Şimdi Ara

ROMA mı OSMANLI MI? (11. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
278
Cevap
3
Favori
24.568
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 910111213
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    Anadolu= Anatolia!

    Anatolia= Anadolu!

    Ana- dolu
    Ana-dolu= Amazon kadınları!
    Abazan kadınlar!

    "Âdem/adam/erkek' i yarattık, ONDAN da eşine VÜCUT (beden) verdik!.."

    Kutsal ANA/ Kutsal M., ANA
    Kut-ANA/Kut-M., ANA!

    Alıntıları Göster
    Nasıl bir konu bu böyle, resmen cehaletin ete kemiğe büründüğü bir konu olmuş. Kusura bakmayın yalnızca ilk sayfanın yarısına kadarki bölümü için konuşuyorum, gerisini okumaya takatim kalmadı.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Keke In Da House

    Nasıl bir konu bu böyle, resmen cehaletin ete kemiğe büründüğü bir konu olmuş. Kusura bakmayın yalnızca ilk sayfanın yarısına kadarki bölümü için konuşuyorum, gerisini okumaya takatim kalmadı.

    Alıntıları Göster
    Roma osmanlıdan daha geniş topraklarda hüküm sürmüştür..Bu zaten kesin bir bilgi..Ancak roma osmanlıdan daha gucluydu derseniz bence cok fazla acımasızlık yaparsınız...Neden derseniz osmanlı imparatorlugu 20. yüzyılda yıkılmıs belkide britanyayı katmassak tarihteki son büyük imparatorluk olarak gösterebiliriz...Yani şunu soylemek istiyorumkı sizler rakibi bile olmayan roma imparatorluguyla ,neredeyse tüm avrupa ile birebir savaşan osmanlıyı aynı kese kağıdına koyamassnız..,Osmanlı dönemi itibariyle cok daha güclüdür..Nerdeyse Tüm avrupaya hükmünü kabul ettirmiş bir imparatorlukla ,milat oncesı kurulan gücünü sadece kavimler gocune kadar koruyabılmıs romayı bir tutamassınız...Osmanlıyı güc bakımından hüküm süresi bakımından hatta varoldugu donemdeki karşıt gücleride hesaba katarak değerlendirirseniz gerçek gücünü belki biraz algılamıs olursunuz..Sonucta bir tarafta kayda değer rakibi bile olmayan roma imparatorlugu,,Diğer tarafta etrafı güclü devletlerle sarılmış Dini özelliği bakımından cok daha fazla düşmanı olan osmanlı....Ama bazı arkadaşlar tarihte roma imparatorlugunu karşılaştıracak bir gücün olmadıgını iddaa etmişler..Romayı bence osmanlıyla karşılaştırmak alakasız bir duellodur..Bunun yerıne mesela pers imparatorluguyla karşılaştırmanız daha doğru olur...Eğer osmanlıyı karşılaştıracaksanızda bunu ancak britanya ile ya da guclu moğol imparatorluguyla ya da donemımızdekı abd ve rusya ile yapabilirsiniz...




  • Toprak olarak Roma elbette lakin askeri guc acisindan Osmanli olmasi kuvvetle muhtemel. Cunku M.O ve M.S hukmeden bir Romanin karsisinda durabilecek ordu mu vardi. Kavimler gocu bile yasanmamisken nufus az ustune silah gucu yok gibi. Ama bi osmanli ordusu ile karsilassalardi veya mogol,hun bak ne olurdu. Degil avrupa romaya bile zor sahip cikarlardi

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • roma mı büyük osmanlı mı bilmiyorum(tahminimce roma büyük olabilir) ancak yanlış hatırlamıyorsam ingiltere krallıgı en büyük yüzölçümüne sahip krallıkmış denizler sayesinde

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: nasozby

    Bende diyorum ki arkadaş yanlış bir yorum yapmış olabilir ama abartı bunun neresinde ?
    Kaldı ki birileriyle emri vaki konuşmaya bayılıyorsunuz. İsteyen kişisel yorumda bulunur isteyen tarihi belgelerle konuşur.
    Kime ne yapacağını söylemek sizin haddinize değil. Ben bu yüzden müdahale ettim.
    Ama daha benim konu hakkında ne düşündüğümü bilmeden , nerde durup durmayacağıma karar vermeye kalkıyorsunuz.

    Son mesajınızsa imzanızla birebir örtüşüyor. İki kelam etmekten yoksun bir şekilde kıvranmışsınız.

    Alıntıları Göster
    bence osmanlı şu büyüklüğe bak
     ROMA mı OSMANLI MI?




  • Basit bir ödev konusu bile "Osmanlı mı Roma mı daha iyiydi?" haline dönüştürülmüş.
    Hatta ABD ve Birleşik Krallık bile işin içine katılmış. Yahu soru belli. Hangisi yüzölçümü olarak daha büyüktü o kadar.

    Birde bu tartışmaların temelinde biraz da bilimsel terimlerin Batı kaynaklı olması yatıyor. "İmparatorluk, emperyalizm" kavramları Batı kaynaklı. Halbuki bir Roma ile Osmanlı arasında dağlar kadar fark var. Her ikisinide aynı kefeye koymak, ikisinede "imparatorluk" demek tabiki tam olarak doğruyu yansıtmıyor.

    Yahu bir Britanya 'nın bir ABD 'nin bir Roma 'nın fetih mantığı ile Osmanlı 'nın mantığı bir olabilirmi? Adamlar gittikleri yerleri kurutmadan terk etmiyorlar. Osmanlıda biraz "cihat" mantığı var. Osmanlı gibi gittiği yerlere vergi kesmekle yetinen, medeniyet götüren, hanlar hamamlar saraylar kaleler diken hangi imparatorluk var? Bugün için Britanya 'nın ve diğer emperyalist batı ülkelerinin terk ettiği veya halâ sömürdüğü topraklara bakın. Adamların durumları içler acısı. Yakında bizde o hale gelirsek şaşırmayın.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: CemALACA81

    Basit bir ödev konusu bile "Osmanlı mı Roma mı daha iyiydi?" haline dönüştürülmüş.
    Hatta ABD ve Birleşik Krallık bile işin içine katılmış. Yahu soru belli. Hangisi yüzölçümü olarak daha büyüktü o kadar.

    Birde bu tartışmaların temelinde biraz da bilimsel terimlerin Batı kaynaklı olması yatıyor. "İmparatorluk, emperyalizm" kavramları Batı kaynaklı. Halbuki bir Roma ile Osmanlı arasında dağlar kadar fark var. Her ikisinide aynı kefeye koymak, ikisinede "imparatorluk" demek tabiki tam olarak doğruyu yansıtmıyor.

    Yahu bir Britanya 'nın bir ABD 'nin bir Roma 'nın fetih mantığı ile Osmanlı 'nın mantığı bir olabilirmi? Adamlar gittikleri yerleri kurutmadan terk etmiyorlar. Osmanlıda biraz "cihat" mantığı var. Osmanlı gibi gittiği yerlere vergi kesmekle yetinen, medeniyet götüren, hanlar hamamlar saraylar kaleler diken hangi imparatorluk var? Bugün için Britanya 'nın ve diğer emperyalist batı ülkelerinin terk ettiği veya halâ sömürdüğü topraklara bakın. Adamların durumları içler acısı. Yakında bizde o hale gelirsek şaşırmayın.
    Üstteki 3-4 yoruma karşılık yazıyorum. Osmanlı lehinde son derece taraflı yazılar olmuş. Eğri oturalım ama doğru konuşalım.

    Öncelikle o harita yanlış. Doğrusu, açıklaması ile beraber üstte paylaşılmış zaten. Bu yüzden buraya fazla değinmiyorum.

    Roma'nın karşısında kayda değer bir güç yoktu demek son derece yanlış bir düşünce. Pekala kuruluşunda ve gelişiminde düşmanları vardı. Ama Roma savaşarak bütün düşmanlarını zayıflatmış ve neticesinde döneminin süper gücü olmuştur. Olaya askeri güç olarak bakacak olursak elbette ki teknolojik üstünlükten dolayı Osmanlı daha üstün olacaktır ama "Hunlar Roma'nın karşısında olsaydı bırakın Avrupa'yı Roma'ya bile sahip çıkamazlardı" diyerek abartmaya da gerek yok. Gerçi bunu söyleyen arkadaşın yeterli tarih bilgisine sahip olmadığı anlaşılıyor. Çünkü Hunlar altın çağını yaşarken Roma 2'ye ayrılmış bir haldeydi ve defalarca Hunlarla savaşmışlardı. Bırakın Hunlar'ın Roma'ya kadar ilerlemesini İstanbul'u bile alamamışlardır. Yapabildikleri tek şey çöküşünü yaşayan Doğu Roma'yı vergiye bağlamak olmuştur ki bu da Atilla ölünceye kadar sürmüştür. Roma çok büyük bir medeniyetti. Çöküşünde bile sadece Doğu Romadaki zenginlik ve lüks hayat ayrıca mimari, askeri, bilim ve sanat dünyası Hunlardan çok daha fazlaydı ki Hunlar o zamanlar altın çağını yaşıyorlardı. Varın kıyaslamayı siz yapın. Eğer Atilla çocukluğunu Roma'da esir olarak geçirmeseydi Hunlar Doğu Roma'yı vergiye de bağlayamazdı.

    Arkalarında bıraktıkları izlere de değinelim. Gittiği yerlere medeniyeti götüren sadece Osmanlı değildi. En basitinden bugün bile Anadolu'nun çeşitli yerlerinde Roma'dan kalma izler görüyoruz. Amfi tiyatrolar, Kiliseler, heykel tıraşlar vs. Hatta daha yakın bir zamanda Bodrum'daki Tavşan adasında bir tapınak bulundu. Roma biteli kaç asır olmuş ama hala gördüğünüz gibi eserleri gün ışığına çıkabilmekte. Böyle bir medeniyete gittiği yerleri sadece sömürdü demek komik olur. Roma barbardı, köle ticareti vardı tamam ama gittiği yerlere aynı zamanda kendi kültür ve medeniyetini de götürürdü.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Siyah.

    Üstteki 3-4 yoruma karşılık yazıyorum. Osmanlı lehinde son derece taraflı yazılar olmuş. Eğri oturalım ama doğru konuşalım.

    Öncelikle o harita yanlış. Doğrusu, açıklaması ile beraber üstte paylaşılmış zaten. Bu yüzden buraya fazla değinmiyorum.

    Roma'nın karşısında kayda değer bir güç yoktu demek son derece yanlış bir düşünce. Pekala kuruluşunda ve gelişiminde düşmanları vardı. Ama Roma savaşarak bütün düşmanlarını zayıflatmış ve neticesinde döneminin süper gücü olmuştur. Olaya askeri güç olarak bakacak olursak elbette ki teknolojik üstünlükten dolayı Osmanlı daha üstün olacaktır ama "Hunlar Roma'nın karşısında olsaydı bırakın Avrupa'yı Roma'ya bile sahip çıkamazlardı" diyerek abartmaya da gerek yok. Gerçi bunu söyleyen arkadaşın yeterli tarih bilgisine sahip olmadığı anlaşılıyor. Çünkü Hunlar altın çağını yaşarken Roma 2'ye ayrılmış bir haldeydi ve defalarca Hunlarla savaşmışlardı. Bırakın Hunlar'ın Roma'ya kadar ilerlemesini İstanbul'u bile alamamışlardır. Yapabildikleri tek şey çöküşünü yaşayan Doğu Roma'yı vergiye bağlamak olmuştur ki bu da Atilla ölünceye kadar sürmüştür. Roma çok büyük bir medeniyetti. Çöküşünde bile sadece Doğu Romadaki zenginlik ve lüks hayat ayrıca mimari, askeri, bilim ve sanat dünyası Hunlardan çok daha fazlaydı ki Hunlar o zamanlar altın çağını yaşıyorlardı. Varın kıyaslamayı siz yapın. Eğer Atilla çocukluğunu Roma'da esir olarak geçirmeseydi Hunlar Doğu Roma'yı vergiye de bağlayamazdı.

    Arkalarında bıraktıkları izlere de değinelim. Gittiği yerlere medeniyeti götüren sadece Osmanlı değildi. En basitinden bugün bile Anadolu'nun çeşitli yerlerinde Roma'dan kalma izler görüyoruz. Amfi tiyatrolar, Kiliseler, heykel tıraşlar vs. Hatta daha yakın bir zamanda Bodrum'daki Tavşan adasında bir tapınak bulundu. Roma biteli kaç asır olmuş ama hala gördüğünüz gibi eserleri gün ışığına çıkabilmekte. Böyle bir medeniyete gittiği yerleri sadece sömürdü demek komik olur. Roma barbardı, köle ticareti vardı tamam ama gittiği yerlere aynı zamanda kendi kültür ve medeniyetini de götürürdü.


    Osmanlının islami acıdan çok büyük bir figür olması...Tüm avrupanın onu bir tehdit olarak görmesi hic bitmeyen rusyanın akdenizlere inme cabaları....Osmanlının şuna emin ol ki romadan cok daha fazla düşmanı vardı...Ve cok daha güclü düşmanları..Sınırlarının ıcınde bu kadar düşmana rağmen onlarca milleti bir arada tuttu... Tabikide Roma büyük bir imparatorlukdu..Ancak osmanlı ile karşılaştırılacak gücde bir imparatorluk degıldır...Aslında senin göremediğin şey bir dini çatışmadır...Osmanlı karsısında daha once anadoluya birleşerek haclı seferlerı duzenlemıs avrupa yokmuydu yani? bunu nasıl görmezden gelirsin? Osmanlının savaşlarının cogu cihat olarak gecer...Cİhat dini bir savaşdır..Yani es gectigin yer osmanlının savaşlarının büyük ölcekli olması..Ve osmanlının buyuk savasları kazanması..Bu buyuk bir yetenekdır...Tarihde bu gibi şeylerin cok az örnekleri vardır ve o örneklerden birisidir osmanlı..Ayrıca antık yunanlıların tüm avrupaya etkisini bilirsin,,tüm avrupa neredeyse aynı kanı taşıyo diyebiliriz..Romanın buyuk imparatorluk halıne gelmesinin en buyuk nedenlerindendir mesela..Ama osmanlıya bakalım bir devlet olurken bile anadoluda savasmıstır...Zaten yukarıdakı yorumumda güc meselesi üzerine yazmıstım..Kesinlikle romadan daha gucludur..Cunkı daha büyük savaslara girmiştir ve cok daha güclü cok daha fazla düşmana sahipdir..Savaşları dini özelliği yüzünden cok daha fazla devleti etkisi altına almıştır..Tüm bunlara ragmen cok fazla fetih yapmıstır...Sanatsal anlamda da romaya olabilecek en iyi rakıplerdendir..Anadoluda nasıl amfi tiyatro var ise osmanlınında balkanlarda bıraktıgı bir sürü eser vardır..Yazdıklarımı taraflı olarak degerelndirmenin tek sebebi,benım bir türk olmam olsa gerek..Hep boyledir bir insan kendi medenıyetınin lehine olabilecek dogruları ne zaman soylese önyargı ile yanlı olarak degerlendırılır....Ama kesınlıkle bir taraf tutmuyorum sadece osmanlının romadan cok daha guclu potansıyele sahip oldugunu soyluyorum...Bu romayı kücük düşürmek falanda degıldır...Ama ortada bir kıyaslama var ise bu sadece kazanılan toprakla olamaz...Bu şuna benziyor biraz tuhaf bir örnek olcak ama carlosun fransaya attıgı frikik goluyle norbrenın galatasaraya karşı boş kaleye attıgı golü aynı kefeye koymaya...Nasıl olsa ikiside gol diyip bir tarafdaki müthiş yeteneği görmezden gelmek..İşte osmanlı roma kıyaslamasıda biraz buna benziyor...Osmanlının Güclü ve birleşerek dini olarak buyuk bir tehdit savuran avrupayı alaşağı ederek tarihe gösterdiği büyük savaş yeteneği görmezden geliniyor.....




