Şimdi Ara

Teknoloji ile Bilim Aldatmacası (16. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
454
Cevap
2
Favori
9.681
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
2 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1415161718
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: mfselektronik

    Şaka gibisiniz.Klasik fiziğin tüm kuralları geçerlidir.
    Kuantum fiziğide dahil tüm varsayımlar ispatlanmış değildir.
    Kara delikler. Paralel evrenler tamamen hayal ürünüdür.

    Teknoloji demek üretim demektir. Tıppından elektroniğine kadar hesaplamalar klasik fizikle yapılır.

    Strontiyumdan üretilen Dünya’nın en hassas saati 5 milyar yılda sadece 1 saniye hata yapar.
    Tamamen klasik fizik krallarına göre imal edilmiştir.Bakın işinize.

    Bilim adamları kendi işini yapsın.Siz dışardan maval okuyosunuz.
    Hoca mesajın 31 beğeni almış hepsi senin trolunmuş




  • Teknoloji ile Bilim Aldatmacası isimli konumuz



    Teknoloji ile Bilim Aldatmacası



    Teknoloji ile Bilim Aldatmacası



    Teknoloji ile Bilim Aldatmacası




  • Hositany kullanıcısına yanıt
    Boğaziçi' nden Prof. Dr. İbrahim Semiz anlatıyor buyrun izleyin hocam ben izledim. Tamam anlıyorum kendi hayal dünyanıza saplanıp kaldınız, gerçekleri inkar etmek istiyorsunuz hiç bir bilimsel makaleye, alanında uzman hocalara, hatta ünilerde derslerde anlatılan gerçeklere, Nasa nın fotorafladığı karadelik fotolarına inanmak istemiyorsunuz ama mümkün olduğunca önyargısız izleyin videoyu ondan sonra çıkıp diyin ki Nasa yalan söylüyor, yıllarını bu işe vermiş tr nin akademik açıdan en kariyerli Prof. Leri boş konuşuyor, dünyanın sayılı ünilerinin derslerinde okutulan bu konular gerçeği yansıtmıyor, tüm akademik yayınlar sizi kandırıyor bunların hepsi yalan ama benim anlattıklarım doğru.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi _gavaracı_ -- 26 Mart 2019; 22:10:37 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Arkedon

    utanma sende yok gelmişsin fizikçiyim diye maval okuyorsun. hiç bir fizik bölümü mezunu kendini ben fizikçiyim diye tanıtmaz. elektronik mühndisi örneğin ben elektronikçiyim diye tanıtmaz.
    Yeni bir email gelmişken şu ergene bir kapak daha koyayım. Fizikçi denmezmiş falan, bak bakalım gelen maili hangi kurum yollamış, ne diye hitap ediyor.

    Teknoloji ile Bilim Aldatmacası




  • Google tırnak içinde "kara delik" yazarsan karadeliklerle ilgili 382.000 sonuç bulurun.

    Yine ,"kara delik" youtube, yazarsan tam 79.200 video bulursun.

    ,"kara delik" yalanı, yazarsan 26.300 sonuca ulaşırsın

    Ne link meraklısı imişsiniz be.Size aksini söyleyen binlerce sayfa bulabilirim.

    Biz kariyerimizi ispatlama peşinde olan ergenlerden değiliz.

    Koy diplomanı anlayalım kim olduğunu.Cacık gibi konuyu ne uzatıp duruyorsunuz.
    Konunun aslıda karıştı gitti.

    Ergen söylemi vs. onlarca hakaret. Konumuz: Teknoloji ile Bilim Aldatmacası.
    Ulan günümüzde Bilimsiz teknoloji olmaz . Teknolojisizde bilim olmaz.

    alın size ,"kara delik" yalanı, yazdığın zaman bulunan birkaç link :
    https://https://www.gercekbilim.com/gercekten-hawking-kara-delik-yok-dedi-mi/
    https://www.uludagsozluk.com/k/kara-delik-yalan%C4%B1/


    Beni salakmı sanıyorsunuz lafebeleri. Karadelik sadece bir varsayımdır. Hiçbir ispatı yoktur.

    Kaldıki konumuz ("Teknoloji ile Bilim Aldatmacası")


    quote:

    Sosyal Devlet ve Kara Delik Yalanı...

