Kendi düşüncem insan istediği gibi biri olabilir. Hırsız bir insana bakıyorum. Anne karnından hırsız diye doğmuyor. Küçükken az az çaldığı eşyalara ailesi ses çıkarmadığı için bunun doğru olduğunu düşünüp sürekli çalmaya başlıyor. Büyüdükçede daha çok çalmaya başlıyor ve artık çalmadan duramıyor. Dünyaları versen yine 5 tllik ürün çalar. Çünkü öyle görmüş bir insan. Sürekli kavga eden insanlarda aynı şekilde. Bir süre sonra kavga edemeden duramıyor. En ufak meselelerde bile kavga ediyor. Genel olarak insanların gözünde kavga eden kavgacı olan insanlar hep cesur olarak gözükür. Bir zamanlar benim gözümdede öyleydi. Onun için hep korkağım derim kendi kendime. Aslında yanlış bir düşünce. Çünkü kavgacı olan bir insan asla haksızlığını kabul etmez hep kendini haklı görür, kibirlenir. Bu cahillik alametidir. Bir süre çözüm olarak görünsede asla çözüm olmuyor. Bir nevi gerçeklerle yüzleşmemek için gerçeklerden korktuğu için bu yolu seçiyor. Yada içindeki korkaklığı yok etmek için kavga ediyor. Sokaktaki kekolara bakalım. Bir araştırmaya denk gelmiştim. Kekoları bilmeyeniniz yoktur. Hepinizin onlar ile bir anısı olmuştur elbet. %70 i özgüven sıkıntısı çeken insanlarmış. Korkak değilim diye sokakta durduk yere kavga çıkarıp içlerini rahatlatıyorlar. Kazanmak kaybetmek önemli değil onlar için. Örneğin bıçak silah taşıyan insanlarda korktukları için silah taşırlar. Demekki her insan korkaktır. Kimi benim gibi anlatmak ister kimi insan da kekolar gibi dışarı vurur
Çalıştığım işte 3 hafta dayanabildim. Hep para az veriyolardı hemde psikolojikmen rahatsız oluyordum. Olayları hep kendi içimde yaşadığım için. İnsanlar hep bana sessizsin der ama içimdeki yanan ateşi asla bilmezler. İşten ben çıkmadım zaten attılar beni. Birgün baya bir ateşim vardı. Covid 19 yeni çıktığı için şüphelendim kendimden. Kalabalık alanda çalışıyoruz birde kaçak olarak. Patrondan izin almaya gittim öğlenleyin. Ne için izin istiyorsun dedi. Hastahaneye gidicem dedim covid testi verecem deyip çıktım. Hastaneye gittiğimde 20 yaş sokağa çıkma yasağı olduğu için kendin gelmemen lazım dedi. Ben 19 yaşındaydım. Hatta sigortam olmadığı için bakmıyordu hastahane acil servisi. Ben covid 19 olabilirim diyince. Birden bana bakmaya başladılar. Bağ kur diye birşey yaptılar hemen doktorun yanına yolladılar. Bulunduğum ilçe devlet hastanesinde covid testi yoktu. Akciğer filmi çekti beni bir odaya aldılar. Bir elbise giydirdiler. Kan aldılar. Nereye düştüm ben dedim. Odada bekledim. Aradan baya bir zaman geçti doktor geldi. Sonuç negatif dedi. Ama dikkatli ol kimseyle temas kurma diyip yolladılar. Eve geldim. Birdaha da işe çağırmadılar sonuç negatif olmasına rağmen.
