Şimdi Ara

Şimdiki RPG'lerde eski tadı bulabiliyor musunuz? (2. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
61
Cevap
1
Favori
2.961
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • PC için konuşursak Gothic II'nin tadı başka hiçbir oyunda yoktu... Ayrıca çok eski olmasa da LotR The Third Age adlı oyun harikadır. Konsol sahibi olup sıra tabanlı RPG sevenlerin mutlaka oynaması gerekir.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Millennium

    Açıkçası ben bulamıyorum. Bugün bile hala Fallout 1-2 oynarım. Arcanum oynarım. Olmadı Lionheart: Legacy of Crusader oynarım. Dürüstçe söylemek gerekise eskinin izometrik RPG oyunlarında aldığım tadı şimdiki grafik ve aksiyon bombası RPG'lerde bulamıyorum. Yanlış anlamayın, kötü oyunlardır demiyorum, demek istediğim bana o RPG tadını veremiyorlar. Sizde de böyle bir durum söz konusu mu?


    İzometrik oyunlara karşı bir zaafım var. Belki artık varolmadıklarındandır. Eskiden Baldur's Gate çakması dediğim, vasat kalitedeki oyunları bile (Gorasul, Pool of Radiance 2, Prince Of Qin gibi) bulup oynayıp bitirdim geçtiğimiz senelerde. Neverwinter 2'yi izometrik bakış açısına getirerek oynadım hep. Dragon Age'i de mümkün olduğu sürece izometrik açıdan oynayacağım, nostaljik havayı vermesi açısından. Şunu açıkca söyleyeyim: bugün deseler ki yeni Dragon Age'i Infinity Engine ile yapıcaz. (tamamen hayal) Buna en çok sevinen insanlardan olurdum herhalde. Infinite Engine ile veya Arcanum oyun moturu ile 100 ayrı RPG yapsınlar, 100ünü de gidip orjinal alırım.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: tarikay93

    PC için konuşursak Gothic II'nin tadı başka hiçbir oyunda yoktu... Ayrıca çok eski olmasa da LotR The Third Age adlı oyun harikadır. Konsol sahibi olup sıra tabanlı RPG sevenlerin mutlaka oynaması gerekir.


    Gothic 2 konusuna canı gönülden katılıyorum.

    LotR The Third Age'i ise geçen ay PS2 emülatöründe denedim. Görsel efektleri güzel, sesler ve müzikler zaten filmden alındığından süper, savaşlar da turn based. Ama, oyun çok linear ve RPG öğeleri çok kısıtlı. Doğru dürüst inventory olayı bile yok. Yeni zırh alınca eskisi kayboluyor falan. RPGden çok turnbased savaşları olan bir adventure oyunu gibi. Gerçi japon RPGsi denilen türün zayıf kaldığı noktalar da bunlar.
  • Hocam ben de eskilerini arıyorum ya. Şimdikilerde çok ayrıntı var gibi. Mesela Oblivion, Fallout 3... Yok patch'di moddu bilmem neydi derken çok zaman alıyor. Çok fazla kafa patlatmak istemememden belki de...

    Ha eskileri de zaman alıyordu ama oturuyodun oyununu oynuyodun, hack'n slash dalıyodun, büyü müyü derken geçiyodu. Şimdikiler gibi uğraşmıyodun bu kadar. Yok git babanı bul, ordan bilmem ne al, ayak işi yapıyoruz yan görev diye. Yenilerde grafik kasıyolar ancak, eskisi gibi sarmıyor beni de nedense. Ya biz büyüdük beğenmeyenler olarak, ya da haklılık payımız var, o ruh kalmamaya başladı.

