Üye Girişi
Bağlan Google+ ile Bağlan Facebook ile Bağlan
Yeni Kayıt
Tüm Forumlar
  • Tüm Forumlar
  • Motorlu Araçlar Dünyası
  • Otomobil Genel
  • Otomobil ve Otomotiv Dünyası Genel
  • Bu Konuda
Şimdi Ara

Peugeot, Citröen ve Renault - Fransız Araçları Sorunlu Sorunsalı (3. sayfa)

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
63
Cevap
0
Favori
3.532
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
Konuya Özel
1 oy
Öne Çıkar
Cevapla
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • beyinsis B kullanıcısına yanıt
    aynen. fabrikaların yeri belli çalışan insanlar belli . firmalar tek çatı altına toplanınca her marka aynı platformu kullanarak kendi markasına özgün tasarımları ile ortak parçalarla üretim yapıyor maliyeti düşürüyor . hemde yedek parça ve servis ağı konusunda ortak zeminde oldukları için ulaşılabilirliği artıyor . bizim ülkede bir tarafı ölümüne tutup savunma hastalığı olduğu için kimse işin iyi tarafına bakmıyor . çoğu insan psa yı peugeot a fransa devletinin kurdurduğunu şirkette bir karar alınırken hükümetten izin alınması gerektiğini bilmez ayrıca psa nın çin ortaklarıda var. hem opel hemde fca birleşmesinde devletin onayı olmadan kalem kıpırtadamaz psa.

    vw nin yakasına yapıştı adamlar ama vw nin bünyesinde audi ve porsche varken arge arşı aşmışken kimse boy ölçüşemez açıkçası .

    not: citroen spor since 1997




  • quote:

    Orijinalden alıntı: anyhill

    Bu 3 lü arasından Renault alırım, ancak 2008 ve 3008 e hayır demem eski Peugeot ve Citröen modellerinin çoğunun sorunları var, tamiri de nispeten zor. Renault da çabuk bozuluyor ama yedek parçası, ustası ucuz ve bol olduğundan arabayı yürütmesi kolay oluyor. O yüzden 2. elde Renault tercih edilmesi gayet doğal.
    PSA grubunu acısıyla ve derinlemesine tatmış birisi olarak bende Renault diyorum. Daha tok ve daha sorunsuz geliyor, ve en azından malzeme seçimi açısından tecrübe ettiğim Peugeot modellerine göre daha iyi.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi programmer_onur -- 28 Mayıs 2020; 4:11:19 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: fottili

    Markadan çok modellere göre değişen durumlar söz konusu. Mesela Megane II sahibiydim ön takımla uğraşmaktan bıkmıştım , aldığımda 75bin km deydi baskı balata keyfe keder değiştirdim ve sonrasında 100 bin km yakın kullandığım araçta baskı balayla ilgili bir sıkıntım olmadı. Kalite anlamında ise iç mekan trim sesleri vardı ama aracın süspansiyon konforu ve yalıtımı zamanının en iyisiydi. Yani bir yerde bıktıran sorunlarla oldukça kalitesiz ama diğer tarafta süspansiyon konforu ve yalıtımıyla kaliteli hissettiren bir araçtı.

    Aynı Markanın Megane 3 modelini kullanıyorum aracım 140 bin km de.Ön takımda bir tek z-rotlarını değiştirdim. Baskı balata hiç değişmeden 200 bin km gider rahatlıkla diyorum .Bunda da süspansiyon ve yalıtım bence Megane II 'nin gerisinde. Araç sıfır km den beri bizde , ektra çıkardığı masraf geri vites müşürü ve z rotları oldu. Rahatlıkla diyebilirim ki japonlar kadar sorunsuz bir araç.
    Bu durumda benim Renault kalitesiz mi demem lazım yada sorunlu mu ? Yada tam tersi.

    Konuyu başka örneklerle açmam gerekirse.

