Şimdi Ara

Sağcı, Solcu, ırkçı, dinci, irticacı... (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
80
Cevap
0
Favori
2.069
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • ayrıca, nasyonel sosyalizm ve sanayi konusundan, sosyalizme, tarihsel materyalizme son olarak da idealizme geçebilirsin. ısındıra ısındıra, kademe atlatırsan olur. yoksa acayip bayar.
    ama benim önerim, montaigne den "denemeler", macit gökberk den "felsefe tarihi". bu ikili iyidir. gersini aklına bırak.
  • Ben kendi adıma şunları belirtmek istiyorum.

    İnsanları kategorize edip sonrada o kişiye genel olarak ve büyük ihtimalle kategoriye sokulduğu konu ile ilgili toplumdaki kötü örnekleri göz önüne alıp o şekilde muamele edilmesinden gerçekten sıkıldım. Çünkü asıl zararı insanlar olmasa bile insanların temsil ettiği değerler görmekte.

    Ben ortak paydada buluşmak konusuna katılmıyorum. Aksine buluşmak istediğim tek nokta saygı göstermek. Benim benim görüş ve inançlarımla dalga geçen birisi ile aynı ortak paydada buluşmam söz konusu bile olamaz. Ben söyleyince, olumlu yanlarını ve doğru taraflarını anlattığım bir konu ile ilgili susturulmaya çalışılmam sonrasında aynı konu için hakaret sayılabilecek kelimeleri sakız edenlerle hiç bir ortak paydada buluşmam.

    İnanç konusu ile ilgili söylediklerim, aktardıklarım delilleri ile sabit kılınan dünyanın %95 inden fazlasının varlığını kabul ettiği, farklı inanışların olduğu veya uygulamalarda farklı olunan noktaların olduğu şeylerdir.

    Gerek forumun kuralları gerekse bölümde bulunan üyelerin uygulanmaya çalıştığı şey tamamen ifade özgürlüğünü kısıtlamaya çalışmaktan başka bir şey değildir. İnanç ve kategorisine sokulduğum ortak isimlendirme insanların işine geldiğinde sarılacağı işine gelmediğinde bir kenara atabileceği bir şey değildir.

    Kaldı ki reaksiyonel cevaplarda defalarca kabul edilmeyen ve kenara atılmaya çalışılan bu konuların üzerine yemin edenler bile oldu. Kategorinin en şerefli mertebelerine ait sözcükler en fazla bu konulara karşı gelen üyelerce birilerine itaf edilerek kullanıldı.

    Arkadaşlar,

    Konuyu açan arkadaşın belirttiği ortak paydada buluşmak isteyen kişiler önce ( olmayanları tenzi ediyorum ) yüzlerindeki ikinci maskeyi çıkartmalı ve yukarıda belirttiğim konulara karşı dürüst bir yaklaşım sergilemeleri gerekmektedir. Aksi halde dediğim gibi yazılanlara ve kişilerin bireysel yani fiziksel varlıklarına karşı saygılı olmaya devam etmekle beraber konularda açılan ve kategorisi içerisine sokulduğum konulara dil uzatmaya devam edenlere gerekli şekilde cevap vermeye devam edeceğim ki elimdeki imkanlar dahilinde bu sürekli devam edecek.

    Kısaca saygı görmek isteyen kişiler, aynı şekilde dillerine ve ellerine sahip çıkmayı öğrenerek saygı göstermeyi bilecekler.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: demonchild

    wittmann, bunun için ilgi alanlarına yönel. isminden anladığım kadarıyla 2. dünya savaşı konusunda bilgilisin. mesela, tarihten başlayarak(olayların ve kavramların tarihsel süreci) bilim ve felsefe tarihine yönelebilirsin. zamanla da alışırsın. en son olarak da istediğin esere doğrudan yönelebilirsin. böylece istediğini sıkılmadan okursun diye düşünüyorum

    abdullah hocam, ben bilinemezci bir yöntem izlesem de, sen de beni iyi biliyorsun(düşüncelerimi) ki, daha esnek ve uzlaşıya açık bir bakış açım var. bu esneklik herkeste mevcut değil. insanların davranışlarını belirleyen temel nedenlerden birisi, kuşkusuz "travmalardır". bunu aşağılanma olarak ele alabiliriz. "dışlanma" ya da "hor görülme", "cahil kabul edilme" ya da. itiraf edeyim, sendeki hoşgörünün 5 te 1 i ancak vardır bende. neden peki? veya neden sen hoşgörülüsün? bunlara net bir cevabın var mı?

    cumhuriyet tarihi hakkında upuzun konuşmuştuk. kemalizm ve askeri doktrinler üzerine yazmıştım bayağı hatırlarsanız. ayrıca Atatürk hakkında da. o güzel insanın bile içinden çıkmayacağı bir durum olduğunu söylemiştim. tüm bunların birikmesi bugünlerde kırılma hattı yaratan birer stres demiştim.

