Profil: melkor23 | DonanımHaber Forum

melkor23 (Ertunga) · RPG altına konu açtı. 6 yıl

Atomic Heart | PS4 / PS5 Ana konu

Geçen sene ilgi çekici bir video ile PS4, Xbox One ve PC için duyurulmuştu, Rus oyun yapımcısı Mundfish tarafından geliştiriliyor ve firmanın ilk büyük yapımı.

Atomic Heart, bir Aksiyon-Rol Yapma Oyunu ama aynı zamanda bir Korku-Gerilim oyunu olduğu da söylenebilir çünkü oyunun yaş sınırı 18+, temelinde Bioshock ve Fallout esintilerini de fazlasıyla barındırıyor, ki özellikle Bioshock'dan fazlasıyla esinlendiklerini belirtiyorlar.

Çıkış tarihi belli değil ama beta için 2019 son çeyrek tarihini veriyorlar, Aralık ya da 2020 başı da tam sürümün çıkacağı söyleniyor. Steam'deki yerini alsa da şimdilik PS Store'da mevcut değil ama oyunun kendi sitesinde ön siparişe açılmış ve standart dijital sürüm için %30 indirim uygulayarak 40 dolar fiyatından satışa sunmuşlar. Standart sürüm ile hem betaya katılabiliyor hem de çıkışından 3 gün önce oyuna erişim hakkı kazanıyorsunuz.

Oyun, Sovyetler Birliğinin en güçlü olduğu zamanı alternatif bir hikaye ile değiştiriyor. Teknolojik bir devrim yaşanmıştır, gelişmiş internet, robotlar, hologram sistemler batının ve hatta tüm komünist, emperyalist düzenin parçası haline gelmiştir. Ana karakterimiz bir KGB ajanıdır, ekibi ajanımızı artık sinyal alınamayan 3826 numaralı tesise göndererek, orada neler olduğunu öğrenmesini ve raporlamasını istemektedir.

Dünya, farklı biyomlara sahip birkaç farklı bölgeden oluşuyor. Yapılar ise çok katmanlı bir halde tasarlanmışlar, hem yüzey hem de terk edilmiş yer altı bölgeleri olan çeşitli tesisler mevcut.

Çatışma mekaniği uzak ve yakın türdeki silahları barındırıyor olsa da daha çok yakın mesafe (melee) üzerine odaklı, silahlar Fallout 4'deki sistem ile benzer bir şekilde özelleştirilebiliyor. PvP bölgeleri daha özgür bir çatışma imkanı sunacak. Düşmanların büyük bölümü robotlardan oluşmakta, bu robotlar vaktinde Sovyetler Birliği halkına hizmet etmesi için yapılmış araçlar ve olası bir savaş durumunda da savaşmaya hazır bir şekilde programlanmış bir durumdalar.

______________________________________________________

198 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

1

melkor23 (Ertunga) · RPG altına konu açtı. 6 yıl

Mutant Year Zero: Road to Eden | Rehber ilk sayfada

_________________________________________________________________________________________________________________

MUTANT YEAR ZERO NASIL BİR OYUN?

MYZ, kıyamet sonrası bir dünyada geçen gizlilik ve taktik üzerine kurulu sıra tabanlı bir rol yapma oyunudur. Yönetilen karakterler mutant olup, çeşitli olağanüstü yeteneklere sahiplerdir. Oyunda bir grup mutantın yaşadığı yeri korumak için çıktığı zorlu maceraya tanıklık ediyoruz. Yapısı itibari ile XCOM ile oldukça benzerlik göstermektedir.

HİKAYE

Kıyamet sonrası bir dünya karşılıyor bizi oyunda, buzullar erimiş, kızıl salgın adı verilen bir hastalık insanoğlunun neredeyse sonunu getirmiş ve artık gelinen son noktada nükleer bombalar devreye girerek dünya yeni bir çağa adım atmıştır. Bormir adında bir domuz ve Dux adında bir ördek mutant ikilisi ile oyuna başlıyoruz. Bu ikili Ark adı verilen bir yerde mutant ve insanlar ile birlikte huzur içinde yaşamaktadırlar. Ancak Ark'ın gelişmesi ve bu kadar canlıya sığınak olmaya devam edebilmesi için erzak gereklidir. Ark içerisinde Stalker olarak bilinen kişiler Dış Bölgeyi gezerek işe yarar eşyalar bulur ve Ark'a getirirler. Bormir ve Dux'da o Stalker'lardan ve Ark'a dönüş yolunda oyuna başlıyoruz. Ark, Elder olarak çağrılan biri tarafından yönetiliyor, Ark'a döndüğümüzde en ünlü ve güvenilir Stalker'lardan Hammon'ın ekibi ile beraber son çıktığı yolculuğundan geri dönmediğini öğreniyoruz. Hammon, Ark içindeki tüm makinelerin nasıl çalıştığını bilen ve herkesin saygı gösterdiği çok değerli biridir ve o olmadan Ark'ın devam edebilmesi mümkün değildir.

Bunun üzerine Bormir ve Dux, Hammon'ın Dış Bölgedeki kulübesine bakmak için yola çıkarlar ancak bu ikili daha önce hiç bu kadar uzağa gitmemiştir. Dux fazla tedirgin bir yapıya sahipken Bormir ise oldukça soğukkanlı biridir. Dış Bölgede karşımıza Ghoul olarak nitelendirilen mutant düşmanlar çıkmakta artık benlik ve zekalarını büyük ölçüde yitirmiş saldırgan canlıllar ve Hammon'ın evini araştırmışlardır. Yalnız Ghoul'lar okuma bilmedikleri için Hammon'ın günlüğünü es geçmişlerdir. Hammon, kulübesinin yakınına düşmüş olan eski zamanlardan kalma bir makinede Eden adında bir yerin varlığını öğrenmiştir. Eden, Dış Bölgenin de ötesinde olan ve tüm canlıların mutlu ve barış içerisinde yaşadığı bir yer olarak geçiyordur. Ancak Hammon aynı vakitlerde gökyüzünden Dış Bölgenin kuzeyine düşmekte olan başka bir makineyi görür ve makienin Eden tarafından gönderildiğini düşünerek ekibi ile beraber kuzeye yol alır. Dux ve Bormir ikilisi de onları bulmak için yola koyulurlar.

Yolda kadın bir mutanta denk geliyor ekip. Adı Selma ve Hammon'ın takımının bir üyesi. Söylediğine göre Ghoul'lar tarafından pusuya düşürülmüşler, sonra da birbirlerini kaybetmişler. Hammon'ın kuzeye gittiğini ve ona yetişmesi gerektiğini belirtir ama ikili de aynı şekilde Hammon'ı aradıklarını söyleyince Selma gruba dahil olur yollarına devam ederler. Kuzeye vardıklarında esir düşmüş ve bağlanarak ölüme terk edilmiş bir adamı görürler, Hammon'ın takımın üçüncü üyesi olan Magnus'dur. Etrafı Ghoul'lar ile sarılı olduğu için ekip önce sert bir çatışmaya girer ve ardından Magnus'u kurtarır. Magnus insan mutantlardan biri ve canlıların zihnine girebilme özelliği var. Söylediğine göre Nova Sect, Hammon'ın makinelere olan yakınlığını bir yetenek olarak görüp, Eden'in kapısını açacak kişi olarak yorumlamış ve Hammon'ı ele geçirmek için saldırmıştır. Onu kendi sığınakları olan Spear of Heaven'a götürüp Magnus'u da ölüme terk etmişlerdir. Nova Sect, savaştan sonra açığa çıkan radyasyon ile her ne kadar fiziksel yaralar alsalar da yetenekler de kazanmış bir tür çılgın topluluk. Ghoul'lar bu topluluğa inanır ve onlar için çalışırlar. Elder'in söylediğine göre Ark'ı pek çok kez yok etmek için girişimde bulunsalar da başarısız olmuşlardır. Magnus, Nova Sect'in bir planından daha bahseder, Dış Bölgeyi büyük bir bomba ile patlatıp Ark ile beraber her şeyi yok etmek istiyorlarmış. Bunun üzerine herhangi bir patlama olmadan Hammon'ı kurtarmak için bu defa güneye Spear of Heaven'e doğru yolu koyulurlar.

Yolun üzerinde kalan Ark'a uğrayıp Elder'i ziyaret ettiklerinde ilginç bir bilgi öğrenilir. Dünya çöküşe geçtiğinde bir grup zeki ve parlak insan hayatta kalabilmek için üç farklı sığınak inşaa etmiş. Bunlara da Yerleşke (Enclave) adı verilmiş. İlki yerin altında, ikincisi denizin dibinde, üçüncüsü ise gezegenin yörüngesinde yer alıyormuş. Bir zaman sonra da kendi işlerini yapabilmesi için makineleri yaratmışlar. Ancak tüm bunları yaparken aynı zamanda bu Yerleşke'lerde sıkışıp kalmışlardır. Zamanla akıl sağlıklarını yitirmeye başlayan bu zeki insanlar, paranoyak bir halde saldırgan bir hale bürünüp ölmüşlerdir. Geriye ise sonsuza kadar yaşayan makineler bırakmışlardır.

Grup, Spear of Heaven'e yaklaştığı esnada kendileri gibi olan başka bir mutant ile tanışırlar. Bu Farrow adında tilki mutanttır, kendisi Dış Bölge'de yaşamakta ve Nova Sect ile tek başına mücadele etmektedir. Ekibin de Nova Sect'i durdurmaya çalıştığını öğrenince yardım etmeye karar verir ve gruba dahil olur.

Spear of Heaven'e vardıklarında Nova Sect lideri Plutonia adamları ile beraber bölgeyi çoktan terk etmiştir. Geride ise çok az adam bırakmıştır, ancak Magnus Hammon'ın hala burada olduğunu hissettiini söyler, bunun üzerine ekip etraftaki düşmanları temizleyerek sığınağa iner. Hiçbir düşman yoktur ama Hammon'ı yaralı bir şekilde bulurlar. Görev tamamlanmıştır, sağ salim Ark'a dönüp hayatlarına devam edebilirler artık diye düşündükleri esnada Hammon, Eden hakkında konuşmaya başlar. Orası Eski insanların üs olarak kullandığı bir yermiş ve tüm bu Mimir robotlar olarak geçen makineler de orada yapılmış. Eski insanlar yaşamın sırrını çözerek bazı çalışmalar yapmışlar ama bunlar insan yaşamı üzerine değil mutant yaşamı üzerineymiş. Gruptaki tüm mutanların özellikleri bu merkezda yaratılmış ama mutantlar geçmişine dair hiçbir şey hatırlayamıyorlardır. Bu konu fazlasıyla kafalarını karıştırmıştı ki Hammon, Nova Sect'in zihnini okuduğunu ve Eden'in yerini öğrendiklerini belirtir. Nova Sect, Eski insanların gücünü kullanarak Ark'ın da içinde bulunduğuı tüm Dış Bölge'yi temizlemeyi amaçlamaktadır. Ancak Hammon bu konuşmaları Elder'ın bilmemesi gerektiğini çünkü anlamsız bir şekilde gerçeği inkar ettiğini söyler. Bunun üzerine ekip The Forbidden City'e doğru yola çıkar.
Hammon'ı Ark'a bıraktıktığımızda Elder ekibi yanına çağırır ve görevlerini tamamladıkları için teşekkür eder ve artık güvenli bir şekilde hayatlarına devam etmesini ister. Ancak Elder'e birileri ekibin The Forbidden City'e doğru yola çıkacağını söylemiştir. Elder'de gitmemeleri gerektiğini ve Eden'in sandıkları gibi bir yer olmadığını söyler. Çünkü belirttiğine göre The Forbidden City, 40 yıl sürüp insan neslinin neredeyse tükenmesine sebep olan Kızıl Salgın'ın başladığı yerdir. Salgın ilk başladığında şehrin etrafı surlar ile çevrilmiştir ama bu hiçbir şeye engel olamamıştır. Şimdiler de makinelerin kol gezdiği korkunç bir yer haline dönüşmüştür. Ekip her şeye rağmen hem Nova Sect'i durdurmak hem de Eden'in ne olduğunu görmek için yola çıkar.

Şehre vardıklarında daha önce görmedikleri makineler ile zorlu mücadelelere girişerek Nova Sect'in yanına gelir ama içeri girememişlerdir. Eden'in kapısını açmaya uğraştıklarını görürler. Ekip düşünmeden saldırır ve liderleri Plutonia ile beraber tüm Nova Sect adamlarını öldürürler. Tehdit yok edilmiştir. Ancak bir anda yerin altında yükselen bir kapsül mutantları taramaya başlar ve sonuç olumludur, Eden'in kapısı açılır. Mutant'lar neden açıldığına dair fikir yürütemezler yine de kim olduklarına, nereden geldiklerine, neden hayvanlara benzediklerine dair bir bilgi öğrenebilmek adına içeri girerler.

Eden, hem insanların yaşadığı hem de makinelerin üretildiği koca bir merkez sığınaktır. Bilimadamları burada "Mutant Projesi" adında bir işe girişmişlerdir. Kafeslerde tutulan hayvanlar burada çok sayıda testlere maruz kalmış kodları ile oynanmıştır yani DNA yapıları üzerinde çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Olan biteni izledikleri ekranda Mutant Projesi bilimadamlarından Ingmar Edison adında birinin profili belirir. Bu kişi tesisten çaldığı genetik canlılar yüzünden tesise erişimi yasaklanmıştır. Gördükleri resim genç bir adam olsa da ekip üyeleri adamı tanımıştır, bu kişi Elder'dir. Bu zamana kadar neden Eden'den uzaklaştırmaya çalıştığını anlaşılmış olsalar da onun gerçekten kim olduğunu neyi amaçladığını bilmemektedirler. Son sahnede ise başka bir merkezdan şifreli bir çağrı gelir.

Hikaye ucu biraz açık bir şekilde bitmektedir, çağrıyı yapan merkez ile alakalı bir dlc belki de ikinci bir oyun, zamanla göreceğiz.

ZORLUK

Zorluk seviyesi oyunun önemli detaylarından biri çünkü tam olarak ne tür şartlarla mücadele vereceğinizi belirlemiş oluyorsunuz bu da oynama şeklinize ve oyun sürenize direk etki ediyor. Ben Hard zorluğunda 35 saatte bitirdim. Dikkatlice seçmenizde yarar var. Normal, Hard ve Very Hard olmak üzere üç farklı seviye mevcut, bunlara ek olarak Iron Mutant seçeneği de ekstra zorluk olarak karşımıza çıkıyor.

Normal, Bu türe yeni başlayanlar için ideal, düşmanlar daha az hasar verir, çatışmalardan sonra sağlık ve yeteneklerin yüklenme süreleri yenilenir
Hard, Taktik yaparak ilerlemek isteyenler için ideal, düşmanlar güçlüdür, çatışmaların ardından sağlık sadece %50 yenilenir, yeteneklerin yüklenme süreleri ise yenilenmez.
Very Hard, Çok daha zorlu şartlar sunar, düşmanlar aşırı hasar verir ve çatışmalardan sonra sağlık ya da yeteneklerin yüklenme süreleri yenilenmez.
Iron Mutant, Bu dördüncü bir zorluk değil bunu diğer seviyeler ile birlikte seçebilir ya da seçmeyebilirsiniz yani Very Hard + Iron Mutant gibi. Ölümler kalıcıdır, Manuel Save yapılamaz, autosave ise sadece çatışma sırasının ardından gerçekleşir.

HARİTA ve KEŞİF

Harita açık dünya değil, bölgelerden oluşmakta ve çok büyük sayılmazlar ama yine de köşe bucak araştırmayı ihmal etmeyin. Çünkü gittiğimiz noktaları ve düşmanları gösteren ya da işaretleyen mini bir harita yer almıyor, ufak bir pusula var ama o da sadece görevleri ve görüş mesafesindeki düşmanları gösteriyor hali ile çevredeki eşyaların dikkatlerden kaçma ihtimali var. Gittiğiniz her bölgeye harita üzerinden istediğiniz an Fast Travel yapabiliyorsunuz.

Keşif unsuru oyunun temelini oluştuyor denilebilir çünkü karakterlerinizi daha güçlü kılacak her şeyi haritanın çeşitli yerlerine dağılmış malzemeler aracılığı ile yapıyorsunuz. Bunlar hem geliştirici erzaklar olurken hem de silah ya da kıyafet gibi çok önemli parçalar da oluyor. Bu yüzden her noktaya baktığınızdan emin olun.

