Şimdi Ara

SIFIR ARAÇ SOHBET, FİYAT, KIYASLAMA KONUSU (ÖTV İNDİRİMİ, TÜKETİM, DONANIM VB.) (17. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: wixland Daha Az
1 Kayıtlı Üye ve 1 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
2.020
Cevap
181
Favori
143.346
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
19 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1516171819
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • aydancan A kullanıcısına yanıt
    Aynen o yüzden 2.0 motorlara da çıplak fiyatı üzerinden vergilendirme olmalı. 1.5 motor olup vergisiz fiyatı 2.0 motorun vergisiz fiyatından çok olan arabalar da var. Herkes premium araç alamıyor ama 2.0 motor araç almak da bu kadar zor olmamalı.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Üretim yapmayan bir ekonomide bir de denetim yapamayan bir devlet olunca belkide tek elle tutulur gelir kaynağı bu tarz saçma sapan vergiler oluyor. 2019 yılında otomobili lüks tüketim görmek bir yana üstüne yatlardan, katlardan, elmastan özel vergi almamayı tercih eden bir sistem varsa, ötv'nin kısa vadede sıfırlanması gibi bir durum bana makul gelmiyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Her şey zamlı, esnaf kan ağlıyor, iç turizm bitmiş, tatile çıkan insan yok. Araç fiyatlarında ÖTV inde ne inmese ne! Ekonomi bitik. Gidişat iyi değil. Hala distribütör diyorsunuz. Sanki her şey güllük gülistanlık bir tek otomobiller pahalı gibi bir hava hakim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Dövizin ateşi çıktı.Yarın inşallah havale geçirmez.6 yı geçerse eski ÖTV oranıda pek kurtarmayabilir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Böyle giderse sene sonuna doğru oluşacak tablo şudur.

    Bugün 100.000 TL 'ye satılan bir araç enflasyon ve kur dalgalanmaları ile sene sonunda 120.000 TL olur. Sene sonu yapılacak olası bir ÖTV indirimi ile aynı araç 105.000 civarında bir maliyetle satın alınabilir. Bu tabloya baktığımız zaman ''Bekleyeyim ÖTV indirimi gelir'' diyerek aslında pek de bir kar etmiyoruz. İhtiyacı olan insanın fırsat gördüğü anda aracını alması en mantıklı seçenek olarak görünüyor. Bizler bekledikçe maalesef distribütörler yaptıkları zamlarla ÖTV + Hurda vb. indirimleri yok ediyorlar. Beklemek kimsenin faydasına olmuyor.

    Mesela 2017 yılı yazından beri araç bakan biri olarak ta 2019 yazına kadar bekledim. Bu süreçte sıfır araçlarda güzel fırsatlar oldu. Ama değerlendiremedim. Fırsatlar vardı, kaçırdım. Zaman geçtikçe piyasa yükseldi. Araç fiyatları da uçtu! 70 Bin TL olan araçlar 100 Bin TL oldu. Tabi bu dalgalanmada ben de paramı altın olarak tuttum. Ekonomik olarak pek de olumsuz etkilenmedim. Ve artık zamanı geldi dedim. Haziran ayı sonunda aracımı aldım. Demem o ki beklemek pek de mantıklı değil. Ama şu an için ÖTV indirimi kalkmışken sıfır araç almak pek mantıklı değil gibi görünüyor. Yeniden indirim olursa değerlendirmekte fayda var diyorum.




  • Dövizin şu anda inmesi çıkması aşırı olmadığı sürece ( bir anda 1-2 TL birden) çok da önemli değil. Önemli olan risk boyutudur. Risk olduğu müddetçe hem kuru sabitlemek için firmaların ödeyeceği maliyet artar hem de gelecek ön görüsü sıkıntıya girer. Şu anda tam da bu durumda ilerliyor sektör. Dövizin biraz çıkıp çıkmamasına çok da takılmayın derim. Ayrıca yine ana firmaların desteği ile fiyatlar bu seviyelerde ilerliyor. Onlar da ümidini keserse satışlardan yine ciddi zamlar gelebilir.

