Üye Girişi
Bağlan Google+ ile Bağlan Facebook ile Bağlan
Yeni Kayıt
Tüm Forumlar
  • Tüm Forumlar
  • Motorlu Araçlar Dünyası
  • Markalar
  • Subaru
  • Bu Konuda
Şimdi Ara

Subaru forester kullananlar.. (13. sayfa)

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Bu Konudaki Kullanıcılar:
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
1.721
Cevap
66
Favori
432.138
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
Konuya Özel
2 oy
Öne Çıkar
Cevapla
Sayfa: önceki 1112131415
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Forester-14 kullanıcısına yanıt
    Söyledikleriniz doğru Volvo için. İsveçlilerle çok çalışan ve Volvo çarpışma test alanını da ziyaret etmiş bir kişi olarak, onları takdir etmemek mümkün değil. Yalnız Subaru da yaya ile çarpışmalarda yayayı koruma ve çocuk koltuğuna oturmuş bulunan çocukların kaza emniyeti açısından fenomendir. Yani Volvo tamam ama güvenlik konusunda çok üst düzey bir otomobil kullanıyorsunuz, Dünya'nın en iyilerinden biri...
  • drakyuz D kullanıcısına yanıt
    Bak bazı örnekler vereyim de, IIHS'in youtube'da videoları dolaşan önden çarpışma testlerinin herşeyi temsil etmediğini görelim;

    2013 Forester EuroNcap önden çarpışma sonrası;
    A sütunu geri hareket; 3mm
    Fren pedalı geri hareket; 67mm
    Fren pedalı yukarı hareket; 25mm

    Yandan çarpışma puanı; 8
    Yandan direğe çarpma puanı; 6,5
    Arkadan kazalarda boyun koruma puanı; 3,3

    2013 Mazda CX-5 EuroNcap önden çarpışma sonrası;
    A sütunu geri hareket; 4mm
    Fren pedalı geri hareket; 28mm
    Fren pedalı yukarı hareket; 1mm

    Yandan çarpışma puanı; 8
    Yandan direğe çarpma puanı; 8
    Arkadan kazalarda boyun koruma puanı; 3,6

    Yani mükemmel bir şasi (kasa) dizayn etmek büyük bir başarıdır ve olayın başlangıç noktasıdır. (bunu Subaru için değil, tüm markalar için söylüyorum) Ancak bunu ikincil koruyucu unsurlarla iyi desteklemezseniz, örneğin yaşam kabini aynen durabilir, fren pedalınız sürücünün bacağını yaralayabilir.

    Bunun tersi de doğru. Harika koruyucu sistemler yapıp, şasinin direncini (ve tabi ki darbe emme ve dağıtımını) iyi ayarlamazsanız da başarı gelmez. (bunu da herhangi bir üreticiye yönelik değil, genele yazdım)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mtutun -- 12 Kasım 2013; 14:25:28 >




  • Şasinin burulma direnci, aracın arazi kabiliyeti için olduğu kadar, yol tutuşu, trim sessizliği gibi unsurlar için de önemlidir. Evet senin dediğin 1 veya 2 tekerlek havadayken kapı açıp, kapatma hadisesini şasi rijitliğini göstermek için yapıyorlar.

    Araçlarda birden fazla çelik tipi kullanılır. Bazen 4-5 değişik alaşımda çelik kullanımı görülür. Biz bunlara görev çeliği diyoruz. Aracın öyle bölümleri vardır ki, ne olursa olsun çeliğin direncinin şeklini korumaya yetmesi gereklidir. Bunu dikine veya cross takviyelerle, veya kalınlıkla yapabilirsiniz. Ama ağırlığı ve tüketimi de arttırırsınız. Ya da yüksek alaşımlı çelik kullanımı ile, ağırlığı azaltıp, hem de daha güçlü yapabilirsiniz. Ağırlığın azalması, çarpışma anlarında ortaya çıkan sönümlenmesi gereken enerji miktarını da azaltacağından daha da yararlıdır. Aracın bazı bölümlerinde ise, kasıtlı olarak çelik bölümlerin deforme olması planlanır, darbe gücünü emmesi açısından. Kozmetik olarak adlandırdığımız dış panellerde ise genellikle mild steel olarak tabir edilen, baz çelik kullanılır.