    Adamlar Diablo 3 çıkaracak, o da izometrik yeni oyun ama grafiklerden hiç hoşlanmadım, o da ayrı konu.

    buyrun:

    http://img110.imageshack.us/img110/1681/1214657022122wu5oq6.jpg




  • grafikler ne kadar iyi olursa rpgde kendimi o kadar oyunun içinde hissediyorum.mesela oblivionun grafikleri 10 yıl öncesi gibi olsaydı gece ormanda atımla ilerken aldığım hazzı ondan alamazdım.görüntüler gerçeğe yakın olmalıki rpgnin bi anlamı olsun.adı üstünde role playing game.ayrıca en nefret ettiğim şey hack'n slash dir.saçmalıktan başka birşey değil
  • İnsallah Dragon Age bu görüşü yıkacak...İzometrik görünüşlü olursa bir de tadından yenilmez...
    Fakat bence yeni oyunların bazılarında da eski oyunların hikayesi kadar derin hikayelere sahip olabilir...Bence yeni oyunlardan da cevherler cıkabiliyor Bilhassa yeni younlardan Kotor 1 ve 2,Fallout 3,NWN serisi,Gothic 1,Oblivion gibi oyunlar rpg severler icin gayet doyurucu...
  • Nwn'ye haksızlık edilmiş, oyunu aynen BG gibi D&D kurallarıyla oynamak mümkün.

    Son zamanlarda konu derinliği olarak bir tek witcher eski oyunlara yaklaştı, o da maalesef saçma sapan bir savaş sistemiyle çıktı. Ama oyun 4 4'lük.

    Bir konsol sahibi olarak üzülerek söylüyorum ki, konsollar efsane Rpg'lerin katili oldu. Oblivion ve Fallout 3 gibi uyduruk oyunlar türedi. İşin acısı genel beğeni o yönde olduğundan bizim eski tarz oyunları hiç bir firma yapmak istemiyor. Ben gerçi Blizzard'dan umutluyum, Diablo gibi hack&slash olmayan yepyeni bir eski usul rpg serisiyle çok can yakabilir. Yeni veletleri o tarz oyunlarla tanıştırıp, piyasaya bir çok benzerinin girmesini sağlayabilir.
    Grafiklere saçma sapan saatler harcıyacaklarına, kolay isometrik bir motorla 100 saatte yakın oyun yapmaları çok efsane olur.

    Bugün Baldur's Gate'in grafikleri Hd olsa, Oblivioncuların çoğu eminim bir daha yüzüne bakmaz.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ckukner

    Nwn'ye haksızlık edilmiş, oyunu aynen BG gibi D&D kurallarıyla oynamak mümkün.

    Son zamanlarda konu derinliği olarak bir tek witcher eski oyunlara yaklaştı, o da maalesef saçma sapan bir savaş sistemiyle çıktı. Ama oyun 4 4'lük.

    Bir konsol sahibi olarak üzülerek söylüyorum ki, konsollar efsane Rpg'lerin katili oldu. Oblivion ve Fallout 3 gibi uyduruk oyunlar türedi. İşin acısı genel beğeni o yönde olduğundan bizim eski tarz oyunları hiç bir firma yapmak istemiyor. Ben gerçi Blizzard'dan umutluyum, Diablo gibi hack&slash olmayan yepyeni bir eski usul rpg serisiyle çok can yakabilir. Yeni veletleri o tarz oyunlarla tanıştırıp, piyasaya bir çok benzerinin girmesini sağlayabilir.
    Grafiklere saçma sapan saatler harcıyacaklarına, kolay isometrik bir motorla 100 saatte yakın oyun yapmaları çok efsane olur.

    Bugün Baldur's Gate'in grafikleri Hd olsa, Oblivioncuların çoğu eminim bir daha yüzüne bakmaz.