    Vatandaş için önemli olan ise, otomotiv sektörü 2018 Kasım ayında itibaren bitti. 2 yıl kadar da bu devam eder. Eğer araç almayı düşünen varsa hangi noktada hesabına kitabına yatıyorsa alıp geçmeli. İster sıfır olsun ister ikinci el.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: haremsize

    Böyle giderse sene sonuna doğru oluşacak tablo şudur.

    Bugün 100.000 TL 'ye satılan bir araç enflasyon ve kur dalgalanmaları ile sene sonunda 120.000 TL olur. Sene sonu yapılacak olası bir ÖTV indirimi ile aynı araç 105.000 civarında bir maliyetle satın alınabilir. Bu tabloya baktığımız zaman ''Bekleyeyim ÖTV indirimi gelir'' diyerek aslında pek de bir kar etmiyoruz. İhtiyacı olan insanın fırsat gördüğü anda aracını alması en mantıklı seçenek olarak görünüyor. Bizler bekledikçe maalesef distribütörler yaptıkları zamlarla ÖTV + Hurda vb. indirimleri yok ediyorlar. Beklemek kimsenin faydasına olmuyor.

    Mesela 2017 yılı yazından beri araç bakan biri olarak ta 2019 yazına kadar bekledim. Bu süreçte sıfır araçlarda güzel fırsatlar oldu. Ama değerlendiremedim. Fırsatlar vardı, kaçırdım. Zaman geçtikçe piyasa yükseldi. Araç fiyatları da uçtu! 70 Bin TL olan araçlar 100 Bin TL oldu. Tabi bu dalgalanmada ben de paramı altın olarak tuttum. Ekonomik olarak pek de olumsuz etkilenmedim. Ve artık zamanı geldi dedim. Haziran ayı sonunda aracımı aldım. Demem o ki beklemek pek de mantıklı değil. Ama şu an için ÖTV indirimi kalkmışken sıfır araç almak pek mantıklı değil gibi görünüyor. Yeniden indirim olursa değerlendirmekte fayda var diyorum.
    Çok güzel bir noktaya değinmişsiniz. Aynı durum evde de geçerli. Adam 5 sene önce 200 bine aldığı evi 250 bine satınca kar ettim sanıyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Burakk0131 -- 8 Temmuz 2019; 15:3:21 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Hadi geçmiş olsun
    Yılsonuna doğru finansal kampanyalarla birşeyler çıkabilir.


    SIFIR ARAÇ SOHBET, FİYAT, KIYASLAMA  KONUSU (ÖTV İNDİRİMİ, TÜKETİM, DONANIM VB.)

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bu ay 3000 adet satılmış deniyor bu güne kadar. öyleyse durum çok kötü.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • *garanti süreleri gözden geçirilebilir.

    Sırf bayiiler ayakta kalsın diye kazığın sivri ucu yine müşteri itelenecek. Ayriyeten servis ücretleri de zamlanacak. Hepsi ne için bayiilerin ayakta kalması için, siz ayakta kalın diye biz yine mağdur olan taraf olalım ne kadar güzel dünya.

    *Prim kriterleri azaltılabilir.

    Burada bahsedileni tam anlayamadım. Bayi çalışanlarının satışlardan aldığı primler ise güzel noktaya değinilmiş. Normal maaşla çalışan personel tabiki satistan prim alacak motivasyon icin. Ancak ve ancak öyle primler aliniyorki çalışanın maaş almasına dahi gerek yok o derece. Primleri daha normalleştirmek giderler azaltılabilir, bayiye gidiyorsunuz çalışanın masasında sıra sıra ödüller var ilgisizlik diz boyu, suratsizlik son safha ve kendini lord sanıyor. Bu insanlar bu astronomik primlerle pohpohlanmaya devam ettiği sürece bu düzen gitmez.
    4-5 ay önce araç bakıyordum bayi bayi gezerek. Satış temsilcisi arkadas numaramı istedi verdim, beğendiğiniz araçta indirim olması durumunda sizi haberdar ederim gibisinden. Ardından müşteri memnuniyeti için 1-2 güne aranma ihtimaliniz var puanlama yaparlarsa tüm sorulara 10 üzerinden 10 verin gibisinden sohbet oldu. Ben de he tabi he veririm dedim. Aranmadim memnuniyet için ilginç geldi bu muhabbet de ayrıca.

