Şimdi Ara

Laiklik varsa Diyanet ne oluyor?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
21
Cevap
0
Favori
273
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Yabancılar bile haklı olarak bunu soruyor ama her şey siyah beyaz değildir hayatta.
    Atatürk bu günün fetösünü ve tarikatlarını gördüğü için insanlar yoldan sapmasınlar diye böyle bir bakanlığı kurdu.
    Dinin iç yüzünü de öğrenilmesini istedi. Türkçe kuran, Türkçe ezan derken, ibadetin bile Türkçe olmasını istedi.
    memleket meselelerine de yer verilmesini istedi hutbede, insanları hutbede aydınlatmak istedi.
    Ancak pek başarılı olamadı, çünkü halk daha hazır olmadan herkese oy hakkı tanındı.
    İşte bu sebeplerden dolayı diyanet var.

    İbadet ile konuşmasını Falih Rıfkı Atay şöyle anlatıyor.
    "Belki siz bilmiyorsunuz, dedim. Atatürk din işini ele aldı idi. Bir ara İstanbul'un büyük camilerinden birine gidip Türkçe Kur'an okuttuğunu da belki işitmişsinizdir. Bursa'daki gericilik olayı üzerine, "Türk camilerinde ezan, ibadet, dua, hepsi Türkçe olacaktır." emrini verdi idi. Parti ve hükûmet bozguncuları, "Aman Paşam, etme Paşam, şimdilik ezanı Türkçeleştirmekle yetinelim, ibadeti daha sonraya bırakalım." diye nerede ise ayaklarına düştüler. Zaten ne çektiysek bu inanmayıcı, boyun eğici, fırsat elverdikçe baltalayıcılar yüzünden çektik. Daha sonra dil devrimi işi çıktı. Kur'an'ın çevrilmesi bu işin sonucunun alınmasına kaldı. O arada Atatürk ölünce o hayal de uçup gitti. Eğer ezan ve ibadet birlikte Türkçeleşseydi Arap'tan büsbütün kurtulacaktık. "

    - Falih Rıfkı Atay, 1944 tarihli yazısından. Pazar Konuşmaları adlı kitabından alıntıdır.







  • Herkese oy hakkı tanındı, 1927 seçimlerinde katılım oranı sadece %20 !, tek parti CHP dönemi.https://tr.wikipedia.org/wiki/1927_Türkiye_genel_seçimleri
    Millet CHP'yi ne kadar istemiş burdan anlayın.

    Diyanet'in kuruluş amacı ise burada anlatılmaz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Novagate -- 31 Mayıs 2020; 12:47:16 >
  • Seküler bir devlette dini işleri denetleyen ve düzenleyen bir kurum olması onun sekülerliğini azaltmıyor zaten bana kalırsa. Laiklik teokrasinin tam zıttıdır. Laiklik veya sekülerizmin içinde barındırdığı şey toplumun, siyasetin ve devletin organizasyonunun din ve kutsal kitaplarla yapılamayacak olduğu öğretisidir. Seküler bir devletin diyaneti olabilir, denetlemek başka şey, devleti dini temeller üzerine inşa etmek başka şey. Avrupa'da benzeri kurumlar var mı emin değilim fakat tarihinden Rönesans'ı ve Reform'u çıkarmış bir toplumda dini denetlemenin bizdeki gibi bir mesele olacağını zannetmiyorum.
  • Din denetlenen bir şey mi?

    ABD yasalarda laik bir ülke değil ve parasında GOD yani tanrı yazar. Yıllar önce başörtüsü ile okula giren bir öğrenci ile ilgili davada mahkeme "hiç kimse din mi eğitim mi sorusuna maruz bırakılamaz" hükmünü vermişti; bizde ise başörtüsü resmen nükleer bir şeydi bir kesim için ve eğitimin her kademesinde yasaktı başörtüsü. Sonra tabi devir değişti hepimizin bildiği gibi.

    Diyanet olduğu için şu anda da devleti yönetenler din üzerinden duygu sömürüsünü devlet imkanları ile yapabiliyorlar rahat rahat. Halbuki devlet dine karışmasa idi bunlar olmayacaktı.