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Esaretin Nedeni

    quote:

    Orijinalden alıntı: Siyah.

    Üstteki 3-4 yoruma karşılık yazıyorum. Osmanlı lehinde son derece taraflı yazılar olmuş. Eğri oturalım ama doğru konuşalım.

    Öncelikle o harita yanlış. Doğrusu, açıklaması ile beraber üstte paylaşılmış zaten. Bu yüzden buraya fazla değinmiyorum.

    Roma'nın karşısında kayda değer bir güç yoktu demek son derece yanlış bir düşünce. Pekala kuruluşunda ve gelişiminde düşmanları vardı. Ama Roma savaşarak bütün düşmanlarını zayıflatmış ve neticesinde döneminin süper gücü olmuştur. Olaya askeri güç olarak bakacak olursak elbette ki teknolojik üstünlükten dolayı Osmanlı daha üstün olacaktır ama "Hunlar Roma'nın karşısında olsaydı bırakın Avrupa'yı Roma'ya bile sahip çıkamazlardı" diyerek abartmaya da gerek yok. Gerçi bunu söyleyen arkadaşın yeterli tarih bilgisine sahip olmadığı anlaşılıyor. Çünkü Hunlar altın çağını yaşarken Roma 2'ye ayrılmış bir haldeydi ve defalarca Hunlarla savaşmışlardı. Bırakın Hunlar'ın Roma'ya kadar ilerlemesini İstanbul'u bile alamamışlardır. Yapabildikleri tek şey çöküşünü yaşayan Doğu Roma'yı vergiye bağlamak olmuştur ki bu da Atilla ölünceye kadar sürmüştür. Roma çok büyük bir medeniyetti. Çöküşünde bile sadece Doğu Romadaki zenginlik ve lüks hayat ayrıca mimari, askeri, bilim ve sanat dünyası Hunlardan çok daha fazlaydı ki Hunlar o zamanlar altın çağını yaşıyorlardı. Varın kıyaslamayı siz yapın. Eğer Atilla çocukluğunu Roma'da esir olarak geçirmeseydi Hunlar Doğu Roma'yı vergiye de bağlayamazdı.

    Arkalarında bıraktıkları izlere de değinelim. Gittiği yerlere medeniyeti götüren sadece Osmanlı değildi. En basitinden bugün bile Anadolu'nun çeşitli yerlerinde Roma'dan kalma izler görüyoruz. Amfi tiyatrolar, Kiliseler, heykel tıraşlar vs. Hatta daha yakın bir zamanda Bodrum'daki Tavşan adasında bir tapınak bulundu. Roma biteli kaç asır olmuş ama hala gördüğünüz gibi eserleri gün ışığına çıkabilmekte. Böyle bir medeniyete gittiği yerleri sadece sömürdü demek komik olur. Roma barbardı, köle ticareti vardı tamam ama gittiği yerlere aynı zamanda kendi kültür ve medeniyetini de götürürdü.


    Osmanlının islami acıdan çok büyük bir figür olması...Tüm avrupanın onu bir tehdit olarak görmesi hic bitmeyen rusyanın akdenizlere inme cabaları....Osmanlının şuna emin ol ki romadan cok daha fazla düşmanı vardı...Ve cok daha güclü düşmanları..Sınırlarının ıcınde bu kadar düşmana rağmen onlarca milleti bir arada tuttu... Tabikide Roma büyük bir imparatorlukdu..Ancak osmanlı ile karşılaştırılacak gücde bir imparatorluk degıldır...Aslında senin göremediğin şey bir dini çatışmadır...Osmanlı karsısında daha once anadoluya birleşerek haclı seferlerı duzenlemıs avrupa yokmuydu yani? bunu nasıl görmezden gelirsin? Osmanlının savaşlarının cogu cihat olarak gecer...Cİhat dini bir savaşdır..Yani es gectigin yer osmanlının savaşlarının büyük ölcekli olması..Ve osmanlının buyuk savasları kazanması..Bu buyuk bir yetenekdır...Tarihde bu gibi şeylerin cok az örnekleri vardır ve o örneklerden birisidir osmanlı..Ayrıca antık yunanlıların tüm avrupaya etkisini bilirsin,,tüm avrupa neredeyse aynı kanı taşıyo diyebiliriz..Romanın buyuk imparatorluk halıne gelmesinin en buyuk nedenlerindendir mesela..Ama osmanlıya bakalım bir devlet olurken bile anadoluda savasmıstır...Zaten yukarıdakı yorumumda güc meselesi üzerine yazmıstım..Kesinlikle romadan daha gucludur..Cunkı daha büyük savaslara girmiştir ve cok daha güclü cok daha fazla düşmana sahipdir..Savaşları dini özelliği yüzünden cok daha fazla devleti etkisi altına almıştır..Tüm bunlara ragmen cok fazla fetih yapmıstır...Sanatsal anlamda da romaya olabilecek en iyi rakıplerdendir..Anadoluda nasıl amfi tiyatro var ise osmanlınında balkanlarda bıraktıgı bir sürü eser vardır..Yazdıklarımı taraflı olarak degerelndirmenin tek sebebi,benım bir türk olmam olsa gerek..Hep boyledir bir insan kendi medenıyetınin lehine olabilecek dogruları ne zaman soylese önyargı ile yanlı olarak degerlendırılır....Ama kesınlıkle bir taraf tutmuyorum sadece osmanlının romadan cok daha guclu potansıyele sahip oldugunu soyluyorum...Bu romayı kücük düşürmek falanda degıldır...Ama ortada bir kıyaslama var ise bu sadece kazanılan toprakla olamaz...Bu şuna benziyor biraz tuhaf bir örnek olcak ama carlosun fransaya attıgı frikik goluyle norbrenın galatasaraya karşı boş kaleye attıgı golü aynı kefeye koymaya...Nasıl olsa ikiside gol diyip bir tarafdaki müthiş yeteneği görmezden gelmek..İşte osmanlı roma kıyaslamasıda biraz buna benziyor...Osmanlının Güclü ve birleşerek dini olarak buyuk bir tehdit savuran avrupayı alaşağı ederek tarihe gösterdiği büyük savaş yeteneği görmezden geliniyor.....

    Alıntıları Göster
    Bu konu yüz ölçümü diye açılıp güce dönüşmüş medeniyete dönüşmüş ve çok saçma yorumlar yapılmış..Biri Osmanlının rakibi yoktu avrupalı devletler aralarında savaşıyolardı sonra Osmanlıya döndüklerinde yıkıldı demiş..Avrupa hep Osmanlıya karşıydı ve Haçlı seferlerinden önce Bizansa yani Doğu Romaya Fatih'in kuşatmasıyla yardım göndermişlerdir yani Fatih sadece Bizansla değil avrupadan gelen yardım güçleriylede savaşmıştır..Daha sonraki Haçlı seferleri,Kanuni döneminde Şarlken,Avusturya İmparatorluğu,Macaristan,Fransa,Portekiz,İspanya,İngiltre,Rusya,İran,Timur Devleti gibi güçleri unutmayın..Osmanlı hepsiyle mücadele etmiştir hatta yeri geldiğinde tek tek değil hepsinin birleşmesinden oluşan Haçlılarıda yenmiştir..Roma ise döneminde en büyük güç olarak sadece Kartacayı görmüştür ve savaşları 100yıldan fazla sürmüştür..Roma İmparatorluğu Kartacayı 100küsür yıl sonunda yenebilmiştir ve yakıp yıkmıştır..Daha sonra Roma bölündüğünde göçebe olan yerleşik düzende olmayan Hun Türkü Atilla önce Doğu Romayı yenmiştir ve asıl amacı Batı Roma olduğu için Doğu Romayı yıkmamış haraca bağlayıp Batı Romaya gitmiştir..ilk savaşı Atilla kaybetmiştir ama daha sonra yeniden Batı Romaya saldırıp bu defa kazanmıştır..o dönemde Atilla göçebe olduğu için Batı Romayı yenip yine yerleşmemiş göçebeliğe devam etmiştir..yani Roma İmparatorluğu çok uzun yaşamıştır Gladyatör dövüşleri kölelikleri açık yaşayışları olarak bize bugünün şartlarında terslerdir ama tarihe bugünden bakamazsınız..o yüzden Roma Cumhuriyet olmasından yaptığı binalardan askeri yöntemlerinden bugüne çok şey katmıştır..ama Osmanlı gibi süper güçmüdür ? Osmanlının rekabet ettiği kadar düşmanla rekabet etmemiştir..Gelelim üzerinde güneş batmayan imparatorluğa..Britanya İmparatorluğu sömürge yapıp geçmiştir gittiği ülkelere yerleşim yerleri kurmamıştır..sadece dilini öğretip kaynaklarını kullanıp sonra çekilmiştir..yaşadıkları yıl sayısıda ortadadır..Yani amacı sömürü olan bir imparatorlukturki sadece yüz ölçümü olarak imparatorluk sınıfına girer..yüz ölçümleri Osmanlıdanda Romadanda fazladır..Burdaki bazı arkadaşların mantığına göre Moğollar ve İskenderde Osmanlıdan büyük olmalıdır ! ki böyle birşey telafuz bile edilemez..son olarak Osmanlının Roma İmparatorluğundan etkilendiği onları örnek aldığı açıktır..Çünkü Osmanlı İmparatorluğu kendini Roma İmparatorluğunun varisi olarak görmüştür..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: Cypon

    quote:

    Orijinalden alıntı: nasozby

    Cypon;

    Yanlış insanla tartışmaya girmişsiniz uyarayım

    Yanlış derken tarih konusunda üstün bilgisi olduğunu mu kastediyorsun yoksa başka bir yönünü mü?

    Arkadaş hani düşün ben bile tartışmaya girmemişim ki biliyorsun tartışmaya bayılırım özellikle bana taş atıldığında Ama anaerkil toplum yapısını Hristiyanların sembolüne, Adem ile Havva'ya bağlayan birinden bahsediyoruz. Adam donanımhaberin Aytunç Altındal şubesi resmen.

    Aytunç Altındal'ı hiç tutmam.

    Hiç kimsenin yazdıklarını veya konuştuklarını da olduğu gibi doğru kabul etmem. Bağlantılar ararım.

    Türk'üm! Atalarımın doğrularını da savunurum yanlışlarını da. Doğruya doğru, yanlışa da yanlış demesini bilirim. Körü körüne kabul edemem.

    "Âdem'i yarattık ondan da eşini yarattık. O ikisinden bir sürü erkekler ve dişiler ürettik..."

    Sizler babanızın hangi kemiğinden yaratıldınız?

    Biz babamızın tohumundan yaratıldık. DNA ve genlerimiz ilk adamın/erkeğin oluşumundan beri sürüp gelendir. 43.000 nesilden beri sürüp gelen bir DNA ve genlerin yarattığı beden birtürk olamaz. Bu beden 43.000 nesilden beri geçmiş tüm bedenlerin DNA ve genlerinden oluşmuştur.

    Biz ırkçı olmadığımız gibi diğer ırkçıların yapmış oldukları gibi de katliyam yapamayız, yapmamışızdır.

    Osmanlı nekadar Türk ise, Roma da o kadar Türktür.

    Çin'in Kunmik şehrinin üstünde YUN-NAN'ı görebilirsiniz, Yunanlıların buradan Yakup bey tarafından batıya getirilmiştir. Çin'in haritasına bakabilirsiniz. Yunanlılarınhalan ataları da orada vardır.

    İnanmak yerine araştırmaya çalışıyorum.

    Bu güne kadar kandan bir ırk tespit etmiş bir tek bilim insanı var mı? Tüm insanları (canlıları) yaratan Allah değil mi? Amentü Duğasını okursanız: "Allha, kitaplarına, meleklerine KADERE (alın yazısına), hayrın ve şerrin Allahtan geldiğine İNANMAK" Biz bunlara biyoloji ve tıp ilmini anlayarak inanıyoruz.

    Büyük insanlar, bizim gibi basit insanlara cevap vermezler, Allah ise peygamberlerini herneden ise ümmilerden seçmiş! Biz bilmeyiz, Allah bilir. Onun söylemediği hiçbir bilgiyi bilmemiz de mümkün değildir. Doğruya da eğriye de bizi o götürür. Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır.Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır.

    Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır!




    Kuran'ı da, biyoloji ve tıp ilmini anladıktan sonra şüphe duymadan inanıyoruz. İşkembeyi kübradan inanmıyoruz!

    Arkadaşım madem birisinin yazdığını direk kabul etmez bağlantılar ararsın, nasıl direk Atilla'yı Leon kabul edebiliyorsun ? Bana bir tane tarihi belge, arşiv kaydı falan göstersene, tarih varsayımlar üzerine değil belgeler ile yapılır. Bir kişinin yazdığı, birkaç kişinin konuştuğu şey doğru kabul edilemez hele elde hiç kaynak yoksa. Bir Türk olarak bende isterim böyle birşey olsun ama istemekten öteye gidemez çünkü elde belge yok.

    Tutup bana oradan buradan aldığın şeyleri alakasız ayetler ile birleştirip anlamsız cümleler kurmaya çalışıyorsun. Arkadaş Kuran Türkler için yazıldı da bizim mi haberimiz yok ? Yunanlılar Türk falan değildir bir kere adamların adı yakın döneme kadar Yunan bile değildi. Osmanlılar onlara Rum derdi Yunan değil, ondan öncesinde ise o adamların ismi Helen idi gene Yunan değil hatta o nedenle antik Yunan'a Helenistik dönem denmektedir resmi olarak antik Yunan değil.

    Belçika, Fransa ve Almanya'da üzerinde Türkçe yazılar bulunan kemik parçaları bulundu çok eski tarihlere ait. Bu adamlara Türk diyebilir misin ?

    Bırakın bu Adem Türktür masalını.

    Belge istiyorsan; Jean-Paul Roux 'un kitabının sonuç bölümünü okuyabilirsiniz. Yine, İstanbul Fransız Kültür merkezine de sorabilirsiniz.

    Allah, ahad/tekbir ise, ben kimim diye kendinize sorabilirsiniz.

    Allah, ahad' dir/tekbirdir, onun haricinde her beden onun hayalıdır!

    Biz bir ırk değiliz, ama sözde bizi ırkçılıkla suçlayanların hepsi ırkçılık yapmaktadırlar.

    Bunun başını çeken de Türk düşmanları ile pkk' dır!

    Allah, ahadır, ahad!, Allah, tek bir tanedir ve ondan başka gerçek varlık yoktur!

    Fransız kültür derneği elindeki belgeleri yayınlasın bir zahmet o zaman madem elinde öyle bir belge var. Ayrıca madem öyle bir belge var neden Fransız kültür derneğinde bu belge ?
    Gittikçe saçmalıyorsun. Tarih dediğin şey belge ile yapılır, elinde belge varsa buyur yayınla. Son 3 sayfa falan demekle olmuyor hem orjinal hem çevirisi ile iddialarına ait belgeleri bekliyorum senden. Aksi halde her konuya tek kitaptan öğrendiğin şeyleri yazmaktan vazgeç artk komik duruma düşüyorsun.

