nasıl unutulur? (tam bir malım)

merhaba hocalarım. ilk başlığım bu. konu biraz uzun oldu. vaktinizi alıyorsam kusura bakmayın. direkt konuya gireyim.

19 yaşına girecek bir yks öğrencisiyim şu an. bu sene mezuna kalmıştım. kız arkadaşımla 2024'ün yaz tatilinde valoranttan tanıştık. şimdiden söyleyeyim buluşma şansımız olduysa bile ilişki tamamen sanaldan yürüdü. ilk başlarda benim böyle bir amacım yoktu. yani hayatım boyunca hiç ilişkim olmamıştı, onu da geçtim genel olarak çok sosyal bir insan olduğum söylenemez. o ise daha önceden 2 ilişkisi olmuş da bir insan. hayatım da bayağı klasik. günlerim aynı geçiyor. bir sorunum da yok şükür. sadece şu sıralar bu konu kafamı kurcalıyordu.

normal konuşmamızın sanıyorum ki 1. ayının sonunda bana benden hoşlandığını söyledi. ben aslına bakarsanız duruma alışık olmadığım için şaşırdım ancak kişilik olarak gayet hayatımı geçirmek isteyebileceğim bir insan gibi gelmişti. eğlenceli, nazik, konuşmaktan ve vakit geçirmekten keyif aldığım biriydi. o yüzden konuşmanın 2. ayında sevgili olduk işte. yine de buna rağmen bu işlerden pek anladığımı söyleyemem. en başından şu zamana kadar defalarca kez konuşmayı kestik, küstük, barıştık fakat bu son olan sanırım kesin ve net olan oldu. bahsettiğim kişi hastalıklardan(kanser) ve aileden de bayağı çekmiş bir insan. bundan dolayı tahammülünün olmamasını anlıyorum.

giriş kısmını uzun tuttuğum için özür dilerim. konu burada başlıyor.

yks senesi olduğu için aralıkta ayrılmak istediğini söyledi. çok fazla konuşup derse vakit ayıramadığını falan söyledi. ki bu doğru da buna bir şey dediğim yok. ayrıldık ve ben karşı da gelmedim. haddime de değil zaten. fakat ayrılmadan önce bana dediği şey sadece yks bitene kadar beklememizdi. yani aynı şekilde devam edecektik sadece sevgili olmayacaktık. belki kendisi bu saatten sonra sevgilim olmadığı için az sonra anlatacağım olayları takmamam gerekiyordu bilmiyorum ama pek başarılı olamadım. daha sonra az konuşmaya başladık fakat arada bir soğukluk sezdim. gün geçtikçe de artıyordu ve sorunu sürekli kendimde aramaya başladım. ne zaman bu konuyu açsam kavga ediyorduk ve kavga etmek istemiyordum. sorunun kaynağını da anlayamıyordum. ben de bu yüzden sadece beklemeye başladım. şu an bu başlığa denk gelir mi gelmez mi bilmiyorum ama yazacağım direkt. size çok çocuksu veya saçma bir olay gelebilir bu olay. aralığın sonuna doğru gece tekrar yazdım. ilk başlarda bakmadı fakat ardından birkaç mesaj daha atınca bozuk bir yazıyla senin yüzünden uykumdan uyandım falan dedi. hocam bu noktada bana takıntılı diyebilirsiniz (o öyle demişti) veya başka bir şey. ben sadece doğrunun peşindeydim. takıntılı olsam bile bunu kötü bir niyetle yapmadım. örneğin şu an kendisine ulaşabiliyor olmama rağmen ulaşmıyorum rahatsız etmemek adına. aslında bir noktada rahatsız ettim fakat oraya da geleceğiz.

bana uyuduğunu söylediği zaman ben de girdim oyuna. 2 erkek ile beraber gecenin 4ünde bana uyuduğunu söyleyip oyun oynuyordu. bakın, oyun oynamasına laf ettiğim yok. hatta 2 erkek olması bile bir noktada sorun değil. fakat böyle bir şey için bana yalan söylemesi gerçekten çok şüphe ettirdi beni ve ister istemez bir şeyler yapmak zorunda olduğum hissini uyandırdı. farklı bir hesabımdan gruplarına girdim. kendimi farklı biri gibi tanıttım ve sadece izledim. ellerim titreye titreye oynadım oyunu. dediğim gibi olay size saçma sapan bir şey gibi gelebilir ama ben duygusal olarak bayağı yıpranmıştım. ayrıca yanında oynadığı çocuk ise bir zamanlar biz onunla beraber oynarken yanımda kıza yürüyen çocuk. bunu ona da söylemiştim ama pek taktığı yoktu belli ki. oyunda da biraz sırnaş dolaştılar. ben de doğal olarak ne hissedeceğimi bilemedim biraz duygu karmaşası yaşadım. daha sonra benim yan hesaptan o gruba onun aracılığıyla girdiğim çocuk oyundan çıktı. bunlar da beni de gruptan attılar ve tek başlarına oynamaya başladılar. saat sabah 6 gibi de oyundan çıktılar. 

