Şimdi Ara

Petrolün Sonu ve Elektrikli Otomobil Senaryoları (9. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
185
Cevap
22
Favori
11.177
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
132 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 678910
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal

    Doğru bakmadım ama zaten esas meselemiz termal verimlilik değildi. Meselemiz hangi durumda daha az CO2 emisyonu elde edileceğiydi. Bu da ülkeden ülkeye değişir. Biz termik santrallarda linyit ve taşkömürü kullanırız. Arabistan fuel oil. Kazakistan NG kullanır öyle değil mi? Ya da İzlanda örneğinde olduğu gibi elektrik üretiminde hiç termal enerji kullanılmaz. O zaman İzlandalı niye baksın kömürün alt ısıl değerlerine? Ya da İzlandalı, ya da Kazak? Ya da Arap? Ya da elektriğinin %80'ini nükleer enerjiden elde eden Fransa neden baksın ki taş kömürü veya linyit kalorisine?

    Ama bizim ülkede, ABD'de ve Çin'de mesela bakmak gerek çünkü bizde hatırı sayılır oranda kömür kullanıyoruz. Mesela önceki günkü elektrik üretimine baktım. Elektriğin %48î doğal gaz santrallarından elde edilmiş. %36 kadarı da ithal kömür/taş kömürü/linyit karışımından. Hidrolik düşük kalmış çünkü mevsim ve ay olarak nehir sularının ve baraj seviyelerinin en düşük olduğu zamanlardayız. Bu zamanda hidroelektrik kapasite %20'lere kadar düşebiliyor.

    Kaynak:
    http://www.enerjiatlasi.com/elektrik-uretimi/

    Fakat yarın boş vaktim olursa kömürün alt ısıl değerleri üzerinden bir hesap yapıp paylaşırım burada. belki de sen haklısındır. Hesabı yapalım, sonucu görelim...

    Yalnız yine bir dip not olarak düşmek isterim: Meselemiz termal verimlerin karşılaştırması değil. Elektriğini termik santrallardan elde etmeyen ülkeler için bu hiç bir şey ifade etmez. Bizim meselemiz hangi durumda daha az CO2 emisyonu oluştuğu. Mevcut durumda mı full elektrikli olursa mı...


    Eğer ki elektriği verimli ve temiz elde edebilirsek zaten her türlü elektrikli araba avantaj.



    Hiç yoktan, diyelim ki santral verimi kafa kafaya ya da daha düşük, emisyon gazlarının şehirden uzaklaştırılması insan sağlığı açısından devrim olur. Ben istanbuldayım, akşamları köprülerin üstünde duman tabakası oluşuyor. O kadar kötü durum aslında. Mecidiyeköy, zincirlikuyu çekilen nefesin yarısı duman. Berbat.



    İnsan elbette istiyor ama konuştuğumuz gibi bizde emisyon artıyor. Ha artsın gene de dönüştürelim dersek büyük ihtimalle yetersiz kalır. Nükleer ya da büyük yes yatırımları olmalı öncesinde.



    İkinci husus menzil. Beş dk içinde bir aracı 1300km yol gidebilecek şekilde yükleyebilirken elektrikli araç performansları ortada. Elbette pil telnolojisine çılgın yatırım var, umarım daha da gelişir tez vakitte. Ama 300km gidemeyen aracı da kimse almaz. Hele ki türkiyede (vergilendirme vs. İki araba hayal). Ve şarj ile imkansız. Renonun pil değişim istasyonları güzel fikir ama kurulum maliyeti yüksek şu an için.



    Velhasıl, hibrit iyidir. En az yirmi yıl hibrit devam eder. Son vakitlerde full elektrik için de yatırımlar artar da o zamana savaşlar ne durumda olur bilinmez.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 50-60 sene çok uzak.10sene sonrası dünyanın ne durumda olacağı bile meçhul.3.dünya savaşı mı çıkacak, kıyamet mi kopacak.insanlık Muhtemelen birbirini yemekle meşgul olacağı için fosil yakıt, elektirikli otomobil kimsenin umurunda olmayacak.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Herkes sanıyor petrol bittiginde elektrikli arabalar olacak ve hayat devam edecek. Hiç sorun olmayacak sanıyorlar.(günümüzde her şey tıkırında aslında gibi bir göürş var, ama hiçte öyle değil sadece insanlar göz ardı ediyor, umursamıyor kimse.)
    Şu anki carbon salınımını, şehir hayatı sürenler son bir kaç senedir daha da arttıgını görüyordur. Sehirlerin üzerine toz ve gaz bulutları çöküyor. Sanıyormusunuz arabanızla etrafta dolaşıp ulaşım sagladıgınızda sizin saglıgınıza bişi olmuyor. herkes herkesi zehirliyor. akcigerleriniz partiküller ile doluyor. akşam eve vardıgınızda oh günüm güzel geçti diyorsunuz. Ama bilgimyorsunuz o gün sağlıgınız hücreleriniz nasıl değişimler geçiriyor.

    Elektrikli arabalar artıp petrol bittigi zaman, benim elektrikli arabam var emisyon degeri sıfır daha çok km yapacagım diye ortaya cıkıcak herkes. Sonra ?

    Bugun benzine para veremeyip lpg li arabasıyla 10 km günlük yapan adam ilerde elektriklige geçip 20 km yapmaya baslayacak.

    100 yapan 200 yapıcak. torque output u daha iyi oldugu için daha verimli olan elektrikli makinalar daha cabuk bizi gidecegimiz yere götürebilicek. az elektrik harcayacak belki ama az diye daha çok arabaya binilicek:) bunu karşılamak için daha çok yol daha kaliteli malzemeler üretilmek zorunda kalınacak. Daha fazla lüks e gidilicek. Arabaların özellikleri artırılıcak. her birisi daha çok carbon salınımı anlamında.

    Sonuç olarak Daha çok elektrik üretimi olacak. Çünkü herkes daha çok daha çok isteyecekler.

    Konuyu açan kemal beyin hesabı bugunkü demand e göre. ama insanların eline teknoloji geçtigi vakit ve herkes sahip oldugunda bugun kü talep tam 2 kat artacak. o aşıdan karbon salınımında hiç bir düzelme olmayacak. tam tersi daha kötü olacak.

    bu gün nefes alabiliyorsanız kıymetini bilin gelecek yıllarda mümkün olmayacak.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: scorn

    quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal


    quote:

    Orijinalden alıntı: scorn


    quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal


    quote:

    Orijinalden alıntı: _turbo_

    2 Tonluk elektrikli arabanin kirliligi 3 lük motorlu dizel mercedes s500 den asagi degildir. Tek fark biri o kirliligi yolda giderken yapiyor digeri arabasini sarj etmeden kirletmis oluyor.

    Kaynak? Bu iddian için bir kaynak gösterir misin. Kim iddia etmiş böyle bir şeyi ve nasıl kanıtlamış bilelim.

    Yazdım okumamışsınız.

    Benzinin yanma verimi kömürden yüksek. Termik santrallerimiz bu haldeyken elektrik arabaya geçtiğimizde aynı gücü santralden karşılamaya çalışacak ve co2 salınımı artacak. Bu konuda bir arkadaşın tezi vardı hesap kitaplı.



    Ama elektrik termikten değil de nükleer ya da diğer temiz kaynaklardan sağlanırsa elektrikli araba ile çevre temizliği sağlanabilir.

    Atlamış olabilirim, kusura bakma.

    Hem haklı olabilirsin hem de haksız. Şöyle ki;

    1. Benzinin yanma verimi kömürünkinden yüksektir, doğru. Ancak termik santrallarda kömür çok yüksek sıcaklıklarda yakılıyor. Bu da santralın yanma verimini ciddi oranda artırıyor. Yani bizim evdeki sobada kömür yakmamızla termik santral fırınlarında kömür yakmak aynı şey değil. Termik santrallarda kömür yüksek kapasiteli blürör kullanılarak yüksek oksijen ortamında yakılıyor. Bu nedenle günümüz termik
    santrallarında net verim %40-45 arasıdır. En son teknoloji santrallarda bu oran %48'e kadar çıkmıştır.:

    ÖRNEK TERMİK SANTRAL VERİMLERİ
    Petrolün Sonu ve Elektrikli Otomobil Senaryoları
    Kaynak:
    http://www.emo.org.tr/ekler/8982b8d271b99d6_ek.pdf


    Öte yandan aşağıdaki 2011 tarihli makaleye göre Türkiye'deki linyit santrallarının verimi %30 ile %41 arasında değişmektedir. Ortalama %35 alabiliriz.
    Kaynak:
    http://www1.mmo.org.tr/resimler/dosya_ekler/de57221d69ac155_ek.pdf?dergi=1139

    Şimdi tekrar verim kıyaslaması yapabiliriz.
    Aşağıdaki kaynağa göre benzinli motorların verimi ortalama %20, dizellerinki ise maksimum %40 civarındadır.
    Kaynak:
    http://www.greencarreports.com/news/1091436_toyota-gasoline-engine-achieves-thermal-efficiency-of-38-percent

    Bunu başka kaynaklardan da kendin teyit edebilirsin.

    Ben çok daha iyimser davranıp benzinli motorun verimini %25-30 arası almıştım. Hadi %25 diyelim.

    Benzinli motor verimi: en çok %25
    Termik santral verimi: ortalama %35

    Senin tez benzinli motorlar açısından çöktü.

    Şimdi de dizel motorlara bakalım:
    Dizel motor verimi en çok %40 ortalama %35
    Termik santral verimi: ortalama %35
    Burada verimin kafa kafaya olduğunu söyleyebiliriz. Ancak atladığın 2 husus var:
    1.Türkiyede elektriğin sadece %67'si fosil yakıtlardan elde ediliyor ve bunda kömür santrallarının payı ancak yarısıdır. Bir sürü de doğalgaz santralı var. Dolayısıyla Türkiye'de santralın verimini hesaplarken bu rakamı 0,67'ye bölmek zorundasın 0,40/0,67 =%59. Evet, Türkiye'de elektriğin %32'si rüzgar, güneş ve HES'ten geliyor. Öyle olunca da elektrikli arabanın bataryası için prizden aldığın elektriğin üretim verimi emisyon açısından %60 civarına çıkıyor.
    2. 1 litre mazot arabanın deposuna konana kadar olan üretim ve nakliye sürecindeki verimi hesaba katmıyorsun. Petrol toprak altından dizel jeneratörlü pompalarla çıkarılıyor, pompalarla limana basılıyor, oradan dizel motorlu gemilerle rafinerilere taşınıyor, rafinerilerde enerji kullanılarak ayrıştırılıyor ve tekrar nakliye ile arabanın deposuna geliyor. Sen 5 litre mazotun yanması karşılığında atıyorum 2 kg CO2 salındığını (ya da km'de 100 gr) sanıyorsun ama aslında çok daha fazla CO2 salınıyor. O mazot üretilip taşınırkenki CO2 salınımını ihmal ediyorsun.


    Bu nedenle elektriğini %100 termik santrallardan elde eden Hong Kong ve İsrail gibi ülkelerde bile elektrikli otomobil kullanmak her zaman daha verimli ve dolayısıyla daha ekonomik ve çevrecidir.





