💛💙 Fenerbahçe 2024/2025 Sezonu [ANA KONU] ⭐⭐⭐⭐⭐ (5381. sayfa)

bu toplum içinde bölünmüşlük ve bencillik ile alakalı bir sorun. ama bir tarafta aşırı çok var.

mesela ben bu yaya geçidinde ölenler cinayetten yargılansın yazdım, konu açtım. hiç beklmeyeceğin, elit, entellektüel takılan tipler yaya geçidinde insan ezen, öldüren hemcinsleri şöförleri korudular. inanamadım. Avrupa'dan bahseden adamlardı bunlar. ama kendilerine laf gelince birden değiştiler. (siyaset yapmak için değil de sosyal yapıyı, algıyı eleştiri olarak yazdım).

malum gesem de aynısı. Türkiye'de garip hatalar ile 3 yıldır ki aşırı garip hatalar ile ilginç maçlar yaşarken, "evroba fadühü" bu dakım köy takımları olmasa 0 puan çekecekti 2 yıl boyunca!

ama işte tüm bu gariplikleri kendilerine mübah gören kitlesi var karşımızaki takımın. sorun bundan kaynaklanıyor.

bjk taraftarı mesela işine gelmeyince bari savunmuyor susuyor. suçunu kendisi de biliyor. ama bu malum kitle acayip şekilde aymaz.

Bu lig iyiden iyiye sirke döndü. Özellikle toksik Fenerbahçe - Galatasaray rekabeti sebebiyle sirke döndü. YouTube gibi denetlenemeyen, laf ve sözlerine dikkat etmeyi gerektirmeyen yayın platformlarının uçmasıyla, Twitter reytingleriyle, çoluk çocuk gibi konuşup tweet atan ergen irisi basın sözcüleriyle sirke döndü. Bu ligden çekilme, maçtan çekilme, yayın havuzundan çıkma muhabbetleri 50 senedir yapılan muhabbetlerdi. Şimdi ise özellikle bir takımın ve camianın sahibi gibi davranan, ligden düşmesi kesinleşen ve bu sebeple her yere mesaj verebilecek takımların artistlik yapma mecrasına döndü. Geçen sene İstanbulspor zaten küme düşüyordu, maçtan çekildi. Dün de Adana Demirspor küme düşmesi kesinleşmiş bir takım, kendince bir mesaj için maçtan çekildi. Bu kulüpleri amatör lige kadar düşürüp kulüpleri bu kadar borca sokan Murat Sancak gibi adamları da yargılamak lazım.

2014'te GS, 2018'de BJK, 2024'te de Fener maçlara çıkmamıştı. Fakat bu iş çocuk oyuncağına döndü iyice.

Ben federasyonun filan bir günahı olduğunu düşünmüyorum. Adamlar kulüpler ne isterse yapıyor. Yabancı VAR diye yırtındı herkes. Alın size yabancı VAR. Tamam Oğuzhan Çakır berbat bir hakem, her kararı yanlış ama VAR neden var, yanlışı düzeltmesi için. 50 açıdan pozisyonu izliyorsun, nasıl çağırmazsın ya? O monitörde bir Türk olsa yüzde 100 iptaldi o penaltı. Aynı geçen sene Sivas'ta bir Türk VAR olsa o abuk penaltının verilmeyeceği gibi. Yabancı hakemler sanki çok iyiymiş gibi bir de onlara bir dünya para ödüyoruz. Bunun Galatasaray ile de ilgisi yok. Aklım mantığım almıyor. Sen kör müsün birader?

Türkiye'de bu futbol iklimini oluşturan da biziz taraftarlar olarak. Boşuna şikâyet ediyoruz. Murat Sancak kulübünü batırmış, adalet savaşçısı kesiliyor. Ecmel kulübünü düşürmüş, dünyanın en hakkaniyetli adamı oluveriyor. Türkiye'de çok güçlü federasyon başkanları lazım ki, kulüp başkanlarına haddini bildirsin. Bir de artık bu Fenerbahçe Galatasaray rekabetinin toksiklikten arınması gerekiyor, Fenerbahçe'nin de şampiyon olması gerekiyor. Biz bir şampiyon olsak Galatasaray 10 sene kupa yüzü göremez, buna emin olun. Adamlar sadece bizim gerginliğimiz sayesinde buralarda.

Evet hocam bende bundan bahsediyorum. Mesele hiç bir zaman a partisi b partisi ya da a takımı b takımı olmadı. Mesela ahlak sorunu. İnsanın bencil olması. Haksızlığa susulması. Bugün sabah Avrupalı biri gazetenin spor kısmını açtı ve Türkiye'de skandal bir olay başlığını gördü mesela. Bunun ekonomide, siyasette, sporda olduğunu gördü,sonuç ne, sonuç yurt dışına almadılar seni beni. Aslında burada Avrupalılının da tepkisi önemli değil buradaki mesela ahlak meselesi. Avrupa yalamacılığını sevmem ben. Mesele biz meselesi. Bu dünya bir, bu vatan bir. Mesele bu. Mesele çocuklarımıza nasıl bir dünya, vatan bırakacağız meselesi. Daha top oyununda bu kadar gerideysek diğer meselelere gelemeyiz zaten. Ülke neden bu halde fazla düşünmeye sorgulamaya gerek yok.

