitaplarının orjinal dillerine hakimseniz cevap vermenizi-din kitabındna iddiası ile şarlatanların sözlerini kaynak göstermemenizi rica ederim..
  • İlgi için teşekkürler.



    Şu şekilde de yaklaşabiliriz. Bir oluş var ve bunun kokeni bakımından bir kısım olgularla bu yapı desteklenmiş. Ben bu şablona mesela sizi koyup hak sahibi yapmak istiyorum. Ancak mevcudat öyle bir hal almış ki elde edilecek en ufak hak dahi size ya da hakkettiği düşünülen bir kimseye ulaşımı engellemiş.



    ...........



    Hatta bir hayır yapıyım da bana donsun diye kendime iyilik yapmaya kalksam yine başkasının oluyor.



    ...........



    Bu duzeneğin lehine çalıştığı olgular acayip şeyler. Fakiri ezilmişi zengini çirkini güzeli oynayıp gerçek manada fakirin çirkinin guzelin vs. Hakkı olanı bir şekilde ellerinden alıyorlar.



    ..........



    Bu açıdan kişi bu tezgahta rol almak istemiyor. Kişiselleşiyor koşesini çekiliyor hayattan emekli olacağı gunu bekliyor.



    Bana göre bu yapıyı anlamak ve onu bir iddia sahibi kılıp onu da gerçekleştiremeyeceği hale sokup bu duzeneği bozmak lazım ve mumkun. Ancak önce bu yapıyı- duzeneği- anlayışı dosdoğru idrak gerekiyor.



    ....................

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • HADO77 kullanıcısına yanıt
    O halde gezegeni sömüren uzaklardan gelen yabancı biri değil insanın hırsı ve bencilliğidir.

    Kendi kendimize bir düzen (din-devlet-ideoloji vs vs ) oluşturmuş hakka hukuka bakmadan yiyip için yatıp kalkıyuruz.

    canımız yandığı anda kendimiz dışındaki herkesi suçlu ilan ediyoruz.

    o suçluların en büyüğüne de şeytan deyip günah işledikçe ha bire tersine methiyeler diziyoruz.

    kul her halt yediğinde

    "allahım şeytana uydum affet beni" dermiş.

    en sonunda allah şeytanı çağırıp kulumu yanlış yola teşvik etmeyi bırak deyince

    şeytan

    her halti kendi yiyiyor suçunu da bana atıyor demiş..
  • Adamın biri dünyada bi eşeğe hallenmiş. Melekler ey fani ne iştir demişler.



    Adam yaptık bir hata şeytana uydum demiş.



    Huzura şeytanı almışlar. Melekler ey melun neden bu faniyi yoldan çıkardın.



    Şeytan bi adama bi eşeğe bakmış demiş ki,



    Şayet eşek olana bitene ses çıkarmamışsa ben eşeği de azdırmışımdır.



    Eğer ki isyan etmişse ben sırf bu adamı azdırmışımdır.



    Melekler eşeği huzura alın tatbikat yapacaz demişler.



    Adam meleklere bakmış eşeğe bakmış tabi ne edem ne yapam diye düşünmüş.



    Melekler de hafif kızgın bu arada.



    Şimdi eşek bağırır çağırır şeytan da burda beni oyar bunlar. Hani şeytan azdırdıydı diye düşünmüş.



    Gitmiş hayvanın ağzını bağlamış.



    Hayvandan ses çıkmamış. Melekler şeytana donmuş adamı sen azdırmışsın demişler.



    Şeytan da adama donmuş hadi dünya da eşeği anırttın şimdi ağzını bağlayıp beni de meleklere mi anırtacan?



