S Wallet pişmanlıktır.
Merhabalar. Başlıktaki gördüğünüz marka tanıdık gelse de bilmiyor olabilirsiniz. Türkiye'deki bankacılık sistemleri regülasyonları yüzünden Apple Pay, Samsung Pay gibi hizmetler ülkemizde yok. Samsung da saatlerinde kullanılabilecek bir yöntem olarak İş bankasıyla anlaşmayla sizin adınızda bir pre-paid kart açarak oluşturarak bir yöntem açmayı denemiş.
Uygulamanın kendisi en başta fiyasko. Neredeyse hiçbir özellik yok. Kampanya sayfaları yavaş ve detaysız. Hesap ayarları, kart ayarları gibi yapılar UI bugları yanı sıra özelliklerin kendileri de çalışmıyor gözlemi oluşturuyor. Biraz eski olan Watch 4'ümle çalışması da gecikmeli oluyor ödemeler, kasiyerle 15 saniye göz göze geliyordum alışverişlerde. Bu saatin eskiliğinden dolayı mı olup olmadığına emin değilim. Saatte neredeyse hiçbir şey yüklü değil.
Uygulama aynı şekilde giriş yöntemi olarak klasik 6 haneli şifre istiyor. Fakat girişi hatırlama sıkıntısına sahip. Hemen hemen her girişimde kimlik kartımla girişimi onaylamamı istiyor. Sahip olduğu yapı yüzünden kamerayla onay istiyor, ama orada da bir bug olduğundan onu da yapamıyor. Öbür uygulamar bu durumda NFC ile girişi tamamlamaya izin verirken S Wallet manuel giriş+NFC istiyor. Cüzdanınız yanınızda değilse girişiniz 3-4 dakikadan daha kısa sürede olmuyor.
Başka yaşadığım bir problem geçmişe gidiyor. İlk geldiği zamanlar 100 TL'lik bir cashback kampanyası vardı. Bu kampanyadan yararlanmak için uygulama üstünde "entegrasyonu" olan Pazarama ile bir alışveriş yaptım. Kurduğum hesap ile yaptığım alışveriş ardından parayı aldı, cashbacki verdi fakat bir problem var, ürün alımı onaylanmadı Hiçbir menü üstü yaptığım alışveriş görünmedi. Yanılmıyorsam bir bakiye kodu almıştım bir platform için. Paramı çekse de ürünü vermedi bana. MH ile uğraşıp iadesini aldım, bir avantajı o oldu. Tabii cashbacki de geri çekti. Satıcıyla ilgili bir problem olduğunu düşünmüyorum çünkü hiçbir menüde bu alışverişin kanıtını göremedim. Sadece ödeme geçmişinde paranın çıktığı görünüyordu.
Bir kere POS cihaza alım yaparken sıkıntı yaşattırdı. Geçen denediğimde çalışmıştı, ama bu konuda da sıkıntılı. İnternette bazı kişilerin de şikayet ettiğini görebiliyorsunuz.
En son problem son 24 saate gidiyor. Yabancı bir site üstü yapacağım 30 dolarlık bir alışveriş için yaklaşık 1095 TL bakiye yükledim hesaba. 1.5 dolarlık bir pay bıraktım 30 üstü, ki sitenin kendisi paylar dahil 28-29 dolar çekecekti. Kart ödemeyi tamamlayamadı, reddetti.
Bunun üstüne 24 saat arayla beraber Nays kartıma parayı geri çekmeye çalıştım, "teknik hatadan dolayı" işlemimi gerçekleştiremedi. Ardından Papara'ya aktarmayı denedim, aynı hatayı verdi. MH işlemlerime erişemediği için bir hata göremiyorum dedi, güvenlik birimine iletti. Bir dönüş yok, kart da çalışmıyor hâlen. Yarın da çalışmazsa çalıntı kart ihbarı yapıp yeni sanal kart bastırmayı deneyeceğim, belki öyle çalışır.
Anlık olarak S Wallet 1.100 TL beni dolandırmış durumda. Bu parayı POS cihazda market ödemesi olarak çekebilecek miyim muamma. Üstüne almak istediğim ürünü de alamıyorum
Uzun lafın kısası Samsung Watch kullansanız da ciddi para atmayın bu platforma. Hiçbir şekilde güven vermiyor. Uygulama hemen hemen her konuda sınıfta kaldı kullandığım dönemde. %4'e yakın bir pay da alıyor üstüne. Paramı çıkardığım anda uygulama ve hesabımı sileceğim.
Kargo 70'e patlıyor. İstanbul tarafındaysanız mağaza teslim ile resmen beleşe geliyor. Kalite beklememek gerek, rtings incelemesi ortada. Bu fiyata da sahte çin kulaklıklardan elli kat daha kalitelidir.
https://www.rtings.com/headphones/reviews/taotronics/soundliberty-95-truly-wireless
Edit: ANC yazmışlar, üründe ANC yok. İlk başlığı açtığımda hatayla ANC yazmışım ben de. Bu yüzden geldiyseniz özür dilerim.
Fırsat sonrası edit: Ürün elime fırsat sırası geçse de çok geç test edebildim. Ürün fiyatını belirtecek derecede ucuz, kulaklıklarda düzgün mıknatıs vs. yok yerine oturtacak. Siyah plano plastik gibi yapmışlar ama ucuz hissettiriyor.
Ses kalitesi de öyle efsane değil. Yine 400 500'e satılan çin kulaklıklardan daha iyi ses veriyor, ama 1.200'e aldığım WF1000XM3'e kıyasladığımda çok belirgin bir fark var. GYM için yedek veya yeğene küçük oğlana vs. alacaksanız iş yapar.
HP 255 G9 TN 5625U 8GB RAM 512GB SSD 10.500 TL
Özellik açısından tamamen çöp, TN panel, %45 NTSC, klavye ışıklandırması yok, sadece 41Wh batarya.
Buna karşılık fiyat segmentinde rakipsiz performans çıkartıyor. 6 çekirdek, arttırılabilir RAM.
https://www.youtube.com/watch?si=oeHOun-iCkLiJ-L3&v=2-Yp5F0HsAs&feature=youtu.be
Yeterince adını salmış, bilinen bir soğutucu. Terim olarak sıcak fırsat sayılmasa da bu fiyatta daha uzun süre kalacağını zannetmiyorum, fiyat segmentinde rakipsiz.
Giriş seviyesi anakart fiyatına B650E*. 2x full spec VRM, iki büyük heatsink, mATX olmasına rağmen 4 RAM slot, Type-C çıkış ve header, PCIe 5x16 ve 4x4, 8+4 12v giriş, 4 SATA/2 M.2. Marka batı piyasasında çok meşhur değil, ama ürün kalitesi olarak fiyatına göre dopdolu bir kart yapmışlar.
*= Resmi yazılaşmalarda E branding'i kullanmamışlar. Spec olarak E özelliğini karşılıyor, bu yüzden B650e demek yanlış olmaz.
The Division Evreni Hikayesi [1 ve 2.Oyun]
*Bu konu doğal olarak The Division serisi hakkında baştan sona spoiler içermektedir*
Merhabalar. Yaklaşık 6 sene önce The Division hikayesinin Türkçe özeti gibi bir konu açmıştım. Açtığım dönem içerisinde sahip olduğum İngilizce bilgimin de limitli olması, yazdığım sırada ikinci oyunun çıkmamış olması, ikinci oyunu bitirip konuyu editleyerek koymama rağmen bugünkü tarih ile son 5 senelik içeriğin eklenmemiş olması gibi sebeplerden dolayı hep son kez düzenlemek istemiştim. Fakat hikayenin bazı noktalarındaki yanlış anlayışlarımın da sebep olduğu bir sürü hatayı görünce sıfırdan yazayım dedim. Bunun bir başka sebebi de hikaye anlatımı için bir kronolojik sıranın yazıyı yazdığım zamanlar olmayışı idi, bugünlerde daha belirgin hatlarla hikaye belli oldu.
Üst not: Bu oyun serisine ilk başladığım günden beridir sık sık oynarım, denemediyseniz ölmeden önce bitirmeniz gerektiğini düşündüğüm bir seri. Birinci oyunu daha çok sevsem de bir hikaye tutumluluğu çok olan bir oyun değil. İkinci oyun bu konuda daha başarılı. Benim de hikaye anlatım zayıflığım yüzünden konu akışı ağır gelebilir.
İleride bahsedeceğim bazı terimler ve manası:
SHD: Strategic Homeland Division, The Division ajanları ve birkaç farklı birliğin yönetici kurumu
LMB: Last Man Battalion
Rogue Agent: The Division ajanlık durumunu lağvetmiş olsa da The Division saati ve ekipmanını taşıyan, "bozulmuş" ajanlar
ECHO: Evidence Correlation Holographic Overlay, oyun içerisinde geçmişte yaşanmış bazı olayların alınmış kayıtları oyunda bu noktalarda bize veriliyor. Hikayede birçok alanı bu ECHO'lar açıklıyor
PMC: Private Military Company/contractor, Amerika'da özellikle Blackwater vs. olarak bildiğimiz özel sektör askeri firmalar.