Bölgeler içerisinde sandıklar, ki bu sandıklar da aslında ikiye ayrılıyor. Küçük olanlardan kıyafet büyük olanlardan ise silah çıkıyor. Bunların dışında Scrap, Weapon Parts ve Artifact buluyoruz.

LEVEL SİSTEMİ ve TEKRAR OYNANABİLİRLİK

Oyunda lvl atlayabilmenin tek yolu düşmanları öldürmek, oldukça hızlı bir şekilde ilerliyor sistem her 2 düşmanda bir atlıyorsunuz ancak lvl sisteminin oyundaki güç dengesi ile bir bağlantısı bulunmuyor. Birincisi gideceğiniz bölge ve düşmanların sınırını belirliyor ikincisi de lvl atladıkça yetenek puanı kazanıp yeteneklerinizi aktifleştiriyorsunuz. Lvl sınırı var mı o konuda bilgim yok çünkü oyunun bu kısmı biraz garip. Şöyle ki, dediğim gib sadece düşmanları öldürerek lvl atlayabiliyorsunuz ve düşmanlar öldükten sonra tekrar doğmuyorlar, ben haritadaki tüm düşmanları öldürdüm ve lvl 72'de bitti oyun ama bu seviyeye kadar kazandığınız yetenek puanları tüm karakterlerin yeteneklerini açmaya yetmiyor ancak haritada düşman kalmadığı için de lvl atlayamıyor hali ile yetenek puanı kazanamıyorum. Burada ya yapımcı ile alakalı bir sorun var ya da oyunun göstermediği bir detay, biraz araştırdım ama bitiren herkes aynı durumda. Oyundaki güç seviyesi ise lvl sisteminden ziyade sahip olduğunuz silahların hasar gücü ve sağlık barı ile ölçülüyor. Silahlarınızın toplamı 15 vuruyor ama düşman 24 sağlık barına sahipse direk öldürebilme şansınız yok, çeşitli taktikler uygulayarak öldürmeniz gerekiyor. Bu sağlık barı 60'a kadar çıkıyor, oldukça zor düşmanlar mevcut. Tekrar oynanabilirlik adına bir şey sunmuyor oyun, en iyi ihtimal zorluğu arttırıp tekrar başlamak ama orada da daha zor düşmanlar dışında ekstra bir şey görmüyorsunuz.

ÇEVRESEL FAKTÖRLER ve GİZLİLİK

Mekanlar ve oynanış mekanikleri birbirine hizmet edecek şekilde tasarlanmışlar. Çevrede yer alan araçlar, duvarlar, binalar, ağaçlar hepsini oynanıyışınıza dahil edebiliyorsunuz. Aynı şekilde oyun da sunduğu çeşitli yetenekler ile bu unsurları kullandırtmaya yönlendiriyor. Çatışmaya girmeden önce çevreyi iyi gözlemlemek oldukça avantaj sağlayabiliyor.

Örneğin bulduğunuz bir şapka yerden yüksekteyken kritik vurma şansınızı %20 arttırıyor, aynı şekilde Dux'ın yeteneklerinden bir tanesi yine yerden yüksekteyken kritik vurma şansınızı %50 arttırmakta bu birbirini destekleyen kombo bir hareket oluyor ve siz öldürmek istediğiniz düşmanın çevresindeki olanakları iyi gözlemler ve gördüğünüz bir binanın, gözetleme kulesinin hatta trenin üzerine çıkarak daha kolay ve daha hızlı öldürme şansını yakalayabiliyorsunuz.

Oyunun bir diğer temel mekaniği gizlilik, belki en temel noktası bile denilebilir. Çünkü karşınıza çıkan düşmanlar her zaman bir, iki kişi dolaşmıyorlar ya da aynı tip düşmanlar değiller. Bazı anlar beş, altı düşmanı birbirine çok yakın mesafedeyken görebiliyorsunuz ve bu ciddi bir sorun demek. Genelde böyle kalabalık düşmanların olduğu yerde de değerli eşyalar oluyor ve siz onları hem o eşyları almak için hem de xp kazanmak için öldüryorsunuz. Ancak direk saldırdığınız takdirde hayatta kalma şansınız oldukça zayıf, sıra tabanlı sistemin avantajlarını kullanıp bazı taktikler yapmak gerekiyor. Gizlilik de bu taktiksel hareketin temelini oluşturuyor.

Birçok saldırı olanağı ve yeteneği aslında sizin ne kadar iyi gizlilik yaptığınız ile oldukça paralel, düşman sizi fark etmeden ona ateş ederseniz daha fazla kritik vurma şansınız olabiliyor ya da görünmez olup düşmanı şaşırta da bilirsiniz. Ancak tüm seçeneklerin içinde vazgeçilmez olan tek bir şey var, sessiz ateş eden silahlar. Susturuculu tabanca, crossbow gibi silahlar sizin eliniz, ayağınız. Yanınızda iki adet silah taşıyabiliyorsunuz, her karakterin bir sessiz silahı olmak zorunda, aksi takdirde düşmana vuracağınız gizlilik hasarı ilerledikçe yetersiz kalıyor. Bu silahlar sayesinde kalabalık düşman grubunun tamamı ile mücadele etmek zorunda kalmıyorsunuz.

Gizlilik için kullanabileceğiniz silahlarda SILENT (SESSİZ) ifadesi yer alır.

Elbette gizlilik yapmak da çok rahat ya da basit bir mekaniğe sahip değil. Burada bahsedilmesi gereken ek bir nokta daha var, el feneri. Koşabildiğiniz anlarda el feneri her zaman açık oluyor ancak el fenerini kapattığınızda karakterler de gizli moda girerek, eğiliyor ve sessizce hareket ediyorlar. Bunun başlıca sebebi el feneri açık olduğunda düşmanların sizi görme açısı çok daha geniş bir hal alıyor. Bu yüzden düşman bölgesine yaklaştığınızda mutlaka el fenerini kapatmak gerekiyor.

PUSU, TAKTİK, ÇATIŞMA

Düşman bölgesine yaklaştığınızda üç seçeneğiniz var. Es geçip devam etmek, direk saldırmak ancak buna gerek yok zira yaptığınızda ilk atak şansı düşmanın oluyor ve pusu kurmak.

Belli bir mesafeye geldiğinizde oyun size Ambush (Pusu kurmak) imkanı sunuyor. Bunu uygulamanın iki seçeneği var, ya saklanmadan pusu kurmak ya da saklanarak pusu kurmak. Saklanmadan pusu yaparsanız hareket imkanınız oldukça kısıtlı oluyor, bir ya da iki adımın ardından düşman sizi fark ediyor hatta açıkta olan karakterleri de hareket etmese dahil fark edebiliyorlar ve hali ile açığa çıkmış oluyorsunuz. Bu da gizlilik bonusundan gelen hasar imkanını kaldırıyor. Sessizce öldürme şansınız hala devam ediyor tabii fakat toplam hasar gücünüz düştüğü için kısmen zorlaşıyor.

Normal Pusu

Saklanarak pusu kurarsanız karakterler High Cover moduna geçiyor. Bu pusu seçeneğinde karakterleri çatışmaya girmesi ya da girmemesi konusunda yönlendirebiliyorsunuz. Resimdeki uyarı, eğer çatışmaya girmek istiyorsanız aktif seçeneğini tıklıyorsunuz ancak saklandığınız yerde fark edilmediğiniz için pozisyonunuzu o an için korumak isterseniz de ignore diyorsunuz. Bunu yaptığınızda o karakterin sırası geçiyor ve eğer sıra düşmana gelirse sizi saklandığınız yerden fark etmediği için ya açıkta olan başka bir karaktere dönüyor ya da saldıracak kimse yoksa o da savunmaya geçiyor. Yani daha iyi bir fırsat kollamış oluyorsunuz. Ayrıca High Cover modunda düşmanın gözlem alanına girseniz dahi fark edilmiyorsunuz.

High Cover Saklanma Pusu

Çatışma sistemi Action Points (AP) üzerinden ilerliyor, yani yapacağınız tüm taktik ve hamleler AP ile bağlantılı. Toplam AP sayınız 2, bu da şu demek oluyor 2 kere hareket edebilir ya da 1 kere hareket edip 1 kere ateş edebilirsiniz. Bunlar da içinde bulunduğunuz duruma göre yapılan tercihler ile değişkenlik gösteriyor. Mesela bir karakterin sağlığı çok azalmıştır, onu korunaklı bir noktaya gönderir ve saklanmasını sağlarsanız 2 AP harcamış olursunuz ya da saldırmak istiyorsunuz, düşmana biraz daha yaklaşır vurma şansınızı arttırır sonra da ateş edersiniz. Bu şekilde de 2 AP harcamış oluyorsunuz. Mesela alttaki resimde karaterimin bulunduğu noktadan düşmanı vurma şansı %75 kritik şansı %45 bu oldukça iyi bir oran ve olduğum yerden ateş edebilirim ya da öndeki taşın arkasına hareket edip, sonra ateş etmek bir sonra ki sıra da düşmanın saldırısından korunmamı sağlıyabilir.

Çatışmalarda taktik yapmadan önce bakmanız gereken ilk şey karakterlerin vurduğu toplam hasarın hangi düşmanlara yetip yetmediğini görmek. Bazı düşmanlarsın sağlık seviyesi boyunuzu geçebilir ve onları sessiz öldüremezsiniz o yüzden önce gücününüzün yettiği düşmanları indirmek en doğru hamle. Ardından karakterlerin yetenekleri, silahlara taktığınız özellikler ve bombalarınızı doğru kullanmak geliyor. Silahların ana hasarı ve kritik ile beraber vurduğu toplam hasarı var. Kritik vurabilmek için de bazı yeteneklerinizi kullanmanız gerekiyor.

Aşağıdaki resimde karakterin iki farklı yeteneğini bir arada kullanarak kritik vurma şansı %60'a çıkıyor, şapka %20, gizlenme/fark edilmeme %15 ve silah özelliği de %5 vurarak kritik vurma şansı %100 oluyor. Bu sayede ana ve kritik ile toplam hasar oranı olan 7'ye ulaşılmış oluyor. Ekstra olarak yine silah özelliklerinden düşmanı yakma imkanı da %50 şansa sahip, o da devreye girdiğinde 8 hasar verilebiliyor.

Buradaki önemli detaylardan biri de hangi düşmanın en çok neyden etkilendiğini bilmek. Örneğin robotlar emp silahları ya da bombaları ile iki ya da üç turn etkisiz kalabiliyorlar. Organik düşmanları kontrol edebiliyor ya da dizlerine vurarak birkaç turn yine etkisiz kalmaları sağlanabiliyor. Tüm bunları yaparken aynı zamanda şansınızı da arttırarak sizden daha güçlü düşmanları dahi sessizce öldürme imkanını yakalayabilirsiniz.

Gizlice hareket edebilmek için kendi yetenek ve özelliklerinize bakmak ne kadar önemliyse düşmanların yetenekleri de bir o kadar önem arz ediyor. İlk olarak şunu belirtmek gerekiyor, tüm düşmanlar sizi fark ettiğinde ve saldırı sırası onda olduğunda bağırarak yakınındaki tüm arkadaşlarını çağırıyor. Tam bu yüzden gizlilik oyunun temel taşı, ancak bunların dışında kendisine has özellikleri olan bazı düşmanlar da mevcut. En önemli üç tanesinden kısaca bahsedeyim.

Shaman, oyunun en sinir bozucu düşmanı olabilir, eğer bir grubun içinde bu arkadaşı görürseniz ilk öldürmeniz gereken kişi de budur. Çünkü sırtında taşıdığı bir zamanların gramafon parçası olan boruyu sıra kendisine geçtiğinde takviye kuvvetler istemek için öttürüyor ve etrafınız bir anda düşmanla sarılıyor.

Tank, adına layık bir karakter, yüksek sağlık seviyesi ve güçlü zırhı ile gerçekten çok güçlü ama onu güçlü yapan yeteneği başka. Siz korunmak için bir duvarın ya da ağacın arkasını seçseniz bile Tank boğa gibi saldırgan bir hareketle ileri doğru atılarak önüne çıkan her şeyi parçalıyor ve çarptığı karakteri de kısa bir süre sersemletip devre dışı bırakıyor.

Med-Bot, sinir bozuculukta zirveye oynayan bir başka karakter, Med-Bot bir robot ama saldırgan bir robot değil. O bir sağlıkçı, aslında Healer görünümlü Necromancer desek daha doğru bir tabir olur zira siz etraftaki düşmanları temizlerken o da gidip öldürdüklerinizi tekrar diriltiyor.

ARK

Evim güzel evim!

Ark, o çorak, karanlık, tehlikeler ile dolu dünyada huzurlu ve güvenli kalan nadir yerlerden birisi. Çeşitli erzaklar topladıkça Ark'a uğruyor ve farklı farklı geliştirmeler yapıp yeni eşyalar satın alabiliyoruz, bu yüzden ilerleme kat edebilmek için çok önemli bir yer. Burada üç arkadaşımız var, Iridia, Pripp ve Delta. Hepsinin uzman olduğu noktalar ve bizden istedikleri şeyler farklı, gerekli eşyaları bulduğunuz takdirde size çeşitli imkanlar sunuyorlar. Bir de lider Elder'in evi var ama onunla sadece muhabbet ediyoruz, bize zaman zaman geçmişi anlatarak detaylı bilgiler veriyor.

Delta's Fix Pit

Delta, silahlar konusunda uzman biri ve silahınızı daha iyi hale getirmek için uğramanız gereken kişi de o. Silah geliştirmelerinin dışında silahlara takılacak parçalar için de Delta size yardımcı oluyor. Ancak tüm bunları yapabilmesi için sizden bir isteği oluyor, Dış Bölge'nin birçok noktasında toplanabilecek silah parçaları (Weapon Parts) bulunuyor. Kendisi de bu parçalar karşılığında böyle bir hizmet veriyor.

Her silahını iki slot ve üç geliştirme aşaması mevcut. Slotlar için takabildiğiniz parçaları satın da alabiliyor Dış Bölge'de gezerken de bulabiliyorsunuz. Bunun için parça ödemenize gerek kalmıyor. Ancak silahların geliştirmeleri için bu Weapon Parts'a ihtiyacınız var. Tüm silahlar level 1'den başlıyor, Level 2 için 30 Weapon Parts, Level 3 için de 60 gerekiyor. Her geliştirme silahın hasar ve kritik vurma gücünü +1 arttırıyor.

Pripp's Place

Bu arkadaş eski insanların kullandığı ama artık unutulmuş eşyalar ile ilgileniyor. Bunlar kaset çalar teyp, mini buzdolabı, mp3 çalar gibi artık kullanılmayan parçalar. Bu eşyalar Artifact olarak isimlendirilmiş ve bölgelerde gezerken mor renk ile parlıyorlar. Pripp'e bulduklarınızı getirdiğiniz takdirde size çeşitli özellikler sunuyor.

Iridia's Shop

Iridia'da bir Stalker ve Dış Bölge'de bulduklarının satışını yapıyor. Bunun için de karşılığında hurda (Scrap) istiyor. Medkit, bomba çeşitleri, silah parçaları ve silah satışı yapıyor. Her 10 lvl atladığınızda size yeni ürünler sunuyor.

EKİPMAN, YETENEK ve KARAKTERLER

Ekip üyeleri eşit miktarda ekipmana sahipler, bu durum baştan sona sabit. İki adet silah, üç adet bomba, başlık, zırh, çanta ve üç farklı yetenek. Yeni eşyalar edindikçe karakterler arası silah ve diğer eşya değişimlerini yapabiliyorsunuz. Bu eşyaları karakterlerin yeteneklerine uygun bir şekilde dağıtırsanız daha iyi sonuç alırsınız. Örneğin saklanıldığında kritik vurma şansını %20 arttıran bir eşyayı, Sneak (Gizlilik) yeteneği olmayan birine takarsanız verim alamazsınız çünkü biraz yaklaşınca düşman sizi fark ediyor ama Sneak yeteneği ile biri düşmana fark ettirmeden yer değiştirebilir ve bu eşyanın bonusu ile de kritik vurma şansını yükseltir.

Yetenekler 2 kısımdan oluşuyor. Mutasyon ve Stat.

Stat, sağlık ve o karaktere özel yeteneğin gelişmesini sağlıyor.

