Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
önceki
|
Hızlı 
Bildirim
AKARYAKIT FİYATLARIYLA İLGİLİ YORUMLAR BURAYA (14. sayfa)
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
3 Misafir - 3 Masaüstü
Giriş
Mesaj
-
-
-
quote:
Orjinalden alıntı: mutu07
Arkadaslar ciddi anlamda cok buyuk bir toplumsal sorunla basbasayız.. İnsanlar hicbirseye tepki vermiyor, toplumsal dayanısma ve orgutlenme hic yok gibi birsey..
Nekadar kotu durumda oldugumuzu size bir ornekle acıklamak istiyorum..
Hatırlarsanız kurtulus savasından once ingiliz gemileri bogaza girmis ve halkta ufak tefek tepkiler dısında buyuk bir tepki ya da direnis gozlenmemisti.. Neden cunku yuzyılların getirdigi tek kisili yonetim halkın sesini cıkarmasını engellemis muhalefet yapamayan bir halk ortaya cıkmıstı.. Kurtulus savasındaki direnisi aklı basında birkac adam ve arkadasları baslatmasaydı emin olun su anda yabancı ulkelerin boyundurugunda yasayan bir millet olurduk..
-----Ozaman da direnis halk arasından degil tepeden baslatılmıstı.. Butun heyecan tepeden halka yonlendirilmekteydi.. Halk kendisi orgutlenmeyi bilmedigi icin herzaman bir yonetici ve kahramana ihtiyac duymaktaydı..
-----Kurtulus savası tum bu yukardan halka yansıtılan ve halk arasında da benimsenen heyecan e mucadeleyle kazanıldı.. Ama iste bundan sonra halktan beklenen devrimler gene cıkmamıstı.. Neden? Cunku yıllarca egitimsiz ve cahil bırakılmıs bir halk vardı onlerinde.. Onlardan sapka kanunu, ya da dil devrimini ya da buna benzer devrimleri dusunmeleri beklenemezdi.. Iste buyuzden en bilgili ve kulturlu insanlar toplandı ve bu projeler tek tek hayata gecirildi.. Yani yine butun devrimler yukarıdan halka yansıtıldı.. Halk arasından cıkmadı..
-----Gunumuze geliyoruz ve bakıyoruz.. Yine cogunlugu gunumuz standartlarında cahil bırakılan bir halk (bunu icim yanarak soyluyorum) ve bunun sonucunda iki ekmek bir kofteye kanıp kendisini yanlıs yonlendiren insanlara inanan bir halk..
Hala bir kahraman bekliyoruz.. Bizi kurtarıcak butun bu dertlerden ve basımızdaki kotu yonetimlerden..
Sorarım size, yuzyıl onceki kurtulus savasını vermis o cahil bırakılmıs ama icinde surekli tasıdıgı heyecanıyla varolmus halktan ne farkımız var...
Hala benzine zam oldugunda burada atıp tutuyoruz.. Hala dizele zam oldugunda insanlar kahvehanelerde birbirlerine dert anlatıyorlar.. Ama hala birlesme ve orgutlenme yok.. Hala dısardan, yukarıdan bir gucun gelip bizi orgutlemesini bekliyoruz.. Hala herseyin bizim adımıza baskası tarafından duzeltilmesini bekliyoruz..
Madem biz bir cozum uretemiyoruz.. Halk olarak hicbirimizin sesi cıkmıyor.. Ozaman yine 100 yıl once oldugu gibi bu duzeni degistiricek bir guc gerekiyor.. O da su anda benim bildigim tek buyuk guc; Turk halkını etkileyebilecek tek buyuk guc (bilinen nedenlerden dolayı) MEDYA dır..
Medya artık daha muhalif olmalı.. Dogruları soyleyebilmeli.. Gunun buyuk bir kısmını insanların beynini yıkayan programlardan arındırmalı.iryerlerden baslanmalı artık.. Bu halk koyunlugu atmalı.. Ben tutup da yakıp yıkalım demiyorum.. Ama saglıklı dusunup gerektiginde muhalif olabilmeliyiz.. Gerektiginde basımızdakilere gucumuzu gosterebilmeliyiz.. Bu nasıl olucak bilmiyorum ama birsekilde olması gerekiyor..
Dip Not: Benim en buyuk korkum bu halkın yuzyıl onceki halini goren dıs gucler su anda da hala aynı oldugumuzu goruyorlar.. Gencleri bos goruntulerle sisirilen ir halk.. İste buyuzden eger gun gelir de bir isgalle veya savasla karsılasırsak (hergunumuz isgal ama neyse) bu halk arasından bir gucun cıkıp da bizi yonlendirebilecegini dusunemiyorum.. Umarım o gun gelmez umarım gelirse de gercekten icimizden birisi cıkar..
ne güzel yazmışsınız.