    Tamam hocam kabul de alt ısıl değerlerine bakmamışsınız. 1 ton benzin yakmakla 1 ton kömür yakmak aynı enerjiyi üretmez. Arada çok ciddi bir fark var.

    Tekrar hesaplamanızı tavsiye ederim.
    Eklemekte de fayda var, bizim yaktığımız kömür taş ya da kok değil linyit gibi kömürler. Çok daha verimsiz. Taş da varsa oranı düşük

    Ben her ne kadar enerji dönüşüm hesabı yapmadıysam da (benim yaptığım doğrudan CO2 emisyonlarının karışık hesaplara gerek kalmadan ne kadar azalacağını göstermekti) talebin üzerine alt ısıl değerleri üzerinden bir karşılaştırma yapmaya karar verdim.

    Önce benzini ele alalım, bir sonraki mesajda mazotu da ele alırız ama çok şey değişeceğini sanmam:
    1 kg benzin 10400 kilo kalorilik (kcal) enerji içeriyor. Bunun kwh karşılığı 12,10 kwh.

    Benzin 1 kg = 10400 kcal
    Benzin 1 kg = 12,10 kwh
    Benzinli motor verimi: %20

    Benzinli motor 1 kg benzin yakarak bunun sadece %20’sini mekanik enerjiye çeviriyor.
    1 kg benzin = 1 x 0,20 = 0,2 kg

    0,2 kg benzin karşılığı kalori ve kwh nedir:
    0,2 kg benzin = 10400 x 0,2 = 2080 kcal
    0,2 kg benzin = 12,10 x 0,2 = 2,42 kwh

    Şimdi termik santrala gelelim. Türkiye’de 3 tip kömürlü termik santral var:
    1.Taş kömürü (ithal) kullanan termik santrallar
    2.Yüksek kalorili linyit (Soma ve ithal) kullanan santrallar
    3.Düşük kalorili (Afşin-Elbistan) linyit kullanan santrallar

    Buna göre
    1. 1 kg taş kömürü 6100 kcal ya da 7,095 kwh
    2. 1 kg iyi linyit 4800 kcal ya da 5,58 kwh
    3. 1 kg kötü linyit 2500 kcal ya da 2,91 kwh

    Şimdi 1 kg benzinin aracın motorunda “işe dönüşen” kısmı olan 0,20 kg benzinun karşılığı bu santrallarda kullanılan kömürlerde nedir:
    1. 0,20 kg benzin = 0,20 / (6100/10400) = 0,34 kg taş kömürü
    2. 0,20 kg benzin = 0,20 / (4800/10400) = 0,43 kg iyi linyit
    3. 0,20 kg benzin = 0,20 / (2500/10400) = 0,83 kg kötü linyit

    Şi,mdi de santral verimine bakalım:
    Taş kömürü santralları: %40-%45
    İyi Linyit santralları: %35
    Kötü linyit santralları: %30

    Bu durumda
    Bir otomobilin 1 kg benzin ile arabada yaptığı işin kalori veya kwh karşılığı olarak
    1.Taş kömürü santralı: 0,34 kg / 0,4 = 0,88 kg taş kömürü
    2.İyi linyit santralı: 0,43 / 0,35 =1,23 kg iyi linyit
    3.Kötü linyit santralı: 0,83 / 0,3 = 2,77 kg kötü linyit yakıyor.

    Buradan elektrikli arabaya geçelim
    Sıradan bir benzinli motor 1 kg benzinin ancak %20’sini işe çevirebiliyordu yani 12,10 kwh x 0,2 = 2,42 kwh.

    Bir elektrikli arabanın motoru da 2,42 kwh iş üretebilmek için 2,42 /0,95 = 2,55 kwh elektrik girişine ihtiyaç duyuyor çünkü elektrik motorunun verimi %95. Ya motora verdiğiniz her 1 kw enerjinin 950 watt kısmı işe dönüyor, sadece 50 watt ısı olarak havaya yayılıyor. Muazzam hatta muhteşem bir verim.

    Peki elektrikli arabanın 1 kg benzin karşılığı olarak ihtiyaç duyduğu 2,55 kwh elektriği üretmek için kömür santrallarımız ne kadar kömür yakmalı?
    1. 1 kg taş kömürü 6100 kcal ya da 7,095 kwh = 7,095 /0,40 /2,55 = 6,96 / 7,095 = 0,98 kg
    2. 1 kg iyi linyit 4800 kcal ya da 5,58 kwh = 5,58 /0,35 /2,55 = 6,25 / 5,58 = 1,12 kg
    3. 1 kg kötü linyit 2500 kcal ya da 2,91 kwh = 2,91 /0,3 /2,55 = 3,80 / 2,91 = 1,31 kg

    ARA ÖZET

    Arabamız 1 kg benzin yaktı ve %20 verimle (12,1 kwh x 0,2 ) 2,42 kwh karşılığı iş yaptı. Aynı işi yapması için elektrikli arabamızın bataryasından 2,55 kwh elektrik çekmesi gerekiyor. 2,55 kwh elektrik üretmek için % 10 nakliye kaybıyla
    1.taş kömürü santralının: 0,98 / 0,9 = 1,09 kg taş kömürü,
    2.İyi linyit santralının: 1,12 kg / 0,9 = 1,25 kg kaliteli/ithal linyit
    3.Kötü linyit santralının: 1,31 / 0,9 = 1,46 kg kalitesiz/yerli linyit yakması gerekiyor.

    Peki buradan ne gibi bir sonuca varabiliriz?

    Henüz bir sonuca varamayız çünkü prizimize gelen elektriğin ne kadarı taş kömürü santrallarından ne kadarı linyit santrallarından ne kadarı doğalgaz santrallarından ne kadarı nükleerden (Bulgaristan'dan elektrik ithal edersek) ve ne kadarı HES, güneş, rüzgar santrallarından geliyor bilmiyoruz. Bütün bildiğimiz Bakanın geçende açıkladığı %68 termik, % 32 yenilenebilir oranı. Biz de mecburen bu oranı kullanacağız.

    Öyleyse prizimize gelen 1kw elektriğin %68’i termik santrallardan geliyor. Bunun yaklaşık yarısı da doğal gaz. Bu durumda dağılım şöyle oluyor:
    %32 HES, güneş, rüzgar
    %34 doğalgaz
    %34 kömür santralları.

    Kömür santrallarının kendi aralarındaki dağılımını bilmiyoruz. O nedenle eşit (her biri 1/3) sayalım.

    1,09 taş kömürü x 0,34 = 0,37 kg
    1,25 A kalite linyit x 0,33= 0,41 kg
    1,46 B kalite linyit x 0,33 = 0,49 kg
    Toplam: 1,27 kg karışık kömür yapar.

    Yani arabamızın 2,55 kw elektriği için - bu elektrik tamamen kömür santrallarında üretilseydi - 1,27 kg karışık kömür yakacaktık. Ancak bu 2,55 kw elektriğin sadece %34’ü kömür santrallarından geliyor.
    Bu durumda: 1,27 x 0,34 = 0,43 kg kömür yakma karşılığı CO2 atmosfere salınmış oluyor.

    Şimdi yapmamız gereken 1 kg benzini arabada yaktığımızda ne kadar CO2 üretiyoruz
    Ve 0,43 kg kömürü termik santralda yaktığımızda ne kadar CO2 üretiyoruz onu bulmak.

    Yoksa bu verim hesaplamalarının ekonomik anlamı dışında hiç bir anlamı yok. Benim buradaki derdim hangi enerji kaynağının daha verimli ve ucuz olduğunu bulmak değil, çevreye etkisi.

    Aşağıdaki ABD Hükümetinin enerji ajansına göre;

    1 galon benzin yakıldığında atmosfere 19,6 lb CO2 salınıyor. Bizim ölçülere çevirelim:
    19,6 /2,2 = 8,91 kg / 3,78541 = 2,35 kg CO2 salınıyor. Yanlış anlaşılmasın bu tüm benzinli araçlar ortalaması.
    Kaynak:
    https://www.eia.gov/tools/faqs/faq.php?id=307&t=11

    Şimdi de termik santrala bakalım:

    EPA’nın bu raporuna göre Hindistan'da 2001-2010 arası ölçümlerde kwh başına ortalama 0,91 kg CO2 üretildiği görülmüş.
    https://www3.epa.gov/ttnchie1/conference/ei20/session5/mmittal.pdf


    Bu durumda 2,55 kwh x 0,91 x 0,43 = 0,99 kg yapıyor. Bizim santrallarımızın emisyon değerlerinin kullanılan baca teknolojileri yüzünden daha düşük olduğunu düşünüyorum. Muhtemelen bizimkiler 0,6-0,8 aralığındadır fakat kanıtlauamam, elimde veri yok. Bu sadece Hindistan-Türkiye karşılaştırmasında sezgisel bir öngörü.

    Öte yandan şu site de ortalama 901 gr/kwh vermiş. Aynı ortalama değer.
    http://blueskymodel.org/kilowatt-hour

    Yani iki siteye baktık, ikisi de aynı değeri vermiş. Öyleyse hesabımız doğru.

    Şimdi konuya geri dönelim. Türkiyede ne kullanalım, benzinli mi elektrikli mi?
    Benzinli 1 kg benzin karşılığında havaya 2,35 kg CO2 salıyor.
    Elektrikli aynı iş için havaya 0,99 kg CO2 salıyor.
    2,35/0,99 = 2,38. Yani elektrikli araç havaya benzinliye oranla 2,38 kat daha az CO2 salıyor.

    Öyleyse alt ısıl değerlere bakınca da sonuç değişmiyor! Elektrikli KESİNLİKLE HAVAYI ÇOK DAHA AZ KİRLETİYOR.


    DİKKAT
    Bu rakama 1 kg benzinin üretiminde kullanılan elektrik dahil değil! Aşağıdaki siteye göre 1 golan benzin için 6 kwh elektrik harcanıyor. Onu da hesaba katalım:

    6/,78541 = 1,59 kwh / 0,75 = 2,12 kwh (galon/lt/kg çevrimi)

    Yani 1 kg benzin üretmek için rafineride 2,12 kwh elektrik harcanıyor. Buna benzinin nakliyesi ve depolaması için harcanan enerji dahil değil.

    2,12 kw elektrik için termik santral ne harcar?

    Yukarıda 2,55 kwh = 0,43 kg bulmuştuk. Öyleyse 2,12 kwh için de 0,38 kg kömür yakmamız gerekecek.

    2,12 x 0,91 x 0,38 = 0,73 kg CO2 yapar. Bunu yukarıdaki 2,35 kg değere eklersek 3,08 kg yapar. Bu rakama petrolün aranması, çıkarılması, nakliyesi ve depolaması için kullanılan enerji dahil değil. Sadece benzinin kendi enerjisi + onu rafine etmede kullanılan enerji karşılığı CO2

    0,99 kg CO2 elektrikli, 3,08 kg CO2 benzinli + çıkarma, nakliye, depolama..

    Hangisi daha çevreci?

    Hala şüphesi olan var mı?

