Şimdi Ara

Isıtma sistemleri kökünden değişiyor mu? VECTA Isıtıcı

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
51
Cevap
0
Favori
33.053
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Henüz fiyatları belli değil,tvlerde reklamları dönmeye başladı.Birkaçgüne kadar satışa sunulacakmış.

    100m2 evimi ayda kaç YTL’ye ısıtabilirim?
    Vecta elektrikli ısıtıcılarla evinizin her noktasını kış şartlarında ortalama aylık 100 YTL civarında ısıtabilirsiniz.
    Kombi radyatörlerinizi, VECTA kombi radyatörleri ile değiştirdiğinizde doğalgaz faturanız %20-45 arasında düşecektir.
    Moleküler ısı transfer sistemi nedir? Ne işe yarar?
    Moleküler ısı transfer sistemi, madde atomları etrafında sürekli hareket halinde bulunan elektronların ısı yüküyle yükletilip, yüklenmiş oldukları bu ısı yükünü diğer atomların elektronlarına aktarmasıyla ısı enerjisini hızlı bir şekilde iletilmesini sağlayan, ısıtma sistemlerinde bu güne kadar geliştirilmiş en ileri teknolojidir.
    Isı enerjisini, başka herhangi bir enerjiye ihtiyaç duymadan kilometrelerce taşıyabildiğinden jeotermal kaynaklardan elektrik enerjisi üretiminden, klimalara, elektrikli ısıtıcılardan, buzdolaplarına kadar geniş bir perspektifte kullanılabilmektedir.
    Moleküler ısı transfer teknolojisi nükleer bir reaksiyon mudur? Radyokatif bir özelliği var mıdır?
    Hayır, moleküler ısı transfer teknolojisi, nano boyutlarda ki maddelerin elektronları üzerine ısı yükünü fiziksel olarak yüklediğinden herhangi bir kimyasal veya atomik işlem yapmadan ısı enerjisinin hızlı bir şekilde transfer edilmesini sağlar.
    Bu yüzden radyoaktif bir özelliği de yoktur. Yinede insan ve çevre sağlığına duyarlı olmamız sebebi ile İTÜ Nükleer Araştırmalar Enstitüsünde yaptırılan ölçümlerde herhangi bir nükleer veya radyoaktivite bulgusu tespit edilmemiştir.
    Moleküler ısı transfer teknolojisinin ısı iletim katsayısı ne kadardır?
    Isıtma sistemlerinde kullanılan metaller arasında çelik 18 , alüminyum 220 , Bakır 392 W/mk ısı iletim katsayısına sahipken bu metallere Heatpowercell moleküler ısı transfer teknolojisi uygulandığında çelik 13150 , alüminyum 13800 , bakır 13200 W/mk gibi inanılmaz yüksek değerlere ulaşmaktadır.
    Heatpowercell teknolojisi uygulanan VECTA ürünleri zamanla özelliğini yitirir mi?
    Hayır, sistemde kimyasal bir reaksiyon oluşmadığından zamanla özelliğini yitirmez.
    VECTA elektrikli ısıtıcılar ne kadar bir alanı ısıtabilir?
    Bu hava sıcaklığına ve kullanılan ortamdaki malzeme ve izolasyon şartlarına göre çok değişmekle birlikte;
     300 watlık bir ısıtıcıyla 6-10 m2
     400 watlık bir ısıtıcıyla 8-15 m2
     500 watlık bir ısıtıcıyla 10-20 m2
     600 watlık bir ısıtıcıyla 12-25 m2
     800 watlık bir ısıtıcıyla 16-35 m2
    arası kapalı alanlar ısıtılabilir.
    VECTA elektrikli ısıtıcıları diğer elektrikli ısıtıcılardan ne kadar düşük elektrik harcar?
    Yer ve konuma göre değişmekle birlikte diğer ısıtıcılara kıyasla 3’te birden, 6’da bire kadar daha düşük enerji sarf eder.
    Kısaca ayda 180 YTL harcayan bir elektrikli ısıtıcı yerine Baytek in ısıtıcıları kullanıldığında rakam 30 YTL ye kadar düşebilmektedir.
    VECTA Isıtıcılarınızda neden alüminyum kullanıyorsunuz?
    Alüminyum paslanmaz, çürümez, bozulmaz, çok uzun yıllar fiziki özelliğini kaybetmez ve ısıyı en iyi şekilde yansıtan metallerin başında gelir.
    Geri dönüşümlü bir malzeme olduğundan çevre sağlığına duyarlı bir metaldir.
    VECTA Elektrikli ısıtıcılarınızın yangın çıkarma riski nedir?
    Yangın çıkarmaz, ısıyı homojen olarak bütün yüzeyine eşit dağıttığından bir tarafı az diğer tarafı çok ısınmaz . Çalışma sıcaklıkları 90 C derece de sınırlandırıldığından bu sıcaklık değerlerinde ev ve işyeri gibi ortamlarda kullanılan eşyaların alevlenme riski yoktur.