    Ben (biz) araştırmacı değiliz! Sizler araştırmacı iseniz, biz sizlere bir kitap sunuyoruz. İncelemek ve araştırmak tarihçilerin işidir. Doğruluğu veya yanlışlığı da beni bağlamaz. Kabul edin veya edeceksiniz demiyorum. Elinde araştırıp inceleme imkânları olanların araştırması için yazmış bulunuyorum.

    Karşı çıkmak hakkınız, reddetmek hakkınız.

    Engizisyon mahkemeleri Fransa da 1835'de kaldırılmış! Sadece beş milyon kadını (anayı) cadı diye yakmışlar. Fransız engizisyonunu ve çok meşru giyotinlerini düşünürsek, 1400 yılında Rönesans ve Reform 'un başlaması mümkün olabilir mi?

    Meydan Larousse, Cilt: 3, sayfa: 9
    BASTİLLE: "...1 Temmuz 1789'da Paris halkı kaleyi bundan ötürü zaptetti. Bu sırada içeride yedi mahpus vardı (dört kalpazan, iki akıl hastası ve müsrif bir genç asilzade)...

    Tarih kitaplarımızda Fransız devrimini anlatmakla tarihçilerimiz bitiremiyorlar.
    "Fransız halkı ayaklandı ve Bastille hapishanesindeki aydınlarını kurtardı diyorlar/yazıyorlar."

    Ben 60 yaşından sonra tarih araştırmacısı veya öğretici olacak değilim.
    Mantıksal olarak bizlere öğretilen tarihin doğruluğunu veya yanlışlığını sorguluyorum.

    Öğrenci arkadaşlar öğretmenlerine bunları sorup, sorguluya bilirler.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: Cypon

    quote:

    Orijinalden alıntı: nasozby

    Cypon;

    Yanlış insanla tartışmaya girmişsiniz uyarayım

    Yanlış derken tarih konusunda üstün bilgisi olduğunu mu kastediyorsun yoksa başka bir yönünü mü?

    Arkadaş hani düşün ben bile tartışmaya girmemişim ki biliyorsun tartışmaya bayılırım özellikle bana taş atıldığında Ama anaerkil toplum yapısını Hristiyanların sembolüne, Adem ile Havva'ya bağlayan birinden bahsediyoruz. Adam donanımhaberin Aytunç Altındal şubesi resmen.

    Aytunç Altındal'ı hiç tutmam.

    Hiç kimsenin yazdıklarını veya konuştuklarını da olduğu gibi doğru kabul etmem. Bağlantılar ararım.

    Türk'üm! Atalarımın doğrularını da savunurum yanlışlarını da. Doğruya doğru, yanlışa da yanlış demesini bilirim. Körü körüne kabul edemem.

    "Âdem'i yarattık ondan da eşini yarattık. O ikisinden bir sürü erkekler ve dişiler ürettik..."

    Sizler babanızın hangi kemiğinden yaratıldınız?

    Biz babamızın tohumundan yaratıldık. DNA ve genlerimiz ilk adamın/erkeğin oluşumundan beri sürüp gelendir. 43.000 nesilden beri sürüp gelen bir DNA ve genlerin yarattığı beden birtürk olamaz. Bu beden 43.000 nesilden beri geçmiş tüm bedenlerin DNA ve genlerinden oluşmuştur.

    Biz ırkçı olmadığımız gibi diğer ırkçıların yapmış oldukları gibi de katliyam yapamayız, yapmamışızdır.

    Osmanlı nekadar Türk ise, Roma da o kadar Türktür.

    Çin'in Kunmik şehrinin üstünde YUN-NAN'ı görebilirsiniz, Yunanlıların buradan Yakup bey tarafından batıya getirilmiştir. Çin'in haritasına bakabilirsiniz. Yunanlılarınhalan ataları da orada vardır.

    İnanmak yerine araştırmaya çalışıyorum.

    Bu güne kadar kandan bir ırk tespit etmiş bir tek bilim insanı var mı? Tüm insanları (canlıları) yaratan Allah değil mi? Amentü Duğasını okursanız: "Allha, kitaplarına, meleklerine KADERE (alın yazısına), hayrın ve şerrin Allahtan geldiğine İNANMAK" Biz bunlara biyoloji ve tıp ilmini anlayarak inanıyoruz.

    Büyük insanlar, bizim gibi basit insanlara cevap vermezler, Allah ise peygamberlerini herneden ise ümmilerden seçmiş! Biz bilmeyiz, Allah bilir. Onun söylemediği hiçbir bilgiyi bilmemiz de mümkün değildir. Doğruya da eğriye de bizi o götürür. Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır.Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır.

    Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır!




    Kuran'ı da, biyoloji ve tıp ilmini anladıktan sonra şüphe duymadan inanıyoruz. İşkembeyi kübradan inanmıyoruz!

    Arkadaşım madem birisinin yazdığını direk kabul etmez bağlantılar ararsın, nasıl direk Atilla'yı Leon kabul edebiliyorsun ? Bana bir tane tarihi belge, arşiv kaydı falan göstersene, tarih varsayımlar üzerine değil belgeler ile yapılır. Bir kişinin yazdığı, birkaç kişinin konuştuğu şey doğru kabul edilemez hele elde hiç kaynak yoksa. Bir Türk olarak bende isterim böyle birşey olsun ama istemekten öteye gidemez çünkü elde belge yok.

    Tutup bana oradan buradan aldığın şeyleri alakasız ayetler ile birleştirip anlamsız cümleler kurmaya çalışıyorsun. Arkadaş Kuran Türkler için yazıldı da bizim mi haberimiz yok ? Yunanlılar Türk falan değildir bir kere adamların adı yakın döneme kadar Yunan bile değildi. Osmanlılar onlara Rum derdi Yunan değil, ondan öncesinde ise o adamların ismi Helen idi gene Yunan değil hatta o nedenle antik Yunan'a Helenistik dönem denmektedir resmi olarak antik Yunan değil.

    Belçika, Fransa ve Almanya'da üzerinde Türkçe yazılar bulunan kemik parçaları bulundu çok eski tarihlere ait. Bu adamlara Türk diyebilir misin ?

    Bırakın bu Adem Türktür masalını.

    Belge istiyorsan; Jean-Paul Roux 'un kitabının sonuç bölümünü okuyabilirsiniz. Yine, İstanbul Fransız Kültür merkezine de sorabilirsiniz.

    Allah, ahad/tekbir ise, ben kimim diye kendinize sorabilirsiniz.

    Allah, ahad' dir/tekbirdir, onun haricinde her beden onun hayalıdır!

    Biz bir ırk değiliz, ama sözde bizi ırkçılıkla suçlayanların hepsi ırkçılık yapmaktadırlar.

    Bunun başını çeken de Türk düşmanları ile pkk' dır!

    Allah, ahadır, ahad!, Allah, tek bir tanedir ve ondan başka gerçek varlık yoktur!

    Fransız kültür derneği elindeki belgeleri yayınlasın bir zahmet o zaman madem elinde öyle bir belge var. Ayrıca madem öyle bir belge var neden Fransız kültür derneğinde bu belge ?
    Gittikçe saçmalıyorsun. Tarih dediğin şey belge ile yapılır, elinde belge varsa buyur yayınla. Son 3 sayfa falan demekle olmuyor hem orjinal hem çevirisi ile iddialarına ait belgeleri bekliyorum senden. Aksi halde her konuya tek kitaptan öğrendiğin şeyleri yazmaktan vazgeç artk komik duruma düşüyorsun.

    Ben (biz) araştırmacı değiliz! Sizler araştırmacı iseniz, biz sizlere bir kitap sunuyoruz. İncelemek ve araştırmak tarihçilerin işidir. Doğruluğu veya yanlışlığı da beni bağlamaz. Kabul edin veya edeceksiniz demiyorum. Elinde araştırıp inceleme imkânları olanların araştırması için yazmış bulunuyorum.

    Karşı çıkmak hakkınız, reddetmek hakkınız.

    Engizisyon mahkemeleri Fransa da 1835'de kaldırılmış! Sadece beş milyon kadını (anayı) cadı diye yakmışlar. Fransız engizisyonunu ve çok meşru giyotinlerini düşünürsek, 1400 yılında Rönesans ve Reform 'un başlaması mümkün olabilir mi?

    Meydan Larousse, Cilt: 3, sayfa: 9
    BASTİLLE: "...1 Temmuz 1789'da Paris halkı kaleyi bundan ötürü zaptetti. Bu sırada içeride yedi mahpus vardı (dört kalpazan, iki akıl hastası ve müsrif bir genç asilzade)...

    Tarih kitaplarımızda Fransız devrimini anlatmakla tarihçilerimiz bitiremiyorlar.
    "Fransız halkı ayaklandı ve Bastille hapishanesindeki aydınlarını kurtardı diyorlar/yazıyorlar."

    Ben 60 yaşından sonra tarih araştırmacısı veya öğretici olacak değilim.
    Mantıksal olarak bizlere öğretilen tarihin doğruluğunu veya yanlışlığını sorguluyorum.

    Öğrenci arkadaşlar öğretmenlerine bunları sorup, sorguluya bilirler.


    60 yaşından sonra tarih araştırmacısı veya öğreticisi olmayacak isen okuduğun tek kitabı yanlız doğruymuş gibi ortaya koymaya çalışıp insanları yanlış yönlendirmeyeceksin o zaman..
    Ben Türk tarihini 8000 sene önceye götürdüğümde foruma en çok bana güldüler. Ama ben iddialarımı belgeler ile, en azından foruma koyulabilecek şekilde olanlar ile, destekledim ve karşıt olanlara da bu şekilde yanıt verdim.
    Yani senin yaptığın gibi alakasız konularda tek kitabın alakasız alakasız bölümlerini paylaşmadım. O nedenle de tarih konusunda karşıt görüşte olduğum fakat tartışırken ortaya birşeyler çıkarttığımız arkadaşlar dahi ismimi hatırlıyor. Kısacası, tarih belge ile yapılır. Evet alakasız konulara alakasız bölümlerini paylaştığın kitap güzel bir kitaptır. Fakat o kitap resmi bir kaynak olarak kullanılamaz zira eksik ve kitabın birçok bölümü güncelliğini yitirmiştir ve hiçbir zaman kaynak kitap olarak hiçbir tarihçi tarafından kaynak kitap olarak kullanılmamıştır, araştırmacı amatör tarihçiler tarafından bile.
    O nedenle biraz ufkumuzu geniş tutalım.
    Yaşına hürmet ediyor olmam bilgine hürmet edeceğim anlamına gelmez, 14.000 kitaplık aile kütüphanesini okumuş, yıllar sonra yerde gördüğü gazete küpürünü alıp okuyan, 60 yaşından sonra okuduğu dergiler ile en iyi iki okuldan birinden mezun bilgisayar mühendisine işini öğretecek derecede iyi bilgisayar öğretecek kadar bilgisayar öğrenen rahmetli bir babadan ve tahmin edebileceğin gibi bu ve benzeri meziyetlere sahip, kültüre ve okuyup araştırma azmi olan büyük bir aileden gelen biri olarak söylüyorum tarihçi falan değil.

    Yani evet söylediğin gibi bize öğretilen tarih doğru değil fakat savunduğun şey ondan da doğru birşey değil. Vahdet-i vücud gibi küfür kabul edilen bir konu ile hiç alakası olmayan o kitabı birleştirip ortaya karmakarışık Da Vinci'nin şifreleri kafasında saçma sapan bir tarih çıkarmaya çalışman resmi tarihten daha da çarpık yanıltıcı ve gerçek dışı.
    Kendi tarih anlayışın seni bağlar, istediğin araştırmayı yapıp görüşe sahip olabilirsin. Fakat sakın gelipte bunu doğruymuş gibi başkalarına aktarmaya çalışma...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: GÜÇLÜ ŞİRİN

    Bu konu yüz ölçümü diye açılıp güce dönüşmüş medeniyete dönüşmüş ve çok saçma yorumlar yapılmış..Biri Osmanlının rakibi yoktu avrupalı devletler aralarında savaşıyolardı sonra Osmanlıya döndüklerinde yıkıldı demiş..Avrupa hep Osmanlıya karşıydı ve Haçlı seferlerinden önce Bizansa yani Doğu Romaya Fatih'in kuşatmasıyla yardım göndermişlerdir yani Fatih sadece Bizansla değil avrupadan gelen yardım güçleriylede savaşmıştır..Daha sonraki Haçlı seferleri,Kanuni döneminde Şarlken,Avusturya İmparatorluğu,Macaristan,Fransa,Portekiz,İspanya,İngiltre,Rusya,İran,Timur Devleti gibi güçleri unutmayın..Osmanlı hepsiyle mücadele etmiştir hatta yeri geldiğinde tek tek değil hepsinin birleşmesinden oluşan Haçlılarıda yenmiştir..Roma ise döneminde en büyük güç olarak sadece Kartacayı görmüştür ve savaşları 100yıldan fazla sürmüştür..Roma İmparatorluğu Kartacayı 100küsür yıl sonunda yenebilmiştir ve yakıp yıkmıştır..Daha sonra Roma bölündüğünde göçebe olan yerleşik düzende olmayan Hun Türkü Atilla önce Doğu Romayı yenmiştir ve asıl amacı Batı Roma olduğu için Doğu Romayı yıkmamış haraca bağlayıp Batı Romaya gitmiştir..ilk savaşı Atilla kaybetmiştir ama daha sonra yeniden Batı Romaya saldırıp bu defa kazanmıştır..o dönemde Atilla göçebe olduğu için Batı Romayı yenip yine yerleşmemiş göçebeliğe devam etmiştir..yani Roma İmparatorluğu çok uzun yaşamıştır Gladyatör dövüşleri kölelikleri açık yaşayışları olarak bize bugünün şartlarında terslerdir ama tarihe bugünden bakamazsınız..o yüzden Roma Cumhuriyet olmasından yaptığı binalardan askeri yöntemlerinden bugüne çok şey katmıştır..ama Osmanlı gibi süper güçmüdür ? Osmanlının rekabet ettiği kadar düşmanla rekabet etmemiştir..Gelelim üzerinde güneş batmayan imparatorluğa..Britanya İmparatorluğu sömürge yapıp geçmiştir gittiği ülkelere yerleşim yerleri kurmamıştır..sadece dilini öğretip kaynaklarını kullanıp sonra çekilmiştir..yaşadıkları yıl sayısıda ortadadır..Yani amacı sömürü olan bir imparatorlukturki sadece yüz ölçümü olarak imparatorluk sınıfına girer..yüz ölçümleri Osmanlıdanda Romadanda fazladır..Burdaki bazı arkadaşların mantığına göre Moğollar ve İskenderde Osmanlıdan büyük olmalıdır ! ki böyle birşey telafuz bile edilemez..son olarak Osmanlının Roma İmparatorluğundan etkilendiği onları örnek aldığı açıktır..Çünkü Osmanlı İmparatorluğu kendini Roma İmparatorluğunun varisi olarak görmüştür..

    "..Daha sonra Roma bölündüğünde göçebe olan yerleşik düzende olmayan Hun Türkü Atilla önce Doğu Romayı yenmiştir ve asıl amacı Batı Roma olduğu için Doğu Romayı yıkmamış haraca bağlayıp Batı Romaya gitmiştir..ilk savaşı Atilla kaybetmiştir ama daha sonra yeniden Batı Romaya saldırıp bu defa kazanmıştır..o dönemde Atilla göçebe -olduğu için Batı Romayı yenip yine yerleşmemiş göçebeliğe devam etmiştir"

    Attila, Doğu Roma'yı yendikten sonra mı, Batı Roma'ya gitti? Yoksa, Roma İmpa., ikiye mi böldü? Roma impa., ikiye bölen kim ve kaç yılında?

