Şimdi Ara

!!!!HANGİ ORDULARI YENERİZ!!! YENİLENDİ (6. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
132
Cevap
0
Favori
2.318
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • merak etmeyin bizi kimse dışardan yıkamaz..şimdiye kadar kurulan 129 tane Türk devletlerini ya yine Türkler dışardan ya da içerden yine Türkler yıkmıştır..O YÜZDEN BİZİ NE İÇERDEN NE DIŞARDAN YİNE BİZDEN BAŞKA KİMSE YIKAMAZ..

    edit:ekleme



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ZEUS__ -- 23 Aralık 2006; 4:37:13 >
  • quote:

    Orjinalden alıntı: LordSoth


    quote:

    Orjinalden alıntı: yedi7yetmis7

    bırakın yaa,
    surda 50,60,70,80, (hadi 90 olsun) sene sonra yamulacazz , yani goc edecezz bu dunyadann ,
    sonrası banane!! zulum cektıren cektırmeye devam etsın , nasil olsa o da gelcek yanıma muhabbete orda devam ederiz!!


    ıı kı sonsuza kadar yasamıyoz yoksa ıpın ucunu verdın mı bıttın,
    sonsuza kadar kolesın!!!'




    Kime kölesin?Sende kölelik psikolojisi başlamış...



    dikkatli bakarsan karsı tarafa ıthaf olmus tekil sahısa soylenmıs,
    balık yakalama cumlesı oldugunu gorursun!!
    yalakalan balık da sen oluyorsun bu durumda!!

    Hem kole hem balık , haa pardon sende insanlık bılıcıde yokdu pardon tekrardan!

    Haaa esas pardon burda;
    seni uyandırdım o 100 yıllık uykundan ,
    sen benı duymamıs farzet dewam et uyumana, kaldıgın yerden! devam et,
    ıcona koymakla kurtu, soylemekle Buyuk buyuk buyuk olunmuyor buyuk!!!
    calısmak gerek sızden kurtulabılırsek tabi

    hani daha once de yazmıstın hatırlarsan ,
    Turkmen basını severım;nede olsa koleyim!!!

    bnde ınsan bılıcı onemli demistim ,, iste demekle olmayor olsaydı!!!
    alırdık sonuclarını!!




  • Sanki şimdiye kadar hep üstün silahlarla savaşıp kazanmışız da şimdi silahlarımız kötü diye korkuyoruz...
  • quote:

    Orjinalden alıntı: cezve

    Sanki şimdiye kadar hep üstün silahlarla savaşıp kazanmışız da şimdi silahlarımız kötü diye korkuyoruz...


  • Ordumuz saldırı değil savunma üzerine kurulmuştur.

    Savunmada bizi karadan istila edebilecek ordu yok gibi bir şeydir.

    Saldırı yapmamız halinde bir kaç komşu ülkemizden başka alt edebileceğimiz ordu yoktur.

    Son nokta..
  • quote:

    Orjinalden alıntı: cezve

    Sanki şimdiye kadar hep üstün silahlarla savaşıp kazanmışız da şimdi silahlarımız kötü diye korkuyoruz...


  • @ Gök Türk senin başka işin yok mu?
  • Güç yetersiz bence bakın ABD ye rezil oldu Irakta.
    Çeçenistanda Rusya bir avuç mücahidle savaştı.
    Afganistanda ABD rezil oldu.
    Vietnam aynı.
    İsrail Filistin devam ediyor asırlardır.
    Daha örneklerini çoğaltmak mümkün.

    Ama tek bir ortak nokta var savaşanlar temelde hep Müslüman - gayrimüslim. Demekki güçlü olsakta birlikte olmazsak bizi hep ezip, savaşlarla karşı karşıya getirmeye çalışacaklar.