    peki üstad




  • Efendim yaşım 27, çok ama çok rpg oynamadım.Rpg yi mmorpglerden tanımış birisiyim.Onun için konuda geçen birçok oyununda isimlerini ilk defa duydum(Witcher,Oblivion,Gothic vs dışında).Şimdi diyorsunuzki oyun firmaları rpg yi bıraktı,daha çok görüntüye yada aksiyona dayalı oyunlar yapıyor.Efendim doğrudur,600 lira ekran kartına para verip ucube yaratıkları ucube şekillerde kontrol etmek istemem ve ben düşünüyorumki yapımcı firmalarda bu şekilde düşünüyor.Oyuncu bunu istiyor.Tepe kamera açısıyla nasıl rpg yapıyorsunuz.Yani bana göre kabaca rpg;yaşadığın gerçek hayattan soyutlaşıp,oynadığın oyunun içinde yaşamaktır.Bunu çizgisel çizimlerle kıytırık animasyonlarla nasıl sağlayabiliyorsunuz.Bir npc nin konuşması bile beni o oyunun içine 3 boyutlu sokmaya yeter.Yani kötümüdür kısmen tps görüş açısıyla gerçekci ortamlarda atın üzerinde koşmak,savaşmak?Mk dan fırlama dövüş comboları,Pop'den kaçma aksiyon anları hiç mi haz vermez?
    Ha olayın rp(konu vs hepsi içinde) boyutu kısılmamalı,buna kesinlikle katılıyorum.Lakin bunu sağlarken aksiyonuda sunmak bence rpg doğasına aykırı değil aksine dedimya oyunun dünyasına tam manayla girme bakımından uygundur.
    Şöyle güzel rpg öğeleriyle hazırlanmış,üstüne grafiksel bazda aksiyon serpiştirilmiş bir oyunun tadına varılmaz.
    Üstadlarım yazdıklarım yanlış anlaşılmasın.Bu güzel günlerde kimseyi kırmak yada sinirlendirmek maksadım yoktur.Nacizane yorumumu bildirdim.
    Sürci lisan ettimse affola.Saygılarımla.




  • oblivion hariç,son yıllarda hiç bir rpg'yi severek veya uzun uzun oynamıyorum...baldurs gate gibi bir oyun ve neverwinter nights gibi oyunlar şimdikiler 1500 basar,hatta NoX diye bir oyun vardı o bile çok ama çok daha iyi
  • quote:

    Orijinalden alıntı: EXCELANCEE28

    Efendim yaşım 27, çok ama çok rpg oynamadım.Rpg yi mmorpglerden tanımış birisiyim.Onun için konuda geçen birçok oyununda isimlerini ilk defa duydum(Witcher,Oblivion,Gothic vs dışında).Şimdi diyorsunuzki oyun firmaları rpg yi bıraktı,daha çok görüntüye yada aksiyona dayalı oyunlar yapıyor.Efendim doğrudur,600 lira ekran kartına para verip ucube yaratıkları ucube şekillerde kontrol etmek istemem ve ben düşünüyorumki yapımcı firmalarda bu şekilde düşünüyor.Oyuncu bunu istiyor.Tepe kamera açısıyla nasıl rpg yapıyorsunuz.Yani bana göre kabaca rpg;yaşadığın gerçek hayattan soyutlaşıp,oynadığın oyunun içinde yaşamaktır.Bunu çizgisel çizimlerle kıytırık animasyonlarla nasıl sağlayabiliyorsunuz.Bir npc nin konuşması bile beni o oyunun içine 3 boyutlu sokmaya yeter.Yani kötümüdür kısmen tps görüş açısıyla gerçekci ortamlarda atın üzerinde koşmak,savaşmak?Mk dan fırlama dövüş comboları,Pop'den kaçma aksiyon anları hiç mi haz vermez?
    Ha olayın rp(konu vs hepsi içinde) boyutu kısılmamalı,buna kesinlikle katılıyorum.Lakin bunu sağlarken aksiyonuda sunmak bence rpg doğasına aykırı değil aksine dedimya oyunun dünyasına tam manayla girme bakımından uygundur.
    Şöyle güzel rpg öğeleriyle hazırlanmış,üstüne grafiksel bazda aksiyon serpiştirilmiş bir oyunun tadına varılmaz.
    Üstadlarım yazdıklarım yanlış anlaşılmasın.Bu güzel günlerde kimseyi kırmak yada sinirlendirmek maksadım yoktur.Nacizane yorumumu bildirdim.
    Sürci lisan ettimse affola.Saygılarımla.