Mutasyon, yetenekler kazanmanızı sağlıyor. Mutasyonlar 3 kategoriden oluşmakta; Major Mutasyon, Minor Mutasyon ve Passive Mutasyon. Bunlar içerisinde Major ve Minor aktif yetenekler yani sizin kontrolünüzde olanlar, Passive ise adı gibi Pasif yetenek bu sizin kontrolünüzde değil, arka planda otomatik destek oluyor. Inventory ekranında bu yetenekleri kendi kategorisinde diğerleri ile değiştirebiliyorsunuz. Ayrıca her yeteneğin kullanıldıktan sonra tekrar dolma süresi var, bu da adam öldürdükçe yenilenen bir sistem. Yeteneklerin açıklamasında tekrar dolum için kuru kafa işareti gözükür, kaç kuru kafa varsa o kadar düşman öldürmeniz gerekiyor tekrar yüklemek için. Her karakterin kendine has bir yeteneği olsa da bazı yetenekler ise ortak, bu yüzden hepsini açmak zorunda kalmıyorsunuz ama çok fazla yetenek olduğunu da söyleyemem.

Ekibe dahil ettiğiniz karakterlerden istediğinizi SQUAD bölümünden seçebiliyorsunuz. Grup en fazla 3 kişilik oluyor. Aynı karakterlere bağlı kalıp oynamayın, karşınızdaki düşmana en etkili yeteneklere hangi karakterler sahipse grubu da ona göre şekillendirin.

Tek tek karakterleri ve yeteneklerini tanıyalım şimdi.

Bormin: Yaban domuzu mutantı olan karaktermiz, iri yarı, güçlü ve oldukça soğukanlı biri. Takımdaki tek tank karakter, en yüksek sağlık seviyesine sahip o yüzden bir hayli de dirençli bir karakter.

Run'N Gun: Ekstra bir hareket imkanı sağlar, bu sayede uzaktaki düşmanlara yaklaşabilirsiniz.
Joker: Düşmanın dikkatini 1 turn üzerine çeker
Hog Rush: Düşmana koşarak saldırı yapar, saklandığı duvarı, ağacı vs. kırarak düşmanı 1 turn sersemletir
Twig Shot: 1 AP kullanarak 2 kez ateş edilir ama hedef alma %25 düşer.
Corpse Eater: Organik canlıları yiyerek sağlığı yeniler
Stone Skin: Düşmandan 1 turn gizlenir
Spore Cloud: Hasar yendiğinde düşmanın görüş açısını kapatmak için etrafa duman yayılır
Eagle Eye: Ateş mesafesini %25 geliştirir

Dux: Ördek mutant olan karakterimiz grubun en tedirgin ve en konuşkan karakteri, zorlu şartlar altına girme konusunda çok da hevesli değil. Kendisi keskin nişancı özelliklerine sahip ve bu yüzden yüksek bir noktaya çıktığında çok daha güçlü atışlar yapabiliyor. Bu konuda onu destekleyen mutasyon kanatları.

Skull Splitter: %100 kritik şans verir ama nişan almayi %25 düşürür
Knee Shot: Organik canlıları dizinden vurarak 2 turn etkisiz kılar
Moth Wings: Uçmasını sağlar
Circuit Breaker: Robotları 1 turn etkisiz kılar
Eagle Eye: Ateş mesafesini %25 geliştirir
Alpinist: Yerden yüksek bir noktadan ateş edildiğinde kritik şansı %50 arttırır
Chamaleon: Karşı atağa karşı görünmez olur
Silent Assassin: Fark edilmeden ateş ettiğinde kritik vurma şansı iki katı artar

Selma: Yolculuğun ileri ki safhalarında takıma dahil oluyor. Gruptaki insan mutantlardan, kendine has yeteneği ise çevre etkileşimi. Çevredeki ağaç köklerini kontrol ederek düşmanları bir süreliğine etkisiz kılabiliyor.

Joker: Düşmanın dikkatini 1 turn üzerine çeker
Super Tendons: Yüksek yerlere zıplamayı ve aksiyon esnasında koşmayı sağlar
Tree Hugger: Ağaç kökleri ile düşmanı 1 turn etkisiz kılar
Contortionist: Zayıf bir noktada saklanılsa bile sizi iyi bir noktada saklanıyormuş gibi korumayı sağlar
Run'N Gun: Ekstra bir hareket imkanı sağlar, bu sayede uzaktaki düşmanlara yaklaşabilirsiniz.
Frog Legs: Mesafe fark etmeksizin her noktaya zıplamayı sağlar
Alpinist: Yerden yüksek bir noktadan ateş edildiğinde kritik şansı %50 arttırır
Twitch Shot: 1 AP kullanarak 2 kez ateş edilir ama hedef alma %25 düşer.

Magnus: Bu arkadaş da gruba daha sonra dahil oluyor. Çok az konuşan, ön plana çok çıkmayan bir karakter ama oldukça da güçlü. Kendine has yeteneği telepati, tüm organik canlıların zihnine girerek onları kontrol edebiliyor.

Dodge Dash: Gözetlenme esnasında kaçarken gelen saldırıları savuşturur
Telekinesis shield: Kendisine gelen mermileri %25 şans ile durdurur
Sneak: Fark edilmeden hareket etmeyi sağlar
Puppeteer: Organik canlıların zihnini kontrol ederek onları yönlendirir
Chain Lightning: Elektrik saldırısı yapar, yakın olan düşmanlar da etkilenir
Run'N Gun: Ekstra bir hareket imkanı sağlar, bu sayede uzaktaki düşmanlara yaklaşabilirsiniz.
Silent Assassin: Fark edilmeden ateş ettiğinde kritik vurma şansı iki katı artar
Skull Splitter: %100 kritik şans verir ama nişan almayı %25 düşürür

Farrow: Gruba son dahil olan karakterimiz, tilki mutant kendisi ve bir dişi. Dış Bölge'de yaşıyor ve o şartlara uyum sağlamış. Kendine has özelliği düşmanları iyi seziyor oluşu bu sayede 1 AP kullanarak birden fazla kişiyi vurabiliyor ayrıca diğer karakterlerin bazı özelliklerine de sahip. En kullanışlı karakter denilebilir.

Circuit Breaker: Robotları 1 turn etkisiz kılar
Sneak: Fark edilmeden hareket etmeyi sağlar
Silent Assassin: Fark edilmeden ateş ettiğinde kritik vurma şansı iki katı artar
Gunslinger: Birden fazla düşmanı 1 AP kullanarak vurabilir ama hedef alma %25 azalır.
Corpse Eater: Organik canlıları yiyerek sağlığı yeniler
Moth Wings: Uçmasını sağlar
Frog Legs: Mesafe fark etmeksizin her noktaya zıplamayı sağlar
Super Tendons: Yüksek yerlere zıplamayı ve aksiyon esnasında koşmayı sağlar

SİLAHLAR

Toplam 14 adet silah yer alıyor ve silahların görünümleri geliştirdikçe değişiyor ve yenileniyor.

50 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

4

melkor23 (Ertunga) · TPS altına konu açtı. 7 yıl

Assassin's Creed Odyssey | PS ANA KONU | Rehber ilk sayfada

DLC 1 - Legacy of the First Blade

_________________________________________

REHBER - HİKAYE - KARAKTERLER

1296 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

12

melkor23 (Ertunga) · RPG altına konu açtı. 7 yıl

SINNER: Sacrifice for Redemption (Dark Souls alternatifi)

Öncelikle oyun henüz çıkmadı, 25 Nisan'da PC, PS4, XOne platformlarında yer alacak.

Oyunun arkasında Çinli Dark Star adlı bağımsız bir yapımcı yer alıyor. Bünyesinde eski Ubisoft çalışanları ile beraber Blizzard ve Konami'den de kişiler yer alıyor. Demon's Souls, Dark Souls serisinin büyük bir hayranıymış kendileri, o yüzden ilk oyunları olan Sinner'da hali ile bu yönde şekil alan bir oyun olmuş. Ancak sadece DS serisi değil, Shadow of the Colossus ve Dante: İlahi Komedya'da oyunun içeriğine katkı sağlayan diğer unsurlar olarak karşımıza çıkıyor.

Oyunun temel mekaniği DS serisi ile neredeyse birebir aynı, videoyu izlediğinizde zaten bu seriyi sevenleri baştan çıkarmayı başarıyor.

Oynanış videosu

-Oyun Adam adındaki karakterin ölüm sonrası korkunç hayatından kurtulma çabası içerisinde dönecek. Burada Dante devreye giriyor aslında, diğer bir değişle cehennemden kurtulmaya çalışacağız.
-Günahları temsil eden boss'lar yer alıyor, oyunun mekaniği de aslında bu boss'lar üzerine kurulu. Ancak klasik boss mantığının biraz dışında bence güzel bir fikirle gelmiş firma. Her boss öncesi oyun sizden bir yeteneğinizi feda etmenizi istiyor aksi takdirde o boss ile karşılaşamıyorsunuz ama işin güzel yanı şu ki her boss size yeni bir yetenek de kazandırıyor. Oyunun isminin anlamı buradan geliyor.
-Boss'lardan aldığınız yetenekleri, bir önce ki boss için kullanabiliyorsunuz, bu sayede farklı yeteneklerle yeniden oynama yolunu açmışlar.
-Her boss için farklı arenalar tasarlanmış
-Karakterimiz iki silah, sağlık eşyaları ve çeşitli yeteneklere sahip
-Oyun çoklu sona sahip olacak
-DS serisinde olduğu gibi yeniden oynanabilir şekilde tasarlanmış
-Multiplayer yok, en azından öyle bir bilgiye rastlamadım sonradan eklenir mi bilemiyorum

http://anotherindie.com/presskit/Sinner/index.php
https://twitter.com/SinnerTheGame

7 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

melkor23 (Ertunga) · TPS altına konu açtı. 8 yıl

ANTHEM [PS ANA KONU] | Rehber ilk sayfada

_________________________________________________________________________

HATA ÇÖZÜMÜ!!! "Error retrieving Anthem live service data"

Oyuna bağlanmaya çalışırken bu hatayı alıyorsanız, bilinen 2 çözümü var.

-Birincisi PS4'ün sistem dilini İngilizce yapın.

-İkincisi PS4 internet ayarlarında Google DNS kullanabilirsiniz, belki başka DNS'ler de işe yarıyordur ama sorunsuz olduğunu bildiğim bu.

_________________________________________________________________________

ANTHEM nedir?

En basit tabir ile MMORPG ögeleri barındıran loot temelli bir TPS oyunu olarak açıklanabilir. Her ne kadar Destiny gibi gözüküyor olsa da aslında genel yapısı Diablo ile çok daha fazla benzerlik göstermekte. En iyi eşyanın Destiny'deki gibi belli görevlerde olduğu bir oyun değil Anthem, bu konuda oynayana sınır koymak yerine tıpkı Diablo'da olduğu gibi farklı zorluk seviyelerinde istediğiniz görevi açarak çok üst düzey eşyalar düşürebilmek için uğraşıyor ve o loot'lar üzerinde çeşitli oynamalar yaparak kendi karakter build yapınızı kusursuz hale getirmeye çalışıyorsunuz. Tek hedef her zaman daha iyisini elde etmek.

_________________________________________________________________________

ANTHEM HİKAYE

Oyunun geçtiği dönemden 50 yıl önce yaşanılan dünya kaos içerisinde ve ölümcüldü. İnsanlık ise bu zor şartlarda yaşam mücadelesi veriyor ve bir yandan da tanımlanamayan çok güçlü baskıcı bir grubun himayesi altına girmişti. Helena Tarsis adında güçlü kadın bir savaşçı ortaya çıkarak, insanları kendi bayrağı altında topladı ve bu zorbalığa karşı mücadele başlattı. Helena Tarsis'in emri altında olan gruba Legion of Dawn adı verildi. O dönemlerde Arcanist'ler (Bilim ve gizemli olaylara ilgi duyan kişiler) gizli labaratuvarlarında Shaper teknolojisini kullanarak ilk Javelin'i geliştirdiler ve böylece Legion of Dawn'ın insanlığı adeta bir araç olarak kullanan bu güçlü gruba karşı savaşabilmesinin yolu açıldı. Helena Tarsis insanlığı bu kaos ortamından kurtardıktan sonra daha korunaklı bir yer inşa edilmesini istedi ve duvarlarla kaplı bir şehir yapıldı. General Tarsis'e olan saygı ve sevgiden ötürü de adı Fort Tarsis olarak belirlendi. Ancak sonraları insanlar farklı bölgelerde çeşitli şehirler kurmaya devam etti. Fakat General Tarsis'in ölümünün ardından sistem alt üst oldu ve Legion of Dawn üç farklı gruba bölündü. Freelancer, Sentinal ve Dominion.

Hikayenin merkezinde yaratma ve yok etme gücü olan Anthem of Creation kısaca Anthem adında bir şey yer almaktadır. İnsanlar, Dünya'nın Shaper adını verdikleri Tanrılar tarafından yaratıldığına inanır. Tanrılar, Shaper Relic denilen devasa boyutlardaki makineleri aracılığı ile Anthem'i kullanarak dünyayı yaratmaya devam ettikleri esnada işlerini tamamlamadan arkalarında bu antik makineleri bırakarak aniden ortadan kayboldular. Bu makineler ise Anthem dünyasındaki şiddetin ve değişimin başlıca sebebidir. Anthem ve Shaper ikilisinden hangisinin ilk önce var olduğu ise bilinmemektir. Shaper'lar dünyayı istediği gibi şekillendiremediler ve insanlar geride kalan bu devasa kalıntılar ile beraber aynı yerde yaşamak zorunda kaldılar. Bu dev makineler hem dünya'nın görüntüsünü değiştirdi hem de Cataclysm (Shaper Fırtınası) yüzünden sürekli değişime uğramasına, hayvanların mutasyon sonucu farklılaşmasına sebep oldu. Dünya üzerinde varlığını sürdüren bir diğer topluluk Scar'ların ise Shaper'lar ile bir bağlantısı olduğu düşünülmektedir, zira onlar da Anthem'i kontrol etmek için uğraş vermektedir. İnsan değiller ama ne oldukları da bilinmemektedir. Shaper'lardan geride kalan tüm bu garip makineler ormanlara, yer altı tünellerine kadar yayılmış, bazıları tamamen ölü bazıları ise yarı çalışır vaziyette durmaktadır ve çok tehlikelidir. Tüm bu kalıntılar ve Anthem arasında ne gibi bir bağ var, insanlık bunu bulmaya çalışmaktadır.

General Tarsis öldükten sonra bölünen Legion of Dawn birliklerinden Dominion'da Anthem of Creation'ı kontrol etme niyetine girişmiştir. Kuzeydeki dağlık bölgeye Stralheim adında bir yerleşke kuran bu birlik The Monitor adındaki liderleri ile birlikte Anthem'i kontrol etmeyi istemektedir. The Monitor, Anthem'in medeniyetleri yok ettiğini düşünmektedir. Çünkü dünya üzerinde çok eskilerden kalma şehir kalıntıları bulunmaktadır. Bu düşüncesinden ötürü Anthem'i kontrol edecek gücün elinde olduğunu ve insanoğlunun çektiği tüm acıları ortadan kaldırabileceğini iddia eder yani bir nevi acılardan kurtuluş çözümü sunar. O, yaptığı tüm eylemleri "Büyük İyilik" olarak isimlendirip meşrulaştırmıştır. Felsefi açıdan Freelancer'ları kabullenmediği için en başından beri onları düşman olarak bellemiş ve iki grup her daim çatışmaya devam etmektedir. Sahip oldukları imkanlarla Storm Javelin'i tasarlamış olsalar da, sonraları bu tasarım Freelancer'ların da eline geçmiştir. Freelancer'lar ise insanoğlunu inşa ettikleri duvarların içinde uzun yıllar korumuştur, geçmişte yaptıkları işlerle büyük saygı kazanan bir birlik olmuş olsalar da artık günümüzde aynı saygıyı görmemektedir. General Tarsis'in yolundan gitmelerine rağmen özgürlüklerinden asla vazgeçmemektedirler. Ancak Dominion'ın Anthem'i kontrol etmek için harekete geçmesinden sonra Freelancer'da insanlığın geleceğinin tehlikeye atıldığını düşünerek karşı saldırıya geçmiştir. Sentinal ise General Tarsis'e en sadık birliktir ve hala onun izinden gitmektedirler. Fort Tarsis içerisinde yer alır ve oradan çıkmazlar.