    Kaynaklar:

    Alt Isıl Verim değerleri:
    http://www.kar-el.com.tr/tbgoster.aspx?id=YAKITLARIN%20ISIL%20DE%C4%9EERLER%C4%B0
    http://www.eie.gov.tr/duyurular_haberler/document/senver_15_usul_ve_esaslar_ek2.pdf
    http://www.4emuhendislik.com.tr/FileUpload/bs426555/File/yakit_kalorifik_degerleri.pdf

    Kaynak bazında günlük elektrik üretimi:
    http://www.enerjiatlasi.com/elektrik-uretimi/

    Kwh başına CO2 emisyonu:
    https://www.volker-quaschning.de/datserv/CO2-spez/index_e.php
    https://www.eia.gov/totalenergy/data/monthly/
    https://www.eia.gov/totalenergy/data/monthly/pdf/mer.pdf

    1 litre benzin için rafineride 6 kwh elektrik harcanıyor:
    https://greentransportation.info/energy-transportation/gasoline-costs-6kwh.html

    Çevrim/dönüşüm için:
    https://www.convertunits.com/from/kWh/to/gallon+[U.S.]+of+diesel+oil
    https://www.unitjuggler.com/convert-energy-from-cal-to-kWh.html?val=2500000




  • Rafineride 1 Litre Benzin Üretmek için Gereken Enerji:

    Kaynak:https://greentransportation.info/energy-transportation/gasoline-costs-6kwh.html

    Yukarıdaki kaynağa göre rafineriye gelen ham petrolden 1 galon benzin üretmek için bir rafineri 6 kwh elektrik harcıyor!

    Buna petrolün aranması, çıkarılması, limana taşınması, limandan gemiyle rafineriye gelmesi ve oradan tekrar istasyonlara taşınması için harcanan enerji dahil değil!

    1 US Galon benzin 3,48541 litre

    6/3,78541 = 1,59 kwh

    Rafineride 1 litre benzin üretmek için yaklaşık 1,6 kwh elektrik harcanıyor.

    60 litrelik bir deposu olan arabada bu rakam 60 x 1,6 = 96 kwh yapar.

    Aşağıda elektrikli arabaların batarya kapasiteleri var:

    BMW i3: 22–33 kWh
    BYD e6: 60–82 kWh
    Chevrolet Bolt / Opel Ampera-e: 60 kWh
    Citroen C-Zero / Peugeot iOn (i.MIEV): 14 kWh (2011) / 16 kWh (2012-)
    Ford Focus Electric (2012): 23 kWh
    Ford Focus Electric (2018): 33.5 kWh
    Kia Soul EV (2016) 27 kWh
    Nissan Leaf: 24–30 kWh
    Nissan Leaf II. gen: 40 kWh (60 kWh in future option)
    Mitsubishi i-MIEV: 16 kWh
    Renault Fluence Z.E.: 22 kWh
    Renault Twizy: 6 kWh
    Renault Zoe: 22 kWh (2012), 41 kWh (2016)
    Smart electric drive II: 16.5 kWh
    Smart electric drive III: 17.6 kWh
    Tesla Model S: 60–100 kWh
    Tesla Model X: 60–100 kWh
    Tesla Model 3: 50–70 kWh
    Toyota RAV4 EV: 27.4 kWh (1997), 41.8 kWh (2012)
    Volkswagen e-Golf: 24–36 kWh

    Bunlardan rastgele birini seçip menziline bakalım:

    VW e-Golf:
    HP: 134 hp
    Tork: 290 NM
    Batarya: 36 kwh
    Menzil: 200 km

    36 kwh bataryası 96 kwh ile tam 2,67 kere dolar. Bu durumda menzil 534 km yapar.

    Anlatmak istediği şu: 60 litre deposu olan arabanıza doldurduğunuz benzin için sadece rafineride harcanan elektrik ile rastgele bir elektrikli araba 534 km yol yapabiliyor.

    Gerisini siz düşünün!..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Torlak Kemal -- 22 Ekim 2017; 18:55:18 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: scorn


    quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal

    Doğru bakmadım ama zaten esas meselemiz termal verimlilik değildi. Meselemiz hangi durumda daha az CO2 emisyonu elde edileceğiydi. Bu da ülkeden ülkeye değişir. Biz termik santrallarda linyit ve taşkömürü kullanırız. Arabistan fuel oil. Kazakistan NG kullanır öyle değil mi? Ya da İzlanda örneğinde olduğu gibi elektrik üretiminde hiç termal enerji kullanılmaz. O zaman İzlandalı niye baksın kömürün alt ısıl değerlerine? Ya da İzlandalı, ya da Kazak? Ya da Arap? Ya da elektriğinin %80'ini nükleer enerjiden elde eden Fransa neden baksın ki taş kömürü veya linyit kalorisine?

    Ama bizim ülkede, ABD'de ve Çin'de mesela bakmak gerek çünkü bizde hatırı sayılır oranda kömür kullanıyoruz. Mesela önceki günkü elektrik üretimine baktım. Elektriğin %48î doğal gaz santrallarından elde edilmiş. %36 kadarı da ithal kömür/taş kömürü/linyit karışımından. Hidrolik düşük kalmış çünkü mevsim ve ay olarak nehir sularının ve baraj seviyelerinin en düşük olduğu zamanlardayız. Bu zamanda hidroelektrik kapasite %20'lere kadar düşebiliyor.

    Kaynak:
    http://www.enerjiatlasi.com/elektrik-uretimi/

    Fakat yarın boş vaktim olursa kömürün alt ısıl değerleri üzerinden bir hesap yapıp paylaşırım burada. belki de sen haklısındır. Hesabı yapalım, sonucu görelim...

    Yalnız yine bir dip not olarak düşmek isterim: Meselemiz termal verimlerin karşılaştırması değil. Elektriğini termik santrallardan elde etmeyen ülkeler için bu hiç bir şey ifade etmez. Bizim meselemiz hangi durumda daha az CO2 emisyonu oluştuğu. Mevcut durumda mı full elektrikli olursa mı...


    Eğer ki elektriği verimli ve temiz elde edebilirsek zaten her türlü elektrikli araba avantaj.



    Hiç yoktan, diyelim ki santral verimi kafa kafaya ya da daha düşük, emisyon gazlarının şehirden uzaklaştırılması insan sağlığı açısından devrim olur. Ben istanbuldayım, akşamları köprülerin üstünde duman tabakası oluşuyor. O kadar kötü durum aslında. Mecidiyeköy, zincirlikuyu çekilen nefesin yarısı duman. Berbat.



    İnsan elbette istiyor ama konuştuğumuz gibi bizde emisyon artıyor. Ha artsın gene de dönüştürelim dersek büyük ihtimalle yetersiz kalır. Nükleer ya da büyük yes yatırımları olmalı öncesinde.



    İkinci husus menzil. Beş dk içinde bir aracı 1300km yol gidebilecek şekilde yükleyebilirken elektrikli araç performansları ortada. Elbette pil telnolojisine çılgın yatırım var, umarım daha da gelişir tez vakitte. Ama 300km gidemeyen aracı da kimse almaz. Hele ki türkiyede (vergilendirme vs. İki araba hayal). Ve şarj ile imkansız. Renonun pil değişim istasyonları güzel fikir ama kurulum maliyeti yüksek şu an için.



    Velhasıl, hibrit iyidir. En az yirmi yıl hibrit devam eder. Son vakitlerde full elektrik için de yatırımlar artar da o zamana savaşlar ne durumda olur bilinmez.

    Elektriği %100 yenilenebilir elde etmeye gerek yok. %50 yenilenebilir olsa bile yine büyük kazanç söz konusu. Termik yerine nükleeri destekliyorum. İnsanlar nükleerden öcü gibi korkuyor ama kömür santralları nükleer santrallardan bin beter. Fransa elektriğinin %80'ini nükleerden elde ediyor ama Fransa'ya gitmekten çekinen yok. Millet koşa koşa Paris'i görmeye gidiyor, Güney Fransa kıyılarına akın ediyor ama bilmiyorlar ki Fransa'da adım başı bir nükleer santral var.

    Bulgaristan-İstanbul 300 km, Sinop-İstanbul 550 km. Millet Bulgaristan'daki eski teknoloji nükleer santrallardan değil, Sinop'ta kurulacak yeni teknoloji hepi topu 1 tane nükleer santraldan santraldan korkuyor.

    Pil konusunu takip ediyorum. Güzel gelişmeler var. Önümüzdeki 5-8 yıl içinde kabaca %50 daha fazla menzil, %50 daha az şarj zamanı ve çok daha fazla sayıda yeniden şarj ömrü sunacak üstelik daha çevreci piller geliyor.

    Dediğin gibi, elektrikli araba kullanmak CO2 emisyonları açısından hiç bir şeyi değiştirmese bile şehrin havasını değiştirecek. Trafikte arabanın camını açmaya korkmayacaksın, bilakis açmak isteyeceksin. Cadde kenarındaki evler araba gürültüsü çekmeyecek. Şehirlerimiz elektrikli ile kesinlikle çok daha yaşanır yerler haline gelecek. İstanbul'a gemiyle yaklaşırsan şehrin üzerinde gri bir kubbe göreceksin. Yaz, kış fark etmiyor. İşte biz bu gri kubbe içindeki kirli havayı soluyoruz. Üstelik trafikteki arabaların çoğu dizel oldu, felaket NOx bileşenleri ve sülfür soluyoruz dizel arabalar sayesinde...

    Geçiş için hibrit olabilir demişsin ama ben dünyanın o kadarına bile tahammülü kaldığını sanmıyorum. Çevre felaketi yaşanmaması için bir an önce elektrikliye geçilmeli, hatta ulaşım için radikal ve faşizan önlemler alınmalı.

    Not: Alt ısıl değerleri baz alan bir hesaplama yaptım. Kontrol et istersen...

    +




  • unchecked U kullanıcısına yanıt
    Karbon dioksit zehirli bir gaz değil. Özellikle bitkiler için çok faydalı. Yüksek teknolojili seralarda içeriye fazladan karbondioksit gazı verilir. Hava ve çevre kirliliği başka bir konu.
    Karbondioksit salınımında azalma olmayacağı konusunda hemfikirim. Gelişmekte olan ülkelerin artan tüketimi bile yeter.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal


    quote:

    Orijinalden alıntı: scorn

    quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal


    quote:

    Orijinalden alıntı: scorn


    quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal


    quote:

    Orijinalden alıntı: _turbo_

    2 Tonluk elektrikli arabanin kirliligi 3 lük motorlu dizel mercedes s500 den asagi degildir. Tek fark biri o kirliligi yolda giderken yapiyor digeri arabasini sarj etmeden kirletmis oluyor.

    Kaynak? Bu iddian için bir kaynak gösterir misin. Kim iddia etmiş böyle bir şeyi ve nasıl kanıtlamış bilelim.

    Yazdım okumamışsınız.

    Benzinin yanma verimi kömürden yüksek. Termik santrallerimiz bu haldeyken elektrik arabaya geçtiğimizde aynı gücü santralden karşılamaya çalışacak ve co2 salınımı artacak. Bu konuda bir arkadaşın tezi vardı hesap kitaplı.



