Şimdi Ara

Gelin Sorguluyoruz. - Kavram Kargaşası

Bu Konudaki Kullanıcılar:
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
13
Cevap
1
Favori
234
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Lütfen yazıyı okuyup yorumunuzu yazın.

    Bir çok kimse ne yaptığını bilmiyor, inandığını sandığı şeyleri bilmiyor, savunduğunun ne olduğundan habersiz. Bir çok kimse sorgulamıyor düşünmüyor sadece önüne gelene eyvallah deyip yaşamaya çabalıyor. hayatın içerisinde bir kargaşa mevcut. amaçsızca yaşayan insan sayısı zannedersem hiç bu kadar fazlalaşmamıştı (bende onlardan biriyim)

    sabah kalkıyorum ne yapsam diye düşünüyorum, açıyorum youtube bakıyorum ne var ne yok başkalarının oynayıp kaydettiği oyun videolarını izleyip vakit harcıyorum bir daha asla geri gelmeyecek olan vakti bomboş şeylere harcıyorum. üni 4 oldu yaş 22 oldu bakıyorum geriye elimde ne var; okuduğum kitaplardan başka hiçbirşey. birkaç zamandır kurcalıyor "bu dünyada ne yapıyorum?" sorusu (varlık sebebimiz düşünmeden sistem içerisinde bize biçilen rolü oynamak olmamalı. Yıllarca saçma şeyler okuyup! Sonra bir işe girip iş ev arası gitmek olmamalı.). ve tahmin ediyorum ki bunu sorgulayan tek kişi değilim.

    Cevap için en başa gitmek istiyorum ve bunu yalnız başıma değil sizlerle beraber yapmak istiyorum. Aslında tam olarak yapacağımız şey insanı incelemek, sorgulamak (insan=herşey)

    Sizlerden istediğim. aklınızda ki soruları sorun. sorgulamasını yaptığınız şeyleri sorun. özelden veya bu konuya cevap olarak. soru ne olursa olsun önemli değil (Örnek: yaratıcı var mı?) Burada hiçbir insana ve inanca kesinlikle bir saygısızlık söz konusu olmayacak. (her soru önemlidir. Yapbozu tamamlamak ufak parçaları birleştirmekle mümkündür.)

    soruları toplayıp mümkün olduğunca hepsine cevap vereceğim. bir soru için ciltlerce kitap bitirmem gerekse bile.

    cevapları ulaştırmak için aklıma videolar çekmek geldi çünkü bugün kimse uzun yazıları okumaktan hoşlanmıyor. kitap okuyanların sayısı da çok az. yine bu konu hakkında ki yorumlarınızı bekliyorum.

    Ezber yok. Anlamak, öğrenmek, yaşamak var.

    Adam Smith ne güzel sormuş: “Bu dünyanın böyle can havliyle çalışmasının ve bu telaşının, bu koşuşturmacanın amacı ne? Para ve başarı hırsının, zenginlik peşinde, güç peşinde, üstünlük peşinde koşmanın sonu ne?”

    aslında daha uzun bir yazı vardı aklımda ancak şimdilik bu kadar yeterli galiba. sorularınızı bekliyorum.

    sağlıcakla kalın.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi act02 -- 24 Ocak 2015; 7:17:54 >







  • Adam Smith bu soruyu sorarken diğer yandan insanlar ekonominin çarkları dahilinde nasıl köleleştiriliri de anlatıyordu..

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sen kendine sorduğun sorulara cevap ararken milletin sorduklarını nasıl cevaplamayı düşünüyorsun?

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Böyle olmamak insanın kendi elindedir. Ama cahil insan her zaman her şeyden üşeneceği için çabalama yolunu seçmez. Bu bir içgüdüdür. İçgüdü hayvanlarda da vardır ve hayvanlar ham olarak doğanın döngüsüne uymaktadır. Az önce bahsettiğim bu içgüdüleriyle yaşayan zavallı insanlarda sadece ve sadece doğanın döngüsü içinde hayatlarını bitirmektedirler. Ve ayrıca bu içgüdülere aşkta dahildir. Aşk insana içten içe yapmak istediği ama normal bir insanın bile yapmayacağı şeyler yaptırır. Çünkü aşk içgüdüseldir. Sonu yatakta bitmedikçe sizi aptal yerine koyar.

