Şimdi Ara

Laiklik, Din, Hoşgörü, Özgürlük, Azınlık, Çoğunluk Kavramları ile Farazi Bir Durumu Değerlendirme (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
74
Cevap
1
Favori
2.418
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Periah kullanıcısına yanıt
    Sokaklara inekler neden salınamasın? Asıl özgürlük kısıtlamak bu değil midir? Sokak kedileri ve köpekleri de mi olmamalı? Yoksa inek hacim olarak büyük bir hayvan olduğu için mi salınmamalı? Yani olaydaki kutsallık o gezinen ineklerin sadece inek olarak görülmemesinde.

    Evrimsel bakış açısı ile baktığımızda bu hayvanlar zaten doğada serbest halde bulunan hayvanlardı; insanlar eti ve sütü ile uysallığı yüzünden inekleri beslemeye ve hapis etmeye başladılar. Yani dinden bağımsız baktığımızda da inekleri sokaklardan toplamak için bir hakkımız yok gibi görünüyor.

    Ezan, eşcinsellik vb. konular başka konular onları değerlendirmiyorum, onlar başka şekilde değerlendirilecek konular. 2 din karşı karşıya gelmeli kuralları açısından, saygı başka birşey.

    İkisinde de kutsal olan bir durumun çakışmasından bahsederek konuyu zor şekilde açtım zaten. Kavramların hepsinin bir sınırı olduğunu, güçlünün hukuk denen şeyi "adil" olarak ilan ettiğini göstermek istedim.

    Laiklik de desek hoşgörü de desek azınlık hakkı var da desek çoğunluk hakkı da desek birşeyleri eksik yapmış olacağız. Yani hiç bir çeşit devlet bu sorunu çözemez. Bir taraftan kesinlikle verilen karar taraflı bulunacaktır ve OBJEKTİF hukuk bu nedenle yoktur. Ne dersin?




  • Google'ı açıp ateist ahlakı diye aratmadım düşündüm ve mantıklı olarak empati cevabını buldum

    1. evrensel ahlak diye birşey yok
    2. kararlarımızı kar zarar analizi yaparak veriyoruz (empati)
    3. geçmişten bugüne bakarsan insanoğlu hep gelişmiş gelecekte insan ne olur diye sorsalar geleceği bilmediğin için fazla birşey söyleyemezsin ama şunu kesin olarak söyleyebilirsin gelecekte insanoğlu daha çok gelişecek yani bu demek oluyorki gelişmek olmazsa olmazımız.

    Bir çocuğa zarar vermek psikolojisini bozar gelişimi engeller (3), kanunlardan kaçsan bile çocuğun kimsesi olmasa bile vicdanın var (2)

    3 ve 2. maddeyi takmıyorsan henüz insan olamamışsın demektir.
  • Ben devletin vereceği hukuki karardan bahsediyorum, çeşit çeşit inanış var ve bir çok inanış birbiriyle zıt iddialara sahip. Örnekler tabiki de başka inanışlar üzerinden de yapılabilir.

    Objektif bir hukuk nasıl mümkün olacak? Güçlünün hukuku objektif midir yoksa güçlü dayattığı için mi algılatılan hukuku objektif olarak algılarız?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-596C9B846

    Bu mesaj silindi.

    Alıntıları Göster
    Anti realizmle normativizm arasındaki gerilimi deontoloji çözmez,çözemez.Ahlak mefhumu keyfi gelişip neliğini bulur çünkü
  • quote:

    Ben sadece ayna nöronlarının bizim nasıl empati yaptığımızı açıkladıklarını söyledim. Neden empati yapmamız gerektiğini açıklamasız bırakıyorlar.


    Ben bunu 2. madde ile açıklıyorum sen bunun adına ahlak diyorsun, bu açıklama yeterli değilmi zarar göreceğim şeyi neden yapayım? ortalama 70 yıl ömrümüz var 40 yaşlarında birilerine zarar vererek kalan 30 yılı neden risk altında yaşayayım?
  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    Bu problemin çözümü iki tarafın da inançlarından feragat göstermesi, başka çözüm yok gibi. sonuçta bu bir inanç(gerçek olduğu sanılan şey) gerçek değil. İslama göre dinden çıkanlar ve müslümanlar bir arada yaşaması mümkün değil ama yaşıyoruz işte
  • Zodion Z kullanıcısına yanıt
    Eyalet sisteminde hindular çoğunluk olsa da müslümanın azınlık hakkı yok mu sayılacak peki
  • İslama göre dinden çıkan dinden çıkmıştır, öldürülmesi söz konusu değildir. Mezhepsel şeyleri dine mal etmeyelim lütfen. Konuyu da dağıtmayalım.