    bu noktada, ele alınması gereken şey yine uzun bir konu olarak karşımızda maalesef: nedensellik öyle kilit noktalarda meydana gelen ve varoluş sürecini etkileyen bir mekanizma değil. sarmaşık gibi, başlangıcını ilginç bir şekilde çözemediğimiz bir dügüm. bu düğümü başlatan taraf kim? illa birisi mi başlatıyor? çok kapalı yazdım. biraz açayım: muhafazakar kesim ile kemalist kesim arasındaki savaş neden var? ilk hata kimden çıktı? kimin tepkisi, reaksiyon şeklinde meydana geldi? yani, irtica mı gerçek tehlikeydi yoksa, kemalizme sığınan insanların yarattığı aydın tabakası mı? devlet olarak geçmişimiz hatalarla mı yoksa, elimizde olmadan yaptığımız tepkilerle mi dolu(yani suçlu olanlar isyancılar oluyor bu durumda. asker değil) tek parti döneminde esas hata inönü de mi? yoksa Atatürk'e laf edemedikleri için ancak inönü'ye laf etmekle yetinen muhafazakar kesimde mi?

    emin olduğumuz tek şey: her iki kesimde hatalı. ama sizce kim olaya objektif yaklaşıp, sorunları çözme niyetinde ki?

    aynı şey evrim içinde geçerli ama, evrim ve benzeri konulardaki temel sebep de belli: "din"

    dine gerçekten inebilir ve onu kavrarsak, din adı altında yapılan ahmaklıkları da görüp, ahmaklık zannettiğimiz iyilikleri de görüp, evrimin din dışı olup-olmadığını da görüp, hükümetin tutumunu da daha net yorumlayıp ortak bir noktada belki birleşebiliriz. şimdi konudan çıkmış gibi görünsem de başa bağlama yapayım hemen, bu bahsettiklerim bence "travma" dediğimiz şey oluyor. kısacası, bu ayrılık ne zamandan beri bu kadar derinleşti? bence son 10 senedir. sizce?

    Evet oldukça güzel tesbitler. Seni bu konuya yazdırabildiysem ne mutlu bana. Ayrıca Yazını okurken kendimi matrix filminde gibi hissettim.

    Hepsi bir yana Pm yolu ile bu konuyu daha geniş konuşmuştuk. Belki bahsettiğin konularda farklı düşünüyoruz. Ama şunu diyebilirimki. Bizi ayıran noktalarda ziyade, birleştiren noktaların temelde olduğunun farkındayız. Zira ayrılıklar düzenlenebilir. Sebebi ise düşüncesel noktada hemen temele yerleştirdiğimiz fikirlere dönüyoruz. Gerçi ben o temelleri birçok kez yıkmadım değil ama biliyorumki şuanki temellerim hepsinden daha sağlam.

    Belkide sorun burada aklımızın çürük yapılanması. Zira ben Senin yolladığın bütün pm leri 3-4 defa okudum sebebi ise anlamamak değil. İdelerimiz hayatımızın hangi noktalarını etkimekte. Olaylara karşı verdiğimiz tepkiler nelerdir. Benim kanımca vardığım sonuç ise şu şekildedir.

    Bence derdimiz eleştirilmek veya sallanmamak değil. Zira Sendede dikkat ettim ne kadar az hoş görüşlü olduğunu ifade etsende, meselenin bir noktada hoş görü olmadığını fark ettim ama bu senin için geçerli. Zira Sen hoş görüden önce birçok noktayı mantık üzerine oturtmuşsun. Duygularla hareketten ziyade öncelikle yukarıdan bakıp olayların bütününe bakıyorsun. Ben bu noktada belki bazen yaşadığım şeylerinde etkisi ile ister istemez duygularımla hareket ediyorum. Ama bu mantığımın ötesine geçmiyor. Sadece düşünce safhasını uzatıyor...

    İşte bu noktada bende senin gibi diyebilirimki mesele din, siyaset, irtica vb şikayet ettiğimiz durumlarla alakalı değildir. Zira Bilimsel bir konuyu neden siyasete çekme ihtiyacı duyarız. Tamam bende çekebilirim ve çektim diyelim. Ama çektiğim nokta karşıdakinin düşüncesini saymaz noktada değildir. İşte bu noktalarda farklı düşündüğümüzün farkındayım. Ama hep neden diye sormamaktan kendimi alamıyorum.

    neden bu kadar acımasız birr yapımız var. Mesela Laiklik benim için vaz geçilmez olmassa olmaz değildir. Zira insanın hayatına hitap etmiyorsa, gerçekten neyi amaçladığı belli değilse benim için önemli değildir ki bunun başkası için önemli olmasından ziyade empati ile karşıdaki için ne ifade ettiğini düşünebilmelidir. ha diyebilirsinizki Sen bu sözünle Empatimi kuruyorsun. İşte bende şu yanılgıya düşmeden geçemiyorum. Duygusal noktadaki yaşanmışlıklar malesef benide acımasız yapıyor ve ben bunu kabullenemiyorum. Benim hakkım olduğu kadar karşıdakide bunu görebilmeli diyorum.