Günümüzden 10 yıl önce Jani karakterinin gözünden anlatılıyor. En güçlü seviyesine ulaşan Dominion, insanların refah içinde hayat sürdürdüğü, Freelancer ve Sentinal'lerin beraber çalışarak insanları koruduğu bu topraklarının en büyük kadim kenti Freemark'a saldırdı. Ancak bu şehrin en önemli özelliği o zamana kadar ki en büyük Freelancer topluluğuna da ev sahipliği yapıyor olmasıydı. Dominion'ı yöneten kişi ise o vakte kadar kendisini hiç göstermemiş olan Doctor Harken adında biriydi. Ne pahasına olursa olsun şehri ele geçirmek için tüm gücü ile saldırmıştı. Dominion'ın güçleri Freemark'dan çok üstündü buna rağmen Freelancer'lar savaşmaya devam etti ama düşmanı durduramadılar. Sentinal'ler ise haber vermeden gizli sığınaklarına gerçi çekildiler. Ancak Jani kaçarken şans eseri Sentinal'lerin geri çekildiği sığınağı buldu. Orada aslında Dominion'ın Freemark şehrini yok etmek için gelmediğini gördü. Sentinal'ler çok eskilerden The Cenotaph adında bir Shaper Relic aracını şehrin altında saklıyor ve koruyordu, bundan kimseye bahsetmemişlerdi. Doctor Harken'in amacı Cenotaph'i ele geçirmekti ve nihayetinde sığına ulaştılar, Sentinal'ler öldü Jani ise son anda kaçtı. Doctor Harken, Cenotaph'i kullanabilmeyi sağlayan Arrogance adında bir araç yarattı böylece Anthem of Creation'ı kontrol edebileceğini düşünmüştü. Ancak Anthem kontrol edilemezdi. Doctor Harken'ın bu hamlesi korkunç bir Cataclysm'i (Devasa fırtına) ortaya çıkardı. Freemark kenti, Dominion, her şey yok oldu. Savaş esnasında şehrin dışına çıkarak çarpışmayı sürdüren birkaç Freelancer ise bu korkunç olaydan şans eseri kurtuldular. Fakat o gün oluşan Cataclysm daha sonra korkunç bir hal alarak büyümeye devam etti, en son böyle bir Cataclysm oluştuğunda ona Heart of Rage adı verilmişti ve General Tarsis, merkeze ulaşarak fırtınayı sonlandırmıştı. Bu defa yine bir Heart of Rage meydana gelmişti.

Freelancer'lar daha önceleri de birçok kez ortaya çıkan çeşitli Cataclysm'leri merkezlerine kadar ilerleyerek durdurmayı başarmış olsalar da Heart of Rage öncekilere kıyasla bambaşka bir boyuttaydı, çok uzun zamandır böylesine ilk defa şahitlik ediliyordu. Bu noktada acemi bir Freelancer olarak oyuna başlıyoruz, takım arkadaşımız Haluk ve diğer Freelancer'lar ile birlikte fırtınanın merkezine ilerleyip, Cenotaph'a ulaşarak fırtınayı durdurmak amaçlanıyor. Son yıllarda Heart of Rage'den çok sayıda Titan ortaya çıkmaya başlamıştı ve Titan'ların sayıları ve boyutları gittikçe büyüyordu. Çok fazla yol kat edemeden bir Titan yirmiden fazla Freelancer'ın ölümüne sebep oldu ve geriye sadece biz ve Haluk kalmıştı. Haluk merkeze doğru devam etmek istediğini inatla söylese de aynı esnada ortaya çıkan daha fazla Titan'a karşı gelemeyecekleri için geri çekildiler ve Heart of Rage'i durdurma görevi büyük bir başarısızlık ve çok sayıda korkunç ölümle sonuçlandı. Freelancer'ların sayısı yok denecek kadar azaldı, acemi Freelancer olarak türünün sayılı örneği haline geldik. Fakat daha da kötüsü kahramanlar olarak anılan Freelancer'lar artık güvenilmeyen bir birlikti. O olaydan sonra 2 yıl geçmiş ve Fort Tarsis insanların endişe içinde yaşadığı, dükkanların bir bir kapandığı boş, umutsuz bir yer haline dönüşmüştür.

Interceptor javelin'in tasarımını yapmış Corvus adında gizli bir topluluk mevcut. Buradaki insanlar Fort Tarsis dışındaki operasyonları birebir çatışmaya girmeden gizlice bitiriyorlar. Birçok yerde ajanları, suikastçileri bulunuyor. Freelancer'lar için pek de iş çıkmadığı bu zamanlarda Tassyn adında bir kadın bir iş teklif eder. Tassyn, Corvus adına çalışan ajanlardan biridir. Eskiden Tarsis'de yaşıyor olmalarına rağmen düzeni bozan, pis işlere bulaşmış tiplerin şehirden sürülmesi sonucu ortaya çıkan Regulator adında bir grup var. Tassyn, bu grubun içerisinde bir ajanı olduğunu ve onunla buluşmamızı ister. Ancak bu görev esnasında Doctor Harken'in yardımcısı The Monitor'ü görürüz, ajanı yakalamış ve bir relic hakkında sorguya çekmektedir. Maalesef ajan ölür ama daha büyük bir sorun vardır, Dominion geri dönmüştür.

The Monitor, bir kez daha Heart of Rage'in merkezindeki Cenotoph'ın peşindedir, bu yüzden geçmişteki o büyük başarısızlığa rağmen Dominion'ın durdurmak için Heart of Rage'e tekrar gitmek gerekmektedir ancak bu acemi Freelancer'ın tek başına yapabileceği bir şey değildir. Bundan 2 yıl önce Heart of Rage'de yaşananlardan sonra Haluk ve onun Cypher'ı Faye yaşananlardan sonra bizi sorumlu tutmuş ve Tarsis'den ayrılmışlardır. (Cyper: Bazı insanlarda ortaya çıkan telepati yeteneğinine sahip kişilere deniyor, bu Cypher'lar kendilerini geliştirdiklerinde çok uzak mesafelerden birbirleri ile iletişim kurabiliyor, normal insanların göremediklerini, işitemediklerini algılayabiliyorlar. Anthem of Creation ile iletişim kurabiliyorlar ayrıca her Freelancer'ın bir Cypher'ı oluyor, böylece ona her türlü bilgiyi anlık olarak aktarabiliyorlar.) Eski dostlarla iletişime geçince Haluk zor zor ikna olsa da Faye sıcak kanlı bir şekilde karşılıyor acemiyi. Faye'in söylediğine göre en son Heart of Rage'in merkezine giren General Tarsis'in Javelin'i özel bir kalkana sahipti ve o javelin'de hala Tarsis'in mezarında duruyodur. Amaç onu alıp o kalkanı diğer javelin'lere de uygulamak. Fakat, Tarsis'in Javelin'i ele geçirilmesin diye mühürlenmiştir. Bu mührü kırabilmek için de dört farklı mezarın Legionnaires Challenge'larını tamamlamak gerekmektedir.

Karakterimizin Cypher'ı Owen adında biridir ancak Owen diğer Cypher'lara göre biraz farklıdır. O aynı zamanda bir Lancer da olmak istemekte ancak bu konuda çok da başarılı olduğu söylenemez. Bir görev esnasında az kalsın kendini öldürtüyordu, bu yüzden gruptakiler onun arkada durmasını ve asli görevini yerine getirmesini isterler ancak Owen bu muameleden hiç memnun değildir. General Tarsis'in Javelin'ini bulduktan sonra hiç beklenmedik şekilde Owen ortaya çıkar ve bir çeşit elektrik silahı ile bizi durdurur ardından Tarsis'in Javelin'i alır. Dominion'un çok güçlü olduğunu ve onların yenilmeyeceğini söyleyerek ihanet eder. Olanlardan sonra Faye, General Tarsis'in Signet'i (Herkesin elinde takılı olan ve çeşitli birçok bilgiyi depolayan bir çeşit eşya) sayesinde edinilen bilgiler ile kendi kalkanlarını yapabileceklerini söyler ve çalışmaya başlarız. Tasarım tamamlanmış, Javelin'e monte edilmiştir ama bir sebepten ötürü kalkan aktif olmuyordur. Bu esnada Tassyn, The Monitor ve çok sayıda Dominion'ın Heart of Rage'e doğru hareket ettiğini, eğer bir şey yapmazsanız Sentinal'leri göndereceğini söyler. Faye ise Sentinal'lerin bu konuda hiçbir bilgisi olmadığını başarabilecek kişilerin kendileri olduğunu söyler ancak vakit kısıtlıdır. Haluk, bunun üzerine bir şeyi gözden kaçırdıklarını düşünerek apar topar General Tarsis'in mezarına gider tekrar araştırmak için biz de peşinden gideriz. Haluk'u çaresiz bir şekilde otururken buluruz, o esnada mekana Owen gelir. İhanet ettiği sanılan Owen, aslında Fort Tarsis'i korumak için ve biraz daha kendini tatmin etmek için bu yola başvurduğunu söyler. The Monitor'un kalkanı yapabilmek için gerekli olan parçayı ele geçirdiğini ve Cenotaph kullanabilecek bir makinesi olduğunu söyler. Kendi bencilliği ve tatmin duygusu yüzünden bunu yaptığını ve başlangıçta onlara katılmanın güzel hissettirdiğini fakat sonra bu durumun kaybolduğunu söyler. Vücudunda çeşitli yaralar, değişiklikler oluşmuştur. Kendisini affettirmek için kalkanı aktifleştirecek olan gerekli parçayı verir ve bundan sonra ne yapacağını bilmediğini, biraz kafasına göre takılacağını söyleyerek oradan uzaklaşır.

Javelin'in kalkanı için gereken parçayı Haluk'a vererek "The Dawn Shield" aktifleşiyor ve Heart of Rage'e doğru tekrar yol alıyoruz. Orada çok sayıda Dominion güçleri ile çarpıştıktan sonra The Monitor'u buluyoruz. Cenotaph'ı kullanmayı başararak Anthem of Creation ile bağ kurmuş ve evrim geçirmiştir. Artık çok daha büyük, çok daha güçlü korkunç bir varlığa dönüşmüştür. Zorlu mücadelenin ardından The Monitor alt edilir, ardından Cenotaph'a bağlı olan Arrogance'ı çıkarıp Heart of Rage durdurulmuştur. Bu olaydan sonra acemi Freelancer artık bir efsane haline dönüşür, insanlar sürekli ondan bahseder ve Freelancer birliği eskisi gibi kahramanlar olarak anılır.

The Monitor durdurulmuş olsa da asıl tehlike yeni başlıyordur. Freemark kentinin yok oluşundan sağ çıkmayı başarmış olan ünlü Freelancer Adam ile buluşur ve bize bir şey gösterir. Doğu sınırında iki ekibini öldürmüş olan bir Urgoth cesedi yatıyordur masada, onlar çok uzun zamandır olmadıkları için yok oldukları düşünülüyordu ama anlaşılan hala varlıklarını sürdürüyorlar. Yeterli bilgi olmadığı için insanların telaşlanmaması adına şimdilik bilmemesi gerektiğini söyler. (Yapımcı ekip hikayenin sürekli anlatılmaya ve büyümeye devam edeceğini söylemişti, sonra ki içerikler, görevler vs. ile yeni düşman olarak Urgoth'ları göreceğiz gibi duruyor.)

Yapımcı kaynaklı birkaç bilgi; Anthem dünyası başka bir gezegen, Dünya değil. İnsanlar teknolojik olarak zayıflar, Javelin teknolojisi de zaten bu insanlara ait değil, uzayda yolculuk gibi bir imkanları yok, zekiler ama besin zincirinin en tepesinde değiller ve neredeyse tüm canlılar ile düşmanlar, sihir, büyü gibi yetenekleri yok.

_________________________________________________________________________

HARİTA

Tam olarak ölçeği belli değil ancak uçarak yol aldığımız bir oyuna göre büyüklüğün tatmin edici olduğu söylenebilir. Devasa büyüklükte dağlar, garip makineler ve geniş alanlar içeriyor. Tabii bu görsele dungeon bölgeleri, mağaralar, tüneller vs. yerler dahil değil. Fakat harita oyun içerisinde çok kullanışlı bir yapıya sahip değil. Beraber girdiğiniz diğer oyuncular ve çeşitli lokasyon noktalarını görebilme dışında başka hiçbir bilgi ya da uyarı bulunmuyor. Zamanla daha detaylı bir yapıya kavuşacaktır, planlar olduğu belirtildi.

_________________________________________________________________________

PILOT LEVEL, GEAR SCORE ve JAVELIN RARITY

Pilot level oyundaki temel seviye. Başlangıç itibari ile belirlenen Pilot lvl cap 30. Bu seviyeye gelince Grandmaster 1-2-3 zorluk seviyeleri açılıyor ve onlara giriş yaparak Gear Score ve Javelin Rarity değerinizi geliştiriyorsunuz. Her eşya belli bir değere sahip, bu değerler sizin Gear Score ve Javelin Rarity seviyenizi yükseltiyor ve ne kadar yüksek olursa o kadar güçlü hale geliyorsunuz.

Toplam 6 farklı item değeri mevcut, en yüksek değer ise Legendary.

Common(Beyaz)
Uncommon (Yeşil)
Rare (Mavi)
Epic (Mor)
Masterwork (Turuncu)
Legendary (Sarı)

_________________________________________________________________________

ZORLUK SEVİYELERİ

Anthem'de zorluk sistemi Diablo 3'deki Tormnet mantığında işliyor denilebilir. Her zorluğun kendine has özellikleri var, düşmanların sağlık seviyeleri, vurduğu hasarlar ve loot düşürme yüzdeleri değişkenlik gösteriyor. Zorluk ne kadar yüksek olursa iyi eşya düşürme şansı da o kadar artıyor. Diablo 3'de Torment seviyesini arttırıp Rift'ler tekrar tekrar yapılırdı, burada da benzer bir mantık söz konusu; zorluğu arttırıp görevleri tekrar tekrar yaparak eşya düşürme şansınızı katlıyorsunuz.

Oyunda şimdilik 6 farklı zorluk seviyesi mevcut ancak ileri ki zamanlarda yeni zorluk seviyeleri gelmeye devam edecek.

Easy /
Normal /
Hard /
Grandmaster 1 / Gear Score 475+
Grandmaster 2 / Gear Score 575+
Grandmaster 3 / Gear Score 675+

_________________________________________________________________________

END GAME

-Günlük, Haftalık ve Aylık görevler

Bunlar çeşitli challenge görevleri ile dönen süreli görev tipleri. Bu görevleri yaparak craft malzemeleri ve coin elde ediyorsunuz.

-Freeplay

Oyunun açık dünya kısmı; burada keşif yapabilir, gizli sandıkları bulup açabilir, materyal toplayabilir, World Event'leri yapabilirsiniz. Bunları yaparken de karakteriniz için yüksek seviye ödüller elde edebilirsiniz.

-Contract

Üç farklı Faction (Birlikler) mevcut, Arcanist, Freelancer ve Sentinal. Bu üç faction'dan Regular ve Legendary olmak üzere iki tip contract görevi alınıyor. Regular Contract Sarı renk ile gösterilirken Legendary Contract Mor renk ile belirtiliyor. Başlangıçta sadece Regular Contract görevleri açık, birliklerin kendi hikayeleri tamamlandığında her gün 3 tane Legendary Contract görevi alabiliyorsunuz. Bu Legendary Contract görevleri çok daha zor olmasına rağmen her görev sonunda kesin olarak Masterwork item elde edebiliyorsunuz.

-Stronghold

Klasik mmorpg dungeon yapısında, içerisinde çeşitli görevlerin, mini boss'ların ve bir ana boss'un olduğu en üst seviye görev tiplerinden biri. Toplam 3 farklı Stronghold mevcut ama zamanla bu sayı artacak. Nisan ayında yeni bir Stronghold geliyor.

