Şimdi Ara

LPG - Subap Yanması - Arıza Lambası ve Çelik Subaplar Takıldı (SS'li) (4. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
76
Cevap
5
Favori
24.500
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
8 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • Madem bu kadar girişmişsiniz ben sizin yerinizde olsam diskleri tornalatmak yerine komple yeniletir, fren hidroliğini de değiştirirdim. Tornalanmış diskin fren performansı orjinali gibi olmaz. Çatlama riski de var ayrıca.

    Bir de bu kadar kmye gelmiş aracın katalik konvertörüne de baktırmak lazım tüketimi arttırıp performanstan çok çalan bir parça eskidikçe. Eğer o da kötüyse onu da yenilerseniz fabrikadan çıkma gibi olur aracınız.
  • geçmiş olsun...iyi bir kit takılı olmasına rağmen LPG en fazla 110-120 bin km gittikten sonra masraf açıyor tabi ayarları düzgünse-montaj sorunu yoksa..

    aksi halde 40 - 50 binde bile aynı sorunları yaşayanlar mevcut..

    Aracınıza LPG hiç bağlatmasaydını bu motorun en az 150 bin km daha gideri olacaktı...

    Birde asıl merak ettiğim subaplar dışında LPG kaynaklı başka bir parça da -bölüm de arıza çıktı mı? yada çıkma ihtimali var mı?
    siz motoru ve bileşenleri inceledeğiniz de sadece subaplar da mı aşınma-bozulma oluşmuştu?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ghostiki -- 25 Aralık 2017; 11:39:8 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ghostiki

    geçmiş olsun...iyi bir kit takılı olmasına rağmen LPG en fazla 110-120 bin km gittikten sonra masraf açıyor tabi ayarları düzgünse-montaj sorunu yoksa..

    aksi halde 40 - 50 binde bile aynı sorunları yaşayanlar mevcut..

    Aracınıza LPG hiç bağlatmasaydını bu motorun en az 150 bin km daha gideri olacaktı...

    Birde asıl merak ettiğim subaplar dışında LPG kaynaklı başka bir parça da -bölüm de arıza çıktı mı? yada çıkma ihtimali var mı?
    siz motoru ve bileşenleri inceledeğiniz de sadece subaplar da mı aşınma-bozulma oluşmuştu?

    Sibop haricinde herhangi bir arıza yıpranma olmadı, görülmedi.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Mazotşist


    quote:

    Orijinalden alıntı: ghostiki

    geçmiş olsun...iyi bir kit takılı olmasına rağmen LPG en fazla 110-120 bin km gittikten sonra masraf açıyor tabi ayarları düzgünse-montaj sorunu yoksa..

    aksi halde 40 - 50 binde bile aynı sorunları yaşayanlar mevcut..

    Aracınıza LPG hiç bağlatmasaydını bu motorun en az 150 bin km daha gideri olacaktı...

    Birde asıl merak ettiğim subaplar dışında LPG kaynaklı başka bir parça da -bölüm de arıza çıktı mı? yada çıkma ihtimali var mı?
    siz motoru ve bileşenleri inceledeğiniz de sadece subaplar da mı aşınma-bozulma oluşmuştu?

    Sibop haricinde herhangi bir arıza yıpranma olmadı, görülmedi.

    aslında her 100 bin km de yapılacak 2500 - 3000 liralık bir masraf kabul edilebilir..bir de çelik subaplarla belki arıza yapma peryotu da uzayacaktır belki 150 bin km sıkıntısız LPg ile kullanabileceksiniz..

    bende dönüşüm yaptırma arifesindeyim ki zaten en fazla 30 - 40 bin km yol yapar aracı satarım

    sonuçta dizel kullanacak olsak 100 - 150 bin de turbo arızası verse o da en azından 2000 civarı dır diye tahmin ediyorum ki dizel de turbo dışında da arıza ihtimali yüksek;DPF vs..vs..sıkıntılarda çokça şikayet alıyor diye biliyorum..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Mazotşist


    quote:

    Orijinalden alıntı: ersin310

    merhaba, geçmiş olsun yerine güle güle kullanın diyeyim focus mk2, özellikle makyajlısı, çok sevdiğim hatta bir dönem alma aşamasına geldiğim bir arabadır. aracı yenilemek yerine tamir ettirmeniz çok mantıklı olmuş.

    bildiğim kadarıyla teleflex çok kaliteli bir kit, enjektörler direkt manifoldun üzerinde olması lazım. ama hiç teleflex montajı görmedim, varsa enjektör kısmını paylaşabilir misiniz?

    bir de aracı kullandığınız süre boyunca lpg ayarınız düzgün müydü, arıza lambası yanarak kullandınız mı? yani merak ettiğim, iyi bir ayarla mı bu kadar km geçtiniz, yoksa kötü ayara rağmen mi?

    Resmi çektiğimde göndericem, diğer sorulara gelirsek: Aracı kullandığım süre boyunca LPG ayarının düzgün olup olmadığını bilmiyorum. Piyasada kontrol ettirme imkanım da yok çünkü Teleflexi yetkili servisten başkası ya anlamıyor ya da sisteme giremiyor. Arıza lambası yanarak hiç kullanmadım. Subap erimesinden sonra lamba yaktı kısa süre sonra da subap değişimi yaptık. Konu içinde, ayarın iyi olsaydı biraz daha giderdin şeklinde yorum yapanlar oldu, üstte mesajları var.

    Motordan bazı resimler çektim. Umarım istediğin şekilde olmuştur.



    LPG - Subap Yanması - Arıza Lambası ve Çelik Subaplar Takıldı (SS'li)



    LPG - Subap Yanması - Arıza Lambası ve Çelik Subaplar Takıldı (SS'li)





    LPG - Subap Yanması - Arıza Lambası ve Çelik Subaplar Takıldı (SS'li)





    LPG - Subap Yanması - Arıza Lambası ve Çelik Subaplar Takıldı (SS'li)

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Bu memlekette uzaktan kaputun altındaki motoru gören kendine usta diyor ya ben ona yanıyorum..
  • Delifisek.Tux kullanıcısına yanıt
    100ml, 10 bar basınçta 25C sıcaklıkta sıvı halindeki LPG'nin tamamen gaz haline dönmesi için gerekli enerji miktarı ile aynı miktar LPG'nin yanmasıyla ortaya çıkan enerjiyi karşılaştırın bakalım.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • LPG -42 de kaynıyor. Nasıl olacak 25c sıcaklıkta sıvı halindeki lpg ? ?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ersin310

    daha önceki teknik yazılarınızdan konuya hakim olduğunuzu biliyorum. bu konu için de detay vermeniz mümkün mü?

    fakir-zengin meselesi lpg kullanıcılarının en çok takıldığı konu, ki haksız sayılmayız bence. subap yenileme konularını görüyoruz sık sık. bazı bilimsel incelemelerde, subap konusunda, lpg nedeniyle karbon filmi oluşmaması en büyük etkenlerden biri diye okumuştum. buna yapacak birşeyimiz zaten yok ama, eğer fakir karışım tehlikeli değilse lpg ayarını kafaya çok takmaya gerek yok diye düşüneceğim.

    Şimdi detaylı açıklayayım.

    Kimya gereği 14.7 gram hava ile 1 gram benzini yakarsanız tam yanma gerçekleşir. Ne oksijenden ne de yakıttan eser kalmaz. En temelde, en yüksek enerjiyi bu şekilde alırsınız, en yüksek sıcaklık da bu şekilde açığa çıkar. Eğer hava fazla gelirse, oksijenin bir kısmı yanmadan dışarı atılacak, ayrıca bu oksijeni ısıtmak için enerji harcanmış olacağı için güç düşük olacak.

    Yani 15.7 gram oksijen ile 1 gram benzinin yanma sonu sıcaklığı < 14.7 grama 1 gram oranı.

    Burası tamam.

