Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
|
Hızlı 
Bildirim
Amerikalı niye saz çalmaz
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü, 
1 Mobil
1 Mobil
Giriş
Mesaj
-
-
Kültürler etkileşir. Örneğin gitar da aslında kökeni itibariyle bir batı enstrümanı değildir. Klasik gitar, İspanya'da Vihuela denilen bir müzik aletinin geliştirilmiş şeklidir. Vihuela da Arap ve Türk müziğinde kullanılan Ud enstrümanının yakın akrabasıdır. Aynı zamanda batı müziğinde rönesans ve barok müzikte kullanılan lavta veya lut diye adlandırılan müzik aletinin kökeni de ud'a dayanır. Ayrıca senfoni orkestralarında kullanılan, zil, timpani ve büyük davulun da kökeni Osmanlı Mehter Müziği'dir. Bizim kültürümüz de büyük bir kültürdür. Kültürlerarası etkileşme de gayet normaldir. Bugün batıda yapılan müziklerin içinde de epeyce bir ortadoğu, uzakdoğu ve latin Amerika etkileri mevcuttur. Onlar gocunmaz bundan ama nedense bizim (hepimizin değil) ruhumuzun derinliklerindeki aşağılık kompleksimiz her türlü yabancı etkiye korkuyla ve endişeyle bakmamıza yol açar.
-
doğru tamamen kültürel bir olay,,ve ülkelere özgün enstrümantal çalgılar vardır sonuçta...quote:
Orijinalden alıntı: mfiz
Kültürler etkileşir. Örneğin gitar da aslında kökeni itibariyle bir batı enstrümanı değildir. Klasik gitar, İspanya'da Vihuela denilen bir müzik aletinin geliştirilmiş şeklidir. Vihuela da Arap ve Türk müziğinde kullanılan Ud enstrümanının yakın akrabasıdır. Aynı zamanda batı müziğinde rönesans ve barok müzikte kullanılan lavta veya lut diye adlandırılan müzik aletinin kökeni de ud'a dayanır. Ayrıca senfoni orkestralarında kullanılan, zil, timpani ve büyük davulun da kökeni Osmanlı Mehter Müziği'dir. Bizim kültürümüz de büyük bir kültürdür. Kültürlerarası etkileşme de gayet normaldir. Bugün batıda yapılan müziklerin içinde de epeyce bir ortadoğu, uzakdoğu ve latin Amerika etkileri mevcuttur. Onlar gocunmaz bundan ama nedense bizim (hepimizin değil) ruhumuzun derinliklerindeki aşağılık kompleksimiz her türlü yabancı etkiye korkuyla ve endişeyle bakmamıza yol açar.
-
quote:
Orijinalden alıntı: mfiz
Kültürler etkileşir. Örneğin gitar da aslında kökeni itibariyle bir batı enstrümanı değildir. Klasik gitar, İspanya'da Vihuela denilen bir müzik aletinin geliştirilmiş şeklidir. Vihuela da Arap ve Türk müziğinde kullanılan Ud enstrümanının yakın akrabasıdır. Aynı zamanda batı müziğinde rönesans ve barok müzikte kullanılan lavta veya lut diye adlandırılan müzik aletinin kökeni de ud'a dayanır. Ayrıca senfoni orkestralarında kullanılan, zil, timpani ve büyük davulun da kökeni Osmanlı Mehter Müziği'dir. Bizim kültürümüz de büyük bir kültürdür. Kültürlerarası etkileşme de gayet normaldir. Bugün batıda yapılan müziklerin içinde de epeyce bir ortadoğu, uzakdoğu ve latin Amerika etkileri mevcuttur. Onlar gocunmaz bundan ama nedense bizim (hepimizin değil) ruhumuzun derinliklerindeki aşağılık kompleksimiz her türlü yabancı etkiye korkuyla ve endişeyle bakmamıza yol açar.quote:
Orjinalden alıntı: mfiz
ruhumuzun derinliklerindeki aşağılık kompleksimiz her türlü yabancı etkiye korkuyla ve endişeyle bakmamıza yol açar.
