Yaşım itibariyle çok eski, gerçekten kardeş olunan dönemi izleme şerefine erişemedim. Ama yaşadığım yer ( Florya ) dolayısıyla bu şerefa nail olan bir çok abimle eskileri konuşma şansım oldu.
Ben hep Karınca Ezmez`i elinde Galatasaray bayrağı ile hatırlardım ama bilmezdim ki o Karınca Ezmez, Galatasaray`ın amigosu, bir Galatasaray - Fenerbahçe maçında sağ elinde Galatasaray sol elinde Fenerbahçe bayrağı. Şimdiki gibi bırak o bayrağa saygısızlık edip küfürler savurmayı, Fenerbahçe gol atınca elinde yükselirmiş.
Şimdi ki gibi hepsi dolar milyoneri değilken, o iki takımın futbolcuları diğer takımın oyuncusu araba almış borca girmiş, ödeyememiş diye ceplerinden para verip ona destek olurmuş.
Benim için sayısal bir değeri olmayan Galatasaray`ın Fenerbahçe`yi 7-0 yendiği o maçta bile İstanbul`daki kötü hava ve fırtına yüzünden ( köprü yok hacı ) karşıya geçemeyince Fenerbahçe`li futbolcuların evinde kalmasıydı kardeşlik.
Popescu o penaltıyı attığında " Aslanım benim!! " ( bkz. 2000 uefa kupası ) diye bağırarak göz yaşlarını tutamayan üzerinde Fenerbahçe forması olan bir amcaydı kardeşlik.
Ertesi yıl son hafta Fenerbahçe şampiyon olduğunda koca İzmir Cumhuriyet Meydanı`nda üzerimde Galatasaray formasıyla tek başıma beklerken geçen binlerce Fenerbahçe taraftarını alkışlamaktı kardeşlik.
Şimdi kardeş ne demek bilmeyen, mafya dizileriyle erkek olup bazı değerleri unutan taraftarla ne kadar uğraşırsa uğraşsın. Ben nefret etmiyorum Fenerbahçe`den, bir oyuncusu sakatlanınca oh olsun! demiyorum, stadları başlarına yıkılsın demiyorum. Ben üzerimde Fenerbahçe formasıyla Saracoğlunda Şampiyonlar Ligi maçı izledim. Ha sen iyi bir Galatasaray`lı değilsin diyen varsa ben Chelsea`den 5 yediğimiz maçı izlemek için İzmir`de okuldan kaçıp otostopla İstanbul`a geldim ve o skora rağmen Milan`ı 3-2 yendiğimiz maç için yine aynısını yaptım.
İnşallah bugün yine düşman gibi görmez insanlar birbirini.
Resim çıkmamış sanırım.
ya arkadas biz bu işleri galiba cok iyi yapiyoruz.kadıkoy de bizim sahamızda gs yi psikolojik baskı altına alıp yendik.alisamiyende ise duygu somurusu ,kardeslik,dostluk baris havasına sokup yumusatcaz gs yi.gs ne oldugunu anlamiycak bile
Derbi öncesi güzel bir yazı olmuş. Keşke eski günlere dönülebilse.
GS Manu ile oynayacak. Askre gideceğim ve nişanlıyım. Yol iznini 1 gün fazla vermişlerdi ve ben nişanlımla bir gün fazladan gün beraber olacağımdan daha çok GS'ın maçını seyredebileceğim için sevinmiştim.
GS o maçta berabere kalıp turu geçmişti yanlış hatırlamıyorsam.
Yendiğimizde en mutlu olduğum takım Fenerbahçe, nefretten değil ama. Ben PES oynarken de yenmekten en çok zevk aldığım kişi kardeşim kadar yakın arkadaşım ya da tavlada yenince en sevindiğim kişi sevgilim. Böyle birşey işte Fenerbahçe`yi yenmekte benim için...
Bende olmasını isterim fakat bu çok zor. Böyle gelmiş böyle gidiyor. Yabancı oyuncular derbi için çok heyecanlanıyor fakat derbi adında çıkdıkları maçta ya kafası yarılıyor ya pet şişe saldırısına uğruyor ya küfür yiyor vs. Sonrada bekliyoruzki ülkeye oyuncu gelsin, takımların değeri yükselsin.
Hocam son zamanlarda futbol bölümünde okuduğum en anlamlı en güzel yazı,ellerin dert görmesin çok güzel şeyler anlatmışsın. Şuan medyanın aldatmasıyla iş mantık boyutundan taştı ,millet gözü kapalı kin besliyor birbirine.Senin gibi iyi niyetli,olgun kişilerin olduğunu bilmek inan çok güzel...
çok tatlılar maşallah.
Sizlere söyleyeyim . Bu derbileri bu hale getiren en büyük faktörlerden birisi basın . 1 Hafta boyunca yazıp çiziliyor . Kaybeden şampiyon olamaz . Kaybeden teknik direktörün sonu olur . Kaybeden prestij de kaybeder. Oyuncularda kendilerini savaşa çıkıyormuş gibi hissedip , her türlü eylemde bulunulabiliyor . Basın 1 hafta boyunca kardeşlik ile ilgili mesajlar yayınlasa maç zaten böyle geçmez . Hadi eyvallah .
Feneri yenince diğer maçlardan daha çok seviniyorum.Yenilmesini izleyince neredeyse GS'nin yenmesinden daha heyecanlı izliyorum.İşte benim fener sevgim bu.Ama FenerBahçe olmasa bu ligin tadı kalmaz.(Her sene kupaları müzeye götürmek yorucu olabilir.
Ben de aynı basını okuyorum, aynı maçı izliyorum, aynı kavgalara şahit oluyorum ama kendimi Fenerbahçe düşmanı ya da kanarya avcısı olarak görmüyorum. İyi duygularımızı bencilce kendimize saklarken kötü duygularımızı cömertçe rakibimize yansıtmaktan çekinmiyoruz.
Basın, oyuncular, başkanlar etken değil zannedildiği kadar. İnsan kendi duygularının efendisidir.
dedim anlatırdı,70 li yıllarda gs ve fb tarftarı yan yana maç izlerdi.. hatta maç başladığın iki takımın tarftarı ilk tacı ilk korneri kim kullanacak diye iddaya girerdi ama şimdi neredeeee
Galibiyetlerinden dolayı rakip takımı ve taraftarını tebrik ederim.
yeni mesaja git
Yeni mesajları sizin için sürekli kontrol ediyoruz, bir mesaj yazılırsa otomatik yükleyeceğiz.Bir Daha Gösterme