-Cataclysm

E3 2017 videosunda Shaper Storm olarak gösterilmişti, şimdi adı değişmiş. Cataclysm, belli zamanlarda yapılabiliyor, çok zorlu hava şartları mevcut, çok güçlü düşmanlarla mücadele ediliyor ve bu mod için özel gearlar mevcut. Bu söylemler raid içeriği ile oldukça benzerlik gösteriyor, bir ihtimal raid olabilir ya da raid konusunda kendi tarzlarını da yaratmış olabilirler. Şu an için kimse tam olarak nasıl bir şey olacağını bilmiyor. Ayrıca yapımcı ekip Cataclysm'i Diablo 3'deki sezonluk aktivitelere de benzetti.

_________________________________________________________________________

JAVELIN ve ÖZELLİKLERİ

Rol yapma oyunlarında Knight, Hunter, Sorcerer gibi sınıf rolleri yeri alır, Anthem'deki Javelin exosuit'ler de aslında aynı görevi üstleniyorlar. Bu dünyada yaşayan güçlere karşı Javelin'lerin yetenekleri sayesinde mücadele edilebiliyor. Toplam 4 farklı Javelin mevcut; Ranger, Colossus, Interceptor ve Storm. Her biri diğerinden tamamen farklı yeteneklere ve görünüme sahip ama aynı zamanda birbirleri ile de uyum içindeler. Mmorpg'lerdeki Healer, Tank, DPS gibi kesin bir rolleri bulunmuyor, kendi build yapınızı kurabiliyorsunuz. Tüm Javelin'ler 2 farklı silah kapasitesine ve 5 farklı yetenek tipine sahip.

RANGER

Oyuna bu Javelin ile başlıyor ve ilerledikçe diğerlerini açıyoruz. Saldırı ve savunma anlamında en dengeli sınıf, daha iyi bir ifade ile çok yönlü olan tek sınıf.

Melee Yeteneği

Shock Mace: Bir çeşit elektrik saldırısı yapıyor, yakındaki düşmanlara da etkisi var

Support Gear Yeteneği

Bulwark Point: Düşman saldırılarını geri yansıtan spiral bir kalkan
Muster Point: İçerisinde olunduğu zaman silahın hasar gücünü arttıran spiral bir kalkan

Grenade Gear Yeteneği

Frag grenade: Geniş çaplı bir alana çok güçlü bir hasar verir
Inferno grenade - Çevreyi ve düşmanları ateşe verirken ekstra fiziksel hasar da sağlar
Frost grenade - Çevreyi ve düşmanları dondurur ve ekstra fiziksel hasar sağlar
Seeker grenades - Küçük bir patlayıcı, en yakındaki düşmanı bulur ve patlar
Sticky bomb - Tek bir hedefe atılabilen çok güçlü bir patlayıcı

Assault Launcher Gear Yeteneği

Homing missile - Hedefi takip edip bulan ve hasarı küçük bir alana yayılan füze saldırısı
Energy pulse - Müthiş bir hızla tek bir hedefe çok yüksek hasar verir
Spark beam - Sürekliliği olan bir ışın saldırısı yapar
Venom darts - Birden fazla düşmana zehir hasarı verir
Blast missile - Tek bir füze ile geniş bir alana yayılan yüksek bir hasar verir

Ultimate Yeteneği

Multi Target Missile Battery: En güçlü saldırı tipi. Çok sayıda düşmanı işaretler ve geniş çaplı yüksek bir hasar verir

COLOSSUS

En ağır ama aynı zamanda en dayanıklı Javelin olur kendisi, mmorpg mantığında baktığımızda bir tank sınıfı olarak değerlendirebiliriz. Ancak direk tanklık yapma gibi bir zorunluluğu bulunmuyor, tabii diğer sınıflar ile karşılaştırıldığında çok yüksek sağlık ve kalkan oranına sahip olması ve yetenekleri sayesinde tercihen tank olarak hareket edebilir.

Melee Yeteneği

Heavy Smash: Zıplayarak zemine vurduğu çok güçlü bir yakın mesafe saldırısı, küçük düşmanları ortadan kaldırırken, daha büyükleri ise sersemletir.

Support Gear Yeteneği

Battle Cry: Belli bir çapın içerisindeki düşmanları kendi üzerine çeker. (Bu tam anlamıyla mmorpg tank sınıfı yeteneği, böylece diğer sınıflar rahatlıkla düşmanları kesebilir)
Deflector Pulse: Yakındaki takım arkadaşlarının hasar ve dayanıklılığını arttırır

Ordnance Launcher Gear Yeteneği

High explosive mortar - Çok geniş bir alana yayılan patlayıcı tek bir saldırı yapar
Burst mortar - Geniş bir alanı top atışıyla yaylım ateşine tutar
Firewall mortar - Ateş etkisi olan top atışları yapar ve büyük alev duvarları yaratarak düşmana zarar verir
Lightning coil - Yakınlardaki düşmanlara gelişi güzel elektrik etkisi yayar
Shock coil - Etrafa büyük bir enerji dalgası yayar ve yakınlardaki düşmanlar zarar görür

Heavy Assault Launcher Gear Yeteneği

Heavy cannon - Hedef alınan yönde büyük tek bir roket saldırısı yapar
Flamethrower - Klasik alev makinesi
Flak cannon - Kısa mesafeli bir saldırı tipi, birden fazla düşmana elektrik bazlı hasar verir
Railgun - Tek bir hedefe yüksek hasar veren ışın saldırısı yapar
Acid spitter - Sürekliliği olan zehir saldırısı yapar

Ultimate Yeteneği

Siege Cannon: Havadan birden fazla düşmana çok yüksek hasar veren top saldırıları yapar

INTERCEPTOR

En küçük ama en çevik Javelin olarak karşımıza çıkıyor bu exosuit, tam anlamıyla göz açıp kapayıncaya kadar düşmana defalarca saldırı yapabiliyorsunuz. En güçlü saldırıları yakın mesafe odaklı olsa da diğerleri gibi uzun mesafeli silahları da kullanabiliyor. Colossus ile iyi bir ikili olduklarını da söyleyebiliriz, onun güçlü kalkanı ve düşmanı üzerine çekme yeteneği sayesinde Interceptor bunu fırsat bilip etrafı rahatlıkla temizleyebiliyor.

Melee Yeteneği

Double Bladed Daggers: Çift el bir bıçak ile çok hızlı bir şekilde çok sayıda düşmana zincirleme saldırılar yapabilir

Support System yeteneği

Target Beacon: İşaretlenen düşmana vurulan hasar artar, başka bir düşmanı işaretlendiğinde önceki ölür
Rally Cary: Yakınlardaki takım arkadaşlarının üzerindeki olumsuz efektleri ortadan kaldırır

Assault System Yeteneği

Searching Glaive: Kısa mesafeli bir saldırı, yakınlardaki düşmana keskin bir bıçak fırlatır
Venom Bomb: Zehir salan bir patlayıcı, yakınlardaki düşmanların hepsi etkilenir
Cryo Glaive: Dondurucu etkisi olan ve yakınındaki hedefe kilitlenen bıçak saldırısı
Cluster Mine: İstenilen yere birkaç mayın atar ve düşman ne zaman değerse o zaman patlar
Spark Dash: İleriye doğru hızlıca fırlar arkasından da düşmanlara zarar veren elektriksel bir alan yaratır

Strike System Yeteneği

Detonating Strike: Şarj olan ve elektrik bazlı yakın mesafe saldırısı, düşmanı şarj ederken öldürürseniz etrafa da hasar veren patlama gerçekleşiyor
Plasma Star: Uzun mesafeye fırlatılabilen bir bıçak saldırısı
Wraith Strike: Düşmana bir yansıma göndererek kafalarını karştırır
Tempest Strike: Tek bir hedefe büyük bir saldırı yapar, küçük düşmanları sersemletir
Venom Spray: Geniş çaplı zehir saldırısı yapar, etkileşime geçen tüm düşmanlar zarar görür

Ultimate Yeteneği

Assasin's Blades: Şarj edilebilir bıçaklar ile süper hızda çok güçlü saldırılar yapar

STORM

Storm için Elemental ve Sorcerer kırması denilebilir, kinetik enerji kullanarak çeşitli element saldırıları yapıyor ve aynı zamanda bu saldırılar birbirleri ile oldukça uyumlu bir halde çalışıyor. Uzak mesafelerden saldırmak için birebir, her ne kadar kendisini saran ufak bir kalkanı olsa da tüm Javelin'ler içerisinde en dayanıksız olanı.

Melee Yeteneği

Fiery Strike: Patlayıcı etkisi olan parlak bir saldırı yapar ve etki alanındaki diğer düşmanlarda zarar görür

Support Seals Yeteneği

Wind Wall: Düşman saldırılarını yansıtan bir kalkan duvarı yaratır
Quickening Field: İçerisine girildiğinde yetenekleri tekrar aktifleştiren koruyucu bir alan yaratır

Focus Seals Yeteneği

Frost Shard: Hızlı buz saldırıları gönderir ve düşmanı yavaş yavaş dondurur
Burning Orb: Hızlı ateş saldırıları gönderebilir ya da şarj ederek daha büyük patlayıcı saldırılar yapılabilir
Shock Burst: Siperin arkasındaki düşmana saldırmayı sağlar
Glacial Spear: Belirlenen hedef yönüne çok güçlü buz ışını saldırısı yapar
Arc Burst: Güçlü bir yıldırım patlaması yaratır ve yakınlardaki düşmanlar da etkilenir

Blast Seals Yeteneği

Lightning Strike: Hedeflenen noktaya elektrik hasarı verir
Ice Storm: Buz saldırısı veren bir alan yaratır ve sonunda dondurucu bir patlama gerçekleşir
Flame Burst: Hedeflenen noktaya hızlı ve patlayıcı ateş saldırısı yapar
Ice Blast: Yakın mesafede düşmanlara buz mermileri fırlatarak düşmanı dondurur
Living Flame: Hedefini takip ederek bulan ateş saldırısı yapar

Ultimate Yeteneği

Elemental Storm: Buz, Elektrik ve Ateş elementlerini art arada kullanarak çok güçlü bir hasar verir, en sonda da göktaşı düşürererk saldırıyı tamamlar.

_________________________________________________________________________

KOMBO SİSTEMİ

Kombo sistemi oyunun en önemli kısımlarından biri hatta en önemlisi bile olabilir. Javelin'ler yetenek ve silahlar ile çeşitli saldırılar ve hasarlar veriyor olsa da en yüksek hasar oranlarına kombo yaparak ulaşabiliyorsunuz. Bunun için de size gösterilen yolu her daim izlemeniz gerekiyor. Öncelike bilinmesi gereken ilk şey kombo saldırıları Primer ve Detonator adı altında toplanıyor ve her Javelin için farklılık gösteriyor.

Primer: Element tipi saldırılar içerir ancak her element saldırısı Primer değildir. Komboya her zaman Primer ile başlamanız lazım ama tamamlamak için Detonator saldırısına ihtiyacınız olacak.

Detonator: Patlayıcı tipi saldırılar içerir ancak burada da aynı şey geçerli, her patlayıcı tipi saldırı Detonator değildir. Primer ile yapılan saldıradan sonra Detonator saldırısını kullanarak comboyu tamamlayıp, hasarı katlıyorsunuz.

Eğer bu iki tip saldırıdan biri eksik ise tek başınıza combo yapamazsınız. Örneğin sadece Primer saldırısı yapabiliyorsunuz diyelim, o halde yaptığınız Primer ataklarını takım arkadaşlarınız tamamlayarak combo yapabilir ya da sadece Detonator saldırısı yapabiliyorsanız, o halde takım arkadaşlarınızın Primer saldırılarını tamamlayarak combo yapabilirsiniz. Bu yüzden yeteneklerinizin birinin Primer diğerinin de Detonator olması çok önem arz ediyor.

Peki bunu nasıl anlayacağız?

Yapımcı ekip anlaşılır olması için Primer ve Detonator için bir simge belirlemiş. Bu simgeler yeteneklerinizi seçerken de gözüküyorlar, dikkatli olup doğru tercih yapmak gerekiyor.

RANGER

Kombo yaptığında düşmana kritik hasar vurur.

Primer saldırıları

Shock Mace
Inferno Grenade
Frost Grenade
Venom Darts

Detanator saldırıları

Frag Grenade
Sticky Grenade
Seeking Missile
Pulse Blast
Ultimate yeteneği

COLOSSUS

Kombo yaptığınDA Area of Effect(AOE)-Geniş çaplı saldırı yapar ve birden fazla düşman etkilenir

Primer saldırıları

Firewall Mortar
Flamethrower
Venom Spitter
Shock Coil

Detanator saldırıları

Heavy Smash
High Explosive Mortar
Lightning Coil
Railgun
Siege Artillery
Ultimate yeteneği

INTERCEPTOR

Kombo yaptığında Aura element hasarı vurmaya başlar ve yakındaKİ düşmanlar da etkilenir.

Primer saldırıları

Venom Bomb
Cryo Glaive
Venom Spray
Detonating Strike

Detanator saldırıları

Double Bladed Daggers
Spark Dash
Tempest Strike
Ultimate yeteneği

STORM

Kombo yaptığında vurduğu hasar zincirleme olarak yakındaki düşmanlara da yayılır. Storm'un kombo konusunda diğer Javelin'lerden en büyük farkı, Ultimate yeteneği tek başına kombo yapabiliyor. Diğer Javelin'lerin Ultimate yetenekleri sadece Detonator görevi üstleniyor.

Primer saldırıları

Frost Shards
Shock Burst
Ice Blast
Ice Storm
Living Flame
Ultimate yeteneği

Detanator saldırıları

Fiery Strike
Glacial Spear
Burning Orb
Lightning Strike
Ultimate yeteneği

_________________________________________________________________________

ELEMENTLER ve ETKİLERİ

Oyundaki elementler 4 varyasyondan oluşuyor. Fire, Ice, Acid ve Electric. Fiziksel saldırılara ek olarak bu element saldırıları ile ekstra hasar vermiş oluyorsunuz. Ancak doğru yerde kullanıldığında size yardımcı oluyor, yanlış yerde hiçbir işinize yaramıyorlar.

Fire Element (Ateş)

Yapılan saldırı düşmanı belli bir süre yakmaya devam eder, o süre içerisinde de küçük oranlarda hasar vermeyi sürdürür.

Fiziksel kalkan ya da zırhı olan düşmanlara karşı oldukça etkilidir, fakat enerji kalkanı olan düşmanlara karşı da tamamen etkisizdir.

Ice Element (Buz)

Düşmana yapılan saldırılar onu yavaşlatır ama vurmaya devam ederseniz kısa bir süreliğine donarak hareket edemez hale gelir.

Enerji kalkanı olan düşmanlara karşı çok etkili bir element, çok büyük oranlarda hasar verebiliyor. Fakat fiziksel kalkanı olan düşmanlara karşı etkisi ise oldukça zayıf.

Electric Element (Elektrik-Yıldırım)

Elektrik saldırılarının en büyük özelliği AOE yani geniş alanlar vuruyor olması, her saldırı zincirleme olarak yakınlardaki düşmanlara yayılıyor.

Aynı buz saldırıları gibi enerji kalkanı olan düşmanlara karşı çok etkili saldırılar yapıyor olsa da fiziksel kalkanlı düşmanlara karşı da oldukça etkisiz.

Acid Element (Zehir)

Acid düşman üzerinde direk hasar veren bir saldırı tipi değil. Düşmana uygulandığı zaman savunma anlamında bir debuff (olumsuzluk) yaratıyor ve o düşmana karşı yaptığınız tüm saldırılar daha fazla hasar vermeye başlıyor.

Fiziksel kalkanı olan düşmanlara karşı oldukça etkili fakat enerji kalkanı olan düşmanlar ise bu elementten etkilenmiyor.

_________________________________________________________________________

COMPONENT

RANGER

Ranger Combo Augment > Combo ana hasarı %50 artar
Advanced Circuitry > Yakın mesafe (Melee) ve Electric ana hasarı %30 artar
Assault Augment > Assault Launcher ana hasarı %5 atar
Convergence Core > Impact (Darbe bazlı) ana hasarı %35 artar ama Blast (Yayılma bazlı) ana hasarı %35 düşürür.
Crossed Arms > Blast ana hasarı %50 arttırır ama Impact ana hasarı %20 düşürür
Firearm Calibration Core > Tüm silah tiplerinin ana hasarını %25 arttırır
Grenade Augment > Grenade (Bomba tipi) ana hasarı %5 arttırır
Grenadier Inscription > Grenade tipi bombaların tekrar yüklenme süresini %35 hızlandırır
Thermal Regulator > Fire (Ateş) hasarının ana değerindeki sıcaklık kapasitesini %20 arttırır ve ateşe karşı fazladan %20 direnç sağlar
Vented Thrusters > Javelin'in ana ısınma eşiğini %35 arttırır
Airborne Advantage > Impact ana hasarı %50 arttırır ama Blast ana hasarı %20 düşürür. Havadayken tüm hasarlara karşı %10 direnç sağlar.