    Demem o ki bayiiler tabiki kapanmasın, kimse ıssız kalmasına ama kendilerine acilen çeki düzen vermeleri gerekli.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: icemy

    Hadi geçmiş olsun
    Yılsonuna doğru finansal kampanyalarla birşeyler çıkabilir.


    Bende, yıl sonu kampanyaları ve uygun faiz olur diye tahmin ediyorum.

    Araç satışının düşük olması normal. Belirsizlik yüzünden araç alımını erteleyen kişiler yavaş yavaş duruma alışıp araç almaya başlayacaklardır. Yada sabredebilen, yıl sonunu bekleyip görecek?

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • jiraiiya kullanıcısına yanıt
    Bayiler servis bakım ücretlerini gözden geçirmeli ve makul seviyede tutmalı -ki garantisi geçen araçları servise çekebilsin. Bu yüksek fiyatlarla kimse yetkili servise gitmez. Araç satışları da düşüyor, bir süre sonra servise zorunlu giren araç sayısı da ciddi düşecek. Bence önemli olan garantisi biten araçları servislere çekebilmeleri için çözüm bulmaları.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • 25'inde faizler düşerse döviz yükselir araba fiyatları artar.Faizler aynı kalırsa döviz yine dalgalı deniz,ne olacağı meçhul.Faizler yükselirse şayet döviz bir miktar daha düşebilir ancak o zamanda araba alacak durumda olabilir miyiz muamma.

    O yüzden sevgili Romalılar elinizdekine öyle bir sıkı sarılın ki elinizden kaçacak yer bulamasın.2 litre az yakacak,2-3 teknolojik oyuncağım olacak diye 50-60 bin lira vermenin şu an hiç zamanı değil.

    Burada gelip reis faizi yapıştır trafik çok,avm otoparkları dolu,bugun faizler düşse herkes 3-4 araba alır diyenlere çok ayrı bir cevabım olurdu fakat malum..

    Son olarak benzinli otomobil sahiplerine Allah sabır selamet metanet versin.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Panthér kullanıcısına yanıt
    Üstat düşük faiz işe yarar ama çok sınırlı olur.Sıkıntı araç fiyatının ev fiyatına çok yaklaşmış olması.Çoğu kimsede 150-200 bin tl arası arabaya vereceğine ev kovalar.Ev fiyatları 2-3 senedir ortalama sabit giderken araba 2 ye katladı.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Firmaların çoğunun garantisi biten araçlar için yan sanayi bakım kitleri var. 400-500 TL gibi rakamlara KDV dahil bakım yapılıyor. Tabi ki orjinali ile arasında kalite farkı var ama aracı çok zorlamayan,çok km yapmayan,zorlu şartlarda kullanmayan kişiler için sorun değil.

    Bu fiyatların altına ise düşmesi kesinlikle bu kalitede üretildiği müddetçe imkansız. KDV,kurumlar vergisi derken % 40 vergi yükü var faturalı çalışan yerin.

    Sanayide yapılan bakımların çoğu çakma ürünler ile artık yapılıyor zaten fatura filan hak getire,100 bin kmlerde enjektörleri bozulan araç mı olur oluyor işte bu tür bakımlar ile. Şu anda kaliteli yağın 4 lt sinin maliyeti güncel araçlar için 100-150 TL aralığına geldi. Bir de bunun üstüne kar edeceksin, çakma veya alavare dalavere yapmadıktan sonra bu iş imkansız.

    Niye firmalar garantisi bitmeyen araçlara kendi yan sanayi ürününü kullanmıyor diye soran olabilir. Servis tavsiye edilen bir km sunar genel kullanıma göre. Bu ürünler de en zor kullanım şartlarındaki şartları bile karşılar. Normalde bakım periyodu diye birşey yoktur. Tavsiye edilen periyot olur. Siz aracınızı sürekli toz toprakta kullanırsanız veya arazi şartlarına sık giriyorsanız örneğin 20 bin km olan bakım aralığı 6 ay veya 10 bin km ye hatta bazı durumlarda 5 bin km'ye çekilmelidir. Fakat bunu takip etmek firma için imkansız olduğundan ayrıca müşteri ile sıkıntı yaşama sorunları da mevcut firmalar garanti kapsamındaki araçlarında topa girmezler. Sonrasında aracın periyodik bakımlarını ayarlama riski size ait olunca yan sanayi parça kullanımı sorun teşkil etmiyor.