    Ayrıca bu dünyada bir insanın tek başına karar vermesine hiçbir zaman izin verilmemelidir. Çünkü insan mutluyken farklı, sinirliyen farklı, hüzünlüyken farklı psikolojiye sahiptir. Ve bir insan normalkende farklı bir psikolojiye sahiptir. Ve bu durumların her biri içerisinde vereceği kararların hepsi bu psikolojinin ürünüdür. Ve hangi karar için hangi psikolojinin etkili olacağı hiçbir zaman bilinemez.

    Son bir şeyden daha bahsetmek istiyorum. Bu dünyada hiçbir zaman ilk amaç barışı sağlamak olmadı. İlk amaç her zaman gizlendi ve barışı getirmek adı altında kamufle edildi. Her zaman da böyle olacak. O yüzden günümüz insanının amacı sistemi kendi kuralları içerisinde yenmek ve yok etmek olmalıdır. Ve tabi ki öncelikle bunu düşünebilecek iradeyi ve kapasiteyi "kullanmak" gereklidir. Bu yüzden ilk düşman doğanın kendisidir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • trustem.111 kullanıcısına yanıt
    biraz uzun oldu kusura bakma.

    evet A.Smith bu soruyu sorarken insanlar makinelere zincirlenir zevk için çocuk işçilerin dişleri törpülenir tecavüzler günlük hayatın bir parçası olarak görülürdü. smith soruyu "Ahlaki düşünceler Kuramı" kitabında sormuş ve yine kendi yaşadığı dönem içinde en büyük eseri olan "Ulusların Zenginliği" kitabında cevabı vermiştir ("Zenginlik, ihtişam, şan, şeref, için bunca kirli debelenme, ancak sıradan insanın refahıyla kendini haklı çıkarabilir."). smith öldükten yüz yıl sonra şartlar değişmiş sıradan insan refaha kavuşmuştur ingilterede. ama soru hala geçerliliğini korur bana göre ve her dönem için dönemin özelliklerine göre farklı cevapları mevcuttur.

    ayrıca Smith, bütün engellerin ortadan kalkması gerektiğini söylemektedir. Piyasa, kendi doğal fiyat ve ücret, kar ve üretim düzeylerini bulma konusunda serbest bırakılmalıdır. Piyasaya bu şekilde müdahale eden ne ve kim olursa olsun, bunu sadece ülkenin gerçek refahı pahasına yapmaktadır. Ne ki, devletin her türlü kararı nedeniyle, hatta fabrikaların beyaz badanayla boyanması veya çocukların makinelere zincirlenmesini önlemek amacıyla çıkarılan yasalar nedeniyle bile, piyasanın serbest çalışmasının engellendiğini düşünmek mümkündü. Ulusların Zenginliği, ilk insani yasal düzenlemeye karşı çıkan metin olarak nitelenebilirdi. Böylece, ne tuhaftır ki , açgözlü onsekizinci yüzyıl sanayicilerini " halkı aldatmak, hatta ezmekten genel bir çıkar sağladıkları" için eleştirip uyaran insan, aynı sanayicilerin ekonomik açıdan koruyucu evliyası kabul edilebilir hale gelmiştir.

    *imla



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi act02 -- 24 Ocak 2015; 7:18:35 >




  • Şeriat Sucuğu kullanıcısına yanıt
    aslında sorduğun sorunun cevabı kendi içinde saklı. ben insanın öğretirken öğrenebileceğine inanıyorum ve yukarıda yazdığım gibi eğer sorulayan birileri varsa muhtemelen aynı sorulara cevap arıyoruz.
  • "Ve tabi ki öncelikle bunu düşünebilecek iradeyi ve kapasiteyi "kullanmak" gereklidir."
    eyvallah.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi act02 -- 24 Ocak 2015; 0:21:55 >
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • quote:

    Orijinalden alıntı: act02

    "Ve tabi ki öncelikle bunu düşünebilecek iradeyi ve kapasiteyi "kullanmak" gereklidir."
    eyvallah.