    Yeni bir “Sosyal Güvenlik Reformunun” şart olduğunu söylerler. Bunu satır aralarında hep belirtirler. Bu sözleri, Ben 30 yıldır devamlı duyarım. Bu çalışmalarda 30 yıldır yapılır zaten. Peki; Yapılan bu çalışmaların sonunda ne olur.? Emeklilik yaşı yükseltilir. Sosyal Güvenliğe Devlet katkısı azaltılır. Böylece Bütçe,dolayısıyla Devlet kurtarılır... * * * Öncelikle şunu belirtmek isterim. Devletin sosyal güvenliğe bütçeden KAYNAK ayırması, Devletin SOSYAL yükümlülüklerinin bir gereğidir. Sormak lazım; Reform olması için devamlı olarak emeklilik yaşının yükseltilmesi şart mıdır.? Emekliye,dul yetime ödenen paralar, söylendiği gibi bütçede KARA DELİKMİDİR..?! Dünya’da durum nedir..? Sosyal Güvenliğe, Dolayısı ile fakire fukaraya ayrılan paraların bütçeye büyük yük olduğu doğru mudur..? Sosyal güvenliğe ayrılan kaynakların makro ekonomik istikrarı sarstığı ve borçları artırdığı iddiası gerçek midir.? Bütçeden sosyal güvenliğe cüzi kaynaklar aktarıldığı 1990’ların ortalarında da makro ekonomik istikrar söz konusu muydu..? Bir soru daha. Türkiye'de; Bütçelerden sosyal güvenliğe yani FAKİRE ne kadar para aktarılıyor..? Faize yani ZENGİNLERE ne kadar para aktarılıyor..? Hemen cevap vereyim: Zengine giden para,fakire giden paranın 4 katından fazla. Hani nerede SOSYAL DEVLET..?! Anayasa’nın temel hükümlerinden olan “Sosyal Devlet” ilkesi nerede.? Yukarıda sorduğum soruların cevabı devletin ne kadar “SOSYAL DEVLET”olduğunu gösterir. Devletin kimden yana olduğunu gösterir. * * * Sosyal Devlet olgusunda, Sosyal güvenlik harcamalarının milli gelire oranı önemli bir kıyaslamadır. Bu oran Devletlerin ne kadar SOSYAL DEVLET olduğunu göstermektedir. Şimdi bir kıyaslama yapalım. -Avrupa Birliği ülkelerinde bu oran % 25 seviyelerindedir. -Yani bu ülkeler milli gelirinin % 25′ini,maaş,sağlık ve ilaç gibi harcamalarla fakirlerine vermektedir. -Peki bu oran Türkiye’de ne kadardır..? -% 5 civarında… Yani Türkiye yarattığı milli gelirin % 5′ini sosyal güvenliğe harcamaktadır. Hani nerede SOSYAL DEVLET..?! Bu gelir adaletsizliği değilde nedir..?! Rakamlar böyleyken, Bu adaletsizlik, Bizlere ekonomik istikrarsızlığın kaynağı “KARA DELİK” olarak YUTTURULMAKTADIR..! Şunu kimse unutmasın. Yapılan her reformda nedense, Devletin sosyal Güvenliğe katkısı azaltılmakta ve bu da vatandaşa daha fazla prim,daha fazla katkı payı,daha düşük emekli aylığı olarak dönmektedir. SOSYAL DEVLET olmanın gereği; Gelir transferini FAKİR lehine gerçekleştirip emeklisine,dul,yetim ve şehit ailelerine daha fazla gelir aktarmaktır. Bunun yolu da bütçede sosyal güvenliğe devletin daha fazla KAYNAK ayırmasıdır. Türkiye’de devletin sosyal güvenliğe katkısı, milli gelirin yüzde 1-2’sine indirilmeye çalışılırken, AB ülkelerinde bu oran % 30′lara ulaşmaktadır. İşte bunun içindir ki, İnsanlar oralarda -Avrupa'da- refah içerisinde,insanca yaşarken, Ülkemizde ki insanlar açlık sınırında,sefalet içerisinde yaşamaktadırlar. Bu durum, Ülkemizde son otuz yılın ekonomik TERCİH sorunudur. Bu tercih, Geçmişten günümüze hükümetlerin kimden yana oluduğunun göstergesidir. Bu tercih, Zenginden mi yoksa fakirden mi yana olunduğunun ilanıdır. Bu tercih hükümetlerimize aittir. Geçmişten günümüze fakir fukaranın,emekli,dul ve yetimlerin maddi durumlarına baktığımızda, Hükümetlerin bu tercihi ne yönde kullandıkları da bellidir. Bu tercih hep zenginden yana olmuştur. SON SÖZ; Sosyal güvenliğe bütçeden aktarılan kaynakların, ”AÇIK” ya da “KARA DELİK” olarak ilan edilmesi,sosyal güvenliğe yani FAKİRE yönelik yeni -liberal- saldırının ideolojik kılıfıdır..!


    Konu nereden nereye geldi konunun aslına dönün:
    Ey türk titre ve kendine dön.

    Ergen söylemi vs. onlarca hakaret. Konumuz: Teknoloji ile Bilim Aldatmacası.
    Ulan günümüzde Bilimsiz teknoloji olmaz . Teknolojisizde bilim olmaz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Hositany -- 27 Mart 2019; 4:27:41 >




  • Alın sizie Türk mühendisten Einstein'in teorisini çürüten formül.
    E=mc2 kadar komik bir formul yok diyecektim. Bazı gerzekler itiraz edecekti.
    Google da bulduğum ilk linki alıntıladım.

    Başkacada link link demeyin sizi link manyağı yaparım

    Elektrik ve Elektronik Mühendisi Aydın Özoğlu, Albert Einstein'ın nükleer enerji formülünün yanlış olduğuna dikkat çekerek, "Einstein'ın e=mc2 formülü yani nükleer enerji formülü yanlış, Einstein'in formülüne göre 1 kilo elmadaki enerji miktarıyla 1 kilo uranyumdaki enerji miktarı ve kütle ne olursa olsun aynı" dedi.

    Sabah
    Türk mühendisten Einstein'in teorisini çürüten formül
    https://www.sabah.com.tr/gundem/2011/10/21/turk-muhendisten-einsteinin-teorisini-curuten-formul



    Link koymuyormuşuz. Biz lik koymuyorsak herşey kafamızın içinde.
    Konu cacık olmasın diyedir.

    Koyduğunuz tüm video ve alıntılar hiç bir şeyi ispatlamaz.




  • Konumuz : Teknoloji ile Bilim Aldatmacası
    Bu bilim karşıtı dincilerin bir söylemidir. Kendinize gelin.
    Hemde resime dahi karşı olan yobaz zihniyetin ürünü söylemdir "Teknoloji ile Bilim Aldatmacası"


    Teknoloji ile Bilim Aldatmacası
  • Konu başlığı: "Teknoloji ile Bilim Aldatmacası" dinin temel bilime karşı duruşudur.
    O nedenle kurandaki çelişkilerle devam edelim.

    quote:

    @Serdar Kaangil May 3, 2015

    Kur’an’daki Çelişkiler

    Kur’an’ın hemen her suresinde bir çelişki bulmak mümkündür.
    Uzun surelerde ise onlarca çelişkiye rastlanabilir.
    Çelişkiler; bir ayette söylenenin başka bir ayette değiştirildiği, farklı ya da tersinin söylendiği tutarsızlıklardan, ayetlerdeki akıldışı, mantıkdışı, bilimdışı yanlışlardan, Tevrat ve İncil’e uymayan hatalı hükümlerden ve bilgilerden oluşur.

    Bu çelişkilerin tümünü listelemek çok zor.
    O kadar çok çelişki ve çelişki iddiası var ki, sayfa sayfa listelere sığmaz.
    O yüzden çok önemli olanlarını listelemeye çalışalım:

    Nisa-82. “Hala Kur’an’ı düşünüp anlamaya çalışmıyorlar mı? Eğer o, Allah’tan başkası tarafından olsaydı, mutlaka onda birçok çelişki bulurlardı.”