    TÜRKİYENİN ASKERİ GÜCÜ:

    Türkiye nin milli güç unsurlarından, Askeri gücü;NATO üyesi ülkeler içerisinde ABD den sora sayısal olarak en büyük,eğitim, organizasyon ve kurumlaşma ile devlete ve rejime bağlılık açısından dünyanın gıpta ettiği bir ülkeyiz. Ancak tek başına Askeri güç bu konudaki yarışta yetmemektedir.TSK nin teknik donanımında dışa bağımlı olması, bu teknolojinin pahalı ve şartlı verilmesi TSK nin uzun süreli savaşı sürdürme yeteneğine olumsuz etki etmektedir.Buna rağmen savaş gücü açısından 17 senedir süren dış destekli terör ile mücadelede gösterdiği başarı TSK nin gayri nizami savaş teknik ve taktikleri açısından üstün bir tecrübe kazanmasına imkan vermiştir. TSK 40-50 BİN KİŞİLİK BİR KOLORDUYU ÇOK KISA BİR İKAZ SÜRESİ İÇERİSİNDE MÜŞTEREK BİR HAREKAT İÇİN GÖREVLENDİREBİLMEKTE, ikmal ve idamesini ateş desteğini sağlayabilmekte, 6-7 taburluk bir gücü bir gecede ve bir seferde havadan hücum indirmesiyle uzak mesafedeki hedeflere kısa süre içerisinde indirebilmektedir .Deniz kuvvetlerinde, bir denizaltı sı refakatsız olarak 14.500 deniz mili mesafeyi kat ederek Kuala Lumpur a gidip dönebilmektedir.Hava kuvvetleriyle ABD den sonra en fazla F-16 savaş uçaklarına sahip, personel mevcudu, disiplin ,eğitim imkan ve yetenekleri ile hakiki mühimmatla eğitim yapma olanakları bakımından Avrupa daki tek hava kuvvetidir.Hava filoları hiç inmeden orta Avrupa da atışlı tatbikatlara iştirak edip yurda dönmekte, hatta Atlantik i aşarak ABD ne kadar gidip gelebilmektedir. Havadan yakıt ikmal ve kabiliyetine sahip sayılı Hava kuvvetlerinden biridir.45 ülkeye eğitim desteği veren Uluslarası askeri operasyonlarda, barışı koruma ve desteklemede dünyanın pek çok yerinde saygın görevler yerine getirmektedir.
    Milli gücün bu askeri yapısı ülkede ve bölge barışın tesisi ve korunmasında çok hayati görevleri yerine getirmektedir.
    Amerikalı prof. Steven Metz 2020 ve sorası ordular nasıl yapılanmalı? İsimli makalesinde geliştirdiği 4 öngörüden biriside gelecekteki güvenlik sistemini üç katmandan oluşacağını kabul etmektedir.
    Birinci katman:Gelişmiş,ileri teknolojiye sahip zengin ülkelerin bilgi savaşları yapacak ordularından,
    İkinci katman:Geleneksel sanayi üretimine sahip kısmen gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin klasik savaş yapacak ordulardan,
    Üçüncü katman:Ekonomik durgunluk,şiddet ve yönetimsizliğin egemen olduğu, örgütlenmiş suça bağlı geleneksel ekonomik faaliyetler ve anarşinin yaygın olduğu fakir ülkelerin silahlı kuvvetleri,milisler,yerel diktatörlerin kişisel orduları ile terörist grupların oluşturacağını kabul etmektedir.
    Bu üç katman arasındaki çatışmada;ileri teknoloji ile donanmış birinci katman orduları, büyük sayıda olan ancak teknolojik donanımı zayıf olan ikinci katman ordularını kolayca yenilgiye uğratacak,ancak üçüncü katmanın milis,terörist ve özel ordularına karşı savaşın etkili olmasında zayiata karşı olan hassasiyet nedeniyle çok başarılı olamayacağı kabul ediliyor.
    İkinci katman orduları,uzun süreli yoğun harekatı sürdürme becerileri ve zayiatı karşı çok fazla hassasiyet göstermemeleri nedeniyle üçüncü katman kuvvetlerine karşı daha büyük başarı kazanabileceklerdir.
    Bütün bunlar şu anlama geliyor.Birinci katman kuvvetleri ikinci katmanı, yenerken,İkinci katman üçüncü katmana karşı başarı kazanacak, Üçüncü katman ise birinci katmanı yenilgiye uğratabilecektir.Bu tasnifin içinde Türkiye nin Askeri gücü nerededir.Sorunun cevabı,TSK geleneksel sanayi üretimine sahip, modern teknolojiyi kullanmaya hazır,güçlü,disiplinli, ve vatan sevgisiyle dolu Cumhuriyete ve demokratik rejime bağlı,Ülkenin ulusal çıkarları için her riski göze alabilecek güçlü ve inançlı bir ordudur.Şimdilik Ülkede ve bölgede barış ve güvenliğin sağlanmasında yegane teminattır.