ruhumun derinliklerinde hiç bir aşağılık kopmleks yok . olay saz gitar olayı değil zaten
-
Buyrun arkadaşlar bu resmi şimdi yaptım...quote:
Orijinalden alıntı: maviatesquote:
Orjinalden alıntı: mfiz
ruhumuzun derinliklerindeki aşağılık kompleksimiz her türlü yabancı etkiye korkuyla ve endişeyle bakmamıza yol açar.
ruhumun derinliklerinde hiç bir aşağılık kopmleks yok . olay saz gitar olayı değil zaten
Alıntıları Göster
Kendimizi ezik gördüğümüzden işte. Amerikada bu yüzden insanlar saz çalmıyorlar. Fransız Carrefour adında bir marka yaratıp logosuna Fansız bayrak renklerini koyarken, Amerikalı Pepside yine bayrak rengini koyup biza kendini empoze ederken...
Biz de kendi bayrağımız yerine kalkıp polis arabalarımıza, ambulanslarımıza ya da itfaiyelerimize amerikan bayrağının rengini koyuyoruz. Tıpkı onların yaptığı gibi...
Ezik ülkeyiz işte bu yüzden burada gitar var orada saz yok nokta...
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi bdfyobgsougt -- 9 Eylül 2006; 14:38:56 >
-
O kadar zengin bir kültürümüz var ki aslında hiç korkmamıza gerek yok. Bizim en büyük sorunumuz eğitim sistemimizin aksaklığı. Biz çocuklarımıza ne doğru dürüst bir bilim kültürü ne de doğru dürüst sanat kültürü veriyoruz. Aslında biz çocuklarımıza hem ulusal hem de evrensel kültürü aktarmakta çok başarısızız. Ulusala saygı duymayan bir birey zaten evrenseli de anlayamaz. Eğer bilim ve sanata gerektiği gibi eğilirsek çok başarılı bilim adamlarımız ve sanatçılarımız olursa zaten Amerikalı da Avrupalı da Türk kültürünü çok daha iyi tanıyabilecektir kanaatindeyim.quote:
Orijinalden alıntı: maviatesquote:
Orjinalden alıntı: mfiz
ruhumuzun derinliklerindeki aşağılık kompleksimiz her türlü yabancı etkiye korkuyla ve endişeyle bakmamıza yol açar.
ruhumun derinliklerinde hiç bir aşağılık kopmleks yok . olay saz gitar olayı değil zaten
Alıntıları Göster
-
@bdfyobgsougt: kendimize güvenmediğimizi düşünüyorum. Çok haklısın. Hatta bir ara polis arabalarımıza "Call 155" yazısı koymaya kalkışmışlardı (sanıyorum 90'lı yıllardaydı). Hatta bu her yere İngilizce yazı yerleştirme hastalığına "Manila kompleksi" deniyormuş (Filipinler'in başkentinin isminden gelme)quote:
Orijinalden alıntı: mfiz
O kadar zengin bir kültürümüz var ki aslında hiç korkmamıza gerek yok. Bizim en büyük sorunumuz eğitim sistemimizin aksaklığı. Biz çocuklarımıza ne doğru dürüst bir bilim kültürü ne de doğru dürüst sanat kültürü veriyoruz. Aslında biz çocuklarımıza hem ulusal hem de evrensel kültürü aktarmakta çok başarısızız. Ulusala saygı duymayan bir birey zaten evrenseli de anlayamaz. Eğer bilim ve sanata gerektiği gibi eğilirsek çok başarılı bilim adamlarımız ve sanatçılarımız olursa zaten Amerikalı da Avrupalı da Türk kültürünü çok daha iyi tanıyabilecektir kanaatindeyim.
