Farah Zeynep saygısızlığı!

Saygısızlık yok, gerçekleri dile getirmiş. Yılmaz Güney Adana Yumurtalık'ta bir gazinoda kendisine hakaret ettiği iddia edilen bir hakimi başından vurarak öldürdü. Sonra da hapisten kaçtı. Yılmaz Güney kadına şiddet uygulayan maço bir lumpendi. Nebahat Çehre ile 1 yıl evli kaldı, onu sürekli dövdüğünü en yakın arkadaşları dile getirmiştir. Zaten ayrılmalarına da Güney'in bu şiddet düşkünlüğü yol açmıştı. Bir gece yine tartışmışlar, tartıştıkları yer sanırım bir gece kulübü. Çehre ben gidiyorum deyip kulüoten çıkıyor, Güney arkasından dur diye bağırıyor, Çehre durmuyor. Yılmaz Güney bunun üzerine arabasına atlayıp kadının üzerine sürüyor ve ona çarpıyor. Kadın 1 hafta hastanede yattıktan sonra boşanma davası açıyor.

Yılmaz Güney böyle biri.

Evet, sinamacı yönü güçlü biriydi ve belki de çok iyi bir sinamacıydı ama insani yönü zayıf ve sorunlu biriydi.

Solcu olduğu için solcular onu yüceltir. Tipik şarklı refleksi. Sendense hatalarını görmezden gel, hatta işi putlaştırmaya kadar vardır. Bu ülkenin al sağcısını, islamcısını, vur solcusuna. Birbirlerinden farkları yok çünkü elimizdeki beşeri kalite, insan mayası bu.

Evrensel olma iddiasındaki Türk solcularının böyle şarklı, böyle feodal kafa yapısında kalması hazin bir öyküdür aslında.

Yılmaz Güney Fatih Altaylı'nin benzetmesiyle İbrahim Tatlıses'in soldan çarklısıdır.

Adam rol yapıyordu diyerek neyi kastettiğini anlamadım. Sen rolüne mi Farah'ın laf ettiğini sandın?

Rica ederim. Durup dururken niye küfredeyim, ben bilinenleri yazdım. Küfredenin yorumunu göremedim. Bende bloklu sanırım, o yüzden görünmüyor. Demek ki bloklamakta haklıymışım, isabet olmuş.

Maalesef filmlerdeki rollerine değil, gerçek hayatına atfen bunları yazmış Farah. Yılmaz Güney çok parlak bir sinema efsanesi olabilirdi, lumpenliği yüzünden kendini harcadı.

Mükemmel tespit