    Yani bu ülke hiç bir zaman Laik bir devlet olmadı ve "din" gerçekte bambaşka bir şeyken siyasilerin elinde "denetlenebilen" bir şeye dönüştü.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: torlofan

    Din denetlenen bir şey mi?

    ABD yasalarda laik bir ülke değil ve parasında GOD yani tanrı yazar. Yıllar önce başörtüsü ile okula giren bir öğrenci ile ilgili davada mahkeme "hiç kimse din mi eğitim mi sorusuna maruz bırakılamaz" hükmünü vermişti; bizde ise başörtüsü resmen nükleer bir şeydi bir kesim için ve eğitimin her kademesinde yasaktı başörtüsü. Sonra tabi devir değişti hepimizin bildiği gibi.

    Diyanet olduğu için şu anda da devleti yönetenler din üzerinden duygu sömürüsünü devlet imkanları ile yapabiliyorlar rahat rahat. Halbuki devlet dine karışmasa idi bunlar olmayacaktı.

    Yani bu ülke hiç bir zaman Laik bir devlet olmadı ve "din" gerçekte bambaşka bir şeyken siyasilerin elinde "denetlenebilen" bir şeye dönüştü.
    Hristiyanlık reform gördü.

    Uygarlık Yoluyoutube
    Avrupa Nasıl Gelişti? - Avrupa Nasıl Avrupa Oldu? Celal Şengör Anlatıyor
    https://www.youtube.com/watch?v=ZvrRGL4sWJA




  • HIGHER kullanıcısına yanıt
    İslam dini çok daha önce reform gördü. Emeviler zamanında resmen yeni bir dinin temelleri atıldı.

    Benim sorum başka bir şey söylüyor ayrıca. Şu anda da diyanette reform yapıldı farkındaysan. Öyle reformlar iyi olacak diye bir şey yok.

    Avrupa ayrıca Amerika kıtasının keşfi sayesinde gelişti. Para olmasaydı eğitim olamazdı. Her şeyin başı para.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: torlofan

    Din denetlenen bir şey mi?

    ABD yasalarda laik bir ülke değil ve parasında GOD yani tanrı yazar. Yıllar önce başörtüsü ile okula giren bir öğrenci ile ilgili davada mahkeme "hiç kimse din mi eğitim mi sorusuna maruz bırakılamaz" hükmünü vermişti; bizde ise başörtüsü resmen nükleer bir şeydi bir kesim için ve eğitimin her kademesinde yasaktı başörtüsü. Sonra tabi devir değişti hepimizin bildiği gibi.

    Diyanet olduğu için şu anda da devleti yönetenler din üzerinden duygu sömürüsünü devlet imkanları ile yapabiliyorlar rahat rahat. Halbuki devlet dine karışmasa idi bunlar olmayacaktı.

    Yani bu ülke hiç bir zaman Laik bir devlet olmadı ve "din" gerçekte bambaşka bir şeyken siyasilerin elinde "denetlenebilen" bir şeye dönüştü.
    Cumhuriyet kurulduğu dönemde belli bir miktar dine müdahale edilmesi gerekiyordu. Diyanet de bunu için kuruldu. Aslında laik bir ülkede diyanetin olmaması gerek. Devlet kendi eliyde dine müdahale etmiş oluyor. Belki kurulması yanlış da olabilir, bilemiyorum fakat o dönemde bence gerekliydi. Sonuçta devrim dini de içine alıyordu. Ve dinin de bir reforma ihtiyacı vardı. Din kitaplarının Türkçeye çevirilmesi, hutbelerin Türkçe okunması gibi. Tabi ki bu devrim biraz tepeden inme oldu ve dindar çevreleri rahatsız etti. Ama Atatürk öldükten sonra bu devrim devam etseydi şu an çok farklı bir noktada olabilirdik.




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Bu ne kardeşim heryerde.siyaset
    3 yıl önce açıldı
    Bu ülkede polis niye var ?
    10 ay önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    Her şey denetlemenin unsuru olabilir. Hangi ideolojiye baktığın meseleyi belirler, devletin otoritesini nereye kadar genişlettiğin belirler.