    Meleklere donmuş dünyada eşeği anırtıp ukbada beni anırtmayı beceren sizi de tatbikat zayiatı yapan adamı azdırana ne mutlu.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • şimdi aşayıya atacağım resimler. doğayla ve evrenle iç içe oluşumuz ve bir oluşumuzla ilgili bir şeyler düşündürebilir size.

    insan göz bebeğinin nebulalara benzemesi
    Yaşadığımız evren niye bu kadar anlaşılmaz Yaşadığımız evren niye bu kadar anlaşılmaz

    satürn'ün tepesinin arıların petekleri gibi altıgen olması
    Yaşadığımız evren niye bu kadar anlaşılmaz Yaşadığımız evren niye bu kadar anlaşılmaz

    insan beyni ve ceviz benzerliği
    Yaşadığımız evren niye bu kadar anlaşılmaz Yaşadığımız evren niye bu kadar anlaşılmaz

    yaprak böcekleri
    Yaşadığımız evren niye bu kadar anlaşılmaz

    bu örnekler cok uzar...




  • HADO77 kullanıcısına yanıt

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • İlk oluşumlarında gezegenler bir toz bulutundan ibaret, bu toz bulutu zaman içinde bir araya geliyor, çekim etkisiyle zaman içinde yuvarlak hale geliyorlar. Özellikle çekirdek kısmı gezegeni bir arada tutan temel yapı. Tabi sadece gezegenin kendi çekim etkisi değil etrafındaki bir çok gezegenin, asteroid etkisiyle uzun bir dönem sonucunda ufak ufak adımlarla, raslantısal ve kaotik etmenler sonucunda gezegen son şeklini alıyor. Ayrıca salt yuvarlak da değildir, yer yüzü şekilleri ve gezegenin kendi hareketi diğer gezegenlerin hareketi gezegenin şekline etki eder, tabi kendi iç çekim kuvveti de etkilidir. Tüm bunları topladığımızda kabaca genelde yuvarlak olmalarını sağlıyor diyebiliriz.
    ----------------------
    Zaman konusuna gelirsek, zaman kavramını duvardaki saatle eşleştiriyorsanız bu insanın kendini düzene koymak için uydurmuş olduğu bir alettir ve bu gündelik yanı dünya zamanı her yerde aynı değildir. Yanlış hatırlamıyorsam plüton da bir dünya yılı 250 yıla denk geliyor. Hatta güneş ve benzeri bir gezegene sahip olmayan gezegenler de bu tarz bir zamandan bahsedemeyiz. Zaman bu değil tabi sizinde bildiğinizi biliyorum, duruma açıklık getirsin diye anımsatıyorum.
    Birde psikolojik veya yaşadığımız an var, bu konuda size katılıyorum aslında bilinç de beyin de bir çeşit ssd. Tek farkı fazla gelişmiş, fazlaca karmaşık ve organik. Temelde bir birine benzer şeyler. Ruh konusunda da size katılıyorum, olaya dini açıdan bakmak çok yanlış bir şey. Her şeyi allah yarattı der işin içinden çıkarsın tek hamde. Şunları düşünmene bile gerek kalmıyor, bu açıdan din veya onun uzantısı şeyler insanoğlunu kısıtlayan şeyler. Şimdi yine kimse gocunmasın sonuna da bence koyayım da.




  • hawk1903 kullanıcısına yanıt
    Tek başına yeterli değil, hiç değil. Ayrıca bildiğim kadarıyla yalnızca 3 boyutlu olarak algılayabiliyoruz. Yani bir cyborg tarzı bir oluşuma girerse insanlık her şey tepetaklak olabilir.
  • Bununla ilgili bir paradox vardı hatırlayamadım. Mesela ışık hızında hareket etsek zaman bizim için çok daha yavaş akmaya başlayacak ve geri eski konumumuza döndüğümüz de çevremizin bize göre daha yaşlı olduğunu fark edeceğiz. Benim aklımı da en çok kurcalayan konu bu. Ortalama ömür olarak verdiğiniz yıllar aslında insanda var, fizyolojik ve psikolojik etkenlerle 70 veya 90 da ölüyoruz, neyse.
    Ben insanoğlunun gelecekte ölümsüz olabileceğini düşünüyorum. Bedenen değil bilinç olarak, bilinç transferiyle. Bilinci dijital olarak aktarma da diyebiliriz. Tabi böyle olursa zenginler beden satın alır vs.
    Bu ve buna benzer bir yapıyla insanoğlu bir şekilde daha çok kendi kafasında türettiği o ''tanrıya'' yaklaşacak.
  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.