    İşte bunların hepsinin sonuna vardığımda En tepeye Allah inancına ulaşıyorum ve şunu görebiliyorumki Kalb kırmakta kul hakkıdır deyip susmak zorunda kalıyorum. En sonundada her seferinde yaptığım gibi sakince konuşmayıi bıkmadan tekrar tekrar yazmayı tercih ediyorum...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Drazy

    Sevgili abdullahors84 arkadaşım bu konuyu açman iyi olmuş.Teşekkürler.

    Asgari müşterekte uzlaşmak ve çoğunluğun sözünün nereye kadar geçebileceği gibi şeylerde tesbit yapmak gerekiyor.

    Bence işin sorun olan yanı çıkarlar ve radikal davranışlar. Eğer bunlar olmasa ortalık bu kadar karışmaz. Geçmişte dindar olduğu için haksızlığa uğrayan insanlar oldu. Aynı şekilde kominizmi savunan insanlarda hasızlığa uğramış. Burada devletin mevcut rejimini tehdit edebileceği devlet içindeki kişilerce düşünülen bazı fikirler ve onun sahipleri devletin gücü kullanılarak bastırılmış. Geriye dönüp bakıldığında yanlışların olduğu görünüyor.

    Halbuki biz şu anki rejim koşullarında ki demokrasinin tarifi öyledir ifademizi serbestçe söyleyebiliyoruz yada söyleyebilmeliyiz. Bu devletin toprak bütünlüğü hepimizin çıkarınadır. Birlikte gelişip büyüyoruz. İşte buna benzer asgari şartlarda hemfikir olabilsek ve bunu akıl yoluyla yani bir körü körüne savunmadan anlaşabilsek sonrasındaki tartışmalar bu kadar yıpratıcı olmaz.

    Rejimin değişmesini arzu eden solcu,sağcı vs.. kendi düşünceleri dışındakilere demokrasi kadar yeterince ifade özgürlüğü ve inanç hürrriyeti sağlayamayacağını görmeleri gerekir.

    Bu ülkenin etnik olarak ayrışmasınında kimseye fayda getireceğini sanmam.

    Bir başbakanında etnisite ve inanç konularını bu kadar gündeme getirmesini dolayısıyla bazen taraf olmasını doğru bulmuyorum. Hele bunu siyaseten kullanması daha da yanlış.

    Ben dindar olmamama rağmen 3 kez bu hükümete oy verdim. Sebebi ise ekonomi ve diğer alanlarda daha donanımlı kişiler barındırdığını düşünmemdi. Ama arap baharında Türkiyenin başbakanın amerika ve fransanın işini kolaylaştırmak üzere ortadoğuda birtakım işlere girişmesi, israile hergün bağırıp sonrasında radar üssünün israilinde faydalanacağı şekilde kurulmasına izin vermesini onaylamıyorum.

    Eğer -vatandaşlarım ben bu ülkenin çıkarından başka bişi tanımam o yüzden bunları yapıyorum- dese ses çıkarmam. Ama tutupta içeriye başka dışarıya başka konuşulursa o zmanda bir daha oy vermem. Türkiyedeki siyasetin gereği bu olabilir ama temiz siyasette yapılabilir. Bu hükümetin bu konudada değişim yapmasını beklerdim.

    Kaldıki içeriye verilen bu popüler mesajlar nutuklar toplumda bir gerilmeye ve taraf olacak şekilde konuşulduğundada karşı fikirdekiler için baskı unsuru olarak topluma yansımaktadır.


    OOoo hocam sizi burada görmek ne güzel. önce yazınızdan alıntı ile birkaç noktayı konuşmak isterim...

    quote:

    Bence işin sorun olan yanı çıkarlar ve radikal davranışlar. Eğer bunlar olmasa ortalık bu kadar karışmaz. Geçmişte dindar olduğu için haksızlığa uğrayan insanlar oldu. Aynı şekilde kominizmi savunan insanlarda hasızlığa uğramış. Burada devletin mevcut rejimini tehdit edebileceği devlet içindeki kişilerce düşünülen bazı fikirler ve onun sahipleri devletin gücü kullanılarak bastırılmış. Geriye dönüp bakıldığında yanlışların olduğu görünüyor


    "devlet içindeki bazı kişilerce düşünülen" dediniz.