    Amerika hala yürürlükte bulunan en eski anayasaya sahip. 18. Asırdan geliyor anayasaları, seküler ibaresi olmaması çok şaşırtıcı değil. Zaten şunu belirteyim ABD seküler bir devlettir, anayasal laiklik laik olmanın tek yolu değil. Laikliği anayasayla belirtmeden laik olunamaz diye bir şey yok. ABD hukuku da sekülerdir. Buna karşılık mottoları in god we trust'tır. Paralarda god yazabilir, harvard hukuk fakülte kütüphanesinde "not under the man but under the god and law" yazdığını okumuştum mesela. Bu harvardda hukuk eğitiminin hıristiyan hukuku esas alınarak yapıldığı anlamına gelmiyor, eskiden kalan şeyler, gelenekler bunlar. Real karşılıkları yok.

    Ülkenin hiçbir zaman laik olmadığına katılıyorum ama farklı bir açıdan. Anayasaya "laik bir devlettir" ibaresi koyup şeriat toplumundan demokratik ve seküler bir yaşama geçiş denemesiydi bu. Açıkçası en iyi metot bu muydu bilinmez fakat bu geçişin sağlanmasına taraftar bir insanım. Başarısız olduğu kanaatindeyim bu yapılan girişimin çünkü Türkiye ne laik değerlere haiz, ne liberal, ne demokratik. Yani diyanet olmasaydı siyasette şimdi din tüccarlığı yapmayacak değillerdi. Bunun sebebi diyanet değil, bilakis böyle bir potansiyeli Türk toplumu siyasi kültüründe ve toplumsal kumaşında taşıdığı için diyanet kuruldu.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Diyanet,dinin ülkede belli tarikatlar tarafından yönlendirilmesini engellemek amacıyla kurulmuştur. Laiklik,dinsizlik demek değildir. Laikliğin ne kadar önemli olduğunu sanırım 15 temmuz darbe girişiminde anladık.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Olivier17 -- 4 Haziran 2020; 12:7:4 >
  • Kendomen kullanıcısına yanıt
    Peki neden özgürlükleri hunharca kısıtlayan, insanların taleplerini yok sayan bir yönetimi savunuyorsun? Müdahale edilmesi gerektiğini nereden biliyorsun? Edilmese cumhuriyet var olamazdı diyenler aptaldır benim gözümde. Demek ki aciz bir yönetim vardı.

    Bir kişinin senin neler hissetmen gerektiğine, nasıl ibadet edeceğine, tanrına nasıl inanacağına ben karar veririm demesi yasalarla korundu diye neden savunmalıyız?

    Atatürk çok doğru işler yapmış olabilir ama din konusunda yaptıkları-sadece İslam dini değil diğer dinler de baskı altında kalmış- savunulacak şeyler değil.

    Atatürk halk salaktır ben onların çobanıyım dedi. Halkın dinini bile ne şekilde yaşayacağına karıştı.

    Atatürk sağ iken de yönetim sıkıntılı idi. Bunda suçlu Atatürk'tür demiyorum sadece tespit yapıyorum. Eğitimsiz bir toplum ile muhatap idi ve kendi ideolojisini zorla dayatmaya çalıştı. Öldükten sonra da doğal olarak halk istediği yöne doğru ilerledi.

    İşte bu sebepten de hem laik olduğumuzu iddia ederiz hem de diyanet diye saçma bir kuruluş ile siyasetçiler dini şekillendirir bu ülkede.

    Devletin dinden temizlenmesini istiyorsak devlet dine karışmasın yeterli. Bir sürü mezhep cemaat var gitsin onları kayıt altına alsın artık mumsöndü mü oynarlar zikir mi çekerler ona da insanlar karar versin.

    Zaten devletten parasal destek almadığı zaman bu kadar cami de olmaz imam da olmaz.




  • Ben de zaten onu sordum. Devletin otoritesi dini denetlemeye yeter mi? Din ile devlet neden ayrıştırılmak istenmiştir?

    Kralın inandığı dine geçmek zorunda olduğumuz bir çağda mı yaşıyoruz biz yoksa?