    Kaliteninde ve sorunsuzluğun algılanması da kişiden kişiye değişiklik gösteriyor.Mesela Golf 4 , süspansiyonu ,yalıtımı ,iç malzeme kalitesi, kapı içleri , A-sütunu , tavan , bagaj ve koltuk döşemesiyle üst seviyede kaliteye sahipti.

    Bunun yanında aynı zamanlarda üretilen , efsane kasadan sonra çıkan Corolla mesela , efsanenin üstüne tipsiz, her yeri sert plastik , döşeme ve iç mekanda kullanılan metaryelleri basit ve asla Golf'ün yalıtım ve süspansiyon konforuna erişemeyecek bir model.

    Şimdi aynı zamanda bu iki modele binen birinin Corolla kaliteli deme şansı hiç yoktur ama aradan geçen yıllardan sonra araçları gözlemlediğinizde , Golf'ün o çok kaliteli iç malzemelerinin bir çoğunun kendini salmış ve bozulmuş olduğunu ,ön takımda problemler yaşadığını, Corolla'nın ise sert ve basit malzemelerinde sarkma , deforme olmadığını ve ön takımın pek arıza vermediğini görürsünüz.
    Bu durumda kaliteye karar verebilecek olan var mı ?

    Konu geneline gelirsek fransızlar sorunlu yaftasını bir günde almadı o yüzden bu yaftadan kurtulmak istiyorlarsa buda bir günde olmayacaktır. Son yıllarda bir atak söz konusu , bunu da zaman gösterecektir.
    2016'da 2000 model renault twingo aldım. 3 senede 50 bin km yaptım, hiç baskı balata değiştirmedim, 1 kez rot başlarını değiştirdim sadece. bu arabaylada dağ bayır demeden heryere gittim. Hocam banada renaultun daha ucuz olan modellerinde ön takım sanki daha sağlam oluyor gibi geldi.

    Taksiciler logan,symbol,sandero gibi araçları ondan tercih ediyor diye biliyorum. cefakar araçlar. sık sık ön takım yese taksici adam arabanasının yatmasını istemez.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: beyinsis

    Bunu tahmin ettiğim için özellikle sordum:

    -opel fransız değil, alman aracıdır. Nasıl gm'ye bağlıyken kimse amerikan demiyorduysa pejoya bağlanınca da kimse fransız demez

    -madem grup olarak topluyoruz audi nerde?

    Alıntıları Göster
    Audi'yi ekleyince 3566 yapıyor. Yine PSA'nın yarısından az.

    O zaman, Seat da İspanyol, Skoda da Çek.

    Menşe olarak bakalım.

    VW + Audi = 2721
    Peugeot + Citroen = 5205

    Neyse yarısını geçti.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: powermoon

    Audi'yi ekleyince 3566 yapıyor. Yine PSA'nın yarısından az.

    O zaman, Seat da İspanyol, Skoda da Çek.

    Menşe olarak bakalım.

    VW + Audi = 2721
    Peugeot + Citroen = 5205

    Neyse yarısını geçti.

    Alıntıları Göster
    tedarik sorunu çekilen bir aralıkta cımbızla seçmenin alemi yok. ocak-nisan:
    vw + audi = 16.800
    pejo + citroen = 14.700

    tedarik sorunu düzelince fark daha da artacaktır. pejo grubunun satan tek aracı 3008. şimdi de 2008 çıktı, biraz da o satar, o kadar. tiguan'ın otomatik dizeli olaydı görürdük 3008'i de. avrupa'da 3008-tiguan başbaşa zaten.