    Bazı islamcılar, 1-2 çelişkinin olabileceğini öne sürüyorlar. Çünkü Nisa-82′de “birçok çelişki” yazıyormuş. “Bir çelişki” ya da “birkaç çelişki” demiyormuş.
    “Allah kelamı” olduğuna inanılan bir kitapta tek bir çelişki dahi olmaması gerekir.
    Ama bir ya da birkaç değil, yüzlerce çelişki mevcut Kur’an’da.
    Bunlar izahı; yapılamayan, izahı; müteşabih-mecazi diye yapılan, izahı; çarpıtılan ve ikna edici olmayan, izahı; Arapça’nın iyi bilinmemesine ve meallerin yanlışlığına bağlanan, izahı; Kur’an’a önyargı ile yaklaşılması olarak yapılabilen ve izahı; bilimsel olmayan, evrensel olmayan, insani olmayan çelişkilerdir.

    Bu çelişkiler, 1-2 mealciye değil, adı İslamcılar tarafından öne çıkartılmış 15-20 mealcinin mealleri ve Arapçası dikkate alınarak ortaya konmuştur.
    Madem ki bu kitap tüm insanlık için gelmiştir, öyleyse çevirilerinin kolayca yapılabileceği ve dünyanın her toplumundan insanların kolayca anlayabileceği bir şekilde yazılmış olması gerekmez miydi? İzah edilemeyen yanlarını Arapça’nın zorluğuna ve Kureyş Arapçasının bugün yeterince iyi bilinmemesine, içindeki Aramca ve Süryanice sözcüklerin başka anlamlar taşıyabileceğine bağlamak bile bir çelişki değil midir?
    Bu çelişkilerin birçoğu, inançlı müslümanların Kur’an’ı okumasıyla bulunmuştur.
    Ki bunların çoğu zamanında din adamıydı ve “Kral çıplak!” diyebildiler.
    Gayrimüslimlerin de rastladığı çelişkiler vardır elbette. Ki bunun tarihi Muhammed dönemine, ayetlerin ilk okunduğu döneme kadar gider. Hatta Kur’an’a bile yansımıştır bu çelişki itirazları. Ama büyük çoğunluğunu ortaya çıkaranlar müslümanlardır.
    Bu çelişkiler nedeniyle vahyin, dinin, peygamberliğin bir uydurma olduğunu görmüştür o müslümanlar. Yani sonuçta, bir ön yargıyla yaklaşımdan söz edilemez.

    Müteşabihliğe gelince;
    Allah’ın insanlara açıklamak istemediği, gizli bir konuda müteşabihlikten bahsedilebilir. Örneğin, ruh konusunu detaylı açıklamayabilir. Ya da “dabbet-ül arz” ile ilgili fazla bilgi vermeyebilir. İnsanların aklının ermeyeceği, bilgilerinin çok yetersiz kalacağı bir konuda bilimsel detaylara inmeyerek mecazi örnekler verilebilir.
    Hatta Mekke döneminde gelen ayetlerde, putperest baskısı nedeniyle açık açık putperest inancına aykırı söylemlerde bulunulamayacak olması da müteşabihliği gerektirebilir.
    Ama çelişkilerin birçoğuna “müteşabih” demek nerdeyse, çelişkilerden sıyrılmanın bir yöntemi olmuştur.

    A- Kur’an’ın Kendi İçindeki Dinî Çelişkiler:

    1- Hesap gününde Allah’tan başkası şefaat edebilir mi?

    Edemez / Bakara-48: Kimsenin kimseden faydalanamayacağı, kimseden bir şefaat kabul edilmeyeceği, kimseden bir fidye alınmayacağı ve yardım görülmeyeceği günden korunun.

    Edebilir/ Meryem-87: Rahman’ın katında söz almış olanlardan başkaları şefaat hakkına sahip olmayacaklardır.

    Edebilir diyen diğer Ayetler: Enam-51, İnfitar/ 18-19
    Edemez diyen diğer ayetler: Bakara-123, Zuhruf-86, Secde-4

    2- Kötülük Allah’tan mı gelir?

    Nisa -78. Nerede olursaniz olun, sağlam kaleler içinde bulunsanız bile, ölüm size yetişecektir. Onlara bir iyilik gelirse: “Bu Allah’tandır” derler, bir kötülüğe uğrarlarsa “Bu, senin tarafındandır” derler. De ki: “Hepsi Allah’tandır”. Bunlara ne oluyor ki, hiçbir sözü anlamaya yanaşmıyorlar?

    Nisa-79. Sana ne iyilik gelirse Allah’tandır, sana ne kötülük dokunursa kendindendir. Seni insanlara peygamber gönderdik, şahid olarak Allah yeter.

    3- Müslüman olmayanlar cennete gidebilir mi?

    Gidebilir/ Bakara-62. Şüphesiz, inananlar, Yahudi olanlar, Hıristiyanlar ve Sabiilerden Allah’a ve ahiret gününe inanıp yararlı iş yapanların ecirleri Rablerinin katındadır. Onlar için artık korku ve üzüntü yoktur. (Ayrıca Maide-69 )
    Gidemez/ Ali İmran-85. Kim İslam’dan başka bir din ararsa, (bilsin ki o din) ondan kabul edilmeyecek ve o ahirette hüsrana uğrayanlardan olacaktır. (Ayrıca tevbe-30)

    4- Cennetin genişliği ne kadardır?

    Göklerle yer kadar/ Ali İmran -133. Rabbinizin bağışına, genişliği göklerle yer arası kadar olan ve Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için hazırlanmış bulunan cennete koşun.
    Gökle yer kadar/ Hadid-21. Rabbinizden bir bağışlanmaya ve eni, gökle yerin genişliği kadar olan, Allah’a ve Resulüne inananlar için hazırlanan cennete yarışırcasına koşun. İşte bu, Allah’ın lütfudur. Onu dilediğine verir. Allah, büyük lütuf sahibidir.

    5- İlk müslüman kimdir?

    Enam-163′e göre Muhammed.
    Araf-143′e göre Musa.
    Ali İmran-67′ye göre İbrahim.

    6- Kur’an’daki Gaflar: (Allah’a ait olmadığı açık olan Ayetler)

    Hud-2. Allah’dan başkasına kulluk etmeyin. Ben size O’nun tarafından müjde vermek ve uyarmak için gönderilmiş gerçek bir peygamberim.

    Şura-10. Hakkında ayrılığa düştüğünüz herhangi bir şeyin hükmü Allah’a aittir. İşte bu, Rabbim Allah’tır. Yalnız O’na tevekkül ettim ve ancak O’na yöneliyorum.

