|
Bildirim
|
Şunu çok net söyleyebilirim, Ubisoft bu oyunu Witcher 3'den önce çıkarabilseydi bugün çok farklı şeyler konuşuyor, çok farklı değerlendirmeler yapıyor olurduk. Gerçekten Ubisoft'dan beklemediğim kalitede, derinlikte şahane bir oyun olmuş. Ben de 100+ oyun süresini görenlerdenim ve haritanın %40'ı hala kapalı, açık olan yerlerde de bazı görevleri yapamadım bile yani oyun inanılması güç bir şekilde ilerledikçe daralacağına daha da genişliyor. Witcher 3'de bile bu kadar görev çeşitliliği var mıydı emin değilim, gerçi haritası bir hayli büyük onun da etkisi var ama bunu sorgulatması dahi gerçekten takdir edilesi bir durum. Yan görev konusunda da büyük iş çıkarmışlar, üzerine düşünülmüş çok güzel görevler yer alıyor. Denk geldiklerim içerisinde The Dagger muazzam bir görevdi mesela favorim oldu, keza Kyra görevine de bayıldım, Xenia'nın hazine görevi çok çok sağlamdı, Alkibiades'in görevlerini de çok sevdim, hepsi müthiş keyifli olmuş. Oyunla alakalı sayabileceğim çok fazla olumlu şey var, Cult üyelerinin bazılarını bulmak için ipucunu çözmek, efsanevi hayvanları avlamak, arena'da dövüşmek yani oyun durmadan bir şeyler sunuyor. Öyle ki bir Cult'ı indirmek için ufak bir adaya çıktım, elemanı indirdim hazine haritası düştü. Poseidon heykelinin bulunduğu adayı gösteriyor gittim tabii ve Poseidon'un efsanevi mızrağını buldum. Mızrağın özelliği suyun altında nefes alabilmenizi sağlıyor, hal böyle olunca "biraz da su altını gezeyim ne var acaba" merakı oluştu 100 saat oynadığım oyunda, gerçekten çok garip bir durum, üzerine uzun uzun yazılacak bir oyun kesinlikle.
Bunların yanı sıra olumsuz tarafları da var elbette, mesela benim en büyük eleştirim npc'ler üzerinde gece gündüz etkisinin olmaması. Npc'ler gündüz nasıl hareket ediyorsa gece de aynılar ve bu durum biraz keyif kaçırıyor. Gizliliğin bu kadar önemli olduğu bir oyunda bence atlanmaması gereken bir detaydı, hata olmuş. Şu eve gece gireyim işimi daha rahat halledip çıkayım diyemiyorsunuz. Silahların oyun içerisinde sadece üç farklı animasyonu var, oysa sinematiklerde karakter şov yapıyor. Bir tık daha akrobatik hareketler olabilirmiş, çok zayıf kalmış bu şekilde, karşılıklı dövüşmek bir süre sonra tat vermiyor. Hayvanları ehlileştirme fikri güzel, alpha ayı ile falan gezmek çok güzel oluyor fakat gemiye bindiğinizde ya da fast travel yaptığınızda o hayvanlar yanınızda gelmiyorlar, bir oyun hatası mı yoksa tercih mi bilemiyorum ama bu özellik daha keyifli bir hale getirilebilirdi. Yetenek ağacı da bir tık daha geniş tutulabilirdi, bir yeteneği üç kere geliştiriyoruz diye o kısmı bir az tutmuşlar ama sayısını yeterli bulmadım, hatta bazı özellikler olmasa bile olurmuş. |
Hocam daha oyunu oynamadın etmedin nereden biliyorsun 92 puanlık olamayacağını nasıl bir kafa bu. Oyuna kaç gündür giydirmeye çabalıyorsun aynı mekanikleri kullanıyor vs. diye zaten tutmuş bir formül var ortada, adamlar o dinamikleri geliştirip sağlam RPG dinamikleri eklemiş kaliteli bir oyun ortaya çıkmış ki incelemelerin geneli bunun oldukça başarılı olduğunu söylüyor. 50 inceleme içinde 86 puan tutturmuş (Origins 81 idi)Bu mantık ile bakacak olursak Witcher 3 nasıl 97 puan almış demek gerek o kadar klasik arasında ki bu çok abes olur. Birçok kişi ve kuruluş beğendiyse ve çoğunluk olumlu olduğunu söylüyorsa ortada kaliteli bir yapım vardır.
|
-Oyunların ülkemizde daha ucuza satılması lazım mı: Evet
-Store Londra'dan yönetiliyorken yakın zamanda böyle bir imkan var mı: Hayır -Burada 209 TL'den almak isteyen 5-10 kişinin PlayStation in fiyatlandırma politikasına etkisi var mı: Hayır -Bu fiyata alınmaz diyenleri dinleyip fiyatlar artarsa pişman olacaklar var mı: Evet |
Hocam dun 209 dan alinmaz diyordunuz. Peki bu fiyattan alinir mi? Ne derseniz forumca tersini yapacagiz da
|
yav he he....