  • EmreGLC kullanıcısına yanıt
    Tam tersi pug ailesi sorunlu olmasın 206 torsiyon gıcırtısı,307 bela elektrik sorunları,hdi motorlarda ki turbo korumasının alev alarak arabayı küle çevirmesi,301 ve c elysee de ki kronik ön amortisör sorunu yeni nesil dizel motorlarda ki adblue sorunu gerçekten çok sorunsuz arabaymış fransızlar arasında en sağlam ve en sorunsuzu renodur dci ve tce motorların adı yeter.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Razor Crest

    Tam tersi pug ailesi sorunlu olmasın 206 torsiyon gıcırtısı,307 bela elektrik sorunları,hdi motorlarda ki turbo korumasının alev alarak arabayı küle çevirmesi,301 ve c elysee de ki kronik ön amortisör sorunu yeni nesil dizel motorlarda ki adblue sorunu gerçekten çok sorunsuz arabaymış fransızlar arasında en sağlam ve en sorunsuzu renodur dci ve tce motorların adı yeter.
    Bana hikaye anlatma 20009 yılında dci motorlu aracım motor bloğunu kırdı, komple sıfır sandık motor o zaman bana 18.000 liraya mal oldu. Senin o dediğin kronik sorunların hiç birini yaşamadım. Eğer istersen sana uzun bir liste çıkartırım renault araçlarımla geçmişte yaşadıklarımı.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Asarhaddon kullanıcısına yanıt
    2018 model dizel otomatik corolla'da hız sabitleyici olmamasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Benzinlide varken dizele neden takamıyorlar?

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • EmreGLC kullanıcısına yanıt
    Hikaye anlatan sensin hayal dünyan da ki düşüncelerini aktarmadan önce yaz bakalım internete pug serisinin bahsettiğim kronik sorunlarını zibille konu var mı yok mu görürsün internet elinin altında.
    Blok kırma kronik bir sorun olmayıp %90 kullanıcı hatasıdır kim bilir ne yaptın da blok kırdı blok kırma kronik sorun olsa taksiciler firmalar reno,dacia marka araç almazdı.

    Peugeot, Citröen ve Renault - Fransız Araçları Sorunlu Sorunsalı




  • Birisi şu arkadaşlara dünyanın artık globalleştigini firmaların eskisi gibi arabaların %80-90'ını üretmedigini anlatsın lütfen. Motorları bile ortak ARGE ile üretiyorlar. Şasi hariç diğer parçalar aynı. Ortak marketten malzemeleri alıp araba yapıyorlar. Kimisi daha pahalı malzeme kullanıyor kimisi ucuz malzeme. Firmaları ayıran faktör üretim stratejisidir. Hedef pazara göre üretim olur. Mesela Uzakdoğu araçları ABD ve Ortadoğu pazarını hedef alır. Fransız şöyle, alman şöyle artık hikâye. Alman araçlarında Fransız ve japon çok fazla parça var tıpkı japonlarda alman parça olduğu gibi...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi boraycan -- 28 Mayıs 2020; 10:55:12 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Arif kullanıcısına yanıt
    Açıklayacak bir şey yok firmanın tercihidir koymaz mesele tüm japon araçları için donanım yok o yüzden sorunsuz önermesi benim cevabım buna yönelik sizin bahsettiğiniz bir marka özelinde bir tane donanım olmaması

    Toyota koymaz Mazda koyar o iş Toyota özelinde değerlendirilir

    Bu arada dünkü yazdığıma ek devam edeyim bu seferde meşhur iç mekan olayından şimdi açın bakın 15-20 yıllık bir Japon D segmenti araca sonra gidin (Fransızı es geçtim zaten) birde muadili Almana bakın Alman büyük ihtimal iç mekanda dağılmıştır soyulan kapı kolları trim sesleri vs vs (hatta premium Almanlarda bile görürsünüz bunu) ama Japon eğer kullanıcısı çok hor kulllanmamışsa hala taş gibidir 25-30 senelik mazda 626ların içlerinin hala taş gibi durduğunu görünce vay diyor insan
  • Asarhaddon kullanıcısına yanıt
    ben kullandığım araca göre değerlendiririm, 2 yıl/80.000 km kullandım, corolla kadar balon bir araç daha görmedim, siz de uzun süre kullandığınız fransızlardan örnek verin isterseniz,