    Ama elektrik termikten değil de nükleer ya da diğer temiz kaynaklardan sağlanırsa elektrikli araba ile çevre temizliği sağlanabilir.

    Atlamış olabilirim, kusura bakma.

    Hem haklı olabilirsin hem de haksız. Şöyle ki;

    1. Benzinin yanma verimi kömürünkinden yüksektir, doğru. Ancak termik santrallarda kömür çok yüksek sıcaklıklarda yakılıyor. Bu da santralın yanma verimini ciddi oranda artırıyor. Yani bizim evdeki sobada kömür yakmamızla termik santral fırınlarında kömür yakmak aynı şey değil. Termik santrallarda kömür yüksek kapasiteli blürör kullanılarak yüksek oksijen ortamında yakılıyor. Bu nedenle günümüz termik
    santrallarında net verim %40-45 arasıdır. En son teknoloji santrallarda bu oran %48'e kadar çıkmıştır.:

    ÖRNEK TERMİK SANTRAL VERİMLERİ
    Petrolün Sonu ve Elektrikli Otomobil Senaryoları
    Kaynak:
    http://www.emo.org.tr/ekler/8982b8d271b99d6_ek.pdf


    Öte yandan aşağıdaki 2011 tarihli makaleye göre Türkiye'deki linyit santrallarının verimi %30 ile %41 arasında değişmektedir. Ortalama %35 alabiliriz.
    Kaynak:
    http://www1.mmo.org.tr/resimler/dosya_ekler/de57221d69ac155_ek.pdf?dergi=1139

    Şimdi tekrar verim kıyaslaması yapabiliriz.
    Aşağıdaki kaynağa göre benzinli motorların verimi ortalama %20, dizellerinki ise maksimum %40 civarındadır.
    Kaynak:
    http://www.greencarreports.com/news/1091436_toyota-gasoline-engine-achieves-thermal-efficiency-of-38-percent

    Bunu başka kaynaklardan da kendin teyit edebilirsin.

    Ben çok daha iyimser davranıp benzinli motorun verimini %25-30 arası almıştım. Hadi %25 diyelim.

    Benzinli motor verimi: en çok %25
    Termik santral verimi: ortalama %35

    Senin tez benzinli motorlar açısından çöktü.

    Şimdi de dizel motorlara bakalım:
    Dizel motor verimi en çok %40 ortalama %35
    Termik santral verimi: ortalama %35
    Burada verimin kafa kafaya olduğunu söyleyebiliriz. Ancak atladığın 2 husus var:
    1.Türkiyede elektriğin sadece %67'si fosil yakıtlardan elde ediliyor ve bunda kömür santrallarının payı ancak yarısıdır. Bir sürü de doğalgaz santralı var. Dolayısıyla Türkiye'de santralın verimini hesaplarken bu rakamı 0,67'ye bölmek zorundasın 0,40/0,67 =%59. Evet, Türkiye'de elektriğin %32'si rüzgar, güneş ve HES'ten geliyor. Öyle olunca da elektrikli arabanın bataryası için prizden aldığın elektriğin üretim verimi emisyon açısından %60 civarına çıkıyor.
    2. 1 litre mazot arabanın deposuna konana kadar olan üretim ve nakliye sürecindeki verimi hesaba katmıyorsun. Petrol toprak altından dizel jeneratörlü pompalarla çıkarılıyor, pompalarla limana basılıyor, oradan dizel motorlu gemilerle rafinerilere taşınıyor, rafinerilerde enerji kullanılarak ayrıştırılıyor ve tekrar nakliye ile arabanın deposuna geliyor. Sen 5 litre mazotun yanması karşılığında atıyorum 2 kg CO2 salındığını (ya da km'de 100 gr) sanıyorsun ama aslında çok daha fazla CO2 salınıyor. O mazot üretilip taşınırkenki CO2 salınımını ihmal ediyorsun.


    Bu nedenle elektriğini %100 termik santrallardan elde eden Hong Kong ve İsrail gibi ülkelerde bile elektrikli otomobil kullanmak her zaman daha verimli ve dolayısıyla daha ekonomik ve çevrecidir.





    Tamam hocam kabul de alt ısıl değerlerine bakmamışsınız. 1 ton benzin yakmakla 1 ton kömür yakmak aynı enerjiyi üretmez. Arada çok ciddi bir fark var.

    Tekrar hesaplamanızı tavsiye ederim.
    Eklemekte de fayda var, bizim yaktığımız kömür taş ya da kok değil linyit gibi kömürler. Çok daha verimsiz. Taş da varsa oranı düşük

    Ben her ne kadar enerji dönüşüm hesabı yapmadıysam da (benim yaptığım doğrudan CO2 emisyonlarının karışık hesaplara gerek kalmadan ne kadar azalacağını göstermekti) talebin üzerine alt ısıl değerleri üzerinden bir karşılaştırma yapmaya karar verdim.

    Önce benzini ele alalım, bir sonraki mesajda mazotu da ele alırız ama çok şey değişeceğini sanmam:
    1 kg benzin 10400 kilo kalorilik (kcal) enerji içeriyor. Bunun kwh karşılığı 12,10 kwh.

    Benzin 1 kg = 10400 kcal
    Benzin 1 kg = 12,10 kwh
    Benzinli motor verimi: %20

    Benzinli motor 1 kg benzin yakarak bunun sadece %20’sini mekanik enerjiye çeviriyor.
    1 kg benzin = 1 x 0,20 = 0,2 kg

    0,2 kg benzin karşılığı kalori ve kwh nedir:
    0,2 kg benzin = 10400 x 0,2 = 2080 kcal
    0,2 kg benzin = 12,10 x 0,2 = 2,42 kwh

    Şimdi termik santrala gelelim. Türkiye’de 3 tip kömürlü termik santral var:
    1.Taş kömürü (ithal) kullanan termik santrallar
    2.Yüksek kalorili linyit (Soma ve ithal) kullanan santrallar
    3.Düşük kalorili (Afşin-Elbistan) linyit kullanan santrallar

    Buna göre
    1. 1 kg taş kömürü 6100 kcal ya da 7,095 kwh
    2. 1 kg iyi linyit 4800 kcal ya da 5,58 kwh
    3. 1 kg kötü linyit 2500 kcal ya da 2,91 kwh

    Şimdi 1 kg benzinin aracın motorunda “işe dönüşen” kısmı olan 0,20 kg benzinun karşılığı bu santrallarda kullanılan kömürlerde nedir:
    1. 0,20 kg benzin = 0,20 / (6100/10400) = 0,34 kg taş kömürü
    2. 0,20 kg benzin = 0,20 / (4800/10400) = 0,43 kg iyi linyit
    3. 0,20 kg benzin = 0,20 / (2500/10400) = 0,83 kg kötü linyit

    Şi,mdi de santral verimine bakalım:
    Taş kömürü santralları: %40-%45
    İyi Linyit santralları: %35
    Kötü linyit santralları: %30

    Bu durumda
    Bir otomobilin 1 kg benzin ile arabada yaptığı işin kalori veya kwh karşılığı olarak
    1.Taş kömürü santralı: 0,34 kg / 0,4 = 0,88 kg taş kömürü
    2.İyi linyit santralı: 0,43 / 0,35 =1,23 kg iyi linyit
    3.Kötü linyit santralı: 0,83 / 0,3 = 2,77 kg kötü linyit yakıyor.

    Buradan elektrikli arabaya geçelim
    Sıradan bir benzinli motor 1 kg benzinin ancak %20’sini işe çevirebiliyordu yani 12,10 kwh x 0,2 = 2,42 kwh.

    Bir elektrikli arabanın motoru da 2,42 kwh iş üretebilmek için 2,42 /0,95 = 2,55 kwh elektrik girişine ihtiyaç duyuyor çünkü elektrik motorunun verimi %95. Ya motora verdiğiniz her 1 kw enerjinin 950 watt kısmı işe dönüyor, sadece 50 watt ısı olarak havaya yayılıyor. Muazzam hatta muhteşem bir verim.

    Peki elektrikli arabanın 1 kg benzin karşılığı olarak ihtiyaç duyduğu 2,55 kwh elektriği üretmek için kömür santrallarımız ne kadar kömür yakmalı?
    1. 1 kg taş kömürü 6100 kcal ya da 7,095 kwh = 7,095 /0,40 /2,55 = 6,96 / 7,095 = 0,98 kg
    2. 1 kg iyi linyit 4800 kcal ya da 5,58 kwh = 5,58 /0,35 /2,55 = 6,25 / 5,58 = 1,12 kg
    3. 1 kg kötü linyit 2500 kcal ya da 2,91 kwh = 2,91 /0,3 /2,55 = 3,80 / 2,91 = 1,31 kg

    ARA ÖZET

    Arabamız 1 kg benzin yaktı ve %20 verimle (12,1 kwh x 0,2 ) 2,42 kwh karşılığı iş yaptı. Aynı işi yapması için elektrikli arabamızın bataryasından 2,55 kwh elektrik çekmesi gerekiyor. 2,55 kwh elektrik üretmek için % 10 nakliye kaybıyla
    1.taş kömürü santralının: 0,98 / 0,9 = 1,09 kg taş kömürü,
    2.İyi linyit santralının: 1,12 kg / 0,9 = 1,25 kg kaliteli/ithal linyit
    3.Kötü linyit santralının: 1,31 / 0,9 = 1,46 kg kalitesiz/yerli linyit yakması gerekiyor.

    Peki buradan ne gibi bir sonuca varabiliriz?

    Henüz bir sonuca varamayız çünkü prizimize gelen elektriğin ne kadarı taş kömürü santrallarından ne kadarı linyit santrallarından ne kadarı doğalgaz santrallarından ne kadarı nükleerden (Bulgaristan'dan elektrik ithal edersek) ve ne kadarı HES, güneş, rüzgar santrallarından geliyor bilmiyoruz. Bütün bildiğimiz Bakanın geçende açıkladığı %68 termik, % 32 yenilenebilir oranı. Biz de mecburen bu oranı kullanacağız.

    Öyleyse prizimize gelen 1kw elektriğin %68’i termik santrallardan geliyor. Bunun yaklaşık yarısı da doğal gaz. Bu durumda dağılım şöyle oluyor:
    %32 HES, güneş, rüzgar
    %34 doğalgaz
    %34 kömür santralları.

    Kömür santrallarının kendi aralarındaki dağılımını bilmiyoruz. O nedenle eşit (her biri 1/3) sayalım.

    1,09 taş kömürü x 0,34 = 0,37 kg
    1,25 A kalite linyit x 0,33= 0,41 kg
    1,46 B kalite linyit x 0,33 = 0,49 kg
    Toplam: 1,27 kg karışık kömür yapar.

    Yani arabamızın 2,55 kw elektriği için - bu elektrik tamamen kömür santrallarında üretilseydi - 1,27 kg karışık kömür yakacaktık. Ancak bu 2,55 kw elektriğin sadece %34’ü kömür santrallarından geliyor.
    Bu durumda: 1,27 x 0,34 = 0,43 kg kömür yakma karşılığı CO2 atmosfere salınmış oluyor.

    Şimdi yapmamız gereken 1 kg benzini arabada yaktığımızda ne kadar CO2 üretiyoruz
    Ve 0,43 kg kömürü termik santralda yaktığımızda ne kadar CO2 üretiyoruz onu bulmak.