    Aslında kamera açısı buradaki son problem. Yine de oyun alanına tam manasıyla hakim olmak açısından ve combatlarda strateji geliştirmek bakımından izometrik kamera tercih sebebimdir. RPG'nin rol kısmında ise kameranın, bakışın ve perspektifin hiç ama hiç bir önemi yoktur. RPG'de önemli olan senaryo derinliği, karakterler arası etkileşim ve pc'nin (player character) tepkilerinin oyuna iyi yansıtılmasıdır. RP serverında WoW oynamış ve daha sonra 'burada RP falan yok' diyerek PvP servera geçmiş ve BC'de endgame gördükten sonra bırakmış biri olarak diyebilirimki MMORPG'nin MMO'sunu bilmem ama RPG kısmı ticari bir yalandır. RPG'nin anlamı stat ve skill değildir. Eğer öyle olsaydı; biz yıllarca elimizde kağıt ve kalemlerimizle, zarlarımızla çok ama çok yanlış bir iş peşinde koşuyorduk. Ayrıca masaüstünde kamera yoktur, herşey zihninde olup biter, ancak RPG açısından hiç bir bilgisayar ya da konsol oyunu masaüstündeki tecrubelere yaklaşamamıştır ki teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin hiç bir zaman yaklaşamayacaktır. Hazır diyaloglarla, hazır tepkilerle asla masaüstünün RPG havasını veremeyecektir oyunlar.
    Neyse, işin aksiyon yönüne gelince; aslında dediğin gibi kimi oyunlar var piyasada ancak onlar basit Hack'n Slash'lerden öteye geçemediler. Bir RPG oyuncusu neden aksiyon sevmez de pointerı tıklatıp skill kullanmayı sever? Bunu anlamak için öncelikle yine masaüstüne bir yolculuk yapmamız lazım. Bazı masaüstü seanslarında 6 saat oyun oynanır ama hiç combat olmaz. Bazen de tüm senaryo boyunca basit bir bar kavgasından başka (hele grupta cüce varsa) aksiyon gerçekleşmez ve aylarca sürecek oyun yine de çok heyecanlı geçebilir. Zamanında TSR'ın kimi adv. pack'leri vardı içerisinde hiç dövüş, savaş bulundurmayan. RPG'nin özü delicesine dövüşmek değildir. Tabi burada bilgisayar RPG'sinde dövüşün gerekliliğini azımsamayalım. Temelinde kapılar ve önceden yazılmış hareketler bulunduran, senaryoya müdahale ederken bile programcıların istediği yönlere doğru müdahale ettiğimiz bir oyun türünde savaşlar olmazsa olmaz. Olmazsa sıkılırız. Ancak bu demek olmuyor ki parçalayalım, dağıtalım, kıralım. Onun yerine pointerı döveceğimiz kişinin üzerine götürüp basalım, oyunu pauselayıp en uygun skill ya da spelli seçelim, sakin olalım, reflekslerimizi değil, aklımızı kullanalım. Mouse'ta saldırı tuşuna en seri basan değil kafası çalışan kazansın. Ayrıca bu yolla, kendimizi çatlatarak kastığımız levelin de bir anlamı olsun, statlere göre karakter misslesin ya da crit vursun. Statleri vermenin bir anlamı olsun, bir roundda iki spell çıkarabilen epic bir wizardımız olsun ya da round mound olmasın mouse'un sağ tuşuna basıp duralım, o da fireball atsın dursun. Mana mı biter, pot var canım ne olacak!
    Tabi burada yazmış bulunduklarım demek değil ki yazdıklarına kıl oldum, acilen cevap yetiştirmem lazım. Sadece nacizane fikrim olarak her şeyin metalaşmasına, özünü kaybedip pazarlaşmasına karşıyım. Yeni şeyler denemek güzeldir, iyi bir formül ile hem piyasada tutunup hem de sanat eseri kıvamında işler çıkarabilir insan yeni şeyler deneyerek. (örneğin divinity 2'yi çok beğendim)