    Roma'nın kurucuları: Romulus ile Rumulus!

    Roma ikiye bölününce: Roma Ulusu ve Rum Ulusu oluyor. Rum Ulusu bir zaman sonra Bizans impa., oluyor'

    Roma ulusları Katolik'tir, Rum Ulusları ise Ortodoks'tur!

    Roma ulusu veya Batı Roma impa., sınırları ile Rum ulusu veya Doğu Roma impa., sınırlarına bakabilirsiniz.

    Yine, Osmanlı impa., sınırlarının doğu Roma (Bizans) impa., sınırları (1453) sonrası batıda örtüşüp, örtüşmediğine bakabilirsiniz.

    Yani, Osmanlı, batı Roma impa., sınırlarına dayanmıştır.

    Ortodoks Hristiyanlar (Kutsal M. Ana) diyenler, Osmanlı idaresine geçmişler.

    Okuduklarınızın yanlışlığını söylemeye çalışmıyorum ama, bunların da bir anlamı olması gerektiğini de düşünmüyorum değil.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: GÜÇLÜ ŞİRİN

    Bu konu yüz ölçümü diye açılıp güce dönüşmüş medeniyete dönüşmüş ve çok saçma yorumlar yapılmış..Biri Osmanlının rakibi yoktu avrupalı devletler aralarında savaşıyolardı sonra Osmanlıya döndüklerinde yıkıldı demiş..Avrupa hep Osmanlıya karşıydı ve Haçlı seferlerinden önce Bizansa yani Doğu Romaya Fatih'in kuşatmasıyla yardım göndermişlerdir yani Fatih sadece Bizansla değil avrupadan gelen yardım güçleriylede savaşmıştır..Daha sonraki Haçlı seferleri,Kanuni döneminde Şarlken,Avusturya İmparatorluğu,Macaristan,Fransa,Portekiz,İspanya,İngiltre,Rusya,İran,Timur Devleti gibi güçleri unutmayın..Osmanlı hepsiyle mücadele etmiştir hatta yeri geldiğinde tek tek değil hepsinin birleşmesinden oluşan Haçlılarıda yenmiştir..Roma ise döneminde en büyük güç olarak sadece Kartacayı görmüştür ve savaşları 100yıldan fazla sürmüştür..Roma İmparatorluğu Kartacayı 100küsür yıl sonunda yenebilmiştir ve yakıp yıkmıştır..Daha sonra Roma bölündüğünde göçebe olan yerleşik düzende olmayan Hun Türkü Atilla önce Doğu Romayı yenmiştir ve asıl amacı Batı Roma olduğu için Doğu Romayı yıkmamış haraca bağlayıp Batı Romaya gitmiştir..ilk savaşı Atilla kaybetmiştir ama daha sonra yeniden Batı Romaya saldırıp bu defa kazanmıştır..o dönemde Atilla göçebe olduğu için Batı Romayı yenip yine yerleşmemiş göçebeliğe devam etmiştir..yani Roma İmparatorluğu çok uzun yaşamıştır Gladyatör dövüşleri kölelikleri açık yaşayışları olarak bize bugünün şartlarında terslerdir ama tarihe bugünden bakamazsınız..o yüzden Roma Cumhuriyet olmasından yaptığı binalardan askeri yöntemlerinden bugüne çok şey katmıştır..ama Osmanlı gibi süper güçmüdür ? Osmanlının rekabet ettiği kadar düşmanla rekabet etmemiştir..Gelelim üzerinde güneş batmayan imparatorluğa..Britanya İmparatorluğu sömürge yapıp geçmiştir gittiği ülkelere yerleşim yerleri kurmamıştır..sadece dilini öğretip kaynaklarını kullanıp sonra çekilmiştir..yaşadıkları yıl sayısıda ortadadır..Yani amacı sömürü olan bir imparatorlukturki sadece yüz ölçümü olarak imparatorluk sınıfına girer..yüz ölçümleri Osmanlıdanda Romadanda fazladır..Burdaki bazı arkadaşların mantığına göre Moğollar ve İskenderde Osmanlıdan büyük olmalıdır ! ki böyle birşey telafuz bile edilemez..son olarak Osmanlının Roma İmparatorluğundan etkilendiği onları örnek aldığı açıktır..Çünkü Osmanlı İmparatorluğu kendini Roma İmparatorluğunun varisi olarak görmüştür..

    "..Daha sonra Roma bölündüğünde göçebe olan yerleşik düzende olmayan Hun Türkü Atilla önce Doğu Romayı yenmiştir ve asıl amacı Batı Roma olduğu için Doğu Romayı yıkmamış haraca bağlayıp Batı Romaya gitmiştir..ilk savaşı Atilla kaybetmiştir ama daha sonra yeniden Batı Romaya saldırıp bu defa kazanmıştır..o dönemde Atilla göçebe -olduğu için Batı Romayı yenip yine yerleşmemiş göçebeliğe devam etmiştir"

    Attila, Doğu Roma'yı yendikten sonra mı, Batı Roma'ya gitti? Yoksa, Roma İmpa., ikiye mi böldü? Roma impa., ikiye bölen kim ve kaç yılında?

    Roma'nın kurucuları: Romulus ile Rumulus!

    Roma ikiye bölününce: Roma Ulusu ve Rum Ulusu oluyor. Rum Ulusu bir zaman sonra Bizans impa., oluyor'

    Roma ulusları Katolik'tir, Rum Ulusları ise Ortodoks'tur!

    Roma ulusu veya Batı Roma impa., sınırları ile Rum ulusu veya Doğu Roma impa., sınırlarına bakabilirsiniz.

    Yine, Osmanlı impa., sınırlarının doğu Roma (Bizans) impa., sınırları (1453) sonrası batıda örtüşüp, örtüşmediğine bakabilirsiniz.

    Yani, Osmanlı, batı Roma impa., sınırlarına dayanmıştır.

    Ortodoks Hristiyanlar (Kutsal M. Ana) diyenler, Osmanlı idaresine geçmişler.

    Okuduklarınızın yanlışlığını söylemeye çalışmıyorum ama, bunların da bir anlamı olması gerektiğini de düşünmüyorum değil.


    Şu yazıyı yazana kadar Atilla ve İstanbul'un fetih tarihlerini bir karşılaştırıp aradaki 1000 sene farkı görsen ve sonra dönüp Romus ile Romulus'un neredeyse 3000 yıl öncesine dayandığını idrak etsen zaten nasıl saçmaladığının farkına varacaksın.
    Osmanlı Roma'nın sınırlarına falan dayanmamıştır, sınırları çizili haritalara bakarsan arada dağlar kadar fark olduğunu görebilirsin.
    Roma ikiye bölündükten sonra ortaya çıkan çok önemli bir faktör var ki nedense hiçbir mesajında buna değinmiyorsun. Batı Roma katolik iken Doğu Roma ortodoks. Aralarında özellikle Roma yıkıldıktan sonra inanılmaz bir kavga var ve Papalık her fırsatta İstanbul'u aşağılayıp onu alt etmeye çalışıyor.
    Roma imparatorluğu ikiye bölününce Roma ulusu ve Rum ulusu diye birşey olmuyor saçmalama. Doğu Roma ve Batı Roma olarak ayrılıyor, doğu medeniyetleri yani Farslar, Araplar, Türkler Roma'ya dolayısıyla Anadolu'ya Rum adını vermiştir. Anadolu Türklerin hakimiyeti altına geçtikten sonra da İstanbul'un batı tarafına Rumeli demişler ki onun açılımı Rum ilidir yani Rumların bölgesidir. Ayrıca ne Batı Roma ne Doğru Roma ulus değildir imparatorluktur, ulus devletler daha 1 yüzyıllık kavramlardır.

    Hiç bilmiyorsan dahi bir kitap aç bak, Osmanlı' daha 1453 yılında Anadolu'ya dahi hakim değildi. Bir sürü beylik yaşamını sürdürmekteydi o tarihte. Hadi onu geçtim Anadolu'dan yeni yeni çekilmiş bir Timur devleti, Güney Anadolu sınırında bir Memlük devleti, Kuzey Doğu'da bir Gürcü ve Ermeni devleti, onların hemen üstünde büyük bir Kırım hanlığı var idi..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: Cypon

    quote:

    Orijinalden alıntı: nasozby

    Cypon;

    Yanlış insanla tartışmaya girmişsiniz uyarayım

    Yanlış derken tarih konusunda üstün bilgisi olduğunu mu kastediyorsun yoksa başka bir yönünü mü?

    Arkadaş hani düşün ben bile tartışmaya girmemişim ki biliyorsun tartışmaya bayılırım özellikle bana taş atıldığında Ama anaerkil toplum yapısını Hristiyanların sembolüne, Adem ile Havva'ya bağlayan birinden bahsediyoruz. Adam donanımhaberin Aytunç Altındal şubesi resmen.

    Aytunç Altındal'ı hiç tutmam.

    Hiç kimsenin yazdıklarını veya konuştuklarını da olduğu gibi doğru kabul etmem. Bağlantılar ararım.

    Türk'üm! Atalarımın doğrularını da savunurum yanlışlarını da. Doğruya doğru, yanlışa da yanlış demesini bilirim. Körü körüne kabul edemem.

    "Âdem'i yarattık ondan da eşini yarattık. O ikisinden bir sürü erkekler ve dişiler ürettik..."

    Sizler babanızın hangi kemiğinden yaratıldınız?

    Biz babamızın tohumundan yaratıldık. DNA ve genlerimiz ilk adamın/erkeğin oluşumundan beri sürüp gelendir. 43.000 nesilden beri sürüp gelen bir DNA ve genlerin yarattığı beden birtürk olamaz. Bu beden 43.000 nesilden beri geçmiş tüm bedenlerin DNA ve genlerinden oluşmuştur.

    Biz ırkçı olmadığımız gibi diğer ırkçıların yapmış oldukları gibi de katliyam yapamayız, yapmamışızdır.

    Osmanlı nekadar Türk ise, Roma da o kadar Türktür.

    Çin'in Kunmik şehrinin üstünde YUN-NAN'ı görebilirsiniz, Yunanlıların buradan Yakup bey tarafından batıya getirilmiştir. Çin'in haritasına bakabilirsiniz. Yunanlılarınhalan ataları da orada vardır.

    İnanmak yerine araştırmaya çalışıyorum.

    Bu güne kadar kandan bir ırk tespit etmiş bir tek bilim insanı var mı? Tüm insanları (canlıları) yaratan Allah değil mi? Amentü Duğasını okursanız: "Allha, kitaplarına, meleklerine KADERE (alın yazısına), hayrın ve şerrin Allahtan geldiğine İNANMAK" Biz bunlara biyoloji ve tıp ilmini anlayarak inanıyoruz.

    Büyük insanlar, bizim gibi basit insanlara cevap vermezler, Allah ise peygamberlerini herneden ise ümmilerden seçmiş! Biz bilmeyiz, Allah bilir. Onun söylemediği hiçbir bilgiyi bilmemiz de mümkün değildir. Doğruya da eğriye de bizi o götürür. Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır.Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır.

    Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır!




    Kuran'ı da, biyoloji ve tıp ilmini anladıktan sonra şüphe duymadan inanıyoruz. İşkembeyi kübradan inanmıyoruz!

    Arkadaşım madem birisinin yazdığını direk kabul etmez bağlantılar ararsın, nasıl direk Atilla'yı Leon kabul edebiliyorsun ? Bana bir tane tarihi belge, arşiv kaydı falan göstersene, tarih varsayımlar üzerine değil belgeler ile yapılır. Bir kişinin yazdığı, birkaç kişinin konuştuğu şey doğru kabul edilemez hele elde hiç kaynak yoksa. Bir Türk olarak bende isterim böyle birşey olsun ama istemekten öteye gidemez çünkü elde belge yok.

    Tutup bana oradan buradan aldığın şeyleri alakasız ayetler ile birleştirip anlamsız cümleler kurmaya çalışıyorsun. Arkadaş Kuran Türkler için yazıldı da bizim mi haberimiz yok ? Yunanlılar Türk falan değildir bir kere adamların adı yakın döneme kadar Yunan bile değildi. Osmanlılar onlara Rum derdi Yunan değil, ondan öncesinde ise o adamların ismi Helen idi gene Yunan değil hatta o nedenle antik Yunan'a Helenistik dönem denmektedir resmi olarak antik Yunan değil.

    Belçika, Fransa ve Almanya'da üzerinde Türkçe yazılar bulunan kemik parçaları bulundu çok eski tarihlere ait. Bu adamlara Türk diyebilir misin ?

    Bırakın bu Adem Türktür masalını.

    Belge istiyorsan; Jean-Paul Roux 'un kitabının sonuç bölümünü okuyabilirsiniz. Yine, İstanbul Fransız Kültür merkezine de sorabilirsiniz.

    Allah, ahad/tekbir ise, ben kimim diye kendinize sorabilirsiniz.

    Allah, ahad' dir/tekbirdir, onun haricinde her beden onun hayalıdır!

    Biz bir ırk değiliz, ama sözde bizi ırkçılıkla suçlayanların hepsi ırkçılık yapmaktadırlar.

    Bunun başını çeken de Türk düşmanları ile pkk' dır!

    Allah, ahadır, ahad!, Allah, tek bir tanedir ve ondan başka gerçek varlık yoktur!

    Fransız kültür derneği elindeki belgeleri yayınlasın bir zahmet o zaman madem elinde öyle bir belge var. Ayrıca madem öyle bir belge var neden Fransız kültür derneğinde bu belge ?
    Gittikçe saçmalıyorsun. Tarih dediğin şey belge ile yapılır, elinde belge varsa buyur yayınla. Son 3 sayfa falan demekle olmuyor hem orjinal hem çevirisi ile iddialarına ait belgeleri bekliyorum senden. Aksi halde her konuya tek kitaptan öğrendiğin şeyleri yazmaktan vazgeç artk komik duruma düşüyorsun.

    Ben (biz) araştırmacı değiliz! Sizler araştırmacı iseniz, biz sizlere bir kitap sunuyoruz. İncelemek ve araştırmak tarihçilerin işidir. Doğruluğu veya yanlışlığı da beni bağlamaz. Kabul edin veya edeceksiniz demiyorum. Elinde araştırıp inceleme imkânları olanların araştırması için yazmış bulunuyorum.

    Karşı çıkmak hakkınız, reddetmek hakkınız.

    Engizisyon mahkemeleri Fransa da 1835'de kaldırılmış! Sadece beş milyon kadını (anayı) cadı diye yakmışlar. Fransız engizisyonunu ve çok meşru giyotinlerini düşünürsek, 1400 yılında Rönesans ve Reform 'un başlaması mümkün olabilir mi?

    Meydan Larousse, Cilt: 3, sayfa: 9
    BASTİLLE: "...1 Temmuz 1789'da Paris halkı kaleyi bundan ötürü zaptetti. Bu sırada içeride yedi mahpus vardı (dört kalpazan, iki akıl hastası ve müsrif bir genç asilzade)...

    Tarih kitaplarımızda Fransız devrimini anlatmakla tarihçilerimiz bitiremiyorlar.
    "Fransız halkı ayaklandı ve Bastille hapishanesindeki aydınlarını kurtardı diyorlar/yazıyorlar."

    Ben 60 yaşından sonra tarih araştırmacısı veya öğretici olacak değilim.
    Mantıksal olarak bizlere öğretilen tarihin doğruluğunu veya yanlışlığını sorguluyorum.

    Öğrenci arkadaşlar öğretmenlerine bunları sorup, sorguluya bilirler.


