Şimdi Ara

evren bir atomdur (4. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
78
Cevap
1
Favori
3.333
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: cevaba123

    Bilinen üzere evrenimiz genişlemekte

    O halde Sizin bu teorinize göre evren neden genişlesin? Eğer evren bir atom ise genişlemesini nasıl acıklarsınız?

    evrenimizde galaksiler arasındaki boşluk artmaktayken bunu bir atom modelinde nasıl acıklarsınız?

    yani atomlar hem elektron verir hemde elektron alırlar peki ilk enerji seviyesindeki elektronlar neden birbirinden uzaklassın

    yani evrenin genişlemesi sünme gibi birşey ise.. bu sizin atom modelinizle celismezmi?....

    diyelimki atom cekirdegi bir evren...o halde atom cekirdeginin sabitligi evrenin baştan beri aynı konumda oldugu anlamına gelir..ayrıca bu tekillik ilkesine göre evrenin ilk anıyla son anı aynı olmalıdır..o halde sizin evren teorınızde bigbang olayına yer yok...yani sizin teoriniz bir başlangıcı kabul edemez...Bir baslangıc ve sonu kabul edemeyen teoriniz tekilliği savunabilir sadece...Ancak sizin bu tekillik ilkeniz yıldızlardaki element dönüşümleriyle celisir...yani evrenin sabitliğini savunan teorinize göre hic bir element baska elementlere donusememelidir..ve bir bağ kuramamalıdır..eger kurarsa bu tekilliği ortadan kaldırır.ve sizin teorinizle çelişir..Yani sizin teorinize göre bir başlangıc yoksa neden evrenimiz sabit degil? bazı kütle cekim hareketleri dısında galaksiler neden boşlukta hareket ediyorlar?

    Örneğin Bir bardak suyu yere attıgınızda kırılır..yerdeki kırık parcalar bu olayın bir sonucudur...o halde her olay bir nedene dayanır? sizin evren teorınıze göre bir baslangıc yok ise nedensellik ilkesine aykırı bir durum olusturmazmı? Sizin bu teorinize göre eger bir atomun cekırdegıysek sabit olduğumuzu savunursunuz...Nedensellik ilkesini ise kabul edemessiniz..Yani teoriniz hic sebepsiz yere evrenin olusmasını savunur...O halde tümden gelime görede evrenin en kücük olaylarıda sebepsiz yere olmalıdır..Lakin bu durum yine teorinizle çelişmekte..

    Dolayısıyla sizin bu teoriniz evrenin büyümesini kesinlikle acıklayamaz..evren devamlı olarak genislemekte..

    Yani cekırdek devamlı olarak buyumesı lazım..ancak etrafınızdaki atomların cekirdekleri sabittir..

    sonucta evren bir atomdur teorisi şu anki gözlemledigimiz uzayla tümüyle celismektedir!!!!

    ---Nedensellikle çelişmekte
    ---Evrenin genişlemesini kabul etmemekte
    ---Bir başlangıcı(BİGBANG) kabul etmemekte
    ---yıldızların element dönüşümlerini acıklayamamakta
    ---homojenligi kabul etmesi şu anki uzayla çelişmekte..
    ---Ayrıca hepsinden dahada önemlisi IŞIK bizim atomu oldugumuz evrende daha yavas hareket etmeli..
    ---Atomu bir evren olarak kabul edıyorsak o atomdan IŞIĞIN cıkması gerekmezmiydi..






    atomlara nötron yollanırsa çekirdeğinde büyüme oluşur mesela ilk atom bombasının bulunması bu teoriyle başlamıştır.Uranyum atomu nöron bombardımanına tutulmuştur fakat atom bölünerek boryum gibi başka element oluşturmuştur bu aradada enerji açığa çıkar.Uranyum ise çekirdeği en büyük elementtir.238tane proton ve nötron var çekirdeğinde.şimdi bu teoriye katılırsak uranyumdan küçük bir atom varsayarsak evreni atomunu dışardan nötron yollayarak büyütebilirz.Buda atomun çapının genişlemesine sebep olur.
    bu yöntemde bu maddeyi ---Evrenin genişlemesini kabul etmemekte eleyebilir.
    Ama benim düşüncem bu muazzam evreni bir atom olarak düşünürsek fizik kuralları daha farklı olması gerekli.Böyle muazzam boyutları enerjiyi bi atom'un içinde olduğunu düşünmek ve bildiğimiz fiziki kurallarla karşılaştırmak yanlış olur.Çünkü evrenin etkileşim içinde olması gerekir atom varsayarsak.İçinden ışık geçebilir ısındığında genleşebilir yada bi deneyde parçalanabilir..
    Sonuçta bu evren atomdur teorisi bencede imkansız duruyor çünkü kanıtlanabilirlik açısından çok zor.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: TheTeknolojist

    kendi teorim.
    koskoca evrenin aslında başka bir evrende bir atom boyutunda olduğunu düşünüyorum.
    içinde bulunduğumuz evrende ki atomların içindede evrenler olduğunu düşünüyorum.
    yani bu demek oluyor ki, elinizde kolunuzda, havada kısacası her yerde evrenler var.
    boyutlarını tam tahmin edemememle birlikte bizim evrenimize yakın özellikleri olduklarını düşünüyorum.