    Yoksa bu verim hesaplamalarının ekonomik anlamı dışında hiç bir anlamı yok. Benim buradaki derdim hangi enerji kaynağının daha verimli ve ucuz olduğunu bulmak değil, çevreye etkisi.

    Aşağıdaki ABD Hükümetinin enerji ajansına göre;

    1 galon benzin yakıldığında atmosfere 19,6 lb CO2 salınıyor. Bizim ölçülere çevirelim:
    19,6 /2,2 = 8,91 kg / 3,78541 = 2,35 kg CO2 salınıyor. Yanlış anlaşılmasın bu tüm benzinli araçlar ortalaması.
    Kaynak:
    https://www.eia.gov/tools/faqs/faq.php?id=307&t=11

    Şimdi de termik santrala bakalım:

    EPA’nın bu raporuna göre Hindistan'da 2001-2010 arası ölçümlerde kwh başına ortalama 0,91 kg CO2 üretildiği görülmüş.
    https://www3.epa.gov/ttnchie1/conference/ei20/session5/mmittal.pdf


    Bu durumda 2,55 kwh x 0,91 x 0,43 = 0,99 kg yapıyor. Bizim santrallarımızın emisyon değerlerinin kullanılan baca teknolojileri yüzünden daha düşük olduğunu düşünüyorum. Muhtemelen bizimkiler 0,6-0,8 aralığındadır fakat kanıtlauamam, elimde veri yok. Bu sadece Hindistan-Türkiye karşılaştırmasında sezgisel bir öngörü.

    Öte yandan şu site de ortalama 901 gr/kwh vermiş. Aynı ortalama değer.
    http://blueskymodel.org/kilowatt-hour

    Yani iki siteye baktık, ikisi de aynı değeri vermiş. Öyleyse hesabımız doğru.

    Şimdi konuya geri dönelim. Türkiyede ne kullanalım, benzinli mi elektrikli mi?
    Benzinli 1 kg benzin karşılığında havaya 2,35 kg CO2 salıyor.
    Elektrikli aynı iş için havaya 0,99 kg CO2 salıyor.
    2,35/0,99 = 2,38. Yani elektrikli araç havaya benzinliye oranla 2,38 kat daha az CO2 salıyor.

    Öyleyse alt ısıl değerlere bakınca da sonuç değişmiyor! Elektrikli KESİNLİKLE HAVAYI ÇOK DAHA AZ KİRLETİYOR.


    DİKKAT
    Bu rakama 1 kg benzinin üretiminde kullanılan elektrik dahil değil! Aşağıdaki siteye göre 1 golan benzin için 6 kwh elektrik harcanıyor. Onu da hesaba katalım:

    6/,78541 = 1,59 kwh / 0,75 = 2,12 kwh (galon/lt/kg çevrimi)

    Yani 1 kg benzin üretmek için rafineride 2,12 kwh elektrik harcanıyor. Buna benzinin nakliyesi ve depolaması için harcanan enerji dahil değil.

    2,12 kw elektrik için termik santral ne harcar?

    Yukarıda 2,55 kwh = 0,43 kg bulmuştuk. Öyleyse 2,12 kwh için de 0,38 kg kömür yakmamız gerekecek.

    2,12 x 0,91 x 0,38 = 0,73 kg CO2 yapar. Bunu yukarıdaki 2,35 kg değere eklersek 3,08 kg yapar. Bu rakama petrolün aranması, çıkarılması, nakliyesi ve depolaması için kullanılan enerji dahil değil. Sadece benzinin kendi enerjisi + onu rafine etmede kullanılan enerji karşılığı CO2

    0,99 kg CO2 elektrikli, 3,08 kg CO2 benzinli + çıkarma, nakliye, depolama..

    Hangisi daha çevreci?

    Hala şüphesi olan var mı?

    Kaynaklar:

    Alt Isıl Verim değerleri:
    http://www.kar-el.com.tr/tbgoster.aspx?id=YAKITLARIN%20ISIL%20DE%C4%9EERLER%C4%B0
    http://www.eie.gov.tr/duyurular_haberler/document/senver_15_usul_ve_esaslar_ek2.pdf
    http://www.4emuhendislik.com.tr/FileUpload/bs426555/File/yakit_kalorifik_degerleri.pdf

    Kaynak bazında günlük elektrik üretimi:
    http://www.enerjiatlasi.com/elektrik-uretimi/

    Kwh başına CO2 emisyonu:
    https://www.volker-quaschning.de/datserv/CO2-spez/index_e.php
    https://www.eia.gov/totalenergy/data/monthly/
    https://www.eia.gov/totalenergy/data/monthly/pdf/mer.pdf

    1 litre benzin için rafineride 6 kwh elektrik harcanıyor:
    https://greentransportation.info/energy-transportation/gasoline-costs-6kwh.html

    Çevrim/dönüşüm için:
    https://www.convertunits.com/from/kWh/to/gallon+[U.S.]+of+diesel+oil
    https://www.unitjuggler.com/convert-energy-from-cal-to-kWh.html?val=2500000


    Hocam, dizelde durum nedir, turbo benzinde durum nedir.
    Bu motor tiplerinde verim daha yüksek. Toyotanın önerdiği motorda %50'ye çıktığını siz paylaşmıştınız.

    İkinci husus taş kömürü, linyit oranlarımız eşit değildi yanlış hatırlamıyorsam.

    Üç, santralleri kömür ve doğalgaz diye ayırıp enerji hesabı yaptıktan sonra tekrar birleştirmenizde yöntem yanlış sanırım. kömürden gelen %34'lük co2 salınımına doğalgazdan geleni de eklemeniz gerekiyor, ve verime göre tekrar kg/kwh düzeltmesi gerekiyor. Sonuçta emisyon doğalgazda da var (düşük dahi olsa).
    Ya da hiç %34 demeyip "salt kömür için" demeniz ve hesaplamanız gerekiyor. Ki o zaman zaten emisyon "sadece kömür olsa" dediğinizde 2,947 çıkıyor. Doğazgazın verimi daha yüksek olduğu için bu değeri düşürecektir ve salt %20 benzin düşündüğümüzdeki senaryoya göre co2 miktarı düşük gözükebilir bu durumda. Dizel işin içine girdiği zaman zaten co2 emisyon değeri yarıya düşeceği için ara açılacaktır.

    Bunun yanında bahsettiğiniz "benzin taşınması" düşünüldüğünde elektrikli bir aracın pilini de hesaba katmamız gerekir. lityum pil paketinin ömrü ne kadardır, bir aracın ömrü nedir, kaç kere pil değişimi gerekir ve her paketin üretimi için ne kadarlık bir co2 ve diğer gazların emisyonundan bahsedilmektedir, 1lt benzin yakılması durumunda indirgendiğinde kaç co2/1lt emisyona sebep olur bakmak gerekir.




  • scorn kullanıcısına yanıt
    quote:


    Hocam, dizelde durum nedir, turbo benzinde durum nedir.
    Bu motor tiplerinde verim daha yüksek. Toyotanın önerdiği motorda %50'ye çıktığını siz paylaşmıştınız.


    Dizeli sonra hesaplayacağımı söylemiştim. Onu da hesaplayıp paylaşırım. Diğer söylediklerine maalesef pek katılamıyorum. Türkiyedeki araç parkının ne kadarı Toyota’nın yeni modelini içeriyor? Milyonda 1 bile değildir! Önemli olan Türkiye’deki araç parkının ortalama verimi. Türkiye’de benzinlilerin ezici çoğunluğu atmosferik. Fakat şöyle de bir durum var. Atmosferik benzinlilerde hatırı sayılır oranda lpg kullanımı var. Lpg emisyonları benzine göre hayli düşük. Ama bu kadar detaylı hesaplama işine girmek için elde aşırı detaylı/zengin bir veri setinin olması gerekiyor ki bende yok. Elde olanlarlşa yapılan hesaplar bize kabaca bir fikir vermesi içindir, yoksa net resmi göstermesi için değil. Nihayetinde burası bir forum ve biz işin içinde olan uzmanlar değiliz. Bildiklerimizi kullanarak durum hakkında kabul edilebilir hata toleransları dahilince sonuçlara varmaya çalışıyoruz. Demek istediğim bir doktora tezi değil bu. Elimizde eksiksiz bir veri seti olmayınca çok hassas sonuçlara ulaşamayız, öyle değil mi?

    quote:


    İkinci husus taş kömürü, linyit oranlarımız eşit değildi yanlış hatırlamıyorsam.


    Neyi kast ettiğini tam olarak anlamadım. Taş kömürü ve linyit kullanımının gerçek oranlarını bilmediğim için eşit aldım. Hepsi 1/3 (%34-%33-%33). Burayı açarsan sevinirim.

    quote:


    Üç, santralleri kömür ve doğalgaz diye ayırıp enerji hesabı yaptıktan sonra tekrar birleştirmenizde yöntem yanlış sanırım. kömürden gelen %34'lük co2 salınımına doğalgazdan geleni de eklemeniz gerekiyor, ve verime göre tekrar kg/kwh düzeltmesi gerekiyor. Sonuçta emisyon doğalgazda da var (düşük dahi olsa).


    Çok haklısın, kömür + doğalgaz diye almam gerekiyor, gözümden kaçmış. Buna göre hesabı düzeltirim ama birleştirmede yöntemin neresi yanlış anlamadım. Hepsinin payını 1/3 olarak eşit aldım. Her birini 1/3 ile çarpıp çıkanları topladım. Bence doğru bir hesap. Yanlışsa doğrusunu gösterirsen memnun olurum. 1’i 3’e bölünce 0,33, 0,33, 0,33 şeklinde. Artan %1’i taş kömürüne ekledim. Onu kastediyorsan, nereye eklersem ekleyeyim sonucu etkilemeyecektir çünkü çarpımdan gelen yuvarlamaları da linyite ekledim. Onlar birbirini götürür.

    quote:


    Ya da hiç %34 demeyip "salt kömür için" demeniz ve hesaplamanız gerekiyor. Ki o zaman zaten emisyon "sadece kömür olsa" dediğinizde 2,947 çıkıyor. Doğazgazın verimi daha yüksek olduğu için bu değeri düşürecektir ve salt %20 benzin düşündüğümüzdeki senaryoya göre co2 miktarı düşük gözükebilir bu durumda. Dizel işin içine girdiği zaman zaten co2 emisyon değeri yarıya düşeceği için ara açılacaktır.


    Dizel işin içine girdiğinde yarı yarıya değil ama bir miktar düşecektir. Bu doğru. Fakay dizel işin içine girence tavan yapan NOx oranlarını ne yapacağız? Tamam onlar sera gazı değil ama bildiğin kanserojen! Yani “havayı az kirletiyorsa ben kanserojen solumaya razıyım” mı diyorsun?

    quote:


    Bunun yanında bahsettiğiniz "benzin taşınması" düşünüldüğünde elektrikli bir aracın pilini de hesaba katmamız gerekir. lityum pil paketinin ömrü ne kadardır, bir aracın ömrü nedir, kaç kere pil değişimi gerekir ve her paketin üretimi için ne kadarlık bir co2 ve diğer gazların emisyonundan bahsedilmektedir, 1lt benzin yakılması durumunda indirgendiğinde kaç co2/1lt emisyona sebep olur bakmak gerekir.