Ancak bu sefer bizi kurtarak kimse yok ,çünkü böyle birileri ancak 100 yılda bir çıkar.Gerçi son kurtarıcımız doğalı(1881) 100 seneyi geçti belki yenisi de vardır, ama bugunkü medya kontrolü çıkar peşindekilerin ve gücü korumak isteyenlerin elinde .Dolayısıyla halkın birşey yapamayacağını zaten defalarca onlarca yıl süren kaoslarından ,ders almamasından öğrendik.Zaten yapsa idi bugune kadar onlarca kez yapması gerekirdi.Sizinde belirtiğiniz gibi bunu altan gelen güçle yapabilmemiz sadece teoride kalacak bir çalışma olacaktır.Halkın bu konuda ne birikmiş bir birikimi var ne de yöntem konusunda denetleme mekanizması var.Kırma yıkma densin bir gün on yıllık zarar verebilirler, talan densin 1 ay 30 yıllık talan yapabilirler, bunun için çok hızlı ve hayvansal içgücülerimizle biraraya gelmemiz gerçekten inanılmaz.Ama bilginin ve planlamanın olmadığı toplumlarda alltan üste hareket olamaz.Olsa da ilk zorlanmada dağılırlar.
Bütün işin sırrı planlamadan geçer.
Planlamanın milletimizde olmadığını , bunun alışkanlık olarak asla yerleşmediğini yaşam süresince öğrenmiş bulunuyorum.Aslında bir konuda iş yapılırken en uzun süreyi Planlamanın alması gereklidir.Eğer bir hata veya daha iyi yöntem varsa uzun uzun tartışarak bilimsel ve tecrübe olarak katkıyı da katarak bir değerlendirme yaparak update edilmesi gerekir.Bu zihinsel ve kağıt üstünde bir çalışma olacağı için parasal ve enerji ve mali kaynak açısındna bir zararınız olmaz.
Yine Planlama başlığına bakarsak , ülkemizde bu süre çok kısa tutularak belki de yanlış planlama ve araştırma eksikliği ile bir işe başlanılmakta alternatif adımlara işin ortasında sorun çıkınca mecburiyetten geçilmektedir.Dolayısıyla aynı işi daha uzun sürede ve verimsiz olarak yapma geleniğimiz kişisel başarımızdan tutun da , işdeki davranışımız ve hatta şirketlerin şihale süresinden iş yönetimine kadar kanıksanmış bir süreçle ilerlemektedir.başarılar anlık ve sürekli olmamaktadır.Bu da herkezin çok iyi bildiği bir ileri bir geri mekanizmasını çalıştırmakta , çok çalışıp verimsiz kalmmazın ve bu güçsüzlükle adım atayamıyaşımzın sebebi budur.
Aslında başkasında suç bulmak çok kolaydır , ne demek istediğimi anlamak için kendinize ve kısa veya uzun geçmişinize bakarsanız ne demek istediğimi çok iyi anlayacaksınız.Üniversiteye kadar iyi bir eğitim alabilme şansınız olduğu halde alamamışınızdır , nedeni plansızlıktır.Daha sonra istediğiniz veya mecbur kaldığınız bir fakülteye girersiniz, biraysel olarak çok çalıştığınız halde başarısızsınızdır.Eğer plansızlık örneği geçerli ve başarılı iseniz mutlaka çok zekisiniz veya anormal şanslısınz demektir. Şans da bir yere kadardır bal damlamıyorsa birgun kazanılan anlık başaılar geri gider .
Sonra işe girersiniz aslında farklı bir yerde çalışmayı arzuluyorsunuzdur, ama giremezsiniz, çünkü plan yapmamışsınızdır.Bu ne demektir., olayın sadece para kısmına odaklanmışınızdır , işi öğrenmek değil akşam eve gitmeyi planlamışınızdır.Yani plan günlüktür vea tatile nasıl gideceğinizdir.Planı olan kimse belki 3-5yıl başka işlerde çalışıp tecrübe kaanarak nihaii hedefine kitlenmesi gereklidir.İnsan kaynakları müdürünü gerekirse evine kadar takip edip randevu koparmasıdır, bütün enerjisini planlı bir şekilde adım adım aşama aşama götürendir.bunun için gerekli olan tüm eğitimleri belki cebinden karşılayandır.