    Modern araçlarda bugüne kadar kullanılan en yüksek dayanımlı çelik Mazda CX-5'de kullanılan 1.800 MpA (mega pascal) çeliktir. Yine modern araçlarda 400 veya 600 MpA ile başlayarak 1.600 MpA'ya kadar uzanan bir skalada yüksek alaşımlı çelik kullanımı artık modele göre %60 sınırını aşmakta...

    Yüksek alaşımlı çelikler, çok yüksek alaşımlı çelikler, Ultra yüksek alaşımlı çelikler diye ayrıma tabidir. HSS, UHSS gibi gördüğünüz terimler bunları ifade eder.




  • abi sağolasın valla yıllarca araştırsak bu kadar bilgiye erişemezdik...emeğine yüreğine sağlık..
  • quote:

    Orijinalden alıntı: mtutun

    Şasinin burulma direnci, aracın arazi kabiliyeti için olduğu kadar, yol tutuşu, trim sessizliği gibi unsurlar için de önemlidir. Evet senin dediğin 1 veya 2 tekerlek havadayken kapı açıp, kapatma hadisesini şasi rijitliğini göstermek için yapıyorlar.

    Araçlarda birden fazla çelik tipi kullanılır. Bazen 4-5 değişik alaşımda çelik kullanımı görülür. Biz bunlara görev çeliği diyoruz. Aracın öyle bölümleri vardır ki, ne olursa olsun çeliğin direncinin şeklini korumaya yetmesi gereklidir. Bunu dikine veya cross takviyelerle, veya kalınlıkla yapabilirsiniz. Ama ağırlığı ve tüketimi de arttırırsınız. Ya da yüksek alaşımlı çelik kullanımı ile, ağırlığı azaltıp, hem de daha güçlü yapabilirsiniz. Ağırlığın azalması, çarpışma anlarında ortaya çıkan sönümlenmesi gereken enerji miktarını da azaltacağından daha da yararlıdır. Aracın bazı bölümlerinde ise, kasıtlı olarak çelik bölümlerin deforme olması planlanır, darbe gücünü emmesi açısından. Kozmetik olarak adlandırdığımız dış panellerde ise genellikle mild steel olarak tabir edilen, baz çelik kullanılır.

    Modern araçlarda bugüne kadar kullanılan en yüksek dayanımlı çelik Mazda CX-5'de kullanılan 1.800 MpA (mega pascal) çeliktir. Yine modern araçlarda 400 veya 600 MpA ile başlayarak 1.600 MpA'ya kadar uzanan bir skalada yüksek alaşımlı çelik kullanımı artık modele göre %60 sınırını aşmakta...

    Yüksek alaşımlı çelikler, çok yüksek alaşımlı çelikler, Ultra yüksek alaşımlı çelikler diye ayrıma tabidir. HSS, UHSS gibi gördüğünüz terimler bunları ifade eder.

    Mustafa bey, kaç zamandır sizi arıyordum nette, özlettiniz valla kendinizi, bugün mesajlarınızı görünce çok sevindim, selamlar