    Çektiği elektrik akımı da çok düşük olduğundan, diğer elektrikli ısıtıcılar gibi elektrik tesisatınıza fazla yük bindirmez bundan dolayı da elektrik kontaklarına sebep olma riski çok düşüktür.
    Baytek'in üretmiş olduğu VECTA ısıtıcılar neden çok az enerji tüketirken daha fazla ısıtabiliyor?
    Baytek‘in geliştirmiş olduğu moleküler ısı transfer sistemi sayesinde, doğalgaz dan veya elektrikten üretilen ısı kaynağından alınan sıcaklık cihazların bütün yüzeylerine aynı oranda, hızlı ve homojen olarak dağıtılmakta bu sayede az enerji tüketirken, sağlıklı bir ısıtma gerçekleştirilebilmektedir.
    Ürünleriniz için teknik servis gerekiyormu?
     Vecta kombi radyatörleri
     Vecta güneş kollektörleri hariç, Vecta elektrikli radyatörlerimiz
     Vecta elektrikli sobalarımız
     Vecta Fabrika ve Sera ısıtma sistemlerimiz için
    teknik servis gerekmemektedir.
    Kombi radyatörlerimi VECTA ürünleri ile değiştirirsem yeni kombi almak zorunda kalır mıyım?
    VECTA serisi yüksek tasarruflu kombi ünitelerimiz çıkana kadar, radyatörlerimizi eski kombinizle hiçbir problem yaşamadan kullanabilirsiniz . Bu durumda bile doğalgaz tüketiminizin düştüğünü görecekseniz.
    Ürünlerinizin diğer ısıtıcılardan farkı nedir?
    Diğer hiçbir ısıtma sisteminde Heatpowercell moleküler ısıtma sistemi mevcut değildir. Sadece Baytek ‘in üretmiş olduğu ürünlerde bu teknoloji kullanılmaktadır.
    Neden VECTA yı tercih etmeliyim?
    Diğer ısıtıcılar gibi;
     yüzeyinde yüzlerce derece sıcaklık oluşmadığından havanızın dengesini bozmayan
     en tasarruflu ısıtma bizimki derken yüzlerce YTL paranızı yakmayan
     ısıttığınız alanı doğal ve homojen bir biçimde en alttan en üst noktaya kadar komple ısıtırken havadaki nemi kurutmayan
     oksijeni yakmayan
    bir başka ısıtıcı varsa onu da tercih edebilirsiniz.
    Maksimum kaç m2 alanı ısıtabilirim?
    Sistemlerimiz modüler olduğundan, binlerce m2 alana kadar her yeri ilaveler yaparak ısıtabilirsiniz.
    Piyasada bu sistem de çalışan başka markalarda ürünlerde varmı?
    Bu teknoloji firmamız mühendislerinin yıllar süren araştırma ve geliştirme çalışmaları sonucunda ortaya çıkmış ve hiçbir emsalinde bulunmayan, patentleri, Know-how ları firmamızda bulunan bir teknolojidir.
    Bu teknolojiler sadece Baytek VECTA ürünlerinde kullanılmaktadır.
    Evimdeki ısıtma sistemimi değiştirmek bana kaç paraya mal olur?
    Bu ileri teknoloji ürünlerimiz yüksek tasarruflu ve verimli oldukları kadar, fiyatları açısından piyasadaki emsal diğer ısıtıcılarla arasında çok büyük fiyat farkı yoktur. Hatta Vecta serisi Alüminyum Kombi Radyatörleri bir çok diğer alüminyum kombi radyatörlerden daha hesaplıdır.
    Ürünlerimizi kullanırken elde edeceğiniz tasarruf miktarı sayesinde sabit aylık giderlerinizin de düşeceğinde unutmayın.
    Kaç yıl garantiniz var?
    Bütün ürünlerimiz değiştirme garantisi de dahil 2 yıl garantimiz dahilindedir.
    Fabrikamı, imalathanemi, canlı hayvan üretim çiftliğimi, seralarımı ısıtmam için çözüm üretebilir misiniz?
    Modüler ısıtma ünitelerimiz sayesinde binlerce m2 alanı ısıtabilmekteyiz.
    Ürünleriniz iddia edildiği kadar tasarruflu mudur?
    VECTA ürünlerinin tasarrufu bir iddia değil gerçektir. Bu bir çok kamu ve özel sektör laboratuarlarında yapılan testlerle de belgelenmiştir.
    Sizde kullanmaya başlayınca Ülkemizin enerjisini yıllarca boşa harcadığınıza üzülürken , bütçenize ağır yük getiren gereksiz fatura bedellerini düşündükçe hayıflanacaksınız.
    Ürünleriniz için dönemsel bakım gerekiyor mu?
    Hayır, ürünlerimiz imalat tekniği açısından uzun süre bakım gerektirmeyen özelliğe sahiptir.
    Ürünlerinizi nereden temin edebilirim?
    Ürünlerimizi belli başlı mağazalarda, dayanaklı tüketim malzemeleri satan beyaz eşya mağazalarında, elektrikçilerde, doğalgaz malzemeleri satan firmalarda ve bölge bayilerimizden temin edebilirsiniz.