bu noktada bu davranışları ben de takıntılı buldum ve en azından haberi olması gerektiğini düşündüm. ona oyundan çıktıktan sonra aptal olmadığımı ve gerçekten üzüldüğümü söyledim. amacının ne olduğunu anlayamadığımı söyledim. o da biraz samimiyetsiz(belki de bana öyle gelmiştir, bilemiyorum) şekilde özür diledi ve yaptığının alt tarafı oyun oynamak olduğunu falan söyledi. siz bunu ister aldatma sayın ister saymayın. dediğim gibi olay saçmadır belki fakat bu beni bayağı bir kıran olaydı. daha sonra ben aramızın buna rağmen bozulmasını istemediğim için konuşmaya devam ettim. fakat bu olaydan sonra her hareketinde ister istemez şüphe oluştu bende. bu noktadan sonra olan olayların tamamen kontrolümü kaybetmem ile ilgili olduğunu ben kabul ediyorum. sürekli yazdım, sürekli aradım. benden gittikçe soğudu. problemleri çözmeye çalıştım. fakat en sonunda bana söylediği şey koca bir "seni sevmiyorum". bu sıraladığım olaylar ise çok kısa bir süre zarfında yaşandı. ben ne olduğunu anlayamadım bile. gecem de gündüzüm de onunla konuşmakla geçiyordu fakat olaylar birden tepetaklak döndü ve en sonunda beklenildiği gibi ocak ayının ortasında engelledi beni. ondan sonra da 1 hafta sonra

başka numaradan yazdım. rahatsız olduğunu söyledi saldım. ocağın sonunda istanbula gelecekti. benimle buluşmak için. tabii ki buluşmadık ama gelmiş istanbula. 30 ocakta bana yazıp nerede oturduğumu sordu. soruyu anlamsız buldum ve ne için sorduğunu anlamadım. konuşmak ister misin diye sordum tekrardan yüzsüz gibi ve hayır dedi haliyle. hocam bu saatten sonra tamı tamına 23 gün geçti. ben hafiften artık bu duygulardan sıyrılmış haldeydim. yani seviyordum fakat az buz bitti gitti kafasına girmeye başlamıştım. 23 gün sonra MSÜ sabahı kalktığımda ondan gelen mesajları gördüm. sınav için iyi dileklerini falan belirtiyordu. içinde kaldığından yazmış. teşekkür ettim sınav çıkışı tekrar yazdım. 

ilk başlarda acı çektiğimi düşündüğü için biraz acıma biraz da sorumluluk duygusuyla yazdığını düşündüm. eğer böyleyse konuşmaya hiç gerek olmadığını söyledim. o ise kendisinin konuşmak istediği için yazdığını söyledi ve böylece tekrar konuşmaya başladık. 

hocam çok geçmeden yine tartışmalar yaşandı. bakın bu noktada bencil olduğumu kabul ediyorum. karşımdaki insan zaten halihazırda büyük dertlere sahip olan biri ve ben sırf kendi duygu durumum için onu bu yükün altına sokmamalıydım. fakat tekrar konuşmaya başladığımız süreç boyunca bana sürekli aslında uyuşmadığımızı, çok farklı olduğumuzu söyleyip duruyordu. haliyle ben de bunları söyleyerek bir şeyler ima etmeye mi çalışıyor falan diye düşünmeye başladım yani.

bu konuştuğumuz 2 ay boyunca ona sanırım 3 4 kez konusmayı keselim dedim. evet hepsini ben dedim. konusmayı istemediğim için de değil. sadece sorunları gündeme çıkartmak için ve evet biliyorum bu bunun için uygun bir yol da değil fakat yaptım bir hata. çünkü diğer türlü hiçbir sorunu çözmeye yeltenmiyordu. bir şekilde erteliyordu falan. her neyse hal böyle olunca ben her konusmayı keselim dediğimde de barışmaya çalıştım. hediyeler falan hazırladım kısaca elimden ne geldiyse yaptım. bu noktada da böyle yapıp yapıp iki hediye ile sorunu çözemeyeceğimi biliyorum fakat dediğim gibi. yaptım bir hata.