    2 taraf aynı anda nasıl inancından feragat edecek?

    Peki 2 taraftan ineği kesip yiyen bir ateist olsa durum ne olurdu? Ne değişirdi? Yani Müslüman ile ateist aynı eylemi bambaşka amaçlar ile yapabilirler neticede ikisi de ineğe kutsallık bahşetmemekte ortaklar
  • "Laik olmadığını söyleyen abd devleti" mi?

    “The government of the United States is not, in any sense, founded on the Christian religion.”

    —John Adams
  • Değil mi? Ne kadar tartışırsak tartışalım bir taraf kendini mağdur hissetmek zorunda. Ne kadar zeki olursak olalım konu insanların düşünceleri olduğunda ve işin içine inanç girdiğinde objektiflik yerini çoğunluğun hukukuna bırakmak zorunda kalıyor. Yani hukuk aslında objektif değil, güçlünün belirlediği bir olgudur.

    Eşcinsellik veya başka konularda da inanç anlamında değil ama algılama anlamında çakışmaları görüyoruz aslında. Veya Hitler Almanya'sında Yahudilere yapılanlar. Bunların hepsi güçlünün hukukuna örnekler.

    Örneği bilerek masum bir şey üzerinden verdim, insanın insana fiziken bir zarar vermediği durumu seçtim. Yine de masum gibi görünse de insanlar bu inek olayı yüzünden bile ayrıştırılabiliyor kolaylıkla.

    Hiç bir şekilde ortak bir hukuk belirleyebilmemize olanak yok insanlık için. Güçlü kimse onun belirlediği şeyler genel hukuk olarak değerlendiriliyor.

    Başka bir deyişle; güçlü insan kendini tanrı yerine koyuyor diyebilir miyiz peki?




  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    Hindistan'da inek eti sorunu
    Hindu inancında inek kutsal kabul edildiğinden Hinduların büyük bölümü sığır kesmiyor ve etini yemiyor. Hindu milliyetçisi Hindistan Başbakan Narendra Modi, 2014'te iktidara geldiğinden bu yana birçok eyalette inek kesimine yasak getirildi.

    -
    www.aa.com.tr
    Hindistan'da inek eti sattığı iddia edilen Müslüman'a saldırı
    https://www.aa.com.tr/tr/dunya/hindistanda-inek-eti-sattigi-iddia-edilen-muslumana-saldiri/1446390


    Birçok eyalette demiş ama hepsinde değil, ya inanç kuralları gevşetilir ya da bölge bölge ayrı kurallar getirilir. Önerdiğim filmde kurallar gevşetilmiş inançlar insandan daha önemli değil mesajı vermişler.

    İstatistik de önemli şimdi ben çıkıp Türkiye'de inekler kutsaldır desem kim takar beni.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-4D62BFE91 -- 4 Haziran 2020; 14:17:23 >




  • çok basit herkes kendi milletinde yaşayacak. mesela hindular ingiltereye gitse mecbur o hayvanları yiyecek. gidip de benim dinime özgürlük vs. deme hakları yok çünkü orası ingiltere.

    aynı şey bura içinde. türk milletinin kültürü belli. başkası bunu değiştirmemeli. mesela ramazanda ilk dayak hangi şehirden gelir sıkıntısını çekmemeliyiz. türk milletinin kültürü ve devlet yapısı belli. lai bir devlette isteyen ramazanda su da içebilir ki ramazan devleti ilgilendirmez. müslümanları ilgilendirir herhangi bir müslüman oruç tutmuyor diye dayak atarsa, ramazanda kampüsteki yemekhaneler kapatılırsa olmaz işte.
  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    Burada sana şunu sormak istiyorum. Hak ve hukuk kavramı doğada var mıdır ? Yani bir aslanın bir ceylanı avlayıp yemeye ne gibi bir hakkı vardır ?