    Osmanlı şeriattan çok farklı şekilde yönetildi yüzyıllar boyu. Arap devletlerinin şeriatı ile Osmanlı'nın şeriatı uymaz. Allah'ın Kur'an daki şeriatı zaten hiç birisininkine uymaz aslında en şeriatçı lider o kadar dini yasağına rağmen Atatürk'tür benim gözümde Zira hiç birinin yaptığı Kur'an ile birebir olmadığı için bakıldığında Kur'an a uygun şekilde emirler çıkartan Atatürk'tür.

    Bununla beraber 1800lerde Osmanlı devleti bir çok yasayı değiştirmiş ve şeriat devleti hükmünü zaten kaybetmişti.

    Son paragrafta söylediklerine %99 katılıyorum. Diyanet olmasa ve gerçekten laik olsak din tüccarlığını devletin vergileri ile yapamayacaklardı bu da çok şeyi değiştirirdi. Chp'nin de Atatürk tüccarlığı yaptığı düşünüldüğünde bu ülkede zaten siyaset kutsallar üzerinden ilerliyor hep.

    Peki sence Atatürk'ün denetlendiği zaman dilimine geldik mi? Ben teknoloji çağında doğan, yetişen yeni nesilin eskilerin dayattığı tüm kutsalları biçimlendirdiğini görüyorum. Atatürk de küçüklüğümden beri bir put olarak karşımda dururken son yıllarda nasıl ki dine karşıt argümanlar olmuşsa Atatürk hakkında da çok yüksek sesler çıkıyor. Chp bile iktidar olsa Atatürk kutsallığını kaybedecek gibi duruyor sen ne düşünüyorsun?




  • Diyanet olmasa tarikatlar örgütlenir diyenlere sadece gülüyorum.
    Senin vergilerinle örgütleniyorlar bu şekilde. Maddiyatı senden örgütlenmesi kendinden. Ne güzel.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: torlofan

    Peki neden özgürlükleri hunharca kısıtlayan, insanların taleplerini yok sayan bir yönetimi savunuyorsun? Müdahale edilmesi gerektiğini nereden biliyorsun? Edilmese cumhuriyet var olamazdı diyenler aptaldır benim gözümde. Demek ki aciz bir yönetim vardı.

    Bir kişinin senin neler hissetmen gerektiğine, nasıl ibadet edeceğine, tanrına nasıl inanacağına ben karar veririm demesi yasalarla korundu diye neden savunmalıyız?

    Atatürk çok doğru işler yapmış olabilir ama din konusunda yaptıkları-sadece İslam dini değil diğer dinler de baskı altında kalmış- savunulacak şeyler değil.

    Atatürk halk salaktır ben onların çobanıyım dedi. Halkın dinini bile ne şekilde yaşayacağına karıştı.

    Atatürk sağ iken de yönetim sıkıntılı idi. Bunda suçlu Atatürk'tür demiyorum sadece tespit yapıyorum. Eğitimsiz bir toplum ile muhatap idi ve kendi ideolojisini zorla dayatmaya çalıştı. Öldükten sonra da doğal olarak halk istediği yöne doğru ilerledi.

    İşte bu sebepten de hem laik olduğumuzu iddia ederiz hem de diyanet diye saçma bir kuruluş ile siyasetçiler dini şekillendirir bu ülkede.

    Devletin dinden temizlenmesini istiyorsak devlet dine karışmasın yeterli. Bir sürü mezhep cemaat var gitsin onları kayıt altına alsın artık mumsöndü mü oynarlar zikir mi çekerler ona da insanlar karar versin.