    Emekli TUĞG Yrd. Doç. Dr. Halil ŞİMŞEK

    -----------------------------------
    "Türkiye'nin önemi" sorunu, hiç kuşkusuz, "dış dinamik" ögeleri açısından değerlendirilebilecek bir konudur.

    "Dış dinamik" ögeleri açısından da değerlendirilse, konu, "iç dinamik" ögeleriyle de ilgilidir çünkü Türkiye'nin toplumsal, siyasal ve jeopolitik özellikleriyle yakından bağlantılıdır.

    "Türkiye'nin önemi"ni, üç ayrı anabaşlık altında irdelemek olanaklıdır. Bunlardan biri "Jeopolitik", öteki, "ekonomik" sonuncusu da "siyasal-kültürel" boyuttur.



    JEOPOLİTİK BOYUT

    Türkiye, dünya üzerinde sorun olarak gözüken bölgelerden dört tanesinin ortasında yer almaktadır: Balkanlar, Kafkaslar, Ortadoğu ve Körfez.

    Bu konumu, O'nu, bu bölgelerde çıkarları olan ülkeler açısından "vazgeçilmez" yapmaktadır.

    Özellikle "küreselleşme" sürecinin Amerika Birleşik Devletlerini getirdiği "dünya jandarmalığı" konumu, ve ABD'nin bu bölgelere olan uzaklığı, Türkiye'nin dünya üzerindeki stratejik önemini ayrıca vurgulamaktadır.

    Bir başka deyişle, Türkiye, bu çatışma alanları açısından bir "bölgesel güç" kimliği ile varlığını sürdürmektedir.

    Stratejik açıdan bir başka öge, Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra ortaya çıkan bağımsız devletler ve otonom yönetimler açısından Türkiye'nin sahip olduğu ekonomik, kültürel ve siyasal olanaklardır.

    Akıllıca kullanıldığı takdirde, bu olanaklar, Türkiye'nin bir "bölgesel güç" olma özelliğini pekiştirici etki yapacaktır.

    Balkanların, Kafkasların, Ortadoğunun ve Körfezin, siyasal, asker>î ve ekonomik kargaşası, önümüzdeki yıllarda hiç de durulacak gibi gözükmemektedir. Bu nedenle, Türkiye'nin "bölgesel bir güç olma" özelliği ve önemi, daha uzun yıllar devam edecek gibi görülmektedir.

    EKONOMİK BOYUT

    Türkiye, hızla gelişen, kentleşen, dünya ile ekonomik ve kültürel bütünleşmesini sürdüren ve gittikçe büyüyen (şimdilik) 60 milyonluk bir pazardır.

    Ayrıca, gelişen teknoloji ve dünyaya açılan girişimcilik, Türkiye'yi sadece bir "pazar" olarak değil, aynı zamanda "üretim" yapan bir ekonomik güç haline de getirmektedir.

    Bu nitelikleri ile Türkiye, bir yandan Avrupa Topluluğu, öte yandan Japonya ile, "önemli" ekonomik ilişkileri kuracak ve geliştirecek bir yapıya sahip görünmektedir.

    Eski Sovyetler Birliği yerine kurulan bağımsız devletler ve otonom yönetimler açısından da Türkiye'nin önemli bir ekonomik potansiyele sahip olduğu söylenebilir.

    Bütün bunlara ek olarak, Irak petrolü ve Kafkasya'dan gelecek petrol (Türkiye üzerinden pazarlanabildiği takdirde), uzunca bir süre, Türkiye'ye önemli bir ekonomik avantaj sağlayacaktır.

    Türkiye'nin ekonomik önemi, daha yukarda üzerinde durulan jeopolitik önemi ile bütünleştiğinde çok daha derin bir boyut ve anlam kazanmaktadır.



    SİYASAL-KÜLTÜREL BOYUT

    Türkiye'nin bir "İslam ülkesi" olması, O'nun dış dünyadaki önemini, belki de buraya kadar üzerinde durulan bütün ögelerden daha fazla arttırmaktadır.