    60 yaşından sonra tarih araştırmacısı veya öğreticisi olmayacak isen okuduğun tek kitabı yanlız doğruymuş gibi ortaya koymaya çalışıp insanları yanlış yönlendirmeyeceksin o zaman..
    Ben Türk tarihini 8000 sene önceye götürdüğümde foruma en çok bana güldüler. Ama ben iddialarımı belgeler ile, en azından foruma koyulabilecek şekilde olanlar ile, destekledim ve karşıt olanlara da bu şekilde yanıt verdim.
    Yani senin yaptığın gibi alakasız konularda tek kitabın alakasız alakasız bölümlerini paylaşmadım. O nedenle de tarih konusunda karşıt görüşte olduğum fakat tartışırken ortaya birşeyler çıkarttığımız arkadaşlar dahi ismimi hatırlıyor. Kısacası, tarih belge ile yapılır. Evet alakasız konulara alakasız bölümlerini paylaştığın kitap güzel bir kitaptır. Fakat o kitap resmi bir kaynak olarak kullanılamaz zira eksik ve kitabın birçok bölümü güncelliğini yitirmiştir ve hiçbir zaman kaynak kitap olarak hiçbir tarihçi tarafından kaynak kitap olarak kullanılmamıştır, araştırmacı amatör tarihçiler tarafından bile.
    O nedenle biraz ufkumuzu geniş tutalım.
    Yaşına hürmet ediyor olmam bilgine hürmet edeceğim anlamına gelmez, 14.000 kitaplık aile kütüphanesini okumuş, yıllar sonra yerde gördüğü gazete küpürünü alıp okuyan, 60 yaşından sonra okuduğu dergiler ile en iyi iki okuldan birinden mezun bilgisayar mühendisine işini öğretecek derecede iyi bilgisayar öğretecek kadar bilgisayar öğrenen rahmetli bir babadan ve tahmin edebileceğin gibi bu ve benzeri meziyetlere sahip, kültüre ve okuyup araştırma azmi olan büyük bir aileden gelen biri olarak söylüyorum tarihçi falan değil.

    Yani evet söylediğin gibi bize öğretilen tarih doğru değil fakat savunduğun şey ondan da doğru birşey değil. Vahdet-i vücud gibi küfür kabul edilen bir konu ile hiç alakası olmayan o kitabı birleştirip ortaya karmakarışık Da Vinci'nin şifreleri kafasında saçma sapan bir tarih çıkarmaya çalışman resmi tarihten daha da çarpık yanıltıcı ve gerçek dışı.
    Kendi tarih anlayışın seni bağlar, istediğin araştırmayı yapıp görüşe sahip olabilirsin. Fakat sakın gelipte bunu doğruymuş gibi başkalarına aktarmaya çalışma...


    " 60 yaşından sonra tarih araştırmacısı veya öğreticisi olmayacak isen okuduğun tek kitabı yanlız doğruymuş gibi ortaya koymaya çalışıp insanları yanlış yönlendirmeyeceksin o zaman..
    Ben Türk tarihini 8000 sene önceye götürdüğümde foruma en çok bana güldüler. Ama ben iddialarımı belgeler ile, en azından foruma koyulabilecek şekilde olanlar ile, destekledim ve karşıt olanlara da bu şekilde yanıt verdim."

    "...tek kitabı yalnız doğruymuş gibi ortaya koymaya çalışıp insanları yanlış yönlendirmeyeceksin" diyorsunuz!

    Bu sonuca nerede vardınız?

    Düşünmeye, araştırmaya veya sorgulamaya değer olabileceğini yazıyorum.

    Bu kitapta sizi rahatsız eden nedir?

    Türk tarihini 8000 yıl önceye götüren bir araştırmacının rahatsız olacağı bir şeyde yazmadım.

    Sizleri yazdıklarımda rahatsız eden nedir? Türk olduğunuz için mi karşı çıkıyorsunuz yoksa, Türk karşıtı olduğunuz için mi?

    "Ey İnsanlar! Sizi BİR tek canlıdan YARATAN, ONDAN eşini vücuda getiren ve O İKİSİNDEN birçok erkekler ve dişiler üreten Rabbinize karşı gelmekten SAKININ..." (Nisa S., 1.)

    Kendini hangi kimlikten görürsen/görürseniz görünüz, bu EVRİM KANUN demektir! Evrim'i Kanun olarak kabul etmeyenler ise ırkçıdır!

    Roma impa., batı Hun impa., olarak düşünüyorum. Evrim Kanunu gereğince. Hun'un sözlük karşılığı, kandır. Yani, aynı Kan imparatorluğu! Bunu da, Tıp'ta kalıtım ve soya çekim ispatlamıştır. Irkçılar ve dinciler Evrim'i kanun olarak kabul etmek istemiyorlarsa, istemesinler, ırkçılık ve dincilik adına "Yaratanın, kendisinden yarattıklarını yaratmış olmasına karşılık bir birlerini katledip dursunlar.

    Bölünüp parçalanan toplumlar ya yok olurlar, ya da başkalarının köleleri olurlar.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: Cypon

    quote:

    Orijinalden alıntı: nasozby

    Cypon;

    Yanlış insanla tartışmaya girmişsiniz uyarayım

    Yanlış derken tarih konusunda üstün bilgisi olduğunu mu kastediyorsun yoksa başka bir yönünü mü?

    Arkadaş hani düşün ben bile tartışmaya girmemişim ki biliyorsun tartışmaya bayılırım özellikle bana taş atıldığında Ama anaerkil toplum yapısını Hristiyanların sembolüne, Adem ile Havva'ya bağlayan birinden bahsediyoruz. Adam donanımhaberin Aytunç Altındal şubesi resmen.

    Aytunç Altındal'ı hiç tutmam.

    Hiç kimsenin yazdıklarını veya konuştuklarını da olduğu gibi doğru kabul etmem. Bağlantılar ararım.

    Türk'üm! Atalarımın doğrularını da savunurum yanlışlarını da. Doğruya doğru, yanlışa da yanlış demesini bilirim. Körü körüne kabul edemem.

    "Âdem'i yarattık ondan da eşini yarattık. O ikisinden bir sürü erkekler ve dişiler ürettik..."

    Sizler babanızın hangi kemiğinden yaratıldınız?

    Biz babamızın tohumundan yaratıldık. DNA ve genlerimiz ilk adamın/erkeğin oluşumundan beri sürüp gelendir. 43.000 nesilden beri sürüp gelen bir DNA ve genlerin yarattığı beden birtürk olamaz. Bu beden 43.000 nesilden beri geçmiş tüm bedenlerin DNA ve genlerinden oluşmuştur.

    Biz ırkçı olmadığımız gibi diğer ırkçıların yapmış oldukları gibi de katliyam yapamayız, yapmamışızdır.

    Osmanlı nekadar Türk ise, Roma da o kadar Türktür.

    Çin'in Kunmik şehrinin üstünde YUN-NAN'ı görebilirsiniz, Yunanlıların buradan Yakup bey tarafından batıya getirilmiştir. Çin'in haritasına bakabilirsiniz. Yunanlılarınhalan ataları da orada vardır.

    İnanmak yerine araştırmaya çalışıyorum.

    Bu güne kadar kandan bir ırk tespit etmiş bir tek bilim insanı var mı? Tüm insanları (canlıları) yaratan Allah değil mi? Amentü Duğasını okursanız: "Allha, kitaplarına, meleklerine KADERE (alın yazısına), hayrın ve şerrin Allahtan geldiğine İNANMAK" Biz bunlara biyoloji ve tıp ilmini anlayarak inanıyoruz.

    Büyük insanlar, bizim gibi basit insanlara cevap vermezler, Allah ise peygamberlerini herneden ise ümmilerden seçmiş! Biz bilmeyiz, Allah bilir. Onun söylemediği hiçbir bilgiyi bilmemiz de mümkün değildir. Doğruya da eğriye de bizi o götürür. Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır.Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır.

    Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır!




    Kuran'ı da, biyoloji ve tıp ilmini anladıktan sonra şüphe duymadan inanıyoruz. İşkembeyi kübradan inanmıyoruz!

    Arkadaşım madem birisinin yazdığını direk kabul etmez bağlantılar ararsın, nasıl direk Atilla'yı Leon kabul edebiliyorsun ? Bana bir tane tarihi belge, arşiv kaydı falan göstersene, tarih varsayımlar üzerine değil belgeler ile yapılır. Bir kişinin yazdığı, birkaç kişinin konuştuğu şey doğru kabul edilemez hele elde hiç kaynak yoksa. Bir Türk olarak bende isterim böyle birşey olsun ama istemekten öteye gidemez çünkü elde belge yok.

    Tutup bana oradan buradan aldığın şeyleri alakasız ayetler ile birleştirip anlamsız cümleler kurmaya çalışıyorsun. Arkadaş Kuran Türkler için yazıldı da bizim mi haberimiz yok ? Yunanlılar Türk falan değildir bir kere adamların adı yakın döneme kadar Yunan bile değildi. Osmanlılar onlara Rum derdi Yunan değil, ondan öncesinde ise o adamların ismi Helen idi gene Yunan değil hatta o nedenle antik Yunan'a Helenistik dönem denmektedir resmi olarak antik Yunan değil.

    Belçika, Fransa ve Almanya'da üzerinde Türkçe yazılar bulunan kemik parçaları bulundu çok eski tarihlere ait. Bu adamlara Türk diyebilir misin ?

    Bırakın bu Adem Türktür masalını.

    Belge istiyorsan; Jean-Paul Roux 'un kitabının sonuç bölümünü okuyabilirsiniz. Yine, İstanbul Fransız Kültür merkezine de sorabilirsiniz.

    Allah, ahad/tekbir ise, ben kimim diye kendinize sorabilirsiniz.

    Allah, ahad' dir/tekbirdir, onun haricinde her beden onun hayalıdır!

    Biz bir ırk değiliz, ama sözde bizi ırkçılıkla suçlayanların hepsi ırkçılık yapmaktadırlar.

    Bunun başını çeken de Türk düşmanları ile pkk' dır!

    Allah, ahadır, ahad!, Allah, tek bir tanedir ve ondan başka gerçek varlık yoktur!

    Fransız kültür derneği elindeki belgeleri yayınlasın bir zahmet o zaman madem elinde öyle bir belge var. Ayrıca madem öyle bir belge var neden Fransız kültür derneğinde bu belge ?
    Gittikçe saçmalıyorsun. Tarih dediğin şey belge ile yapılır, elinde belge varsa buyur yayınla. Son 3 sayfa falan demekle olmuyor hem orjinal hem çevirisi ile iddialarına ait belgeleri bekliyorum senden. Aksi halde her konuya tek kitaptan öğrendiğin şeyleri yazmaktan vazgeç artk komik duruma düşüyorsun.

    Ben (biz) araştırmacı değiliz! Sizler araştırmacı iseniz, biz sizlere bir kitap sunuyoruz. İncelemek ve araştırmak tarihçilerin işidir. Doğruluğu veya yanlışlığı da beni bağlamaz. Kabul edin veya edeceksiniz demiyorum. Elinde araştırıp inceleme imkânları olanların araştırması için yazmış bulunuyorum.

    Karşı çıkmak hakkınız, reddetmek hakkınız.

    Engizisyon mahkemeleri Fransa da 1835'de kaldırılmış! Sadece beş milyon kadını (anayı) cadı diye yakmışlar. Fransız engizisyonunu ve çok meşru giyotinlerini düşünürsek, 1400 yılında Rönesans ve Reform 'un başlaması mümkün olabilir mi?

    Meydan Larousse, Cilt: 3, sayfa: 9
    BASTİLLE: "...1 Temmuz 1789'da Paris halkı kaleyi bundan ötürü zaptetti. Bu sırada içeride yedi mahpus vardı (dört kalpazan, iki akıl hastası ve müsrif bir genç asilzade)...

    Tarih kitaplarımızda Fransız devrimini anlatmakla tarihçilerimiz bitiremiyorlar.
    "Fransız halkı ayaklandı ve Bastille hapishanesindeki aydınlarını kurtardı diyorlar/yazıyorlar."

    Ben 60 yaşından sonra tarih araştırmacısı veya öğretici olacak değilim.
    Mantıksal olarak bizlere öğretilen tarihin doğruluğunu veya yanlışlığını sorguluyorum.

    Öğrenci arkadaşlar öğretmenlerine bunları sorup, sorguluya bilirler.


    60 yaşından sonra tarih araştırmacısı veya öğreticisi olmayacak isen okuduğun tek kitabı yanlız doğruymuş gibi ortaya koymaya çalışıp insanları yanlış yönlendirmeyeceksin o zaman..
    Ben Türk tarihini 8000 sene önceye götürdüğümde foruma en çok bana güldüler. Ama ben iddialarımı belgeler ile, en azından foruma koyulabilecek şekilde olanlar ile, destekledim ve karşıt olanlara da bu şekilde yanıt verdim.
    Yani senin yaptığın gibi alakasız konularda tek kitabın alakasız alakasız bölümlerini paylaşmadım. O nedenle de tarih konusunda karşıt görüşte olduğum fakat tartışırken ortaya birşeyler çıkarttığımız arkadaşlar dahi ismimi hatırlıyor. Kısacası, tarih belge ile yapılır. Evet alakasız konulara alakasız bölümlerini paylaştığın kitap güzel bir kitaptır. Fakat o kitap resmi bir kaynak olarak kullanılamaz zira eksik ve kitabın birçok bölümü güncelliğini yitirmiştir ve hiçbir zaman kaynak kitap olarak hiçbir tarihçi tarafından kaynak kitap olarak kullanılmamıştır, araştırmacı amatör tarihçiler tarafından bile.
    O nedenle biraz ufkumuzu geniş tutalım.
    Yaşına hürmet ediyor olmam bilgine hürmet edeceğim anlamına gelmez, 14.000 kitaplık aile kütüphanesini okumuş, yıllar sonra yerde gördüğü gazete küpürünü alıp okuyan, 60 yaşından sonra okuduğu dergiler ile en iyi iki okuldan birinden mezun bilgisayar mühendisine işini öğretecek derecede iyi bilgisayar öğretecek kadar bilgisayar öğrenen rahmetli bir babadan ve tahmin edebileceğin gibi bu ve benzeri meziyetlere sahip, kültüre ve okuyup araştırma azmi olan büyük bir aileden gelen biri olarak söylüyorum tarihçi falan değil.

    Yani evet söylediğin gibi bize öğretilen tarih doğru değil fakat savunduğun şey ondan da doğru birşey değil. Vahdet-i vücud gibi küfür kabul edilen bir konu ile hiç alakası olmayan o kitabı birleştirip ortaya karmakarışık Da Vinci'nin şifreleri kafasında saçma sapan bir tarih çıkarmaya çalışman resmi tarihten daha da çarpık yanıltıcı ve gerçek dışı.
    Kendi tarih anlayışın seni bağlar, istediğin araştırmayı yapıp görüşe sahip olabilirsin. Fakat sakın gelipte bunu doğruymuş gibi başkalarına aktarmaya çalışma...


    " 60 yaşından sonra tarih araştırmacısı veya öğreticisi olmayacak isen okuduğun tek kitabı yanlız doğruymuş gibi ortaya koymaya çalışıp insanları yanlış yönlendirmeyeceksin o zaman..
    Ben Türk tarihini 8000 sene önceye götürdüğümde foruma en çok bana güldüler. Ama ben iddialarımı belgeler ile, en azından foruma koyulabilecek şekilde olanlar ile, destekledim ve karşıt olanlara da bu şekilde yanıt verdim."

    "...tek kitabı yalnız doğruymuş gibi ortaya koymaya çalışıp insanları yanlış yönlendirmeyeceksin" diyorsunuz!