DC-62: İkinci oyunda belirecek bir kimyasal. Bu kimyasal, hükümet tarafından virüsü öldürdüğü düşünüldüğü için her yerde kullanıldı. Ön görülemeyen bir sonuç ise bunun insanlara zararıydı. Yüksek dozajda hızlı bir şekilde maruz kalmış insanları öldüren bir kimyasal
Airforce One: Amerikan başkanını taşıyan özel uçak. Gerçek hayattaki model ile oyundaki aynı sayılır.
BTSU: Black Tusk Special Unit. Black Tusk'un özel harekat birlikleri.
ISAC: The Division ajanlarının AI'ı
----------------------------------------------------------------------
--------------------------------------------------------------------------------
Birinci oyunla beraber hikaye, 2015’te New York’ta başlıyor. Gordon Amherst adlı bir virolojist, doğal seleksiyon düşü olması dolayısıyla nüfusu azaltması uğraşına yönelik bir çalışma yapıyor. Bu çalışma ile birlikte evrende bilinen en ölümcül birkaç hastalığı, bir gen birleştirme cihazıyla birleştirip bir süper virüs oluşturuyor. Bu oluşturduğu süper virüs, çiçek hastalığı yapısında olsa da 6 farklı virüsten genler içermekte. Bu sayede çiçek hastalığının ölümcüllük oranını arttırmayı başarıyor Gordon Amherst.
Virüsü oluşturduktan sonra en yüksek efektiflik oluşması açısından bir doları enfekte ediyor, 2015 Kara Cuma'sında(Kasım) bir alışveriş merkezinde bu dolar ile alışveriş yapıp hastalığın ground-zero'sunu oluşturuyor. Bu lokasyonu oyunda Broadway Emporium görevinde ziyaret ediyoruz. Bu lokasyondan başlayan virüs, New York'tan sonra tüm Amerika, sonra tüm dünyaya yayılıyor. Bu yayılmalarla birlikte 1 ay içerisinde Amerika'da 5 milyon, tüm dünyada 50 milyon insan ölüyor.
Sonraki 1 ay içerisinde Amerika'daki tüm sağlık sistemleri çöküyor, ayaklanmalar, silahlanmalar başlıyor. Bu durum üstüne Aralık ayında Amerikan Başkanı Directive 51, The Division ajanlarının aktive edilmesi komutunu veriyor.
Bu noktada karakterler ve taraflara geçiş yapayım:
--- Amerika hükümetinin kalan uğraş ekipleri:
JTF: Joint Task Force, JTF; polis, itfaiye güçleri, ulusal muhafız güçleri ve askeriye ekiplerinin birleşerek kurduğu bir yapılaşma. Sokaklarda hükümeti temsil eden, genel yönetimi ve barışı sağlayan örgüt budur.
CERA: CERA, Catastrophic Emergency Response Agency, sağlık güçlerinin birleşerek oluşturduğu yapı. Factions kısmına eklesem de silahlı bir gücü yok, daha çok medikal yardımcı bir ekip olarak duruyor
The Division: Amerikan hükümetinin tam otonomi verdiği, Directive 51 verilmeden önce "sleeper agent" olarak normal hayatlarına devam eden, çok yüksek eğitimli, çok gelişmiş teknolojiye sahip olan özerk bir birlik. Bu ajanlar, katastrofik bir olay ardından aktifleşip ülkeyi geri yoluna sokmaları misyonuna sahiptir. Hikayenin de ana karakterleri diyebiliriz. Bu örgütten firar eden ajanların oluşumu ise rogue agents'a giriyor
--- Geri kalan yapılaşmalar ise:
- Rikers: New York'ta olan Rikers Island, Bronx'a yakın olan, New York City'deki en büyük hapishaneyi yer alan büyük bir ada hapishanesidir. Hikayede Rikers örgütü ise bu pandemiyi fırsat bilip hapisten firar eden suçluların bir birleşimi olan, Larae Barrett tarafından kurulan bir örgüt. Grup felsefesi, devlet yetkilisi olan kişileri öldürmek.
- Cleaners: New York City'nin temizlikçi güçlerinin birleşimi olan örgüt, Joe Ferro tarafından kuruldu. CERA'nın pandemiyi yönetme eforlarının yetersiz kaldığını gören temizlikçiler, grotesk bir yöntemle pandemiyi bitirme kararı alıyorlar: Hasta görünen herkes ve her şeyi alev makineleriyle yakıp öldürmek. Çoğu örgüt gibi ekstremist yollar alırken felsefelerini kaybediyor, hastalıklı olmayan her şeyi de yakmaya başlayan örgüt, en korkulan ekiplerden biri oluyor.
- Rioters: Bu örgüt; felsefi açıdan, veya arkaplan açısından tek yekün bir yapılaşma değil. İsmi üzerinde yağmacılar. Bir liderleri yok, fırsatçı bir grup. Oyun içerisinde karşılaşacağınız en zayıf örgüt bu olacak. Silahları genel olarak beyzbol sopası, basit tabancalar.
- Last Man Battalion(LMB): Amerika'da ünlü olan PMC, Private Military Company, örneği olan örgüt. Charles Bliss adlı kişi örgütü yönetiyordu. Pandemi ilk başladığı sıralarda JTF'e yardımcı olarak çalışmalarına rağmen ilerleyen zamanlarda hükümetin eksikliğini gören LMB, şehri örgütün kendisinin yönetmesiyle işlerin düzeleceğini düşüyor. Sonucunda sokaklara askerler indirip şehrin kontrolünü almaya çalışıyor.
- Rogue agents: The Division ajanlık durumunu iptal eden, örgütün güçlerini kötüye kullanan ajanlara verilen genel ad oyunda "rogue agents". Tam bir yapılaşma olduğunu söyleyemesek de hikayede önemli roller alıyorlar. Fiili lideri Aaron Keener. Ajan saatlerinde kırmızı çember olmasıyla ünlüler.
---
Amerikan başkanının bu ajanları aktive etmesiyle beraber ilk dalga ajanlar ülkede aktive oluyor. Amerikan hükümetinin bu konuda geç kalması sebebiyle durum geri dönülemez bir hâl alıyor, ve ajanların müdahaleleri de yetersiz kalıyor. New York City'de kötüye giden işler, son bir darbe ile tamamen batıyor: JTF, Manhattan şehir merkezindeki bir bölgeyi tamamen karantinaya alıyor, ve bu bölgeden geri çekilip etrafını duvarlarla kapatıyor. Bu bölgeye Dark Zone deniliyor.
Bu bölge içerisinde kalan ajanlar, JTF üyeleri, sivil insanlar dahil herkes ölüme terk ediliyor. Aynı şekilde bu çekilme ani olduğu için içeride birçok medikal eşya, yemek erzağı, silah, mühimmat gibi birçok değerli ürün alınamadan geride bırakılıyor. Bunun sonucunda bölge, yağmalanma için "free zone" oluyor.
Bu bölgede arkada bırakılan insanları gören Aaron Keener ve benzeri The Division ajanları, bu yapılaşmayı kabullenemeyip ajanlık durumunu iptal ediyor, etrafındaki ajanları da bunu yapmayı zorluyordu. Durum daha da derinleşince Aaron Keener gibi bazı ajanlar, ajanlıktan çıkmayan bazı ajanları öldürmeye başladı. Durumu gören Amerikan başkanı, ikinci dalga ajanların aktivasyonunu başlatıyor, ve bizim hikayedeki karakterimiz aktive oluyor.
Oyuna Brooklyn'de başlıyoruz. Burada Faye Lou, bizim "pair" ajanımız oluyor. Bölgede oyunun tanıtılması yanı sıra hikaye açısından Rioters'ların elinden polis istasyonunu alıyoruz. Bunun ardından Brooklyn'deki denge sağlanması ile birlikte direktör Louis Chang'ın emirleriyle beraber Manhattan'a gönderiliyoruz.
Bu geçiş için ajanlarla buluşmamız ayarlanıyor, alanda beklerken beklenmedik bir olay yaşanıyor:
Oyunun sonunda belli olacağı üzere Aaron Keener, LMB ile bu helikopterin patlatılması üzerine anlaşmış.
Bu patlamadan sadece bizim ajanımız ve Faye Lau sağ kalıyor, başka bir helikopter ile Manhattan'a iniyoruz. Burada Base of Operations'ımıza geçiş yapıyoruz.