  • Aksiyona dayalı bir RPG oyununda sorun şuradan çıkıyor. Savaşların sonucu çoğunlukla yarattığınız karakterin skill ve leveline göre değil, parmaklarınızın ve gözlerinizin hızına göre belirleniyor. Misal yılların oyunculuğunun verdiği bir özellik herhalde parmaklarım oldukça hızlıdır dolayısıyla güçsüz bir karakter seçsem de bir action RPG'de combatlar benim için hiç sorun olmaz. Çoğu yaratık bana bir kılıç darbesi bile indiremeden onları Hakkın rahmetine kavuştururum. Ama bu karakterimin skillerinden değil, benim parmak-göz skillerimren kaynaklanır. Bu demek değildir ki bu oyunlar zevksiz, ancak tam RPG havası veremez bu yüzden. Ancak oyun sıra tabanlı olsaydı bu kadar kolay yaratıklar ölmeyecek, yönettiğim karakterin özellikleri önem kazanacaktı.

    RPG'nin aslı da oynadığın karakterle kendini bütün hissetmek değildir. Pek çoğumuz bir aksiyon oyununda bir FPSde de kendimizi karakter ile bütünleştirebiliriz. Ama bu o oyunları RPG yapmaz. Önemli olan seçmiş olduğun karaktere göre oyun tarzının şekillenmesidir. Bilgisayar RPGsinin özü burada yatar. Bu durumda masaüstüne en çok yaklaşan Fallout 1,2 ve Arcanum'dur. Örneğin yukarıda bahsettiğim oyunlarda diplomatik ve savaşmaktan çok kaçmaya yönelik bir karakter yarattıysanız dialoglarda ona göre şekillenir. Örneğin karakterinizin diplomacy skilli yüksekse size o durumdan savaşmadan çıkma imkanı verilir. Oyunu çok az savaş ile bitirebilirsiniz. Veya karşınıza çıkan durumlarda karakterinizin mizacına göre seçim şansı sunulabilmesidir. Kötülük veya iyilik yolunda koşmak gibi. Skille göre oynanış tarzının belirlenmesi sadece savaşlara yönelik de değildir. Örneğin dağın tepesinde bir manastır var. Karakterinizin tırmanma skilli varsa yukarı çıkabilir yoksa çıkamayıp başka yol ararsınız. Burada karakterinizin başarı ile çıkıp çıkamayacağını belirleyen ise bu skilldeki ustalık düzeyidir. Parmaklarınız değil.

    Bu seçenekleri sunabilen bir RPG masaüstüne yaklaşabilir (ancak asla onunla bir olamaz yine Thausael'in yazısında yazanlardan ötürü), her değişik karakter seçiminde oyun size farklı bir hikaye, farklı yollar, farklı görevler, farklı bir oynanış tarzı sunuyorsa bu dediklerimi başarmış, RPG ismini haketmiştir. Ancak böyle bir oyun yapmak da çok ince hesaplar, çok uzun geliştirme süreçleri, bolca bütçe gerektirir. Bunun sonucunda satışlar da iyi olmayınca (O kadar övülen Arcanum yalnızca 300.000 adet satmıştır.) dağıtımcı firmalar paralarını bu tarz oyunlara yatırmaktansa, yapım süresi kısa, güzel grafikli, action RPGlere yönelirler.

    Örneğin Sacred'ın başlangıçta action RPG yerine yukarıda saydığım özelliklere sahip bir oyun olduğunu, Ikarion isimli bir firma tarafından geliştirildiğini, Drakensang'in de oyun dünyası olan The Dark Eye evreninde geçtiğini, isminin de Armalion olduğunu, yapım aşamasının ortalarına doğru firmasının gerekli parayı bulamamasından ötürü battığını ve batanların Ascaron'u kurup Armalion'u Sacred'a çevirdiğini biliyormuydunuz? Hatta youtube da aratırsanız trailerını da bulursunuz.