Alıntıları Göster
Not: Bu "Manila Kompleksi" kavramına İnternette rastlayamadım ancak o zaman yapılan haberlerde bu ifadenin kullanıldığını çok iyi hatırlıyorum. Eğer hafızam beni yanıltmışsa kusura bakmayın.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mfiz -- 9 Eylül 2006; 14:49:42 >
-
zengin kültürümüz var ama insanlar onu unutuyor ve sahip çıkmıyor.ve eskiye göre kültürel zenginliğimiz azaldı bence.quote:
Orijinalden alıntı: mfiz
O kadar zengin bir kültürümüz var ki aslında hiç korkmamıza gerek yok. Bizim en büyük sorunumuz eğitim sistemimizin aksaklığı. Biz çocuklarımıza ne doğru dürüst bir bilim kültürü ne de doğru dürüst sanat kültürü veriyoruz. Aslında biz çocuklarımıza hem ulusal hem de evrensel kültürü aktarmakta çok başarısızız. Ulusala saygı duymayan bir birey zaten evrenseli de anlayamaz. Eğer bilim ve sanata gerektiği gibi eğilirsek çok başarılı bilim adamlarımız ve sanatçılarımız olursa zaten Amerikalı da Avrupalı da Türk kültürünü çok daha iyi tanıyabilecektir kanaatindeyim.
Alıntıları Göster
-
Bir önceki postta belirttiğim "Manila kompleksi"'nin en büyük nedeni gizli bir aşağılık kompleksidir kanaatindeyim. Yani bence iğneyi kendimize batırıp silkinmemizin vakti gelmiş geçmektedir.quote:
Orijinalden alıntı: pau_gasoll
zengin kültürümüz var ama insanlar onu unutuyor ve sahip çıkmıyor.ve eskiye göre kültürel zenginliğimiz azaldı bence.
Alıntıları Göster
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mfiz -- 9 Eylül 2006; 14:46:28 >
-
+1903quote:
Orijinalden alıntı: mfiz
Bir önceki postta belirttiğim "Manila kompleksi"'nin en büyük nedeni gizli bir aşağılık kompleksidir kanaatindeyim. Yani bence iğneyi kendimize batırıp silkinmemizin vakti gelmiş geçmektedir.
Alıntıları Göster
-
quote:
Orijinalden alıntı: mfiz
Bir önceki postta belirttiğim "Manila kompleksi"'nin en büyük nedeni gizli bir aşağılık kompleksidir kanaatindeyim. Yani bence iğneyi kendimize batırıp silkinmemizin vakti gelmiş geçmektedir.
Alıntıları Gösterquote:
Orjinalden alıntı: mfiz
Bir önceki postta belirttiğim "Manila kompleksi"'nin en büyük nedeni gizli bir aşağılık kompleksidir kanaatindeyim. Yani bence iğneyi kendimize batırıp silkinmemizin vakti gelmiş geçmektedir.
ama halk silkinmesi gerektiğinin "bile " fakrında değil neyazıkki...
-
quote:
Orijinalden alıntı: onlyonequote:
Orjinalden alıntı: mfiz
Bir önceki postta belirttiğim "Manila kompleksi"'nin en büyük nedeni gizli bir aşağılık kompleksidir kanaatindeyim. Yani bence iğneyi kendimize batırıp silkinmemizin vakti gelmiş geçmektedir.
ama halk silkinmesi gerektiğinin "bile " fakrında değil neyazıkki...
Alıntıları Gösterquote:
Orjinalden alıntı: onlyone
quote:
Orjinalden alıntı: mfiz
Bir önceki postta belirttiğim "Manila kompleksi"'nin en büyük nedeni gizli bir aşağılık kompleksidir kanaatindeyim. Yani bence iğneyi kendimize batırıp silkinmemizin vakti gelmiş geçmektedir.
ama halk silkinmesi gerektiğinin "bile " fakrında değil neyazıkki...