    benle aynı fikirde olan veya yaklaşık bir düşünceye sahip olan var mı?
    fikirleriniz benim için çok değerli. lütfen paylaşın.

    öyle bir teori var zaten dostum, tam ismini hatırlamıyorum üzgünüm,
    bizden küçük birçok parçacık olduğu gibi atıyorum ayakkabının altındaki atomların içinde de bir evren var ve belki o evrende de yaşayan canlılar..
    yada tam tersi, biz atıyorum bir masanın kenarındaki atomun içindeki bir evrendeyiz ve bizden bilmem ne kadar büyük başka canlılar var.




  • HİPOTEZinizi çürütücek net bir bulgu paylaşmak istiyorum sizle. Galaktik sistemlerde merkezdeki cismin etrafında dönen gök cisimleri(gezegen v.s.) herhangi büyüklükteki bir yarıçapda hareket edebilir. fakat klasik fiziğin atomik boyutta sekteye uğramasını ve kuantum fiziğinin oluşmasını sağlayan olay, atom içi hareketi bir benzeri olan gök cisimlerinin hareketinden ayırır. atomda elektronun yörüngesi merkezden itibaren sadece belirli uzaklıklarda olabilir. eğer bu kısa açıklama, söylemeye çalıştığım şeyi açıklığa kavuşturmadıysa, kuantumu basit ve anlaşılır şekilde açıklayan herhangi bir yazıyı okuyup anlayabilirsiniz:) yani evrenimiz bir atom ve evrenimizdeki herhangi bir atom da başka bir evren olamaz. ama bu seferde her evrenin farklı fizik yasaları vardır diyebilirsiniz, o zaman ben de uçuşunuzda iyi keyifler dilerim :d
  • Kuantum un nedemek olduğunu tabi ki biliyorum. Konuyu tam olarak kavramış biri olarak söylüyorum ki; gezegenlerin yörüngeye sahip olmalarının nedeni kütle çekimidir. Kütle çekimi sayesinde uzay boşluğunda bir yörünge oluştururlar. Bir çarşaf düşünün, ortasına bir portal koyun çarşaf aşağı doğru çökecektir sonra çarşafa bir misket koyun miskette portalın bulundugu alana doğru hareket edecektir. İşte bu yüzden biz güneşin etrafında dönüyoruz; güneş en ağır gezegen olduğu için (bizim galaksimizde). Kuantum dünyasına gelince, atom altı partiküllerin de böyle bir yapıya sahip olduklarını düşünüyorum. Protonların merkezde olmasının sebebi bana göre elektronlardan 1835 (yamılmıyorsam) kat daha ağır olmalarından kaynaklanır yani kütle çekiminden dolayı. Atom altı dünyanın büyüklüğünü ifade etmek gerekirse; eğer atom un çekirdeği bir bezelye tanesi kadar olsaydı birbirine en yakın elektron iki futbol sahası uzaklıkta olurdu. Yani sizin teziniz teorimi çürütmüyor aksine destekliyor. Yorumunuz için teşekkürler.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: TheTeknolojist

    quote:

    Orijinalden alıntı: ar_tryk

    Ben Güneş bir atomdur diyordum. Ama beni aştın teorinle.



    Ahhaha.Aslında lise yıllarımdan gelen bir düşünce bu.
    Geçenlerde discovery science izliyordum.Sanırım Morgan Freeman'ın sunduğu programdı.Belgesel evren bir organizmamıdır diyordu.Dünyada ki olan olayları hücre içindeki olaylar ile bağdaştırıyorlardı. Sonra aklıma yeniden lisede ki teorim geldi.
    Kim bilir, belki gerçekten böyledir.

    bulduğun şey teori değil hipotez.