    Rica ederim

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Kardes oluyoruz , olu duruyoruz . Kımısı dogmadan oluyor kımısı bebekken kımısı cocukken . Bu dunyaya gelmekde , bu dunyada kalmakda bızım elımızde degıl . Her gun gunes doguyor batıyor , yagmur yagıyor , doga kendını yenılıyor ve tum bu olanlar tam bıze gore , ıhtıyaclarımıza gore . Elımızde olmayan nedenlerle geldıgımız dunyada elımızde olmayan nedenler sonucu yasıyoruz , ve gene elımızde olmayan nedenlerle oluyorz . Hal boyle ıken cok guclu ve herseyı yonlendırebılecek duzeyde oldugumuzu dusunuyoruz , kendı koydugumuz kurallarla , bu dunyada daha mutlu ve refah ıcınd yasamak ıcın ugrasıyoruz ve hoop olup gıdıyoruz . Kac snen kaldı sence , ben en fazla 50 sene daha yasarım . Sadce 50 senem kaldı ve sorsanız cok guclu akıllı ve kudretlıyımdır . Hayır hayır . Bız bu dunyaya atılıyoruz ve sonrada gerı alınıyoruz . Sonrada durup yasamın amacını falan sorguluyoruz . Bızı buraya gonderen kendısı sebebını acıklamıs zaten , hergun bızı doyuran , gunesı bıze ısık , gokyuzunu catı yapan , yagmurlar yagdırı yerden tam agzımıza ve damak yaımıza gore meyve sebzeler cıkartan yaratıcımız bıze zaten acıklamıs .

    Bu dunyaya gelen gıdıyor . Suan bana hıcbır bılım adamı da oldugumde ne olacagını soyleyemıyor . Yokolmayı kabullenemıyorum . Bu nedenle bun dunyaya gelıs amacımızı bızı yollayandan ogrenıyorum . Ona ınanıyorum .

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • birilerinin "bana inan, benim dediklerime göre yaşa" demesini neden kabul ediyorlar. 2 farklı insanın, 2 farklı zamanda yaşadığı dönemde birinin dediklerine inanıp, diğerini sahtekar kabul etmesinin nedeni nedir ki?

    ilkinin yönetimde, idarede başarıyı yakalaması mı? ikincinin arkasından kitlelerin gelmeyip, isminin kıyıda köşede kalması mı? Halbuki ne 1. si ne de 2.si hakkında konuşmalardan öte hiçbir şey yok.

    yok olup gitmek! genelde aklıma gelince üzüyor beni. ve tüm yapmaya çalıştıklarımı anlamsızlaştırıyor. Bazen de dünyanın meşgalesinden, zorluklarından sonra hatırlayınca yok olmak düşüncesi sevindiriyor. "En sonunda bitecek" diyorum "salla gitsin" diyerek. Sonra tekrar çok sevindiğim zamanlarda “yok olmak” düşüncesi geliyor aklıma ve hüzünleniyorum tekrardan. Burada hep böyle kafamın içinde döngü oluyor.

    Hayatın başlangıcı ve bu zamana kadar geliş hikayesi tatmin etmiyor beni.

    Hayatın insan için süreklilik arzetmesi açısından bir çok şey ayarlanmış görüyorum. Hayatı devam ettirme duygusu, yaşanılan olaylardan zevk alma, açlık duygusu, acı duygusu, çocuk yapma ve onlara şefkat duygusu.

    Ve mücadele. Bunun devamı içinde hırs, intikam, haset duyguları. Akabine sürekli çekişme, itişme, kavga, cinayet, savaş. Sistem hep devam edecek şekilde tasarlanmış.

    Ve sürekli benim ve birçok insanın kafasını kurcalayan en büyük Cevapsız Soru : Ne için bunlar?




  • gonulbas kullanıcısına yanıt
    kardeşim bunu dedin de direkt aklıma geldi. Cahors sunset diye bir oyun var. İngilizcen varsa bul bi şekilde oyna mutlaka. Pişman olmayacağından eminim.

    Hatta ağlarsın bile duygulanıp o derece eminim
  • quote:

    Orijinalden alıntı: KutupMaymunu51

    kardeşim bunu dedin de direkt aklıma geldi. Cahors sunset diye bir oyun var. İngilizcen varsa bul bi şekilde oyna mutlaka. Pişman olmayacağından eminim.

    Hatta ağlarsın bile duygulanıp o derece eminim

    inceleyeyim. teşekür ederim.
  • gonulbas kullanıcısına yanıt
    steam de 4 lira orjinali.

    Ama yaşattığı duygu paha biçilemez. Ben çok zor ağlarım. Nasıl bir duruma sokmuşsa beni gözümden yaş geldi oyunun sonunda. Çok güzel bir yere bağlıyor sonunda. Müziği de on numara.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi KutupMaymunu51 -- 24 Ocak 2015; 22:13:20 >
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.