--------------------------
Bu noktadan sonra fiilen oyunun görevleri başlıyor, ve bu noktada 18 tane ana görev var. Kronolojik pek bir sıra olmasa da üç nokta, medical, technical ve security missions üçlüsü içerisinde üç farklı karakter üstünden hikayeler ilerliyor. Buradan sonra anlatımımı bunlar üstünden anlatacağım
--------------------------
MEDICAL
--------------------------
Pandeminin başlangıcıyla beraber New York City'nin de sağlık sistemi tabii ki düşmüş oldu. İnsanlara triaj yardımı yanı sıra bir virüs tedavisinin bulunmasına ihtiyaç vardı. Ajanımızın görevi de bunun yolunda hem anahtar kişileri tarafa kazandırmak, hem de virüsün oluşumu hakkında olan bilgilerle beraber tedaviye yol bulmak.
İlk görevimiz Madison Field Hospital'da oluyor. Rioter'lar, korumasız olan hastaneyi ele geçirerek burada toplanmış durumdalar. Doktorları rehin alıp kendi yaralılarını tedavi etmelerini zorluyorlardı. Ayriyeten doktorların arasında önemli bir virolojist; Jessica Kandel bulunuyordu. Bu hastaneye giriyor, rioter'ları temizliyor, ve Doktor Kandel'i kurtarıyoruz. Kendisi kurtarıldıktan sonra Base of Operations'ımıza yerleşmeye karar veriyor. İleride bu noktada hastalara bakacak ve virüs için bir antiviral üretimine başlayacak.
İkinci görevimiz Hudson Refugee Camp'de. Cleaner'lar burada hasta mültecilerin olduğunu duydular. Cleaner'ların örgüt felsefesi olan hastalıklı herkesi öldürme planı figürleriyle bu mülteci kampını basmaya karar verdiler. Ajanımız olarak iki görevimiz var. Birincisi Cleaner'ların bu insanları öldürmelerini engellemek; ikincisi ise bu alanı temizleyip CERA'nın bu kişilerden kan örneği almalarını sağlamak. Ajanımız bu alana girdiğinde Cleaner'ların sivil mültecileri yakmaları yanı sıra cesetleri yok etmek için yakıt dolu bir tankeri onların üstüne düşürüp patlatma planları olduğunu görüyoruz. Kaptanları Martinez'i öldürüp bunu engelliyor, CERA için gereken kan örneğinin alınmasını sağlıyoruz.
Üçüncü görevimiz ise virüsün kaynağını bulmak için gittiğimiz Broadway Emporium. Bu bölgenin virüsün asıl çıktığını bulduğumuz mekan burası oluyor. Mutasyona uğramamış, saf virüs örnekleri almak için buraya geldiğimizde Cleaner'larla karşılaşıyoruz. Gelen cleaner'lar, bu bölgedeki tüm virüs örneklerini yakarak temizlemeye gelmişler. Bunları "temizledikten" sonra virüs örneği alıyor, virüs araştırmasının sonlarına yaklaşıyoruz.
Dördüncü görevimiz ise Gordon Amherst'in apartmanında oluyor. Virüsün "yaratıcısı" olduğunu düşündüğümüz bireyin apartmanını araştırmaya gidiyoruz. Her ne kadar kendisini bulmak istesek de ihtimallerin düşük olduğunu biliyoruz. Sokağa vardığımızda binanın yandığını görüyoruz, ve tahmin edebileceğimiz gibi Cleaner'lar buraya da gelmiş durumdalar. Biyolojik olarak bir yapı kalmamış olsa da hard disklerle beraber veri topluyoruz. Bu verilerden aldığımız bilgiler şunu gösteriyor: Gordon Amherst, gerçekten de virüsün yaratıcısı. Kendisi bu virüsün ölümcüllük oranını arttırmak için öbür virüslerden özellikler alıp bir süper virüs oluşturuyor
Beşinci ve son medikal görevimiz Russian Consulate'te geçiyor. Virolojist Vitaly Tchernenko, New York'ta, Rus konsolosluğunda mahsur kalmış durumda. Kendisinin Amherst'e bağlantısı ve virüs araştırmaları yüzünden kendisini kurtarmamız öneme biniyor. Alana geldiğimizde Last Man Battalion'un varlığını görüyoruz. Kendileri de henüz belirsiz bir sebepten dolayı Vitaly Tchernenko'yu ele geçirmeye çalışıyorlar. Tchernenko'nun notlarını almamız yanı sıra kendisini kurtarmaya çalışırken en son bir tuzak kuruluyor, ve Tchernenko'yu önce LMB ele geçiriyor. Son olarak Hornet isimli rogue ajanı öldürüp kendi üstündeki konuşma geçmişini alıyoruz, ve bir bilgi çıkıyor: Aaron Keener LMB'yi kullanıp Tchernenko'yu bizim ajanımız almadan önce ele geçirmiş. Aynı şekilde elde ettiğimiz bilgiler Amherst'in bu virüsü Tchernenko'nun protein sentezleme çalışmalarını kullanarak gen kodlamasıyla yapmış.
Medikal görevlerimiz burada bitiyor, fakat oyunun son (side) hikaye görevi olan Unknown Signal var. Bu kısa görev bir laboratuvarda geçiyor. Bu mekanda Aaron Keener'in bıraktığı bir ECHO'yu görüyoruz. Bu görevde iki ayrı hikaye anlatılıyor: Aaron Keener'in rogue status'a dönüşmesi, Gordon Amherst'in görev motifleri. Aaron Keener'den başlarsak; Kendisi ve birçok arkadaşı Dark Zone'da ölmeye bırakılmasına rağmen o bölgenin tam karantinaya alınması yüzünden hükümete yaklaşımı soğuyor. Daha da ileride öğreneceğimiz sebeplerin de baskısı yüzünden rogue status'a düşüyor, ve bu laboratuvardan virüs örnekleri alıyor.
Gordon Amherst'in motifi ise nüfusun çokluğu, doğal seçilimin insanı öldürememesi, dünyanın bu yüzden ölüme doğru gitmesi. Kendisi bu laboratuvarda virüsü manifaktüre ediyor. İronik olarak da aynı laboratuvarda bu virüsten kendisi ölüyor, cesedi de o laboratuvarda kalıyor
Linkini bıraktığım Virüs raporları sırasıyla bu görevlerde bulduğumuz bilgilerle oluşan video özetler.
https://www.youtube.com/watch?v=m8xWT-DtKeo
------------------------------------
Technical
Bu bölümde hikaye nâmına pek bir anlatım yok. Bir görev dışı hikayede ilerleme sadece Paul Rhodes'ı kurtarmamız ve altyapıyı tamir etmemiz ile geçiyor, ki bu hikayeli bölüm de tahmin etmem gerekirse Security Wing altına normalde konulacak iken o noktadaki görev fazlalığından buraya atandı. Bu sebep dolayısıyla 1-2-4-5'i birleşip anlatacağım, 3'ü tek anlatacağım.
------------------------------------
İlk görevimiz Subway Morgue'da geçiyor. Lokal bir elektrik kesintisinin buradaki jeneratörlerin çalışamaması sebebiyle olduğu tahmin ediliyor. Aynı şekilde bölgede mühendis Paul Rhodes'in olduğunu da düşünüyoruz. Bölgeye giriyor, temizliyor ve Paul Rhodes'u kurtarıyoruz. İkinci, dördüncü ve beşinci görevlerin hepsi Rikers'a karşı, hepsinde de altyapısal olarak oluşan tehditleri kaldırıyoruz.
Üçüncü görev ise farklı bir tona sahip. Police Academy'de geçiyor. Bir adet İlk dalga Division ajanının SOS sinyalini alıp araştırmaya gidiyoruz. Bölgede Last Man Battalion askerleri dışı sıradan bir görünüme sahip olduğunu görüp daha da derinlere gidiyoruz. En son açık bir alan içerisinde bir sandalye, sandalyede ise kolunda saati olan ölü bir ajan görüyoruz. Bu ajanın yanında bir ECHO bırakılmış. Bu ECHO'yu incelediğimizde kimliği belirsiz(daha sonra Aaron Keener olduğunu öğreniyoruz) bir Division ajanı, başka bir Division ajanını vuruyor. Bu görüntüyü izlememizle beraber dışarı çıkacak iken LMB pususuna yakalanıyoruz. Bu pusuyu hazırlayan askerlerden birinin kolunda ise Division ajan saati var. Bunları öldürdükten sonra hikaye noktasından rogue ajan tehditinin gerçekliğini anlıyoruz.
----------------------------
Security
New York'a indikten sonra şehri kurtarmamız için gereken aşamalardan biri sokağın güvenliğini sağlamak. Bunun için de örgütlerin liderlerini tek tek düşürmemiz gerek. 3 ayrı örgüt, 3 ayrı lider.
