< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > |
Almanya ve AB'nin içten yanmalı motor gerilimi: Elektrikli otomobillere e-yakıt alternatifi (4. sayfa)
-
-
Hocam tuz derken neyi kastettiğine bağlı. Eğer sofra tuzundan yani NaCl (sodyum klorür)'den bahsediyorsan, yanlışın var. Ama genel anlamda tuz yani iyonik bağla bağlı metal-ametal ya da metal-anyonik kök şeklindeki bileşiklerden bahsediyorsan evet Lityum tuzlu su dediğimiz okyanus ve deniz suyunda çok eser miktarda mineraller olarak bulunuyor. Zaten sorun da orada. Su da çok eser miktarda mineral olarak bulunuyor. Mineral demek Lityum'un başka iyonlarla yapmış olduğu bileşiklerdir. Yani bu bileşiklerden pil yapımında kullanılabilecek şekilde Lityum'u saflaştırmak için ciddi masraf ve teknoloji gerekmektedir. Bir önceki mesajımda bu teknolojilerin neden çok önemli ve hassas olduğundan zaten bahsetmiştim.
"Lityum adında bir ayrı/özel bir element yok." demişsin. Hocam ben bunu duymadım gibi davranacağım aksi taktirde burada tartışmamız bile gereksiz kalır. Lityum periyodik cetvelde 1A grubu yani alkali metaller grubunda Hidrojenin altında ve sodyumun üzerinde yer alan Li simgeli 2. periyot elementidir. Atom numarası 3 yani 3 proton ve 3 elektrona sahip bir alkali metaldir. Kütle numarası 6.94 olup, oldukça reaktif ve su ile korkunç şiddetli tepkimeye giren dolayısıyla saflaştırıldığı zaman adeta bir bombaya dönüşen bir elementtir.
"Tuzdan üretildiği için maliyeti tuz maliyetine yakın olmalı tuzun maliyeti örneğin Rusya'da USD160/ton ise lityum maliyeti $200/tondır" demişsin ama hocam böyle bişey olabilir mi? O tuz dediğin maddenin içinde Lityum oranı belki binde 1 bile değil. Tonlarca tuzdan 1 kilo Lityum saflaştırabildiğini düşünsene. Tonlarca tuzu çözelti haline getirip elektrolizle Lityum'u saflaştırmak için harcanan elektrik, kaynak, iş gücü vs.
"Polimer sentetiktir, üretilebilir, dolayısıyla maliyeti sözkonusu edilecek kadar yüksek olamaz." demişsiniz ama yapmayın hocam ya. Sırf sentetik diye bir ürün ucuz olabilir mi? gerçekten sizin müteahhit hesabı gibi her şeyi hammaddesine göre hesaplamayı bir kenara bırakmanız gerekiyor bence. Öyle katalizörler var ki, 1 gramı 30-40 bin dolar ve bunu sentezliyor adamlar. Ama o teknoloji, o patent, o bilgi elimizde olmadığı için tıpış tıpış satın alıyoruz. Ya da ilaçların tamamı sentetik. Ama dünyanın parasını veriyoruz. Hele hele kanser gibi hastalıklarda paketi binlerce dolar olanlar var. Hepsinin ham maddesi ham petrol.
Neticede elektrikli araçlar içten yanmalı araçların sahip olduğu tüm donanıma sahip, üzerine masraf olarak ekstradan lityum iyon piller, elektronik teknolojiler ve beraberinde getirdiği riskler biniyor. Nasıl içten yanmalı araçlardan daha ucuz olabilir ki?
Senin de bahsettiğin Türkiyedeki malum alt yapı yetersizliği sebebiyle ben kendim hibrit kullanıyorum. Qashqai e-power ile bir depoyla 900-1000 km'ye yakın yol yapıyorum. Ama unutmamak lazım, şu anda elektrikli araçlar hala emekleme döneminde, daha dünya son 10 yıldır elektrikli araçlar konusuna ciddi eğilmeye başladı. İçten yanmalı araçların 150 sene önceki arabalardaki motorları olarak düşünmek lazım. Bundan 20 sene sonra bile mevcut pil ve elektrikli motorlar antik kalacak.
Neyse hocam bu konuda bence yazılabilecek her şeyi yazdım gibime geliyor. Son mesajımdır. Dediğin gibi konu çok zaman az.
Saygılar.
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X