Özlem Türeci ve Uğur Şahin bu defa da kanser ve MS aşısı için tarih verdi! (6. sayfa)

bu adamlara yeterli kaliteyi ve parayı verebilseydik, şimdi bize milyar dolar kazandıracaklardı. eğitime ve zeki beyinlere harcanan paranın dönüşü muazzam oluyor.

Para ikinci planda. Yurtdışına giden arkadaşlarımın hiçbiri para için gitmedi. İnsanca yaşamaya yetecek kadar varsa kalmak için yeter.

Önemli olan alana uygun iş imkanı bulmakta. Giden arkadaşlarımın tamamı bundan gitti. Genetikçi öğretim görevlisi olmazsa ne yapacak Türkiye'de mesela? Laborant mı olacak?

3 boyutlu gorselleme üzerine doktoralı elektronik mühendisi arkadaşım ne yapacak mesela? Herif şimdi Twitter'da.

-------

Tabi biz Türkiye'nin şanslı veletleriyiz. Eğitim için özgür bir ortam şart. Biz öyle ya da böyle o ortama sahip veletlerdik. Gerek aileler, gerek çevre, gerek yaşadığımız coğrafya... Türkiye'de baskı varsa mesela, bize mi var ak47? Rich kids of Tehran gibi takılıyoruz. Onun daha bir çulsuz versiyonu tabi ama... Gene de, yasaksa bana mı yasak yani?  

Ama özgürlükçü ortam bilimin zemini. Halkın geneli böyle bir ortamda olmayınca, biz şanslı veletler kaç bin kişiyiz de, içimizden kaç tane adam çıkacak? 30-40... Bizim özgürlüğümüze sahip milyonlar olmalı ki bilim yeşersin. O 30-40 3000-4000 olsun.

Kanser'in aşılık bir durumu yok.

Bakan nasıl bakıyor?

Ben asla sigara içmem, asla kızartma yemem, kesinlikle hamur işi yemem, şekerli ürün paketli ürün ayda 1 belki yerim, dışarıdan mümkün olmadıkça yemem, düzenli yürüyüş ve spor yaparım. Benim kolesterol gibi tansiyon gibi dertlerim yok, olmayacak da. 30 yıl boyunca hiçbir şekilde kendine bakmayan, zararlı ne varsa yiyip diyabet, kolesterol, tansiyon hastası olan ilaçlara bağlı olur ilaç firmaları da o adam üzerinden güzelce parasını kazanır. Sıkıyorsa o ilaçları alma bakalım kalpten gidiyor musun görelim...

imzamı atarım,güzel yorum...aynen katılıyorum..

Değerli kardeşim şöyle anlatayım;

Şimdi vücudumuzdaki hücreler yaşamın bir gereği olarak sürekli yenilenirler (sinir hücreleri hariçtir ama) onlar çok kısıtlıdir bu konuda..

Belki saçma ve uzun gelecek ama düz mantıkla anlatayim daha iyi kavramaniz için. Örneğin idraririmiz bazen açık renkli bazen de köyü renkli olur..Aslında kana rengini veren kırmızı kan hücreleri diye bilinen alyuvarlar var ya,işte onlardan çok ölüm olmuşsa idrarimiz çok köyüdür..Bazen yoğun beden işleri,ağır çalışma temposu, sıkı bir spor antrenmani ve az su tüketimi gibi vs vs. durumlarda olabilir...

Şimdi baktığımizda alyuvarlar,akyuvarlar(eritrosit,lokosit),pıhtılaşma faktörleri (trombosit) bunların ve vücudumuzdaki diğer tüm hücrelerin belli bir yaşam süreci vardır..

Örneğin; trombosit dlye bilinen kanamamiz olduğu zaman pıhtılaşmayı sağlayan hücrelerimiz ortlama 7,10 gune kadar yaşarken beyazkure (lokosit) 1_2 gün de yaşayabilir ya da 10 gün hatta ömrümüz boyunca da yaşayabilir yine kana kırmızı rengini veren alyuvarlar da (eritrosit) ortalama yanılmıyorsam 4 ay filan yaşar...