Bence bunun farkında olan ve olmaya başlayan insanlar var ve giderek de artıyor sayıları. Ne kadar yeterli olur sonuçta ne olur bilmiyorum ama çevremde bu bilince sahip insanların sayısının yavaş da olsa giderek arttığını düşünüyorum.
-
Ya şimdi sevgili dostlarım. Bakın duruma aslında bir yerde iyi tarafındanda bakalım. Eğer hiç dışa dönük olmasaydık, şuan bu kadar gelişebilirmiydik? Bu kadar gelişmişlikten kastım Türkiyeyi 1980 lerdeki hali ile karşılaştırmanız. Yoksa dünya çapında hala geriyiz. İngilizce dünyayı birbirine bağlayan bir dildir. Ama bunu ülke olarak abartmamamız gerekir. Yani Marks and Spencer yine Marks and Spencer olsun ama kapısında welcome' ın yanında bir de Türkçe Hoşgeldiniz yazsın...quote:
Orijinalden alıntı: onlyonequote:
Orjinalden alıntı: mfiz
Bir önceki postta belirttiğim "Manila kompleksi"'nin en büyük nedeni gizli bir aşağılık kompleksidir kanaatindeyim. Yani bence iğneyi kendimize batırıp silkinmemizin vakti gelmiş geçmektedir.
ama halk silkinmesi gerektiğinin "bile " fakrında değil neyazıkki...
Alıntıları Göster
-
quote:
Orijinalden alıntı: bdfyobgsougt
Ya şimdi sevgili dostlarım. Bakın duruma aslında bir yerde iyi tarafındanda bakalım. Eğer hiç dışa dönük olmasaydık, şuan bu kadar gelişebilirmiydik? Bu kadar gelişmişlikten kastım Türkiyeyi 1980 lerdeki hali ile karşılaştırmanız. Yoksa dünya çapında hala geriyiz. İngilizce dünyayı birbirine bağlayan bir dildir. Ama bunu ülke olarak abartmamamız gerekir. Yani Marks and Spencer yine Marks and Spencer olsun ama kapısında welcome' ın yanında bir de Türkçe Hoşgeldiniz yazsın...
Alıntıları Göster ingilizcfe bilmek yabancılarla anlaşmak bakımından güzel ama ingilizceyi sokakta başkasıyla konuşup kendiini birşey sanmak güzel değil.
-
quote:
Orijinalden alıntı: bdfyobgsougt
Ya şimdi sevgili dostlarım. Bakın duruma aslında bir yerde iyi tarafındanda bakalım. Eğer hiç dışa dönük olmasaydık, şuan bu kadar gelişebilirmiydik? Bu kadar gelişmişlikten kastım Türkiyeyi 1980 lerdeki hali ile karşılaştırmanız. Yoksa dünya çapında hala geriyiz. İngilizce dünyayı birbirine bağlayan bir dildir. Ama bunu ülke olarak abartmamamız gerekir. Yani Marks and Spencer yine Marks and Spencer olsun ama kapısında welcome' ın yanında bir de Türkçe Hoşgeldiniz yazsın...
Alıntıları Gösterquote:
Orjinalden alıntı: bdfyobgsougt
Ya şimdi sevgili dostlarım. Bakın duruma aslında bir yerde iyi tarafındanda bakalım. Eğer hiç dışa dönük olmasaydık, şuan bu kadar gelişebilirmiydik? Bu kadar gelişmişlikten kastım Türkiyeyi 1980 lerdeki hali ile karşılaştırmanız. Yoksa dünya çapında hala geriyiz. İngilizce dünyayı birbirine bağlayan bir dildir. Ama bunu ülke olarak abartmamamız gerekir. Yani Marks and Spencer yine Marks and Spencer olsun ama kapısında welcome' ın yanında bir de Türkçe Hoşgeldiniz yazsın...
ya geç bu işleri....
millete özenmekle gelişemezsin birilerini örnek almak seni hiç bir zaman 1 numara yapmaz.... çünkü örnek aldığn kişi senin her zamn önünde olur!kendi ekonomı-siyaset-egitim polıtakalarımız olması gerek...
ama siyasetçimiz bile bunun farkında değil! yada daha kötüsü farkında!