  • Grafikleri tamam çok güzel yeni çıkan rpglerin. Konu olarak vasat diyebilirim. Eskilerde grafik yok fakat taş gibi Konu var!
  • o değil de, keşke masaüstünde iyi bi master ve kafa dengi 5-6 kişiyle an az 1 ay süren bi rpg patlatabilsem. eskişehirde zor gerçi ama olsa ne güzel olurdu. 1-2 kere dışında masaüstü rpg deneyimim olmadı. onlar da çok kısa sürdü. senaryo yaratmada kafam iyidir, bi süre sonra güzel de master olur benden, güzel güzel oyunlar oynatırdım. ama nerdeeeee... diablo 4 kadar hayal
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Difference

    o değil de, keşke masaüstünde iyi bi master ve kafa dengi 5-6 kişiyle an az 1 ay süren bi rpg patlatabilsem. eskişehirde zor gerçi ama olsa ne güzel olurdu. 1-2 kere dışında masaüstü rpg deneyimim olmadı. onlar da çok kısa sürdü. senaryo yaratmada kafam iyidir, bi süre sonra güzel de master olur benden, güzel güzel oyunlar oynatırdım. ama nerdeeeee... diablo 4 kadar hayal

    Üstad DM'lik dediğin olay o kadar kolay değil...Yaklasık 1999 yılından beri masaüstü oynuyorum ve hala kendimde DM'lik bilgi ve birikimini göremiyorum...Oynatacağın Dünya'nın kurallarını yaklasık ezbere bilmen ve Dünya'sını cok iyi tanıman gerekli bu bilgi ve birikim isteyen bir iş...
    Ayrıca ben masaüstünde zarla oynandan ziyade DL Saga'yı tercih ederim...Dragonlance evreni yaratılmış en geniş evrenlerden biridir...
    Herneyse cok uzattım kısadan hisse DM'lik öyle kolay bir iş değil...
    Son olarak da masaüstü oynamak istiyorsan İstanbul'da ki veya Ankara'da ki convention'lara gelebilirsin...Konaklamayı bedava hallediyorlar...Genellikle orada oynayan arkadaslardan müsait olan birinde kalıyorsun...Mesela daha b.gün İcon başladı ve her zamanki gibi biz DL Saga'lar la hicbir bilgisayarın veremeyeceği güzellikte bir RP oynadık




  • doğrudur, zor diye duymuştum zaten. e o zaman işi ustalara bırakmak lazım. ben sadece bi şeyler üretmeyi yazmayı seven biri olduğum için yaparım heralde diyodum. işin içinde başka şeyler de var demek.

    istanbulda da, ankarada da konaklama yerlerim var ama gidemem uzun süreliğine. üniversitede aynı anda iki sınıf birden okuyorum, aynı anda 2-3 işte birden çalışıyorum, kpssye hazırlanıyorum ve daha neler neler. baya yoğunum. eskişehirde olsa, bu koşuşturmacanın içinde kafa dağıtmak için çok iyi olurdu
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Difference

    doğrudur, zor diye duymuştum zaten. e o zaman işi ustalara bırakmak lazım. ben sadece bi şeyler üretmeyi yazmayı seven biri olduğum için yaparım heralde diyodum. işin içinde başka şeyler de var demek.

    istanbulda da, ankarada da konaklama yerlerim var ama gidemem uzun süreliğine. üniversitede aynı anda iki sınıf birden okuyorum, aynı anda 2-3 işte birden çalışıyorum, kpssye hazırlanıyorum ve daha neler neler. baya yoğunum. eskişehirde olsa, bu koşuşturmacanın içinde kafa dağıtmak için çok iyi olurdu