    Bu sonuca nerede vardınız?

    Düşünmeye, araştırmaya veya sorgulamaya değer olabileceğini yazıyorum.

    Bu kitapta sizi rahatsız eden nedir?

    Türk tarihini 8000 yıl önceye götüren bir araştırmacının rahatsız olacağı bir şeyde yazmadım.

    Sizleri yazdıklarımda rahatsız eden nedir? Türk olduğunuz için mi karşı çıkıyorsunuz yoksa, Türk karşıtı olduğunuz için mi?

    "Ey İnsanlar! Sizi BİR tek canlıdan YARATAN, ONDAN eşini vücuda getiren ve O İKİSİNDEN birçok erkekler ve dişiler üreten Rabbinize karşı gelmekten SAKININ..." (Nisa S., 1.)

    Kendini hangi kimlikten görürsen/görürseniz görünüz, bu EVRİM KANUN demektir! Evrim'i Kanun olarak kabul etmeyenler ise ırkçıdır!

    Roma impa., batı Hun impa., olarak düşünüyorum. Evrim Kanunu gereğince. Hun'un sözlük karşılığı, kandır. Yani, aynı Kan imparatorluğu! Bunu da, Tıp'ta kalıtım ve soya çekim ispatlamıştır. Irkçılar ve dinciler Evrim'i kanun olarak kabul etmek istemiyorlarsa, istemesinler, ırkçılık ve dincilik adına "Yaratanın, kendisinden yarattıklarını yaratmış olmasına karşılık bir birlerini katledip dursunlar.

    Bölünüp parçalanan toplumlar ya yok olurlar, ya da başkalarının köleleri olurlar.

    Alıntıları Göster
    Bu saatte hasta hasta kendime başka eğlence bulamadım.

    "...tek kitabı yalnız doğruymuş gibi ortaya koymaya çalışıp insanları yanlış yönlendirmeyeceksin" diyorsunuz!

    Bu sonuca nerede vardınız?

    -959594354. kez söylüyorum tarih belge ile yapılır dolayısıyla belgesiz tek kitap doğru kabul edilemeyeceği gibi o tek kitap güncelliğini yitirip eski güzel bir kitap olarak raflarda kalmış durumdadır. Konu hakkında hiç bilgisi olmayanlara ise bunu öneremezsin, altyapısı olmayan adam bilmeden bu tip şeyleri okursa işte böyle gerçek sanabilir.

    Düşünmeye, araştırmaya veya sorgulamaya değer olabileceğini yazıyorum.

    Bu kitapta sizi rahatsız eden nedir?

    -Kitap beni rahatsız etmiyor. Beni rahatsız eden şey doğruymuşçasına kendi çarpık tarih anlayışını insanlara empoze etmeye çalışman.

    Türk tarihini 8000 yıl önceye götüren bir araştırmacının rahatsız olacağı bir şeyde yazmadım.

    Sizleri yazdıklarımda rahatsız eden nedir? Türk olduğunuz için mi karşı çıkıyorsunuz yoksa, Türk karşıtı olduğunuz için mi?

    Cehli mürekkepliğin ve iftira edecek kadar terbiyesizliğin lüzumu yok, tartıştığın adamın yazdıklarını biraz okursan zaten şunu söyleyemeyeceğin kişilerin başında geldiğimi anlarsın.

    "Ey İnsanlar! Sizi BİR tek canlıdan YARATAN, ONDAN eşini vücuda getiren ve O İKİSİNDEN birçok erkekler ve dişiler üreten Rabbinize karşı gelmekten SAKININ..." (Nisa S., 1.)

    Kendini hangi kimlikten görürsen/görürseniz görünüz, bu EVRİM KANUN demektir! Evrim'i Kanun olarak kabul etmeyenler ise ırkçıdır!

    -İşine geldiğinde Kuran'ı nasıl da kullanmaya çalışıyorsun öyle.. Önce Vahdet-i Vücud sonra evrim şimdi de Kuran ı mı çarpıtmaya çalışıyorsun ? Al işte değiştirip işine göre kullanmaya çalıştığın Nisa Suresi 1. ayette ne yazıyor oku..

    -"Ey o bütün insan kümeleri! Sakının o Rabbiniz’e karşı gelmekten ki sizleri bir tek nefisten yarattı, ondan eşini yarattı da ikisinden bir çok erkekler ve dişiler üretti, sakının o Allah’a karşı gelmekten ki siz onun ve o rahimlerin hurmetine biribirinizden dilek dilersiniz, çünkü o Allah üzerinizde gözcü bulunuyor." (Nisa-1.)

    Roma impa., batı Hun impa., olarak düşünüyorum. Evrim Kanunu gereğince. Hun'un sözlük karşılığı, kandır. Yani, aynı Kan imparatorluğu! Bunu da, Tıp'ta kalıtım ve soya çekim ispatlamıştır. Irkçılar ve dinciler Evrim'i kanun olarak kabul etmek istemiyorlarsa, istemesinler, ırkçılık ve dincilik adına "Yaratanın, kendisinden yarattıklarını yaratmış olmasına karşılık bir birlerini katledip dursunlar.

    Bölünüp parçalanan toplumlar ya yok olurlar, ya da başkalarının köleleri olurlar.

    -Senin öyle düşünüyor olman onu öyle yapmıyor, o senin tamamen çarpık saçma tarih anlayışından ibaret. Hun imparatorluğu ile Roma imparatorluğu farklı şeylerdir. Eğer illa Roma ile Türk bağı arıyorsan fazla uzağa gitme, Etrüskler Türktür.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Kraven -- 27 Ağustos 2013; 2:25:50 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    Bu saatte hasta hasta kendime başka eğlence bulamadım.

    "...tek kitabı yalnız doğruymuş gibi ortaya koymaya çalışıp insanları yanlış yönlendirmeyeceksin" diyorsunuz!

    Bu sonuca nerede vardınız?

    -959594354. kez söylüyorum tarih belge ile yapılır dolayısıyla belgesiz tek kitap doğru kabul edilemeyeceği gibi o tek kitap güncelliğini yitirip eski güzel bir kitap olarak raflarda kalmış durumdadır. Konu hakkında hiç bilgisi olmayanlara ise bunu öneremezsin, altyapısı olmayan adam bilmeden bu tip şeyleri okursa işte böyle gerçek sanabilir.

    Düşünmeye, araştırmaya veya sorgulamaya değer olabileceğini yazıyorum.

    Bu kitapta sizi rahatsız eden nedir?

    -Kitap beni rahatsız etmiyor. Beni rahatsız eden şey doğruymuşçasına kendi çarpık tarih anlayışını insanlara empoze etmeye çalışman.

    Türk tarihini 8000 yıl önceye götüren bir araştırmacının rahatsız olacağı bir şeyde yazmadım.

    Sizleri yazdıklarımda rahatsız eden nedir? Türk olduğunuz için mi karşı çıkıyorsunuz yoksa, Türk karşıtı olduğunuz için mi?

    Cehli mürekkepliğin ve iftira edecek kadar terbiyesizliğin lüzumu yok, tartıştığın adamın yazdıklarını biraz okursan zaten şunu söyleyemeyeceğin kişilerin başında geldiğimi anlarsın.

    "Ey İnsanlar! Sizi BİR tek canlıdan YARATAN, ONDAN eşini vücuda getiren ve O İKİSİNDEN birçok erkekler ve dişiler üreten Rabbinize karşı gelmekten SAKININ..." (Nisa S., 1.)

    Kendini hangi kimlikten görürsen/görürseniz görünüz, bu EVRİM KANUN demektir! Evrim'i Kanun olarak kabul etmeyenler ise ırkçıdır!

    -İşine geldiğinde Kuran'ı nasıl da kullanmaya çalışıyorsun öyle.. Önce Vahdet-i Vücud sonra evrim şimdi de Kuran ı mı çarpıtmaya çalışıyorsun ? Al işte değiştirip işine göre kullanmaya çalıştığın Nisa Suresi 1. ayette ne yazıyor oku..

    -"Ey o bütün insan kümeleri! Sakının o Rabbiniz’e karşı gelmekten ki sizleri bir tek nefisten yarattı, ondan eşini yarattı da ikisinden bir çok erkekler ve dişiler üretti, sakının o Allah’a karşı gelmekten ki siz onun ve o rahimlerin hurmetine biribirinizden dilek dilersiniz, çünkü o Allah üzerinizde gözcü bulunuyor." (Nisa-1.)

    Roma impa., batı Hun impa., olarak düşünüyorum. Evrim Kanunu gereğince. Hun'un sözlük karşılığı, kandır. Yani, aynı Kan imparatorluğu! Bunu da, Tıp'ta kalıtım ve soya çekim ispatlamıştır. Irkçılar ve dinciler Evrim'i kanun olarak kabul etmek istemiyorlarsa, istemesinler, ırkçılık ve dincilik adına "Yaratanın, kendisinden yarattıklarını yaratmış olmasına karşılık bir birlerini katledip dursunlar.

    Bölünüp parçalanan toplumlar ya yok olurlar, ya da başkalarının köleleri olurlar.

    -Senin öyle düşünüyor olman onu öyle yapmıyor, o senin tamamen çarpık saçma tarih anlayışından ibaret. Hun imparatorluğu ile Roma imparatorluğu farklı şeylerdir. Eğer illa Roma ile Türk bağı arıyorsan fazla uzağa gitme, Etrüskler Türktür.


    Mustafa Kemal Atatürk
    "Bu memleket, dünyanın beklemediği, asla ümit etmediği, bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine yüksek sahne oldu. Bu sahne en az yedi bin senelik Türk beşiğidir.

    Beşik tabiatın rüzgarlarıyla sallandı, beşiğin içindeki çocuk tabiatın yağmurlarıyla yıkandı, o çocuk tabiatın Şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından evvela korkar gibi oldu, sonra onlara alıştı, ONLARIN oğlu oldu.
    Bugün o TABİAT ÇOCUĞU tabiat oldu, Şimşek, Yıldırım, Güneş oldu, Türk oldu. TÜRK BUDUR: Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan Güneştir"

    Kraven! Bizi sadece değil, dünyayı aydınlatan Güneşsiniz.

    C. W. Ceram
    Tanrılar, Mezarlar ve Bilginler, adındaki kitabı (Arkeolojinin Romanı)

    Bak, aşağıda yazacaklarımı yazanlar roman yazmışlar!

    Yazarın Önsözü, son paragraf
    "Son olarak, kendilerinden yardım gördüklerime burada teşekkür etmek isterim. Alman profesörleri Dr. Eugen von Mercklin, Dr. Carl Rathjens ve Dr. Fraz Termer, bu kitabın MÜSVEDDELERİNİ -her biri kendi alanında - KONTROL etmek lütfunda bulunmuşlardır. Prof. Dr. Kurt Erdmann, Prof. Dr. Hartmut Schmükel ve Schliemann'ın biyografı Dr. Ernst Meyer daha sonra bazı önemli düzeltmeler yaptılar. Hepsi de bana yol göstermiş, her bakımdan beni desteklemiş, özellikle kaynaklar elde etmemi sağlamışlardır. (bu bakımdan Münster ((Meksika Müzesi))'de Prof. Dr. Walter Hagemann'a daayrıca teşekkürborçluyum). Bütün bu BİLGİNLER bazı yanlışlarım üzerine dikkatimi çektiler, bu sayede de hem onları düzeltebildim. Kendilerine sadece yardımları için değil, aynı zamanda, ilmin ((okul kitaplarında yazılanların)) dışına çıkan böyle bir kitaba karşı, BİLGİN olarak, anlayış gösterdikleri için de teşekkür borçluyum. Çoğu zaman ağır olan tercüme işlerinin bir kısmını üzerimden alan Edda Rönckendorff'la Erwin Duncker'e de teşekkür ederim." diyor!

    Kasım 1949, C. W. Ceram

    Bir Yenilgi Zafer oluyor, sayfa: 78

    "19 Mayıs 1798'de Napoleon üç yüz yirmi sekiz gemilik bir filonun başında, gemilerindeki otuz sekiz bin kişilik bir ordu ile Toulon'dan (Mısır'a doğru) denize açıldı..."

    Sayfa: 79, paragraf: 2
    "... Çünkü Fransız filosunda yalnız İKİ BİN TOP değil, aynı zamanda, Fransız gemicilerin ve askerlerin manalı bir deyimle kısaca <<EŞEKLER>> deyiverdikleri YÜZ YETMİŞ BEŞ <<Sivil bilgin>> de bulunuyordu..."

    Paragraf: 3
    "... (Napoleon) Mısır'daki ödevini açıuklamıştı. Birkaç gün sonra filosunda ONUNLA BİRLİKTE astronomlar ve mesahacılar, kimyacılar Napoleon'a tavsiye ettiği garip bir adam da vardı. Tam adı Dominique Vivant DENON' du."

    SYFA: 82, SATIR: 3
    "... Baron Dominique Vivant DENON SAYISIZ kağıtlarda (kopya tablolar, çünkü tabloların orijinallerini İngilizler alıyorlar. Onun için o sözde 175 sivil eşeği Napoleon Mısır'a götürüyor!), Memluk (değil, Ed Sultan Devletu't Türkiye) MÜCEVHERLERİYLE ZENGİNLEŞMİŞ OLAN İngiliz ve Fransız ASKERLERİNKİNDEN DAHA DEĞERLİ bir ganimet (kopyalanmış tabloları) getiriyordu. Çünkü SANATÇI duyarlığı yabancı dünyalar karşısında ne kadar ateşlenirse ateşlensin BUNDA RESİMLERİNİN doğruluğuna hiç bir zarar gelmemişti. Çünkü, hiç bir detayı ihmal etmeyen, ne EMPRESYON ne de EKSPRESYONDAN haberi olan <<İŞÇİ>> diye hor görülmelerine aldırmayan ve bu sözü KÜÇÜLTÜCÜ bir sıfat olarak görmeyen,..."

    Paragraf: 1
    "Fakat 1801'de, İSKENDERİYE teslim olunca Fransa birçok direnmelerden sonra Bonaparte'ın ele geçirdiği bütün MISIR ESKİ (Türklerin Tuva ve Orhun'dan getirdikleri) ESKİ ESERLERİNİ İngiltere'ye TESLİM etmek zorunda kaldı (İngiltere Fransa ile anlaşmışlardı. İskenderiye kütüphanesinde bulunan kitapların Asıllarını İngilizler alacak, kopyalarını da Fransızlar çıkarıp almak üzere iki devlet karar almışlar). Bunların TAŞIMA işini GENERAL Hutchinson yaptı. lll. George da, o zamanlar en ÜSTÜN NADİRLİK DEĞERİ taşıyan bu kıymetli parçaları <<British Museum>> a verdi (de, İskenderiye kütüphanesinin kitaplarını nerede saklıyorlar?) (Sayfa: 79, 2. satır: "Mısır göz hastalığı <Trahom> yüzünden çoklarına <<kopyalama yaparken>> körlük getirdi."). Fransa'nın hizmeti boşuna, bir yıllık emek boşuna harcanmış, Mısır HASTALIĞINA kurban olan birçok (175 sivil eşek) gözlerinin nurunu boşuna feda etmiş gibi görünüyordu. Ama O ZAMAN Paris'e kadar varabilenlerin BİR BİLGİNLER KUŞAĞINA YETECEĞİ (kadar kimya laboratuvar gereçleri, ölçü aletleri, kopya tablolar ve İskenderiye kütüphanesindeki bilim ve tek kitaplarının kopyalayarak çaldıkları) MEYDANA çıktı; hiç bir parçanın kopya edilmeden bırakılmamış olduğu görüldü..."