  • bir de üreticinin bir felsefesi bir geleneği oluyor...subaru nun tüm eski modellerine baktım..hani "çuvallamış" diyebileceğim bir sonuç yok.. 2005 foresterda da yok 2007 imprezalarada da kötü sonuç yok...tabi bu eğilmeler, dirençler yıllar geçtikçe iyileşiyor...insan satış rakamlarına bakınca şaşırıyor...sağlam ya da güvenli olmak satışı arttırmak için yeterli olmuyor demek ki..bknz: subaru,mazda,volvo
  • drakyuz D kullanıcısına yanıt
    Rica ederim de sana demiştim Hocam konu uzar diye...
  • Oooo Remzi Hocam, nasılsınız? Hadi ben kendimi özlettim diyelim, siz nerelerdesiniz?
  • drakyuz D kullanıcısına yanıt
    Dünya'da her üründe satış trendlerini belirleyen 2 unsur öne çıktı. Orta sınıf ürünlerde işletim maliyetleri ve üst sınıf ürünlerde ise imaj! Bu saydığınız markalar çok sağlam ve uzun ömürlü olabilirler. Ama ne imaj ne de işletim maliyeti ile ilgili kutucuklara çarpı koyamıyorlar. İşte bu yüzden satışları geride kaldı ve bilen, araştıran kişilerin otomobili durumunda kaldılar. Yaklaşık 1.400 aracın kayıtlı olduğu sitemizde Mazda CX-5 kullanan sadece ben varım. Yine Mazda RX-8 kullanan da sadece ben varım. Subaru Forester Turbo da bir tek benim Hanım'da var. Eskiden tek Subaru Legacy sahibiydim ve daha sonra da tek Subaru Outback sahibi olmuştum. Benim bloktan çıkınca sağa sola gözümün gördüğü alanda en az 5-6 Passat oluyor. Bunların da plakalarının tamamı oto kiralama şirketlerine ait.

    Yani ben bu durumdan pek şikayetçi değilim. Mazda ve Subaru şikayetçi olabilir tabii...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: mtutun

    Oooo Remzi Hocam, nasılsınız? Hadi ben kendimi özlettim diyelim, siz nerelerdesiniz?

    Bu site oldukça büyük olduğu için denk gelemedik galiba, genelde bmw f30 topiğini takip ediyorum, okuyorum sadece denilebilir. Subaru daha önceleri pek gündemde değildi bu sitede ama sayenizde (drakyüz'ü de unutmayayım bu arada) canlanmış epey, artık sizi buradan takip edebilirim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi rmzdn -- 17 Kasım 2013; 19:55:52 >
  • Bu kadar detaylı ve bilimsel yazıdan sonra benim yazacaklarım biraz yavan olacak ama paylaşayım yine de :)
    Subaru Club te de aynısını yazdım. Copy/Paste

    Aracı dün akşam teslim aldım. Zaten bildiğiniz, daha önce de konuşulan şeyler hakkında bir iki şey söylemek isterim. İlk izlenimlerimi madde madde kendimce belirteyim:

    Artılar:

    1- Motor muhteşem. Araç altınızdan kayıp gidecekmiş gibi. "Abi bırak ben gideyim" diyor sanki. Sürekli bir ivmelenme niyetinde. Spor modda olmasa dahi bu böyle. Daha önce BMW 3.20D kullanıyordum. Ani kalkışlar ve ara hızlanmalarda 3.20 yi aratmıyor hatta bence daha seri. Bu sınıfta bir araç için üst düzey bir özellik yani.

    2- Virajlara giriş ve çıkış denildiği gibi çok güzel. Güven hissi veriyor. Çizgisini terk etmiyor ve ayakları vantuzlu bir kertenkele gibi yola yapışıyor sanki.

    3- Yakıt tüketimi böyle bir araç için kabul edilebilir düzeyde. Sonuçta 2000 cc 240 hp lik bir araç ve performans için yapılmış. Yakıtın cebe yansıma olayı aslında aracın değil ülkemizdeki vergi sisteminin suçu.

    4- Ses yalıtımı makul düzeyde. Yüksek hızlarda turbonun homurtusu gelmeye başlıyor ama rahatsız edici değil.

    Eksiler:

    1- İlk olarak CD çalar/Radyo dan bahsedeyim. Bence tek kelimeyle rezalet !!! Yani araca her girişimde evde kocasını asık yüzle karşılayan kadın gibi bakıyor bana. Hiç hazzetmiyorum kendisinden.