COLOSSUS

Colossus Combo Augment > Combo ana hasarı %50 artar
Autocannon Ammo > Autocannon silahının ana hasarını %5 arttırmak için özel cephane yeri açar
Colossal Stock Augment > Tüm silahların şarjör kapasitesini %35 arttırır
Colossal Storage Augment > Toplam cephane kapasitesini %35 arttırır
Explosives Expert > Tüm Blast ana hasarı %15 artar
Guardian Insignia > Support yeteneklerinin devamlılık süresini %50 arttırır
Heavy Assault Augment > Heavy Assault Launcher ana hasarı %5 artar
Heavy Shield Reinforcement > Koşarken kalkanın vurduğu ana hasar %300 artar
Ordnance Augment > Ordnance Launcher ana hasarı %5 artar
Overclocked Regulator > Lightning ve Fire ana hasarları %35 artar
Structural Reinforcement > Kalka ve zırh direncini güçlendirir

INTERCEPTOR

Interceptor Combo Augment > Aura Combo vuruş aralığı %40 artar
Amphibious Augment > Acid (Zehir) hasarı ve Oksijen kapasitesini %20 arttırır ve Acid direncini %20 yükseltir
Assault System Augment > Assault sistem ana hasarını %5 arttırır
Battle Inscription > Silah hasarını %25 arttırır
Blade Inscription > Yakın dövüş ana hasarını %10 artırır
Conductivity Augment > Elektrik hasarı ve direncini yükseltir ve yeteneklerin yüklenme sürelerini %20 hızlandırır
Diverted Energy Circuit > Kalkan seviyesi %35 artar ama zırh seviyesi %35 azalır
Double-Edged Inscription > Tüm hasar tiplerinin vurduğu hasar %35 artar ama %35 daha fazla hasar yenir
Gunner's Inscription > Silahın şarjör kapasitesi %30 artar ve cephane düşürme oranı %50 yükselir
Strike System Augment > Strike sistem ana hasarı %5 artar

STORM

Storm Combo Augment > Zincirleme combo sayısı 2 artar
Chaos Core > Blast ana hasarı %35 artar
Elemental Attunement > Element hasar direnci %35 artar
Elemental Conduit > Element ana hasarı %35 artar ama fiziksel saldırı hasarı %35 azalır
Elemental Empowerment > Yeteneklerin yeniden yüklenme hızı %50 artar ama yeteneklerin vurduğu hasar %20 azalır
Conductivity Augment > Elektrik hasarı ve direncini yükseltir ve yeteneklerin yüklenme sürelerini %20 hızlandırır
Elemental Synergy > Yeteneklerin vurduğu hasar %50 artar ama yeteneklerin yeniden yüklenme hızı %20 azalır
Fire Inscription > Fire ana hasarı ve etkisi %5 artar
Ice Inscription > Ice ana hasarı ve etkisi %5 artar
Integrity Augment > Armor (Zırh) direnci %25 artar
Lightning Inscription > Lightning ana hasarı ve etkisi %5 artar

UNIVERSAL (ORTAK PARÇALAR)

Ammo Compartment > Tüm silahlar için %5 cephane yedeklemesi yapar
Armor Reinforcement > Javelin armor (zırh) direnç kapasitesini arttırır
Shield Reinforcement > Javelin shield (kalkan) direnç kapasitesini arttırır
Assault Rifle Ammo > Assault Rifle tipi silahların ana hasarını %5 arttırmak için özel cephane depolaması yapar
Heat Sink > Javelin ısınma oranını %10 arttırır böyle havada daha fazla kalınabilir
Light Machine Gun Ammo > Light Machine Gun tipi silahların ana hasarını %5 arttırmak için özel cephane depolaması yapar
Machine Pistol Ammo > Machine Pistol tipi silahların ana hasarını %5 arttırmak için özel cephane depolaması yapar
Marksman Rifle Ammo > Marksman Rifle tipi silahların ana hasarını %5 arttırmak için özel cephane depolaması yapar
Melee Inscription > Yakın mesafe saldırı hasarını %5 arttırır
Shotgun Ammo > Shotgun tipi silahların ana hasarını %5 arttırmak için özel cephane depolaması yapar
Sniper Rifle Ammo > Sniper Rifle tipi silahların ana hasarını %5 arttırmak için özel cephane depolaması yapar
Special Arms Ammo > Heavy Pistol, Autocannon ve Grenade Launcher tipi silahların ana hasarını %30 arttırmak için özel cephane depolaması yapar
Ultimate Inscription > Ultimate yeteneği ana hasarını %5 arttırır

_________________________________________________________________________

INSCRIPTIONS (JAVELIN VE EŞYA ÖZELLİKLERİ)

Oyunda Common (Beyaz) item dışında diğer tüm eşyaların bonus özellikleri mevcut. Bu özellikler Inscription (Ins) olarak belirtiliyor.

Uncommon 1 Ins
Rare 2 Ins
Epic 3 Ins
Masterwork 4 Ins ve ekstra özellik
Legendary 4 Ins ve ekstra özellik

Bu özelliklerin neye katkı sağladı ise Javelin ve Gear simgesi ile belirtiliyor. Bunun için aşağıdaki resme bakabilirsiniz.

Ancak her özellik aynı seviye ve etkiye sahip değil elbette; Inscription'lar da kendi içinde Minor (Düşük seviye), Major (Orta seviye) ve Epic (Yüksek seviye) olarak üç seviyeden oluşuyor. Bunlar item'lerin değerlerine göre dağılıyorlar.

Inscription'lar eşyaların düşme yüzdesinden, vurulan ve alınan hasara, yeteneklerin kullanım süresinin uzamasından kısalmasına kadar her şeye etki ediyor. Karakter build tasarlarken bakmanız gereken en temel husus eşyaların Inscription içerikleridir.

Ammo Drop Rate - Cephane düşürme oranı
Repair Drop Rate - Sağlık paketi düşürme oranı
Supply Drop Rate - Hem cephane hem de Sağlık paketi düşürme oranı
Ammo Pickup Amnt - Her darbede cephane düşürme oranı
Repair Pickup Amnt - Her darbede sağlık paketi düşürme oranı
Support Luck - Daha iyi eşya düşürme şansı
Harvest Bonus - Craft için gerekli materyallerinden daha fazla elde etme oranı
Pickup Radius - Yerdeki eşyayı belli bir mesafeden alabilme çapı
Thruster Life - Motor aşırı ısınmadan önce uçabileceğiniz mesafe
Thruster Speed - Motorun soğuma hızı
Overheat Delay - Aşırı ısınma halindeyken iyileşme süresini kısaltır
Element Resist - Element saldırılarına karşı direnç
Armor Dmg Resist - Zırhın saldırılara karşı direnci
Armor Max - Sağlık barı seviyenizi arttırır
Shield Max - Kalkan bar seviyenizi arttırır
Shield Delay - Kalkan patladıktan sonra tekrar iyileşme süresini düşürür
Shield Refresh - Kalkan yenilenme hızına etki eder
Weap Dmg - Silahların vurduğu hasarı etkiler
Weap Clip / Weap Mag Size - Şarjör kapasitesini etkiler
Weap Ammo - Cephane yedeklemeyi etkiler
Weap Aim - Nişan almaya (Accuracy) etki eder
Weap Fire Rate - Merminin çıkış hızı ya da ateş etme hızına etki eder (Rate of Fire)
Weap Reload Time - Şarjör değiştirme hızına etki eder
Weap Blast Dmg - Blast (Patlayıcı-AOE) hasarına etki eder
Gear Dmg - Yeneteklerin hasarına etki eder (R1-RB ve L1-LB)
Gear Speed - Yeteneklerin tekrar yüklenme hızına etki eder
Gear Charges - Şarj ederek ateş edilen yeteneklerin şarj hızına etki eder
Ultimate Dmg - Ultimate yeteneğinizin hasarına etki eder
Ultimate Speed - Ultimate yeteneğinin tekrar yüklenme hızına etki eder
Melee Dmg - Yakın mesafe saldırının hasarına etki eder
Combo Dmg - Kombo saldırılarının hasarına etki eder
Combo Target - Patlattığınız (Detonate) düşmanın aldığı hasarın zincirleme olarak başka düşmanlara etki etmesini sağlar
Critical Dmg - Zayıf noktadan (Weak Points) vurduğunuz hasara etki eder
Support Speed - Support yeteneğinin yeniden yüklenme hızına etki eder
Elemental Dmg - Element yeteneklerinin ve silahlarının vurduğu hasara etki eder
Dmg - Tüm yetenek ve silahlarınızın vurduğu hasara etki eder
Force - Düşmanı fırlatıp düşürmenizi sağlar
Effect - Düşmana verilen elementlerin etkisini arttırır

SALDIRI TİPLERİ

Impact - Tek hedefe vurulan hasar (Physical)
Blast - Birden fazla düşmana vurulan hasar (AOE) (Physical)
Acid - Düşmana debuff saldırısı yapar (Physical)

Fire - Devamlılığı olan ateş saldırısı yapar (Elemental)
Thunder - Düşmana zincirleme saldırı yapar (Elemental)
Ice - Düşmanı dondurarak hareketsiz kılar (Elemental)

_________________________________________________________________________

ALLIANCE (İTTİFAK) SİSTEMİ

Öncelikle bu bir Guild sistemi değil, Guild ayrıca gelecek. Alliance sistemi oyuncuların beraber oynamasını teşvik etmek için yapılmış bir sistem. Görevlerden daha fazla XP ve Coin kazanmanızı sağlıyor.

Çalışma mantığı şöyle;

Görev tamamlandıktan sonra End of Expedition ekranında görevden elde ettiğiniz XP ve Alliance XP kazancınız gösteriliyor. Alliance XP kazancı Alliance havuzunda birikiyor. Bu havuz Alliance Tier denilen bir sistem üzerinden ilerliyor. Toplam 10 Tier (aşama) var ve atladığınız her aşama ile anlık olarak hem Coin kazanıyorsunuz hem de Alliance havuzuna bıraktığınız XP yani Coin miktarı da artış gösteriyor.

Arkadaş listenizdeki oyuncular ile beraber oynamıyor olsanız bile bu havuza katkı yapmaya devam ediyorlar. Haftalık periyotlar halinde en yüksek katkıyı sağlamış 5 oyuncu, Weekly Contributor Bonus olarak biriken toplam Coin miktarını paylaşıyor.

Eğer listenizde Anthem oynayan arkadaşınız yoksa, sistem matchmaking üzerinden beraber oynadığınız rastgele bazı oyuncuları sizinle beraber aynı Alliance havuzuna atıyor. Bu yüzden her görevi co-op olarak oynamanızı tavsiye ediyorum.

_________________________________________________________________________

899 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

7

melkor23 (Ertunga) · RPG altına konu açtı. 8 yıl

Horizon 2 Forbidden West - [PS4-PS5 ANA KONU] - 18 Şubat 2022

_____________________________________________________________________________

Oyunun yönetmeni Mathijs de Jonge 'nin paylaştığı bazı bilgiler;

-Oyunun mekanları Amerika'nın pasifik kıyılarından ve Utah eyaletinden esinlenildi
-PS5 sayesinde çok daha canlı, detaylı, etkileyici bir dünya oluşturuldu
-Yükleme ekranı olmayacak
-Fast travel gibi imkanlar konsolun hızı sayesinde anlık gerçekleşecek ya da bir önceki checkpoint noktasına restart yaptığınızda müthiş bir hızla oyun açılacak
-Forbidden West'de harabeye dönmüş şehirler, çöller, ikonlaşmış bölgeler olacak
-Oyun daha derin ve daha geniş
-Harita ilk oyundan biraz daha büyük
-Nehirlerin, göllerin yüzeylerinde keşfedilecek çok fazla şey olacak
-Forbiddent West'in her köşesi tehlikeli ve çok daha çeşitli makinelere ev sahipliği yapıyor
-Oyuncular düzinelerce yeni makine keşfedecek (İlk oyunda 25 makine vardı, düzinelerce dediğine göre rakamı 50-70 civarına çıkarmış olabilirler)
-İlk oyundaki makineleri tarama ve öğrenme sistemi ile dövüşme çok daha efektif hale getirildi
-Forbidden West'de yeni kabileler de yer alıyor. Bazıları barışçıl olsa da bazıları da düşmanca tavır sergiliyor
-Bu düşman kabilelerden biri eski insanlara dair bilgileri keşfediyor ve aynı Aloy gibi makineleri kontrol edip, kendi saflarında savaştırabiliyor
-Oyundaki en büyük makinelerden biri Mamut, ağır zırhlı ve silahlı bir makine ve kendisi ile mücadele etmek gerçekten zorlayıcı olacak
-Forbidden West'de canlıların yaşadığı yüzeyleri yani biyosferi yok eden kırmızı bir bitki yer alıyor. Bu bitki doğayı öldürüyor, kabileler ve hayvanlar da bu yüzden açlıktan ölmeye başlıyor
-Hava olayları da bu sebeple kontrolden çıkıyor ve rastgele devasa fırtınalar oluşuyor
-Aloy, dünyayı bu tehlikeden kurtarmak için uğraşıyor ama dünya büyük bir gizem üzerine inşa edildi (sürprizi bozmamak için detay vermemiş)
-Horizon 2'yi tamamlamak için hala sıkı bir çalışma devam ediyor
-Çıkış tarihi 2021

_____________________________________________________________________________

!!!Tekrar yineleyeyim, oyunu bitirmediyseniz okumayın!!!

Resmi bir bilgi üzerine değil, oyun içerisindeki bazı görev ve dataların ikinci oyunla ilgili ciddi bilgiler paylaşması üzerine açılmış bir konu olduğunu da belirteyim.

Oyunu bitireli birkaç gün oldu, bir alt paragrafta bahsedeceğim yan görevden ötürü fırsat buldukça dataları okuyorum. Horizon 2 ile ilgili olası birçok bilgi gözüküyor.

Yan aktivitelerden biri olan "Aquired Taste" görevini oyunu bitirmeden önce yaptığınızda çok bir anlam ifade etmiyor, en azından mantığa oturtamıyorsunuz. Oyun bittiğinde ise söylenenlerin ne anlama geldiğini çözmeye başlıyorsunuz. Görevi veren kişi Brin adında garip bir eleman, eskiden Banuk kabilesindenmiş fakat sonraları kabileden kovulmuş. Yaşadığı yere gittiğinizde etrafa dağılmış birçok makine cesedi ve makinelerin dişlerinin söküldüğünü görüyorsunuz. Tabii o an için yine anlam ifade etmeyen bir durum bu! Kendisi Forbidden West (Yasaklanmış Batı) topraklarında yaşayan bir kabileden bahsediyor. Geceleri Güneş'in gittiği (burada muhtemelen Güneşe inanışla ilgili bir benzetme var) topraklarda yaşayan bir kabile bu ve kabiledeki insanlar makineleri emerek güç ve bilgelik kazanmışlar. Ardından da kabilenin hikayeleri sonlanarak tüm kabile ortadan kaybolmuş.

Aloy bu durumu gayet mantıklı bir şekilde yorumlayarak, makinelerin kanını içmek insan için iyi bir şey değil, muhtemelen tüm kabile öldü diyor. Oyunun bize sunduğu ortamda mucizelerin yeri yok gibi gözükse de Brin denilen bu vatandaş işin şeklini kısmen değiştiriyor.

O, bu durumu Makinelerin Rüyası olarak değerlendiriyor. Bu kanı içmenin başta hasta yapacağını ama sonra günler boyunca görüntüler yani makinelerin rüyalarının görüldüğünü söylüyor. Bu rüyalar ise geçmiş ve gelecek hakkında bilgiler içeriyor. Bu konuda bizden bazı makinelerin kanlarını getirmemizi istiyor, siz de kanları ona sunarak geçmiş hakkında bilgi alıyorsunuz ancak asıl olay son isteğinde başlıyor. Stormbird öldürmemizi ve onun kanını getirmemizi istiyor, bunu da yerine getirip kanı onu verdiğinizde, bu defa korkuyor ve geçmişi anlatmıyor; gelecek hakkında bilgi veriyor.