    Tevbe-30. Yahudiler, “Uzeyir Allah’ın oğlu” dediler, Hıristiyanlar da “Mesih Allah’ın oğlu”, dediler. Bu onların kendi ağızlarıyla uydurdukları sözlerdir. Daha önce inkara sapmış olanların sözlerine benzetiyorlar. Allah onları kahretsin, nasıl da saptırıyorlar!

    Zariyat-51. Allah ile beraber başka bir tanrı edinmeyin. Zira ben size O’nun tarafından gönderilmiş açık bir uyarıcıyım.

    En’am-104. Rabbinizden size gerçekleri gösteren deliller geldi. Artık kim gözünü açar hakkı idrak ederse kendi yararına, kim de (hakkın karşısında) körlük ederse kendi zararınadır.Ben başınızda bekçi değilim.

    En’am-114. Allah’tan başka bir hakem mi arayayım ki size, her muhtaç olduğunuz şeyi bildirip açıklayan kitabı, o indirmiştir. Kendilerine kitap verilenler de bilirler ki o, senin Rabbin tarafından gerçek olarak indirilmiş bir kitaptır; artık şüphe edenlerden olma.

    Bu ayetlerden Kur’an’ı yazanın Muhammed olduğu açıkça belli oluyor. Hitap eden Allah değil, Muhammed. Belli ki gaf yapmış, “De ki” ekini unutmuş.

    7- İblis melek midir, cin midir?

    Bakara-34′e göre melek, Kehf-50′ye göre ise cindir.

    Bakara-34. Hani meleklere, “Âdem için saygı ile eğilin” demiştik de İblis hariç bütün melekler hemen saygı ile eğilmişler, İblis (bundan) kaçınmış, büyüklük taslamış ve kâfirlerden olmuştu.

    Kehf-50. Hani biz meleklere, “Âdem için saygı ile eğilin” demiştik de İblis’ten başka hepsi saygı ile eğilmişlerdi. İblis ise cinlerdendi de Rabbinin emri dışına çıktı. Şimdi siz, beni bırakıp da İblis’i ve neslini, kendinize dostlar mı ediniyorsunuz? Hâlbuki onlar sizin için birer düşmandırlar. Bu, zalimler için ne kötü bir bedeldir!

    8- İslam’da Vasiyet geçerli midir?

    Bakara-180′de ölümü yaklaşanlar için vasiyet etmek şart koşulmuşken, Nisa/ 11-12 ayetleriyle vasiyetin bir hükmü
    kalmamış, miras taksimi zorunlu kılınmıştır.

    Bakara-180. Sizden birinize ölüm gelip çattığı zaman, eğer geride bir hayır (mal) bırakmışsa, anaya, babaya ve yakın akrabaya meşru bir tarzda vasiyette bulunması -Allah’a karşı gelmekten sakınanlar üzerinde bir hak olarak- size farz kılındı.

    Ayete ilaveten, Muhammed’in Veda Hutbesinde şöyle dediği yazılıdır:

    “Mirasçı için ayrıca vasiyet etmeye gerek yoktur.”

    9- Allah’ın katına olan mesafe-zaman çelişkisi:

    Secde 5. Allah, gökten yere kadar her işi düzenleyip yönetir. Sonra (bütün bu işler) sizin sayageldiklerinize göre bin yıl tutan bir günde O’nun nezdine çıkar.

    Mearic 4. Melekler ve Rûh (Cebrail), oraya, miktarı (dünya senesi ile) ellibin yıl olan bir günde yükselip çıkar.
    Bu çelişkiye bir de Allah katındaki zaman çelişkisini ekleyelim:

    Hac-47. Senden çabucak azabı getirmeni istiyorlar. Allah, asla vaadinden caymaz. Doğrusu Rabbının katında bir gün; saydıklarınızdan bin yıl gibidir.

    10- Allah herşeyi bilir mi?

    Gaybı bilen yalnızca Allah’tır” ayetlerine rağmen Enfal/ 65-66 da Allah’ın bir müslümanın kaç düşmana bedel olduğunu ancak savaştan sonra bilebildiği anlaşılıyor.

    Enfal-65. Ey Peygamber! Müminleri cihada teşvik eyle. Eğer sizden sabredecek yirmi kişi olursa ikiyüze galip gelirler ve eğer sizden yüz kişi olursa kafirlerden bin kişiye galip gelirler. Çünkü onlar hakkı ve akıbeti düşünmeyen anlayışsız bir kavimdirler.

    Enfal-66. Şimdi Allah sizden yükü hafifletti ve sizde bir zaaf olduğunu bildi. O halde sizden sabredecek yüz kişi olursa ikiyüz düşmana galip gelirler, sizden bin kişi olursa Allah’ın izniyle ikibin düşmana galip gelirler. Allah sabredenlerle beraberdir.

    11- Evlilikte Peygambere tanınan ayrıcalık:

    Ahzap-50. Ey peygamber! Biz bilhassa sana şunları helal kıldık: Mehirlerini vermiş olduğun eşlerini, Allah’ın sana ganimet olarak ihsan buyurduklarından sahip olduğun cariyeleri, amcalarının kızlarından, halalarının kızlarından, dayılarının kızlarından, teyzelerinin kızlarından seninle beraber hicret etmiş olanları, bir de mümin bir kadın kendini peygambere hibe ederse, peygamber nikah etmek istediği takdirde, onu başka müminlere değil de sadece sana mahsus olmak üzere helal kıldık. Onlara eşleri ve cariyeleri hakkında neyi farz kıldığımızı biliyoruz. Bunlar sana hiçbir darlık olmaması içindir. Allah, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.

    12- Allah ve melekleri, Muhammed’e salat eder mi?

    Ahzap-56. “Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber’e salat ediyorlar. Ey iman edenler! Siz de ona salat edin, selam edin.”
    ayetinde Allah’ın peygambere salat ettiği ifadesi büyük çelişkidir.

    Salat = Namaz, dua

    Bu ayetteki salat’ın namaz anlamına gelmediğini, destek anlamı taşıdığını öne sürenler de vardır. Bu da apaçık olduğu söylenen ayetler üzerinde bırakın sıradan insanları, İslam alimlerinin dahi anlaşamadığını gösterir.