en son 3 gün önce konusmayı keselim dedim tekrar, demez olaydım. artık sabrı kalmadığını, çocuk gibi olduğumu, olgun olmadığımı, şımarık bir insan olduğumu söyledi. daha sonra da konuşmayı kesti. bunlara diyebilecek bir şeyim yok. benimle en fazla konuşan eden insan kendisi idi. eğer gerçekten içinden diyor ise benim de buna katılmaktan başka çarem yok gibi gözüküyor.

konuşmayı kestiğinde ben yine bir şekilde barışmaya çalıştım. fakat bu sefer çok farklıydı. hakaretler mi dersiniz, aşağılamalar mı dersiniz hepsi var. ben o bana bu kadar ağır konuşana dek çıtımı çıkarmadım. hali hazırda suçluyken bir de kötü duruma düşmek istemedim. fakat bir yerden sonra da sabır taştı.

dünden önceki gün ise yazma dedi bin kere yazdım. arama dedi bin kere aradım. rahatsız oluyorum dedi. bense bir geri zekalı gibi devam ettim. burada da hatalı olduğumu kabul ediyorum. fakat gerçekten konuşmayı kesme olayını da bunu da sırf bir şeyleri düzeltebilmek için yaptım.

bana gerçekten büyük bir ezik olduğumu, kendime saygımın bulunmadığını, iğrenç biri olduğumu ve benden tiksindiğini söyledi. zavallı ve acınası diye de dalgasını geçti. açıkçası yaptığımdan sonra bunlara da diyebilecek bir şeyim yok.

benim anlayamadığım nokta ise şu. 8 ay hayatında bulunan birinin 2 günde hayatından çıkabilmesi. hocam ona gerçekten kötü davranmadım. konuşmayı kesme olayı ve istemese de rahatsız etme olayı hariç kötü bir şey yaptığımı hatırlamıyorum. evet bunlar büyük şeyler ama kavga sonrası hemen yaşandığı için doğal olduğunu da düşünüyorum. mesela şu an yazmıyorum ona, yazmayacağım da. çünkü istemedi.

aynı zamanda ayrılırken bunları gördüğü için ayrılmış olduğuna mutlu olduğunu söyledi. msü sabahı da aslında uzun süreli konuşmak için yazmamış. amacı kısa bi konuşma yapıp salmakmış. en azından o öyle dedi. doğrusu nedir bilmiyorum ama bunu bana o zaman söylememişti.

hocam ve evet bana geri hiçbir şey olmamış gibi yazdığında da ilişkimiz yoktu aslında. yani arkadaş değildik, fazlasıydık. fakat sevgili de değildik. yine de kesinlikle eminim ki bana bile isteye umut veriyordu gelecekle alakalı. bunu inkar edemez. ayrıca artık önemi de kalmadı sanırım.

kısaca bu benim ilk ilişkimdi. şimdi ise ne yapacağımı bilmiyorum. duygusal, çocuksu, şımarık olduğumu söyleyerek yine terk etti. aynı zamanda o kavga sonrası rahatsız etme ve konusma kesme olayı hariç kötü bir şey cidden yapmadım. gerçekten hiçbir kötü niyetim de yoktu.

anlayamadığım o asıl olay ise 3 gün önce beni seviyor iken 3 gün sonra benden nefret etme ve hatta tiksinme noktasına nasıl gelebildiği. ben bu kızı ise hala seviyorum. evet belki kendime saygım yok. evet aptal gibi kendimi alçalttım biliyorum.

fakat şu an tek istediğim sadece unutmak. geri döner mi dönmez mi yine bilmiyorum. döneceğine pek ihtimal vermiyorum fakat onun hayalindeki kişi olamamanın verdiği acı iletişimi kessek bile devam ediyor. gelecekte onu başkalarıyla düşünüyorum. bu bana acı veriyor. kendimi salak gibi hissediyorum. belki de öyleyim bilmiyorum. aranızda beni eleştirecekler yerecekler falan illa ki olacaktır. onlara da hak veriyorum.

bunları anlatmamın asıl amacı ise konu başlığında yazıyor.

tek bildiğim ilk olduğu için mi bilmiyorum ama gerçekten sevdim.

Selam. Yazını baştan sona okudum her kelimesinde ne kadar içten olduğun belli. Şunu baştan söyleyeyim, kimse sana çocuksu, şımarık, ezik diyemez. Sen sadece sevmişsin. İlk kez sevmişsin. Bu kadar yoğun hissetmen, bu kadar yıpranman da bundan. Bu seni zayıf yapmaz, bu seni insan yapar. Zamanla geçecek ama sakın kendini bukadar küçümseme    

Umarım bu yazını okur :) 

@ucan_kus hocam yanıtınız için çok teşekkür ederim. bir mesaj bile gerçekten çok iyi geldi.