    Bunun en önemli nedeni "Türkiye'nin tek ve biricik, laik ve demokratik islam ülkesi olmasıdır":

    Bu niteliği ile Türkiye, hem değişme ve gelişme potansiyeli bakımından ekonomik-askeri-siyasal bir güç olarak önem kazanmakta, hem de daha önemlisi, "Müslüman Dünya" için, farklı bir model oluşturmaktadır.

    Türkiye'nin, müslüman toplumlar için, laik ve demokratik bir model oluşturması, sadece bölge açısından değil, tüm dünya ve insanlık tarihi açısından önemli bir olaydır.

    Huntington'un, 21. yüzyılın, Hırıstiyan, Müslüman ve Budist uygarlıkları arasında bir çekişmeye tanık olacağını söylemesi, Türkiye'nin "müslüman uygarlık" içindeki yerini olduğu kadar dünya üzerindeki önemini de iyice arttırmaktadır.

    Aslında, Atatürk'ün kurduğu Türkiye, tüm dünyanın önüne bir soru işareti gibi dikilmiştir: Acaba tüm toplumlar için evrensel ve tek bir değişme modeli mi vardır, yani toplumların değişme ve gelişme aşamaları ekonomik açıdan biribirine eşitilendikçe, kültürel yaşamları da benzer mi olacaktır, yoksa, farklı kültür din ve inançtaki toplumlar, farklı biçimde de mi gelişecek ve ilerleyeceklerdir?

    Daha doğru bir deyişle, Batı toplumlarının izlediği yolu reddederek gelişme olanaklı mıdır? Yoksa, değişme ve gelişme, tüm toplumları, eninde sonunda, aynı yollardan geçmeye mi zorlamaktadır?

    İnsan hakları, kadın hakları, evrensel kavramlar mıdır? Bir toplumun hem gelişmiş olması, hem de temel hak ve özgürlükleri kısıtlaması olanaklı mıdır?

    İşte insanoğlu'nun önündeki tek aykırı model olan "Sovyet deneyimi" çöküp, tarihin derinliklerinde kaybolduktan sonra, "islam" aykırı bir model olarak gündeme gelmiştir.

    Oysa Türkiye, "İslam modeli"nin, evrensel değişme ve gelişme çizgisinden farklı bir yol izlemediğinin en güzel örneğidir. Müslüman bir toplumda, hem laikliğin, hem de demokrasinin varolabileceğini ve değişme ve gelişmenin bu çizgiler yönünde olabileceğini, varlığı ile kanıtlamaktadır.

    Türkiye'de, evrensel değişme ve gelişme modelinden farklı, laiklikten ve demokratiklikten sapan bir "İslam modeli" tartışmaları, daha çok, Sovyetler Birliği'nin gücünü sürdürdüğü "soğuk savaş" döneminde alevlenmiştir.

    Sovyetler Birliği'ni, bir "çember" içine almak ve rejimi, içerden de "İslam" baskısı ile zorlamak politikası, Türkiye'de de "evrenselden farklı, islam>î çözüm" tartışmalarını desteklemiştir.

    Artık, Sovyetler Birliği çöktüğüne göre, "dışardan böyle bir etki de" anlamını ve dolayısıyla gücünü yitirmiş gözükmektedir.

    Şimdi, "dış dinamik ögeleri" tam tersine bir etkiyle, daha farklı bir soruyu, yukarda sorulan, "islam>î değişme ve gelişme modeli evrensel modelden farklı mıdır?" sorusunu gündeme getirmiştir.

    Kanımca bu sorunun yanıtı, 21. yüzyılda, evrensel modelin egemenliği yönünde ortaya çıkacaktır. Yani bir toplum ister müslüman olsun, ister başka bir dinden, değişme ve gelişme sürecine girdiği ölçüde, insan hakları, demokratikleşme ve bunların ön koşulu olarak kaçınılmaz bir biçimde laikleşme, o toplumun gündemine girecektir.

