Şimdi Ara

Almanya ve AB'nin içten yanmalı motor gerilimi: Elektrikli otomobillere e-yakıt alternatifi (4. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
64
Cevap
3
Favori
4.991
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
20 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • CrimsonBlade C kullanıcısına yanıt
    Hocam lityum, tuzdan üretiliyor, onlarca yıldır. Lityum adında bir ayrı/özel bir element yok. Esas konu bu. Tuzdan üretildiği için maliyeti tuz maliyetine yakın olmalı tuzun maliyeti örneğin Rusya'da USD160/ton ise lityum maliyeti $200/tondır, haberlerde geçen rakam ise $68000.

    Hammadde en önemli maliyet kalemidir AR-GE, Üretim, Lojistik maliyetlerini azaltabilirsiniz fakat hammadde pek değişmez. Hammade maliyeti yüksek yüksek gösteriliyor ise e-araçta en önemli konu lityum batarya ise, bu batarya maliyeti 10-15bin dolar olarak gösteriliyor ise... e-araç işi aldatmacalı kazıklı kârlı olur, olay budur.

    Yorumunuz uzun, vakit az. Kısaca geçeceğim. Polimer demişsiniz. Polimer sentetiktir, üretilebilir, dolayısıyla maliyeti sözkonusu edilecek kadar yüksek olamaz.

    Londra, Çin, Almanya'da yanan e-otobüsleri başka bir konuda iletmiştim, siz bu konuda onları yorumlamışsınız. Her yorumu ilgili konu altında tartışmalı yoksa konular karışır. Bunun aynı zamanda bir tartışma kuralı olduğunu düşünüyorum.

    Toparlamak gerekirse, e-araç işi oldukça kârlı, o yüzden e-aracı duyan, merdiven altı firmalar, uzakdogudan ipini kporan küçük firmalar bile e-araç işine girdi, o yüzden sürekli reklamları yapılıyor. Karbon emisyonları hikaye. Kârlar şahane. Ha, firmaların girişimcilerin bol hatta aldatmacalı kazıklı kâr etmesine bile karşı değilim! E-araçların kısa menzilli, uzun şarj süreli olmasa her tür kazığı yemege razıyım, paradır harcanır yerine konulur ancak yollardaki sıkıntı, 200kmde bir saat şarj beklemede kaybedilecek zaman yerine geri konulamaz. İşte o yüzden e-araç işine böyle yaklaşıyorum. 2023 e-Skyactive 122HP manuel Mazda 3, bir depo ile karma tüketim 1100km rahat gidiyor, depo da 2dk da doluyor. Emisyonu da yok gibi. Böyle bir konfor, güzellik, uygunluk dururken, tuzdan üretilmiş lityumlu 500-600kg bataryalı e-araçlarla bol yokuşlu Anadolu yollarında ICE-araca göre çok daha uzun saatler harcamayı reddediyorum. e-araç maliyeti 2.planda.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • berkandinçay B kullanıcısına yanıt

    Hocam tuz derken neyi kastettiğine bağlı. Eğer sofra tuzundan yani NaCl (sodyum klorür)'den bahsediyorsan, yanlışın var. Ama genel anlamda tuz yani iyonik bağla bağlı metal-ametal ya da metal-anyonik kök şeklindeki bileşiklerden bahsediyorsan evet Lityum tuzlu su dediğimiz okyanus ve deniz suyunda çok eser miktarda mineraller olarak bulunuyor. Zaten sorun da orada. Su da çok eser miktarda mineral olarak bulunuyor. Mineral demek Lityum'un başka iyonlarla yapmış olduğu bileşiklerdir. Yani bu bileşiklerden pil yapımında kullanılabilecek şekilde Lityum'u saflaştırmak için ciddi masraf ve teknoloji gerekmektedir. Bir önceki mesajımda bu teknolojilerin neden çok önemli ve hassas olduğundan zaten bahsetmiştim.


    "Lityum adında bir ayrı/özel bir element yok." demişsin. Hocam ben bunu duymadım gibi davranacağım aksi taktirde burada tartışmamız bile gereksiz kalır. Lityum periyodik cetvelde 1A grubu yani alkali metaller grubunda Hidrojenin altında ve sodyumun üzerinde yer alan Li simgeli 2. periyot elementidir. Atom numarası 3 yani 3 proton ve 3 elektrona sahip bir alkali metaldir. Kütle numarası 6.94 olup, oldukça reaktif ve su ile korkunç şiddetli tepkimeye giren dolayısıyla saflaştırıldığı zaman adeta bir bombaya dönüşen bir elementtir.


    "Tuzdan üretildiği için maliyeti tuz maliyetine yakın olmalı tuzun maliyeti örneğin Rusya'da USD160/ton ise lityum maliyeti $200/tondır" demişsin ama hocam böyle bişey olabilir mi? O tuz dediğin maddenin içinde Lityum oranı belki binde 1 bile değil. Tonlarca tuzdan 1 kilo Lityum saflaştırabildiğini düşünsene. Tonlarca tuzu çözelti haline getirip elektrolizle Lityum'u saflaştırmak için harcanan elektrik, kaynak, iş gücü vs.


    "Polimer sentetiktir, üretilebilir, dolayısıyla maliyeti sözkonusu edilecek kadar yüksek olamaz." demişsiniz ama yapmayın hocam ya. Sırf sentetik diye bir ürün ucuz olabilir mi? gerçekten sizin müteahhit hesabı gibi her şeyi hammaddesine göre hesaplamayı bir kenara bırakmanız gerekiyor bence. Öyle katalizörler var ki, 1 gramı 30-40 bin dolar ve bunu sentezliyor adamlar. Ama o teknoloji, o patent, o bilgi elimizde olmadığı için tıpış tıpış satın alıyoruz. Ya da ilaçların tamamı sentetik. Ama dünyanın parasını veriyoruz. Hele hele kanser gibi hastalıklarda paketi binlerce dolar olanlar var. Hepsinin ham maddesi ham petrol.


    Neticede elektrikli araçlar içten yanmalı araçların sahip olduğu tüm donanıma sahip, üzerine masraf olarak ekstradan lityum iyon piller, elektronik teknolojiler ve beraberinde getirdiği riskler biniyor. Nasıl içten yanmalı araçlardan daha ucuz olabilir ki?


    Senin de bahsettiğin Türkiyedeki malum alt yapı yetersizliği sebebiyle ben kendim hibrit kullanıyorum. Qashqai e-power ile bir depoyla 900-1000 km'ye yakın yol yapıyorum. Ama unutmamak lazım, şu anda elektrikli araçlar hala emekleme döneminde, daha dünya son 10 yıldır elektrikli araçlar konusuna ciddi eğilmeye başladı. İçten yanmalı araçların 150 sene önceki arabalardaki motorları olarak düşünmek lazım. Bundan 20 sene sonra bile mevcut pil ve elektrikli motorlar antik kalacak.


    Neyse hocam bu konuda bence yazılabilecek her şeyi yazdım gibime geliyor. Son mesajımdır. Dediğin gibi konu çok zaman az.


    Saygılar.





  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.