    Sektör atlatır diye birşey söz konusu olamaz, gaz verici söylemler bunlar. Vatandaşta para yok, bugün 1000 TL bakım yılda çok gelir oldu insanlara, 4 lastik değiştirmek lüks oldu ki bilindik markaların şu anda takımı 2000-2500 TL ortalama bir aile aracının. Sarf malzeme dediğimiz klima kompresörü,enkektör gibi parçaların tanesi 5 bin TL bandını geçti. Vatandaş ne yapsın? Bisiklet yollarına ağırlık versinler ki bari oradan millet işini görsün.

    Ayakta kalacak olanlar sadece eskiden beri müşteri bağlantıları ve usta kalitesi yüksek olan servisler olur. Satış ekibinin sağlam olması bile artık bir yere kadar. Bu tür firmalar fiyatlardan da kırarak iş yapmaya devam eder. Ama bu tür servislerin sayısı çok değil. Haliyle geri kalanları yavaş yavaş eğer yıl sonu da birşey olmaz ise kepenkleri kapatır. Servisler kapandıkça da sanayi fiyatlarını arttırır,git gide rekabet azalır olan yine vatandaşa olur,kısacası artık geçmiş olsun. Bu iş iki sene boyunca böyle gider.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi tenekekutu -- 18 Temmuz 2019; 14:16:15 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: icemy

    Üstat düşük faiz işe yarar ama çok sınırlı olur.Sıkıntı araç fiyatının ev fiyatına çok yaklaşmış olması.Çoğu kimsede 150-200 bin tl arası arabaya vereceğine ev kovalar.Ev fiyatları 2-3 senedir ortalama sabit giderken araba 2 ye katladı.
    O yönden baktığımız da, tamamen doğru, böyle gözükmesi dediğin gibi ev fiyatlarının aynı oranda artmamasından kaynaklı düşük kalması.

    Ev fiyatına gelen uyduruk araç fiyatlarını gördükçe; bu fiyata araba alanlarda ev var mı? diye hep düşünürüm(yerleşik düzende olmayanları ayrı tutuyorum). Çünkü çoğu 100+ TL lik arabaya binenler kirada oturuyor! Oysa bu gün “istersek” 150.000TL ye ev almak ve hiç kira ödememek mümkün.

    Biz millet olarak araba işlerini seviyoruz. Yiyelim, giyelim, arabaya binelim..

    Başımızı sokacak bir yer mi? Amaaan! Boşver.

    Ben evi alalı 14 sene oldu, Otobüse binerim -ki binmiyor değilim- yine de küçük de olsa evime girer, kafam rahat uyurum. Araba benim için hep 2. Planda olmuştur, -imkan varsa- her zaman önce ev, derim.

    Bu aldığım son araç muhtemelen sıfır aldığım son araç, çünkü 200 verip araç almayı kafam almıyor, 2. ele bakınca da saçma fiyatlar??

    Herkes mevcut aracına iyi baksın, araç eskiden ihtiyaçtı şimdi bence lüks oldu.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Panthér -- 18 Temmuz 2019; 14:27:3 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Vergi vergi diyoruz da distribütörlerde sütten çıkma kaşık değil.
  • Emre Özpeynirci'nin son paylaşımına göre, Türkiye’de 12.5 milyon otomobil var. Bunların 8.1 milyonu 16 yaş altı, 4.4 milyonu 16 yaş ve üstü yani hurda statüsünde. (teşvike göre) Yaşlı araçları dahil edersek hane başına 0.54, etmezsek 0.34 araç düşüyor.

    Korkunç rakamlar bunlar, eskiden hane başına araç sayısı ki eşşek,katır,at oluyordu sanırım ülkede daha fazla idi. Ülkede insanların çoğu arabanın hayalini bile kuramıyor bu rakamlara bakarsak,kurarsa da Kuş serisi ve Reno 9
  • 
Sayfa: önceki 1516171819
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.