@Kamikaze23 hocam birçok kez bastım ama irademe yenik düşüp tekrar açıyorum bir şekilde. o yüzden engel atmadım ama yazmıyorum da. dediğiniz gibi unutmaya bakıyorum sadece şu an. sadece kabullenemediğim kısım her şeyin bu kadar hızlı değişmesi. insanların genel sevgi tanımını bilemiyorum fakat benimki 3 günde değişemiyor.

Kardeşim mal falan değilsin, herkesin başına gelebilecek bir konu,

ilk olması nedeni ile duyguların böylesine yoğun.

Ama aradan biraz zaman geçince gerçekten unutuyorsun - şimdi mümkün değilmiş gibi gelebilir ama öyle değil -

öyle unutuyorsun ki, aklına bile gelmiyor, anılar aklına gelse bile bişey hissetmiyorsun.

----

gelelim diğer gerçeklere,

YKS zamanı, aslında bu tip duygular şu zamanda bir TUZAK. Uyuşturucu, kumar gibi bir tuzak bana sorarsan.

çünkü asıl hedefine odaklanamıyorsun bu yoğun duygular yüzünden. Zaman geçiyor bu duygulardan eser kalmıyor fakat geçmiş zamandaki kimi hataların kendisi kalıyor. Yada bunları düzeltmek için ekstra zaman ve efor harcaman gerekiyor.

Karar senin bu konuda.

@fıraktı hocam unutma olayını çevremdeki herkes söylüyor ve elbette doğrudur fakat daha taze iken biraz zor oluyor. zaten yazıyı da içimi dökmek için yazdım sanırım biraz :)

yks dönemi konusunda ise kesinlikle katılıyorum. şu an fena sayılmayacak netlere sahibim ama yine de bu konuda duygular gidişatı etkilemedi diyemem. elimden geleni yapacağım.

@Kamikaze23 hocam kendi kendine tanı koymak gibi olmasın etrafımdaki insanlar daha iyi bilirler fakat duygusal biriyim diyebilirim, getirisi götürüsü nedir bilemiyorum. onu da burada çekiştirmek istemem ama bunları yazarak yeterince yaptım zaten o yüzden devam edeyim. kendisi duygusallığı pek seven biri değildi. ne bileyim ilgiden falan hoşlanmadığını söyledi sonlara doğru. bunlar kötü şeyler değiller. her insan farklı olabilir elbette. fakat benim böyle olduğumu bildiği halde geri dönüp bana tekrar umut vermesi açıkçası cidden yıprattı.

sanırım yanlış insan seçimi. hem benim için hem onun için.

ayrıca günümüz ilişki anlayışı hakkında düşündüklerinize katılıyorum. bana kalırsa bu kadar yüzeysel ilişkiler her iki taraf için de zararlı. en azından ben hayatımdaki insanlar ile derin bağlara sahip olmak isterdim.

@Kamikaze23 iyi dilekleriniz için teşekkür ederim hocam. sizin durumlar nasıl bilmiyorum fakat umarım her şey istediğiniz gibi olur.

takma kafana, yasin genc o kadar cok kadin girecek ki hayatina. Kizda ilgi budalasi, ilgi eksikligini her hissettiginde sana yazmis. Keske sen kendini bu kadar alttan gostermeseydin. Hayat tecrubesi de yoluna bak. Onundeki az kalmis olan sinava odaklan

hocam gelecekte illa ki düzelir diye düşünüyorum ben de. sadece şu anı yönetmekte biraz zorluk çekiyorum ama umarım o da geçecek.

kendimi alçaltma kısmında da evet, bir şeyler düzelir umuduyla gereksiz şeyler yaptım. bana da bir ders olur umarım. bundan sonra önüme bakmaya çalışacağım.

Ben 4 sene aynı evi paylaştığım toplam 7 senelik ilişkimi aldatılarak bitirdim..Gündüz aklımdan çıkmıyordu gece rüyalarıma giriyordu.. Bir gece işyerinde kör kütük içtim.. Yola çıkıp kaza yaptım karakoldan topladılar kavga çıkardım bağırdım çağırdım.. Ele güne rezil oldum.. Kendime geldiğimde ne oldu dedim çevreme .. O rezillikten sonra bir daha rüyama girmedi.. Arada çok nadir aklıma gelir oldu kuş gibi oldum...

10 Sene sonra bu açtığın konuya bakacaksın ve gülüp geçeceksin. Belkide gülerken yanında çocuğun olur.