    Şimdi, benzin, etanol, metanol , motorin vs hepsi sıvı yakıt. Buharlaşırken bir yerden ısı almaları gerekiyor. Onlar da sistemden ısı çekiyorlar. Yani şöyle diyeyim, sıvı benzin ve havayı bir kaba koyup ateşleyin. Mesela sıcaklık 600 derece olur diyelim. Benzini dışarıda buharlaştırın, içeri gaz olarak verin. Bir önceki deney ile aynı sıcaklıkta hava ile ateşleyin. Yanma sonu sıcaklık (atıyorum) 700 olur. Çünkü o 100 derecelik enerji, benzini buharlaştırmaya harcanmıştır.

    Arabaya tüp taktınız. Normalde sıvı benzin içeri püskürürken soğurdu, fakat siz lpg'yi regülatörde gaz fazına geçirdiniz. Regülatör soğudu, lpg yi gaz fazında motora sevk ettiniz. Bir önceki madde geçerli olur, buharlaşma sıcaklığı motordan çekilmediği için içeride sıcaklık artar. Regülatörde motor soğutma suyunu soğutur lpg. Radyatörün yükünü azaltır yani. Daha soğuk su, motorda dolaşır ve iyi soğutur. Genel anlamda bakılırsa lpg'nin gaz püskürtmesini bir nebze egale eder bu durum. Fakat..

    Supaplar garibim, üstüne benzin püskürecek de soğuyacak diye tasarım aşamasında, sıcaklığa o kadar da dayanıklı olmayan alaşımlardan yapılır. Egzoz supabı gibi değildir. Benzin enjeksiyonu kesilince hava ile çok soğuyamaz ve yüksek sıcaklığa maruz kalır. Her ne kadar bloktaki soğutma suyu biraz daha soğuk olsa da, yanma sıcaklığı yükseldiğinden, egzoz supabı da biraz nasibini alır. Çünkü supapları soğutma suyu soğutamaz.

    Lpg'nin temel problemi budur. Fakir karışımdı, yağlamaydı falan bunlar değil aslında. Benzin zaten yağlamaz supabı. Benzin püskürdüğü anda buharlaşmıyorsa problem vardır zaten, bir de 150-200 derecede supap yüzeyinde sıvı mı kalacak ?

    Gelelim fakir-zengin olayına.

    Şimdi, normal 14.7 ye 1 yanmada her şey ideal. Fakat gerçekte öyle değil. Yanma tam gerçekleşmiyor. HC ve CO emisyonları oluşuyor bu 14.7/1 oranında bile. O yüzden çok hafif fakir karışım bırakılır motor, oksijenin bir kısmı yanmada tüketilemez. Motordan çıkınca katalitik konvertörde HC ve CO ile tepkimeye girip onları yakar. Eğer yanma odasında oksijen tükenirse, CO katalitik konvertörde yanacak oksijen bulamaz.

    Stoichiometric yanma dediğimiz 14.7 ye 1 oran, aslında en yüksek sıcaklığın olması gereken oran. Fakat sıvı yakıtlarda yakıtı kısarsan, buharlaşmadan az ısı çektiğin için biraz ısınır. Evet, yakıtı kısınca ısı girdisi azalıyor ama buharlaşma ısısı da düşüyor. Daha da kısarsan tekrar düşmeye başlar yanma sıcaklığı.

    Zengin karışımda ise ısının bir kısmını yanmamış yakıt absorbe eder, daha soğuk çalışır motor.

    Son olarak, gaz fazında lpg'de ayar kısarsak ne olur ? Zaten içeri gaz olarak verdiğin için, buharlaşma ısısı diye bir olay söz konusu değil. Gazı kısarsan ısı girdisini kısarsın. Direkt olarak yanma sıcaklıkları düşer. Ayarı önemlidir ama. Fazla fakir karışım, içerideki homojen alev yayınmasını bozabilir. Ayrıca unutulmamalıdır ki, gazı-ısı girdisini kısmak, direkt olarak performansı düşürür.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ghostiki


    quote:

    Orijinalden alıntı: Mazotşist


    quote:

    Orijinalden alıntı: ghostiki

    geçmiş olsun...iyi bir kit takılı olmasına rağmen LPG en fazla 110-120 bin km gittikten sonra masraf açıyor tabi ayarları düzgünse-montaj sorunu yoksa..

    aksi halde 40 - 50 binde bile aynı sorunları yaşayanlar mevcut..