İlk görevimiz Lincoln Tunnel Checkpoint'te. Burada Kaptan Roy Benitez, Rioter'lara karşı bir atağı savunuyor. Rioter'ların amacı bu şehrin karantinasının eksik olduğu tünel yollarından kaçmaya çalışmak. Rioter'lara karşı mücadelesine yardım etsek de iki Rioter korumaları geçip tünelin su giriş engeline bomba yerleştiriyor. Eğer bu bomba patlarsa tünel su altında kalır ve bu tüneli kullanan erzak yolları su altında kalır. Buradaki rioter'ları öldürüyor, bombayı imha ettiriyor ve bir pusuya karşı savaşıp Kaptan Benitez'in Base of Operations'a yerleşmesini sağlıyoruz. Bu sayede operasyonlarımızın yönetimi için bir yardımcı ekip de kendisi oluyor.
İkinci görevimiz Napalm Production Site'da oluyor. Bu görevde Cleaner'ların yanıcı madde oluşturma merkezini patlatıp liderlerini de öldürmeyi hedef alıyoruz. Cleaner'ların temizleme operasyonları yüzünden sokaklarda terör esimi oluyor. Bölgeye girdiğimizde Cleaner'ların yanıcı madde olarak gaz yanı sıra napalm tarzı yapışkan bir madde de kullandığını farkediyoruz. Tüm operasyonu çökertip anti-climactic şekilde Joe Ferro'yu öldürüyoruz.
Üçüncü görevimiz Lexington Event Center'da oluyor. Bu bölge Riker'ların kendi headquarters'ı, ve bu bölgede Rioters'ın lideri Larae Barrett bazı JTF çalışanlarını rehin almış durumda. Amacımız bu rehineleri serbest bırakmak ve Rikers'ın lideri Larae Barrett'i öldürmek. Öbür görevlere kıyasla biraz daha uzun süren bu görevde JTF çalışanlarını kurtarıyor, en sonda da Barrett'in sağ kollarını öldürmemizle beraber kendisinin de sonunu bulmasını sağlıyoruz.
Dört ve beşinci görev bir paket gibi daha çok. LMB'nin Queens Tunnel Camp ve Grand Central Station'daki birlikleri sayesinde sokakları lokal olarak kontrol edebiliyorlardı. Division ajanları ve JTF beraber çalışarak bu iki bölgeden LMB'nin pozisyonlarının çekilmesini sağlıyor, United Nations General Assembly'de son pozisyon almalarını sağlıyoruz.
Oyunun son ve en uzun ana görevi olan General Assembly ile Last Man Battalion'un Birleşmiş Milletler binasındaki son direnişini basıyoruz. Lider Colonel Bliss önderliğinde LMB, Rus konsolosluğunda Vitaly Tchernenko'yu ucu ucuna ele geçirip UNGA'ya getirmişti. Buradaki hedefimiz LMB'nin son direnişini kırmak, Colonel Bliss'i öldürmek ve Tchernenko'yu bu sefer ele geçirmek. Gittiğimizde JTF yardımıyla beraber dış güvenlikleri kapatıyor, General Assembly binasını topluca fetih etmeye başlıyoruz. İlk başta dışarıdaki güvenlikleri öldürmeye başlıyor, sonra binayı ele geçirmeye çalışıyoruz. Burada topladığımız bilgiler en sonda bir planı anlatacak. Binayı da temizledikten sonra Colonel Bliss "last stance"ini binanın bahçesinde veriyor, ve onu öldürüyor, tüm örgütlerin liderlerini fiilen öldürmüş oluyoruz.
Görev sırası gördüğümüz ECHO, incelediğimiz ses kayıtları gibi ürünlerle öğreniyoruz ki Aaron Keener, biz atağı başlatmadan önce bir helikopter aracılığıyla UNGA'dan çıkmış. Bu helikopteri görevi başlattığınızda bir easter egg olarak görebilirsiniz.
Hikayenin sonunda eklenen, ek görevlerde daha çok etkili olan bir örgüt piyasaya ekleniyor: Hunter'lar. En belirgin özellikleri göğüslerinde taşıdıkları Division ajan saatleri ve tüm yüzlerini kapatan maskeler. Savaşma stili olarak bir Division ajanı gibi davranıyor, öbür düşmanlardan daha akıllıca savaşıyor. Armor'ları Division ajanları gibi yok, canları az, fakat bire birde çok güçlü rakipler. İkinci oyunda daha sonra belli olan sebeplerden ötürü Division ajanlarına saldırıyorlar.
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Oyunun ana hikayesi bu noktada bitiyor. General Assembly görevi ardından 4 adet incursions görevi ve Piers bölgesi açılıyor. Bu bölgelerin kendince hikayeleri var olsa da ana hikayeye pek bir eklenti sağlamıyor. Fakat bu oyunda ana hikaye sadece yüzeysel bir tanıtım, Ubisoft ve Massive bu oyunun içine yüzlerce mini yan hikaye eklemiş. Bu hikayeler ses kaydı, ajan dosyaları, etraftaki sivil insanlar, bölgeler ile indirekt olarak anlatılıyor. Oyunu kesinlikle oynamanızı öneririm
Oyuna eklenen yeni görevler ve bölge yanı sıra Legendary missions kısmı açılıyor. Incursions, piers gibi bunun da bir hikayeye katkısı yok, fakat piyasada bulabileceğiniz en kaliteli PvE içeriklerinden birisi bu görevler olur. Özellikle GTFO gibi CO-OP PvE oyunları severseniz bunları da çok beğenirsiniz. Tek sıkıntısı bu içeriklerin solo yapılması ya pratik olarak imkansıza çok yakın, ya da direkt olarak.
Baştan sona özetlememiz gerekirse İkinci dalga ajanların çoğunluğu Aaron Keener tarafından öldürülerek başlanıyor, ilerleyen aşamalarda ise Manhattan örgütlerini temizliyor, şehri geri kazandırmaya çalışıyoruz. Henüz nokta konmamış olan Rogue ajan meselesi, Aaron Keener, Tchernenko, hükümetin durumu gibi meseleler ile ikinci oyuna giriyoruz.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------
--------------------------------------------------
Ön not: İkinci oyun, birinci oyundan 4 sene sonra çıksa da teknolojik ve mekanik gelişim kesinlikle 4 seneden fazla bir araymış gibi hissettiriyor. The Division 1 daha çok proof-of-concept gibi bir oyun iken 2.oyun çok daha komple bir yapıya sahip. İkinci oyunun çıkış hikayesi çok daha derinlikli bir hikaye. Aynı şekil içerik miktarı olarak destek süresi çok daha uzun tutulduğu için daha yüksek bir replayability'ye sahip. Fakat burada da başka bir sıkıntı var, görevler kendi başlarına hikayeyi ilerletmiyorlar. Daha çok öncesi-sonrası konuşmaların bir önemi var. Hikaye anlatımı olarak görev yerine kronolojik olarak anlatacağım.
Her şeyden önce Washington D.C'deki örgütlerden bahsedeyim.
--------------------------------------------------
---
- JTF: Birinci oyundaki ekiple aynı grup olsa da Washington D.C'de efektif olarak çalışmayan bir grup. Çoğunluğu ya şehirden kaçmış, ya rakip örgütlere katılmış, ya da Civilian Militia'ya katılmış.
- Civilian Militia: Bu oyundaki "asıl" iyi grup bu. Sivil insanlardan ya da eski güvenlik kollarından oluşan sivil bir örgüt. Daha çok yerleşim yerlerine bakma, yardıma ihtiyacı olanlara yardım etme, sokaklarda barışı koruma amacıyla oluşan bir birlik.
- The Division: Birinci oyundaki gibi ajanlar. Fonksiyonel açıdan bir fark olmasa da first wave-second wave ayrımı bu oyunda pek yok
---
---
- Hyenas: Birinci oyundaki rioters'a benzeyen, daha çok serbest dolaşan, poliarşik bir yönetim kuruluna sahip serseri çetesi. Daha zayıf silahlanmalara, daha düşük savaş eğitimine sahipler. Geçimlerini sivil insanları taciz edip zorla ürün alarak yapıyorlar
- Outcasts: Roosevelt Island'da olan karantinada hapsolup kaçmış olan bireylerin Emeline Shaw önderliğinde kurduğu acımasız bir örgüt. Örgüt felsefesi olarak gördükleri herkesi ve her şeyi öldürmeye çalışıyorlar. Emeline Shaw'ı bu noktaya iten sebeplerden biri kızı olan Savannah'ın Roosevelt adasında ihmaller sebebiyle öldürülmesi idi.
- True Sons: Eski JTF askerlerinin Antwon Ridgeway liderliğinde kurduğu bir birlik. White House hükümetinin düşmesiyle birlikte Kongre binasını ele geçirip otoriter bir hükümet kurmaya çalışıyorlar. Bunu yapmak için her türlü yolu mübah görüyorlar
- Rogue agents: Aaron Keener önderliğinde, görünür açıdan herkesle paralel hedefleri olan eski Division ajanları
- Hunters: Hikayenin ilerisinde belli olacağı üzere SHD'nin The Division ajanlarını takip etmesi üzerine deploy ettiği alternatif ajanlar.