post kasmak tartişma cıkarmak için mesaj yazmayin. almadığı oyunu kötülemekde moda oldu forumda |
Öncelikle kendini tekrar etmek ile tekdüze olmayı birbirine karıştırmayın. İstisnasız tüm açık dünya oyunları tekrar eder ama her açık dünya oyunu tekdüze değildir. Mesela Spider Man kendini tekrar eder ve tekdüze bir oyundur, doğaçlama hiçbir şey yapılamaz her şey bellidir.
Bir diğer husus ise hiçbir yapımcı hepsi birbirinden farklı yüzlerce ya da binlerce görev hazırlamakla uğraşmaz, zaten doğru bir yol da değil zira böyle bir durumda oyunları geliştirme süreci çok uzar. Bakınız RDR2, 5 yıldır geliştiriliyor ama çok büyük ihtimalle onda bile tekrar eden görevler göreceğiz, bu kaçınılmaz ama farkı şurada işte, tekdüze olmayacak. Misal, içmek için bara yürürken bir kadını haydutlardan kurtarma görevi görüyorsun, ona giderken yolda gördüğün bir konvoyu soymaya yelteniyorsun ama gücün yetmiyor, silahlı elemanlardan kaçarken ormana sığınıyorsun tam kurtuldum derken ayı çıkıyor karşına vs. diye gider. Burada önemli olan harita tasarımı ve görevlerin dağılımı; Odyssey'de bu konuda son yıllarda çıkmış en iyi oyunlardan biri bence. Çünkü haritası ormanlar, kasabalar, şehirler, denizler, göller, su altı yaşamı, mağaralar, kaleler vs. birçok farklı seçeneği barındırdığı ve bu seçeneklere de çeşitli görevler yerleştirildiği için bir şeyden sıkıldığınız zaman başka bir şeye yönelme imkanı buluyor ya da farkında olmadan oradan oraya sürükleniyorsunuz. Kendimden örnek vereyim, bir ara üst üste birkaç kaleyi temizledim hali ile sıkıldım, ara verip denize açılayım dedim hem keşif yaparım hem de kazandığım savaşların sonucunda gemi yağmalarım diye düşündüm. Birkaç yağmanın ardından yakınlarda daha önce gitmediğim bir ada görünce oraya demir attım keşfe çıktım. Mağara buldum ama ayıların mağarasıymış meğer içeriden yarım düzine ayı çıktı, baktım hepsini yenemiyorum başladım kaçmaya, şansıma adada demirci var dedim bir, iki geliştirme yapayım, girdim kasabaya paralı avcılardan birine denk geldim bu defa onunla çarpıştım ve bu zincirleme reaksiyonu siz bozmadığınız sürece o özgürlük sizi alıp götürüyor. Odyssey bu yüzden başarılı bir oyun, açık dünya yapısını olması gerektiği gibi sunuyor. |
Merlin 78 vermisse oyun gitmemistir belki. Sever oyle oyun falan gitmesini tanitima cagrilmayi onlar.
|
Şahane bir deneyim yaşattı, her ne kadar oynadıkça bazı eksiklikleri göze çarpsa da bence bu senenin en iyi oyunlarından biri olmuş. Nightmare zorluğunda 145 saat sonunda %99'da bitirdim oyunu ama 99 olduğuna aldanmayın, ayak dahi basmadığım birkaç bölge, kaleler, mezarlar, mağaralar, soru işaretlerinin bir bölümü duruyor. Bunların yüzdeye çok fazla etkisi yok, genelde aynı şeyler olduğu için bir müddet sonra es geçiyorsunuz. Oyunun başlangıçtan lvl 50'ye kadar olan süreci çok başarılıydı. Tek tek artılarını yazmayacağım oynayın, oynamayı gerçekten sonuna kadar hak ediyor. Görev çeşitliliği, haritanın büyüklüğü?, detay seviyesi açıkçası böylesi bir zenginliği en son ne zaman görmüştüm hatırlamıyorum. Witcher 3'de de bu kadar değildi gerçekten inanılmaz bir görev yığını söz konusu, ilerledikçe içinde boğuluyorsunuz. Fakat lvl 50 olduktan sonra işler biraz ters tepmeye başlıyor ve oyunun değeri düşüşe geçiyor. Oyuna lvl 50'den öncesi için 9 puan, 50'den sonrası için 7.5 veriyorum.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Dante -- 10 Haziran 2018; 13:10:39 > |