    13- Allah gönderdiği kanunları, hükümleri değiştirir mi?

    Bakara-106. “Herhangi bir Ayet’in hukmunu yururlukten kaldirir veya unutturursak, onun yerine daha hayirlisini veya benzerini getiririz. Allah’in herseye gucunun yettigini bilmezmisin? “

    Hac-52. Senden önce hiçbir resûl ve nebî göndermedik ki, bir şey temenni ettiği zaman, şeytan onun bu temennisine dair vesvese vermiş olmasın. Ama Allah, şeytanın vesvesesini giderir. Sonra Allah, âyetlerini sağlamlaştırır. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

    Nahl-101. Biz bir âyeti değiştirip yerine başka bir âyet getirdiğimiz zaman -ki Allah, neyi indireceğini gayet iyi bilir- onlar Peygamber’e, “Sen ancak uyduruyorsun” derler. Hayır, onların çoğu bilmezler.

    Rad-39. Allah, dilediğini siler, dilediğini de sabit kılıp bırakır. Ana kitap (Levh-i Mahfuz) O’nun yanındadır.

    Aşağıdaki ayetlerde ise farklı söylenir;

    Fatır-43. “… Hayır! sen Allah’ın kanununda değişiklik bulamazsın. Sen Allah’ın kanununda asla bir döneklik bulamazsın. “

    Feth-23. “… Allah kanununda hicbir degişiklik bulamazsınız. “

    14- Tanrı’nın kitabı düzensiz, karmaşık olabilir mi?

    Kur’an’ın genelinde konu karmaşası ve uyumsuzluk vardır. Bir konudan bir başka konuya atlanır. Örneğin Bakara suresinde boşanma konusu işlenirken aniden namaz kılma ve usülleri anlatılmaya başlanır. Ardından tekrar hukuk konularına dönülür.
    (Bakara/ 237-238-239)

    Birçok surede aynı anlatımlar tekrarlanır. Bu durum Kur’an ayetlerinin karışık ve düzensiz toplandığını gösterir ki Allah’ın koruması altında olan bir kitabın böyle düzensiz olması bir çelişkidir.

    15- Edison, Einstein, Ebu Talip vb. ebedi cehennemlik mi?

    Ali İmran-115. Onlar ne hayır işlerlerse karşılıksız bırakılmayacaklardır. Allah, kendisine karşı gelmekten sakınanları bilir.

    Bakara-217. Sizden kim dininden döner de kafir olarak ölürse öylelerin bütün yapıp ettikleri dünyada da, ahirette de boşa gitmiştir. Bunlar cehennemliklerdir, orada sürekli kalacaklardır.

    Tevbe-17. Allah’a ortak koşanların, inkarlarına bizzat kendileri şahitlik edip dururken, Allah’ın mescitlerini imar etmeleri düşünülemez. Onların bütün amelleri boşa gitmiştir. Onlar ateşte ebedi kalacaklardır.

    Müslümanların yaptığı zerre kadar işler karşılıksız kalmayacakken, inanmayanların bütün amelleri boşa gidecek ve sonsuza kadar cehennemde işkence görecekmiş. Tanrı böyle haksızlık yapar mı?

    16- Şüphesi, çelişkisi olanın soru sorması yasak!

    Maide-101. Ey iman edenler! Size açıklandığı takdirde sizi üzecek olan şeylere dair soru sormayın. Eğer Kur’an indirilirken bunlara dair soru sorarsanız size açıklanır. (Halbuki) Allah onları bağışlamıştır. Allah çok bağışlayandır, halimdir (hemen cezalandırmaz, mühlet verir.)

    Maide-102. Sizden önceki bir millet o tür şeyleri sordu da sonra o yüzden kafir oldu.

    Allah’ın soru sorma yasağı koyması kadar saçma bir hareket olabilir mi? Böyle bir saçmalığı, sorular karşısında kendine güvenemeyen insan yapar.

    17- Kur’an apaçık anlaşılır bir kitap mı?

    Şuara-195′te Muhammed, “uyarıcılardan olabilsin diye” Kur’an’ın “apaçık bir dille” indirildiği; Zuhruf/ 2-3 ‘te daha açık olarak, ” Apaçık Kitaba yemin olsun ki şüphesiz biz O’nun düşünüp anlayasınız diye ” indirildiği;
    Fussilet-44′te Kur’an ayetlerinin uzun açıklamalı olmadığı;
    Yusuf-12′de Kur’an’ın, herkesçe “okunup anlaşılması için” indirildiği; Duhan-58 ‘de, herkese öğüt alsınlar diye kolaylaştırıldığı söylenir.

    Ancak Kur’an anlaşılmaz bir yığın ayetle ve kavramla doludur. Anlaşılabilmesi için eski Kureyş Arapçasının, hadislerin, peygamberin ayrıntılı hayatının, dönem tarihinin iyi bilinmesi gerekir. Orucun kaç gün olduğu, namazın kaç vakit olduğu bile açıkça belirtilmemiştir.

    18- Kıble, İslam’ın ilk yıllarında neden Kudüs’tü?

    Müslümanlar kıble olarak önce Kudüs’ü sonra Kabeyi seçmişlerdir.
    Bu durum Bakara/ 142-145 ayetlerinde açıklanır.

    Bakara-142. İnsanlardan bazı beyinsizler; «Onları daha önce yöneldikleri kıbleden çeviren sebep nedir?» diyecekler. De ki; «Doğu da Batı da Allah’ındır. O dilediğini doğru yola iletir.»

    Kıble değişikliği bir çelişkidir ve Yahudilerle yaşanan çekişme neticesinde çıkmıştır.
    Halbuki madem önceki toplumların ve peygamberlerin de namaz kıldığı iddia edilir, öyleyse onların kıblesi neyse yine o olmalı ve hiçbir şartta değişmemeliydi.

    19- Ganimetlerin tamamı mı yoksa 1/5′i mi?

    Enfal-1.’de “ganimetler Allah’ın ve peygamberindir” denirken,
    Enfal-41′de “ganimetlerin beşte biri Allah’ın ve peygamberindir” denir.

    Enfal-1. (Ey Muhammed!) Sana ganimetler hakkında soruyorlar. De ki: “Ganimetler, Allah’a ve Resûlüne aittir. O hâlde, eğer mü’minler iseniz Allah’a karşı gelmekten sakının, aranızı düzeltin, Allah ve Rasûlüne itaat edin.”