  • ara ara okudum biraz uzun bi yazı ama umarım dogrudur ise yarar biseydir sonuc fiyasko olmasında
  • İş işten geçmiş olduktan sonra eski sistemden farkı olmadığını anlamak zor olabilir.

    Biraz matematik yapalım

    100 metrekare evin en soğuk memlekette doğalgaz faturası 300 ytl normal kombi ile.
    Eski kombiniz 3.000 ytl diyelim. Yeni kombide 3.000 ytl diyelim. dedektifin verdiği linkte sadece soba vardı tahmini konuşalım;
    %50 doğal gaz faturası düştü diyelim. Bu sayade aylık kariniz 150 ytl olacaktır.
    Eski kombiyi attık yeni kombiyi taktık 6.000 lira masraf ettik. 4 ay soğuk kışda en karlisinden 150 liradan 600 lira kara geçtik...
    10 yılda kendini kurtarıyor yürü be

    İşe %20 demesiyle bakalım 300 ytl faturanız 60 lira düşecektir. 4 ay soğuk kışta en karsizinden 60 liradan 240 lira kara geçtik...
    6.000 / 240 = Baya bi yıl ediyor heralde moleküler pırt gazı yakan kombi yaşasın !



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi SahteKullanıcıAdı -- 30 Aralık 2008; 20:17:00 >




  • Bir aralar, bir mühendis evin duvarlarına ısıtıcı sistem yerleştirme fikri ortaya atmıştı sanırım. Bence ısıyı tek merkezden yaymak yerine, geniş bir alandan mekana yaymak daha akıllıca bir çözüm.
    Tabi ne yakar, ne kadar yakar, kurulum maliyeti nedir?
    http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?viewid=123978
    linkte konu hakkında biraz bilgi var.
    Bence biraz geliştirilirse çok yeni binalarda uygulanarak iyi sonuçlar elde edilebilir...

    Elektronik ısıtıcıların da alayına diyorum. UFO'yu evden atana kadar çok uğraştım. Baş ağrısından başka hiçbir şey değil.!




  • Yav bu nasıl iştir anlamıyorum. Kombilerin ısı iletimi gibi bir sorunları yokki. Kaliteli bir kombi, yaktığı yakıtın enerjisinin %85-90'ınını radyatörlere iletebilir. Radyatörün yapıldığı maddenin ısıl iletkenliğinin hiç bir anlamı yokki. Sonuçta radyatörün ısıyı ilettiği madde olan havanın ısıl iletkenlik değeri sabit kalıyor. Çok laf az iş şeklinde bir pazarlama stratejisi gibime geliyor.
  • valla arkadaslar ufo lar icinde aynı seyleri söylüyolardı su kadar tasarruf bu kadar tasarruf aldıktan sonra bi bakıyosun fiyasko elektirik faturası kazık vrdigimiz paralara yazık. tek cozum elektirik fiyatlarını asagı cekmek tabi dogal gazıda. ha şöyle olabilir ürünü alırsın bir iki ay test edersin hesabını yaparsın keseye uyarsa parasını ödersin uymazsa isime yaramadı soylenenler fiyasko der malı geri atarsın. islerine gelirse
  • quote:

    Orjinalden alıntı: vasago

    Yav bu nasıl iştir anlamıyorum. Kombilerin ısı iletimi gibi bir sorunları yokki. Kaliteli bir kombi, yaktığı yakıtın enerjisinin %85-90'ınını radyatörlere iletebilir. Radyatörün yapıldığı maddenin ısıl iletkenliğinin hiç bir anlamı yokki. Sonuçta radyatörün ısıyı ilettiği madde olan havanın ısıl iletkenlik değeri sabit kalıyor. Çok laf az iş şeklinde bir pazarlama stratejisi gibime geliyor.