Aralarında şöyle bir konuşma geçiyor;

Brin: Yükselen bir fırtına gördüm. Gelecek, bir adam ve makinenin büyük açlığı ile yaklaşıyor. Beni, bizi gafil avlayacak, öyle sanıyorum. O rahatsız edici güneşi Yasaklanmış Batıya kadar takip edeceğim. (Burada da yine Güneş inancı ile ilgili bir benzetme yapıyor düşüncesindeyim)
Aloy: Anlamıyorum, gelen şey her ne ise, ondan korkmamız gerektiğini mi söylüyorsun?
Brin: Oh evet. Ormanlar alev aldı. Mavi ışıklar sönüyor (Burada da makinelerin uysal bir halde takıldığında yanan mavi ışıklarına bir gönderme var diye tahmin ediyorum) Sen, düşüyorsun. Parlak gözler kendisini açığa çıkarıyor.
Brin: Metal Dünyası ama istediğim türden bir tanesi değil. Gelecek, korkunç bir rüya gibi!

Bu konuşmadan sonra bahsi geçen "bir adam ve makine" sözü, oyunun sonunda bize gösteriliyor.

Resimde Sylen, Hades ile beraber Metal Devil olarak nitelendirilen makinenin karşısında duruyor.

Peki Metal Devil nedir?

Bu makine ile ilgili datalarda Metal Devil olarak bilinen makinenin aslında gerçek isminin "FAS BOR7-Horus" olduğunu öğreniyoruz. Corrupter ve Deathbringer gibi bu makinede Faro şirketinin "Peacekeeper" teması altında ürettiği savunma amaçlı silahlı robotlarından biri, yani diğer bir değişle Biyokütle kullanan bir robot. Asıl amacı düşman savunma tesislerini yok etmek ve sığınaklar için tüneller yapmak. Uzun ve çok sayıda kolları olmasının sebebi bu. Oyun boyunca buzların ya da kumların içine gömülmüş bir şekilde görmemizin sebebi ise, makineler kontrolü ele geçirmeye başladığında Metal Devil'ın korkunç gücü yeryüzünü tamamen tüketmiş ve değiştirmiş. Bu devasa makinelerin biyokütle arama ihtiyaçları ise hiç sonlanmamış. Bir noktadan sonra ortada yaşama dair bir şey kalmadığı için, Metal Devil'ler buz ya da kumun içerisinde sıkışıp kalan harabelere dönüşmüşler.

Sylen'ın Hades ile konuşurken "Efendilerin hakkında konuşmak istiyorum" demesinin arkasındaki anlam da detaya inince kısmen ortaya çıkıyor.

Efendiler lafından sonra kameranın Metal Devil'i göstermesi Efendi olarak onu işaret ediyor gibi gözükse de bence değil. Efendiler aslında robotları yapan insanlar, zaten Sylen'ın bir diğer söylemi de "Bilginin ne kadar önemli olduğu" yönündeydi. Tahminen Sylen, Zero-Dawn projesindeki insanların bilgilerine Hades vasıtası ile ulaşarak Metal Devil'lerin nasıl uyandırılacağını öğrenecek. Burada Hades'in konumu ne olacak o muamma? Ancak yaklaşan korkunç geleceğin Sylen, Hades ve Metal Devil olduğu çok net.

Tekrar Brin'in konuşmasına dönersek, içinde bulunduğu durumun kaynağı olarak Yasaklanmış Batı denilen yerden bahsediyor. Bu Yasaklanmış Batı bölgesinden de boş yere bahsedilmiyor.

Oyun da Sunfall şehrine gittiğinizde, orada bir yan görev alıyorsunuz. Çocuğu hasta olan bir adam sizden yardım istiyor, siz de yardım edebilecek bir şifacıyı ikna etmek için adamın yanına, Blazon Arch şehrine gidiyorsunuz. Orada Yasaklanmış Batı ile ilgili detaylıca anlatılmış, uzun bir dosya elde ediyorsunuz.

Çok büyük ihtimalle ikinci oyunun geçeceği yer Yasaklanmış Batı ve muhtemelen şu anki haritadan çok daha büyük bir haritada olacak.

Yasaklanmış Batı?

Her kim okuyorsa, ben Blazon Arch bölgesindeki şifacı Udain, emin ol Yasaklanmış Batı ile ilgili benim kadar iyi bir hikaye anlatan birini bulamazsın. Neden mi? Çünkü benim karşıma atıp tutan yabancıların aksine, ölümün eşiğinde olan, zehirlenmiş, ölümcül yaralı kişiler gelir, bende onların acılarını hafifletir ve hikayelerini dinlerim.

Elbette anlatacaklarıma kefil değilim, sadece bu gözüpek kaşiflerin ölüme yolcuklarını anlatarak, merakınızı tatmin etmeyi umuyorum.

Duyduklarımın ortak noktası olarak Batı topraklarının bizimkinden çok farklı olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Kimisi solgun beyaz çöllerde yolculuk etmiş, kimisi ateş rengi çöllere ayak basmış, kimisi ise adeta gökyüzünün bir yansıması gibi duran ve sadece kadim makinelerin kalıntılarının yer aldığı mavi çöllerde yol almış.

Bazıları ise uçsuz bucaksız uzun çimenlerin olduğu çayırlardan bahsediyor. Her bir yaprağı kanınızı akıtacak kadar keskin, benekli siyah çiçekler. Ya da çok geniş, muhteşem bir mozaik parçayı andıran, kurumuş çamurlu ovalardan söz ediyorlar.

Geceleri ise bilinmeyen hayvanlar parlak gözleri ile etrafı izliyormuş, adeta gökkuşağını andıran renklere sahip garip kuşlar dolanırmış. Kalın seslere sahiplermiş.

Tüm bu tuttuğum notların içerisindeki en olağanüstü şey ise Daybrink'den yüz kat daha büyük olan bir göl.

(***Daybrink, haritada işaretlediğim yer. 500 metre karelik bir alanı var, bunun 100 (yüz) kat büyüklüğünde bir gölden bahsediliyor.)

Çok geniş uzak kıyalara sahip ve gerçekten çok derin bir göl! Öyle derin ki eskilere ait koca bir şehir içinde gömülü halde duruyormuş. Suyun tadının ekşi olduğu ve hastalık kaynadığı söyleniyor. Karşıya geçmeye çalışanları geri püskürtürmüş.

Batı da kaygan kumların olduğu yerlerde ise sayısız ölü şehir yer alıyormuş. Bu şehirlerin kuleleri kumdan denizlere bulanmış, rüzgar bu kulelerin arasından hüzünlü bir şarkı söylermişçesine sesler çıkarıyormuş. Birçok metal kuşun cesetleri etrafa yayılmış.

Batı topraklarındaki güzelliğin tehlikelerin içinde gizlendiği söyleniyor. Oraya gidenleri sadece toprak zor durumda bırakmıyor. Oralardan geri dönecek kadar şanslı olanların söylediği ortak şeylerden biri de, evet, yeni makinelerin varlığı! Bu makineler bizim topraklarımızdakiler gibi değiller. Tuhaf ve korkunçlar. Buna şahitlik eden ölümün eşiğindeki kurbanlarda tırnakların sebep olduğu inanılmaz durumlar var. Bazı makinelerde çok sayıda uzuv ve ses çıkaran aletler varmış. Çeşitli hareketleri taklit ederek, korkunç sesler çıkardıklarını söylüyorlar. Hepsi adeta acı verici bir deliliğin sesine sahipler.

Geceleri Güneşin gittiği yerde nasıl yaşayabilirim? Bu hikayelerde Güneş yok. Bunlar en ürkütücü olandı. (***Burada Güneş ve Güneş Kralı ile ilgili bir metafor var muhtemelen - şimdi oyunda bu konu ile ilgili belirtilen Carja kabilesinin kurucusu ve 1. Güneş Kralı Araman, aslında Sacrad Land bölgesinde yaşayan biri vakti zamanında, ancak günün birinde Old Ones yani eski insanlardan kalma kalıntılar buluyor. Bu sayede Güneş'in hareketlerini anlıyor, zaman algısını çözüyor ve Güneşin kendilerine yol göstereceğine inanmaya başlıyorlar. Fakat Araman, bu durumu yaşadığı kabile ile paylaşınca bunu bir çeşit lanet olarak görüp kabileden sürülüyor. Kendisini takip edenlerle beraber Sacrad Land'den ayrılarak batıya yolcuğa çıkıyorlar ve Güneş'in izinde giderek ormanlar içerisinde kalmış bir kule keşfediyorlar, sonrasında da bugünkü adı ile Meridian kuruluyor. Burada Güneş krallığı başlıyor ve gelişiyor. Güneşi takip etme ya da onun izinden gitme büyük bir inanış Sundom topraklarında ve şahsi tahminim oyunda hiç Moon (Ay) kelimesine şahitlik etmediğimiz için, geceleri yükselen Ay'ın da Güneş'in bir parçası ya da kendisi olduğu inancındalar. Yasaklanmış Batı'daki geceler de anladığım kadarıyla ışıktan yoksun, çok karanlık yerler. Bu da hali ile inançlarını zorlayan bir durum diye düşünüyorum)

Kabilelerden biri makinelerin kanını içiyor, dudakları ve dilleri boyalı, dişlerini metal dişlerle değiştirmişler. (*** Bu cümleyi okuyunca Brin'in yaşadığı yerde dişleri sökülmüş makine cesetlerinin ne anlama geldiği de anlaşılıyor. Aynı zamanda Brin'in Yasaklanmış Batı'da oldukça zaman geçirdiğini de anlamış oluyoruz.) Bazı kabileler ise soluk görünüme sahipler ve hepsinin yüzü aynıymış. Denilene göre geceleri sessizce ve yorulmak nedir bilmeksizin avlanıyorlarmış. Bir diğer kabile ise kimsenin bilmediği bir sebepten ötürü kum üzerinde derin oyuklar oluşturup tekrar dolduruyormuş. Son bir kabileden daha bahsedildi, onlar o devasa gölde yaşıyorlar, koyu renkli, ince sandallara biniyorlar.

Güneş adına! Aslında bu hikayeleri anlatmaktan ötürü oldukça pişmanım, zira bunlar cevaplanması gereken sorulardan ibaret ve bu durum ister istemez Yasaklanmış Batıya yapılan korkunç seferlere ilham oluyor. Yine de anlatmak zorunda olduğumu düşünüyorum, çünkü fakirleşmiş, perişan haldeki kadın ve erkeklerin bu uğurda zenginlik aradığını da biliyorum. Bu zavallı insanların Batıdan neler getirdiğini söyleyeyim, hiçbir şey! Değeri olmayan kum tortuları, damgalanmış metal parçaları, renkli çöl camları, garip kabuklar, hepsi çöp. Bu zavallı insanları hatırlamak için saklamıştım bunları, hepsi yaptıkları bu yolculuğun bedelini en ağır şekilde ödedi.

Her kim okuyorsa, eğer maceraperest olduğunu düşünüyorsan, bu yaşlı adamdan sana bir tavsiye; uyarılarım sizin için ve beni dinleyin Yasaklanmış Batıya gitmeyin!

______________________________________________________________

Horizon 2'nin çok önceden alt yapısının yapıldığı çok açık bir şekilde gözüküyor. Üstelik bunlar benim denk geldiklerim, bulmadığım çok sayıda data da mevcut, alakalı başka bilgilerin olması da çok yüksek bir ihtimal diye düşünüyorum. Kim bilir ikinci oyun için ne kadar bekleyeceğiz, beklenti hat safhada açıkçası ve umarım çok bekletmezler. Araya bir tane Killzone sıkıştırsınlar istiyordum ama Horizon daha ağır basıyor.

4060 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

36

melkor23 (Ertunga) · Forumla İlgili Önerileriniz, Sorunlarınız altına konu açtı. 8 yıl

Sayfalardaki mesaj sayısı

1 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

melkor23 (Ertunga) · Ram altına konu açtı. 8 yıl

Uyumluluk sorunu?

Yanıt Yok

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

melkor23 (Ertunga) · RPG altına konu açtı. 8 yıl

Salt and Sanctuary (Dark Souls için alternatif)

Oyun ilgi çeker mi bilmiyorum ama yine de böyle başarılı bir oyunun detaylı bir konusunun bulunmasını istedim. İlk olarak şunu belirteyim oyun 2D ama bu beklentinizi azaltmasın, bilakis beklentinizi yüksek tutun zira Salt and Sanctuary (S&S) hikayesi, mekanları, bossları, dövüşleri ve diğer birçok içeriği ile şahane bir oyun hatta diğer bir değişle "2D Souls." Oyunun neredeyse tüm mekanikleri Demon's Souls/Dark Souls/Bloodborne yapımlarından harmanlanarak ortaya çıkarılmış ve o mekaniğin bağımlısı biri S&S'ye bayılacaktır. Ortalama süresi 30-40 saat aralığındadır sanıyorum, ben 38 saatte bitirdim şu an NG+ ile devam ediyorum.

Hikaye ile ufak bir giriş yapalım,

"Yüzyıllar boyu savaşın tükenmek bilmediği bir dünyada bir prensesin denizin öte tarafında yer alan bir krallığa olan yolculuğu ile başlıyor. Prenses, bu karanlık dünyada "barış ve huzur" zamanlarının başlaması için tek umut. Fakat gemi fırtınaya yakalanıp bir deniz yaratığının (The Unspeakable Deep adında Cthulhu görünümü ile tasvir edilmiş bir tür Kraken) saldırısına uğruyor. Bu çetin anların ardından kendinizi garip bir adanın (Nameless Island) sahilinde uyanmış olarak buluyorsunuz ve tek amacınız var, Prensesi bulmak. Siz de karakter yaratma ekranında seçmiş olduğunuz sınıfa göre gemide ona göre görevi olan insanlardan biri olarak oyuna başlıyorsunuz."

Hikayenin tamamı,

Jaret adında yaşlı bir amca var, kendileri vakti zamanında keşke çok büyük güçlere sahip olsam diye bir dilek diliyor ve beklemediği bir şekilde Nameless God adında (aslında bir tanrı değil ama çok büyük güçlere sahip bir varlık) bu Jaret'in dileğini yerine getiriyor. Bunun üzerine Jaret, King of Storms ismini alıyor (Burada Dark Souls 3'den esintiler hissediyorsunuz zira Nameless King ve King of the Storm ikilisini güzel kullanmışlar) ve Nameless Island diye bir yerin kontrolünü elde ediyor. Jaret burada bir medeniyet kurarak Castle of Storms hükümdarı olur. Ancak Jaret, Nameless God denilen varlığın amacını bilmiyordu. Nameless God, oyunun başında karşımıza çıkan The Unspeakable Deep gibi çeşitli canavarlar yaratır ve o yaratıklar ile yaşam dolu alemlerden ruhlar çalardı. O ruhları da Nameless Island'da yıkayarak onların hafızasını kullanır ve gerçek dünyalarındaki mekanları tekrar tekrar inşa ederdi. Böyle böyle birçok yer yarattı, bunlardan bazılarını önemli insanlar için inşa ederek kendisine gerçek bir tanrı gibi tapmalarını bekledi. Çünkü Nameless God sahip olamadığı tek şeye sahip olmak istiyordu, bir tanrı olmak. Bu uğurda tamahkar bir halde topladı ruhları ve kimi krallıklar ve şehirler deliliğe teslim oldu, O'nun arzuları zalimlik ve rezilliklerden besleniyordu ama buna rağmen yine de istediğini elde edemedi. Bu ada aslında yaşam ve ölüm arasında muallakta kalmış lanetli bir yer. Biz ise denizde boğularak sonsuza dek bir undead olarak adada sıkışıp kalmış biriyiz ve tek kurtuluş Nameless God denilen varlığın karanlıklar içerisinde isimsiz kalmaya devam etmesiydi. Peki prenses ne oldu, prenses en başında gemide hayatını kaybetmişti yani hikaye boyunca kurtarmak için debelendiğimiz prenses aslında hiç yoktu, farkında olmadan beyhude bir çaba içerisindeydik. Nameless God yenildikten sonra tekrar derinlerden yüzeye çıkarak "Salvation" sonunu yani kurtulduğumuz sonu görüyoruz.