    Ben bu noktada bu kişilerin karar mekanizması olmamalı diye düşünüyorum. Zira bu kişilerinde hata yapabileceği düşünülmelidir. Devletin bekası düşünülürken. hangi kıstaslar düşünülmekte. hangi kurallara göre hareket edilmekte. Bunları dile getirmemin sebebi ise bizdeki darbeleri meydana getiren sonuçları düşünmem. Sonucunda aynı saflalardan sonra aynı olaylar başklarınında başına gelebilir. Yukarıdada tekrar ettim ve yine edeyim. Benim konulardaki duygusallık tarafımı yenmeme sebep olan inanç yapım. karşıdaki insana saygısızlık kul hakkıdır diye düşündürürken. Bu erdemi farklı bir noktada karşı düşüncedeki bir insana kazandıran nedir veya neden bu hisse sahip olunmuyor. Elbette farklı düşünülebilir ancak bu forumda herkes birşeyler yazıyor. Ama neden bu kadar sert oluyoruz. elimizde imkan olsa öldürecek kadar sinirleniyoruz ki "karşı çıkan anam babam olsa silerim" düşüncesini ifade eden insanlar var.

    quote:

    Halbuki biz şu anki rejim koşullarında ki demokrasinin tarifi öyledir ifademizi serbestçe söyleyebiliyoruz yada söyleyebilmeliyiz. Bu devletin toprak bütünlüğü hepimizin çıkarınadır. Birlikte gelişip büyüyoruz. İşte buna benzer asgari şartlarda hemfikir olabilsek ve bunu akıl yoluyla yani bir körü körüne savunmadan anlaşabilsek sonrasındaki tartışmalar bu kadar yıpratıcı olmaz.


    Mesela demonchild ile bu konuları uzun uzun konuştuk ve bizi temelden etkilemedi ama güzel bir fikir alış verişi oldu. Zira sizinde belirttiğiniz gibi bizim için önemli olan noktayı ve bütünlüğün neden olması gerektiğini bilmekteyiz. Ama işte şöyle can alıcı bir nokta var. Emin olun bu Kb deki birçok yazar çok ince noktalarda inanılmaz düşünceler ortaya koyabilmekte. Bu gibi arkadaşların yazılarını çok dikkatli okurken hatta tebrik ederken böyle bir konuda astığım astık, kestiğim kestik tavrında hareketleri beni şaşırtıyor. Birçok konudaki mantıksal yapıyı koruyamamamızın sebebi neden.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi abdullahors84 -- 2 Mart 2012; 22:02:57 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: X Files

    Ben kendi adıma şunları belirtmek istiyorum.

    İnsanları kategorize edip sonrada o kişiye genel olarak ve büyük ihtimalle kategoriye sokulduğu konu ile ilgili toplumdaki kötü örnekleri göz önüne alıp o şekilde muamele edilmesinden gerçekten sıkıldım. Çünkü asıl zararı insanlar olmasa bile insanların temsil ettiği değerler görmekte.

    Ben ortak paydada buluşmak konusuna katılmıyorum. Aksine buluşmak istediğim tek nokta saygı göstermek. Benim benim görüş ve inançlarımla dalga geçen birisi ile aynı ortak paydada buluşmam söz konusu bile olamaz. Ben söyleyince, olumlu yanlarını ve doğru taraflarını anlattığım bir konu ile ilgili susturulmaya çalışılmam sonrasında aynı konu için hakaret sayılabilecek kelimeleri sakız edenlerle hiç bir ortak paydada buluşmam.

    İnanç konusu ile ilgili söylediklerim, aktardıklarım delilleri ile sabit kılınan dünyanın %95 inden fazlasının varlığını kabul ettiği, farklı inanışların olduğu veya uygulamalarda farklı olunan noktaların olduğu şeylerdir.

    Gerek forumun kuralları gerekse bölümde bulunan üyelerin uygulanmaya çalıştığı şey tamamen ifade özgürlüğünü kısıtlamaya çalışmaktan başka bir şey değildir. İnanç ve kategorisine sokulduğum ortak isimlendirme insanların işine geldiğinde sarılacağı işine gelmediğinde bir kenara atabileceği bir şey değildir.

    Kaldı ki reaksiyonel cevaplarda defalarca kabul edilmeyen ve kenara atılmaya çalışılan bu konuların üzerine yemin edenler bile oldu. Kategorinin en şerefli mertebelerine ait sözcükler en fazla bu konulara karşı gelen üyelerce birilerine itaf edilerek kullanıldı.

    Arkadaşlar,

    Konuyu açan arkadaşın belirttiği ortak paydada buluşmak isteyen kişiler önce ( olmayanları tenzi ediyorum ) yüzlerindeki ikinci maskeyi çıkartmalı ve yukarıda belirttiğim konulara karşı dürüst bir yaklaşım sergilemeleri gerekmektedir. Aksi halde dediğim gibi yazılanlara ve kişilerin bireysel yani fiziksel varlıklarına karşı saygılı olmaya devam etmekle beraber konularda açılan ve kategorisi içerisine sokulduğum konulara dil uzatmaya devam edenlere gerekli şekilde cevap vermeye devam edeceğim ki elimdeki imkanlar dahilinde bu sürekli devam edecek.