sonra ne olur (belki bu aşamaya gelememiş olanlar olabilir ama bana güvenebilirsiniz)
işnizde mutsuz olursunuz bir üst makamdakilere bakarak bu yerin hakkınız olduğunu düşünürsünüz.Ama bununiçin planınız yoktur.Plan dediğiniz şey ancak başkasının başarısızlığı veya makamı terk etmesi olarak önünüze gelir.Bunun adı da şanstır.şansınız yoksa planınızda yoksa ,sadece olayları seyredersiniz aynen türk milletinin seyrettiği gibi , hayıflanırsınız ama yine konuyu aşacak planınız yoktur.
sonra ne olur evlilik ve maddi yükler , çocuk hep plansızdır, fırsat olarak gördüğünüz şeyler zaman geçince karşınıza yük olarak çıkar. Plansız yaşadığınız için bütün günlük veya anlık değişimlerden zararlı çıkarsınız.Birileri bir şey söyler oraya koşarsınız , sonra şu daha avantajlı derler , buraya koşarsınız .Ama plan olmadığı için sadece yorgunluk vardır haz yoktur.İstediğiniz şekilde değil önünüze sunulan şekilde yaşarsınız.
somnra oy verme zamanı gelir, plansızsınızdır .O günkü konjektürde size uyan veya ideoplojinize yarayacak sizi karlı çıkaracak yere gider müğhrü basarsınız o kadar. Bastığınız mührün partisi başa gelir de sizi zora sokarsa onu değiştirmek için bir başkasına geçersiniz.Bir de bunu deneyelim doğru konuşuyor dersiniz.Ama yine plansız bir davranış yapmışınızdır .Çünkü yapılacakların ekonomik olarka kağıt üstünde basit bir matematikle gerşekleşip gerçekleşmeyeceğini nedense anlayamaz görürsünüz kendinizi veya umursarda birileri nasılsa hesaplar dersiniz.Evet birileri hesaplar ama bu nu planlayan dış güçler hesaplarlar ve önünüze kendilerin planladığı bir gelecek koyarlar.Koydukları geleceği ister beğenin ister beğenmeyin önce planı yapan kuralı koyar. nasrettin hoca ne demiş ''parayı veren ,düdüğü çalar''
şimdi ne yapalım, çok geç dostlar çok geç önce çocukluğunuza dönüp planlamayı öğrenmeniz gerekiyor.Ülke mi ne yapsın işte 100 yıldsa bir çıkacak büyük kurtarıcı aslında PLANLAMACI SINI bekliyor.
peki siz anlatıyorsunuz ama nasıl yaşadınız derseniz işte yukarıda örneklerin içinde ben de varım. Aslında hayatın bir özetidir, sadece artık planlamanın çok önemli olduğunu kötü tecrübeler yaşayarak öğrendim. İşallah sizler de bunu zamanında farkedersiniz.
-
quote:
Orjinalden alıntı: ardatun
www.otvyehayir.com adresinde 26 Mayıs Pazartesi – 1 Haziran Pazar tarihleri arasında benzin almayalım, arabalarımızı kullanmayalım diyerek tepki gösterenlerin ortak bir noktada toplanması hedefleniyor. Bu arkadaşların kendilerini ne bilirim ne de tanırım fakat kendi çapımda destek vereceğim çünkü böyle vergi, bu kadar pahalı benzin dünyada yok. Bizim milli gelirimiz ne ki benzinden %75 vergi alıyorlar. Elin Amerikalısı ortalama bizden 3 kat fazla maaş alır, ama benzine de 3 kat az para öder. Orada benzinin litresi 1 lira civarına gelmeye başladığı için millet ayaklandı, televizyonlarda programlarda gündemden düşmedi, bizde kimsede tık yok.
Bu dünya şampiyonu vergilere karşı tepki gösterilmezse bu vergiler de bu seviyelerde durmayacak ve sedefb 'nin mesajındaki gibi katlayarak devam edecektir emin olalım.
Desteğin için teşekkürler o arkadaşlardan biri benim Konu açtım ordanda tartışabiliriz
-
offfffffffff offfffffffffff offffffffffffffff 
eurodizele 13 kuruş zammmm eurodizel 3,32 ytl şaka gibi
http://www.opet.com.tr/tr/pompafiyatlari.asp
24.05.2008 itibariyle İstanbul ilinde akaryakıt fiyatları
Süper Benzin : 3,38
95 Oktan : 3,42
97 Oktan : 3,49
Motorin 7000 : 3,07
Motorin 1000 : 3,10
Eurodiesel : 3,32
lpg : 1,80
-
benzinle arasındaki fark 1o kuruş oldu -
Şimdi 1 hafta daha "Benzin mi - Dizel mi" konu açarlar....