- Black Tusk: Oyunun sonunda yüzeye çıkacak olan, başta belli olmasa da tüm hikayenin onun üzerinde oynandığı bir PMC.
-------------------------------------------------------
Birinci oyunun bıraktığı hikayeden 6 ay sonrasına atlıyor, Mayıs-Haziran 2016 yılına geçiyoruz. SHD ağının çökmesi sebebiyle ajanımız oyunun geçtiği lokasyon, Washington D.C'ye çağırılıyor. Şehre indiğimiz zaman White House'un atak altında olduğunu görüyoruz. Saldıran ekibi öldürüp binayı yeniden ele geçiriyoruz. Burada ajan Alani Kelso ile tanışıyoruz. Kendisi birinci oyundaki Faye Lau gibi maceramızda bizi destekleyen bir ajan oluyor.
Burada başlayan ana hikaye üç ayrı yola ayrılıyor: SHD görevleri, Settlement görevleri ve Stronghold'lar. SHD görevleri, The Division ajanlığı, SHD network'u ve genel şehri ilgilendiren meseleler. Settlement görevleri, haritada bulunan üç ayrı settlement için yaptığımız görevler. Stronghold'lar ise üç* ana örgütle yaptığımız savaşı bitirdiğimiz, HQ'larını basıp liderlerini öldürdüğümüz görevler. Görevler önceden bahsettiğim gibi hikayeye pek bir ekleme yapmıyor, o yüzden üstlerinden hızlıca geçip hikayeye dalacağım daha çok
Theater Settlement: Odessa Sawyer tarafından yönetilen, White House'un doğusunda olan yerleşim yeri. Civilian Militia'nin Doğu Washington D.C görevlerini yönettiği mekan. İlk ana görevimiz olan Grand Washington Hotel'de Odessa Sawyer'in kızı Eleanor Sawyer'i Hyenas'tan kurtarıyoruz. Sonraki görev ViewPoint Museum'da True Sons'un iletişim merkezini basıp yok ediyoruz. Üçüncü ve dördüncü görevlerde de True Sons'un yerleşim yerleri, silah üretim yerleri gibi yerleri basıp temizliyoruz. Bu görevlerle beraber Theater Settlement'ın Doğu Washington D.C. kontrolü güçleniyor, bölgeyi libere etmiş oluyoruz.
Castle Settlement: Bu üs, White House'un güney/güneydoğu bölgesini kapsıyordu. Ajanımız Washington D.C'ye gelmeden önce True Sons tarafından DC-62 isimli bir kimyasalla saldırılıp üs yok ediliyor, içerisinde üç dört kişi dışı herkes öldürülüyordu. Bu settlement için bir görev yapıyoruz, o da bu saldırıyı yapan True Sons üssünü temizlemek. Bunu da Jefferson Plaza görevinde yapıyoruz. Jefferson Plaza'da True Sons, DC-62 kimyasalını silahlaştırmaya yönelik çalışmalar yapıyordu. Ajanımız ile bu bölgeyi temizleyerek True Sons'un da bu kimyasala erişimini engelliyoruz. DLC ile beraber gelen seasons sisteminin 5.senesinde bu bölge temizlik çalışmalarıyla yeniden kullanıma açılıyor.
Campus Settlement: White House'un batısında yer alan yerleşim yeri. Bu yerleşim yeriyle yaptığımız ilk görev Bank Headquarters. Bir adet Hyenas casusu bu bölgede Airforce One'dan yağmaladıkları bir objeyi sakladığı bilgisini sızdırıyor. Ajanımız olarak bu bölgeyi incelemeye gidiyoruz. Orada öğrendiğimiz üzerine bu obje Amerikan başkanının kendisi. Birkaç çatışma ardından başkanı güvenli şekilde White House'a getiriyor, Bankayı da temizlemiş oluyoruz.
İkinci görev DCD Headquarters'da geçiyor. Bu mekanda Outcasts, Amherst'in oluşturduğu virüsü biyolojik silah olarak kullandığı gözlemleniyor. Bu mekanı basıyor, Outcasts üyelerini öldürüyor, örnekleri yok edip araştırma bilgisini antiviral oluşturan ekiplere gönderiyoruz. Üçüncü görev Lincoln Memorial'da Campus için stratejik bir pozisyonu ele geçiriyoruz. Dördüncü görev Potomac Event Center'da Outcasts'in stratejist örgüt üyesini ele geçiriyoruz.
SHD Görevleri: Üç ayrı görev var. Görev isimlerini bile vermeme gerek yok, yaptığımız görevler toplamı SHD network'unu yeniden aktifleştirmek ve kayıp ajanları bulmak.
-------------------
Strongholds: Ana hikayenin sonuna geliyoruz artık. Üç örgüt, üç stronghold var.
District Union Arena: Civilian Settlement'ların güçlenmesi ve The Division ajanlarının Hyenas'ın şehir içi pozisyonlarını temizlemesiyle beraber Hyenas'ın stronghold'una en sonunda gidiyoruz. Hyenas yapısal olarak bir yönetici yok, üç ayrı yöneticiler var; Diesel, Books, Dime. Hepsi korkudan HQ'larında saklanır duruma geçiyorlar. Fakat yapısal olarak zayıflıkları ve The Division ajanlarını küçümsemeleri sebebiyle ajanla üç ayrı yönetici üç ayrı savaşa giriyor. Hepsini kazanan ajanımız, Hyenas tehditini şehirden atıyor ve şehrin kuzeydoğusunu libere ediyor.
Roosevelt Island: Emeline Shaw ve örgütü olan Outcasts, en başta karantinasında hapsoldukları Roosevelt adasını kendi üsleri olarak kullanmaya karar veriyorlar. Özellikle Campus settlement'inin güçlenmesiyle beraber Outcasts'in şehirdeki kontrolü iyice zayıflıyor. Bu durumu fırsat bilen ajanımız, Roosevelt adasına giriş yapıp ilkte rehin alınmış bir sivili kurtarıyoruz. Daha sonrasında merkezine giderek Emeline Shaw'ın güvenlik güçlerini teker teker öldürüyoruz. Tüm mekanı temizlerken bunu fırsat gören Emeline Shaw, adadan kaçıp arkada askerlerini bırakıyor, örgütünü de lidersiz bırakıyor. Günün sonunda Outcasts'in üssünü temizlemiş, kurmaylarını öldürmüş, disfonksiyonel bırakmış olsak da liderlerini öldüremiyoruz.
Capitol Building: Görünen ana hikayenin fiilen son görevi. Neredeyse tüm şehri temizlemiş, örgütlerin liderlerini öldürmüş durumdayız. Geriye kalan son örgüt, True Sons'un ana üssü olan Amerikan Kongre Binası'na da saldırıyı başlatıyoruz. Bank Headquarters'ta kurtardığımız Başkan Ellis, Capitol Building'de True Sons kontrolü altında olan evrak çantasının anti-viral üretimi için çok önemli bir role sahip olduğunu belirtiyor.
Kongre binasının ağır korumaları yüzünden bir geçiş fırsatı bulmamız gerek, bu görevin başında bu yüzden bize civilian militia askerleri yardım ediyor. Onların yardımıyla beraber otomatik koruma sistemlerini devre dışı bırakıyor, kongre binasına giriş yapıyoruz. Burada evrak çantasını alıyor, binanın çatısından çıkışımıza doğru gidiyoruz. Binanın çatısında evrak çantasını bir helikoptere vermemiz isteniyor, fakat binanın anti-air sistemleri yüzünden helikopter yaklaşamıyor. Bu durum yüzünden çatıdaki güvenlik sistemlerini devre dışı bırakmaya gidiyor, ve devre dışı bırakıyoruz. Bunu yapıp evrak çantasını koyduğumuz zaman True Sons'un lideri, Antwon Ridgeway last stance'ini yapmak üzere bizle savaşa çıkıyor. Sonunda onu da yenip White House'a gidiyor, ana hikayeyi bitiriyoruz.
-----------------
Ana hikaye burada bitmiyor tabii ki, tam tersi, ana hikaye burada başlıyor
Başkan Ellis, evrak çantasını aldıktan hemen sonra piyasadan kayboluyor. Tam bu sıralarda bazı noktalarda yeni bir örgütün şehri istila ettiği görülüyor. İşte bu örgüt Black Tusk. Bulduğumuz ECHO ve ses kayıtları sayesinde öğreniyoruz ki Başkan Ellis, Black Tusk ile kapalı kapılar ardında gizli anlaşmalar yapmış, bu evrak çantası, bazı saklı olan anti-viral örneklerle beraber kendisini Black Tusk'a teslim ediyor.