    2- Aynı cihaza bağlı olan Bluetooth sistemi de aynı rezillikte. Telefonu eşleştirdim ama rehberi göremiyorum. Çünkü araçtaki sistem telefon rehberini senkron edemiyor. Bir kaç telefonda daha denedim durum aynı. Kişileri elle tek tek girmek zorundasınız ve isim olarak göremiyorsunuz. Hoş görsem de o salak displayde isim okumak ayrı bir dert. Sesle etiket atamak zorundasınız. Güya sesli arama var ama o da ayrı bir dert. Sesli etiketi kaydettikten sonra sesle aramak istediğinizde sadece ekrana numarayı çıkarıyor ve siz dial tuşuna basmak zorundasınız.

    3- Özellikle ön koltuklar çok küçük. Adamlar yaparken ufak tefek Japonlardan başkası oturmayacak diye mi düşündü acep. Şöyle koltuğa yayılamıyorum. Kilolu biri değilim ama bana bile çok dar bu koltuklar. Biraz enine geniş birisi tabureye oturuyormuş gibi hissedebilir kendini. Bu yüzden özellikle virajlarda insan dengesini tutturmaya çalışıyor. Bilmiyorum bana mı öyle geldi ama bu çok büyük bir handikap bence.

    4- İç malzeme kalitesini açıkçası beğenmedim. Tamam bir BMW, Mercedes kalitesi beklemiyorum ama en azından plastik kokusu olmasaymış. Araca ilk otururken kendimi ilk aracım olan Ford Connect'te gibi hissettim.

    5- Vites kolu bana çok tuhaf geldi. Aracı D ye P ye alırken bir takılma hissediyorum. Bu kadar araç kullandım ilk defa böyle zor geçen bir otomatik vites görüyorum.

    6- Kendi kararan dikiz aynası yok, sürücü camı hariç diğerlerinde tek dokunuşla açma kapama yok. Dolayısıyla anahtarla uzaktan camı, sunroofu da açıp kapatamıyoruz. Ama bagaj uzaktan açılıp kapatılabiliyor. Ne yaman çelişki.

    7- Kamera var diye neden park sensörü yok anlamıyorum. Japonyadan mı gelmiyor Baytur mu getirtmiyor dedim, Subaru da park sensörü yokmuş. Bilmiyorum ne kadar doğru.


    Farkındaysanız genelde donanım üzerine eleştiriler de bulundum. Çünkü Japonya gibi teknoloji cenneti bir ülkeden böyle donanım fakiri bir araç gelmesi bana çok mantıksız geliyor. Tamam böyle bir aracı motor, şanzıman gibi özelliklerinden dolayı aldık ama bunları istemek de hakkımız değil mi? Amerikadaki Forester lar da aynı böyle mi acaba? Yani multimedia ve EyeSight haricinde aynı araçları mı kullanıyoruz? Dün akşamdan beri biraz pişman olmadım desem yalan olmaz aslında. Keşke zamanında test sürüşü yapabilseydim. En azından bu eksiklikleri daha iyi fark edebilirdim diyorum içimden. Ama sonra performans, güvenlik ve fiyat ilişkisini düşününce iyi ki almışım diyorum.

    Şimdilik aklıma gelenler bunlar. İleride yine yazarım elimden geldiğince.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi zeytinpark -- 12 Kasım 2013; 14:29:24 >




  • zeytinpark kullanıcısına yanıt
    Çok da güzel yazmışsınız, teşekkür ederim. Biraz yukarıda galiba benim yazdığım negatif yönler konusunda birebir hemfikiriz. Özellikle CD çaların görüntüsü, multimedya ekranı olmaması, park sensörü olmaması, küçük ve yan desteksiz koltuklar konusunda. Ne yazık ki, Subaru bu tip donanımları biraz zor kullanıyor. Benim daha önceki 2008 model Outback'te far sensörü, yağmur sensörü bile yoktu. Şimdi sahibi olduğumuz 2008 turbo Forester'da bunlara ek olarak yol bilgisayarı bile yok.