    Kısaca saygı görmek isteyen kişiler, aynı şekilde dillerine ve ellerine sahip çıkmayı öğrenerek saygı göstermeyi bilecekler.

    Açıkçası son yazan arkadaşların yazıları gerçekten takdire şayan.

    X Files

    Mutlaka ortak paydada uzlaşamayacağımız bir gerçektir kabul ediyorum. Ama sürekli yakındığım noktaya sizde değindiniz ve çok çok önemli. Malesef senelerdir bu saygı gösterkem meselesinde uzlaşamadık. Tamam saygıda gösterilmeyebilir ancak hakaret edilmemeli. malesef bunda forumun uygulamalarınında etkisi görülmekte. İster istemez mevcut düzene karşı çıkışlar ve yandaş oluşlar görülmekte. Bunu herkes bilmekte. Ancak tehlikeli olan şudurki Burası isyan bayrağını çekme yeri olmamalıdır. Zira benim buraya girmemin tek sebebi bilimsel konular ve farklı düşüncelerdeki insanlara hem faydalı olmak hemde birşeyler öğrenmek. farklı bir düşünce olmasa bu kadar zevkli bir halede gelmeyecektir.

    Ancak bunların yanında Yinede sakin olunması taraftarıyım. Zira ben belli üylerin hiçbirine cevap bile yazmıyorum. Ama engellemiyorumda. sadece okuyup geçiyorum.




  • Nefret söylemlerini dilinden düşürmeyen, dinimizde yasak olan kin tutmayı körükleyen bir kafa yapısının insanımızı getirdiği nokta bu.

    Adıyaman'da evler işaretlendi efendiler. Nazi Almanyası ile aynı olaylar oluyor.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: El Fuego

    Nefret söylemlerini dilinden düşürmeyen, dinimizde yasak olan kin tutmayı körükleyen bir kafa yapısının insanımızı getirdiği nokta bu.

    Adıyaman'da evler işaretlendi efendiler. Nazi Almanyası ile aynı olaylar oluyor.

    geçmişimiz neydi ki. çok mu temizdik?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Timurlénk

    quote:

    Orijinalden alıntı: El Fuego

    Nefret söylemlerini dilinden düşürmeyen, dinimizde yasak olan kin tutmayı körükleyen bir kafa yapısının insanımızı getirdiği nokta bu.

    Adıyaman'da evler işaretlendi efendiler. Nazi Almanyası ile aynı olaylar oluyor.

    geçmişimiz neydi ki. çok mu temizdik?

    Geçmişinde BOP eşbaşkanlığı gibi yüzkızartıcı bir olayın varsa, söyle bilelim. Seçim dönemlerinde alevi insanlarımızı karalayan, ''bunlar kafirdir, dinsizdir'' diye propaganda yapanlara rahmet okutacak kadar zıvanadan çıkan başka birileri var mı, bilmiyorum. ''Bana oy vermeyen vatan hainidir'' diyen bir başbakanı dünyada bulamazsınız.

    İnsanların bölünmesi, tahammülsüzleşmesi çok doğal...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: El Fuego

    Geçmişinde BOP eşbaşkanlığı gibi yüzkızartıcı bir olayın varsa, söyle bilelim. Seçim dönemlerinde alevi insanlarımızı karalayan, ''bunlar kafirdir, dinsizdir'' diye propaganda yapanlara rahmet okutacak kadar zıvanadan çıkan başka birileri var mı, bilmiyorum. ''Bana oy vermeyen vatan hainidir'' diyen bir başbakanı dünyada bulamazsınız.

    İnsanların bölünmesi, tahammülsüzleşmesi çok doğal...

    bu ülkede alevilere karşı katliamlar düzenlenmedi mi? ben onu soruyorum.
  • Evet. Gericiler düzenlediler ve katlettiler. Madımak olayı da aynısı... Ötekileştirmeyi ve düşmanlığı körükleyerek çıkar sağlamayı ilke edinen zavallılar bu işi hep tekrarlayacaklardır.

    Yine eskiye çok hızlı bir dönüş yaşanıyor.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: abdullahors84

    X Files

    Mutlaka ortak paydada uzlaşamayacağımız bir gerçektir kabul ediyorum. Ama sürekli yakındığım noktaya sizde değindiniz ve çok çok önemli. Malesef senelerdir bu saygı gösterkem meselesinde uzlaşamadık. Tamam saygıda gösterilmeyebilir ancak hakaret edilmemeli. malesef bunda forumun uygulamalarınında etkisi görülmekte. İster istemez mevcut düzene karşı çıkışlar ve yandaş oluşlar görülmekte. Bunu herkes bilmekte. Ancak tehlikeli olan şudurki Burası isyan bayrağını çekme yeri olmamalıdır. Zira benim buraya girmemin tek sebebi bilimsel konular ve farklı düşüncelerdeki insanlara hem faydalı olmak hemde birşeyler öğrenmek. farklı bir düşünce olmasa bu kadar zevkli bir halede gelmeyecektir.