    Enfal-41. Şunu da biliniz ki, ganimet olarak aldığınız her hangi bir şeyden beşte biri mutlaka Allah içindir. (…)

    20- Peygamberler eşit mi yoksa üstün olanı var mı?

    Bakara-285 ‘te Peygamberler arasında fark olmadığı söylenirken, aynı surenin 253. ayetinde; “İşte bu peygamberlerin bir kısmını diğerlerine üstün kıldık..” denir.

    Bakara-285. Peygamber de, iman edenler de O’na indirilene inandı. Hepsi de Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine iman etti. “O’nun peygamberlerinden hiçbirinin arasında fark görmeyiz. İşittik ve itaat ettik. Affını dileriz ey Rabbimiz, Dönüş sana’dır” dediler.

    Bakara-253. İşte peygamberler! Biz, onların bir kısmını bir kısmına üstün kıldık. İçlerinden, Allah’ın konuştukları vardır. Bir kısmının da derecelerini yükseltmiştir. (…)

    21- Kur’an Mekke ve çevresine mi yoksa tüm insanlara mı?

    Enam-92. Bu da kendisinden öncekileri doğrulayan mübarek bir kitaptır ki, beldelerin anası (Mekke) ile onun çevresindekileri uyarman için indirdik. Âhirete inananlar, ona da inanırlar; onlar, namazlarına da dikkatle devam ederler.

    Kalem-52. Oysa Kuran, alemler için bir öğütten başka bir şey değildir.

    22- Cehennemde kapışma?!

    Alak/ 15-18. And olsun ki onu perçeminden, yalancı ve günahkar perçeminden cehenneme sürükleriz. O zaman taraftarlarını çağırsın. Biz de zebanileri çağıracağız.

    Ayet, Ebu Cehil için söylenmiş. Güçsüz bir insanın “Allah benden yana” demesine benziyor. Yani insan sözü.

    23- Hitap çelişkisi: ( Ben, Biz, O, Allah)

    Kur’an’da ayetlerin çoğunda Allah 3. şahıs, bazılarında 1.şahıstır. Kimi ayetlerde çoğul “biz” ifadesi, kimilerinde ise tekil ifade mevcuttur. Örneğin Hac/ 34-35 de şahıs zamirinde tam 6 kez değişiklik yapılır. Allah’tan hitap bir kitapta hep aynı zamir kullanılmalıydı.

    24- Bu ayette melekler mi konuşuyor?

    Zuhruf-11′de de ilginç bir kurgu vardır:
    “O suyu gökten bir ölçüye göre indirir. Biz onunla ölü memleketi diriltiriz”.
    Suyu indiren Allahsa, ölü memleketi dirilten kim?
    Kur’an’ı Allah gönderdiyse bu “biz” diyen kimler?

    25- Allah mı şair? Muhammed mi?

    79 ayetlik Rahman suresinin 31 ayeti aynıdır. ” Öyleyse Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz” ayeti sürekli tekrarlanmıştır. Benzer tekrarlara başka surelerde de rastlanır. Bu acaba Muhammed’in mi yoksa Allah’ın mı edebi özelliği, keyfiyetidir?

    26- Kıyametin saatini Allah bilmiyor mu?

    Füssilet-47. Kıyametin ne zaman kopacağına ilişkin bilgi ona (Allah’a) havale edilir.
    Anlaşılan melekler Allah’tan daha iyi biliyor herşeyi.

    27- Allah kimin neye taptığını bilmiyor mu?

    Sebe-40. O gün Allah, onların hepsini toplayacak; sonra meleklere: Size tapanlar bunlar mıydı? diyecek.
    41. (Melekler) derler ki: “Seni eksikliklerden uzak tutarız. Onlar değil, sen bizim dostumuzsun. Hayır, onlar cinlere ibadet ediyorlardı. Onların çoğu cinlere inanıyordu.”

    28- Allah insan gibi yemin eder mi?

    Naziat suresi de şöyle başlar: “(1) Canları boğarcasına şiddetle çekip alanlara and olsun, (2) Canları kolaylıkla alanlara and olsun, (3) Yüzüp yüzüp gidenlere and olsun, (4-5) Yarıştıkça yarışan ve işleri yöneten meleklere and olsun “.

    Ayrıca Kur’an Allah’ın yeminleri ile doludur. Arapların çok yemin ettiği özelliği bilinir de Allah’ın bu kadar çok yemin etmesi anlaşılmaz. Yoksa bu yeminler Muhammed’in yeminleri midir?

    29- Allah küfreder mi?

    Enam-108′de “Allah’tan başkasına tapanlara sövmeyin; sonra onlar da bilmeyerek Allah’a söverler.” denmesine rağmen;

    Bakara-171, Araf-179, Furkan-44, Tevbe-28, Bakara-65, Maide-60, Cuma-5, Araf-176 da farklı inançlardakilere hayvan, eşek, köpek, domuz, pislik, maymun diye sövülmüştür.




  • quote:

    @Serdar Kaangil May 3, 2015

    Kur’an’daki Çelişkiler Devamı

    30- Büyüyünce hayırsız evlat olacağı sanılan çocuğun öldürülmesi:

    Kehf-80. ” Oğlana gelince, onun ana-babası mümin kimselerdi. Çocuğun onları azgınlık ve inkara sürüklemesinden korktuk.”

    Hiçbir suçu olmayan bir çocuğu, ilerde anne-babasına karşı kötü davranma ihtimali nedeniyle öldürmek ne derece haklı bir gerekçedir?
    Sanki bütün hayırlı anne-babaların hayırsız çocukları öldürülüyormuş gibi aktarılan bu maval doğru mudur?

    31- Muhammed’in onca eşine ilaveten evlatlığının eşiyle evlenmesi:

    Ahzap-37′ de hoşlandığı evlatlığının karısı Zeynep’le evlenebilmesi için, ahlaki bir adet olan evlatlığın öz evlat gibi görülmesi kuralının kaldırılması etik açıdan yanlış değil midir?

    32- Allah’ın velisi var mı yok mu?