    Biraz ısı transferi kitaplarını karıştır istersen.
  • quote:

    Biraz ısı transferi kitaplarını karıştır istersen.


    Elimde öyle kitaplar yok. Siz o kitaplardaki bilgileri buraya taşıyın, yanlışımız varsa öğrenelim.
    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
  • Şimdi, ısı kayıpları, yalıtım malzemesi kalitesi, toplam duvar alanı + pencerelerin alanı gibi statik hesaplarını bir kenara koysak ve sözkonusu odadaki havanın tamamen korunum teknolojileri ile örülü olup, sözkonusu odanın adeta bir Dewar tüpü içinde oldugunu varsaysak bile, havayı ısıtabilmek için yine çok yüksek miktarlarda ısı gerekmektedir.

    Şimdi aşağıda, sıfır kayıp durumunda dahi elde edilebilecek olan degerleri hesap edecek olursak,

    Dışarının sıcaklıgı ile aynı olan, 2.5 metre yükseklikte tavanlı 20m² odayı, 6°C bir odayı 25°C sıcaklıga çıkarmak istedigimizi düşünelim.

    Bu durumda, havada 20x2.5 = 45m³ hava olacak,

    Havadaki ısıya baglı yogunluk degişimleri, gaz sabiti gibi hesapları da geçerek basitleştirecek olursak, havanın 25°C daki yogunlugunun her zaman geçerli oldugunu(1,226kg/m³) varsaysak bile,

    gerekecek olan ısı, ortaokul formüllerinden biri olan Q=m.c.(Delta)t ye göre bakacak olursak,

    (1,226x45)kg . 0.239 kcal . (25-6)°C = 250kcal enerjinin basılması ve kayıplar neticesinde de bu enerji aktarımının uzun süre sürmesi gerekir.


    Hiçbir kayıp olmasa bile, standard ısıtıcıların yaptıgı gibi, 10 dakika içinde bu kadar enerjini ortama pompalanması ve sıcaklıgın artması için,

    250 cal/10dak. = 1743.333...... Watt/saat eder,

    Ve bu kadar kısa süre içine kalana kadar, verilen ısının kaybedilen ısılardan daha çok olması ve bunun devamlı telafi edilmesi gerekecek. Yani daha hesaba koymadıgım kayıplarla beraber gereken ısı çok daha fazla artmış olacak. Yani bütün bunlar, gelen elektrigin tamamının ısıya dönüşmesi, tamamının iletilmesi ve hiçbirinin kaybedilmemesi gibi çok fantastik durumlar sonucunda ortaya çıkacak şeyler. nanoteknoloji belki ısının tamamının dagıtımını temin etmiş olabilir, ama kayıp alanlarını nasıl açıklayacaklar, göreceğiz..

    Bekleyip göreceğiz, herhalde 500watt ile 20m² odayı 4 saatte falan ısıtmayı planlamıyorlarsa, ciddi bir açıklama bekliyoruz yetkililerden.


    Kullandıgım kaynaklar :

    http://www.google.com/search?hl=tr&q=havan%C4%B1n+%C3%B6z+%C4%B1s%C4%B1s%C4%B1&lr=

    http://www.biltek.tubitak.gov.tr/merak_ettikleriniz/index.php?kategori_id=4&soru_id=3468

    http://www.unitconversion.org/unit_converter/power.html

    http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=gaz sabiti




  • Vecta'nın çağrı merkeziyle görüştüm biraz önce.Satışların 1 hafta sonra tüm Türkiye'de aynı anda başlayacağını,bunun için gece gündüz çalıştıklarını öğrendim.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: vasago

    quote:

    Biraz ısı transferi kitaplarını karıştır istersen.


    Elimde öyle kitaplar yok. Siz o kitaplardaki bilgileri buraya taşıyın, yanlışımız varsa öğrenelim.


    Yanlış şu ki radyatör gibi bir ısı değiştiricinin iletkenliği önemlidir. Radyatörlerin yalıtkan bir malzemeden üretildiğini düşünelim. Oda yine aynı şekilde mi ısınır? Kombi sürekli yanıyorsa birim zamanda üretilen enerjiyi sabit ve Q olarak alalım. Bu Q nun bir kısmı evi ısıtacak, bir kısmıda kayıp olarak evin dışına kaçacaktır.
    Q = Qev + Qdış. Şimdi verimli bir sistem yapmak istiyorsak Qdış ı azaltıp Qev i artırmalıyız. Radyatörün bir tarafını ev, bir tarafını da dış ortam gibi basit bir modele dönüştürürsek yapmamız gereken şey dış ortamla aradaki alanı yalıtmak ve evle aradaki bölümün de iletkenliğini mümkün olduğunca artırmaktır.