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mississippi -- 24 Mayıs 2008; 0:51:24 > -
evet kesin açılır, -
değerli arkadaşlarım, abilerim, hocalarım, değerli büyüklerim,
yılbaşında
benzin 3,10 eurodizel 2,65 aradaki fark 45 kuruş
24 mayısta
benzin 3,41 eurodizel 3,31 aradaki fark 10 kuruş
bunu bana açıklayabilecek varmı,
ama şu ülkede zaten mazot pahalı, işte dizele olan ilgi arttı o yüzden felan bunları sormuyorum,
pakaryakıtlar üretilirken ,
örneğin birim hacimde üretilen mazot benzine göre dahamı az yoksa tam tersimi ,
yani mazotu üretmekmi daha pahalı benzini üretmekmi,
benim anlamadığım zamlar neden eşzamanlı ve eşoranlı gelmiyor,
ülke olarak mazot talebini karşılayamıyoruzda ondan mı mazot daha çok pahalanıyor,
yoksa mazota ilgi varken biraz fiyatlara dokunalım mı diyorlar,
çünkü ilk zam hep eurodizele geliyor
yani nedir durum,
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi yuci -- 24 Mayıs 2008; 1:28:29 >
-
quote:
Orjinalden alıntı: yuci
değerli arkadaşlarım, abilerim, hocalarım, değerli büyüklerim,
yılbaşında
benzin 3,10 eurodizel 2,65 aradaki fark 45 kuruş
24 mayısta
benzin 3,41 eurodizel 3,31 aradaki fark 10 kuruş
bunu bana açıklayabilecek varmı,
ama şu ülkede zaten mazot pahalı, işte dizele olan ilgi arttı o yüzden felan bunları sormuyorum,
petrol üretilirken birim hacimde üretilen mazot benzine göre dahamı az yoksa tam tersimi ,
yani nedir durum,
Dizel üretimi daha pahalı olduğunu biliyoruz zaten ama neden bilmiyorum...
Fakat bugün dizel ile benzin arasındaki açığın kapanmasındaki sebep petrol fiyatlarının vergisel yönden cazip olan dizele direkt etki etmesi....
Ziyadesinde bunda Tüpraş'ın daha öncede söylediğim gibi hükümette dizelli artık avantaj olmaktan çıkarmatması gerektiğini zira ellerinde benzin kaldığını bildirmesi yani dizel uçurumun benzin üstündeki vergi sistemini değiştirerek tekrar 45 kuruş getirilebilir. Ama ürettikleri benzin ellerinde kalıyor hiçbir işe yaramıyor çim biçme makinesi, jeneratör ve binek haricinde neredeyse kullanıldığı hiçbir yer yok... Ama dizel gelişmekte olan ülkelerin can damarı sanayi, taşımacılık, fabrikalar dizel jeneratörler ile çalışıyor, haliyle bunlara son dönemde yoğun şekilde binek otolar eklendi... Şuan yapılmak istenen insanları benzinli bineklere sevk etmek...
Benim düşüncelerim bunlar..
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mississippi -- 24 Mayıs 2008; 1:30:28 >
-
galiba öyle,
ama 2 sene dizele sevk ediyorla şimdi 2 sene lpg ye 2 sene benzine bu politika yanlış bence,
şimdi bulunduğum yerde yerel gazetelerde şehiriçi dolmuş taşıyıcılarının son 5 ayda mazotun yüzde 25 zamlanmasından dolayı ,
dolmuş ücretlerine zam yapılmasından bahsediyorlar,
sonuçta dizele zam yapılıyor ama bu işin çiftci esnaf boyutuda çok.. -
quote:
Orjinalden alıntı: yuci
galiba öyle,
ama 2 sene dizele sevk ediyorla şimdi 2 sene lpg ye 2 sene benzine bu politika yanlış bence,
şimdi bulunduğum yerde yerel gazetelerde şehiriçi dolmuş taşıyıcılarının son 5 ayda mazotun yüzde 25 zamlanmasından dolayı ,
dolmuş ücretlerine zam yapılmasından bahsediyorlar,
sonuçta dizele zam yapılıyor ama bu işin çiftci esnaf boyutuda çok..