-
Fransızların, İngilizce'ye karşı o sert tutumlarını düşününce ya da Almanya'daki pek çok İnternet sitesinin İngilizce versiyonunun olmadığını görünce burada "büyük devlet" olmanın kendi kültürüne inanmaktan ve güvenmekten geçtiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Tabii bu tezime Hollanda'da İngilizce'ye tepki olmaması ve Hollandalıların İngilizce'ye karşı bir düşmanlıklarının olmaması gibi bir karşı tezle cevap verebilirsiniz. Söylediklerim her şartta geçerlidir iddiasında değilim. Hollanda gibi "denizci" ve "gezgin" bir kültüre sahip bir toplumda işleyiş farklı olabilir. Ancak bir genelleme yaparsak, güçlü olma iddiasındaki ülkelerin kültürlerine sahip olma azminde olduklarını görürüz. Tabii bu başka kültürlere düşman olmayı gerektirmez. Örneğin bir Fransız, Alman felsefesine hayran olabilir. Ya da bir Alman sanatçısı Japon kültürünün etkilerini kendi sanatında kullanabilir. Bence ulusallık kadar evrensellik de önemlidir ama ulusallığı bir yana atıp "globalleşme" sevdasıyla dejenere olmanın anlamı yoktur. Öte yandan yabancı her unsura kuşkuyla yaklaşıp yabancı herşeyi kötü görmek de aynı derecede sığ ve kültürel gelişmeye zararlı bir tavırdır. Yani kültürler etkileşir ama etkileşim sağlıklı olabilmelidir.quote:
Orijinalden alıntı: bdfyobgsougt
Ya şimdi sevgili dostlarım. Bakın duruma aslında bir yerde iyi tarafındanda bakalım. Eğer hiç dışa dönük olmasaydık, şuan bu kadar gelişebilirmiydik? Bu kadar gelişmişlikten kastım Türkiyeyi 1980 lerdeki hali ile karşılaştırmanız. Yoksa dünya çapında hala geriyiz. İngilizce dünyayı birbirine bağlayan bir dildir. Ama bunu ülke olarak abartmamamız gerekir. Yani Marks and Spencer yine Marks and Spencer olsun ama kapısında welcome' ın yanında bir de Türkçe Hoşgeldiniz yazsın...
Alıntıları Göster
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mfiz -- 9 Eylül 2006; 15:21:31 >
-
kültürümüzün korunması gerektiğine inanıyorum, ama kültürel etkileşimde kaçınılmaz bir gerçek.ve herzaman suyun yukarıdan aşağıya akması gibi doğal bir yönü bulunur.malesef.quote:
Orijinalden alıntı: mfiz
Fransızların, İngilizce'ye karşı o sert tutumlarını düşününce ya da Almanya'daki pek çok İnternet sitesinin İngilizce versiyonunun olmadığını görünce burada "büyük devlet" olmanın kendi kültürüne inanmaktan ve güvenmekten geçtiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Tabii bu tezime Hollanda'da İngilizce'ye tepki olmaması ve Hollandalıların İngilizce'ye karşı bir düşmanlıklarının olmaması gibi bir karşı tezle cevap verebilirsiniz. Söylediklerim her şartta geçerlidir iddiasında değilim. Hollanda gibi "denizci" ve "gezgin" bir kültüre sahip bir toplumda işleyiş farklı olabilir. Ancak bir genelleme yaparsak, güçlü olma iddiasındaki ülkelerin kültürlerine sahip olma azminde olduklarını görürüz. Tabii bu başka kültürlere düşman olmayı gerektirmez. Örneğin bir Fransız, Alman felsefesine hayran olabilir. Ya da bir Alman sanatçısı Japon kültürünün etkilerini kendi sanatında kullanabilir. Bence ulusallık kadar evrensellik de önemlidir ama ulusallığı bir yana atıp "globalleşme" sevdasıyla dejenere olmanın anlamı yoktur. Öte yandan yabancı her unsura kuşkuyla yaklaşıp yabancı herşeyi kötü görmek de aynı derecede sığ ve kültürel gelişmeye zararlı bir tavırdır. Yani kültürler etkileşir ama etkileşim sağlıklı olabilmelidir.