    Sayfa: 78, 2 . paragraf
    "... 21 Haziranda da sabahın alaca karanlığında KAHİRE belirdi. DÖRT yüz NARİN minaresiyle, Cami ül EZHERİN kubbesiyle <<binbir gece>> den bir rüya gibiydi. Ama bir sabah göğünün sisleri içindeki ZERAFET bolluğu, DANTEL süsünün yanında, İslâm'ın bütün bu muhteşem, KEYFİNE DÜŞKÜN, BÜYÜLEYİCİ dünyasının yanında sarı çölün kuruluğundan Mukattam dağlarının kurşini mor duvarlarının karşısında dev yapıların profilleri;..."

    "(Fransız ve İngiliz) Askerler ŞAŞMAYA ve hayran olmaya vakit bulamadılar. Orada (2 000 İngiliz ve Fransız TOPU ile) ölü geçmiş yatıyordu. Kahire (İngiliz ve Fransızların) gelecekler idi, ama önlerinde savaşçı bugün vardı: Memlûk (değil, Ed Sultan Devletu't Türkiye) ORDUSU, on bin atlı, mükemmel terbiye görmüş, yerinde duramayan oynak atlar, PARIL PARIL YATAĞANLAR; kalabalığın önün de de, beylerinden yirmi üçüyle, beyaz at üstünde, yeşil sarıklı, elmaslar içinde Mısır hükümdarı MURAT vardı."

    "Napoleon piramitleri gösterdi ve sadece komutan olarak askerlerine, psikolok olarak yığına hitap etmedi; BİR BATILI (olan İngiliz ve Fransızlar), DÜNYA TARİHİYLE (ve medeniyetle) KARŞILAŞMIŞTI. İşte bu söz orada söylendi: <<Askerler! KIRK YÜZ YIL (değil, elli yüz yıl) PİRAMİTLERİN üstünden size bakıyor.>>

    Sayfa: 85, 2. paragraf
    "Orada İsfenkslerden biri yatıyor: YARI İNSAN, yarı HAYVAN (Yarı hayvan, yarı insan. Evrim gereği). Memluklerin başını TOPLARINA HEDEF OLARAK kullandıklarından (Memluk ordusu 10 bin atlı ve parıl parıl yatağanlı! İngiliz ve Fransız orduları 38 bin ve 2 000 TOP!) BERİ yeleleri parçalanmış, burunları ve gözleri sadece birer delik, yeni bir ebediyet için yayılıp yerleşmiş (dağıtılmış).

    8 000 yıllık tarihçi, bak bu bir roman. Louvre müzesinin orta bölümü de: Denon bölümü!

    Hastalığının en kısa zamanda geçmesi dileğimle




  • quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    Bu saatte hasta hasta kendime başka eğlence bulamadım.

    "...tek kitabı yalnız doğruymuş gibi ortaya koymaya çalışıp insanları yanlış yönlendirmeyeceksin" diyorsunuz!

    Bu sonuca nerede vardınız?

    -959594354. kez söylüyorum tarih belge ile yapılır dolayısıyla belgesiz tek kitap doğru kabul edilemeyeceği gibi o tek kitap güncelliğini yitirip eski güzel bir kitap olarak raflarda kalmış durumdadır. Konu hakkında hiç bilgisi olmayanlara ise bunu öneremezsin, altyapısı olmayan adam bilmeden bu tip şeyleri okursa işte böyle gerçek sanabilir.

    Düşünmeye, araştırmaya veya sorgulamaya değer olabileceğini yazıyorum.

    Bu kitapta sizi rahatsız eden nedir?

    -Kitap beni rahatsız etmiyor. Beni rahatsız eden şey doğruymuşçasına kendi çarpık tarih anlayışını insanlara empoze etmeye çalışman.

    Türk tarihini 8000 yıl önceye götüren bir araştırmacının rahatsız olacağı bir şeyde yazmadım.

    Sizleri yazdıklarımda rahatsız eden nedir? Türk olduğunuz için mi karşı çıkıyorsunuz yoksa, Türk karşıtı olduğunuz için mi?

    Cehli mürekkepliğin ve iftira edecek kadar terbiyesizliğin lüzumu yok, tartıştığın adamın yazdıklarını biraz okursan zaten şunu söyleyemeyeceğin kişilerin başında geldiğimi anlarsın.

    "Ey İnsanlar! Sizi BİR tek canlıdan YARATAN, ONDAN eşini vücuda getiren ve O İKİSİNDEN birçok erkekler ve dişiler üreten Rabbinize karşı gelmekten SAKININ..." (Nisa S., 1.)

    Kendini hangi kimlikten görürsen/görürseniz görünüz, bu EVRİM KANUN demektir! Evrim'i Kanun olarak kabul etmeyenler ise ırkçıdır!

    -İşine geldiğinde Kuran'ı nasıl da kullanmaya çalışıyorsun öyle.. Önce Vahdet-i Vücud sonra evrim şimdi de Kuran ı mı çarpıtmaya çalışıyorsun ? Al işte değiştirip işine göre kullanmaya çalıştığın Nisa Suresi 1. ayette ne yazıyor oku..

    -"Ey o bütün insan kümeleri! Sakının o Rabbiniz’e karşı gelmekten ki sizleri bir tek nefisten yarattı, ondan eşini yarattı da ikisinden bir çok erkekler ve dişiler üretti, sakının o Allah’a karşı gelmekten ki siz onun ve o rahimlerin hurmetine biribirinizden dilek dilersiniz, çünkü o Allah üzerinizde gözcü bulunuyor." (Nisa-1.)

    Roma impa., batı Hun impa., olarak düşünüyorum. Evrim Kanunu gereğince. Hun'un sözlük karşılığı, kandır. Yani, aynı Kan imparatorluğu! Bunu da, Tıp'ta kalıtım ve soya çekim ispatlamıştır. Irkçılar ve dinciler Evrim'i kanun olarak kabul etmek istemiyorlarsa, istemesinler, ırkçılık ve dincilik adına "Yaratanın, kendisinden yarattıklarını yaratmış olmasına karşılık bir birlerini katledip dursunlar.

    Bölünüp parçalanan toplumlar ya yok olurlar, ya da başkalarının köleleri olurlar.

    -Senin öyle düşünüyor olman onu öyle yapmıyor, o senin tamamen çarpık saçma tarih anlayışından ibaret. Hun imparatorluğu ile Roma imparatorluğu farklı şeylerdir. Eğer illa Roma ile Türk bağı arıyorsan fazla uzağa gitme, Etrüskler Türktür.


    Mustafa Kemal Atatürk
    "Bu memleket, dünyanın beklemediği, asla ümit etmediği, bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine yüksek sahne oldu. Bu sahne en az yedi bin senelik Türk beşiğidir.

    Beşik tabiatın rüzgarlarıyla sallandı, beşiğin içindeki çocuk tabiatın yağmurlarıyla yıkandı, o çocuk tabiatın Şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından evvela korkar gibi oldu, sonra onlara alıştı, ONLARIN oğlu oldu.
    Bugün o TABİAT ÇOCUĞU tabiat oldu, Şimşek, Yıldırım, Güneş oldu, Türk oldu. TÜRK BUDUR: Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan Güneştir"

    Kraven! Bizi sadece değil, dünyayı aydınlatan Güneşsiniz.

    C. W. Ceram
    Tanrılar, Mezarlar ve Bilginler, adındaki kitabı (Arkeolojinin Romanı)

    Bak, aşağıda yazacaklarımı yazanlar roman yazmışlar!

    Yazarın Önsözü, son paragraf
    "Son olarak, kendilerinden yardım gördüklerime burada teşekkür etmek isterim. Alman profesörleri Dr. Eugen von Mercklin, Dr. Carl Rathjens ve Dr. Fraz Termer, bu kitabın MÜSVEDDELERİNİ -her biri kendi alanında - KONTROL etmek lütfunda bulunmuşlardır. Prof. Dr. Kurt Erdmann, Prof. Dr. Hartmut Schmükel ve Schliemann'ın biyografı Dr. Ernst Meyer daha sonra bazı önemli düzeltmeler yaptılar. Hepsi de bana yol göstermiş, her bakımdan beni desteklemiş, özellikle kaynaklar elde etmemi sağlamışlardır. (bu bakımdan Münster ((Meksika Müzesi))'de Prof. Dr. Walter Hagemann'a daayrıca teşekkürborçluyum). Bütün bu BİLGİNLER bazı yanlışlarım üzerine dikkatimi çektiler, bu sayede de hem onları düzeltebildim. Kendilerine sadece yardımları için değil, aynı zamanda, ilmin ((okul kitaplarında yazılanların)) dışına çıkan böyle bir kitaba karşı, BİLGİN olarak, anlayış gösterdikleri için de teşekkür borçluyum. Çoğu zaman ağır olan tercüme işlerinin bir kısmını üzerimden alan Edda Rönckendorff'la Erwin Duncker'e de teşekkür ederim." diyor!

    Kasım 1949, C. W. Ceram

    Bir Yenilgi Zafer oluyor, sayfa: 78

    "19 Mayıs 1798'de Napoleon üç yüz yirmi sekiz gemilik bir filonun başında, gemilerindeki otuz sekiz bin kişilik bir ordu ile Toulon'dan (Mısır'a doğru) denize açıldı..."

    Sayfa: 79, paragraf: 2
    "... Çünkü Fransız filosunda yalnız İKİ BİN TOP değil, aynı zamanda, Fransız gemicilerin ve askerlerin manalı bir deyimle kısaca <<EŞEKLER>> deyiverdikleri YÜZ YETMİŞ BEŞ <<Sivil bilgin>> de bulunuyordu..."

    Paragraf: 3
    "... (Napoleon) Mısır'daki ödevini açıuklamıştı. Birkaç gün sonra filosunda ONUNLA BİRLİKTE astronomlar ve mesahacılar, kimyacılar Napoleon'a tavsiye ettiği garip bir adam da vardı. Tam adı Dominique Vivant DENON' du."

    SYFA: 82, SATIR: 3
    "... Baron Dominique Vivant DENON SAYISIZ kağıtlarda (kopya tablolar, çünkü tabloların orijinallerini İngilizler alıyorlar. Onun için o sözde 175 sivil eşeği Napoleon Mısır'a götürüyor!), Memluk (değil, Ed Sultan Devletu't Türkiye) MÜCEVHERLERİYLE ZENGİNLEŞMİŞ OLAN İngiliz ve Fransız ASKERLERİNKİNDEN DAHA DEĞERLİ bir ganimet (kopyalanmış tabloları) getiriyordu. Çünkü SANATÇI duyarlığı yabancı dünyalar karşısında ne kadar ateşlenirse ateşlensin BUNDA RESİMLERİNİN doğruluğuna hiç bir zarar gelmemişti. Çünkü, hiç bir detayı ihmal etmeyen, ne EMPRESYON ne de EKSPRESYONDAN haberi olan <<İŞÇİ>> diye hor görülmelerine aldırmayan ve bu sözü KÜÇÜLTÜCÜ bir sıfat olarak görmeyen,..."

    Paragraf: 1
    "Fakat 1801'de, İSKENDERİYE teslim olunca Fransa birçok direnmelerden sonra Bonaparte'ın ele geçirdiği bütün MISIR ESKİ (Türklerin Tuva ve Orhun'dan getirdikleri) ESKİ ESERLERİNİ İngiltere'ye TESLİM etmek zorunda kaldı (İngiltere Fransa ile anlaşmışlardı. İskenderiye kütüphanesinde bulunan kitapların Asıllarını İngilizler alacak, kopyalarını da Fransızlar çıkarıp almak üzere iki devlet karar almışlar). Bunların TAŞIMA işini GENERAL Hutchinson yaptı. lll. George da, o zamanlar en ÜSTÜN NADİRLİK DEĞERİ taşıyan bu kıymetli parçaları <<British Museum>> a verdi (de, İskenderiye kütüphanesinin kitaplarını nerede saklıyorlar?) (Sayfa: 79, 2. satır: "Mısır göz hastalığı <Trahom> yüzünden çoklarına <<kopyalama yaparken>> körlük getirdi."). Fransa'nın hizmeti boşuna, bir yıllık emek boşuna harcanmış, Mısır HASTALIĞINA kurban olan birçok (175 sivil eşek) gözlerinin nurunu boşuna feda etmiş gibi görünüyordu. Ama O ZAMAN Paris'e kadar varabilenlerin BİR BİLGİNLER KUŞAĞINA YETECEĞİ (kadar kimya laboratuvar gereçleri, ölçü aletleri, kopya tablolar ve İskenderiye kütüphanesindeki bilim ve tek kitaplarının kopyalayarak çaldıkları) MEYDANA çıktı; hiç bir parçanın kopya edilmeden bırakılmamış olduğu görüldü..."

    Sayfa: 78, 2 . paragraf
    "... 21 Haziranda da sabahın alaca karanlığında KAHİRE belirdi. DÖRT yüz NARİN minaresiyle, Cami ül EZHERİN kubbesiyle <<binbir gece>> den bir rüya gibiydi. Ama bir sabah göğünün sisleri içindeki ZERAFET bolluğu, DANTEL süsünün yanında, İslâm'ın bütün bu muhteşem, KEYFİNE DÜŞKÜN, BÜYÜLEYİCİ dünyasının yanında sarı çölün kuruluğundan Mukattam dağlarının kurşini mor duvarlarının karşısında dev yapıların profilleri;..."

    "(Fransız ve İngiliz) Askerler ŞAŞMAYA ve hayran olmaya vakit bulamadılar. Orada (2 000 İngiliz ve Fransız TOPU ile) ölü geçmiş yatıyordu. Kahire (İngiliz ve Fransızların) gelecekler idi, ama önlerinde savaşçı bugün vardı: Memlûk (değil, Ed Sultan Devletu't Türkiye) ORDUSU, on bin atlı, mükemmel terbiye görmüş, yerinde duramayan oynak atlar, PARIL PARIL YATAĞANLAR; kalabalığın önün de de, beylerinden yirmi üçüyle, beyaz at üstünde, yeşil sarıklı, elmaslar içinde Mısır hükümdarı MURAT vardı."

    "Napoleon piramitleri gösterdi ve sadece komutan olarak askerlerine, psikolok olarak yığına hitap etmedi; BİR BATILI (olan İngiliz ve Fransızlar), DÜNYA TARİHİYLE (ve medeniyetle) KARŞILAŞMIŞTI. İşte bu söz orada söylendi: <<Askerler! KIRK YÜZ YIL (değil, elli yüz yıl) PİRAMİTLERİN üstünden size bakıyor.>>

    Sayfa: 85, 2. paragraf
    "Orada İsfenkslerden biri yatıyor: YARI İNSAN, yarı HAYVAN (Yarı hayvan, yarı insan. Evrim gereği). Memluklerin başını TOPLARINA HEDEF OLARAK kullandıklarından (Memluk ordusu 10 bin atlı ve parıl parıl yatağanlı! İngiliz ve Fransız orduları 38 bin ve 2 000 TOP!) BERİ yeleleri parçalanmış, burunları ve gözleri sadece birer delik, yeni bir ebediyet için yayılıp yerleşmiş (dağıtılmış).

    8 000 yıllık tarihçi, bak bu bir roman. Louvre müzesinin orta bölümü de: Denon bölümü!