Hep hayalimdir. Ölürsem bir cesur olarak ölmek. Sahi cesur bir insan kimdir ? Bana göre hak yemeyen, dürüst olan , ezmeyen ezdirmeyen, sokakta serselik değilde evini geçindiren, haksızsa haksızım diyen, haklıysa hakkını savunan , haksızlığa tahammül etmeyen , konuşmasını bilen ( küfürlü değilde yapıcı konuşan insan) benim gözümde cesurdur. Bana göre böyledir. Böyle bir insan olmak isterim. İnşallah nasip olur böyle bir insan olmak. Her zaman elbet bir gün diye diye bir bakmışsın yaşlanmışız. Gençliğimin kıymetini bilmiyorum. Kafaya taka taka saçlarım dökülmeye başladı. İleride kelde kalırım. Onuda takmaya başlarım. Şuan hayata devam etmemin tek sebebi Allaha olan inancım. Yoksa şimdiye kadar çoktan sıkmıştım kafama. Bediüzzaman Said Nursi diye bir zat var.. Bilmeyeniniz için söyliyeyim. Risaleyi Nur u yazan mübarek bir zat. Nurcular cemaati onun kitaplarını okuturlar. Onun bir sözü var. " Eğer dinim beni intahardan men etmeseydi şuan said toprak altında çürüyecekti". Kendi canına kıymadı ve Allahta ona şuan arkasında binlerce dua eden talebelerini verdi. Eğer intihar etmiş olsaydı şuan Nurcular diye bir cemaat yoktu. Bunu niye anlattım. Ben geleceğimi bilemem belkide gelecekte çok güzel şeyler olacak belkide şuanda bulunduğumdan daha kötü olacağım. Onu bilen Allahtır. En fazla insan yaşayacağı 80-90 yıldır. Sonra dertler,üzüntüler son bulacak. En çok ölmeyi isteyen benimdir. Ama günü ve zamanı geldiği zaman bu dünyadan silinip gidicem. O günü bekliyorum.
Bazı geceler ağlarım. Ama bir iki damla gözyaşım gelir sadece. Ağlayamıyorum bile. Erkek adam ağlarmı ? Belkide erkek değilimdir. Babamın yüzüne bile bakınca utanıyorum. Acaba o da benden utanıyormu. Oğlu olduğum için pişmandır belkide. Korkak bir oğlu var. Herkezin bir hayat hikayesi var. Kiminin anne babası yok, kiminin ailevi durumu iyi değil, kiminin babası var ama babalık yapmıyor vs. Herkesin bir hikayesi var. Var oğlu var. Daha yaşadığım anlattığım olaylar %1 i. Hepsini anlatsam ansiklopedi çıkar. Hepsi birbirinin benzeri diye yazma ihtiyacı duymuyorum. Bazılarınıda unuttum gitti. Aslında çok unutkan bir insanımdır. Ama kafamın içi öyle bir dolu ki. Kafamı kesip yeni boş bir kafa taksalar çok güzel olur aslında. Belki bir gün cesur olucam ya da bir korkak gibi geberip gidicem. Aslında beni ben yapan yaşadığım olaylar. Bu olayları yaşamamış olsaydım şuan buraya yazma ihtiyacıda duymayacaktım. Ben aslında sizin içinizden biriyim. Nasıl mı. Ben kendimin cesur kısmını değil korkak tarafını kullanıyorum. Sizlerde benim gibisiniz. Kimi insan cesur tarafını kimi insan korkak tarafını kulllanır. Eğer zaten buraya kadar okuduysan korkak tarafını kullanıyorsundur. Çünkü benim yaşadığım birçok olayı sende yaşadın sessiz kaldın.
Sessizlik benim en büyük sıkıntım. İçimdekini dışarıya kusamadığım her zaman sıkıntı çekmeye devam edeceğim. Hep bir korkak olarak kalacağım. İnsanlar beni şimdiye kadar hep korkak bildi. Kimi tanıdıysam ne kadar belli etmemeye çalıştımsada beni hep korkak olarak bildiler. Şuraya yazdığım gibi kimseyle konuşamadım. Cesaret edemedim. Utandım. Bende böyle yaşamak istemezdim ama yaşıyoruz işte. Kader demeyeceğim. Bana göre her yaşadığımız olayı kadere bağlamamak gerekir. Sadece bazı olaylar hariç ( evleneceğin insan, kaza yapmak, ölüm günü vs). Çünkü irademiz var. Örneğin sigara içen bir insan akciğer kanserine yakalanıyor bu bir kader midir? Yoksa ihmal midir? Bende konuşmam gereken yerde sessiz kalıyorum tam konuşacakken donup kalıyorum korkuyorum. Bu bir kader değil korkaklıktır. Aslında çözümü var. Daha çok konuşmak ( boş konuşmak değil ), insanlarla tartışmak, sosyal ortamlara girmek, daha çok kitap okumak vs.