    Öncelikle biz "kullanımdan" doğan CO2 emisyonuna odaklanmıştık, "üretimden" değil! Ve kullanılan şey benzin ile elektrik. Elektriğin üretimindeki CO2 salınımını hesaplarken benzininkini göz ardı etmek olmazdı. Bunu hatırlatmakta fayda görüyorum.

    Velev ki, pilin üretimindeki CO2 emisyonlarını hesaba kattık diyelim. O zaman benzinli ve dizel arabanın motoru ve şanzımanını üretirken açığa çıkan CO2 miktarını da hesaba katmamız gerekmez mi? Hesaba katarsak emin ol ki bundan benzinli araba zararlı çıkar çünkü şanzıman ve motor üretiminde salınan CO2 miktarı pil üretiminde salınandan çok daha fazla! Ve dikkatini çekerim, küçük de olsa benzinli de de akü var!

    Ama şanzıman ve motor üretiminde açığa çıkan CO2 emisyonlarını bulursam onları da eklerim. Pilinki elde var zaten.

    Not: elektrikli de de motor var demeyeceğini düşünüyorum. Yüzlerce parçadan üretilen fosil yakıtlı motorla sadece onlarca parçadan üretilen ve çok daha küçük elektrik motorunu aynı kefeye koymazsın diye düşünüyorum.




  • Torlak Kemal kullanıcısına yanıt
    Hesap yaparken 1 enerji için kömür diyorsunuz. Hesap sonucunda "kömür %34" kullanılıyor diyorsunuz ve oranla çarpıyorsunuz. Sonuçta hesapladığınız değer 1 birim enerji için kullanılan %34 kömürün emisyonu.

    O enerjiyi üretmek için gereken kalan %66nın emisyonunu eklemeden yaptığınız hesabın anlamı 0.34 enerjinin emisyonu olur.



    Türkiyede dizel oranı %40 civarında. Haliyle etki edecek bir oran.



    Ben size tüik verisi ile elde edilen sonuçtan bahsediyorum. Farazi veri ya da şöyle böyle hesaplanan kabullerden bahsetmiyorum. Sonuçta %60 ve üzeri gibi bir oranda elektrikli araç kullanımı emisyonda artışa sebep oluyordu. 4 sene önceki çalışma. Bu süreçte dizel sayısı daha da arttı. Tabi yes de arttı. Ama sonuçta türkiye ve benzeri ülkelerde emisyon artıyor.


    Düzeltme;
    Hesaplamalarınızda savunduğunuz değere göre yorum yapıyorsunuz. Sadece benzin diyerek başlıyorsunuz, tsi gibi şu an büyük bir trend varken turbo oranını ihmal ediyorsunuz.
    Benzin taşınmasından bahsederken kömürün çıkartılmasını direk ihmal ediyorsunuz.
    Pil için bir ömür biçiliyor, yani üretim değil TÜKETİM malzemesi. Aynı şekilde hava filtresi de bir tüketim malzemesi.
    Mekanik parça imalatında dediğiniz gibi elbette içten yanmalı bir motorun daha fazla parçası var. Ama bunu imalat yöntemlerinin tamamını kulak arkası edip sayısal büyüklükle ölçmek ne kadar doğrudur? Ucuz bir motorun döküm maliyeti ile yeni gelişen bir sektörde motor sacının imalatını bir tutabilir misiniz mesela? Nihayette hesaplandığında yine de içten yanmalı daha maliyetli olacaktır onu kabul ediyorum. Ama birisi 100 iken diğeri 1 değildir. Güç elektroniği çok ciddi bir yatırımdır. Ayrıca turbo benzin bir motor ile elektrik motorunun boyutlarını karşılaştırmanızı da tavsiye ederim.
    Bir başka husus da ben burada içten yanmalı motoru savunmuyorum. Hele ki dizeli savunan aptaldır gözümde. Ama uçmadan kaçmadan ilerlemek lazım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi scorn -- 23 Ekim 2017; 15:37:47 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: scorn

    Hesap yaparken 1 enerji için kömür diyorsunuz. Hesap sonucunda "kömür %34" kullanılıyor diyorsunuz ve oranla çarpıyorsunuz. Sonuçta hesapladığınız değer 1 birim enerji için kullanılan %34 kömürün emisyonu.

    O enerjiyi üretmek için gereken kalan %66nın emisyonunu eklemeden yaptığınız hesabın anlamı 0.34 enerjinin emisyonu olur.



    Türkiyede dizel oranı %40 civarında. Haliyle etki edecek bir oran.



    Ben size tüik verisi ile elde edilen sonuçtan bahsediyorum. Farazi veri ya da şöyle böyle hesaplanan kabullerden bahsetmiyorum. Sonuçta %60 ve üzeri gibi bir oranda elektrikli araç kullanımı emisyonda artışa sebep oluyordu. 4 sene önceki çalışma. Bu süreçte dizel sayısı daha da arttı. Tabi yes de arttı. Ama sonuçta türkiye ve benzeri ülkelerde emisyon artıyor.

    Zaten bunu bir önceki mesajında dile getirmiştin. Ben de hesaba salt 0,34'lük kömür payını değil, 0,34'lük doğalgaz payını da ekledim böylece 1 birimin %68'i, emisyon yayan kaynaklarsan 32'si de yaymayan kaynaklarsan geliyor hesaplama. Hesaplamayı da buna göre düzelttim.
    Mazot konusuna gelince; evet mazot sonuca etki eder. Ancak rakamlardan edindiğim hissiyat, mazot dahil edilse dahi Türkiye^de elektrikli taşıt kullanımının daima daha az emisyon üreteceği yönünde.

    Hesaplamaya %40 kabulüyle mazotu da dahil edeceğim

    Not bu arada mazotun alt ısıl değeri: 10100 benzininki 10400. Sen dizel motorun verimine bakarak sonucun radikal değişeceğini düşünüyor olabilişin ama inan radikal değişmeyecek.


    DÜZELTİLMİŞ (DOĞALGAZ İLAVELİ) HESAP:


    Benzinli motor 1 kg benzin yakarak bunun sadece %20’sini mekanik enerjiye çeviriyor.
    1 kg benzin = 1 x 0,20 = 0,2 kg

    0,2 kg benzin karşılığı kalori ve kwh nedir:
    0,2 kg benzin = 10400 x 0,2 = 2080 kcal
    0,2 kg benzin = 12,10 x 0,2 = 2,42 kwh

    Şimdi termik santrala gelelim. Türkiye’de 4 tip termik santral var:
    1.Taş kömürü (ithal) kullanan termik santrallar
    2.Yüksek kalorili linyit (Soma ve ithal) kullanan santrallar
    3.Düşük kalorili (afşin-elbistan) linyit kullanan santrallar
    4.Kombine çevrimli doğalgaz santralları

    Buna göre
    1. 1 kg taş kömürü 6100 kcal ya da 7,095 kwh
    2. 1 kg iyi linyit 4800 kcal ya da 5,58 kwh
    3. 1 kg kötü linyit 2500 kcal ya da 2,91 kwh
    4. 1 kg (1/0,670 = 1,5 m3) doğalgaz 8250 * 1,5 = 12.375 kcal ya da 14,4 kwh

    Şimdi 1 kg benzinin aracın motorunda “işe dönüşen” kısmı olan 0,20 kg benzinun karşılığı bu santrallarda kullanılan kömürlerde nedir:
    1. 0,20 kg benzin = 0,20 / (6100/10400) = 0,34 kg taş kömürü
    2. 0,20 kg benzin = 0,20 / (4800/10400) = 0,43 kg iyi linyit
    3. 0,20 kg benzin = 0,20 / (2500/10400) = 0,83 kg kötü linyit
    4. 0,20 kg benzin = 0,20 / (12375/10400)= 0,24 kg ya da 0,36 m3 doğalgaz

    Şimdi de santral verimine bakalım:
    Taş kömürü santralları: %40-%45
    İyi Linyit santralları: %35
    Kötü linyit santralları: %30
    Doğalgaz santralları: %55
    (http://www.elektrikport.com/teknik-kutuphane/dogalgaz-kombine-cevrim-santralleri/9009#ad-image-0)

    Bu durumda
    Bir otomobilin 1 kg benzin ile arabada yaptığı işin kalori veya kwh karşılığı olarak
    1.Taş kömürü santralı: 0,34 kg / 0,4 = 0,88 kg taş kömürü
    2.İyi linyit santralı: 0,43 / 0,35 =1,23 kg iyi linyit
    3.Kötü linyit santralı: 0,83 / 0,3 = 2,77 kg kötü linyit
    4.Doğalgaz santralı: 0,24 /0,55 =0,44 kg ya da 0,65 m3 doğalgaz yakıyor.

    Buradan elektrikli arabaya geçelim
    Sıradan bir benzinli motor 1 kg benzinin ancak %20’sini işe çevirebiliyordu yani 12,10 kwh x 0,2 = 2,42 kwh.

    Bir eletrikli arabanın motoru da 2,42 kwh iş üretebilmek için 2,42 /0,95 = 2,55 kwh elektrik girişine ihtiyaç duyuyor çünkü elektrik motorunun verimi %95. Ya motora verdiğiniz her 1 kw enerjinin 950 watt kısmı işe dönüyor, sadece 50 watt ısı olarak havaya yayılıyor. Muazzam hatta muhteşem bir verim.

    Peki elektrikli arabanın 1 kg benzin karşılığı olarak ihtiyaç duyduğu 2,55 kwh elektriği üretmek için kömür santrallarımız ne kadar kömür yakmalı?
    1. 1 kg taş kömürü 6100 kcal ya da 7,095 kwh = 7,095 /0,40 /2,55 = 6,96 / 7,095 = 0,98 kg
    2. 1 kg iyi linyit 4800 kcal ya da 5,58 kwh = 5,58 /0,35 /2,55 = 6,25 / 5,58 = 1,12 kg
    3. 1 kg kötü linyit 2500 kcal ya da 2,91 kwh = 2,91 /0,3 /2,55 = 3,80 / 2,91 = 1,31 kg
    4. 1 kg doğalgaz 12375 kcal ya da 14,4 kwh = 14,4 / 0,55 / 2,55 = 10,27 / 14,4 = 0,71 kg

    ARA ÖZET

    Arabamiz 1 kg benzin yaktı ve %20 verimle (12,1 kwh x 0,2 ) 2,42 kwh karşılığı iş yaptı. Aynı işi yapması için elektrikli arabamızın bataryasından 2,55 kwh elektrik çekmesi gerekiyor. 2,55 kwh elektrik üretmek için % 10 nakliye kaybıyla
    1.taş kömürü santralının: 0,98 / 0,9 = 1,09 kg taş kömürü,
    2.İyi linyit santralının: 1,12 kg / 0,9 = 1,25 kg kaliteli/ithal linyit
    3.Kötü linyit santralının: 1,31 / 0,9 = 1,46 kg kalitesiz/yerli linyit yakması gerekiyor.
    4.Doğalgaz santralının: 0,71 / 0,9 = 0,79 kg ya da 1,19 m3 doğalgaz yakması gerekiyor.