    Hastalığının en kısa zamanda geçmesi dileğimle

    Alıntıları Göster
    @birturk

    Söylediğim şeye cevap ver alakasız alakasız şeyleri buraya koyup laf salatası yapma. Koyduğun şeyin konuyla ne alakası var ? Eğer var ise konuyla ilgili bir cevabın bekliyorum. Ciddi söylüyorum tartışırken yorulduğum ilk kişisin. Nedeni ise beni zorlaman değil bir konu hakkında yazarken alakasız bir roman koyman, tarih tartışırken Kuran'dan örnek vermeye çalışıp çarpıtman, yine tarih tartışırken ırkçılığa ve evrimciliğe girmen. Ya arkadaş etrafta dolanıp durmadan direk olarak gel, bekliyorum.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: nasozby

    Bende diyorum ki arkadaş yanlış bir yorum yapmış olabilir ama abartı bunun neresinde ?
    Kaldı ki birileriyle emri vaki konuşmaya bayılıyorsunuz. İsteyen kişisel yorumda bulunur isteyen tarihi belgelerle konuşur.
    Kime ne yapacağını söylemek sizin haddinize değil. Ben bu yüzden müdahale ettim.
    Ama daha benim konu hakkında ne düşündüğümü bilmeden , nerde durup durmayacağıma karar vermeye kalkıyorsunuz.

    Son mesajınızsa imzanızla birebir örtüşüyor. İki kelam etmekten yoksun bir şekilde kıvranmışsınız.

    Alıntıları Göster
    İngiltere hep sömürgeyle güçsüzün kaynaklarını çalıyor yoksa onlarda boş




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: Cypon

    quote:

    Orijinalden alıntı: nasozby

    Cypon;

    Yanlış insanla tartışmaya girmişsiniz uyarayım

    Yanlış derken tarih konusunda üstün bilgisi olduğunu mu kastediyorsun yoksa başka bir yönünü mü?

    Arkadaş hani düşün ben bile tartışmaya girmemişim ki biliyorsun tartışmaya bayılırım özellikle bana taş atıldığında Ama anaerkil toplum yapısını Hristiyanların sembolüne, Adem ile Havva'ya bağlayan birinden bahsediyoruz. Adam donanımhaberin Aytunç Altındal şubesi resmen.

    Aytunç Altındal'ı hiç tutmam.

    Hiç kimsenin yazdıklarını veya konuştuklarını da olduğu gibi doğru kabul etmem. Bağlantılar ararım.

    Türk'üm! Atalarımın doğrularını da savunurum yanlışlarını da. Doğruya doğru, yanlışa da yanlış demesini bilirim. Körü körüne kabul edemem.

    "Âdem'i yarattık ondan da eşini yarattık. O ikisinden bir sürü erkekler ve dişiler ürettik..."

    Sizler babanızın hangi kemiğinden yaratıldınız?

    Biz babamızın tohumundan yaratıldık. DNA ve genlerimiz ilk adamın/erkeğin oluşumundan beri sürüp gelendir. 43.000 nesilden beri sürüp gelen bir DNA ve genlerin yarattığı beden birtürk olamaz. Bu beden 43.000 nesilden beri geçmiş tüm bedenlerin DNA ve genlerinden oluşmuştur.

    Biz ırkçı olmadığımız gibi diğer ırkçıların yapmış oldukları gibi de katliyam yapamayız, yapmamışızdır.

    Osmanlı nekadar Türk ise, Roma da o kadar Türktür.

    Çin'in Kunmik şehrinin üstünde YUN-NAN'ı görebilirsiniz, Yunanlıların buradan Yakup bey tarafından batıya getirilmiştir. Çin'in haritasına bakabilirsiniz. Yunanlılarınhalan ataları da orada vardır.

    İnanmak yerine araştırmaya çalışıyorum.

    Bu güne kadar kandan bir ırk tespit etmiş bir tek bilim insanı var mı? Tüm insanları (canlıları) yaratan Allah değil mi? Amentü Duğasını okursanız: "Allha, kitaplarına, meleklerine KADERE (alın yazısına), hayrın ve şerrin Allahtan geldiğine İNANMAK" Biz bunlara biyoloji ve tıp ilmini anlayarak inanıyoruz.

    Büyük insanlar, bizim gibi basit insanlara cevap vermezler, Allah ise peygamberlerini herneden ise ümmilerden seçmiş! Biz bilmeyiz, Allah bilir. Onun söylemediği hiçbir bilgiyi bilmemiz de mümkün değildir. Doğruya da eğriye de bizi o götürür. Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır.Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır.

    Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır!




    Kuran'ı da, biyoloji ve tıp ilmini anladıktan sonra şüphe duymadan inanıyoruz. İşkembeyi kübradan inanmıyoruz!

    Arkadaşım madem birisinin yazdığını direk kabul etmez bağlantılar ararsın, nasıl direk Atilla'yı Leon kabul edebiliyorsun ? Bana bir tane tarihi belge, arşiv kaydı falan göstersene, tarih varsayımlar üzerine değil belgeler ile yapılır. Bir kişinin yazdığı, birkaç kişinin konuştuğu şey doğru kabul edilemez hele elde hiç kaynak yoksa. Bir Türk olarak bende isterim böyle birşey olsun ama istemekten öteye gidemez çünkü elde belge yok.

    Tutup bana oradan buradan aldığın şeyleri alakasız ayetler ile birleştirip anlamsız cümleler kurmaya çalışıyorsun. Arkadaş Kuran Türkler için yazıldı da bizim mi haberimiz yok ? Yunanlılar Türk falan değildir bir kere adamların adı yakın döneme kadar Yunan bile değildi. Osmanlılar onlara Rum derdi Yunan değil, ondan öncesinde ise o adamların ismi Helen idi gene Yunan değil hatta o nedenle antik Yunan'a Helenistik dönem denmektedir resmi olarak antik Yunan değil.

    Belçika, Fransa ve Almanya'da üzerinde Türkçe yazılar bulunan kemik parçaları bulundu çok eski tarihlere ait. Bu adamlara Türk diyebilir misin ?

    Bırakın bu Adem Türktür masalını.

    Belge istiyorsan; Jean-Paul Roux 'un kitabının sonuç bölümünü okuyabilirsiniz. Yine, İstanbul Fransız Kültür merkezine de sorabilirsiniz.

    Allah, ahad/tekbir ise, ben kimim diye kendinize sorabilirsiniz.

    Allah, ahad' dir/tekbirdir, onun haricinde her beden onun hayalıdır!

    Biz bir ırk değiliz, ama sözde bizi ırkçılıkla suçlayanların hepsi ırkçılık yapmaktadırlar.

    Bunun başını çeken de Türk düşmanları ile pkk' dır!

    Allah, ahadır, ahad!, Allah, tek bir tanedir ve ondan başka gerçek varlık yoktur!

    Fransız kültür derneği elindeki belgeleri yayınlasın bir zahmet o zaman madem elinde öyle bir belge var. Ayrıca madem öyle bir belge var neden Fransız kültür derneğinde bu belge ?
    Gittikçe saçmalıyorsun. Tarih dediğin şey belge ile yapılır, elinde belge varsa buyur yayınla. Son 3 sayfa falan demekle olmuyor hem orjinal hem çevirisi ile iddialarına ait belgeleri bekliyorum senden. Aksi halde her konuya tek kitaptan öğrendiğin şeyleri yazmaktan vazgeç artk komik duruma düşüyorsun.

    s




  • quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kraven

    quote:

    Orijinalden alıntı: Cypon

    quote:

    Orijinalden alıntı: nasozby

    Cypon;

    Yanlış insanla tartışmaya girmişsiniz uyarayım

    Yanlış derken tarih konusunda üstün bilgisi olduğunu mu kastediyorsun yoksa başka bir yönünü mü?

    Arkadaş hani düşün ben bile tartışmaya girmemişim ki biliyorsun tartışmaya bayılırım özellikle bana taş atıldığında Ama anaerkil toplum yapısını Hristiyanların sembolüne, Adem ile Havva'ya bağlayan birinden bahsediyoruz. Adam donanımhaberin Aytunç Altındal şubesi resmen.

    Aytunç Altındal'ı hiç tutmam.

    Hiç kimsenin yazdıklarını veya konuştuklarını da olduğu gibi doğru kabul etmem. Bağlantılar ararım.

    Türk'üm! Atalarımın doğrularını da savunurum yanlışlarını da. Doğruya doğru, yanlışa da yanlış demesini bilirim. Körü körüne kabul edemem.

    "Âdem'i yarattık ondan da eşini yarattık. O ikisinden bir sürü erkekler ve dişiler ürettik..."

    Sizler babanızın hangi kemiğinden yaratıldınız?

    Biz babamızın tohumundan yaratıldık. DNA ve genlerimiz ilk adamın/erkeğin oluşumundan beri sürüp gelendir. 43.000 nesilden beri sürüp gelen bir DNA ve genlerin yarattığı beden birtürk olamaz. Bu beden 43.000 nesilden beri geçmiş tüm bedenlerin DNA ve genlerinden oluşmuştur.

    Biz ırkçı olmadığımız gibi diğer ırkçıların yapmış oldukları gibi de katliyam yapamayız, yapmamışızdır.

    Osmanlı nekadar Türk ise, Roma da o kadar Türktür.

    Çin'in Kunmik şehrinin üstünde YUN-NAN'ı görebilirsiniz, Yunanlıların buradan Yakup bey tarafından batıya getirilmiştir. Çin'in haritasına bakabilirsiniz. Yunanlılarınhalan ataları da orada vardır.

    İnanmak yerine araştırmaya çalışıyorum.

    Bu güne kadar kandan bir ırk tespit etmiş bir tek bilim insanı var mı? Tüm insanları (canlıları) yaratan Allah değil mi? Amentü Duğasını okursanız: "Allha, kitaplarına, meleklerine KADERE (alın yazısına), hayrın ve şerrin Allahtan geldiğine İNANMAK" Biz bunlara biyoloji ve tıp ilmini anlayarak inanıyoruz.

    Büyük insanlar, bizim gibi basit insanlara cevap vermezler, Allah ise peygamberlerini herneden ise ümmilerden seçmiş! Biz bilmeyiz, Allah bilir. Onun söylemediği hiçbir bilgiyi bilmemiz de mümkün değildir. Doğruya da eğriye de bizi o götürür. Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır.Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır.

    Çünkü O Ahad'dir. Varlık aleminde tek varlıktır!




    Kuran'ı da, biyoloji ve tıp ilmini anladıktan sonra şüphe duymadan inanıyoruz. İşkembeyi kübradan inanmıyoruz!

    Arkadaşım madem birisinin yazdığını direk kabul etmez bağlantılar ararsın, nasıl direk Atilla'yı Leon kabul edebiliyorsun ? Bana bir tane tarihi belge, arşiv kaydı falan göstersene, tarih varsayımlar üzerine değil belgeler ile yapılır. Bir kişinin yazdığı, birkaç kişinin konuştuğu şey doğru kabul edilemez hele elde hiç kaynak yoksa. Bir Türk olarak bende isterim böyle birşey olsun ama istemekten öteye gidemez çünkü elde belge yok.

    Tutup bana oradan buradan aldığın şeyleri alakasız ayetler ile birleştirip anlamsız cümleler kurmaya çalışıyorsun. Arkadaş Kuran Türkler için yazıldı da bizim mi haberimiz yok ? Yunanlılar Türk falan değildir bir kere adamların adı yakın döneme kadar Yunan bile değildi. Osmanlılar onlara Rum derdi Yunan değil, ondan öncesinde ise o adamların ismi Helen idi gene Yunan değil hatta o nedenle antik Yunan'a Helenistik dönem denmektedir resmi olarak antik Yunan değil.

    Belçika, Fransa ve Almanya'da üzerinde Türkçe yazılar bulunan kemik parçaları bulundu çok eski tarihlere ait. Bu adamlara Türk diyebilir misin ?

    Bırakın bu Adem Türktür masalını.

    Belge istiyorsan; Jean-Paul Roux 'un kitabının sonuç bölümünü okuyabilirsiniz. Yine, İstanbul Fransız Kültür merkezine de sorabilirsiniz.

    Allah, ahad/tekbir ise, ben kimim diye kendinize sorabilirsiniz.

    Allah, ahad' dir/tekbirdir, onun haricinde her beden onun hayalıdır!

    Biz bir ırk değiliz, ama sözde bizi ırkçılıkla suçlayanların hepsi ırkçılık yapmaktadırlar.

    Bunun başını çeken de Türk düşmanları ile pkk' dır!

    Allah, ahadır, ahad!, Allah, tek bir tanedir ve ondan başka gerçek varlık yoktur!

    Fransız kültür derneği elindeki belgeleri yayınlasın bir zahmet o zaman madem elinde öyle bir belge var. Ayrıca madem öyle bir belge var neden Fransız kültür derneğinde bu belge ?
    Gittikçe saçmalıyorsun. Tarih dediğin şey belge ile yapılır, elinde belge varsa buyur yayınla. Son 3 sayfa falan demekle olmuyor hem orjinal hem çevirisi ile iddialarına ait belgeleri bekliyorum senden. Aksi halde her konuya tek kitaptan öğrendiğin şeyleri yazmaktan vazgeç artk komik duruma düşüyorsun.

    s

    Alıntıları Göster
    "
    "Arkadaşım madem birisinin yazdığını direk kabul etmez bağlantılar ararsın, nasıl direk Atilla'yı Leon kabul edebiliyorsun ? Bana bir tane tarihi belge, arşiv kaydı falan göstersene, tarih varsayımlar üzerine değil belgeler ile yapılır. Bir kişinin yazdığı, birkaç kişinin konuştuğu şey doğru kabul edilemez hele elde hiç kaynak yoksa. Bir Türk olarak bende isterim böyle birşey olsun ama istemekten öteye gidemez çünkü elde belge yok."

    Leon
    Allah, ahad' tir, Ahad! Allah, tekbir/tek bir tane olduğu için.

    "Âdem (erkek)'i yarattık ondan da eşine VÜCUD verdik, bu ikisinden bir sürü erkek ve dişiler ürettik" diyen kim?

    Tıp'ta erkek sembolü DNA'da (o+) bu, dişi sembolü de (>) bu değil mi?

    Kalıtım, genetik, soya çekimi belirleyen kan hücresi değil mi?

    Kan hücresinin oluşumundan, senin bedeninin oluşumuna kadar geçmişin tüm bedenlerinin genetik, kalıtım, soya çekimi mevcuttur.

    Yoktan mı var oldunuz, yoksa var olandan mı var oldunuz?

    Fiziği, ret eden, yaratanı da ret eder.

    Allah'ı ret eden de fiziği ret eder!

    "Abdullah'tan OLMA, Amine'den DOĞMA?"

    Doğmalara itibar etmeyin. Olana (var olana) itibar edin.

    Âdem/erkek var olandır, ANA (dişi) erkekten olandır

    Erkekten olan dişi/ANA, Kutsal ana olamaz!

    Müslümanlar kardeş değildir. Bütün insanlar kardeştir!

    Allah indinde erke (o+) budur, dişi de (>) budur. Erkek bedenini bu (o+) oluşturur, dişi bedenini de (>) bu oluşturur.

    Attila'yı oluşturan da (o+) budur, Leon' u da oluşturan (o+) budur.

    Kök, gövde bir tek (Tekbir, Tek bir, ahad)'dir, dalları ayrı ırklar olabilir mi?

    8 000 yılda, bir tek bilim insanı bir ırkı bilimsel olarak ispat edebildi mi? Hitler Almanya'sına, kafa tasçısı diyenlerin tümü, aynısını yaparak, ırkları belirlemiş olmuyorlar mı?

    Okuduklarından ne anladığını düşüneceğin yerde, sadece okuduklarını savunan kişi, papağanlıktan başka şey yapmaz.




  • 
Sayfa: önceki 910111213
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.