Bir de "Dominion" adında gizli bir son var, onu görmedim videolarını da izlemedim ama ne olduğu adından anlaşılıyor, o sonda muhtemelen adada sonsuza kadar sıkışıp kalıyoruz.

HARİTA VE YOL GÜZERGAHI

KARAKTER YARATMA

8 farklı sınıf mevcut. Hepsinin çalışma mekaniği Dark Souls'larla aynı, içlerinden Chef ve Pouper ek bir yetenek ile başlamıyorlar, onları DS'lerdeki Deprived sınıfına benzetebiliriz.

Knight - Class 1 Heavy armor ve Swordfighter
Mage - Class 1 Magic ve Magus
Paladin - Class 1 Heavy armor ve Berzerker
Thief - Class 1 Assasin ve Light armor
Chef - Yeteneği yok
Cleric - Class 1 Prayer ve Light armor
Pouper - Yeteneği yok
Hunter - Class 1 Hunter ve Marksman

STATS

Ana Statlar

Strength - Str'den bonus alan silahların için geliştiriliyor
Endurance - Taşıma kapasitesini artıyor
Dexterity - Dex'den bonus alan silahlar için
Willpower - Stamina ve eşya düşürme oranını artıyor
Magic - Büyü kullanımı için gerekli
Wisdom - Wis'den bonus alan silahlar için ve Prayer (DS'deki miracle) yetenekleri için geliştiriliyor

Dövüş statları

Health - Sağlık barı
Focus - Mana ama ekranda bunun için ayrı bir bar yer almıyor, Stamina barı kullanılıyor
Stamina - Tüm hareketleriniz ve saldırılarınızın bağlı olduğu stat
Attack - Vurduğunuz hasar oranı
Drop Rate - Eşya düşürme oranı
Equip - Taşıma kapasitesinin oranı

Savunma statları

Strike Defense - Strike türü saldırılara karşı savunmayı artırır
Slash Def - Slash türü saldırılar için
Fire Def - Ateşe karşı
Lit Def - Şimşeğe karşı
Poison Def - Zehre karşı
Holy Def - Holy saldırılara karşı
Arcane Def - Arcane saldırılara karşı
Balance - karakterin saldırılardaki dengesi, DS'deki Poise ile aynı

ORIGINS

Karakterinizin köklerini belirlemek için oyunda yer alan 14 bölgeden birini seçiyorsunuz ama bu seçimin hikayeye bir katkısı yok.

SALT VE SANCTUARY

Oyunun ismi karakterin doğuşunu ve büyümesini simgeliyor. Bu adadaki tüm varlıklar tuz (Salt) ile doğar ve tapınaklara (Sanctuary) muhtaç bir şekilde yaşarlar. Salt için DS'lerdeki Soul, Sanctuary için de DeS'deki Nexus, Bloodborne'daki Hunter's Dream benzetmesini yapabiliriz. Her öldürdüğünüz düşmandan Salt elde eder ve karakterinizi geliştirmek için kullanırsınız. Sanctuary ise tüm bu geliştirme işlemlerini yaptığınız yer. Ek olarak bir de Sanctuary gibi olan ama herhangi bir geliştirme yapamadığınız Shrine bölgeleri var. Burada sadece bir mum yakıyor ve tüm araç gereçlerinizi tekrar yükseltiyorsunuz, bunu da DS'deki Bonfire noktasına oturup kalkmak gibi düşünebilirsiniz.

İlk defa geldiğiniz bir Sanctuary boş ve karanlık olur. Sunağa sahip olduğunuz İnanç sembollerinden birini yerleştirip, orayı aynı bonfire yakmak gibi aktifleştiriyorsunuz.

Level Up
Tree of Skill
Make Offering

seçeneklerinden ilk ikisi karakter geliştirme ilgili, Make Offering ise Sanctuary'i geliştirmek için kullanılıyor.

Oyun içerisinde resimde görüldüğü gibi çeşitli putlar buluyorsunuz. Bunlar 8 farklı özelliğe sahip,

Stone Leader - Size görev veren bir NPC, bu görevleri yaptıkça dahil olduğunuz İnanca olan bağlılığınız artıyor ve inanç seviyeniz yükseliyor. Her İnanç en fazla 7 seviye oluyor. En önemli putlardan biri, çünkü görevleri tamamlayınca sağlık iksirinizin sayısını arttırabiliyorsunuz.
Stone Blacksmith - Adı ne olduğunu açıklıyor, silahlarınızı geliştirmek için buna ihtiyacınız var.
Stone Merchant - Çeşitli eşyalar satıyor, ben ateşli silahıma mermi almak için kullandım.
Stone Mage - Büyü ve asa satıyor.
Stone Alchemist - Önemli bir diğer put, oyunda silahlarınıza evrim geçirtip daha güçlü bir hale gelmesini sağlıyor. "Transmute" adında bir işlem bu.
Stone Sellsword - Oyunda Co-op ve PvP yapmak için gerekli.
Stone Cleric - Prayer (Miracle) büyüleri satın alabiliyorsunuz.
Stone Guide - Bir başka önemli put, bu arkadaş sizi istediğiniz bir başka Sanctuary bölgesine ışınlıyor ayrıca kendisinden satın alabildiğiniz Calling Horn (savaş borusu) sayesinde bazı Sanctuary'lere direk gidebiliyorsunuz.

CREEDS - İNANÇ

Oyundaki dinsel inançlar, bunun için DS'deki Covenant sistemi diyebiliriz. Toplam 7 inanç var, her inancın seviyesi 7'ye kadar yükseliyor. Sanctuary'de Stone Leader putunu kullanarak çağırdığınız NPC, size görevler vererek Creed Devotion (Bağlılık) seviyenizi artırmanızı sağlıyor. Her bulduğunuz Creed'in sembolünü inventory'de tutabiliyor ama tek bir inanca dahil olabiliyorsunuz. Birine dahilken yeni bir inanç bulup ona dahil olmak istediğinizde isteğiniz gerçekleşiyor ama günah işlemiş oluyorsunuz. The Watching Woods bölgesinde Candlelit Lady adında bir NPC yer alıyor, belli bir Salt karşılığında günahlarınızı temizleyerek, istediğiniz Creed'i tekrardan seçmenizi sağlıyor. Ayrıca bir Sanctuary'de aktifleştirdiğiniz Creed'i değiştirmek istediğinizde de Crystal Sphere eşyasını kullanabilirsiniz.

Her Creed belli seviyelerde farklı farklı eşyalar satabiliyor, bunları tek tek yazmayacağım direk link veriyorum zira kaynakta hangi satıcı hangi seviyede hangi eşyayı satıyor çok temiz ve yalın bir şekilde anlatılmış.

The Three
http://saltandsanctuary.wiki.fextralife.com/The+Three

Devara's Light
http://saltandsanctuary.wiki.fextralife.com/Devara's+Light

The Iron Ones
http://saltandsanctuary.wiki.fextralife.com/The+Iron+Ones

The Stone Roots
http://saltandsanctuary.wiki.fextralife.com/The+Stone+Roots

Keepers of Fire and Sky
http://saltandsanctuary.wiki.fextralife.com/Keepers+of+Fire+and+Sky

The House of Splendor
http://saltandsanctuary.wiki.fextralife.com/The+House+of+Splendor

Order of the Betrayer
http://saltandsanctuary.wiki.fextralife.com/Order+of+the+Betrayer

TREE OF SKILL

İlk bakışta çok karışık gelebilir ama aslında oldukça basit bir yapıya sahip. Resimde hangi sınıfın hangi yolu izleyeceği güzel bir şekilde anlatılmış. Chef ve Pouper yeteneğe sahip olmadıkları için tam merkezden başlıyorlar, diğer sınıflar ise kendi yeteneklerine göre yerlerini almışlar. Bu geliştirmeler yapmak için gerekli Salt miktarını topluyor ve level atlıyorsunuz. Her level size Black Pearl adında bir eşya veriyor, bu sizin skill ağacında yetenek açmanızı sağlıyor. Yetenek Class'ları yükseldikçe gerekli Black Pearl sayısı da artıyor, örneğin Class 4 Swordfighter açmak için 4 adet Black Pearl eşyasına ihtiyacınız var yani başka bir değişle 4 kez level atlamanız gerekiyor.

Bir başka konu ise Knight seçip illa ki Knight yolunu tercih etmek zorunda değilsiniz, bu da diğer birçok şey gibi DS serileri ile aynı sisteme sahip. Bir Knight karakterini isterseniz Mage karakterine dönüştürebilir ya da bir Cleric'i Paladin yapabilirsiniz. Ben Knight olarak başlamıştım ama Class 5 Knight'dan önce Class 5 Hunter ve Class 5 Marksman seviyesine yükseldim. Bunun sebebi en çok ihtiyacınız olan stata yönelmek, Hunter direk Willpower statına etki ediyor ve bende Dex.'den bonus alan küçük ama hızlı kılıçlar kullandığım için stamina çok önem arz ediyordu, bu yüzden de önceliği ona verdim. Onu geliştirirken de aynı yol üzerindeki Dex. yeteneklerini de açarak atak gücümü de artırdım. Hatta sonraları silah elde edince karakterimi tıpkı Bloodborne'daki Hunter'a dönüştürmek istedim ve yine Hunter yolu üzerinde olan Marksman seviyesini de artırmaya başladım. Seçtiğiniz sınıf aslında sembolik, oyun esnasında siz ne olmak istiyorsanız o oluyorsunuz.

Knight olarak başladığım karakterimin son hali Knight ile pek alakası yok mesela, :)

Class 5 Hunter
Clsss 5 Marksman
Class 3 Light Armor
Class 3 Swordfighter (Knight)
Class 2 Prayer

SKILL SIFIRLAMA

Tam olarak bir sıfırlama söz konusu değil, ancak oyunda Gray Pearl adında bir eşya yer alıyor, bunu oyunun çeşitli bölgelerinde ve düşmanlarından elde ediyorsunuz. Her Gray Pearl, 1 tane skill puanınızı geri almanızı sağlıyor. Geri almak istediğiniz skill puanı Class kaç ise o kadar Gray Pearl gerekiyor, örneğin Class 5 Hunter'ı iptal edeceksiniz bunun için 5 adet Gray Pearl lazım.

BRANDS

Oyunun kontrol mekaniği her ne kadar DS ile aynı olsa da farklı olan kısımları da mevcut. Oyunda Brand yani Damga olarak geçen 5 adet özel yetenek mevcut. Bu damgaları oyunda ilerledikçe elde ediyor ve daha önce giremediğiniz yerlere girmenizi sağlıyor.

Vertigo Brand

Yer çekimini ters çeviren bir yetenek. Bazı bölgelerde siyah dikili taş görüyorsunuz, bunlar Vertigo Brand sayesinde yer çekiminde oynayarak, sizi baş aşağı yapıyor. Bazı zamanlar bu şekilde yolunuzu buluyorken bazı yerlerde de gizli eşyalara denk geliyorsunuz.

Dart Brand

Havadayken size ek bir hamle yapmanızı ve kısa bir süreliğine duvarda asılı kalmanızı sağlıyor.

Hardlight Brand

Bazı bölgelerde saydam mavi bulutlar var, bu yetenek sayesinde meşaleyi açarak o saydım bulutları katı bir cisim haline dönüştürüyor ve üstlerine çıkabiliyorsunuz.

Shadowflip Brand

Karşılıklı duran duvarların olduğu yerlerde duvardan duvara atlayarak tırmanabilmenizi sağlıyor. Prince of Persia'dan hatırlayabileceğiniz bir yetenek.

Redshift Brand

Kimi girişler kırmızı bir bariyer ile kapatılmış oluyor. Bu yetenek meşale yardımı ile o bariyerlerin kaybolmasını sağlıyor.

CHARM

Oyun içerisinde kullanabildiğimiz pasif yetenekler.

KULLANILABİLİR BAZI ÖNEMLİ EŞYALAR

TRANSMUTE

Sanctuary'de Stone Alchemist putu ile çağırdığınız NPC size bu seçeneği açıyor. Silahlarınızı daha güçlü bir başka silaha dönüştürmek için kullanılıyor, oyunda ilerleyebilmek adına yapmanız fazlasıyla elzem. Bu konuda verebileceğim en büyük tavsiye hiçbir şeyi satmayın, nasıl olsa bu silahı kullanmıyorum bir işime yaramaz demeyin çünkü her şey başka bir şeye dönüşüyor. Örneğin ben Steel Centipede diye bir silahı transmute yapmak istiyordum ama bunun için Bullwhip silahı gerekliymiş. O silahı da oyunun başlarında elde ediyorsunuz ama bir işime yaramıyor ve kullanmayacağımı da bildiğim için sattım. Fakat Bullwhip gerekli olduğunu sonra öğrendim ve hali ile istediğim silahı yapmak için epey bir ilerledikten sonra Whip türündeki bir diğer silah Martial Flail'i buldum ve o şekilde Steel Centipede geliştirebildim. O yüzden kesinlikle satmayın zaten satmanın pek bir getirisi de yok.

Sistem çok basit bir şekilde hazırlanmış, kafayı karıştıracak hiçbir şey yok.

Transmute seçeneğine girdiğinizde inventory'de transmute işlemi için kullanabileceğiniz her şey gözüküyor. İstediğiniz eşyaya tıklayarak tüm stat değerlerini ve kullanabilmek için gerekli olan her şeyi görebiliyorsunuz.

İki tane örnek,

İki tip silah elde ediyorsunuz;

Boss'lardan düşen eşyalar ile elde edilen silahlar,

Normal düşmanlardan düşen eşyalar ile elde edilen silahlar,

SİLAH BONUSLARI (Scaling)

Bu sistem DS serisinde olduğu gibi işliyor. E,D,C,B,A,S kategorileri var ve silahınızın bonusu ne kadar yüksek olursa vurduğunuz hasar miktarı da aynı oranda artış gösteriyor.

S: Süper
A: Çok iyi
B: İyi
C: Ortalama
D: Kötü
E: Çok kötü

CO-OP VE PvP

İlk olarak Sanctuary'de Stone Sellsword putunu kullanarak gerekli olan NPC'yi çağırmanız gerekiyor.

Ancak oyundaki Co-op ve PvP sistemi DS serilerindeki gibi işlemiyor. Oyun içerisinde başka oyuncuların bıraktığı mesajları ve onların ölülerini görebiliyoruz; fakat onları oyun içerisinden Co-op ya da PvP yapmak için çağıramıyoruz. S&S'deki sistem local (Yerel eşli mp) olarak çalışıyor. Beraber oynamak istediğiniz arkadaşınız aynı makine üzerinden ikinci bir hesaptan girerek oyuna dahil oluyor.

PvP içinse yine arkadaşınızı çağırıyor ama bu defa Stone Sellsword'dan Egg of Wrath eşyasını alıp kullanıyorsunuz, böylece karşılıklı dövüşme imkanı yakalıyorsunuz.

Herhangi bir level ya da NG+ kısıtlaması yok.

Klavye mouse paylaşılamadığı için PC'de oynuyorsanız gamepad'e ihtiyacınız olacak.

KÜÇÜK BİLGİLER

Resimdeki mumlu şamdan yolun devamında boss olduğu anlamına geliyor.

DS'deki gibi backstab atamıyor olsanız da riposte yapabiliyorsunuz. Rakip vururken kalkanınız ile saldırıyı savuşturduğunuzda QTE seçeneği beliriyor ve istenilen tuşa basarak düşmanı kanlı bir şekilde öldürüyorsunuz. Aynı şekilde bazı knight düşmanları silahla art arda vurarak zayıflatabilir ve tek seferde öldürebilirsiniz.

Öldüğünüzde sahip olduğunuz tüm Salt'lar aynı DS oyunlarında olduğu gibi öldüğünüz yere düşüyor ama buradaki sistem biraz farklı. Gidip direk alamıyorsunuz, bir çeşit yaratıkla karşılaşıyor ve onu öldürmeniz gerekiyor. Eğer sizi bir düşman öldürürse Salt'lar bu defa Bloodborne'da gibi düşmana geçer ve onu öldürmeniz lazım. Salt'ları boss dövüşünde kaybettiğinizde de tüm Salt boss'a geçiyor ama boss'un can barında bir işaret görüyorsunuz ve o işaretli yere kadar canı indirdiğinizde kaybettiğiniz Salt'ları geri alıyorsunuz.

66 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

16

melkor23 (Ertunga) · Anime / Manga altına konu açtı. 8 yıl

91 Days

8 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

3