    donanım nasıl markanın tercihiyse, aracın içinde kullanılan malzemenin kalitesi de markaların tercihidir, kimi aracını 10 yıl kullanıma göre tasarlıyor, avrupa pazarında insanlar eski araçlara binmiyorlar, bir çok bölgede euro3 ve altı motorlar şehir merkezlerine giremiyor mesela. japonlar araçlarını daha uzun ömürlü olacak şekilde tasarlayıp, yalıtımdan, donanımdan, sac kalınlığından ödün veriyorlar demek ki... yağmurlu havada orta direkten kulağınıza gelen çıt çıt seslerini duymanız lazım bunun için

    toyota'nın araçları basit... ama sorunsuz değiller, 10.000 km bakım periyodu koydular neden? Çünkü dizel motorları bariz şekilde yağ yakıyor

    japonların sorunsuz olduklarını iddia ediyorsanız şikayet sitelerine bir göz gezdirin derim, araçlarının içlerinin yıpranmamış olması ağırlıklı olarak kullanımla ilgilidir.

    mazda ön konsol erimesi, honda c sütunu göçüğü, toyota yağ yakan motorlar, ön konsolda erimeler...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Arif -- 28 Mayıs 2020; 12:29:7 >




  • her markanın ayrı bir hedefi var hocam fransız markaları deneselerde japonlar kadar sorunsuz olamazlar oyüzden fantastik özelliklere ve dizaynlara yöneliyorlar.
    Alman markalarıda arabanın sürüşüne ve tok kapiya dikkat ediiyorlar gerisi opsiyon



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-39A3D5E9A -- 28 Mayıs 2020; 12:31:36 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Arif

    ben kullandığım araca göre değerlendiririm, 2 yıl/80.000 km kullandım, corolla kadar balon bir araç daha görmedim, siz de uzun süre kullandığınız fransızlardan örnek verin isterseniz,

    donanım nasıl markanın tercihiyse, aracın içinde kullanılan malzemenin kalitesi de markaların tercihidir, kimi aracını 10 yıl kullanıma göre tasarlıyor, avrupa pazarında insanlar eski araçlara binmiyorlar, bir çok bölgede euro3 ve altı motorlar şehir merkezlerine giremiyor mesela. japonlar araçlarını daha uzun ömürlü olacak şekilde tasarlayıp, yalıtımdan, donanımdan, sac kalınlığından ödün veriyorlar demek ki... yağmurlu havada orta direkten kulağınıza gelen çıt çıt seslerini duymanız lazım bunun için

    toyota'nın araçları basit... ama sorunsuz değiller, 10.000 km bakım periyodu koydular neden? Çünkü dizel motorları bariz şekilde yağ yakıyor

    japonların sorunsuz olduklarını iddia ediyorsanız şikayet sitelerine bir göz gezdirin derim, araçlarının içlerinin yıpranmamış olması ağırlıklı olarak kullanımla ilgilidir.

    mazda ön konsol erimesi, honda c sütunu göçüğü, toyota yağ yakan motorlar, ön konsolda erimeler...
    Örnek vereyim mi mesela 206 hayatımda kullandığım en berbat araçtı bu kadar sorunlu bu kadar dandik başka bir araç kullanmadım sürekli tıkırdayan bagaj kapağı mı dersiniz patlak radyatör mü bozuk fan mı dersiniz en önemlisi 80 bin km de ölmüş motorumu dersiniz ha bir de berbat kaporta aksamı mı var

    Atriyeten siz de bir şikayet sitelerine bakın bakalım kaç tane Fransız göreceksiniz

    Yağ yakan 1.4 dizelleri herkes biliyor ki o motor baya eskidi ama gayet yeni diyebileceğimiz (çok sevmeme rağmen) 508 lerin ad blue sorunu için ne diyeceksiniz C5 lerin bitmeyen elektronik sorunları için ne diyeceksiniz



    Madem eskiler dedik şu anda sokakta kaç tane adam gibi yürürü olan 307 yahut 407 var kaç tane patlak amortisörlü C4 var sorunları roma parşömenleri gibi sardıkça gelir arkasını bitiremezsiniz.

