çalışmaktan nefret ediyorum

Her şey o kemiği yere vuran primatın suçu. O başlattı. Doğada rakiplerine karşı avantaj elde etmenin bir yolu olarak farkındalığı arttırdı. Tüm sürü de ona uydu tabii. Önceleri her şey iyiydi. Kazandıkça farkındalık daha da arttı. Kazancın da giderek artacağını umdular ama sonunda etraflarına baktıklarında birbirlerinden başka rakip kalmamıştı. Şimdi konfor ve refah amacıyla icad ettiğimiz medeniyetin idamesi için kölelik yapıyoruz. Ayrıca farkındalık bir cehenneme döndü. Her gün uyandığımızda bir insanın çekebileceği acının hiçbir sınırınının olmadığı ölümlü bir varoluşun ağır yükünü sırtlanmakla yüzleşmek, onur ve yaşam arasında bir seçim yapmak, işe gittiğimizde özsaygımızı vestiyere bırakmak zorundayız. Üstelik bunu büyük ölçüde yüzünü hiç görmediğimiz küçücük bir elit grubun refahını ve lüksünü ödemek için yapıyoruz. Her şey o primatın suçu.

sabahatan akşama kadar kışın sıcacık, yazınsa serincecik ofiste tüm gün kıçının üzerinde oturarak rahatça para kazanmanın kıymetini bilmeyenlerin, nasıl bir nimet içinde olduklarını anlamalarını sağlamak için, toptan şööööyle bi hepsini alıp, tahtakale mercan yokuşunda en az birkaç gün hamallık yaptırmaktan başka çare yok ki akılları başlarına gelsin...