Şimdi Ara

CSI Yargıtay ! CSI New York dizisini aratmayacak içtihat

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
1
Cevap
0
Favori
196
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • 14.04.2015 tarihinde Yargıtay Ceza Genel Kurulu kasten adam öldürme davasında yerel mahkeme ile Yargıtay 1. Ceza Dairesi arasındaki ihtilafı sonlandıran bir karara imza attı.

    AKILDA KALAN SORULAR

    Sanık Y.A.'nın, eşi maktule D.A.'yı kasten öldürdüğünün kabulüne ilişen Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinin kararının isabetli olduğu” görüşüyle karşı oy kullanan Yargıtay Üyesinin gerekçesinde :

    "Otopsi raporundan da anlaşılacağı üzere, maktule 170 cm boyundadır, epigastrium orta bölümündeki av tüfeği saçma taneleri toplu giriş deliği bulunup, batın içerisinde 3. bel omuru sağında bir adet tapa görüldüğü belirtilmiş olup, bu haliyle yara trajesinin yere paralel seyir ettiği anlaşılmaktadır. Yakın atış mesafesinden ateş edildiği de kriminal raporlar ile tesbit edilmiş olup, (yakın atış mesafesi ise 4-5 cm olarak tıbben tesbit edilmiş olmakla birlikte) tüfeğin namlusunun olayda maktulün vücuduna değmediği teknik olarak sabittir. O halde, maktulün fiziki özellikleri, özellikle boyu dikkate alındığında, tüfeğin tüm uzunluğunun 113 cm olduğu da düşünüldüğünde, enazından 113 cm+4-5 cm = 117 cm'lik bir mesafeye kadar maktulün eğilmesi gerekir. Oturma konumundaki maktulün bu mesafeye kadar eğilmesi fiziken mümkün değildir. Zira, boyunun büyüklüğü buna engel olacaktır. Bu taktirde de yara trajesinin yara girişine göre yere paralel seyretmesi kesinlikle, mümkün olamaz. Maktulün dosyada mevcut resime dikkatle bakıldığında oturma konumunda tüfeği ayak başparmağı ile ateşlemesi durumunda, hem tüfeğin karnına dayanması, hemde yara trajesinin aşağıdan yukarı doğru seyretmesi ancak teknik olarak mümkün olabilecek iken, bu durumda gözden kaçırılmaktadır. " derken;

    Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Dairesi ise: "22.05.2006 tarihli ve 1369 sayılı raporunda, atışın toplu giriş mesafesi dahilinde yakın atış mesafesinden yapıldığı, cesedin bulunuş şekli, yara yeri, atış mesafesi, olayda kullanılan tüfeğin özellikleri ve ölenin fiziki gelişimi dikkate alındığında, bu atışın maktule tarafından ayak parmakları kullanılarak yapılmasının reddedilemeyeceği,"

    Ceza Genel Kurulu ise " kişinin karyolaya oturmuş vaziyette tüfeği iki eliyle tutup dipçiğini yere dayayarak ve baş kısmını da öne doğru eğip ayak parmağı ile tetiğe basması sonucu göbeğin 8-9 cm yukarısından toplu giriş yarası yapan saçma taneleri ile plastik tapanın otopside belirtilen yara trajesini oluşturmasının ve plastik tapa ile saçma tanelerinin vücut içerisinden elde edildikleri bölgelere kadar nüfuz etmesinin tıbben mümkün olduğu tespitlerine yer verildiği,"

    ÇÖZÜM

    Belki bir çok araştırma ve tartışma yapıldı ancak dikkati çekin bir husus CSI New York dizilerinde gördüğümüz gibi cansız manken kullanılarak aynı karyola yüksekliği, mağdurla aynı bacak bel yüksekliğinde cansız manken ve aynı tüfek kullanılarak olay Adli Tıp Kurumunca canlandırılsa ve bir çok deneme yapılsaydı;

    1- Tüfeğin kazak üstünde bulunması gerekip gerekmediği,

    2- Tüfeğin atış sonrası geri tepme nedeniyle maktulenin bacaklarının arasında kalıp kalamayacağı

    3- 113 (tüfeğin uzunluğu) cm + 4-5 cm (yakın atış mesafesi) = 117 cm'lik bir mesafeye kadar eğilmesi gereken oturma konumundaki maktulün bu mesafeye kadar eğilmesinin fiziken mümkün olup olmadığı,

    4- Maktulün bu mesafeye kadar eğilmesinin fiziken mümkün olduğu tespit edilir ise bu taktirde de yara trajesinin yara girişine göre yere paralel seyretmesinin mümkün olup olmadığı bilimsel olarak çözülemez miydi?

    SANIĞIN ANLATIMLARINA GÖRE OLAY
    ....
    http://www.hukukmedeniyeti.org/haber/3553/csi-yargitay-csi-new-york-dizisini-aratmayacak-ict/







  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
    
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.