    Aracınıza LPG hiç bağlatmasaydını bu motorun en az 150 bin km daha gideri olacaktı...

    Birde asıl merak ettiğim subaplar dışında LPG kaynaklı başka bir parça da -bölüm de arıza çıktı mı? yada çıkma ihtimali var mı?
    siz motoru ve bileşenleri inceledeğiniz de sadece subaplar da mı aşınma-bozulma oluşmuştu?

    Sibop haricinde herhangi bir arıza yıpranma olmadı, görülmedi.

    aslında her 100 bin km de yapılacak 2500 - 3000 liralık bir masraf kabul edilebilir..bir de çelik subaplarla belki arıza yapma peryotu da uzayacaktır belki 150 bin km sıkıntısız LPg ile kullanabileceksiniz..

    bende dönüşüm yaptırma arifesindeyim ki zaten en fazla 30 - 40 bin km yol yapar aracı satarım

    sonuçta dizel kullanacak olsak 100 - 150 bin de turbo arızası verse o da en azından 2000 civarı dır diye tahmin ediyorum ki dizel de turbo dışında da arıza ihtimali yüksek;DPF vs..vs..sıkıntılarda çokça şikayet alıyor diye biliyorum..

    iste neden 2.el lpgli arac alinmamasi gerektiginin kanitidir bu yorum




  • Konuyu yeni gördüm ve hepsini okuyamadım. Bazı eski kullanıcıların da yorumlar var. Hepsini okumak istiyorum. Ama önce şunu sorayım, lpg montajında ya da ayarında bir sorun var mıydı? 30 Kasım'da açtığın konuya yazdıklarım için soruyorum.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: idemo

    Konuyu yeni gördüm ve hepsini okuyamadım. Bazı eski kullanıcıların da yorumlar var. Hepsini okumak istiyorum. Ama önce şunu sorayım, lpg montajında ya da ayarında bir sorun var mıydı? 30 Kasım'da açtığın konuya yazdıklarım için soruyorum.



    Montajda hata olduğunu sanmıyorum, o tarz bir tespit olmadı. Sadece son aylarda bir ya da iki lpg enjektörünün dibinden hava aldığını tespit ettik. Ayara gelirsek, araç sıfır km'de lpg takıldığında nasıl kalibre edildiyse öyle gitti. Sonrasında herhangi bir ayarlama yapılmadı.
  • Delifisek.Tux kullanıcısına yanıt
    Normalda lpg benzinden litre olarak yaklaşık % 20 fazla yakar diye bilgi var. Yani araç yaktığı sandığı benzinden %20 fazla lpg yakıyor olması lazım. Bunu aracın yol bilgisayarından da görüyoruz. Yol bilgisayarı benzin tüketimini veriyor ve bunu 1,2 ile çarpınca lpg tüketimi çıkıyor ki aldığım lpg ile yaptığım yol hesabını yapınca yakın sonuçlar çıkıyor.

    Aracımın şu an ki ayarında bunu yakalıyorum ancak daha önceki ayarda aldığım lpg ile yaptığım hesaplar hep yol bilgisayarı ile aynı çıkıyordu. Yani araç neredeyse 1 litre benzin yerine 1 litre lpg yakıyordu. Diğer bir ifadeyle fakir karışımda çalışıyordu. Bu durumda 16:1 civarı olması gereken ayardan da daha fakir demektir değil mi? Yaklaşık bir değer verebilir misiniz. Ya da motora bir sıkıntı olmuş mudur? Fikriniz var mı?

    Araca lpg 200 binde takıldı, şu an 356 binde. Araçta rölanti bozukluğu gibi bir problemim yok. 120 km civarı koyu yaptığım yerdeki ayarla kullandım.