    Yok canım yapamazsın diye birşey yoktur ...Sadece epey bir oyun deneyimi ve bilgi birikimi ile zamanla yapabilirsin...Ben su anda ev ortamlarında cafe ortamlarında DM'lik yapıyorum fakat iş ciddi olarak convention'lara gelince işi başkalarına bırakıyorum...
    Senin icin zor bir durum olsa gerek...Allah kolaylık versin...İnsallah Eskisehir'de de bir convention yaparlarda belki oralarda görüsüp yüzyüze de tanısırız diyelim




  • BİOWARE DEN BAŞKASI YALAAAN
  • Risen'ı oynadıktan sonra diyorum ki Risen'da eski RPG tadı bulabildim. Gothic 2'yi ve hatta daha fazlasını buldum Risen'da. İnşallah Dragon Age: Origins'te de Baldur's Gate tadını ve hatta daha fazlasını bulabilirim. Diablo 2 tadını da Diablo 3'ten fazlasıyla bulabileceğim gibi geliyor. Yine de yeni RPGlerde zorluk seviyesinin düşük olduğu tezim halen geçerli. Şimdi her gelen oyunu direkt en son zorluk seviyesine getiriyorum.

    Oynanışı aksiyona dayanan RPGlerde sorun yok, zebille zaten. Durdurulabilir gerçek zamanlı RPGlerde de sorun yok. NWN2, Drakensang yeterince iyi. Yeni gelecek Dragon Age ve Drakensang 2 de yüzümüzü kara çıkarmayacak gibi.

    Tek eksik sıra tabanlı RPGler. Sıra tabanlı RPG sayılabilecek son oyunlardan bir King's Bounty var. O da RPG değil de Heroes gibi. Might&Magic 6-7-8-9, Wizards&Warriors, Wizardry 8 gibi parti yönettiğimiz, FPS görüntülü, sıra tabanlı RPGler öldü. Fallout 1,2, Arcanum, ToEE gibi izometrik sıra tabanlılar da öldü. Bir Age Of Decadence var yenilerden bu tadı yaşatabilecek. Umarım bir gün birileri eskiye sadık bir M&M 10, W&W 2 veya Wizardry 9 yapabilir.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Gokyabgu

    Risen'ı oynadıktan sonra diyorum ki Risen'da eski RPG tadı bulabildim. Gothic 2'yi ve hatta daha fazlasını buldum Risen'da. İnşallah Dragon Age: Origins'te de Baldur's Gate tadını ve hatta daha fazlasını bulabilirim. Diablo 2 tadını da Diablo 3'ten fazlasıyla bulabileceğim gibi geliyor. Yine de yeni RPGlerde zorluk seviyesinin düşük olduğu tezim halen geçerli. Şimdi her gelen oyunu direkt en son zorluk seviyesine getiriyorum.

    Oynanışı aksiyona dayanan RPGlerde sorun yok, zebille zaten. Durdurulabilir gerçek zamanlı RPGlerde de sorun yok. NWN2, Drakensang yeterince iyi. Yeni gelecek Dragon Age ve Drakensang 2 de yüzümüzü kara çıkarmayacak gibi.

    Tek eksik sıra tabanlı RPGler. Sıra tabanlı RPG sayılabilecek son oyunlardan bir King's Bounty var. O da RPG değil de Heroes gibi. Might&Magic 6-7-8-9, Wizards&Warriors, Wizardry 8 gibi parti yönettiğimiz, FPS görüntülü, sıra tabanlı RPGler öldü. Fallout 1,2, Arcanum, ToEE gibi izometrik sıra tabanlılar da öldü. Bir Age Of Decadence var yenilerden bu tadı yaşatabilecek. Umarım bir gün birileri eskiye sadık bir M&M 10, W&W 2 veya Wizardry 9 yapabilir.

    Konu ile alakasız ama Drakensang 2 mi geliyor??? Geliyorsa vallaha süper olacak...Ben nedense inanılmaz beğenmiştim o oyunu...Umarım yarattığımız karakteri 2.oyunda kullanmıyoruzdur,ben oyunu sildiğimden karakterimde uctu,o zaman epey üzüleceğim




  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.