    Peki buradan ne gibi bir sonuca varabiliriz?

    Henüz bir sonuca varamayız çünkü prizimize gelen elektriğin ne kadarı taş kömürü santrallarından ne kadarı linyit santrallarından ne kadarı doğalgaz santrallarından ne kadarı nükleerden (Bulgaristandan elektrik ithal edersek) ve ne kadarı HES, güneş, rüzgar santrallarından geliyor bilmiyoruz. Bütün bildiğimiz Bakanın geçende açıkladığı %68 termik, % 32 yenilenebilir oranı. Biz de mecburen bu oranı kullanacağız.

    Öyleyse prizimize gelen 1kw elektriğin %68’i termik santrallardan geliyor. Bunun yaklaşık yarısı da doğal gaz. Bu durumda dağılım şöyle oluyor:
    %32 HES,güneş, rüzgar
    %34 doğalgaz
    %34 kömür santralları.

    Kömür santrallarının kendi aralarındaki dağılımını bilmiyoruz. O nedenle eşit (her biri 1/3) sayalım.

    1,09 taş kömürü x 0,34 = 0,37 kg
    1,25 A kalite linyit x 0,33= 0,41 kg
    1,46 B kalite linyit x 0,33 = 0,49 kg
    Toplam: 1,27 kg karışık kömür yapar.

    Yani arabamızın 2,55 kw elektriği için - bu elektrik tamamen kömür santrallarında üretilseydi - 1,27 kg karışık kömür yakacaktık. Ancak bu 2,55 kw elektriğin sadece %34’ü kömür santrallarından geliyor.
    Bu durumda: 1,27 x 0,34 = 0,43 kg kömür yakma karşılığı CO2 atmosfere salınmış oluyor.

    Peki doğalgazdan gelen ne?
    0,79 kg ya da 1,19 m3 doğalgaz 2,55 kwh elektrik karşılığı yakılacaktı. Ancak Türkiye’de elektriğin %34’ü doğalgazdan geliyor. Öyleyse köürden gelen CO2’ye doğalgazdan geleni de eklememiz gerek: 0,79 x 0,34 = 0,27 kg ya da 0,40 m3.

    Şimdi yapmamız gereken 1 kg benzini arabada yaktığımızda ne kadar CO2 üretiyoruz
    Ve 0,43 kg kömürü termik santralda yaktığımızda ne kadar CO2 üretiyoruz onu bulmak.

    Yoksa bu verim hesaplamalarının ekonomik anlamı dışında hiç bir anlamı yok. Benim buradaki derdim hangi enerji kaynağının daha verimli ve ucuz olduğunu bulmak değil, çevreye etkisi.

    Aşağıdaki ABD Hükümetinin enerji ajansına göre;

    1 galon benzin yakıldığında atmosfere 19,6 lb CO2 salınıyor. Bizim ölçülere çevirelim:
    19,6 /2,2 = 8,91 kg / 3,78541 = 2,35 kg CO2 salınıyor. Yanlış anlaşılmasın bu tüm benzinli araçlar ortalaması.
    Kaynak:
    https://www.eia.gov/tools/faqs/faq.php?id=307&t=11

    Şimdi de termik santrala bakalım:

    EPA’nın bu raporuna göre Hindistanda 2001-2010 arası ölçümlerde kwh başına ortalama 0,91 kg CO2 üretildiği görülmüş.
    https://www3.epa.gov/ttnchie1/conference/ei20/session5/mmittal.pdf


    Bu durumda 2,55 kwh x 0,91 x 0,43 = 0,99 kg yapıyor. Bizim santrallarımızın emisyon değerlerinin kullanılan baca teknolojileri yüzünden daha düşük olduğunu düşünüyorum. Muhtemelen bizimkiler 0,6-0,8 aralığğındadır fakat kanıtlauamam, elimde veri yok. Bu sadece Hindistan-Türkiye karşılaştırmasında sezgisel bir öngörü.

    Öte yandan şu site de ortalama 901 gr/kwh vermiş. Aynı ortalama değer.
    http://blueskymodel.org/kilowatt-hour

    Yani iki siteye baktık, ikisi de aynı değeri vermiş. Öyleyse hesabımız doğru.

    Bir de doğalgaz santralları var.
    Wiki 1 kwh elektrik karşılığında doğalgaz santralının 0,47 kg CO2 ürettiğini yazmış:
    https://tr.wikipedia.org/wiki/Elektrik_üretme#Termik_santraller

    2,55 x 0,47 x 0,27 = 0324 kg CO2 de doğalgazdan geliyor.

    Bunu kömürden gelenle birleştirelim: 0,99 + 0,324 = ~1,32 kg.

    Evet Türkiye’de price gelen elektrikten 2,55 kwh elektrik çekersek, bu elektriğin %65’i termik santrallardan geldiği için atmosfere 1,32 kg CO2 salmış oluyoruz.

    Şimdi konuya geri dönelim. Türkiye'de ne kullanalım, benzinli mi elektrikli mi?
    Benzinli 1 kg benzin karşılığında havaya 2,35 kg CO2 salıyor. Buna benzinin rafineride üretimi için salınan 0,38 kg CO2yi de eklersek 2,35 + 0,73 = 3,08 kg

    Elektrikli aynı iş için havaya 1,32 kg CO2 salıyor.
    1,32/3,08% = %43. Yani elektrikli araç havaya benzinliye oranla 2,33 kat daha az CO2 salıyor. Buna petrolün çıkarılması ve arabanızın deposuna kadar nakliyesinde açığa çıkan CO2 dahil değil!

    Öyleyse alt ısıl değerlere bakınca da sonuç değişmiyor! Elektrikli KESİNLİKLE HAVAYI ÇOK DAHA AZ KİRLETİYOR.




  • Hesabı dizeli de göz önüne alarak yeniden yaptım. Hesap şöyle:
    Lüzumsuz itirazlara mahal vermemek için önce 2016 Aralık TUİK verilerini paylaşayım:

    Trafiğe kayıtlı araç sayısı: 21.090.424
    Trafiğe kayıtlı dizel otomobil: %33,6
    Trafiğe kayıtlı LPG’li otomobil: %39,2
    Trafiğe kayıtlı benzinli otomobil: %26,8
    Benzinli/dizel otomobil oranı: %66,2/%33,2
    Ortalama araç yaşı: 12,9
    Kaynak:http://www.tuik.gov.tr/PreHaberBultenleri.do?id=24595

    Şimdi de Alt Isıl Değerler (AID):
    1 kg benzin = 10500 kcal = 12,21 kwh
    1 kg mazot = 10100 kcal = 11,74 kwh
    1 kg LPG = 10600 kcal = 12,33 kwh
    1 kwh elektrik = 860 kcal

    Bunları bunlara dönüştüreceğiz:
    1 kg doğalgaz = 12240 kcal = 14,23 kwh
    1 kg taş kömürü = 6100 kcal = 7,09 kwh
    1 kg ithal linyit = 4800 kcal = 5,58 kwh
    1 kg yerli linyit = 2500 kcal = 2,91 kwh

    Bu durumda 1 kg benzinin enerji eşdeğeri ya da 1 kg benzin/mazot/lpg’nin içerdiği enerjiyi
    1,72 kg taş kömürü
    2,19 kg ithal linyit
    4,2 kg yerli linyit
    0,86 kg doğalgaz içermektedir

    Bu durumda 1 kg mazotun enerji eşdeğeri
    1,66 kg taş kömürü
    2,01 kg ithal linyit
    4,04 kg yerli linyit
    0,83 kg doğalgaz olmaktadır.

    Bu durumda 1 kg LPG’nin enerji eşdeğeri
    1,74 kg taş kömürü
    2,21 kg ithal linyit
    4,24 kg yerli linyit
    0,87 kg doğalgaz olmaktadır.

    Bunlar sabitlerimiz ve başka sabitlerimiz de var:

    1 kw enerji üretmek için bir kömür santralı ortalama 0,91 kg CO2 emisyon yükü yaratmaktadır.
    1 kw enerji üretmek için bir doğalgaz santralı ortalama 0,47 kg CO2 emisyon yükü yaratmaktadır.
    1 kg benzin atmosfere 3,14 kg CO2 salmaktadır.
    1 kg mazot atmosfere 3,14 x 0,85** = 2,67 kg CO2 salmaktadır.
    1 kg LPG atmosfere = 3,14 x 0,89** = 2,79 kg salmaktadır.
    **http://www.air-quality.org.uk/26.php
    Atmosferik bir benzinli motorun termik verimi: %20
    Turboşarjlı bir benzinli motorun termik verimi: %30
    LPG’li bir atmosferik motorun termik verimi: %20
    Turboşarjlı dizel motorun termik verimi %35
    Elektrik motorunun termik verimi: %95
    Doğalgaz santralının termik verimi: %55
    Taş kömürü termik santralının verimi: %40
    İthal linyit termik santralının verimi: %35
    Yerli linyit termik santralının verimi: %30
    Türkiye’de yıllık üretilen elektriğin %32,2’si emisyon yaymayan santrallardan, %67,8’i emisyon yayan termik santrallardan gelmektedir. Termik santrallardan gelen elektriğin Enerji Atlasının son 1 yıllık verilerine göre (http://www.enerjiatlasi.com/elektrik-uretimi/) %53’ü doğalgaz santrallarından gelmektedir.

    Bu değerler ortalamadır. Konu değerlerin üstünde veya altında değerlere sahip istisnai motorlar ve santrallar bulunabilir ancak bunların popülasyondaki sayısı sonucu etkileyecek kadar çok değildir. Ayrıca verimlilik otomobillerde rpm bandı boyunca sabit değildir. Genellikle pik tork civarında tepe değerine ulaşır. Şehir içi kullanımda verimlilik şehirlerarası kullanımdan daha düşüktür. Bu nedenle verimlilikte ortalama değerleri alıyoruz.

    Şimdiye kadar hesaplamada kullanacağımız sabit ve değişkenleri set ettik ve bunu yaparken bazı ön hesaplamalar da gerçekleştirildi (yakıtların alt ısıl değerlere göre enerji dönüşümleri)
    Şimdi hesaplamaya girişelim.