  • Ben de elektronların hızını lisede gezegenlerin hızına uyarlamistim bi kimya dersinde formülü düşünerek hocaya fikrimi sundum hoca o günden beri beni bi başka seviyor :p tabi konu hocanın elektronların yörüngelerinin hızları alakalı bisey sormuştu dediğim şey doğrumı degil mı pek hatırlamıyorum biraz süre gecti aslında aynı kanunlar tipatip aynı olmasa da çok benziyor gezegenler ve atomlar sanki biraz farklı kanunlar ile bir atom da bir galaksi sistemi gibi tabi atomun yapısını daha iyi anlamamız lazım ya da uzayın nekadar gizem taşıdığını öğrenmemiz lazım bunun doğru olup olmadıgını bilmek için

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: TheTeknolojist

    Kuantum un nedemek olduğunu tabi ki biliyorum. Konuyu tam olarak kavramış biri olarak söylüyorum ki; gezegenlerin yörüngeye sahip olmalarının nedeni kütle çekimidir. Kütle çekimi sayesinde uzay boşluğunda bir yörünge oluştururlar. Bir çarşaf düşünün, ortasına bir portal koyun çarşaf aşağı doğru çökecektir sonra çarşafa bir misket koyun miskette portalın bulundugu alana doğru hareket edecektir. İşte bu yüzden biz güneşin etrafında dönüyoruz; güneş en ağır gezegen olduğu için (bizim galaksimizde). Kuantum dünyasına gelince, atom altı partiküllerin de böyle bir yapıya sahip olduklarını düşünüyorum. Protonların merkezde olmasının sebebi bana göre elektronlardan 1835 (yamılmıyorsam) kat daha ağır olmalarından kaynaklanır yani kütle çekiminden dolayı. Atom altı dünyanın büyüklüğünü ifade etmek gerekirse; eğer atom un çekirdeği bir bezelye tanesi kadar olsaydı birbirine en yakın elektron iki futbol sahası uzaklıkta olurdu. Yani sizin teziniz teorimi çürütmüyor aksine destekliyor. Yorumunuz için teşekkürler.

    evet kütle çekimi, gezegenlerin güneşin etrafında dönmesini sağlayan olaydır. fakat kütlelerin birbirine uyguladığı kuvvet eşitdir. güneşin bize doğru gelmemesinin sebebi F=m.a dır. ayrıca güneşe ya da dünyaya etki eden tek çekimsel kuvvet birbirlerininki değildir. çok kaotik kuvvetler topluluğu vardır. bundan dolayı güneş dünyaya doğru gelmiyo da dünya güneşe doğru çekiliyo basit olarak ve dünya da güneşe çarpmamak için dairesel(eliptik yörüngede) hareket yapıyo ve merkezkaç kuvveti oluşturuyo. verdiğin çarşaf örneğine gelince, o einsteinin uzay-zaman boyutunun bükülmesi fikrini açıklamak için oluşturulmuş bi model. ağır bir kütlenin yakınından geçen ışık bi şekilde gitmesi gerekn yoldan daha uzun bir yol alıyo ve zaman farkı oluşuyo-kütleye daha uzaktan giden ışığa göre-. [bu çarşaf modeliyle ilgili bilgilerim şuan çok net değil ama yaklaşık olarak böyle bir şeylerdi.]


    ayrıca atomik seviyede elektronların hareketi dalga özelliği göstermektedir. Aksi takdirde(eğer klasik fiziğin öngördüğü gibi olsaydı) değişen manyetik alan-yük hareketinden kaynaklanan- elektromanyetik dalga oluşturmalıydı ve bu da elektronun enerji kaybetip protona doğru düşmesini gerektirirdi. şuanki bulguların gösterdiği şey gök cismi hareketi ile elektron hareketinin farklı olduğudur.




  • o zaman her atom bir evrendir.


    ufukta nobeli gördüm
  • Evrenin genişlediği kesin mi ? Eğer kesin değilse düşüncen tutar. Ben de senin gibi düşünüyorum.
  • Kardeş sen şimdi iyi güzel söylüyosunda öyle kafana göre atıyosun yani diyosunki evren bir atom boyutunda. Şimdi bunu neye dayanarak söylüyosun .? tamam kanıtın ne diye sormuycam bi somut kanıt gösteremessin belki fakat bunu neye dayanarak söylüyosun bari bunu söyle öyle her aklına geleni hayal gücünüzle genişleterek sacma sapan fikirler ortaya atıyorsunuz bende diyorumki evren bizim algılarımızdan ibarettir biz nasıl algılarsak o da öyle şekillenir hani kanıtım ? neye dayanarak söylüyorum hiçbirşeye yani hevesini kırmak gibi olmasın fakat bu tür aklına gelecek çılgınca şeyleri birşeye dayanarak söylemelisin diye düşünüyorumm yani öyle aklımıza gelen herşeyi fikir olarak atamayız
  • Elinde kolunda evrenler var? Belki o evrenlerde zaman kavramı 1sn-l milyon yıldır. Burası mantıklı olabilir. Ama evrenleri tek fiskeyle halletmen seni nasıl bir güç yapar? Belgeselde evrenin işleyişi ve düzenine vurgu yapmak istemiş bence.