    Enerjinin korunumu ise başka bir mesele. Bazı makinalarda verimlilik 100 den fazladır. Bu verimliliğin tanımından kaynaklanır. Mesela buzdolaplarında 700 wattlık elektrik gücü vererek 2000 wattlık soğutma gücü elde edebiliriz. Alınan, verilenden çok olduğu için verim %100 den büyük olur. Burda elde edilen değere o yüzden verim denmez performans katsayısı denir. Çünkü klasik manadaki bir verim %100 bile olamaz.

    Her sistemin bir iç enerjisi vardır. U diye sembolize edilir. Bir sisteme ısı ya girer ya da çıkar. O ısıyı Q olarak ifade ederiz. Bir sistem ya iş yapar ya da o sistemin üstüne dışardan bir iş yapılır. Bir silindirin içindeki gaz pistonla dışarıdan sıkıştırılırsa üzerine iş yapılmış olur, eğer gazın kendisi genleşir de pistonu iterse sistem iş yapmış olur. Sistem iş yaparsa enerji kaybeder, sistemin üzerine iş yapılırsa sistem enerji kazanır. Sisteme ısı girerse sistem enerji kazanır, sistem ısı kaybederse sistem enerji kaybeder. Kısacası bir sistemin enerjisi
    U = Q + W dur.

    Bir ısı pompasının verimi %100 den büyüktür. Peki bu nasıl gerçekleşir? Doğada ısı yüksek sıcaklıktan düşük sıcaklığa doğru akar. 0 C den 20 C ye doğru ısı transferi asla kendine kendine gerçekleşmez. Eğer 0 C den 20 C ye ısıyı taşımak istiyorsanız enerji harcamanız ve iş yapmanız gerekir. Klima veya buzdolaplarındaki kompresörler bunu yapar. Bir ısı pompası (örn. klimalar) düşük sıcaklıktan yükssek sıcaklığa Q büyüklüğünde bir ısıyı taşır. Bununla beraber bir de sistem üstünde iş yaptıklarından sisteme W işi de katılır. Böylelikle sisteme katılan toplam enerji Q+W olur. Ama sizin sistem için harcadığınız enerji sadece W (kompresörün yaktığı elektrik) dur. Yani W enerji verirsiniz karşılığında Q+W enerji alırsınız. Yani 700 Watt harcayarak 2000 Watt güç elde etmek mümkündür.




  • Sevgili @selsan anlattıklarını biliyorum ama anlattıklarının peteklerin içindeki sıvıyla ilgisini çözemedim. Komvi X metreküp doğalgaz yakar Q kalori ısı açığa çıkar ve bu ısıyı su aracılığı ile peteklere iletir. Yanma odasından, kombinin su haznesine geçiş sırasında kaybedilen ısı dışındaki bütün ısı kayıpları evin içerisinde geçrekleşir ve yine evi ısıtır.
  • arkadaşlar iş klasik enerji teorisiyle olsaydı içtenyanmalı motor teknolojiside aynı yerde sayardı...20yıl önceki içten yanmalı motorlarla şimdikiler birmi? ikisi farklı durumlar tabi ben sadece örnek verdim.....bu ürünün özelliği nano boyutta bor kullanılarak aluminyum panelin iletkenliğinin arttırılmış olması diye okudum...ama %80 gibi enerji tasarrufu bencede marketing ten başka birşey değil.elbet tasarruf vardır AR-GE bunun için var zaten.Ufo firmasının genel müdürüyle yapılan bir röpörtaj okumuştum gazetede yaklaşık 1milyon dolar ar-ge harcaması yaparak %70tasarruflu yeni UFO ürünlerini ürettikleri yazıyordu.fakat meydanda yok bu ürün daha...Dikkat ettiğim kadarıyla herkesin sorunu enerji kaynaklarının inanılmaz pahalılığından çözüm arama yolları...piyasadaki infraredler çok başarısız.radyasyonla ısıtma yapıyo sadece ışığın deydiği yer ısınıyor.anlık ısıtma için iyi fakat evde kullanım için kesinlikle çok kötü seçim.yaktıkları elektriğide söylemeye gerek yok ufo çalışırken elektrik saatine dinamo bağlamak lazım.doğalgaz malum kombii çekiyoodaa çekiyooo evin doğalgaz enerjisini pek umursadığı yok :) malum daha adam gibi yakmadan 200ytl civarlarında faturalar el yakmaya başladı...Bizim tek çözümümüz nükleer enerji.gerçi nükleer reaktörde kurulduğunda bu devlet bize ucuza enerji vermeyecek buda bir gerçek.en iyisi kendi bahçelerimize kendi reaktörlerimizi yapalım :)




