Şimdi Ara

AŞK' a KAÇAN DOKUNUŞ

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
2
Cevap
0
Favori
468
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • yazımı anlayabilmek için lütfen önce videoyu izleyin..

    https://youtu.be/RjnjLlsS95k

    teşekkürler..

    geçenlerde bu videoyu izlediğimde aşkın bizi neden ve nasıl bu kadar çok mantık dışı olayları uygulamaya teşvik edebilecek güçte olduğunun farkına vardım.. şöyle ki; bir şeyi aşk ile tamamlayabilmek için ona karşı tutku ile yaklaşıp kendimiz tarafından ulaşmamız taktirinde, alacağımız ödülün ne kadar değerli ve her şeye rağmen ulaşmamızın gerektiği düşüncesini uyandırdı kafamda... ayrıca aksi taktirde tutkuyla giriştiğimiz bir işi bitiremeyip bir de üzerine, uğruna harcadığımız onca emeği uğraşıyı özeni birden bire yok sayıp, heba edip dağıtmanın eklenmesi ile ne kadar kötü hisler yaşattığına da çok kez şahit olmuşuzdur.. bu sebeple bir ödül almak istiyorsak kendimize ulaşmakta ne kadar zorlanmış olsak ta ona hiç arkamızı dönmeyip onu yıkmayacağımız bir ideoloji/olgu belirlemeliyiz.. verdiğimiz emek uğruna harcanan uzun zaman, alacağımız ödülün kalite değerini ve çokluğunu paralel uzantıda etkiler görüşündeyim.. önemli olan asıl şey, sadece umutla bakıp merak edip ona uzanmaktan vazgeçmemek; ve ne olursa olsun iyi olan her şeyin daima bizimle beraber olduğu düşüncelerine temelden inanıp, düşüncelerimizi bu temelin üzerine inşaa etmek olduğunu her zaman bilebilmemiş olmaktır.. "birine yardım etmiş olmak kendi hayatının bir parçasını ona ayırıp onun hayatına dokunmuş olmak demektir" görüşünü savunabiliyorsak; hayatımızı adayabileceğimiz bir ideolejiye dogru ağır bir kaplumbağa gibi ağır ağır da olsa; tavşanlar gibi koşup zıplayarak ta olsa ilerlemeli ve ona dokunmayı başarmalıyız.. sonuçta harcanan efor ve zaman bu ideolojinin hazzı ile doğru orantıdaysa dokunmuş olmak alabileceğimiz en yüksek değerdeki ödülüde beraberinde getirmiş olacaktır.. hayat bazen matematik dersi kadar sıkıcıysa, tersi yönde bizi bekleyen bir resim dersi olduğunu da unutmamak gerekir.. olduğumuz yerden memnun hissetmiyorsak olmak istediğimiz yere doğru yön alıp ilerleyebildiğimiz, yorulsakta pes etmeyeceğimiz kadar yürümemiz gerekir.. tavşan demişken hatırladım da beyaz tavşan' ın bir sözü vardı.."you can do anything you set your mind to".(kafana koyarsan her şeyi yapabilirsin).ah  pardon bir çiftti sözü bu adamın aslında.. 'grab it!.. rabbit run!'(yakala onu!..tavşan koş!/*kaç!) buraya biraz gözlerimizi kısıp bakmalı.. bilincinizde tavşanlar genelde yumuşak, beyaz tüylü ve yakalaması zor hayvanlardır.. şöyle kısarsak gözlerimizi; hedefinizin, onu yakalayabilmek için gereken efora değeceğinin göstergesidir aslında bu hayvanın yumuşak ve beyaz olması. mesela onu yakalamak olsa gerek ideolojimiz' e sebep.. hile yapıp yakalmak gelirse aklınıza; tavşan ların bir taklacı güvercin olmadığını atlamış sayılırsınız.. uçmayı beceremeselerde zıpladıklarında dikkatiniz dağılır.. ve hatta bir anlığına korku duyarsınız "eyvah! kaçıracağım".. bir tavşan kafanızda başka ne anlama gelebilir ki ? onların sadece beyaz yumuşak ve yakalaması zor hayvanlar olduğunu mu düşündünüz ?.. hadi bir de tavşanın kaçış stratejilerini izleyin.. onun dikkat dağıtıcı, yorucu stratejilerine pes etmez ve yakalamayı başarırsanız; bu kovalamacada ve daha öncesinde duyduğunuz tüm rahatsızlık verici duygulardan arınmış olduğunuzu hisseder ve birden aksi yöndeki duygularınızın tüm benliğinizi sardığını görebilirsiniz.. beyaz tavşanın alice' e dönüp söylediği şu sözünün: "thats not important that where you are going if you dont know where you gonna go".(nereye gideceğini bilmiyorsan nereye gittiğinin bir önemi yok) düşüncelerimize yol göstermesini dilerim.. ve eğer beyaz tavşanı yakalamak isterseniz önce onu görmeniz gerekir.. hatta gözlerinizi dört açmanızı söylemem de gerek. çünkü onun en iyi yaptığı şey kaçmak ve saklanmaktır.. bu nedenle çıta kadar hızlı olmanız yetmez, bazen "deliler" gibi çekirge kadar zıplayabilmeyi göze almamız ve kartal gibi, uzakları tüm netliği beraberinde görebilmemiz de gerekir.. iyisi mi gözlerimizi biraz kısalım ve odaklanalım..
    .......-İŞTE ORDA! YAKALAYIN!.. xD
    düşüncelerimi hissettiğiniz için çok teşekkür ederim.. hislerimizi hissettirip, " Ona dokunabilmek .." dileği ile...

    peki tavşanın korkak olması size neyi çağrıştırır ?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >







  • Tavşan sebeb olmuştur ve nedeni olduğu bi konu onu korkutmuştur.



    Hızlı koşması gereken Bi duşmana, daha iyi gorup manevra yapmayı iyi bilen gokten gelen başka Bi korkuya esbab olmuştur.



    Tavrı ve tarzı ona karşı başka tavırlar uretmiştir diyebiliriz.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.