Yani anlayacağınız başta da bahsettiğim gibi yaşamın gereği olarak hücrelerimiz sürekli kontrollü olarak yenilenir..

Vücudumuzun her hangi bir yerinde ortaya çıkabilecek olan kanser de ise işler bozulur.. Hücrelerimiz kontrolsuz olarak ve bozularak çoğalmaya

ve metastas dlye tabir ettiğimiz diğer doku ve organlara yayılmaya başlar..

Şimdi gelelim can alıcı noktaya hani sormuşsun ya nasıl oluyor da buna karşı bir aşı geliştirilebiliyor diye...

Bu çalışmalar zaten covid öncesinde de devam ediyordu fakat biontech aşısı sonrası daha da umut verici bir hal aldi..

Konuyu daha iyi kavramak için sinovac firmasının ürettiği coronavac isimli aşı ile biontech aşını karşılaştırmak lazım..

Biontech de, virusun genetik kodunda bulunan ve hücrelere neyi inşa etmelerini söyleyen kısmını alıp ve diğer hucrelere kolayca girsinler diye yağ ile kapliyorlar aşıyı bize yapiyorlar aşı da bizim hucrelerimize koronavirusteki diken proteinini uretmeinsi söylüyor vücudumuz da antikor üreterek t hücresi diye bilinen hücrelerin hastalanmış hücreleri yoketmesini sağlıyor..Eğer daha sonra bizde koronavirisle temas edersek t hücreleri ve antikorlarin virüs le savaşması tetiklenmis oluyor ve bu sayede hastalığı çok hafif atlatiyoruz...bu arada aşıların fertilite (kısırlık)

yaptığı doğru değil aksine covide yakalanan erkek bireylerde dusukte olsa böyle bir risk olduğu bilim admalarinca açıklandı..

Sinovac firmasının ürettiği ülkemizde ilk olarak sağlık çalışanı olmam hasebiyle sahsiminda olduğu coronavac aşısı ise eski yöntem olan inaktif yani canlılığını yitirmiş hastalık yapma özelliği azaltılmış gerçek virüslerin enjekte edilmesi (aşı yapılması) ile vücudun hastalığa bağışıklık kazanması sağlanıyor..

Kanser için geliştirilmesi planlanan aşı ise bu bahsettiğim kontrolsüz çoğalan kanser hücrelerine cogalmamalari için bir genetik kodlamayi içeriyor.. inslallah başarılı olurlar..

Çok uzattım kusura bakmayin...Aslında hada uzun yazacaktım ama en son satırı ilk başta yazsam bu nasıl olacak diye düşünebilirsiniz umarım faydalı olmusumdur..

Sağlıcakla kalın...

Hemen yerli ve milli olanını istiyoruz. Derhal !

6 ayda aşı bulan kolpacılar 40 senedir HIV aşısı bulamıyor !!!

#denekolmatürkiye

Yolları açık olsun umarım kansere de bir çare bulurlar.

kanser aşısını bulamadan öldürülürler bence

2 doz aşıdan 9 ay sonra yine aşı olmakta fayda var diyen, grip aşısının bile mutasyondan dolayı etkisiz kalıyorken onlarca mutasyona rağmen aşıyı etkilemiyor diye demeç vereni sorgulamadan her dediğini doğru kabul edin.

delta mutasyonu varmışmış dikkatli olalımmış, aşı dediğin hastalığı yok eder bu zamana kadar vurulduğumuz aşılar bunun içindi, aşı olurken imza atıyorsun sanki ameliyata giriyorsun bu zamana kadar nerede aşı olurken imza attık?

Ben diabet tıp 2 hastasıyım. Öyle 30 yaşına kadar kötü beslenmekle direk olunmuyor. Yobaz gibi yazmışsın. Evet kimse bişey bilmiyor sen biliyorsun.