  • acaba radyasyon yayıyormu. buna benzer düşük radyasyonla ısınma sistemleri mevcut zaten. fakat ürün bi çıksın incelemek gerek. Artı birde bu ürüne ilave olarak negatif iyon yayan sistemde ilave edilirse çok daha komforlu ve sağlıklı olur düşüncesindeyim....Alan arkadaş olursa yorumlarını acil yazarlarsa seviniriz.
  • radyasyonla(ışımayla) ısıtma yapan bir sistem değil bu.ışıma yapması için yüksek elektrik tüketmesi lazım UFO lar gibi.infrared ler radyasyonla yani ışımayla ısıtıyor.bu cihazın özelliği aluminyum panellerinin nano bor kaplı olması.çok hızlı yüskek ısı transteri sağlıyor düşüncesindeyim.herhangi bir kızıllık yok yani...ayrıca herkesin atladığı bir noktada binada mantoloma yoksa oda sıcaklığı geç yükselir çabuk düşer.malesef çoğu binadada mantoloma sistemi mevcut değil.malesef tamamen bir ekipman işi bu verimli ısınmak.bu vecta ürünlerini yanan bir ufak soba gibi düşünebilirsiniz.ayrıca bu ürünler mümkün olduğunda yüksek wattlı alınmalı...örneğin 400-500 yerine 600-800watt...zaten termostadı var üzerinde otomatiğe geçiyor.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: vasago

    Sevgili @selsan anlattıklarını biliyorum ama anlattıklarının peteklerin içindeki sıvıyla ilgisini çözemedim. Komvi X metreküp doğalgaz yakar Q kalori ısı açığa çıkar ve bu ısıyı su aracılığı ile peteklere iletir. Yanma odasından, kombinin su haznesine geçiş sırasında kaybedilen ısı dışındaki bütün ısı kayıpları evin içerisinde geçrekleşir ve yine evi ısıtır.


    Peki o zaman şu soruyu sorayım? Peteklerin etrafını izole edelim. Ev ne kadar ısınır? Ya da ısınır mı? Bir de petekleri süperiletken yapalım. Ev ne kadar ısınır?
  • Reklamın iyisi kötüsü olmaz...

    Ben açıkçası çokta bir numarası olacağını düşünmüyorum bu sistemin.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: selsan


    quote:

    Orjinalden alıntı: vasago

    quote:

    Biraz ısı transferi kitaplarını karıştır istersen.


    Elimde öyle kitaplar yok. Siz o kitaplardaki bilgileri buraya taşıyın, yanlışımız varsa öğrenelim.


    Yanlış şu ki radyatör gibi bir ısı değiştiricinin iletkenliği önemlidir. Radyatörlerin yalıtkan bir malzemeden üretildiğini düşünelim. Oda yine aynı şekilde mi ısınır? Kombi sürekli yanıyorsa birim zamanda üretilen enerjiyi sabit ve Q olarak alalım. Bu Q nun bir kısmı evi ısıtacak, bir kısmıda kayıp olarak evin dışına kaçacaktır.
    Q = Qev + Qdış. Şimdi verimli bir sistem yapmak istiyorsak Qdış ı azaltıp Qev i artırmalıyız. Radyatörün bir tarafını ev, bir tarafını da dış ortam gibi basit bir modele dönüştürürsek yapmamız gereken şey dış ortamla aradaki alanı yalıtmak ve evle aradaki bölümün de iletkenliğini mümkün olduğunca artırmaktır.

    Enerjinin korunumu ise başka bir mesele. Bazı makinalarda verimlilik 100 den fazladır. Bu verimliliğin tanımından kaynaklanır. Mesela buzdolaplarında 700 wattlık elektrik gücü vererek 2000 wattlık soğutma gücü elde edebiliriz. Alınan, verilenden çok olduğu için verim %100 den büyük olur. Burda elde edilen değere o yüzden verim denmez performans katsayısı denir. Çünkü klasik manadaki bir verim %100 bile olamaz.

