ROVER 25 için en uygun LPG sistemi.

quote:

Üçüncü Nesil olarak adlandırılan kapalı devreli dönüşüm sistemlerinde ise egsoz gazları içerindeki oksijen miktarı ölçülerek, elektronik kontrol ünitesi (ECU) yardımıyla yakıt miktarı regülatörde uygun şekilde düzeltilmektedir. Böylece hava fazlalık katsayısı tam stokiyometrik değerde tutulabilmekte ve egsoz sistemlerine eklenen katalitik dönüştürücü yardımıyla EURO 2 ve hatta EURO 3 emisyon sınırları sağlanabilmektedir. Benzinden bağımsız olarak komutlar verilebilen bu sistemler paralel yakıt sistemleri olarakta adlandırılmakta olup;
1- Ek olarak bir lambda kontrol ünitesi (sonda)
2- Çeşitli motor parametreleri (Devir sayısı,gaz kelebeği konumu, motor sıcaklığı v.s.) değerlendiren ECU (Elektronik kontrol ünitesi)
3- Gaz debisini değiştirebilen debi ayar valfi (Step Motor) bulunmaktadır.
Debi ayar valfine Lambda değerini “1” de tutacak şekilde ECU dan aldığı sinyaller ile çalışan elektrikli bir adım motoru ile (Step Motor) kumanda edilmektedir.
Üçüncü nesil sistemlerin uygulanacağı araçlarda, Katalitik Konvertör-Sonda-ECU ve Step Motor bulunması gereklidir.
Doğal olarak bu tip dönüşüm sistemlerinin maliyetinin yüksek olması nedeniyle, karbüratörlü araçlarda kullanılan birinci nesil LPG dönüşüm sistemleri ülkemizde bir takım tadilat ve ilavelerle enjeksiyonlu araçlara adapte edilmektedir. Bu işlem yapılırken aracın lambda sondası ve diğer sensörleri devreden çıkarılmakta, araç aynen bir karbüratörlü araç gibi çalıştırılmaktadır.
Bu işlemler zaman içerisinde aracın Elektronik kontrol ünitesine zarar vermekte ve büyük masraflara yol açarak ülke ekonomisini olumsuz yönde etkilemektedir.
Yeni nesil enjeksiyonlu araçlarda ortak emme manifoldu hacim olarak karbüratörlü motorlara göre yaklaşık iki misli daha büyüktür. Dolayısıyla LPG ile çalışmada emme manifoldunda patlamaya hazır daha büyük miktarda yakıt bulunmaktadır. Bu araçlarda emme ve egsoz sübaplarının aynı anda açık kalma süresi karbüratörlü motorlara göre daha fazla olması nedeniyle emme manifoldunda patlama olayı sık karşılaşılan bir sorundur.

Dördüncü Nesil olarak adlandırılan seri yakıt kontrol sistemlerinde ise benzine benzer şekilde sıvı veya gaz fazı şeklinde LPG püskürtme sistemleri kullanılmaktadır. Bu sistemlerde mikser olmayıp, mikser görevini elektronik olarak çalışan ve silindirlere sırayla ve gereken miktarda yakıt gönderen dağıtıcılar yerine getirmektedir. Ayrıca bu sistemlerde aracın orjinal Elekotronik Kontrol ünitesinin bir benzeri kullanılmakta, araçların orjinal çalışma sistemleri aynı kalmaktadır. Motorun aynen benzinde olduğu gibi, vakum değerleri, hava giriş miktarı kontrol edilmekte ve tüm diğer sensörleri çalışır vaziyette olmaktadır.