    Siyasal-kültürel boyut açısından yaptığımız irdelemeler, daha yukarda belirtilen jeopolitik boyut ve ekonomik boyut ile bütünleştiğinde, açıkça görülmektedir ki, Türkiye sadece bir "bölgesel güç" olarak değil, dünya tarihinde, uygarlıklar savaşı denilen değişme ve gelişme süreçleri açısından da çok büyük bir önemle uluslararası arenada yerini almaktadır.

    kaynak
    kaynak



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi POWER64 -- 23 Aralık 2006; 10:40:06 >




  • Millet yine atıp tutmuş bu seferde ordu komutanlığına ülke yönetimine askeri tecrübeye soyunmuş, hangi ülkenin kaç tankı kaç topu tüfeği var kesin olarak bilginiz varmı ? yada yetişmiş profesyonel asker sayısı nedir bunu bilen varmı ?

    bunları detaylı araştırıp gelin öyle konu açın kardeşim ezbere konular açıp milleti gereksiz tartışmaların içine sokmayın
  • çok ilgiliyim çok araştırma yaptım demiş bi de yaa

    arkadaşım önce alman ordusu diye bişey varmı git onu öğren
  • Türk ordusu Kara da çok guclu
    Ayrıca Her turlku modernizasyon calısmaları surmekte ufak ufak da olsa kendi teknolojileriyle Güçlenmeye baslamıstır... Bunca ucak ihaleleri helikopter ihalaleride boşa degil ...Ayrıca Millet zaten savas sanatları ustası ABD askerine Son teknoloji silahları ver termallerle donat genede yurek olmadıkdan sonra biz o iti çakıyla keseriz

    Dedigim gibi bu konular böle tartısma platformunda konusulmaz bunlar er meydanında belli olur Ama kimse ve kimse Türkiyeyi Irak gibi 2 haftada ele geçiremez Biz batarsak saldıranlada batar buna emin olun Hiç bişe yapamassak Tüm F16 lar Bize karsı birleşecek İtilaf devletlerinin üstüne KAmikaze olurlar Hiç bi pilotumuzda gözünü kırpmaz
  • tamamen milliyetçi ve duygusal bi istatistik...tabiki gönül isterdi ark. dedikleri gibi olsa...

    ama iran ile ülkemizin tank sayısınıda yazsaydı arkadaş o zmn gerçekleri görürdük... deniz kuwetlrine deyinmiorum bile 3 tarafı denizlerle çewrili ülkemizde çok yetersiz küççük yunanlılar kadar donanma mız var..

    ve en önemlisi dünya da rusya abd ingiltere fransa almanya k.kore dışında askeri anlamda bağımsız ülke yok...yani bu ülkeler dışarıya bağımlı olmadan kendi silahlarını üretebilen ülkeler..

    şununda bilinmesi gerekir ki savaşda her 2 tarafta yeniktir...çünkü savaş çözümden öte her zaman zarar ve acı verir...

    son olarak ordunun ne kadar büyük olduğu deil ne kadar etkili olduğu önemlidir...
  • türkiyenin ordusu yanlızca vatanı savunma anlamında dünyanın en güçlüsüdür deniz aşırı bir harekatta ise yeterli güce sahip değildir....
  • quote:

    Orjinalden alıntı: rebel_rude boy_X

    Millet yine atıp tutmuş bu seferde ordu komutanlığına ülke yönetimine askeri tecrübeye soyunmuş, hangi ülkenin kaç tankı kaç topu tüfeği var kesin olarak bilginiz varmı ? yada yetişmiş profesyonel asker sayısı nedir bunu bilen varmı ?

    bunları detaylı araştırıp gelin öyle konu açın kardeşim ezbere konular açıp milleti gereksiz tartışmaların içine sokmayın




    dogru demissin gercek net bilgiler olmadan kiyaslama yapilamaz, zaten tam bilgileri de hicbir sivil vatandas elde edemez, hepsi gizlidir, gorundugu kadariyla ve bizim bilebilecegimiz kadariyla da ordumuz saldiri yapabilecek duzeyde bir ordu degildir, en fazla komsu ulkelere saldiri mumkundur,

    ha bi de bi arkadas yine almanya yi ornek gostermis de almanya da ordu konusunda bagimsiz degil, abd ye bagimli




  • quote:

    Orjinalden alıntı: POWER64

    Güç yetersiz bence bakın ABD ye rezil oldu Irakta.
    Çeçenistanda Rusya bir avuç mücahidle savaştı.
    Afganistanda ABD rezil oldu.
    Vietnam aynı.
    İsrail Filistin devam ediyor asırlardır.
    Daha örneklerini çoğaltmak mümkün.





    ii de ırakda abd askeri olmuyork i OLEN IRAKLILAR 650 bin adet!!!!!!