    Örneğin benim Subaru'dan sonra geçtiğim Mazda CX-5 de Japon yapımı. Ama standart olarak multimedya ekranı, yan destekleri sportif koltuklar, tüm camlarda tek dokunuş açma/kapama, uzaktan tüm camları kapatabilme, geri görüş kamerasına ek olarak ön/arka park sensörü, kendinden kararan iç dikiz aynası, şerit ayrılma uyarısı, geri görüş ölü nokta uyarıcısı, şehir içi otomatik frenleme sistemi, bi-xenon farlar, otomatik uzun/kısa far yöneticisi, viraj içi aydınlatma sistemi, HMI kumandası (her fonksiyonu bir joystick ile kumanda edebilme-sizin eski i-drive benzeri) gibi donanımlar standart. Ayrıca opsiyonel olarak araç içi navigasyon da alabiliyorsunuz ki, ben aldım.

    Sonuçta yine yukarıda bir yerlerde söylediğim gibi, evet Subaru'yu mühendislik güzelliği için alıyoruz. Ama bu sınıfta ve bu fiyatta araçta da bazı şeyleri beklemek hakkımız bence.

    Bu kadar fazlasına rağmen ilginç olansa elektrikli arka bagaj kapağı yok. Ama ben zaten istemiyordum olmasını, alış veriş merkezleri girişinde beni güvenlikçiler + bagaj kapağı + arkada bekleyenler delirtiyorlar bu elektrikli sistemlerle!

    Bu arada bir soru sorayım. Elektirikli bagaj açma sistemi iptal edilebiliyor mu?




  • İptal ediliyor mu bilmiyorum ama sanmıyorum. Yine de bir kontrol eder bilgi vermeye çalışırım. Bu alışveriş merkezi girişlerindeki soruna katılıyorum ama keşke tek derdim bu olsa :)
  • Bahsettiğiniz eksiklikler içinde en önemlisi koltuklar. Koltukların küçük olması, yan desteklerin az olması virajlarda (koltukların deri olması da etken sanırım) sağa sola kaydırmasına neden oluyor, hatta bazen direksiyondan tutunatak destek almak zorunda bırakıyor.
    Vites geçişlerinde sadece P'den N konumuna getirirken takılma oluyor yoldaki eğime göre takılma sertliği değişiyor, diğer geçişlerde sıkıntı yok. D konumdan M konuma geçişi biraz yumuşak ele takılıp M konumuna rahat geçebiliyor.
    Park sensörü arazide araç kullanırken çalılık gibi engeller yüzünden sürekli uyarı verdiği için eklenmedi demişlerdi. isteğe göre aktif pasif durumuna getirilebilecek park sensörü takılabilirdi.
    Elektrikli bagaj iptal olmuyor sanırım ama emin değilim. Avm girişlerinde bagajı açmaya gerek kalmıyor, dışarıdan camdan bakıp kontrol edebiliyorlar. Araç yıkama esnasında çalışanları uyarmak gerekiyor elle hızlı açıp kapattıkları için mekanik aksamı zarar görebilir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Forester-14 -- 12 Kasım 2013; 17:08:51 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Forester-14 kullanıcısına yanıt
    Çok merak ettim, o çalılıklar yüzünden park sensörü takılmıyor diyen hangi bayi?

    Vites kolunu P'ye getirmeden önce mutlaka el frenini çekin. Ve kısa süre ayak frenini bırakarak aracın el frenine oturmasını sağlayın. Ondan sonra da vites kolunu P pozisyonuna alın. P pozisyonu her zaman el freninin emniyeti olmalıdır. Yük şanzımana binmemeli...

