Global sağlık bariyerlerini indirmek ve geleceğin müşterilerini bulmaktır. Eğer her şey planlandığı gibi giderse, Sir Andrew Witty dünyanın altıncı büyük eczacılık şirketi olan GlaxoSmithKline’daki dokuz yıllık CEO’luk görevinden ayrılacak. Ayrılırken de geride, bilimsel ilerleme, sosyal dokunuş ve kâr amacı arasında eşsiz bir denge sağlayabilmiş bir şirket bırakacak. GSK fakir ülkelerde patent haklarında esnekliğe giderek, ilaçlar üzerindeki patent koruma hakkını kaldırdı ve böylece fiyatlarını indirdi.
Bu durum satış gelirini aşağıya çekebilir ancak GSK bu tür faaliyette bulunduğu hiçbir pazarda para kaybetmediğini söylüyor. Ve zaman içinde bu tür yaklaşımlar tüm dünyada iyi niyet ve güçlü bir pazar varlığı sağlamış oluyor. Witty Fortune’a yaptığı açıklamada, “GSK 300 yıldan beridir var” diyor. ”Biz yalnızca gelecek yıl ya da iki yıl içinde değil gelecek 10, 15, 20, 30, 40 yıl içinde nasıl başarılı olabileceğimiz hakkında düşünüyoruz.” (Bununla birlikte, yakın geleceğin de parlak gözüktüğü aşikar: GSK’nın global satış geliri, yeni ürün satışlarının ilk kez 1,5 milyar dolarlık eşiği aşması sayesinde 2016 yılının ikinci mali çeyreğinde yüzde 4 oranında artış kaydetti.)
Sektörel
GSK mart ayında, hastaya erişim stratejisinin bir parçası olarak, dünyanın en düşük gelirli bölgelerinde ilaç patent başvurusunda bulunmayacağını açıkladı. Şirket bu bölgelerde pasif bir ortak konumunda da değil. GSK en az gelişmiş ülkelerde elde ettiği kârın yüzde 20’sini sağlık çalışanlarının eğitimine ve tıbbi altyapının inşasına kanalize ediyor. Örneğin, Save the Children adlı sivil toplum örgütüyle işbirliği yaparak, aşılama ve kötü beslenme koşulları gibi olumsuzlukların araştırılması için yerli görevlileri eğitti. Çoğunluğu GSK’ya ait olan HIV tedavi birimi ViiV Healthcare, olabildiğince çok insana AIDS testi uygulama ve tedavi etmeyi amaçlayan ulusal programın bir parçası olarak HIV ilacı Tivicay’i kullanıma sunmak üzere haziran ayında Botswana hükümetiyle dönüm noktası yaratacak bir anlaşmaya imza attı.