-----------------
--------------
Black Tusk hakkında biraz daha detaylı bahsedeyim. Kendileri ilk oyundaki LMB gibi bir PMC. Öbür örgütlere kıyasla yönetim hiyerarşisi olan, teknolojiye erişimi çok daha fazla olan, eğitimi çok daha iyi olan bir örgüt. Natalya Sokolova denilen bir kişi tarafından kuruluyor, Bardon Schaeffer tarafından askeri yanı yönetiliyor. True Sons, Hyenas ve Outcasts'in resimden çıkması, The Division ajanlarının dağınık olmasını fırsat bilen örgüt, bu örgütlerin eski yönettiği bazı mekanlar yanı sıra Tidal Basin'i ele geçiriyor. Oyunu ilk bitirdiğinizde Invasion ekranı gelir, 3 main görev + 1 stronghold + Tidal Basin görev olarak ekleniyor.
Invaded görev ve stronghold'lar kendi başına ekstra pek içerik üretmiyor iken Tidal Basin'e detaya aşağıda gireceğim.
--------------
Tidal Basin: Black Tusk'un şehre girdiği bu lokasyonu üs olarak kullanıyor aynı şekilde. Hedeflerimiz Black Tusk'u şehirden atmak, Başkan Ellis'in verdiği antiviral örnekleri geri almak ve Black Tusk'un yöneticilerini öldürmek. JTF yardımıyla bir arka kapıdan içeri giriyor, ve üssü yavaş yavaş temizlemeye başlıyoruz. Bize destek veren bir adet JTF helikopteri emirleri dinlemeyip kaza yapıyor, Black Tusk'un hovercraft'ının motoruna çarpıp Black Tusk'un antiviralleri götürmesini engelliyor. Bunun üzerine bazı helikopterler ve defans sistemlerini yok ederek Black Tusk'un ulaşımını aksatıyor, antiviralleri kaçırmalarını engelliyor, onları kendi tarafımıza çekiyoruz.
Bunları yaptığımızı gören Schaeffer antivirallerin birlikler tarafından karadan götürülmesi emrini veriyor, fakat Black Tusk askeri Wyvern bu emri reddediyor, Basin'i savunmaya karar veriyor. Ajanlarımız tüm kontrolü elde etmeye başlayınca Wyvern kaptanı Schaeffer'in tüm dur emirlerine rağmen White House'a füzeleri fırlatma sekansı başlatıyor. Ajanımız bu sekansı durdurup Black Tusk'un Washington D.C. sayfasını kapatıyor.
--------------
Hikaye oyun çıkmasıyla beraber burada duruyor, fakat çıkması ardından geçen 5 yıllık süreçte yeni yeni görevler ve hikaye parçaları eklenmiş durumda. DLC'ye kadar olan hikayeyi hikaye başı kısaca özetleyeyim:
- Camp White Oak: Başkan Ellis'in Black Tusk'la kaçışıyla beraber bir misyonumuz kendisinin geri alınması oluyor. Gelen istihbarata göre Camp White Oak'ta Black Tusk, Başkan Ellis'i saklıyor. Ajanımızla beraber lokasyona gidiyor, güvenliği elimine ediyor, başkana erişmeye çalışıyoruz. Başkan bizden bir adım öne geçip bir helikopterle kaçış yapıyor, arkasına bir Black Tusk komandosu bırakıyor. Bu kişiyi öldürüp elimiz boş geri dönüyoruz.
- The Pentagon ve DARPA Research Labs: İki ayrı görev olsa da birbirinin devamını anlatıyor. The Pentagon görevinde Pentagon sunucularına erişip bir adet bioreaktörün lokasyonunu bulmaya çalışıyoruz. Bu bioreaktör, antivirallerin üretimi için çok önemli bir alet olacak. Fakat bunu ararken Black Tusk da aynı ürünü bizden önce almaya çalışıyor. Görevin sonunda bioreaktörü elimize geçiriyor, Black Tusk'u bu konuda yeniyor.
- Coney Island Ballpark: Ön not: Alttaki iki görev birbirinin devamı, ve Coney Island bilmeyenler için New York City'de, Brooklyn'e bağlı bir kara parçası, oyunun NYC'ye yöneleceğinin mesajı.
Birinci oyunun sonunda LMB yardımıyla Aaron Keener, Vitaly Tchernenko'yu kaçırmıştı. Aldığımız bilgilere göre Aaron Keener, Vitaly Tchernenko'yla yapacağı işleri tamamlamış, kullanım amacı kalmayınca ünlü virolojisti bir "fanusta" Black Tusk'a teslim ediyor. Black Tusk, her ne kadar bunun bir tuzak olduğunu bilse de Dolores Jones ve Elijah Sumner adlı iki BTSU ile onu teslim almak için adaya geliyor. Bizim ajanımız da bu bilgilerle beraber Tchernenko'yu getirmek için adaya varıyor. Adada öğreniyoruz ki Keener, Vivian Conley'in önderliğinde olan Cleaner ekipleri çağırıp Black Tusk üyelerine bir kumpas kurmuş. Vivian Conley, şahsi sebeplerden dolayı Tchernenko'yu öldürmek istiyor. Bunun sonucunda hedefimiz olan Tchernenko'yu hem BTSU onu almadan hem de Cleaner'lar öldürmeden çıkarmayı başarıyor, Dolores Jones'un sağ kolu Elijah Sumner'i öldürüyoruz.
Burada öğreniyoruz ki Keener, birinci oyunda Amherst'in laboratuvarından çaldığı virüs örnekleri ve araştırması, Tchernenko'nun ekspertizini kullanarak daha güçlü bir virüs yapmış, bunu da silahlandırmıştı.
- Coney Island Amusement: Oyundaki en eğlenceli, grafiksel olarak en güzel ve bir o kadar komik hikayelerden birisi. Aynı adada ve aynı zamanlarda gerçekleşen ikinci bir olay da Black Tusk operatifi Dolores Jones ile oluyor. Kendisi gelen bir istihbarat ile Aaron Keener'in hâlen adada olduğunu öğreniyor. Normalde Keener, Black Tusk ile Tchernenko'yu teslim alma anlaşması yapmıştı. Fakat Keener'in kumpasını gören Jones, Keener'ı öldürmeye kararlı.
Bizim ajanımız olarak da beklenmedik bir şekilde Aaron Keener'in öldürülmemesi, onun yerine bizim onu tutuklayabilmemiz adına Dolores Jones'u durdurmaya çalışıyoruz. Aaron Keener, Conley'in cleaner'larını Jones'u durdurmak için geride bırakıyor. Bizim ajanımız da 4.parti olarak tüm partileri birden yakalama/öldürme çalışması içerisinde adada ilerliyor, karşımıza çıkan cleaner'ları, Black Tusk askerlerini öldürüyor, aynı şekil Keener'e ulaşmaya çalışıyoruz. Jones, Keener'i yakalamaya çok yaklaşmışken Keener adadan kaçıyor. Olayların sonunda Dolores Jones ile biz, adada son kalan iki parti oluyoruz, ve bu Black Tusk birliğini öldürüyoruz. Sondaki konuşmalar, lokasyon, ses kayıtları ve ECHO'lar, oyunun New York City'e açılacağı mesajlarını veriyor. Ki bu görevler ardından Warlords of New York DLC'si ile Aaron Keener hikayesine giriyoruz.
------------------
--------------------
Warlords of New York DLC'si ile oyun örgütlerden öte Rogue Division ajanları ve Aaron Keener'ın hikayesine yöneliyor. Keener ve yanındaki 4 Rogue ajan, New York City'de önemli yerleri ele geçirmiş, bir hareket başlatmıştı. Bunun yüzünden birinci oyundan tanıdığımız Faye Lau, bizim ajanımız ve Kelso'nun yardımını istedi. Burada son görev dışı ilk dört görevin kronolojik sırası yok, her biri için ayrı başlık açıp anlatacağım
NYC'ye ilk geldiğimiz zaman fark ediyoruz ki ilk oyundaki aktörler orijinal Base of Operations'u bırakmış, Peacekeepers ve JTF'in ortak savunduğu Haven isimli bir settlement'e yerleşmişler. İlk oyunun olayları ile ikinci oyun arasında, Manhattan Hell's Kitchen Safehouse'unu bir örgüt grubu basmış, oradaki tüm sivilleri öldürmüş. The Division ajanlarının bu duruma yetişememesi dolayısıyla Buraya vardığımızda ilk oyundan Paul Rhodes bize skeptik yaklaşıyor. Faye Lau'nun ikna çabalarıyla yerleşim sağlıyoruz sonunda.
Keener'ın ekibindeki 4 ajan: Vivian Conley, Javier Kajika, James Dragov ve Theo Parnell.