    Her sistemin bir iç enerjisi vardır. U diye sembolize edilir. Bir sisteme ısı ya girer ya da çıkar. O ısıyı Q olarak ifade ederiz. Bir sistem ya iş yapar ya da o sistemin üstüne dışardan bir iş yapılır. Bir silindirin içindeki gaz pistonla dışarıdan sıkıştırılırsa üzerine iş yapılmış olur, eğer gazın kendisi genleşir de pistonu iterse sistem iş yapmış olur. Sistem iş yaparsa enerji kaybeder, sistemin üzerine iş yapılırsa sistem enerji kazanır. Sisteme ısı girerse sistem enerji kazanır, sistem ısı kaybederse sistem enerji kaybeder. Kısacası bir sistemin enerjisi
    U = Q + W dur.

    Bir ısı pompasının verimi %100 den büyüktür. Peki bu nasıl gerçekleşir? Doğada ısı yüksek sıcaklıktan düşük sıcaklığa doğru akar. 0 C den 20 C ye doğru ısı transferi asla kendine kendine gerçekleşmez. Eğer 0 C den 20 C ye ısıyı taşımak istiyorsanız enerji harcamanız ve iş yapmanız gerekir. Klima veya buzdolaplarındaki kompresörler bunu yapar. Bir ısı pompası (örn. klimalar) düşük sıcaklıktan yükssek sıcaklığa Q büyüklüğünde bir ısıyı taşır. Bununla beraber bir de sistem üstünde iş yaptıklarından sisteme W işi de katılır. Böylelikle sisteme katılan toplam enerji Q+W olur. Ama sizin sistem için harcadığınız enerji sadece W (kompresörün yaktığı elektrik) dur. Yani W enerji verirsiniz karşılığında Q+W enerji alırsınız. Yani 700 Watt harcayarak 2000 Watt güç elde etmek mümkündür.



    Yalnız Joule etkisini kullanarak (yani elektrik enerjisinin ısı enerjisine çevrimi) ısıtma ile, basınçlı sistemlerde yoğunluk değişimi ilkesi ile ısı taşınımı yapmak (Klima, buzdolapları vb.) farklı şeylerdir.

    Birinde, 700 wattlık kompresörlerle 2000 wattlık ısı, dış ortamdan iç ortama taşınır, bu bahsedilen sistemler de joule ısısı ile elektriği doğrudan ısıya çevirir. Yani yoktan varolmak gibi birşey katiyen yoktur.

    Ki bu konunun başlığındaki ısıtma sistemlerinde de ısı değiştiricisi gibi özelliklerden katiyen bahsedilmemektedir.


    --- --- --- --- ---

    quote:




    bikerboy Tarih 6 Ocak 2009; 22:14:24
    arkadaşlar iş klasik enerji teorisiyle olsaydı içtenyanmalı motor teknolojiside aynı yerde sayardı...20yıl önceki içten yanmalı motorlarla şimdikiler birmi? ikisi farklı durumlar tabi ben sadece örnek verdim.....bu ürünün özelliği nano boyutta bor kullanılarak aluminyum panelin iletkenliğinin arttırılmış olması diye okudum...ama %80 gibi enerji tasarrufu bencede marketing ten başka birşey değil.elbet tasarruf vardır AR-GE bunun için var zaten.Ufo firmasının genel müdürüyle yapılan bir röpörtaj okumuştum gazetede yaklaşık 1milyon dolar ar-ge harcaması yaparak %70tasarruflu yeni UFO ürünlerini ürettikleri yazıyordu.fakat meydanda yok bu ürün daha...Dikkat ettiğim kadarıyla herkesin sorunu enerji kaynaklarının inanılmaz pahalılığından çözüm arama yolları...piyasadaki infraredler çok başarısız.radyasyonla ısıtma yapıyo sadece ışığın deydiği yer ısınıyor.anlık ısıtma için iyi fakat evde kullanım için kesinlikle çok kötü seçim.yaktıkları elektriğide söylemeye gerek yok ufo çalışırken elektrik saatine dinamo bağlamak lazım.doğalgaz malum kombii çekiyoodaa çekiyooo evin doğalgaz enerjisini pek umursadığı yok :) malum daha adam gibi yakmadan 200ytl civarlarında faturalar el yakmaya başladı...Bizim tek çözümümüz nükleer enerji.gerçi nükleer reaktörde kurulduğunda bu devlet bize ucuza enerji vermeyecek buda bir gerçek.en iyisi kendi bahçelerimize kendi reaktörlerimizi yapalım :)







    Patlamalı motorların verimi konusunda ise, ısıl verim konusunda bir çalışma yerine, motorların daha yüksek sıkıştırma oranlarına ulaşmaları, daha uzun biyel kollarında aynı devir sayısını elde ederek yüksek torka ulaşmaları, daha fazla havayı yanma işleminde kullanmak için aşırı besleme sistemleri (turboşarj, süperşarj [kompressor diye de geçer]) akabinde de ekonomi yapabilecek kadar düşük devirlerde makul bir sürat, ve yüksek güç elde edebilmeleri hedeflenmiştir.