    Ancak bunların yanında Yinede sakin olunması taraftarıyım. Zira ben belli üylerin hiçbirine cevap bile yazmıyorum. Ama engellemiyorumda. sadece okuyup geçiyorum.

    Öncelikle Selamlarımı sunarım

    Geçenlerde bir konuda yazdığım bir yazı ile ilgili hoş şeyler söylemiştin yazıma alıntı yapıp. Orada bir şeyler anlatmak ve bir şeylerin farkına varılması için bir konuya dikkat çekmek istedim. Açıkça söylemek gerekirse sizin dikkat çekmek istediğim konu yerine beni övmeniz sonucu ben ilave etmek istediğim bazı noktaları ilave edemedim ve konuya cevap bile veremedim.

    Zira yazdığım şeylerin sonucu bana değer verilmesi egomun okşanmasına neden oldu ve ben artık konuya ne yazarsam yazayım egomun olaya dahil olduğunu düşüneceğim için hiç bir şey yazmadım.

    Aslında yaş itibarı olarak bazı kesimler için yaşlı ve bazı kesimler için ise daha çocuk sayılabilirim. Merak edenler için yaklaşık 8 senelik DH geçmişimde neredeyse hiç kapatmadığım profilimden bazı ayrıntılara bakabilirsiniz.

    Amacım ateist diye veya dinsiz diye bir insanın bilim konusundaki çalışmalarını çöpe atmak değil. Ben bunu söylediğim için bazı çevrelerce "dinsiz" bile ilan edildiğim oldu. Çünkü ben Kuran-ı anlamak konusunda verdiği mesajları çok geniş bir perspektiften inceleyerek bir yargı veya düşünceye sahip olmak isteyen biriyim.

    Kimseye dinsiz olduğu için cehenneme gideceği iddiasında da bulunmam bulunamam böyle bir hakkım yok ancak fetva verilecek konu burada insanın genel davranış şekillerince inanç esasına göre varacağı genel noktayı hatırlatmakla mükellefim.

    Dinsiz diye bir insanın bilim hakkındaki çalışmalarını bir kenara atamam demiştim. Tesla gibi birisinin buluşları ve insanlık adına yaptığı çalışmalar bende her zaman hayranlık uyandırmıştır. Ayrıca Bilim adamlarının yaşadığı dönemlerde kaçıkça diye düşündükleri ve günümüzde dahi olarak nitelendirilen fikirlerinin bir çoğunun Kuran içerisinde ifade edildiğini delilleri ile beraber ortaya koyduğumuzda tartışılan konu için kaynak bir dini kitap olduğunda insanların bunu bilim dışında tutma çabalarının korkuları veya yeterince olaya objektif bakamadıkları şeklinde fikirlere sahibim.

    Tesla nın yaptığını iddia ettikleri veya yapmaya çalıştığı cihazın tamamlanması sonucu, İsrail veya ABD veya Rusya atfedilen iklimleri değiştirebilme yetisinin bizce H.z. Mikail e ait olduğu söylediğimizde biz şarlatan olarak kabul ediliyoruz. İnsan, insan eliyle yaptığı bir makinenin dünya dengesini sekteye uğratabileceğine inanmakta hiç bir sakınca görmezken ve bunu "bilim" adı altında meşrulaştırırken aynı şeyi bu olayın sahibi Ezel ve ebet olan insan üzeri bir varlık yani yaratıcıya aittir dediğimiz zaman konunun felsefe sepetine sokulması hangi adil anlayışın meşru hükümlerine sahip olabilir anlamış değilim.

    Drazy'nin belirttiği bugünkü iktidarın dini anlayış konusunda ise çok şeyler söyledik. En basitinden dini söylemleri bu kadar sık dile getiren bir iktidarın ülkeyi dini hükümler üzerine yönetmesi gerekiyordu ki zaten bunu yapmıyorlar ve yapacaklarını pek zannetmiyorum.

    Yani dediğimiz şeylerin birilerinin hoşuna gitmesi için söylemekten çok, kendi çıkarlarımızın tersine çalışacak durumlarda bile doğruları ve HAK'kı söylemekten vazgeçmemiz demek "Peygamber öldü diye topuklarımızın üzerinde gerisin geriye dönen insanlardan" hiç bir farkımızın kalmayacağı anlamına gelir ki bu dehşet verici şekilde korkunç bir şeydir bizim için.

    Siyasi oluşumlardan kovuldum, Cemaatlerden kovuldum, düşünce derneklerinden kovuldum kısaca çok yerden kovuldum. Eskiden çok üzülürdüm ki artık burada yazdığım bir yazı silindiğinde hiç üzülmüyorum, eskiden onun içinde üzülürdüm. Ben görevimi yapıyor muyum en basitinden sorunum bu kendi kendime.