    Evet Günümüzde sağlamlık olarak Fransızlar eskisi gibi değil en azından ilk 4-5 senede dökülmüyorlar (tabi ki uzun vadeli sağlamlıkları için beklemek lazım) ve ben de Bir 508 yahut bir Latitude alabilirim çok rahat ön yargım yok, hatta bir zamanlar 508 almanın arefesinden döndüm satıcı yalan söylediği için

    Ama tekrar söylüyorum şu Japonlar basit o yuzden bozuluyor argümanı ile gelmeyin açın bakın ilan sitelerine 15-20 yıllık Honda Accordlara Avensislere Mazda 6 lara hala sapasağlar ve zamanına göre dopdolu araçlar (Apaçi arabası olup öldüresiye kullanılan 2.4 Accordları kısmen hariç tutuyorum pek nadirdir ki bir araç onların uğradığı eziyete uğrasın hala hizmet verebilmeleri hala yollarda gezebilmeleri bile büyük bir başarıdır aynısını o yaştaki Fransıza yapamazsınız çünkü yapılmışı ya çoktan çöplüğü boylamıştır ya da ağır aksak yüreyebiliyordur :) )




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Arif

    ben kullandığım araca göre değerlendiririm, 2 yıl/80.000 km kullandım, corolla kadar balon bir araç daha görmedim, siz de uzun süre kullandığınız fransızlardan örnek verin isterseniz,

    donanım nasıl markanın tercihiyse, aracın içinde kullanılan malzemenin kalitesi de markaların tercihidir, kimi aracını 10 yıl kullanıma göre tasarlıyor, avrupa pazarında insanlar eski araçlara binmiyorlar, bir çok bölgede euro3 ve altı motorlar şehir merkezlerine giremiyor mesela. japonlar araçlarını daha uzun ömürlü olacak şekilde tasarlayıp, yalıtımdan, donanımdan, sac kalınlığından ödün veriyorlar demek ki... yağmurlu havada orta direkten kulağınıza gelen çıt çıt seslerini duymanız lazım bunun için

    toyota'nın araçları basit... ama sorunsuz değiller, 10.000 km bakım periyodu koydular neden? Çünkü dizel motorları bariz şekilde yağ yakıyor

    japonların sorunsuz olduklarını iddia ediyorsanız şikayet sitelerine bir göz gezdirin derim, araçlarının içlerinin yıpranmamış olması ağırlıklı olarak kullanımla ilgilidir.