Alıntıları Göster
-
quote:
Orijinalden alıntı: onlyonequote:
Orjinalden alıntı: bdfyobgsougt
Ya şimdi sevgili dostlarım. Bakın duruma aslında bir yerde iyi tarafındanda bakalım. Eğer hiç dışa dönük olmasaydık, şuan bu kadar gelişebilirmiydik? Bu kadar gelişmişlikten kastım Türkiyeyi 1980 lerdeki hali ile karşılaştırmanız. Yoksa dünya çapında hala geriyiz. İngilizce dünyayı birbirine bağlayan bir dildir. Ama bunu ülke olarak abartmamamız gerekir. Yani Marks and Spencer yine Marks and Spencer olsun ama kapısında welcome' ın yanında bir de Türkçe Hoşgeldiniz yazsın...
ya geç bu işleri....
millete özenmekle gelişemezsin birilerini örnek almak seni hiç bir zaman 1 numara yapmaz.... çünkü örnek aldığn kişi senin her zamn önünde olur!kendi ekonomı-siyaset-egitim polıtakalarımız olması gerek...
ama siyasetçimiz bile bunun farkında değil! yada daha kötüsü farkında!
Alıntıları Gösterquote:
Orjinalden alıntı: onlyone
ya geç bu işleri....
millete özenmekle gelişemezsin birilerini örnek almak seni hiç bir zaman 1 numara yapmaz.... çünkü örnek aldığn kişi senin her zamn önünde olur!kendi ekonomı-siyaset-egitim polıtakalarımız olması gerek...
ama siyasetçimiz bile bunun farkında değil! yada daha kötüsü farkında!
-
Amerikan kültürü sentez bir kültürdür, yani tek başına var olmuş, kendi öz değerlerini taşıyan bir kültür değildir.quote:
Orijinalden alıntı: coyjonquilquote:
Orjinalden alıntı: onlyone
ya geç bu işleri....
millete özenmekle gelişemezsin birilerini örnek almak seni hiç bir zaman 1 numara yapmaz.... çünkü örnek aldığn kişi senin her zamn önünde olur!kendi ekonomı-siyaset-egitim polıtakalarımız olması gerek...
ama siyasetçimiz bile bunun farkında değil! yada daha kötüsü farkında!
Alıntıları Göster
Sentez bir kültür olduğu için herkes kendinden bir şey bulur.
-
quote:
Orijinalden alıntı: mfiz
Bir önceki postta belirttiğim "Manila kompleksi"'nin en büyük nedeni gizli bir aşağılık kompleksidir kanaatindeyim. Yani bence iğneyi kendimize batırıp silkinmemizin vakti gelmiş geçmektedir.
Alıntıları Gösterquote:
Orjinalden alıntı: mfiz
Bir önceki postta belirttiğim "Manila kompleksi"'nin en büyük nedeni gizli bir aşağılık kompleksidir kanaatindeyim. Yani bence iğneyi kendimize batırıp silkinmemizin vakti gelmiş geçmektedir.
çok haklısın
Benzer içerikler
- nereli olduğumuzu nasıl anlarız
- liyakat ile ilgili sözler
- tuvalette selam verilir mi
- vikingler ve türkler
- keltlerin fiziksel özellikleri
- dünyada en çok konuşulan diller
- mars"ta yaşam var mı
- google maps toplu taşıma renkleri
- teslim alınmayan kimlik nereye gider
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