    Önce benzin;
    1 kg benzin turbolu araçlarda %30, atmosferiklerde %20 olan verimilik nedeniyle işe dönüşen kısmı:
    Turbo benzinli: 1 x0,3 = 0,3 kg
    Atmosferik benzinli: 1 x 0,2 = 0,2 kg
    Atmosferik LPG LPG: 1 x 0,2 = 0,2 kg

    Bu durumda;
    1 kg benzin, mazot ya da LPG’nin işe dönüşen kısmı
    Turbo benzinlide 12,21 x 0,3 = 3,66 kwh
    Atmosferikte 12,21 x 0,2 = 2,44 kwh
    LPG’de 12,33 x 0,2 = 2,47 kwh
    Dizelde: 11,74 x 0,35 = 4,11 kwh enerjilere karşılık gelmektedir.
    Şimdi mecburen bir varsayımda bulunmak zorundayız. Otomobillerin %39,2’si LPG’li, %33,6’sı dizel ve %26,8’i benzinli. Ben benzinlilerin %50’sinin turbo kalanının atmosferik olduğunu varsayıyorum. Aslında 12,9 yaş ortalamasına bakınca bu çok iyimser bir oran ama itiraz gelmesin diye böyle yapıyorum.:
    2,47 x 0,392 = 0,97
    3,66 x 0,134 = 0,49
    2,44 x 0,134 = 0,33
    4,11 x 0,34 =1,40
    Toplam: 3,19 kwh benzin, mazot ve LPG ağırlıklı ortalaması olarak karşımıza çıkıyor.
    Bir elektrikli otomobilde dc endüksiyon fırçasız motorlarda verim %95 civarındadır. Bir elektrikli otomobilin diğerleriyle aynı işi yapabilmesi için bataryasından çekmesi gereken enerji
    3,19 / 0,95 = 3,36 kwh aynı işi yapması için bataryadan elektrik motoruna gidiyor. Dikkat, bu ağırlıklı ortalamadır. Bu elektrik santraldan çıkıp bataryaya gelene kadar şebekede %10 kayba uğruyor. Onu da hesaba katalım: 3,36 /0,9 = 3,73 kwh

    Şimdi, santrallar bu 3,73 kwh” elektriği üretirken ne kadar kömür ve doğalgaz kullanıyor, yakından bakalım:
    Doğalgaz santralı: 3,73/14,23 = 0,26 kg
    Taş kömürü santralı: 3,73/= 0,53 kg
    İthal linyit santralı: 3,73/5,58=0,67 kg
    Yerli linyit: 3,73/2,91 = 1,28 kg

    Ancak elektrik santrallarının da verimleri var. Şimdi onların verimini hesaba katarak yeniden hesaplayalım:
    DG: 0,26 /0,55 =0,47 kg
    TK: 0,53/0,40=1,33 kg
    LK-İ:0,67 /0,35 = 1,91 kg
    LK-Y: 1,28/0,3=4,27 kg

    Prizimize gelen elektriğin ne kadarının taş kömürü santralından, ne kadarının linyit ya da doğalgaz santralından ve ne kadarının HES’lerden geldiğini biliyoruz. O halde bunların da ağırlıklı ortalamasını alalım:
    hesaplayalım:
    DG: 0,47 kg x %37,12 = 0,174 kg x 14,23 = 2,48 kwh
    TK: 1,33 kg x %15,55/2 = 0,104 kg x 7,09 = 0,74 kwh
    LK-İ: 1,91 kg x %16,91 = 0,323 kg x 5,58 = 1,80 kwh
    LK-Y: 4,27 kg x %15,55/2 0,329 kg x 2,91 = 0,96 kwh
    Toplam: 0,96+1,80+0,74 = 3,5 kwh karşılığı kömür ve 2,48 kwh karşılığı doğalgaz yakıyoruz.

    Not: Kaynağımız yerli linyit ve taş kömürü santralları arasında ayrım yapmadığı için yine 50/50
    varsayımında bulunuyoruz.

    Ön Sonuç:
    1 kg benzin 3,14 kg
    1 kg mazot 2,67 kg
    1 kg LPG 2,79 kg
    DG santralı 0,47 kg/kwh
    Kömür santralı 0,91 kg/kwh
    Atmosfere CO2 salmaktadır.

    Ayrıca rafineride 1 kg benzin/mazot üretmek için 2,12 kwh elektrik harcanmaktadır.
    Şimdi bu verilere bakarak artık bir sonuca varabiliriz. Ancak varacağımız sonuç sadece Türkiye için geçerli olacaktır. Her ülkede farklı sonuçların çıkması kaçınılmazdır.
    1 kg benzin 3,14 x %26,8 = 0,84
    1 kg mazot 2,67 x %34= 0,91
    1 kg LPG 2,79 x %39,2 = 1,094
    Toplam: 2,85 kg + üretimden gelen CO2 (PPCO2)

    Şimdi de elektrikli arabaya bakalım:
    Elektrikli araba: 3,73 kwh
    3,73 x DG x 0,3712 = 1,385 kwh
    3,73 x 0,155+0,1691) = 1,21 kwh
    Toplam: 2,60 kwh.
    Elektrikli arabamızın kullandığı her 3,73 kwh enerjinin 2,60 kwh’i termik santrallardan gelmektedir.
    1,385 kwh x 0,47 = 0,65 kg doğalgaz santrallarından
    1,21 x 0,91 = 1,10 kg kömür santrallarından olmak üzere toplam 1,75 kg CO2 atmosfere salınmaktadır.
    Elektrikli araba: 1,75 kg
    İçten yanmalı araba: 2,85 kg + 0,61 kg*** = 3,46 kg.
    *** Rafineri üretimden gelen CO2 hesabı:
    2,12 kwh x 0,34 = 0,72 kwh
    2,12 x 0,268 = 0,57 kwh
    Toplam 1,29 kwh Türkiye’de benzin ve mazotun rafineride ayrışmasında kullanılan elektrik miktarı. Rafineri bu elektriği şebekeden alıyor. Öyleyse:
    1,29 x 0,3712 = 0,48 kwh doğalgaz santrallarından,
    1,29 x 0,3241 = 0,42 kwh kömür santrallarından gelmektedir.
    Yine öyleyse;
    0,48 x 0,47 = 0,23 kg doğalgaz santralından gelen CO2,
    0,42 x 0,91 = 0,38 kg kömür santrallarından gelmektedir.
    Toplamı: 0,61 kg yapar.


    SONUÇ:
    Türkiye’de beher 1 kg yakıt için içten yanmalı otomobiller 3,46 kg CO2 yayarken elektrikli otomobiller 1,75 kg CO2 yaymaktadırlar. Aradaki oran 1,75/3,46 = 0,51 yani yarı yarıyadır. Benim ilk başta bulduğumdan daha kötü bir rakam elektrikli otomobil açısından. Ancak o hesap yakıtların alt ısıl değerlerine ve dizel ile LPG’li otomobillere göre hesaplanmamıştı. Sadece Benzinin yerini elektriğin almasına dayanıyordu. Şimdi daha ayrıntılı ve daha analitik, dolayısıyla çok daha hassas bir hesaplama yapıldı. Çıkan sonuç yine de elektrikliler de içten yanmalılar kadar çevreyi kirletiyor diyenleri hayal kırıklığına uğratacaktır. Ama aynı hayal kırıklığı elektrikli otomobillerin “0” emisyonlu olduğuna inananları da hayal kırıklığına uğratacaktır. Fakat çıkan %50 daha az CO2 emisyon sonucu umut vericidir. Türkiye’de elektrik giderek daha çok yenilenebilir kaynaklardan (güneş, rüzgar hatta nükleer) geldikçe bu oran daha da aşağıya üçte bire inebilecektir.

    Not: Bu hesaba bataryaların üretiminde ortaya çıkan CO2 miktarı dahil değildir ama bu hesaba aynı şekilde fosil yakıtlı otomobillerin motor ve şanzıman üretiminde ortaya çıkan CO2 miktarı da dahil edilmemiştir. Yine hesaba dahil olmayan bir başka unsur petrolün arama-bulma-çıkarma-nakliye işlemlerinde ortaya çıkan CO2 miktarıdır. Bunu dengelemek için kömürün ve doğalgazın çıkarılması-nakliyesi dahil edilmemiştir. Bunlar büyük ölçüde karşılıklı birbirini götüreceğinden sonuç üzerinde etkileri minimal olacaktır.


    Bunca hesabın amacı şunu görmek içindi:
    Türkiye’de;
    Fosil yakıtlı araçlar 3,46 kg CO2 / kg-yakıt,
    Aynı yakıt miktarı için elektrikli araçlar 1,75 kg CO yaymaktadırlar. Bu nedenle Türkiye de bir an önce elektrikli otomobillere geçmelidir.


    @scorn



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Torlak Kemal -- 25 Ekim 2017; 11:45:43 >




  • HesapsızKitapsız kullanıcısına yanıt
    karbon dioksit değil monoksit
  • unchecked U kullanıcısına yanıt
    Küresel ısınma konusunda engellenmeye çalışılan sera gazı Karbondioksit.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: HesapsızKitapsız

    Küresel ısınma konusunda engellenmeye çalışılan sera gazı Karbondioksit.

    ölümcül ve asıl zehir değil.
  • unchecked U kullanıcısına yanıt
    Karbonmonoksit atmosferde birikmez. Yaklaşık iki ay içinde karbondioksite dönüşür. Dolayısıyla CO zehirlenmesi filan yok. Kapalı mekanlarda soba, ocak egzoz zehirlenmesi hariç. Bunlar da kişisel sorunlar. Dünyanın ve insanlığın karbonmonoksit zehirlenmesi diye bir sorunu yok.
  • Başlığın tamamının okuyamadım eğer konusu geçtiysem kusura bakmayın..
    Şu anda tüm motorlu araçların sadece %25'i elektrikli olsa bunu taşıyacak elektrik altyapısı mevcut mudur?

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • dec_chaos D kullanıcısına yanıt
    Zaten ilk mesajda bunun cevabı vardı. Bırak %25'i, tamamı elektrikliye geçse bile mevcut şebekeyi sadece %30 kadar büyütmek yeterli. İlk mesajı okursan orada sorunun daha ayrıntılı hesabını bulacaksın.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal

    Zaten ilk mesajda bunun cevabı vardı. Bırak %25'i, tamamı elektrikliye geçse bile mevcut şebekeyi sadece %30 kadar büyütmek yeterli. İlk mesajı okursan orada sorunun daha ayrıntılı hesabını bulacaksın.

    Kastettiğim toplam kapasite değil anlık talep.. Bu kapasite sonuçta daha ziyade sanayi kuruluşları tarafından kullanmaktadır..
    Araçların elektrikli olması durumunda talep şehre kayacak..
    Altyapı çökebilir..

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • Torlak Kemal kullanıcısına yanıt
    Kardeşim sen hakkaten komiksin meydanı boş bulmuş atıp tutuyosun.Benzinli motorun verimi %20 dir diyosun gerisini okumadım

    1. 1894 yılında 4 zamanlı benzinli motorun verimi %20-25 arasındaydı.Nasıl utanmadan o verim %20 dir diyosun? Direkt enjeksiyon,turboşarjerli benzinli motorlar çıktı?

    2. Elektrikli aracın verimini direk %85 almışsın sen hayırdır? Elektrik motorunun verimi %85, bataryaların verimi %70-85 arasındadır. Elektrikli aracın verimini öğrenmek istiyosan çarp bunları &59-%72 arasındadır.O motorun da 2 tonluk aracı çektiğini unutmamak lazım

    3. Bişey ortaya koyuyosan tarafsız olcaksın fanatik değil.Ufak ufak hesaplardan tırtıklayıp şark kurnazlığı yapmıcaksın komik oluyosun.Elektrikli araçta Teslanın değerlerinden bahsediyosan içten yanmalı motorlarda da Mersedesin geliştirdiği içten yanmalı motorun verimini al %50



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi PROFESOR_X -- 30 Ekim 2017; 12:29:23 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 678910
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.