Şimdi Ara

Comma-ing

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
3
Cevap
0
Favori
421
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Selamlar.Şimdi benim şöyle bir problemim var.Ben cümlelerin sonunda bu comma- ing olayını görünce bütün tadım kaçıyor.Bir kaç örnek vereyim.


    A bomb exploded,causing extensive damage.Bunu anlıyorum neden ve sonuç ilişkisi, a bomb expoleded and caused extensive damage.Tamam bunu anladım.


    He measured the lenght of the table,using a ruler .Tamam bunu da anladım.Masanın boyunu cetvel kullanarak ölçmüş.


    Anlamadıklarım şunlar.


    He 'blabla' said,sitting on the floor. Şimdi, o yerde otururken mi bunları söyledi?Yoksa yere oturduktan sonra mı söyledi ?Yoksa yere oturup mu söyledi?


    He 'blabla' said,raising his hand.Elini kaldırıp mı dedi?Yoksa elini kaldırırken mi söyledi?


    He did not reply, making his way to the gap in the back wall.Cevap vermeyip arka duvardaki aralığa mı gitti?Yoksa arka duvardaki aralığa doğru yürürken cevap vermeden mi yürüdü?


    She was having difficulty breathing, constantly clearing her throat without effect.The discomforts left her feeling dislocated, as if she had no vanity left to sting, bringing an almost amused relief.


    "This is my mother," Omi said formally, clearly idolizing her.


    Dawn stole into the sky, spreading shadows on the landscape.


    He suddenly saw how fertile was the ground into which he had fallen, and with this realization, the terrible purpose filled him, threatening to choke him with grief.


    Yani felsefe kitabı okuyorum her şeyi anlıyorum.Ciddi tarih kitabı okuyorum her şeyi anlıyorum ama ne zaman roman okusam,şu cümlelerin sonunda comma-ing görünce bütün tadım kaçıyor.Şu konuyu öğrenmek için ne yapmam gerek yardımcı olursanız sevinirim teşekkürler.








  • Hocam pek foruma ugramiyorum. Eskilerden kim varmis takipte diye bakarken basliginiz gordum. Cevap gelmemis, bos gecmek istemedim.


    Oncelikle Ingilizce almancaya gore daha esnek bir dildir. Ve hata yapimi ana dil kullananlarda cok yaygindir. Yani mukenmel gramer kasmamak lazim. Zaten o sekilde iletisim kurarsaniz sizi garipseyeceklerdir. Gelelim icerige:


    He 'blabla' said,sitting on the floor. Yerde otururken bunları söyledi Veya yere oturup söyledi. Iki duruma da uyar ama birincisi daha dogru. Ikincisi zaten birincisini dogurluyor. Otururken konustugu kesin.


    He 'blabla' said,raising his hand.Elini kaldırıp mı dedi? Yoksa elini kaldırırken mi söyledi? => Yukari da ki ile ayni. Elini kaldirmasi bir sure alirina kadar detaya inmissiniz anlasilan. Burada soylenmek istenen yukarida ki oturma ile ayni, elleri havadayken bir seyler soylemis.


    He did not reply, making his way to the gap in the back wall.Cevap vermeyip arka duvardaki aralığa mı gitti?Yoksa arka duvardaki aralığa doğru yürürken cevap vermeden mi yürüdü? Ilk anda cevap vermedi, giderken de cevap vermedi. Yani hic cevap vermedi, olay gerceklesmedigi icin fark etmez ne zaman yapmadigi.


    She was having difficulty breathing, constantly clearing her throat without effect.The discomforts left her feeling dislocated, as if she had no vanity left to sting, bringing an almost amused relief.

    Surekli faydasizce bogazini temizlemekten konusmaktan zorlaniyordu. Bu rahatsizliklar....,...., nerdeyse eglenceli bir rahatlama veriyordu. (comfort ve relief farkini aciklamaya gerek yok)


    "This is my mother," Omi said formally, clearly idolizing her. Soylerken Omi (annesinin onun) idolu oldugunu acikca belirterek (ima ederek, yada karsi taraf oyle anliyor) soylemis.


    Dawn stole into the sky, spreading shadows on the landscape. Gunes manzaraya golgeler yayarak(sacarak) dogmus. (Cikan anlam bu, bire bir edebi ceviri degil)


    He suddenly saw how fertile was the ground into which he had fallen, and with this realization, the terrible purpose filled him, threatening to choke him with grief.

    ..........., o korkunc amac icini kapladi, onu kederle bogmak tehdidiyle. Burada ici tamamen kaplandiginda bogulma hissi olusturdu anliyorum (yada kademe kademe, ve yine pek fark etmez).


    Konusmak degilde edebi bir dil bunlar. Gunluk hayatta boyle cumleler kurulmuyor. Bire bir cevirip anlamaya calisiyorsaniz onu da birakin. Bir seviyeden sonra ingilizce-ingilizce ceviriye gecilmeli. Turkce sozluk yerine, ingilizce sozluk gibi. Ve diller arasi ceviri de bir cok anlam kaybolacaktir.


    Ben bu mesajimda hata da yapmis olabilirim. Ama inan nerdeyse hic bir anlami yok. Tercumanlik, dil bilimi, yazarlik gibi durumlarda bir anlami var. Onun disinda ki durumlarda bos is. Onemli olan o dilin isinizi gormesi. Birbirinizi anlayabilmek ve siritmamak. 100 yil once ki sekilde konusursan veya mukenmel gramer konusursan (ki insalari uyarmaya da baslarsin, antipati olur) o ortamda siritirsin, uyum saglayamazsin.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi w_wallace -- 12 Ağustos 2023; 13:23:14 >




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.