  • msansertekin kullanıcısına yanıt
    detay bilgi için teşekkür ederim.
    şimdi sizin yazdıklarınızla konu farklı bir yere gidecek gibi. çünkü lpg de fakir karışımda ısının düşeceğini söyleyen 2. kişisiniz (benim gördüğüm). kendi ustamla aynı konuyu tartıştığımızda o da aynısını savunuyordu, Karışım düzgün değilse bari zengin olmasın yeter diyordu. Bu kadar teknik konuşmadığımız için yeterince ikna olmamıştım.

    Bu konudaki genel izlenim, fakir karışımın tehlikeli olduğu yönünde, herhalde herkes benzini düşünerek böyle yorumluyor. Eğer tam tersi durum geçerliyse, arıza lambası yanarak gezenler (genelde fakir karışım sebeplidir) için ciddi bir tehlike yok gibi duruyor.

    Aslında artık lpg kitlerinin, araç ecusunun komutlarını bir şekilde daha iyi işleyip çalışması gerekir diye düşünüyorum. Lpg yıllardır var ve ciddi arge yapılıyor, zamanla şu yol ayarı gerekliliğini tümden kaldıracaklardır diye düşünüyorum, ya da umuyorum diyeyim:)




  • hocam teşekkürler. enjektörü görmeyi umuyordum, ilk fotoğrafta net gözüküyor.
    şu teleflex in bir güzelliği de aracın lpgli olduğunun neredeyse hiç anlaşılmaması:)

    bence montaj olarak en sağlıklı yöntem bu, ama bu tip enjektörlerden vazgeçildiğine göre bu kadar ciddi işçiliğe gerek yok demekki. enjektörlerin dışarıda olması ile manifolda gömülü olması arasında pratikte anlaşılır fark olmadığı sonucuna geliyorum. bir de enjektör bozulması vs. durumlarda değişim daha zor oluyordur.
  • idemo kullanıcısına yanıt
    Geçerli olan %20 ye kadar fark normaldir söylemidir. %10 da yakabilir.

    Bakin Gaz halindeki lpg çok esnek bir yakıttır. Fakir dede zenginde de yürür. Farz edelim yarın bezin litresi 1 tl olsun.

    O şahin doğanların %80 evden yola çıkamaz. LPG yürütüyor bunları bir şekilde.


    Konyada araçları 18:1 veya 19:1 yürüten de var. Olmaz bir şey. Biz denedik aynı rakkamları. Buralar yokuş olduğu için arabanın tadı kaçıyor. Lada samara mesela tek kişi 17:1 hiç farketmez. şehir içinde şakır şukur yürür. Sebebine gelince 1. 2. 3. viteslerin oranı çok kısa. Şahin doğan da aynı ayarlar yüz ekşitir. Vites oranları farklı.


    Bizim bahsettiğimiz fakir karışımlar. Ancak hissiyatta farkedilebilecek kadar ince ayarlardır. aracı %5 falan kısıyorsunuz çok bir şey değil.

    Özellikle şehir içinde yakıt tüketiminde ana etken sağ ayağınız dır. Yakıt ayarınız çok abuk değilse (çok abuk ta bile çalışır lpg) anormal değerler göremezsiniz.

    Burada mesele, bu ayarları yapmak için doğru cihazınızın olması (işte bilmem kaç milyarlık emisyon test cihazı ile olmuyor). Bir de otomatik kalibrasyondan çok elle map yapabilmeniz. Şimdi elle map yapmayı destekleyen kit var desteklemeyen kit var. Yapabilen usta var yapamayn usta var.

    Bu Enjektör boyu enjektör boyu diye söyleniyor ya. Bir sebebi de bu. İnce ayar yapılamadığı için benzin enjektörü ile bire bir gitsin bari diye enjektör seçiliyor. Debiyi karşıladıktan sonra musluk çapının ne öne mi olabilir. Eğer musluğu dilediğince ayarlayabiliyorsanız.

    İşte bu sebeplerden dolayı. Ustaların hakim olmadığı teknik detaylarla uğraşılacağına araca bir su enjeksiyon kiti yapılıp silindir iç sıcaklığının düşürülmesi lazım.

    İmkan var sada direk sıvı enjeksiyon kullanmak lazım. Sıvı lpg bir nevi performans yakıtıdır aynı zamanda.




  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.