3 Temmuz 2011 sabahından beri Türkiye’de yıllardır peşinden karşılıksız koştuğumuz Futbol Düzeni’nin gerçek yüzüyle karşı karşıya kalmanın korkunç acısını ve hayal kırıklığını yaşıyoruz. Yöneticisi, medyası, futbolcusu ve hatta taraftarı ile hepimiz çok berbat bir sınav veriyoruz. Bizce soru şudur: Her zamanki gibi mi yapacağız? “Yok bir şey yahu” mu diyeceğiz? Oyunu gözü kapalı seyretmeye devam mı edeceğiz? Görüyoruz ki bir kesim bunu istiyor: Üstünü örtelim, kaldığımız yerden devam edelim! Biz bunu kesinlikle reddediyoruz. Bizim gibi çoğunluğun da bunu reddettiğini görüyoruz. Ne yazık ki elimizde hiçbir yetki yok. Ama yıllardan beri bu sporu bu noktaya getiren, o çok bahsettikleri “marka değeri”ni yaratan da bizleriz. Formayı da alan, kombineyi de alan, taraftar kartını da alan, şifre kutusunu da alan bizleriz! O halde, bu sporun tüm aktörlerine son kez sesleniyoruz. Adam olun. Oyunu koruyun. Hesaplar içine girmeyin. Temizleyin. Ne pahasına olursa olsun, eskiyi yıkın! Korkmayın! Futbolseverler arkanızdadır! Arkanızda kalacaktır. Yoksa, biz de yokuz! Bunu yapamazsanız, esas o zaman “marka değeri”nin nasıl düşeceğini göreceksiniz… Futbolseverler