    İsra-111. Ve de ki: “Övgü, allah’adır. O çocuk edinmemiştir, yönetimde ortağı ve zillettten ötürü de bir veliside yoktur.” O’nu alabildiğine Yücelt.
    Yunus-62. Uyan! Allah velilerine ne korku vardır, ne de onlar mahzun olurlar!

    33- Yaratan mı? Yaratanlar mı?

    İhlas-1. De ki; O Allah bir tektir.

    Saffat-125. Yaratanların en iyisini bırakıp da Ba’l’e mi taparsınız?

    Yaratanların en iyisi Allah’sa diğer yaratanlar kim?

    34- Allah yardıma muhtaç mıdır?

    İhlas-2. Allah eksiksiz, sameddir (Bütün varlıklar O’na muhtaç, fakat O, hiç bir şeye muhtaç değildir )

    Muhammed-7. Ey iman edenler! Eğer siz Allah’a yardım ederseniz O da size yardım eder, ayaklarınızı kaydırmaz.

    35- Yer ve gök kaç günde yaratılmıştır?

    6 günde : (Araf-54) (Yunus-3) (Hud-7) (Furkan-59)
    8 günde : (Füssilet/ 9-12)

    36- Kölelik evrensel mi?

    Nahl-75. Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen, başkasının malı olmuş bir köle ile katımızdan kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak harcayan (hür) bir kimseyi misal verir. Bunlar hiç eşit olurlar mı? Doğrusu hamd Allah’a mahsustur. Fakat onların çoğu (bunu) bilmezler.

    Kur’an’daki ayetler evrensel ise; İnsanlar arasında ayrım, köleliğin kaldırılmamış olması yanlış değil midir? Bu durumda kölelik kıyamete kadar meşrulaştırılmış olmuyor mu?

    37- Kur’an’da neden sadece İsrail’e gönderilen peygamberler var?

    Kur’an’da bildirilen peygamberlerin nerdeyse tamamının Yahudi olması, her kavme peygamber gönderildiği belirtilmesine rağmen başka milletlerden tek örneğin olmaması nasıl açıklanabilir?

    38- Musevilere “Yahudi” denmesi:

    Enam-146. Yahudilere tırnaklı hayvanların hepsini haram kıldık.

    Kur’an’da Musevilerden Yahudi diye bahsediliyor. Halbuki o dönemde Yahudi olduğu halde Hristiyan olanlar çok. Madem ki “Hristiyan” yani “İsacı” diyor, “Musevi” yani “Musacı” da denebilirdi. Bu genelleme yanlıştır. Günümüzde de Yahudi olanlar içinde ateisti, dinsizi, Hristiyanı, müslümanı, Budisti vardır.

    Ayrıca bir millete bir gıdanın yasaklanıp, diğer milletlere serbest bırakılmasının mantığı olabilir mi?
    Örneğin “Türklere balık yemeyi yasakladık” dense bu kabul edilebilir mi?

    39. İnananlar Muhammed’in kulu mu?

    Zümer-10. Kul ya ıbadillezıne amenütteku rabbeküm lillezıne ahsenu fı hazihid dünya haseneh ve erdullahi vasiah innema yüveffes sabirune ecrahüm bi ğayri hısab

    Ayet, “De ki ey inanan kullarım” ile başlıyor.

    De ki: ‘Ey iman eden kullarım, Rabbinizden sakının. Bu dünyada iyilik edenler için bir iyilik vardır. Allah’ın arz’ı geniştir. Ancak sabredenlere ecirleri hesapsızca ödenir.’

    Muhammed, inananlara “kullarım” diye sesleniyor. Bazı meal tahrifatçıları bu hatayı kamufle edebilmek için mealin başın “Bizim adımıza de ki” ya da “tarafımdan söyle” gibi ilaveler yapmışlar. Halbuki Arapçasında bunlar yok. Bazıları da “Kullarım” değil, “kullar” olarak çevirmiş.

    Eğer Kur’an’ı Allah gönderseydi ayette Allah’ın “de ki” demeyip direk kendisinin söylemesi gerekirdi. Ya da “İnanan kullarıma de ki” şeklinde olmalıydı.

    Aynı ifadeyi Zümer-53′de de görmekteyiz:

    Zümer-53. De ki: “Ey kendilerinin aleyhine aşırı giden kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Şüphesiz Allah, bütün günahları affeder. Çünkü O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”

    40- “Günah Çıkarma” Kur’an’da da var!

    Tevbe-102. Onlardan (Münafıklardan) bir kısmı ise, günahlarını itiraf ettiler. Bunlar salih amelle kötü ameli birbirine karıştırmışlardır. Umulur ki Allah tövbelerini kabul eder. Çünkü Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
    103. Onların mallarından, onları günahlarından arındıracağın ve temizleyeceğin bir sadaka al ve onlara dua et. Çünkü senin duan onlara huzur verecektir. Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.

    41- Meleklerden peygamber olur mu?

    Muhammed’e inanmayanlar ” Elçi olarak bize bir melek gelmelsi gerekmez miydi” derler. Buna şu yanıt verilir:

    İsra-95. De ki: “Eğer yeryüzünde, (insanlar yerine), yerleşip dolaşan melekler olsaydı, elbette onlara gökten bir melek peygamber indirirdik.”

    Mantıklı. Dünyada insanlar yaşadığına göre melekten peygamber olmaz.
    Gelgelelim meğer öyle değilmiş. İsra-95′de melekten peygamber olamayacağı söylenirken;
    Bakın aşağıdaki ayette ne diyor:

    Hac-75. Allah, meleklerden ve insanlardan peygamberler seçmiştir; şüphe yok ki Allah, duyar, görür.

    42- Cehennemde sadece ne yenir? Zakkum mu? Darı dikeni mi?

    Duhan/ 42-43-44. Doğrusu (cehennemde) günahkarların yiyeceği zakkum ağacıdır; karınlarda suyun kaynaması gibi kaynayan, erimiş maden gibidir.

    Gasiye suresi 6. ayeti öyle demez.

    Leyse lehüm ta’amün illa min dariy’ın.

    Onlar için darı dikeninden başka bir yiyecek yoktur.

    Zakkum ağacı ile darı dikeni çok farklı bitkiler olduğuna göre ayetler arasında çelişki mevcuttur.

    B- KUR’AN’DAKİ BİLİMSEL ÇELİŞKİLER

    1- Tarık Suresi 7. ayet:

    (Bu su- meni) Bel kemiği ile kaburgalar arasından çıkar.