    Konuşurken veya tartışırken ki tartışmak kavramı kavga ile karıştırılıyor, en önemli nokta DÜRÜST olabilmektir.

    Dürüstlük üzerine inşa edilmiş her şey Dünya ile beraber kıyamete kadar var olacaktır diğerleri yıkılmaya mahkumdur ki, ülkeler birliktelikler, evlilikler, müttefikler, hükümetler, siyasiler, fikirler aklınıza gelen her şey yok olmaya mahkumdur. Nasıl Osmanlı yıkıldıysa, nasıl Roma yıkıldıysa, nasıl SSCB dağıldıysa bir gün ABD de dağılır, AB de. Eğer adalet ve dürüstlükten ayrılırsak T.C. de...

    O yüzden buradaki DH veya DH deki yerimiz hiç önemli değil. Diğer arkadaşlarda meselelere dürüstçe yaklaşırlar ise, işte o zaman oluşması beklenen ve hoş karşılanacak KB olur.

    Fikirlerden ziyade fikirlerin nasıl ortaya konduğu birey için önemi gözetilen şey olması lazım ki, muhatap ise önce fikrin nasıl ortaya konduğundan ziyade fikir nedir diye anlamaya çalışmalıdır...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: El Fuego

    Evet. Gericiler düzenlediler ve katlettiler. Madımak olayı da aynısı... Ötekileştirmeyi ve düşmanlığı körükleyerek çıkar sağlamayı ilke edinen zavallılar bu işi hep tekrarlayacaklardır.

    Yine eskiye çok hızlı bir dönüş yaşanıyor.

    düzelteyim. gericiler ve faşistler. faşistler de en az gericiler kadar kanla beslenegelmiştir.
  • X Files

    Amacım övücülük olmasada. takdir ettiğim yazıları belirtmek isterim. Zira Şu sayfada yazan aradaşların çoğu bu düşünce çevresinde yazdılar. Belki aynı doğrulduya düşündüğümüz insanlarla bile anlaşamayacağız ama Hep dediğimiz gibi edep çok önemli

    Size yazdıramadığımdan dolayı kusura bakmayın. Ayrıca yazdıklarınızla ilgili uzun uzun yazdım ancak hızlı yazığımdan kontrol etmem gerekiyor ki bu sayfada yazdıklarımda bile çok fazla hata var. ondan dolayı yazıklarımı kaydeder kontrol ettikten sonra yazmaya çalışrım. Kısa yazılarda değilde uzun yazılarda kontrol ederim. Buna rağmen yazdıktan sonra yine düzeltmeler yapıyorum.

    Tesla nın yaptığını iddia ettikleri veya yapmaya çalıştığı cihazın tamamlanması sonucu, İsrail veya ABD veya Rusya atfedilen iklimleri değiştirebilme yetisinin bizce H.z. Mikail e ait olduğu söylediğimizde biz şarlatan olarak kabul ediliyoruz. İnsan, insan eliyle yaptığı bir makinenin dünya dengesini sekteye uğratabileceğine inanmakta hiç bir sakınca görmezken ve bunu "bilim" adı altında meşrulaştırırken aynı şeyi bu olayın sahibi Ezel ve ebet olan insan üzeri bir varlık yani yaratıcıya aittir dediğimiz zaman konunun felsefe sepetine sokulması hangi adil anlayışın meşru hükümlerine sahip olabilir anlamış değilim.

    Bu nokta gerçekten çok önemli, en azından düşünceleri ifade noktasında bilimsel boyutun ve inanç boyutunun tartılmasında çok önemli. Belkide biz görmezliğimizin arkasında göremediğimiz idrak edemediğimiz şeyi yalanlamaya ihtiyaç duyuyoruz. Zira Bilim bile akla yakın etmiyor bazı konuları. Ama sonuca ulaşıldığının görüldüğü konulardan güç alarak yalanlama ihtiyacı doğuruyor sanırım. AYine aynı bilim Yaratıcının sanatını idrak ettiriyor.

    Sanırım buradaki ince nokta külli irada sahibinin, cüzi irade sahiplerinden üstün olduğu değil. Zira üstünlük dahi bir karşılaştırmaya götürüyor. Ever karşılaştırılamaz oluşu bazı Cüzi iradelerde yalanlama hissine sahip oluyor. Bunun sebebide benzetme açıklayabilme isteğinin ağır basması. Biliminde bu türlü bir kötü yanı var sanırım...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: El Fuego

    Evet. Gericiler düzenlediler ve katlettiler. Madımak olayı da aynısı... Ötekileştirmeyi ve düşmanlığı körükleyerek çıkar sağlamayı ilke edinen zavallılar bu işi hep tekrarlayacaklardır.

    Yine eskiye çok hızlı bir dönüş yaşanıyor.