Fenerbahçe ile ilgili de birkaç şey söyleyeyim.

Dün ilk defa Fenerbahçe üçlü formasyon ile sağlam kalıp kompakt oynayabildi. İlk yarı özellikle geçiş hücumlarını filan da çok iyi yaptı, doğru alan kapattı, doğru oynadı. İkinci yarı da rakibi uyutup yattı, maçı bitirdi. İkinci yarıda maçı 3'e, 4'e de götürebilirdik. O pozisyonları buluyoruz fakat atamayınca rakip daha çok üstümüze gelip oyunu sürklase etmeye başlıyor. 60-70 gibi golü yesek büyük sıkıntı yaşardık, verdiğimiz iki pozisyonda adam vurdu, Levent'ten döndü; sonrasında üstten dışarı gitti. Bir de içeri çevrilen bir topta adamın yetişemediği pozisyon var. Onun dışında pozisyon da vermedik.

Fakat 60'tan sonra her topu uzun vurma, atılan her topu rakibin alması, ceza sahasının içinde savunma yapma, rakibin sağdan soldan orta yapıp durmasına müsaade etme gibi saçma sapan oyun anlayışımız devam ediyor. Bu futbol anlayışı ile her takımdan gol yersin. Birinin kıçına çarpar, gol olur. Bunu anlatamıyorum kimseye ama söylemeye devam edeceğim. Bu takımın öne çıkması lazım. Yok, ısrarla çıkartmıyor.

Velhasıl önceki maçlara göre takım çok daha iyi bir görüntü verdi fakat anlaşılan Mourinho, bu oyun anlayışından vazgeçmeyecek. Umarım bu oyunu mükemmelleştirir, gelecek sene de orta sahayı kapatabilecek iki alan dolduran orta saha ve kanat bekleri alıp, üçlü formasyonu doğru düzgün oynayabiliriz.

Levent iyi oynuyor, Amrabat da hep söylediğim gibi, üçlü savunmada stoperlerden biri olarak gayet iyi oynuyor, çünkü top kullanabilme becerisi üst düzey. Üçlü oynayacaksan Amrabat'tan orta saha olmaz. 4'lü oynadığında stoperlerin arasına sokarsın yahut 3'lüde stoperlerin biri yaparsın. Yoksa bomboş bir oyuncu olur, zira tackle yapamaz, hava topu alamaz, sert bir adam değil. Fakat stoperlerden biri olduğunda, ver topu oyuna soksun, uzun vursun, topla çıksın.

Forumdaki çoğu kişinin de burun kıvırdığı Levent'i son birkaç haftadır dikkatli izliyorum. Hatta maç boyunca pozisyonları takip ederken bir gözle de Levent'i takip ettim diyebilirim. Öncelikle oyundan kopmuyor. Bacakları sürekli hareketli ve aktif tutuyor, beklenmedik hareketlere karşı ani refleks gösterebiliyor. Kısa alanda seri, rakibinin önüne geçip topu bloke edebiliyor. Bir savunma oyuncusu için bu meziyetler çok önemli. Dün ayrıca dikkatlice defans kurgusu ve oradaki Levent'i analiz ettiğimde, stoperler ile uyumu, ileriye çıkma isteği, adam paylaşımı gibi konularda da oyunu iyi okuduğunu, iyi pozisyon aldığını gördüm. Bence Levent'i bu noktaya taşıyan Mourinho dokunuşu var. Az daha gayret ile soldan oyun kurma yeteneğimizi de geri kazanabiliriz. Buna Oğuz'un da eklendiği senaryoda, tüm stoper ve bek oyuncularının oyunu 3. bölgeye hızlı taşıyabildiği bir savunma anlayışı çıkacaktır. Sakatlıklar, yeni gelenlerin uyumu vs. bunun için biraz daha zaman gerekli bence. Amrabat için de ayrı bir parantez açayım, o da DM pozisyonuna göre çok iyi iş çıkardı. Hatta 2 kez kendi başına orta alanı yararak 3. bölgeye top taşıdı. Bu anlayışın tüm savunmaya yansıması gerekiyor. İleriye çıkanın arkasının da iyi marke edilmesi de ayrıca zamanla gelişecek. Dün ilk defa rahat bir maç izlediğimi de belirtmek isterim :)

yabancı var ın çağırıp çağırmadığını nerden biliyoruz . algıcılar başladılar var dakine çamur atmaya

adam belkide çağırdı ortadaki proje hakem müsvettesi gitmedi ben gördüm veriyorum dedi bunları bilmiyoruz.

dün mhk başkanına gece sormuşlar oda salı günü bakacağım deyip geçiştirdi al sana muamma !!!

bence çağırdı gitmedi izlemeye.

dün ben fred i hiç beğenmedim çok fazla top kaybı yapmaya başladı pasları kalitesiz oyun yönünü değiştirmesi gerekirken oyalanıyor . performansı çok düştü