- Vivian Conley Manhunt: Conley, birinci dalga bir The Division ajanı. Manhattan'daki Dark Zone bölgesinde çalışan ajanlardan biriydi. Bölgenin karantina altına alınıp kapatılmasıyla beraber içeride mahsur kalan Conley, ağır yaralanıp Dark Zone'da komaya giriyor. Bir Cleaner ekibi, kendisinin Rogue agent status'unu gördüğü için o zamanki liderleri, Joe Ferro'ya götürüyor. Joe Ferro'nun Cleaner'lara destek verme teklifini kabul eden Conley, belli bir süre yardımcı oluyor, birinci oyun olaylarıyla beraber ölen Ferro'nun yerine de kendisi lider oluyor.
Napalm üretim merkezlerinin de çökmesiyle beraber dağınık olan Cleaner'ları toplayan Conley, Two Bridges bölgesinde bir adet Stranded Tank, mahsur kalmış bir adet petrol tankını kullanarak Cleaner'lara yakıt hattı sağlıyor. Bu bölgeye giriyor, yakıt tankını patlatıyor ve Conley'i öldürüyoruz. Bu sayede Keener'in büyük bir "ateş" gücünü engellemiş oluyoruz.
- Javier Kajika Manhunt: Kendisi yine başka bir ilk dalga ajanı. Kendisi Dark Zone'un karantina altına alındığı sırada sivil insanlara yardım ettiği için Rogue status'una düştü. Kendisine Conley tarafından verilen bir grup Cleaner'larla beraber Dark Zone karantinası emrini veren tüm yetkili insanları öldürmesiyle göze çarpıyor. Son olarak da Haven Settlement'ini çökertmek için bir adet yeraltı delgisiyle Haven'in altını kazma teşebbüsüne giriyor. Bunu farkeden ajanımız, delgiyi patlayıcıyla yok edip kendisini öldürüyor.
- James Dragov Manhunt: James Dragov, birinci dalga The Division ajanı olarak Rikers Island hapishanesini korumakla görevlendirilmişti. Bu görevi sırasında JTF'in pandemiye müdahalesindeki eksiklikleri gözüne çarpan Dragov, en sonunda dayanamayıp hapishanenin başmuhafızını öldürüyor, hapishane anahtarlarını Larae Barrett'e atıp adadan ayrılıyor. Bu olay ardından Barrett ve öbür mahpuslar, ilk oyunda gördüğümüz Rikers örgütünü kuruyor, Dragov da Rogue status'a düşüyor
Birinci oyundaki ajanımızın Barrett'i öldürmesiyle beraber Rikers'da güç dinamiği sorunu çıktı. Dragov'u hapishaneden tanıyan bir Rikers üyesi, kendisine Rikers liderliğine geçmesini teklif ediyor. Bu teklifi kabul eden Dragov; Wall Street'te bir Rikers üssü kuruyor, Keener için askeri güç oluşturuyordu. Ajanımız belli bir araştırma sonrası Wall Street'e giriyor, Rikers'ın kurmayları ve Dragov'u öldürüyor, Keener'in askeri yapılaşmasını çökertiyoruz.
- Theo Parnell Manhunt: Kendisi teknoloji eksperi, Babası önemli bir kongre üyesiydi Parnell. Babasının şaibeli ölümü ve Keener'in Rogue status'a düşmesi ardından kendince soruları olan Parnell, Keener ile bir yerde buluşuyor. Burada ilkte Keener'e silahını bile yöneltse de en sonunda Keener'e katılmaya karar veriyor. Kendisinin teknolojik bilgisi sayesinde ISAC alternatifi bir ANNA sistemini geliştiriyor, teknolojik olarak birkaç buluş daha yapıp Keener'in teknolojik altyapısını geliştiriyordu.
Uzun bir araştırma ardından kendisi The Tombs hapishanesinde olduğunu tespit ediyor, hapishaneye giriyoruz. Beklenmedik bir şekilde kendisinin her yerde hologramlarını buluyoruz. Uzun ve garip bir savaş verirken Parnell, Keener'in desteğini istiyor; fakat Keener bu isteği reddediyor. Bunun ardından kaçmaya başlayan Parnell'in sonunu buluyoruz.
Aaron Keener'in Rogue Cell'in düşürmemizle beraber sadece kendisi kalıyor. Son kişiyi düşürünce bir JTF vardiyasıyla iletişimi kaybediyor, bunu incelemeye gidiyoruz. Oraya vardığımızda Cleaner'lar görüyor, onları da aradan çıkarınca kırmızı bir duman görüyoruz. JTF vardiyasından kalan son kişi, bu dumanın tüm vardiyayı öldürdüğünü söylüyor. Bunu araştırınca farkediyoruz ki Keener, Tchernenko'nun oluşturduğu virüs ve kimyasallarla hızlı öldüren bir duman geliştirmiş, ve bunu JTF askerleri üstünde deniyor.
Bunun üzerine öldürdüğümüz ajanlardan gelen bilgilerle beraber Keener'in Liberty Island'da olduğunu öğreniyor, oraya yol alıyoruz. Vardığımızda Schaeffer önderliğinde olan yüzlerce Black Tusk askerinin de gittiğini farkediyoruz. Black Tusk, her ne kadar Keener'i öldürmeye çalışsa da SHD olarak onu yakalayıp motiflerini öğrenmeye çalıştığımızdan yoldaki Black Tusk askerlerini de öldürüyoruz. Bu görev sırasında Black Tusk'un her türlü araçlarıyla savaşıyor, patlayıcıyla doldurdukları feribotu disarm ediyor, en sonunda da Liberty Island'a Alani Kelso ile varıyoruz. Burada Keener uzun bir süre The Division ajanlığı, SHD ve bunların yolsuzluğu, nasıl güvenilir olamayacağını uzun uzadıya anlatıyor, teknolojik gücünü bize gösteriyor. Bunlarla ilgilendiğimizde de Keener, son planını anlatıyor: Tüm New York'u kırmızı duman saldırısıyla bombalayıp şehri sıfırdan başlatmak.
Füze saldırı sekansı başlatan Keener, tüm teknolojik altyapısıyla da bizim bunu durdurmamızı engelliyor. Füzenin atılmasını engellediğimizde de Keener en son kendisi bize saldırmaya çıkıyor, ve en sonunda kendisini de adada öldürüyor, DLC'yi bitiriyoruz.
Ölmeden önce Keener'ın saatinden Network Activated diye bir ses geliyor, ve Faye Lau'dan haber alınamıyor. Daha sonra fark ediyoruz ki Faye Lau rogue olup Black Tusk'a katılmış.
Görevin videosu yukarıdadır.
-------------------------------------------
Bu noktada hikayeye ara verip oyun hakkında bahsedeyim. 2.Oyun orijinal olarak 2019'un ortalarında, Warlords of New York DLC'si Mart 2020'de çıktı. Bu noktadan sonra oyun için çalışan Massive ekibi bu oyunu bırakıp Avatar Frontiers ve Star Wars Outlaws oyunlarına yöneldi. Bu ekibin ayrılmasıyla beraber oyuna verilen destek iyice azaldı, hikaye içerikleri sezonlar adı verilen içeriklerle oyuna konmaya başladı. An itibariyle 15 sezon var, ve 16.sı yakın bir zaman içerisinde oyuna eklenecek. 4 senelik bu süreç içerisinde sadece ilk 4 sezon, yani 2021'e kadar olan içerikleri orijinal yapımcılar oluşturdu diye biliyorum.
Geri kalan sezonları geliştiren ekip, orijinal oyun ve DLC'yi yapan ekip değil. Bunun sonucunda oluşan hikayenin kalitesi de bir o kadar azaldı. Baştan sona okuyacaksanız burada durmanızı öneririm, çünkü geri kalan hikaye, önceki hikayeyle aynı kaliteye sahip değil
Sezonları tek tek anlatacağıma hikayenin devamını kronolojik olarak anlatıp gereken yerlerde hangi sezonda olduğunu belirteceğim.
-------------------------------------------
Keener'in ölmesiyle beraber başka bir Rogue ajan, Jupiter, Keener'in başlattığını bitirmek için Washington'a bir Cleaner ekibiyle beraber giriyor. Ajanımız buna, ve sonrasında gelen Hornet'e son koyuyor. Bu ekipler, Theo Parnell'in geliştirdiği EMP'ler yanı sıra Keener'in yeni virüsüne sahipler.
3.sezonla beraber artık Black Tusk'un lideri, Bardon Schaeffer'i durdurmaya gidiyoruz. Araştırmalar ardından gelen bir istihbarat ile Schaeffer'in Coney Island'da olduğunu öğreniyor, orada gidiyoruz. Orada beklemedik bir şekilde Hunter'ın biriyle karşılaşıyoruz. İlerlerken Rikers örgüt üyeleri beklerken sürekli olarak ölü Rikers askerleri görüyor, ve arada bir Hunter'ı görüyoruz. En sonda Schaeffer, Hunter'a bizi öldürmesini emrediyor, ve bizle savaşa başlıyor. Zor bir savaş ardından Hunter'ı öldürmemizle beraber Natalya Sokolova ilk defa oyuna dahil oluyor. En sonda Schaeffer'le savaşıyor, kendisini ağır yaralayıp White House'a getiriyoruz.
