Şimdi Ara

Bu Gece İçimden Geldi..

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir (1 Mobil) - 2 Masaüstü1 Mobil
5 sn
5
Cevap
0
Favori
360
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Uzun bir zamandan sonra ilk kez yazmak içimden geldi.. Umarım beğenirsiniz..

    Gün usul usul düşerken ellerimden yalnızlığımın boş koridorlarındaki karanlığına, bir umut süzülüyordu çatlamış kalbimin çorak topraklarından.. Yavaşça doğrulurken yorgun bedenim sensiz uçurumların lanetli topraklarından, gözlerimden damlayan her bir zerre düşer çağlayan nehirler gibi özgürce, hapsolmuş benliğime inat.. Ruhum bulduğu huzura kanıp teslim olurken cani yüreğine, bilemezdi kaybolacağını sonsuzluğunun gizeminde.. Ve şimdi araken seni bu başıboş sokakların yıkıntıları arasında, her adımımda bir zincir daha vurulur bu acımasız diyarlarda.. Varoluşum senin için, yaşamım senin, yeterki teninde esen bir meltem gibi sıcaklığında son bulsun bu çaresiz yüreğim ve savrulsun hasretinin acımasız zindanlarında sonsuza dek, bir gün tekrar teninle ısınmayı bekleyerek..


    Hayat elinde hançeriyle bekleyen bir azrail gibi salarken hüzünlerini üzerime bir damla göz yaşı değiştirdi tüm benliğimi.. Usul usul süzüldü yüreğimde ve ilerledi yorgun bedenimin sana hasret koridorlarında.. Her bir kapısı teker teker açılırken gardiyanlarına teslim olmuş ruhumun, süzülen bir ışık demetiyle doğruldu üstündeki asırlık yüklerine inat.. Yavaş yavaş dağılırken, içimdeki gecenin hain karanlığı yalnızca ellerinin sıcaklığı vardı parmaklıklarında nasır tutmuş ellerimde.. Kokunu hayal ederek daldığım rüyalarımın kabuslarıyla uyandığım geceler sona eriyordu artık.. Gökyüzü parlarken saçlarında ve ışıltısı yüreğimi doldururken gözlerinin cennetin bahçeleriden bir demet umut getiriyordum sana.. Tüm karanlıklarım dağılıyordu benliğinle, bedenim var olmayan diyarların avare bir yolcusuydu artık.. Boş sokaklarımda belirsiz şenlikler vardı ve aydınlanıyordu bu virane şehir haykırırcasına hasretini.. Fısıltılarım çığlıklarımda kaybolurken bir sıcaklık kavrıyordu tüm çehremi ve kayboluyordum uçsuz uçurumların ebedi topraklarında.. Artık senindim.. Tüm benliğimle yalnız senin.. Sonsuza kadar..







  • hayat bir deniz kızının meşakkatli yüreğindeki sevgi tılsımcıklarının...

    kusura bakma, aklıma bu geldi okurken, belki de edebiyat yeteneğim olmadığındandır ya da ne bileyim "güzellik eşittir sadelik" diye düşündüğümden...

    sonuna kadar okumaya yaşlı kalbim elvermedi ama anlatım bozukluğu da yok gibi görünüyor, bunca karmaşık teşbihe rağmen...

    tebrikler...
  • quote:

    Orjinalden alıntı: SAVIAR

    Uzun bir zamandan sonra ilk kez yazmak içimden geldi.. Umarım beğenirsiniz..

    Gün usul usul düşerken ellerimden yalnızlığımın boş koridorlarındaki karanlığına, bir umut süzülüyordu çatlamış kalbimin çorak topraklarından.. Yavaşça doğrulurken yorgun bedenim sensiz uçurumların lanetli topraklarından, gözlerimden damlayan her bir zerre düşer çağlayan nehirler gibi özgürce, hapsolmuş benliğime inat.. Ruhum bulduğu huzura kanıp teslim olurken cani yüreğine, bilemezdi kaybolacağını sonsuzluğunun gizeminde.. Ve şimdi araken seni bu başıboş sokakların yıkıntıları arasında, her adımımda bir zincir daha vurulur bu acımasız diyarlarda.. Varoluşum senin için, yaşamım senin, yeterki teninde esen bir meltem gibi sıcaklığında son bulsun bu çaresiz yüreğim ve savrulsun hasretinin acımasız zindanlarında sonsuza dek, bir gün tekrar teninle ısınmayı bekleyerek..


    Hayat elinde hançeriyle bekleyen bir azrail gibi salarken hüzünlerini üzerime bir damla göz yaşı değiştirdi tüm benliğimi.. Usul usul süzüldü yüreğimde ve ilerledi yorgun bedenimin sana hasret koridorlarında.. Her bir kapısı teker teker açılırken gardiyanlarına teslim olmuş ruhumun, süzülen bir ışık demetiyle doğruldu üstündeki asırlık yüklerine inat.. Yavaş yavaş dağılırken, içimdeki gecenin hain karanlığı yalnızca ellerinin sıcaklığı vardı parmaklıklarında nasır tutmuş ellerimde.. Kokunu hayal ederek daldığım rüyalarımın kabuslarıyla uyandığım geceler sona eriyordu artık.. Gökyüzü parlarken saçlarında ve ışıltısı yüreğimi doldururken gözlerinin cennetin bahçeleriden bir demet umut getiriyordum sana.. Tüm karanlıklarım dağılıyordu benliğinle, bedenim var olmayan diyarların avare bir yolcusuydu artık.. Boş sokaklarımda belirsiz şenlikler vardı ve aydınlanıyordu bu virane şehir haykırırcasına hasretini.. Fısıltılarım çığlıklarımda kaybolurken bir sıcaklık kavrıyordu tüm çehremi ve kayboluyordum uçsuz uçurumların ebedi topraklarında.. Artık senindim.. Tüm benliğimle yalnız senin.. Sonsuza kadar..


    SAVIAR, çapkın hocamız seni kültür bilimde görmek güzel klavyene sağlık




  • edip cansever'in siiri..

    adam yaşama sevinci içinde
    masaya anahtarlarını koydu
    bakır kaseye çiçekleri koydu
    sütünü yumurtasını koydu
    pencereden gelen ışığı koydu
    bisiklet sesini çıkrık sesini
    ekmeğin havanın yumuşaklığını koydu
    adam masaya
    aklında olup bitenleri koydu
    ne yapmak istiyordu hayatta
    işte onu koydu
    üç ker üç dokuz ederdi
    adam koydu masaya dokuzu
    pencere yanındaydı gökyüzü yanında
    uzandı masaya sonsuzu koydu
    bir bira içmek istiyordu kaç gündür
    masaya biranın dökülüşünü koydu
    uykusunu koydu uyanıklığını koydu
    tokluğunu açlığını koydu.

    masa da masaymış ha
    bana mısın demedi bu kadar yüke
    bir iki sallandu durdu
    adam ha babam koyuyordu.


    öle içimden geldi benim de.. güzel şiirdir..




  • SAVIAR arkadaşım çok güzel yazmışsın ellerine sağlık. Düz metin değil de daha çok bir şiir edası var yazında. Parça parça çok güzel tümceler var, ellerine sağlık tekrar..
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Aklıma bir fikir geldi..:D
    12 yıl önce açıldı
    Bir An Aklıma Geldi
    3 ay önce açıldı
    Daha Fazla Göster
    
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.