    Tabi bunun yanında karbüratör gibi sabit yakıt avansına sahip üründen ziyade, giren hava içindeki oksijen yoğunluğunu ve, ulaşılması gereken devir sayısını otomatik olarka hesaplayarak yakıt avansını her zaman değiştiren ve çiğ atma, eksik yanma gibi sorunları tarihe karıştıran doğrudan enjektör sistemlerinin , ve çok ince püskürtme deliklerine sahip olan ( bu yüzden de geleneksel yakıtlarla sorun yaşayan) yüksek basınçlı, mikro damlacıklar püskürterek yakıtın havada daha iyi çözünmesini sağlayan Stratified Fuel Injector teknolojilerinin de katkısı büyük.

    Yani, ortada ısıl verim artışından ziyade, yakıtın daha düzgün yakılması sözkonusudur.

    Bu konuda da ilk denemeleri 1983'de K-Jet yakıt enjektörleri ile ilk direkt enjeksiyon sistemini kullanarak, "Renault 5 Turbo 2" adlı araçta, 1400cc de Fabrika çıkışı olarak tam 160bg güç elde ederek yapmışlar, ancak seri üretimde çok fazla maliyetli olması, aynı zamanda o dönemde ekonomi sınıfı araçlara başlayan rağbet sonucu fazla satılmamışlardır.

    (Yani, şu 1400 motora çift şarj koyarak 170bg ürettik diyen ve o arabalarından 60 milyar para kesen Almanlar, pek de yeni birşey yapmamışlar. Zaten malum otomotiv firmasının, Hitler'in markası olması, antipati duymam için yeterli bir sebeptir)




  • quote:

    Orjinalden alıntı: bikerboy

    arkadaşlar iş klasik enerji teorisiyle olsaydı içtenyanmalı motor teknolojiside aynı yerde sayardı...20yıl önceki içten yanmalı motorlarla şimdikiler birmi? ikisi farklı durumlar tabi ben sadece örnek verdim.....bu ürünün özelliği nano boyutta bor kullanılarak aluminyum panelin iletkenliğinin arttırılmış olması diye okudum...ama %80 gibi enerji tasarrufu bencede marketing ten başka birşey değil.elbet tasarruf vardır AR-GE bunun için var zaten.Ufo firmasının genel müdürüyle yapılan bir röpörtaj okumuştum gazetede yaklaşık 1milyon dolar ar-ge harcaması yaparak %70tasarruflu yeni UFO ürünlerini ürettikleri yazıyordu.fakat meydanda yok bu ürün daha...Dikkat ettiğim kadarıyla herkesin sorunu enerji kaynaklarının inanılmaz pahalılığından çözüm arama yolları...piyasadaki infraredler çok başarısız.radyasyonla ısıtma yapıyo sadece ışığın deydiği yer ısınıyor.anlık ısıtma için iyi fakat evde kullanım için kesinlikle çok kötü seçim.yaktıkları elektriğide söylemeye gerek yok ufo çalışırken elektrik saatine dinamo bağlamak lazım.doğalgaz malum kombii çekiyoodaa çekiyooo evin doğalgaz enerjisini pek umursadığı yok :) malum daha adam gibi yakmadan 200ytl civarlarında faturalar el yakmaya başladı...Bizim tek çözümümüz nükleer enerji.gerçi nükleer reaktörde kurulduğunda bu devlet bize ucuza enerji vermeyecek buda bir gerçek.en iyisi kendi bahçelerimize kendi reaktörlerimizi yapalım :)


    İçten yanmalı motorlar hakkındaki yorumunuza pek katılamayacağım 20 sene değil belki 40 senedir değişen pek bir şey olmadı. Sadece verimi bir miktar arttırma çabaları var onun dışında temelde herşey aynı duruyor.

    Ufolar hakkındaki yorumunuza tamamen katılıyorum seneler evvel çıktığında kimsenin dönüp bakmadığı bu aletler televizyon reklamları sayesinde çok mettah birşeymiş gibi gösterilip insanlara satılmakta. Bu ürüne verilecek paranın üstüne koyup bir klima alınsa çok daha etkili ve tasaruflu bir ısıtma sağlanır. Ufo tarzı ısıtıcıların etklili olduğu tek yer acık veya büyük hacımli mekanlarda noktasal ısıtma sağlayabilmesidir.




  • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.