    mazda ön konsol erimesi, honda c sütunu göçüğü, toyota yağ yakan motorlar, ön konsolda erimeler...
    Japon iç pazarında 100k km'ye gelmiş arabaya hurda muamelesi yapılıyor. İlk öğrendiğimde çok komik gelmişti. Yani km konusuna bizden daha takıntılılar. Fakat onlar genellikle ABD ve Ortadoğu pazarına yönelik üretim yaptikları için uzun ömürlü sorunsuz araba yapma derdindeler. Corolla denilen araba ABD'de 15-16 bin dolar. 15 birim paralık otomobil yerine bile alınmayan bir araç. Bizde koyun olmadığı için keçiye Abdurrahman Çelebi diyoruz.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Bugün günümüzde otomobil üreticileri arasındaki makasın çok daraldığı ve rekabetin kızıştığı kanaatindeyim. Salt marka olarak değilde, markaların ilgili modellerinin, ilgili segmentteki rakipleri ile kıyaslanmalarında çıkacak sonuçları kriter olarak baz aldığımızda, durumun bu olduğunu görürüz. Genele bakacaksak şayet, konu başlığının şöyle bir haklılık payı var ki, Türkiye de ciddi bir alman arabası hayranlığı var. Bu inkar edilemez bir gerçek. Haklılık payı var mıdır ? Bu da çok göreceli bir kavram. Kimin arabadan öncelikle neyi beklediği ile alakalı birşey. Sonuçta dört dörtlük otomobil diye birşey yok. Kimisi tasarıma bakar, kimisi birinin beğendiği tasarımı beğenmez, kimisi az yaksın der, kimisi basınca uçsun gitsin der. Kimisi fiyat - performans der, kimisi için önce marka algısıdır. Sonuçta bu tarz konularda zevk faktörüde işin içinde olduğu için, objektifte haliyle bir yere kadar olabiliyorsunuz. Bir noktadan sonra kişisel kanaatiniz ve subjektif yorumlarınız da olabiliyor.
    Benim şahsi kanaatimce fransız arabalarına karşı antipati duyulması çokta yerinde değil. En nihayetinde genel karakteristiği fransız araçlarının daha az yakan, rakiplerine göre daha iyi fiyat - performans ilişkisi sunan araçlar olması ve arıza bakım gibi durumlarda daha uygun makul olmaları. (özellikle ikinci el araç alanlar için bu durum daha da fazla arz edecektir. En nihayetinde kul yapısı bunlar. )

    Bugün bir örneğin Peugeot 508 ile Passat arasındaki fiyat farkı malumdur. Genel olarakta Peugeot daha da az yakıt yakmaktadır rakibine göre ve daha dolu özellikler sunmaktadır. Her aracında aynı doluluktaki versiyonlarının fiyatlarına baktığınızda bu anlaşılır. Ayrıca bakım zamanında ve arıza yapmaları durumunda VW nin tamir masraflarının daha yüksek çıkacağı da aşikardır. Yani rahatlıkla bu kategorideki karşılaştırmada Peugeot nun daha iyi bir fiyat - performans ilişkisi sunduğu aşikardır. Lakin vatandaş der ki benim önceliklerim farklı, benim önceliklerim şunlar şunlar, bunlar bunlar. Fransız arabalarının sorunları vardır. Alman arabalarının yok mu ? Hepsi mi kusursuz ? DSG li araç alıpta onun korkusunu yaşamayan çevremde insan tanımıyorum doğru düzgün. En nihayetinde kul yapısı bunlar arızaları problemleri de olabilir ya da bize problemleri arızaları denk gelebilir. Aslolan öylesi durumlarda açtıkları masraflar. Ufak tefek bedeli olan arızalar açmaları ayrı birşey, çok yüksek tutarlı arızalar açmaları başka birşeydir. Pazar trendleri, pazardaki kullanıcı profili vs. Türkiye de örneğin VW inanılmaz tutarken ve insanlarda sempati varken, ABD de çok aşırı fazla VW göremezsiniz. Burada japon araçları estetikten uzak gibi görülürken, Ortadoğu da ve ABD de japon araçlarına insanların ciddi sempatisi vardır. Bence şahsi kanaatim öncelikleri ve beklentileri net bir şekilde belirlemek daha önemli. Alman fransız ya da japon diye yüzeysel değerlendirmektense.




  • 98 model 306'm satmaya utandığım bir sırada hurda indiriminden 15.000 eder hale geldi ve hurdaya ayırdım. Parçalarını satıyorum zaman zaman isteyen olunca. Bitik bir 306 değildi üstelik. 140.000km de idi. Her parça söküşümde kurtuldum senden lanet olası diye sıyırıyorum. Far ampülü sökmek için arka bagaj kapağını söktürür bir mühendisliği var o yıllara ait yakışıklı ama dayanıksız Peugeot'ların. Bugün daha iyiler muhakkak. Ama 90-2015 arası yanından geçilmez.
    • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.
Hizmet kalitesi için çerezleri kullanabiliriz, DH'yi kullanırken depoladığımız çerezlerle ilgili veri politikamıza gözatın.
Kabul Ediyorum