    3000 abd askeri cok diyorsan , git yuzunu yıka ,her ulkenın bekası ıcın 3000 asker hıc bır seydır!!!!!
    Kaldı kı bız savasa gırmedık 150 civarı Sehid verdik ,
    bu na gore savasta olmamamıza rağmen abdnın 20'de bırı oranında kaybımız var buna ne dıyecen ?
    ıngıltere savasta biz onları katlladık ?
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Batuhan Kılıç


    quote:

    Orjinalden alıntı: rebel_rude boy_X

    Millet yine atıp tutmuş bu seferde ordu komutanlığına ülke yönetimine askeri tecrübeye soyunmuş, hangi ülkenin kaç tankı kaç topu tüfeği var kesin olarak bilginiz varmı ? yada yetişmiş profesyonel asker sayısı nedir bunu bilen varmı ?

    bunları detaylı araştırıp gelin öyle konu açın kardeşim ezbere konular açıp milleti gereksiz tartışmaların içine sokmayın




    dogru demissin gercek net bilgiler olmadan kiyaslama yapilamaz, zaten tam bilgileri de hicbir sivil vatandas elde edemez, hepsi gizlidir, gorundugu kadariyla ve bizim bilebilecegimiz kadariyla da ordumuz saldiri yapabilecek duzeyde bir ordu degildir, en fazla komsu ulkelere saldiri mumkundur,

    ha bi de bi arkadas yine almanya yi ornek gostermis de almanya da ordu konusunda bagimsiz degil, abd ye bagimli


    1.dereceden gizli bilgi haricinde herkes natodan ordan burdan ogreeneebılır sayıyı ,
    Nedeni ise nato sopaya bıle numara verır, acaba kımde ne kadar sopa var dıye!!!!
    2cisi ise 1.dereceden bılgılerın ne oldugunu bılmedıgın ıcın onları sokmayacan araya ,
    3cusu goren arastıran gozler yalan soylemez ...




  • tamamda silahı zaten amerikanlardan alıyoz adam lar bize silah vermez ki savaş sırasında yerle bir ederler walla
  • yav milletle savaşa ne kadar meraklısınız bu kadar stratejist var bu forumda madem kafanızı savaşa değilde ticarete yorun biz bu ülkelere ne satarız ne üretebiliriz nasıl ticaret yaparızda ülkemizi geliştiririz diye düşünün Türk gençliği olarak
  • quote:

    Orjinalden alıntı: ZEUS__

    merak etmeyin bizi kimse dışardan yıkamaz..şimdiye kadar kurulan 129 tane Türk devletlerini ya yine Türkler dışardan ya da içerden yine Türkler yıkmıştır..O YÜZDEN BİZİ NE İÇERDEN NE DIŞARDAN YİNE BİZDEN BAŞKA KİMSE YIKAMAZ..

    edit:ekleme


    +1000

    Osmanlı son döneminde bile içerden yıkılmış olması bunun ispatıdır. İngilizlerle, Yahudilerle,Amerikalılarla iş birliği yapan içimizdeki vatanperver görünen gizli hainlerdir.
    Bir savaşta ne Amerikadan, Ne İngilizden nede başka bir dış güçten korkmam hainlerden korktuğum kadar. Anında satarlar.
  • AYRICA;TÜRKİYE KENDİ ÜRETEMESE BİLE,NATO'NUN VERMİŞ OLDUĞU NÜKLEER SİLAHLARA SAHİP.KONU ATOM BOMBASIYSA,DÜNYA ÜZERİNDE SAHİP OLMAYAN DEVLET ÇOK AZ.BU ÜLKELER DE; AFRİKA'DA Kİ GERİ KALMIŞ DEVLETLER SEVİYESİNDE Kİ ÜLKELER.FAKAT OLASI Bİ SAVAŞ DURUMUNDA
    KULLANMAYA, BİR NÜKLEER SAVAŞ ÇIKARMAYA KİMSENİN CESARET EDEBİLECEĞİNİ SANMIYORUM...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ANDREI -- 23 Aralık 2006; 15:32:28 >
  • 
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.