4.sezonda da olayları bitirmek için Rogue olmuş Faye Lau'nun peşine takılıyoruz. Onu Camp White Oak'ta bulduğumuzda fark ediyoruz ki Başkan Ellis'le beraber Lau, orada bir Schaeffer'in yakalanmasıyla beraber başkanın Black Tusk'un ilişkileri hakkında toplantı yapıyor. Alanda ilerleyip Başkan Ellis'in bodyguard'ını öldürdükten sonra beklenmedik bir olay gerçekleşiyor: Faye Lau, başkan Ellis'i kendisi öldürüyor, ekiplere bizim ajanımızın öldürdüğünü söylüyor ve kaçmaya çalışıyor. Helikopterini düşürmemiz ile beraber Lau ile biz savaşıyor, en sonunda da onu öldürüyoruz. Kendisinden ve mekandan aldığımız ses kayıtları hikayeyi farklı bir yöne sokuyor:
- Schaeffer, 3.sezonda bilerek Coney Island'da kaldığı bilgisini sızdırtmış, ve asıl amacı Division tarafından tutuklanması.
- Faye Lau başkan Ellis'le kasıtlı olarak görüşme ayarlayıp bilginin bize gelmesini sağlıyor.
- Rogue bir ajan olup Black Tusk altında çalışsa da en sonda Black Tusk'a ihanet edip bize bir mesaj vermeye çalışmış, fakat şartlar gereği en son bizle savaşmak zorunda kalıyor, ve ölüyor. Fakat arkasında bıraktığı bilgilerle beraber Hunter'lar, Black Tusk ve Rogue ajanlar hakkında şöyle bir hikayenin çıktığını öğreniyoruz:
--> Birinci oyunda da, ikinci oyunda da çok sekretif olan Hunter'lar, aslında The Division'un baş kuruluşu, SHD'nin eğittiği başka ajanlarmış. The Division ajanlara tam özerklik verilmiş iken Hunter'lar SHD lideri Calvin McManus'un emrine amadeymiş. Hunter'ların amacı ise gördükleri Division ajanlarının doğru yolda olup olmadığına bakmak. Emir komuta zinciri dışında eylem yapan tüm ajanları da öldürmek
--> Black Tusk'un gerçek liderinin Natalya Sokolova olduğunu da burada öğreniyor, ve Sokolova ile başkan Ellis'in yeni bir ülke kurup askeri gücü olma konusunda anlaşma yaptığını öğreniyoruz.
--> McManus, Black Tusk ile anlaşıp Hunter güçlerini Black Tusk'a birleştirme kararı alıyor. Bu sayede Black Tusk'un yeniden kuracağı bir hükümette askeri güç buradan, siyasi güç ise Başkan Ellis sayesinde verilecekti. "Rogue" ajan Faye Lau ise Ellis'i öldürerek belli bir miktarda engelliyor.
Bu noktadan sonraki yaklaşık 10 sezonda şunlar oluyor:
5-8 arası 1-4 replay, 9-11 arasında Black Tusk ile yeniden doğan bir True Sons güç birleşimi oluşuyor. Buradaki anahtar figürler True Sons'un yeni lideri General Anderson, True Sons'un saha operasyonları ekibinin lideri Captain Lewis ve Black Tusk yüksek operatifi Stovepipe.
9'da Captain Lewis'i biz öldürmeye giderken Lewis'in ekibi Black Tusk tarafından pusuya uğruyor, ve tüm ekibi ölüyor. Kalan son kişi olan Captain Lewis'i öldürmeye gitmiş olan ajanımız, ona yardım etmeye başlıyor. Bu pusuya rağmen General Anderson hâlen Black Tusk ile True Sons birlikteliği yapmaya devam ettiği için Captain Lewis, True Sons'a paralel bir askeri yapılaşma oluşturuyor, ve bizim tarafımıza katılıyor. 10'da General Anderson'u öldürüp True Sons&Black Tusk ilişkisini bitirmeye çalışıyoruz, fakat başarısız oluyor, bu birlikteliğin başlangıcını izliyoruz.
11'de Stovepipe'ın Washington'da patlayıcı hazırladığını öğrenmemizle beraber kendisinin peşinden gidiyoruz. En son onla karşılaşacağımız sırada beklenmedik olaylar silsilesi yaşanıyor. Stovepipe, açık bir şekilde lideri Natalya Sokolova'nın emirlerine karşı çıkıyor, ve bunda diretiyordu. Alana vardığımızda Sokolova, Stovepipe'ı öldürüyor, ve bizi de tuzağa çekiyor. Division ajanları olarak White House'tan uzak olmamızı fırsata çeviren Black Tusk, White House'u istila ediyor. Bu istilayla beraber ana hedefleri bizim Pentagon'dan aldığımız bioreaktörü, önemli sivil figürleri ve Schaeffer'i elimizden almak. Captain Lewis'in yardımı sayesinde Schaeffer'i alamasalar da sivil figürleri ve bioreaktörü çalıyor, Captain Lewis'i de öldürüyordu Black Tusk.
Sonraki iki sezon bu sivilleri kurtarmamız, Black Tusk ve Hunter'lar hakkında daha fazla bilgi almamızla geçiyor
14.sezon daha farklı bir yol alıyor. Faye Lau'nun saatini inceleyen Alani Kelso, ortalıktan kayboluyor. Kendisini araştırmaya çıkarken bazı Aaron Keener hologramları görüyoruz. Araştırmamızın sonuna gelince beklenmedik bir twist oluşuyor, Aaron Keener yaşıyor, ve Alani Kelso'yu da Rogue ajanlar arasına sokmuş.
15.sezon ile Keener'ın yeniden peşinden gidiyoruz. Bu seferki karşılaşmamız düşmanca olacağına farklı bir tona sahip, Black Tusk'un onu ölmesini engelleyip onla el sıkışıyoruz, o da kendi isteğiyle White House'a teslim olup tutuklanıyor.
---------------------------------------------------------------------
2.oyunun hikayesini özetlemem gerekirse bir ajan olarak Washington D.C'ye çağrılıyor, buradaki üç örgütü yeniyor, barışı getiriyoruz. Bu olaylar bitince başka bir örgüt piyasaya çıkıyor, en son onla da uğraşıyoruz. Bu boşluğu fırsat gören Keener, New York'ta yeni oluşturduğu virüs ile New York'u yok etmek istiyor, bunu engelleyip öldürüyoruz. Daha sonra Keener'in kurmayları 2 kez daha bunu deniyor, yine engelliyoruz. Daha sonra öğreniyoruz ki Rogue ajanlar, Black Tusk ve Hunter'lara karşı ortak bir mücadeleye sahipmiş. Ve Keener ölmemiş, bizle beraber yeniden mücadeleye girişmeye başlıyor.
Yazdığım tarih itibariyle hikaye burada bitiyor. Oyunun fiilen hikayesi bu kadar. 2025 yılı içerisinde paralı bir Brooklyn DLC'si oyuna eklenecek, 2027 civarı da üçüncü oyunun çıkmasını bekliyorum.
Ilık fırsat olsa da arayanı olur belki
En ucuz 4060ti'dan da daha ucuz, ray tracing ele alınmazsa rasterizasyonda 4070'le baş başa, ray tracing'i ele alınca 4060ti muadili, 16GB VRAM cabası.
Son RX 6800 stokları herhalde, piyasadan kalkar 2025 civarı.
İlk frame'de direkt sıfır gerçek fırsat var. Tüm reklamlar ve gereksiz istatistikler yüzünden bir fırsat görülmüyor
İkinci frame'in yatay yapıda yarısı, çok alakasız bir yapı için kesilmiş. uBlock Origin gibi bir yapıyla da kaldırılamıyor yapı. Tam boy vertical yapı modern dizayn topolojisi kitaplarına girerken forumumuz tüm side bar'ları kullanıyor.
4060ti performansına 12 VRAM, 23.000 TL bandı için ılıkımsı bir fiyat olmuş.
1.500'e işlemciyi Ryzen 5600'e çevirme fırsatı var, değerlendirilebilir.
Ryzen 3600 1.1v 4.1gHz/RX 6800 |
Ryzen 3600 1.1v 4.1gHz/RX 6800 |
Son Giriş: 22 dk. önce
Son Mesaj Zamanı: dün
Mesaj Sayısı: 3.928
Gerçek Toplam Mesaj Sayısı: 7.469
İkinci El Bölümü Mesajları: 204
Konularının görüntülenme sayısı: 106.668 (Bu ay: 2.914)
Toplam aldığı artı oy sayısı: 6.547 (Bu hafta: 0)
En çok mesaj yazdığı forum bölümü: Motorlu Araçlar Dünyası