    Hak ve hukuk kavramını ortaya çıkartanlar zaten biziz. Doğada hak, hukuk veya adalet gibi kavramları içermez bunları biz yaratırız.

    Bu hayvanların insanlar arasında yaşayıp yaşamayacağına karar verenlerde yine biziz. Benim fikrimi soruyorsan bana kalırsa şehirlerde sokak hayvanları olmamalı. Her hayvanın bir sahibi olmalı veya bir tesiste muhafaza edilmeli diye düşünüyorum. Burada kuşları ayrı tutuyorum çünkü kuşlar bize herhangibir zarar vermeden yaşıyorlar fakat eğer kuşlarda sorun olsaydı şehirde yaşayamazlardı pekçok farklı canlı türü gibi.

    Mesela ben kuşlara yem atılmasına karşıyım. Neden mi ? Çünkü sen her zaman çok ekmek alıyorsun ve aldığın ekmek sayısını adam gibi düzelteceğine fazlasını parklarda orada veya burada kuşlara atmaya başladığında kuşların yoğun olarak toplandıkları alanlar pislikten geçilmiyor. Halbuki sen kuşlara yem atmadığında kuşların şehirde açlıktan ölecekleri yok. İşte burada kedi, köpek veya kuş besleyen kişilerin bu hayvanları belli yerlerde toplaması o bölgenin hijyen durumunu oldukça kötü etkiliyor.

    Bu hayvanları ya sahiplenip bakın yada kamu alanında beslemeyin. Bu benim fikrim.

    ikisinde de kutsal olan bir durumun çakışmasından bahsettim demişsin. Fakat burada benim önerdiğim çözüme bakacak olursan iki taraftan birini yerme amacı gütmeyen tamamen nesnel bir ilke üzerinden yürüdüm. Yani herhangi bir dini inancı, fikri veya ideolojiyi kendi sınırlarınız içerisinde istediğiniz gibi yaşayabilirsiniz fakat kendi inancınızı bir başkasına dayatamazsınız. Bu önermeyi aldığımızda bunu hinduya karşı da kullanırsın, müslümana karşı da kullanırsın, komüniste veya liberale her tür insan tipine karşı geçerli bir ilke olduğunu görürsün. Bu ilkenin genelgeçer ve herkese uygulanabilir oluşu onu objektif ve adil kılar.

    Benim inancımda bu inek kutsal kesemezsin diyemezsin. Benim inancımda bu ezan kutsal hepiniz 5 vakit dinleyeceksiniz diyemezsin. Komünizmde din yoktur bütün kliseleri kapatıyorum diyemezsin, eşcinseller hastadır ve toplumdan temizlenmelidir diyemezsin gibi. Yani bu olgu taraflı değil . Bu yasa ile hem hinduların kendisini koruyabilirsin hemde hinduların başkasına dayatma yapmasını engellersin. Yani duruma göre suçu işleyen ve suçlu değişebildiğine göre bu yasa adildir diyebiliriz.




  • Söylediklerin birbiriyle çelişiyor.

    Hindular eğer dindarsa dünyanın neresine giderse gitsin ineğe kutsallık bahşedeceklerdir. Dindar değilse zaten sözde hindudur. Kaldıki azınlık hakkı gelişmiş ülkeler için çok önemsenen birşeydir.

    Türkiye'de çoğunluğun Müslüman olduğu düşünüldüğünde senin bakış açınla bakılırsa ramazan ayında kimse su içmemeli, yemek yememeli. Hatta bahsettiğin dayak senin bakış açına göre normal olan şey olmalı. Dinde böyle birşey yoktur ama sen söyledin diye kıyas yapıyorum Hinduların durumuyla.

    Laik bir devlet diyerek su içene müsamaha gösterilmesi gerektiği hususu ise işte bizi çok farklı bir tartışmaya da götürür. Laik bir devlet burası diyerek başörtüsü de yasaklandı geçmişte. Laik bir devlet deyip camiler de yasaklanabilir bir gün. Sınır nedir?

    Sonuç hep aynı yere çıkıyor, güçlü olan hukuk kurallarını belirliyor. En basitinden bir inek bile çözümlenemiyor barışçıl bir şekilde.




  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.