    http://htwins.net/scale2/index.html
    bunu bir incele.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • TheTeknolojist kullanıcısına yanıt
    Küçükken bunu düşünürdüm ben, ama çocuk aklıyla düşündüğümden yıllardır böyle bir fikrimin olduğu aklıma bile gelmemişti. Şimdi senin yazını okudukça o fikirlerim aklıma geldi. Tabi ben "biz karıncaya nasıl bakıyorsak, bize göre dev canlılar da bizim karıncaya baktığımız gibi bakıyor ve bu döngü sonsuza devam ediyor" diye düşünüyordum.
  • Yıl 1978 ya da 1979 bir kısa bir çizgi romanda okuduğum bir macera aynı bu düşünceyi paylaşıyordu.

    Konusu aklımda kaldığı kadarıyla şöyleydi:


    Günümüzden bir kaç bin yıl ya da bir kaç milyon yıl sonra insanlar o kadar gelişiyordu ki ışık hızını aşan gemilerle, uzayda değişik gezegenlerde koloniler kuruyorlardı.
    Ancak uzayın en uzak köşelerine kadar ulaşan insanlı gemiler bu macera sonunda gemilerindeki tarayıcılarda uzayda üzerlerine gelen çok büyük çaplı ve çok yoğun bir radyasyon ışıması saptıyorlardı.
    Kaçınılmaz son olarak, uzayın tamamı radyasyonla kaplanıyor ve insanlarda dahil tüm canlılar yok oluyordu.
    Final resim ise müthişti; Elinde bir şırınga ile değişik görünümlü bir varlık diğerine :
    -Bedeninize yerleşen zararlıları yok ettik sayılır, daha sonra bir kez daha radyasyon uygulayıp kalan zararlıları da yok edeceğiz.


    Uzun lafın kısası çok eskiden beri atomlarla gezegen sistemleri benzerliğinden bu tür düşüncelere ulaşılıyor.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: TheTeknolojist

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kreus

    Benim de bu tür bir düşüncem vardı, ki hala ara ara düşünürüm. Yalnız olmadığımı görmek sevindirici .



    Aynı şekilde, yalnız olmadığımı görmek sevindirici.

    Teoriye gelince, eğer teoriden çıkıp kanun olursa bu da demek olur ki maddenin en küçük yapı taşı diye bir şey yoktur.
    Çünkü evren içinde evrenler ve o evrenlerin içindeki atomların içinde de evrenler vardır.Paradoksal bir şekilde cümle uzayıp gider.



    Ben de geçen seneden beri ara sıra düşünüyorum bunu. Belki de bizim gibi başka bir canlının yada nesnenin içinde küçücük bir yer kaplıyoruz.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: kendi halinde

    Elinde kolunda evrenler var? Belki o evrenlerde zaman kavramı 1sn-l milyon yıldır. Burası mantıklı olabilir. Ama evrenleri tek fiskeyle halletmen seni nasıl bir güç yapar? Belgeselde evrenin işleyişi ve düzenine vurgu yapmak istemiş bence.

    http://htwins.net/scale2/index.html
    bunu bir incele.

    Etkileyiciymiş. Sonuna kadar gidince tüylerim diken diken oldu. :)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hydra Mjollnir

    quote:

    Orijinalden alıntı: TheTeknolojist

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kreus

    Benim de bu tür bir düşüncem vardı, ki hala ara ara düşünürüm. Yalnız olmadığımı görmek sevindirici .



    Aynı şekilde, yalnız olmadığımı görmek sevindirici.

    Teoriye gelince, eğer teoriden çıkıp kanun olursa bu da demek olur ki maddenin en küçük yapı taşı diye bir şey yoktur.
    Çünkü evren içinde evrenler ve o evrenlerin içindeki atomların içinde de evrenler vardır.Paradoksal bir şekilde cümle uzayıp gider.



    Ben de geçen seneden beri ara sıra düşünüyorum bunu. Belki de bizim gibi başka bir canlının yada nesnenin içinde küçücük bir yer kaplıyoruz.

    Evrenin her an daha genişlediğini de canlı büyümesine benzetebiliriz.




  • Neye dayanarak kuruyorsun bu teoriyi? Teorin hakkinda 4 cumle daha yaz desek yazabilirmisin?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.