    El Fuego,

    Kuran'da der ki: "Bir topluma olan kininiz sizi adaletten ayırmasın!"

    Madımak ve sair operasyonları düzenleyen iç/dış uzantılı derin görevlilere mi gerici diyorsun,
    yoksa kendini dindar müslüman olarak tanımlayan insanlara mı?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: abdullahors84

    Sayın kültür-bilim insanları;
    ...
    Ama lütfen yeter artık.

    Abdullah Örs,

    Yazılanlara bakınca görüyorum ki, Kültür-Bilim forumu bu mesajın için henüz hazır değil!



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Derin Millet -- 3 Mart 2012; 3:36:45 >
  • Kutuplaşma, tahammülsüzlük daha da artacaktır. Bu günlük hayat için de böyle, sanal için de böyle olacaktır. Çünkü - inançlar hariç olmalı - insanlarımız değerlerine doğma gibi sahip çıkıyor, sorgulamıyor, adeta tapıyor. İnançları ise zaten sorgulayamazsınız, inanırsınız veya inanmazsınız.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: sgrafik

    quote:

    Orijinalden alıntı: El Fuego

    Evet. Gericiler düzenlediler ve katlettiler. Madımak olayı da aynısı... Ötekileştirmeyi ve düşmanlığı körükleyerek çıkar sağlamayı ilke edinen zavallılar bu işi hep tekrarlayacaklardır.

    Yine eskiye çok hızlı bir dönüş yaşanıyor.

    El Fuego,

    Kuran'da der ki: "Bir topluma olan kininiz sizi adaletten ayırmasın!"

    Madımak ve sair operasyonları düzenleyen iç/dış uzantılı derin görevlilere mi gerici diyorsun,
    yoksa kendini dindar müslüman olarak tanımlayan insanlara mı?


    O zaman siz de benim gibi ''dindar ve kindar nesil üretme'' projesine soğuk bakıyorsunuz. Tamamen Kur'an-ı Kerim'e zıt bir garabet proje, güzel bu.

    Lafı çevirmeden direkt söyleyeyim de, açıklık kalmasın. Dindarlık ayrıdır, yobazlık ayrı... Dindar insan, baskıdan, iftiradan ve yalandan uzak durur. İbadetini ve yardımını çarşaf çarşaf yapmaz. Yobazlar malum işte.

    Fatih asker ihtiyacının en üst düzeye çıktığı zaman bir ferman çıkartır ve medrese öğrencilerinin askerlikten muaf olma durumlarını iptal eder. Yobazlar ayaklanırlar; ama Fatih'e diş geçirmek veya geri adım attırtmak mümkün değildir. Yerine gelen II. Bayezid'e korkunç bir baskı kurulur. Bayezid babasını çiğner ve eskiye dönüşe razı olur. Karşılığında ''Veli'' ilan edilir. Osmanlı'nın en son dönemlerine kadar yobazlar devamlı sorun olmuşlardır. 72.5 milleti kontrol eden Devlet-i Ali aynı hüneri yobazlara gösterememiştir.

    O yobazların tohumları hala aramızdalar ve aynı fitneyi çıkartmaya uğraşıyorlar.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi El Fuego -- 3 Mart 2012; 12:36:59 >




  • Dindar, “emperyalizm Çanakkale’ye dayandığında, başı kınalı olarak cepheye koşandır”, Dinci ise “İngiliz mandasında selamet arayandır.”
    Eren Erdem.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: momechikafute

    Dindar, “emperyalizm Çanakkale’ye dayandığında, başı kınalı olarak cepheye koşandır”, Dinci ise “İngiliz mandasında selamet arayandır.”
    Eren Erdem.

    Eren Erdem,

    Dindarlıkla dincilik bizim kitabımızda aynı şeydir ve ikisi de kutsalımızdır.
    Bu kavramlar küreselci emperyalistlerin bu millete yutturduklarındandır.

    Onların emellerine alet olup da bizim kutsallarımızı ve değerlerimizi aşağılamayın.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: sgrafik

    quote:

    Orijinalden alıntı: momechikafute

    Dindar, “emperyalizm Çanakkale’ye dayandığında, başı kınalı olarak cepheye koşandır”, Dinci ise “İngiliz mandasında selamet arayandır.”
    Eren Erdem.

    Eren Erdem,

    Dindarlıkla dincilik bizim kitabımızda aynı şeydir ve ikisi de kutsalımızdır.
    Bu kavramlar küreselci emperyalistlerin bu millete yutturduklarındandır.

    Onların emellerine alet olup da bizim kutsallarımızı ve değerlerimizi aşağılamayın.


    Din-ci yani ılımlı islamcıların kuran'da yeri yoktur.
    Dini araç olan kullananlara din-ci denilmektedir.Etrafına cıkıp bakarsan dincileri görebilirsin!

    Eren Erdem'in tespiti yerindedir.




  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.