Kesinlikle abicim zaten ben diğer forumlarda bunu yazdım. Vergi politikası resmen insanlar ile alay ediyor. Bir dönem yol haritası çiziyor herkesi dizele yönlendiriyor bir dönem yol haritası çiziyor herkesi başka yöne çekiyor bilmiyorum hatırlarmısınız bundan yıllar önce yurtdışından şahinlere dizel motor geliyordu ve bunu atıyorlardı neredeyse tüm taksiler ve o dönemin hususileri bu işe girdi sonra dizel uçtu benzin geri kaldı motorlar ve arabalar herkesin elinde patladı. Sonra LPG çıktı ilk döneminde inanılmaz bir kâr sağlıyordu. O dönem LPG istasyonları patladı çok ucuzdu. Şimdi onuda ne doyacak ne aç kalacak seviyeye getirdiler eskisi gibi kârı yok ama bunun yanındada çok az bir kârı var.
Bu politikalar insana ağır mali külfetler yapıyor ama devlette vergi kazanıyor. Şimdi 3-4 yaşındaki dizel arabalar 1-2 yıl sonra satılmaya başlanacak hiç pahasına satılacak 2. elde benzinli çok pahalı olacak herkes sıfır alacak devlet ÖTV alacak...
Çiftçi konusunu falan artık yazmıyorum bile çiftçilerin ne yazıkki artık yaşamını sürdürecek kadar bile kazançları veya yatırımları yok...
Allah ülkemizin sonunu hayırlı etsin.
-
Arkadaşlar bu konuda dewam edin..http://forum.donanimhaber.com/m_23343388/tm.htm
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi EagleGlance -- 24 Mayıs 2008; 14:44:08 > -
hani kahvede 4 kişi eşli oyun oynar 2 kişi kaybeder 2 kişi kazanırda,
hesabı 2 kişi öder diğerleri kendini kazandı sanar ama aslında asıl kazanan kahvecidir,
buradaki durumda onun gibi birşey -
quote:
Orjinalden alıntı: yuci
hani kahvede 4 kişi eşli oyun oynar 2 kişi kaybeder 2 kişi kazanırda,
hesabı 2 kişi öder diğerleri kendini kazandı sanar ama aslında asıl kazanan kahvecidir,
buradaki durumda onun gibi birşey
O Yuci baba gelmiş
Abicim dediğin gibi gelecek nesil ve bu ülke kaybediyor. -
24.05.2008 itibari ile Tokat ta eurodizel 3.40 YTL. Buyrun burdan yakın. Yakabilirseniz tabiii.. 
-
evet kocaelinde 3,31
nakliye farkı sanırım -
benzine 6 kuruş zam,
vatana millete hayırlı olsun...
27.05.2008 itibariyle İstanbul ilinde akaryakıt fiyatları
97 Oktan : 3,55
95 Oktan : 3,48
Süper Benzin : 3,44
Eurodiesel : 3,32
Motorin 1000 : 3,10
Motorin 7000 : 3,07
LPG : 1,80 -
Buyılın sonuna varmadan büyük kredi kartı faciaları olacak.
İnsanlarda nakit yok. Kredi kartları bu kadar yaygın olmaaydı kimse birşey alamayacaktı, ekonomi durma noktasına gelecekti. Şu anda insanlar kredi kartına dayanarak ayakta kalmaya çalışıyorlar.
benzin ve motorin zamlarına hala büyük bir tepki oluşmamasının en büyük nedeni de kredi kartları. Kimse nakit para vererek benzin, mazot almıyor. Kredi kartları olmasaydı insanların cebinde nakitolmadığı için kolay kolay arabalarına binemeyeceklerdi. Nakit paraha deyince bulunan, cebe giren birşey değil. Adamın cebinde parası yok, aldığı üç kuruş maaş ama hala arabaya binmeye devam ediyor. Veriyor kredi kartını doduruyor deposunu, basıyor gaza. Fakat bir süre sonra (ki çok yakındadır o süre) artık kredi kartlarını da kullanamayacaklar. Limitlerdibe dayanmış durumda, borcu ödeyecek gelirleri de yok. On binlerce insanın elinde patlayacak o kartlar ve çok büyük aile faciları kapıda.
Yakında hem benzin-mazot satışları zınk diye kesilecek hem büyük bir ekonomik buhran yaşanacak. Çünkü insanlarda değil benzin-mazot alacak , boğazlarını doyuracak para kalmadı. Kredi kartlarıda borçları ve limitlerinin bitmesi nedeniyle işe yaramaz hale gelince: Bum!
Acı ama gerçek. Kendinizi büyük bir ekonomik krize ve çalkantılara hazırlayın.
-
E hani şuanda 133.03 dolar. 22 mayısa göre 1.5 dolar düşmüş.
Bizde niye zam 6 kuruş zam geldi. Zaten Ardahan'da 5 kuruşta nakliye farkı var.
Konu bir süreliğini üst konu olmuştur. Herkes duysun, görsün, bilsin.
Forum kurallarını ihlal etmeden herkes tartışsın konuyu.
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
