Musul, Kerkük ve Adaları geri alacağım. Selanik de dâhil Batı Trakya'yıda.

Amerikalı General McArthur ile 1933’te Ankara'da yaptığı bir mülakatta da aynı hususlara dikkat çekmiş ve Misâk-ı Millî'ye yönelik düşüncelerini tekrarlamaktan geri durmamıştır. McArthur “Sizin Türkiye'nin geleceği hakkındaki tasavvurlarınız nedir?” şeklinde bir soru yöneltince Mustafa Kemal Paşa: “Allah nasip eder, ömrüm vefa ederse Musul, Kerkük ve Adaları geri alacağım. Selanik de dâhil Batı Trakya'yı Türkiye hudutları içine katacağım”.

Maalesef Atamızın ömrü hayalini gerçekleştirmeye yetmedi. Bir tek Hatay'ı geri alabildi.

Bu görev biz gençlere kaldı.

Bahsettiği yerler Ana vatanımızın yani Misak-i millinin sınırlarıdır.

Ama 30 yıl, ama 100 yıl sonra. Atamızın hayalini gerçekleştirip Misaki milliyi tamamlamak boynumuzun borcudur.

Kaynak: https://www.ttk.gov.tr/wp-content/uploads/2022/01/Misak-i-Milli-Uzun-Metin.pdf

Misak-i Milli o dönemde alınacaksa alınmalıydı. Veya dünyanın karıştığı 2. Dünya savaşı zamanı alınmalıydı. Bu saatten sonra hayal bu işler.

Çünkü Türk kalmadı doğru dürüst oralarda ve dünya ile entegre bir ülke olarak batı Trakya dedimi Yunan'dan ve Bulgardan toprak alman lazım 12 adalar dedimi Yunandan alman lazım Yunan NATO üyesi Bulgar AB üyesi nasıl alacan ! Tüm Avrupa'yı ve üyesi olduğun NATO'yu karşına mı alacan.

Musul Kerkük desen Irak'ta ABD var oralara çökmüş ve Bölgesel Kürt yönetimi diye tanınmış yer var. Nasıl alacan ABD'yi karşına alarak o toprakları. Ayrıca alsan ne olur ülkene Arap ve Kürt ithal etmiş olursun sadece. Senden eğitim olarak geri kalmış cahil insanları ülkenemi katacan !

Açıkçası boş lakırtı bunlar. Çok toprak olması iyi bir şey değil ülkeler için ülkede HUZUR OLSUN SADECE. Ve biz Doğuda ki bazı illeri kaybetmeyelim veya özerklik öz yönetim flan vermeyelimde gerisi önemli değil. Misak-i Milliye ulaşmasakta olur.

Ben o dönemde olsam Sivas'ın doğusunu Ermenilere ve Kürtlere bırakıp Balkanlar'dan kurtarabildiğim kadar toprağı kurtarırdım.

Rusya Ukrayna savaşının çıkacağını da kimse hayal edemezdi.

2 yıl içinde Çin Tayvan'ı geri alacak diye düşünülüyor.

İsrail Golonu parselledi yetmedi Gazzeyi ele geçirmek üzere, yetmedi Lübnanı işgal peşinde.

Tüm Afrika kıtasında harita her gün değişiyor. Balkanlar patlama hazır bomba durumunda.

Kısacası toprağı alanın yanına kar kaldığı bir döneme girdik giriyoruz.

Belki olay 3.Dünya savaşına kadar gidecek.

Bugün Musul, Kerkük'de referandum yapılsa %90la Türkiye'ye katılmak isterler. Milyonlarca Türkmen nüfus var.

Olay nüfus ise milyonlarca Türkmen yaşıyor oralarda hepsi Türkçe konuşuyor, mavi ayyıldızlı bayrakları var çok uzun yıllardır bu işin lobisi orada yürütülüyor.

Bulgaristan, Yunanistan Türk partiler milletvekilleri var. Gayet ciddi Türk nüfus var. Yunanistan hak iddia edilmesin diye Müslüman nüfus diyor Türk kabul etmiyor ama hepsi Türkçe konuşuyor. Uzun yıllardır lobisi yapılıyor bu işin zemini var.

Sıkıntı dil bariyeriyse sözde Yunan gerçekte Türk adaları olan adalarda senden benden daha iyi Türkçe konuşuyor Rumlar. İsteyen kalır isteyen Atinaya göçer.

Tek eksik siyasi zemininin oluşması. Ama 3 yıl ama 50 yıl sonra zemin oluştuğu anda hamle yapılmalı.

Kim diyor Ukrayna Rusya savaşını kimse hayal edemezdi diye ? Bal gibi biliniyordu.