    Zaten devletten parasal destek almadığı zaman bu kadar cami de olmaz imam da olmaz.
    Cumhuriyet yönetimi hiçbir zaman insanların özgürlüğünü hunharca kısıtlamadı. Belli kimseler yönetimde insanların özgürlüğünü kısıtlamış olabilir ama bunu cumhuriyete maletmek hata olur.
    Dine müdahale edilmeseydi de cumhuriyet var olurdu fakat Atatürk bu dini herkesin anlamasını istedi. Bunun olması için de dine müdahale edilmesi gerekliydi. Dine zarar verdi mi, bence vermedi. Sadece ezanın Türkçe okunması dönemin insanı hazmedemedi. Günümüzde bile kimse istemiyor neredeyse.
    Evet o eğitimsiz topluma o ideoloji fazla geldi. Doğal olarak toplum bu ideolojiyi benimseyemedi.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Kendomen -- 4 Haziran 2020; 10:12:47 >




  • Kendomen kullanıcısına yanıt
    Ben ibadetin de ezanın da Türkçe olmasından rahatsızlık duymuyorum. Dinen bir sakınca da görmüyorum. Benim rahatsızlık duyduğum konu bunun EMİRLE, ZORLA KANUNLA insanlara yaptırılmaya çalışılmasıdır.

    Atatürk dini herkesin anlamasını istemiş olabilir de olmayabilir de bu benim tartıştığım konu değil. Benim tartıştığım nokta ZORLA yaptırmaya çalışmasıdır.

    Dine zarar veren vermiştir zaten bu da tartışılacak konu değil.

    Atatürk'ün bu politikası geri tepmiş ve halk DP'ye kucak açmıştır. Ondan sonra da güç odakları 60 darbesi ile ancak ve ancak bu iktidara dur diyebilmiştir.

    Şimdi bana söyleyebilir misin ki bu politikalar Türkiye Cumhuriyeti'nin Atatürk sonrası sürecine etki etmedi?

    Sen Atatürk'e hiç eleştirel baktın mı yoksa Atatürk'ün her yaptığını savunur musun? Eleştirel bakıyorsan kendince hatalı politikaları nelerdir?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: torlofan

    Ben ibadetin de ezanın da Türkçe olmasından rahatsızlık duymuyorum. Dinen bir sakınca da görmüyorum. Benim rahatsızlık duyduğum konu bunun EMİRLE, ZORLA KANUNLA insanlara yaptırılmaya çalışılmasıdır.

    Atatürk dini herkesin anlamasını istemiş olabilir de olmayabilir de bu benim tartıştığım konu değil. Benim tartıştığım nokta ZORLA yaptırmaya çalışmasıdır.

    Dine zarar veren vermiştir zaten bu da tartışılacak konu değil.

    Atatürk'ün bu politikası geri tepmiş ve halk DP'ye kucak açmıştır. Ondan sonra da güç odakları 60 darbesi ile ancak ve ancak bu iktidara dur diyebilmiştir.

    Şimdi bana söyleyebilir misin ki bu politikalar Türkiye Cumhuriyeti'nin Atatürk sonrası sürecine etki etmedi?

    Sen Atatürk'e hiç eleştirel baktın mı yoksa Atatürk'ün her yaptığını savunur musun? Eleştirel bakıyorsan kendince hatalı politikaları nelerdir?
    Katılıyorum. Din hakkında biraz daha yumuşak olunabilirdi. Zaten 1930 yılında yeni parti kurulduğu zaman halkdan beklenmedik bir destek aldılar. O dönem seçim yapılsa belki CHP iktidarı kaybedebilirdi. Şu an bile sırf din meselesi yüzünden CHP'den nefret eden bir kitle var. Bu nefretin geçmesi için uzun yıllar gerek.




  • Kendomen kullanıcısına yanıt
    Kısmen yapmak zorunda olmasını anlıyorum ama gerçekten de çok aşırılıklar yapılmış. Bana ben bu halkın çobanıyım bu halk ise koyun diyecek birisinin hareketleri gibi geliyor yapılanlar. Benim için en belirgin siyasi hatalarından birisi din konusudur. Yobazlıkla mücadele böyle olmamalıydı.

    Ben siyaseten nefretin geçmesi için 70li yılları hatırlamayanların siyasette etkili olması gerektiğine inanıyorum. Her iki tarafta da nefret ile güç depolayan bir kesim var, uzun yıllar Chp laiklik adı altında dini değerleri kaşıdı ve Akp'ye koz üstüne koz verdi, aslında sevmem ama Kılıçdaroğlu sonrası Chp'ye olan nefret azaldı, Akp'ye olan ise arttı. Keza İslam dinine olan nefrette de artış var. İnanmasa da nefret etmezdi insanlar bu kadar.