Her zaman filmlerdeki karakterler gibi olmak isterdim eskiden. Çağatay Ulusoyun bir filmi vardı. Adı yanlış hatırlamıyorsam İçerde diye bir diziydi. Lise 2 ye giderken bütün sınıf izlerdik. Hep vurup kıran bir insandı birazda psikopat. Onun gibi olmak isterdim. Olunmuyor işte. Yaşanan hayat çok farklı. Hayat çok acımasız. İpi bir elinden bıraktımı düğüm oluyor toparlamaya çalışıncada yeniden düğüm oluyor en sonda da kördüğüm oluyor. Şuanda kördüğümdeyim. Çözülmeyi bekleyen bir ip gibi üzerime yıkılmış sarılmayı bekleyen ip gibiyim. Düzelecek ama zor olacak ama imkansız değil. Kendimi tanıyamamış bir insanım. Kendimi bulamamış bir insanım. İçimdeki cesareti çıkaramamış. Kirli dünyada saf kalmış bir insanım. Yaklaşık 3-4 yıldır televizyon izlemem. Dizi filmlerede asla bakamam. Daha çok sosyal medyada gezer , yada kitap okurum. Sosyal medyaya girdiğim zaman insanların sahte gülümsemelerini, sahte hareketlerini görürüm. Aslında öyle bir hayatları olmadığını sadece fotoğrafta, yada videoda olduğunu görüyorum. Tanıyorum çünkü o insanları.
Bir sigara yakmak isterdim ama sigara kullanmıyorum. Lise 2 de kullanmıştım 2 hafta. Sonra geri bırakmıştım. İyikide bırakmışım. Alkol kullanmıyorum. Kötü bir arkadaş çevrem olmadığı için o ortamlarada girmiyorum. Her akşam evdeyim şimdi. Üniversiteler uzaktan oldu.
Korkaklar her gün cesurlar birgün ölür derler ya. Çok iyi anlıyorum. Hemde çok. Korkaksan hayat zehir olur sana. İnsanlar gezer eğlenirken sen oturur düşünürsün. Belki 10 saniyelik olaydır ama yıllarca düşünürsün. Seni bir yere davet etmezler. Senin konuşmaya hakkın yoktur. Ezilmek ezilmek ezilmek. Hep ezildim ben. Hatalarımdan hiç ders çıkarmadım. Hep sustum. Sustum konuşamdım çünkü. Ezildiğime hep sustum. Korkaklığıma hep sustum. Beni ezmelerine karşı koyamadım. Bur ben kaldım bir de korkaklığım. Hep boşver dedim. Şimdide boşveremiyorum. İstedim olmadı. İstedim olmadı. Kazanmak istedim kaybettim. Boşver herkes yeniliyor dedim. Bir daha kazanmak istedim yine kaybettim. Ve bir daha. Ve bir daha. Kaybettim ben. Kaybetmeye alıştım korkak oldum. Kazanmak için çabalayamıyorum bile. Ne zaman mutlu olsam hep kısa sürdü. Sustum sessizleştim insanların arasından kaybolup gittim. Yanlız kaldım. Oturup ağladım. Giden hayatıma ağladım. Ve yine susup ağladım. İçimdekileri kusamadım. Kusmak istemedim. Ağzımın fermuarını açamadım. Rezil oldum ve birdaha rezil oldum. Hep korkak hatırlayacaklar. Hep bir korkak olarak kalacam. Ve bir korkak olarak öleceğim. İnancımı , umudumu kaybetttim. Kazanmayayı ,sevinmeyi unuttum. Kazanmak nedir , sevinmek nedir hasret kaldım.
Belki denemekten vazgeçmemek gerek. Birdaha deniyorum. BİRDAHA
Çabalıyorum. Çabalamaya devam pes etmek yok.
birgüncesurolucamB
kullanıcısına yanıt
Azimlisiniz hocam.
Hayatta kalmak için mecbur azimli olucaz. 7 aydır yazmamışım. Ciddi olarak özgüvenim arttı. Hem iyi hemde kötü olaylar yaşadım ama geneli hep iyi oldu. Kendi gücümün farkına vardım. Daha da güçlenicem inşallah
birgüncesurolucamB
kullanıcısına yanıt
İnşallah hocam hakkımıza hayırlısı, bende zor dönemlerden geçtim geçmeye de devam ediyorum ama dediğiniz gibi azimli olmaktan başka çare yok.
Bu yazdığım günleri, çektiğim sıkıntıları hiç unutmayacağım ve bir gün gerçekten cesur olacağım 👊
Cesaret iyidir
ilk mesjaı görür görmez korktum kocamana blok şeklinde, karınca duası gibi