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • "Çok merak ettim, o çalılıklar yüzünden park sensörü takılmıyor diyen hangi bayi?" abi harbiden nasıl bir açıklamadır bu ya..
  • Mustafa Bey öncelikle teşekkür ederim uyarılarınız için, genellikle şanzımana yük bindirmemeye çalışıyorum fakat aceleci davranınca ister istemez biraz yük biniyor. Hangi bayide söylendi tam hatırlamıyorum, nisan mayıs aylarında araçları incelerken park sensörünün olmaması, navigasyonda Türkiye haritasına izin verilmemesi gibi bazı donanım eksiklikleri konuşulurken off-road kullanımı için arazideki ağaç, çalı, kayalık, derin çamur vesaire gibi engeller nedeniyle park sensörlerinin uyarı verdiği ve bu yüzden pek tercih edilmediğini, zaten arka sensörler yerine görüntü kalitesi yüksek geri görüş kamerası olduğu gibi birşeyler söylemişlerdi. O esnada aracı hayranlıkla incelerken böyle şeylere pek kulak asılmıyor ama yine de aklımda kalmış. Nerede kimin söylediğini net hatırlamadığım için bayilerin ismini verip zan altında bırakmak istemedim.
  • Bizim bazı bilgisiz (MALdonado) bayiler kafalarına göre konuşabiliyor. 98 model Mercedes'te ön park sensörü tek tuş ile istenmediği zaman iptal ediliyordu. Aynı sistemi 2000 model A8 de bizzat kullandım.

    Yani sadece bunlara bakarak bile yapılabilirdi. Bu baglamda söylenen bahaneler fasa fiso. Geri vites park sensorü ve navigasyon dahil. O zaman Harita özelligini kullanilabilir olana kadar iptal et olsun bitsin. Yada Japonyaya resti cek bakalim ne yapacalar. Sonucta dokunmatik ekran bilgi sistemi, kamera telefon vs. Bu devirde insan 2014 model bir aractan bunlari haliyle bekliyor. Ayrica amerikada sunulan ve testlerde suan en iyi arac takip sistemi olarak kabul edilen eye sight gibi mukemmel calisan bir elektronik radarli fren takip sisteminin Türkiye gibi en gerekli trafige sahip bir ulkeye opsiyonel olarak bile getirilmemesi bence Japonlarin degil bu araclari TR ye getiren Baytur un bir ayıbıdır.

    Mekanik ve şase dinamikleri konusunda uzman ve bir okadar ilginc bir firma Subaru. Bunun yaninda Japonya gibi dunyanin teknolojik anlamda göbeğinde üretilmelerine ragmen adama küfreder gibi teknolojik yenilik fakiri bir tutum sergilemesi oldukça garip. Sanki araç satmak gibi bir dertleri yokmus hatta istemiyorlar gibi bir havası var. Yada maddi önceliği (ar-ge) digerlerinden farklı alanlarda kullanmak istedigi icin farklı bir konumda.

    Ancak mühendislik açısından insanı şaşırtacak fiyat performans ürünlerine imza atan nadir markalardan biri. Bugün dünyanın en iyilerinin arasında bu eksikler olsa dahi ringe dahil olabiliyorsa bu üretim kalitesinin (uzun ömür, saglamlık / sorunsuzluk ve güvenlik gibi) hususlardaki üstün başarısının bir sonucu olsa gerek diye düşünüyorum.

    Ahmet (35)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi yildiz -- 13 Kasım 2013; 15:26:09 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Subaru forester 2007 2.0 comfort 60.000 km de alınır mı alınmaz mı şimdi. bakım maliyetleri çok mu yüksek. bir de bu araçta triger zincir mi yoksa kayış mı?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: GökAy54

    Subaru forester 2007 2.0 comfort 60.000 km de alınır mı alınmaz mı şimdi. bakım maliyetleri çok mu yüksek. bir de bu araçta triger zincir mi yoksa kayış mı?

    60 binde şanzıman, diferansiyel yağ değişimleri filan var. Alınıp alınmama olayını neye göre kıyaslayacağız, bu sizin bütçenizde alakalı ama bakım maliyeti normal, parça maliyeti diğer markalara göre biraz pahalı dersem yanlış olmaz sanırım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi İlkerA. -- 19 Kasım 2013; 10:24:18 >
    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
    • 
Sayfa: önceki 1112131415
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.
Hizmet kalitesi için çerezleri kullanabiliriz. DH’ye girerek kullanım izni vermiş sayılırsınız.
Anladım Veri Politikamız