    Şundan eminim ama RTE gittikten sonra diyanet bence laik bir devlette olması gerektiği gibi kapatılacak bence Chp seçmeni de diyanetin zararlarını kavradı. Sen ne düşünüyorsun?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: torlofan

    Kısmen yapmak zorunda olmasını anlıyorum ama gerçekten de çok aşırılıklar yapılmış. Bana ben bu halkın çobanıyım bu halk ise koyun diyecek birisinin hareketleri gibi geliyor yapılanlar. Benim için en belirgin siyasi hatalarından birisi din konusudur. Yobazlıkla mücadele böyle olmamalıydı.

    Ben siyaseten nefretin geçmesi için 70li yılları hatırlamayanların siyasette etkili olması gerektiğine inanıyorum. Her iki tarafta da nefret ile güç depolayan bir kesim var, uzun yıllar Chp laiklik adı altında dini değerleri kaşıdı ve Akp'ye koz üstüne koz verdi, aslında sevmem ama Kılıçdaroğlu sonrası Chp'ye olan nefret azaldı, Akp'ye olan ise arttı. Keza İslam dinine olan nefrette de artış var. İnanmasa da nefret etmezdi insanlar bu kadar.

    Şundan eminim ama RTE gittikten sonra diyanet bence laik bir devlette olması gerektiği gibi kapatılacak bence Chp seçmeni de diyanetin zararlarını kavradı. Sen ne düşünüyorsun?
    Atatürk yobazlıkla mücadele etmek istedi fakat arada din de kaynadı. Çünkü yobazlar dini kullandılar yüzyıllar boyunca.
    Evet insanların dinden soğumasında AKP'nin büyük bir payı var. Dindar nesil projeleri ters tepti. Çünkü insanlara ne dayatırsanız insanlar ondan soğuyor. Dini siyasete alet etmelerinin de payı büyük.

    CHP'nin isminin hakkını verip halka inmesi lazım. Senelerdir sadece belli bir kesime hitap ediyor parti. Son yıllarda bunun farkına vardılar. Halka tepeden bakmak yerine onunda bütünleşmek lazım.
    Bence AKP'den sonraki partinin diyaneti kapatması zor. Siyasal İslamcılar bunu siyaset malzemesi olarak kullanmaya başlayabilir. Diyanet kapatılmaz ama diyanete verilen bütçe azaltılabilir. CHP seçmeni diyanetin zararının farkında fakat halkın %50'si farkında değil. Halk ne tepki verir kestirmek zor.




  • Kendomen kullanıcısına yanıt
    Ben Atatürk'ün dinlerin tamamı ile savaştığını düşünüyorum keşke sadece yobazlarla kalıp ibadet peşinde olanları kurcalamasa idi. Yahudiler bile zulüm altında kaldı. Yani dediğin oldu işte insanlara zorla dini bu şekilde yaşayacaksın dayatılınca 2. dünya savaşı bittiği gibi yeni parti kuruldu ve dini duygular üzerinden prim kazanıldı. Sol ve sağ bile aslında din tarafından oluştu bir bakıma. Sonrası zaten işte sürekli bir çekişme ile geçen süreler ve günümüz.

    Akp'nin dindar nesil projesi bence hiç olmadı. Söz ile icraat her zaman farklı oldu farkındaysan. Yine de söylem bile düşmanlığa dönüştürmeye yeterli oldu. İmam hatiplerin artırılması, ders konması ile olacak işler değil bunlar.

    Chp veya başkasını tutmadığım için ona girmek istemiyorum ama dediğinin olmasını isterim. Bize sağ duyulu yöneticiler gerekli. Yaşayıp göreceğiz artık.

    Diyanet ise bence şekil değiştirecek. Şu anda imamlar parti elemanı gibiler çoğu yerde ve Chp dahil bu güçten mahrum kalmak istemez. Yani çok zor diyanetin kapatılması dediğine katılıyorum.




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.