Şimdi Ara

gerçek hikaye..

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
12
Cevap
0
Favori
524
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Arkadaşlar bu konuyu daha önce buraya yazan olup olmadığını bilemiyorum ama benim mailime geldiği zaman çok ilgimi çekmişti.Umarım beğenirsiniz :


    Amerikan Adlî Tip Derneginin 1994'te San Diego'da tertiplenen ödül yemeginde dernek baskani Don Harper Mills, aktardigi acayip bir ölüm olayindaki adlî
    komplikasyonlarla dinleyicilerini saskina çevirmisti. Kaderin adaletine dair ince bir nükte tasiyan bu yasanmis öykü, saniriz sizleri de hayrete sevk edecektir.


    23 Mart 1994'te Ronald Opus'un cesedini inceleyen adlî tabip, onun kafasindan yedigi kursunla öldügü sonucuna vardi.Müteveffa, on katli bir binanin tepesinden, intihar niyetiyle asagiya atlamistı(Umutsuzlugunu,geride biraktigi bir notta açikliyordu.)
    Ancak, dokuzuncu katin önünden geçerken pencereden gelen bir kursun basina isabet etmis, hayati bu kursunla sona ermisti. Apartmanin sekizinci kat penceresi düzeyinde cam silicileri korumak için konulmus bir ag vardi; ama
    bu agin varligini ne silahi çeken, ne de müteveffa biliyordu. Açikçasi,kursun olmasaydi, Opus'un intihar girisimi basarili olamayacak; zemine çakilmadan, sekizinci kattaki aga takilip kalacakti.
    Bu durumu anlattiktan sonra, "Normal olarak," diye devam etti Dr. Mills, "intihar etmeye karar veren biri, mekanizma tasarladigi gibi olmasa da, bunu eninde sonunda basarir."
    Opus'un dokuz kat asagida yere çakilmayip da dokuzuncu kattan düsüyor oldugu anda basina gelen kursunla vurulmus olmasi, muhtemelen, onun ölüm modunu intihardan cinayete çevirmeyecekti. Fakat, Opus'un intihar girisiminin
    basarili olmayisi, savciyi elinde bir cinayet vak'asi oldugu düsüncesine itti.
    Silahin patladigi dokuzuncu kattaki odada yasli bir adam ve karisi yasiyordu. Tartisiyorlardi ve adam kadini silahla tehdit ediyordu. Öyle sinirlenmisti ki, tetigi çekti; fakat mermi kadini iskalayarak pencereden disari yöneldi ve Opus'a isabet etti.
    Bir insan A sahsini öldürmeye tesebbüs eder, fakat B sahsini öldürürse, o B sahsini öldürmekten suçlu sayilmali idi. Savcinin ulastigi sonuç buydu.
    Dolayisiyla, dokuzuncu kattaki yasli adam, cinayetten suçluydu.
    Bu suçlamayla karsi karsiya kaldiginda, adam da, karisi da çok sasirdilar.
    Çünkü, tetigi çekerken adam da, karisi da silahin dolu olmadigindan kesinlikle emindiler. Yasli adam uzunca bir süreden beri bos silahla karisini korkutmayi aliskanlik haline getirmisti. Bunu karisi da bilir, o yüzden adamin tehdidine pek aldirmazdi. Kisacasi, adamin karisini öldürme kasdi yoktu; silahin dolu oldugunu dahi bilmiyordu.
    Böylece, Opus'un öldürülmesi bir kaza oluyordu; silah kazara doldurulmustu.
    Arastirmalara devam edilince, ölümcül kazadan yaklasik alti hafta önce yasli çiftin oglunu silahi doldururken gören bir tanik ortaya çikti.
    Anlasildigina göre, yasli kadin oglundan mali destegini çekmisti ve babasinin annesini silahla korkutma temayülünü bilen ogul, annesini cezalandirma kasdiyla,
    babasinin annesini vuracagini umarak, gizlice silahi doldurmustu. Annesi ölecek, baba cinayetten suçlanacak, mallar ogula kalacakti. Artik olay yasli çiftin oglunun Ronald Opus cinayetinden sorumlu oldugu noktasina
    gelmisti.
    Tam bu sirada savcinin karsisina yeni bir viraj çikti. Arastirmalara devam edilince, geçen alti hafta içinde anneyle babasinin silahla tehdide varan bir tartisma yasamamalari, dolayisiyla annesinin ölümünü bir türlü
    basaramayisi nedeniyle, ogulun umutsuzlugunun arttigi anlasildi.. Bu, onu 23 Mart'ta on katli binanin tepesinden atlayarak intihar etmeye itmisti.
    Ancak, ölümü planladigi gibi olmamisti; dokuzuncu katin önünden geçerken babasinin bos zannettigi silahi tetiklemesiyle annesine isabet etmeyip pencereye seken
    kursunun kafasina isabet etmesi nedeniyle, Ronald Opus'un hayati sona ermisti.
    Dosya intihar olarak kapatildi.







  • Çook güzelmiş gercektende...

    Bizimle paylaştığın için çok teşekkürler
  • amerikada böyle oluyor demekki bu işler. türkiyede olsa adam dikkatsizlik sonucu ölüme sebep vermekten içeri atılır. çünkü elinde tuttuğu silahın dolu olup olmadığını bilmekle mükelleftir. silah boş olsa bile olayda tehdit suçu var. ilginç bir vaka
  • İlginç bi durum evet , ben de başını okurken yine şu böbrek çalma hikayelerinden biri çıkacak sandım ama değilmiş
  • ızlem sen bu kadar yazıyı nasıl yazdın
  • bu hikayenin aynisi,
    TOM CRUISE nin MAGNOLIA filminde var.Film 2001 cikmisti, ve 9 dalda oscar adayidi
    Belki tom cruise bu hikayeyi burdan almistir.
  • aman birader sakın bu hikayeyi türk medyası okumuş neyim olmasın yoksa ben bu senaryoyu tabi çekmeyi başarabilirlerse, sır kapısı, altıncı his, kalpgözü, gibi ibretlik olay diye karşımıza çıkarırlarsa şaşırmam tam onlara göre bir senaryo olmuş bence yinede sen bunu stv, tgrt, kanal7, startv gibi kanallara gönder ne dersin belki hiç olmazsa senaryosu güzel bi hikaye izlemiş oluruz
  • quote:

    Orjinalden alıntı: ceyran

    ızlem sen bu kadar yazıyı nasıl yazdın

    copy-paste diye bişey var dimi..??
  • güzeldi...olay dil hikaye
  • Izlem , avatarını değiştirsen..
    (gece rüyama girecek diye korkuyorum)
  • Ben de değiştirmeyi düşünüyorum ama avatarımı ne yapsam bilemiyorum..
    quote:

    Orjinalden alıntı: Preston

    Izlem , avatarını değiştirsen..
    (gece rüyama girecek diye korkuyorum)
  • kendi resmini koyabilirsin bak... yakışır yani.
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.