Orada Rusya'nın avantajı Ukrayna içinde RUS YANLILARI OLMASI. Ve işgal ettiği yerlerde RUS HAKİMİYETİ VAR referandum yapıyorlar yüzde 95 Rusya'ya katılma çıkıyor. Kırım flan zaten Rus toprağı gibiydi ve ilhak ettiler. O zamanlar Ukrayna ordusu bile doğru dürüst karışılık vermedi Kırım için. Sonraki işgallerde ABD ve AB desteği ile bir şeyler yapıyorlar işte.

Ama bizim olay öyle olmaz çünkü Misak-i milli sınırları dediğin yerlerde Türk kalmamış. Türkiye'ye katılalım diye referandum olsa yüzde 20 evet çıkartamayız oralarda. Üstüne DEM partinin HDP'nin kazandığı yerlerde yüzde 60 larda ayrılalım çıkar dimyata pirince girerken hesabı evdeki bulgurdan olursun. Beyni yıkanmış Ve kürt Devleti kuracak sanan bir kitle var Suriye ve Irak'ta... YPG-PYD ve PKK ABD desteği ile gün gün ilerliyor oralarda.

Not: Bu global dünyada savaşa girmek bize ne kazandıracak Batı Trakya yı alsak ne olur almasak ne olur bu saatten sonra 100 yıl geçmiş üstünden. Veya adaları alsan ne olur almasan ne olur. Ekonomisi bitik dünyayı karşısına almış ve yanlış kalmış bir Türkiye olarak mı yaşamak istiyorsunuz sonsuza kadar.

Ben olsam doğuyu alacağıma batı trakya ve adaları alırdım.

atamızın döneminde uçak vardı ve kendimiz yapıyoduk 1950den sonra bir kurşun atmadan ülkeyi amerikaya teslim ettiler

Sen ne içiyorsun ya? Ergen mantalitesinin hasını yapmışın.

1850'den bu yana dünya değişmiş. Yunanistana dokunduğun an yediğin ambargodan yamulur gidersin. Ekonomin 1. dünya savaşından çıkmış almanyadan beter olur. Ayrıca yunana silah ve asker yağdırırlar ordu ve maliye 5 ay bile savaşı kaldırmaz. Kimse destek olmaz ukrayna değilsin sen.

Mübadeleyle gidenler yunan sayılmıyorsa mübadeleyle buraya gelenlerde türk sayılmaz. Kuzey ırak ve suriyeye yayılamadın onlar buraya yayıldı. 40-50 seneye kendi ülkende azınlık olacaksın. Onlarda 8 çocuk sende anca 1-2.

Rusya olayı bize gösterdi ki bu batı şeytanın en başı! nasıl birlik oldular? Rusya kaybederse senin kuzeyde olan kıbrısına da çökecekler. din min ayağına ülkeyi uyuttular 60 yıldır! sol yalanları ile de gelişim gösteren türkleri, kendilerine düşman ettiler. anadoluda zaten %50 kısım rumdan dönme.

Kim nereye çöküyor ya gaza gelmeyin hemen...

Atatürk ve McArthur 1933'te değil 1932'de görüşmüşlerdir ve görüşmenin içeriğinde bahsettiğiniz hedefler yoktur.Zaten o dönem Yunanistan'ın da dahil olduğu bir Balkan antantı'nın kurulması gündemdeydi.Yunanistan ve Türkiye arasında yayılmacı emeller güden Mussolini İtalyasına karşı bir ittifaklık kurulması planlanıyordu.Hatta ilişkiler o kadar iyileşmişti ki Yunan başbakanı Venizelos Atatürk için 'Nobel Barış Ödülü' nün verilmesini bile önerecekti.Yine Doğu sınırlarımızı güvence altına alacak Sadabat Paktının da kurulması o dönem gündemdeydi ve bu 1937'de gerçekleşecekti.

Doğal olarak Atatürk'ün vefat ettiği güne kadar takip ettiği siyaset 1923-1938 arasındaki dönemde 'barışı korumak' ve Türkiye'nin sınırlarını güvence altına almaya yönelikti.Böyle bir dönemde Atatürk'ün Türkiye'yi ziyaret eden Amerikalı General McArthur'a Yunanistan'a ait Batı Trakya'yı ve Selanik'i alacağından bahsetmesi;İtalya'ya ait on iki adaları geri alacağını söylemesi ve Irak'a ait Musul ile Kerkük'ü almayı hedeflediğini söylemesi pek olası değil.Zira o dönem ki Türk dış politikası ortada...Zaten o dönem Türkiye reformlar yapan,yeni bir rejimin temellerini güçlendirmeye çalışan ve Anadolu'yu imar etmeye çalışan bir Türkiye idi.Elimizdeki Anadolu'yu aradan 100 yıl geçtiği halde hala daha tam anlamıyla imar edememişken 90 küsur yıl önce Atatürk'ün Anadolu'yu imar etmeyi ve reformları ertelemeyi gündeme alıp genişlemeyi hedeflemesi pek olası değildir.Zaten tarihi hadiselerde bunu doğrular..

Hatay ise baskın nüfus Türk olduğu için Atatürk'ün gündemindeydi ve Avrupa'da ki gelişmeleri izleyerek Hatay'ın anavatana katılması yönünde ince bir diplomasi izlemiştir.İtalyanların Afrika'da yayılmacı siyaset gütmesine Avrupa'nın özellikle Fransa ve İngiltere'nin ses çıkarmaması;Almanya'nın Versay anlaşmasını çiğnerek askersizleştirilen Renanya bölgesini yeniden askerleştirmesi ve ardından Avusturya'yı ilhak etmesi ve tüm bu ileri adımlara karşı Fransa ve İngiltere'nin sessiz kalması ve yine Uzak Doğuda Japonya'nın yayılmacı bir politika izleyerek genişlemesine karşılık dönemin BM olan MC'nin etkisiz kalması üzerin Atatürk'te Hatay'ın anavatana katılması yönünde diplomasi yürütmüştür.Zaten bu konuda Türkiye haklı olan taraftı...Hatay'ın baskın nüfusunun Türklerden oluştuğunu Fransa ve İngiltere biliyorlardı.Dahası yaklaşan II.Dünya Savaşı öncesinde Doğuda müttefik olabilecek bir Türkiye'yi sırf Hatay gibi küçük bir bölge için kaybetmeyi de istemiyorlardı.Sonuçta Almanların,İtalyanların ve Japonların yayılmacılığına karşılık Türkiye'nin istediği yer gayet kabul edilebilir bir yerdi ve bu konuda Türkiye asla Almanlar,İtalyanlar ve Japonlar gibi haksız tarafta değillerdi.Yani yayılmacı bir amaç gütmüyordu.Bu sayede Hatay 'barış' yoluyla Türkiye'ye katılabilirdi.

Ayrıca Atatürk'ün general McArthur ile görüşmesini akademik açıdan okumak isterseniz bu makaleyi okuyabilirsiniz;

akademik tarih

Bir Soğuk Savaş Propagandası Olarak Atatürk – Mac Arthur Görüşmesi

https://www.akademiktarihtr.com/ataturkvemacarthur/

Son olarak Atatürk'ün hayalindeki Türkiye ekonomisi güçlü ve bağımsız,ağır sanayisi gelişmiş,eğitim ve kültür seviyesi yüksek,insanları ve çocukları sağlıklı bir Türkiye idi.Türkiye'nin güvenliği dışında genişleme amacında olan bir lider değildi...Belki fırsat olursa Musul ve Kerkük'ü geri almayı hedeflemişti ancak 1925 Şeyh Sait isyanıyla bu mümkün olmadı ancak Musul ve Kerkük üzerinde Türkiye'nin hak iddiasını güvence altına almak için 1925 Ankara Anlaşmasını yaptı.Bu anlaşmaya göre Türkiye Musul ve Kerkük'ü sadece Irak yönetimine bıraktı ve eğer bir gün Irak yönetiminin otoritesi bu şehirlerin üzerinden kalkarsa o zaman Türkiye'nin bu şehirlere müdahale edebileceğini hem İngiltereye hem de Irak'a kabul ettirdi.Zaten 2017'de Barzani bağımsızlık referandumu yaptığında Türkiye 1926 Ankara anlaşmasını ileri sürerek bu şehirlere askeri müdahale yapacağının sinyalini vermişti zira söz konusu anlaşma Türkiye ve Irak sınırını belirliyordu.

www.sozcu.com.tr

Kürdistan projesine karşı Lozan ve Ankara Antlaşmaları

https://www.sozcu.com.tr/kurdistan-projesine-karsi-lozan-ve-ankara-antlasmalari-wp2023506

Demokrat Parti’yi savunan kim varsa hain ilan edilmeli cidden bu ülkenin yerli sanayisini mahvedip Amerika’ya muhtaç ettiler. IMF’den ilk borcu aldılar. 2.dünya savaşından kalma bozuk savaş aletlerini ülkeye soktular. Millet darbeye karşıdır ama ülkeye ihanet eden her siyasiye darbe yapılmasını doğru buluyorum başka türlü bu bela bitmiyor çünkü. Herkes o koltuğa otururken diken üstünde olduğunu bilmeli

Bu gerçekleşecektir ama şimdi değil bence.

Bunun için bir dünya yada Avrupa savaşı çıkması gerekir. Bu gidişle 20-30 yıla bir savaş çıkabilir. Bu durumda, Adaları komple alarak, Ege sorununu kökten çözebiliriz.

Güney Kıbrıs'ı da, Musul ve Kerkük'ü de almak mantıklı olacaktır.