    Tıp, testislerden diyor.

    2- Cennetin genişliği göklerle yer kadar mı?

    Rabbinizden olan mağfiret ve eni göklerle yer kadar olan cennete (kavuşmak için) yarışın; o, muttakiler için hazırlanmıştır. (Âli İmran Suresi-133)

    Yer’den kastedilen dünya gezegeni olduğuna göre, dünya da uzayda diğer gök cisimlerinden bir olduğuna göre “gök ile yer kadar” demek anlamsız bir ifadedir. Hatta bu ifadeden yerin altta, uzayın ise üstte algılandığı anlaşılmaktadır.

    3- Dünyanın 4 günde, göklerin ise 2 günde yaratılmış olması: (Füssilet/11-12)

    9. De ki: “Siz gerçekten yeri iki günde yaratanı inkar edip duracak mısınız? Birde O’na eşler mi koşuyorsunuz? O, bütün alemlerin Rabbidir.

    10. Hem ona üstünden ağır baskılar (dağlar) yaptı, onda bereketler meydana getirdi ve onda azıklarını dört gün içinde araştıranlar için bir düzeyde takdir buyurdu.

    11. Sonra göğe doğruldu da o bir duman iken ona ve yere: “İkiniz de ister istemez gelin!” dedi. İkisi de: “isteye isteye geldik.” dediler.

    12. Böylece onları iki günde yedi gök olmak üzere yerine koydu ve her gökte (bulunan meleklere) işlerine ait emrini vahyetti. Dünya gökyüzünü kandillerle donattık ve koruduk, işte bu, hep o çok güçlü ve herşeyi bilenin takdiridir.

    4- Yerin göklerden önce yaratılmış-düzenlenmiş olması: Füssilet/10-12

    5- Miras dağıtımındaki avl yöntemi gerektiren matematik hatası. (Nisa/10-12)
    KUR’AN’DA MATEMATİK HATASI

    6- Güneşin kara çamurlu bir suya batması.

    Sonunda güneşin battığı (mağrib) yere kadar ulaştı ve onu kara çamurlu bir gözede batmakta (Garabe) buldu, yanında bir kavim gördü. (Kehf Suresi-86)

    Ayetten; dünyayı göğün altında uçsuz bucaksız bir yer olarak gören ve göz yanılmasından dolayı güneşin dünyanın batısında bir çamur gözesine battığını sanan bir yanlış bilgiye sahip olunduğu anlaşılmaktadır.

    7- Ortadoğuda yetişen Hurma, üzüm gibi meyvalardan bahsedilip batıda yetişenlerden hiç bahsedilmemesi.

    8- Kalbin beyin fonksiyonlarına sahip gösterilmesi.

    Duygular, düşünceler, inançlar kalbin mi beynin mi fonksiyonları? Bakara/97-260-283, Kehf-28, Şuara-195

    9- Ay’ın yarılması:

    Kamer-1. Kıyamet yaklaştı ve ay yarıldı.

    10- Gök gürültüsü, şimşek ve yıldırımın Allah’ın insanları korkutma ve cezalandırma aracı olduğu:

    Rad/12-13. O, korku ve ümit vermek için size şimşeği gösterendir, yağmur yüklü bulutları meydana getirendir.
    Gök gürlemesi O’na hamd ederek tespih eder. Melekler de O’nun korkusundan tespih ederler. O, yıldırımlar gönderir de onlarla dilediğini çarpar. Onlar ise Allah hakkında mücadele ediyorlar. Hâlbuki O, azabı çok şiddetli olandır.

    11- Her canlının çift yaratıldığı:

    Zariyat-49. Düşünüp ibret alasınız diye her şeyden (erkekli dişili) iki eş yarattık.

    Her canlı çift değildir. Bakteriler, virüsler bölünerek çoğalırlar.

    12- Rahman-14. Allah insanı, pişmiş çamur gibi bir balçıktan yarattı:

    Halbuki benzer bir hayvanın dna’sı üzerinde yapacağı değişiklikle insanı yaratması daha bilimsel olmaz mıydı?

    13- Kısasa Kısas:

    Bakara-178. Ey iman edenler! Öldürülenler hakkında size kısas farz kılındı. Hüre karşı hür, köleye karşı köle, kadına karşı kadın kısas edilir.

    Kısas’ın çağdaş hukukta geçerliliği olabilir mi?
    Bu ayetle Kur’an’ın evrenselliğinden bahsedilebilir mi?

    14- Denizin yarılması, ölünün diriltilmesi gibi bilim dışı sözde mucizeler.

    15- Hayvanların 8 çift olması:

    Zümer-6. Sizi bir tek nefisten yaratmış, sonra ondan eşini varetmiştir; sizin için hayvanlardan sekiz çift meydana getirmiştir; sizi annelerinizin karınlarında üç türlü karanlık içinde, yaratılıştan yaratılışa geçirerek yaratmıştır; işte bu Rabbiniz olan Allah’tır. Hükümranlık O’nundur, O’ndan başka tanrı yoktur. Öyleyken nasıl olur da O’nu bırakıp başkasına yönelirsiniz?

    Sekiz çift hayvan az değil mi? Hangileri acaba? At, eşek, deve, koyun, keçi, öküz-inek, tavuk-horoz, hindi, ördek, tavşan, kuş, balık, kedi, köpek, balarısı…
    Aşağıdaki ayetlerde açıklanıyor hangileri olduğu:

    Enam-143. Sekiz çift yarattı: Bir çift koyun, bir çift keçi. (…)
    Enam-144. Deveden bir çift sığırdan da. (…)

    16- Yıldızların şeytanlar için atış tanesi olduğu:

    Mülk-5. Andolsun ki biz, (dünyaya) en yakın olan göğü kandillerle donattık. Bunları şeytanlara atış taneleri yaptık ve onlara alevli ateş azabını hazırladık.

    Kandille kastedilen yıldız. Ama sanki yıldızın ne olduğu bilinmiyor. Boyutları küçük sanılıyor. Güneş ile yıldızlar farklı düşünülüyor. Koca yıldız, belki de dünyanın 30-40 misli büyüklüğünde, ama ayette şeytanlara atış tanesi olarak yapıldığını söylüyor.

    17- Savaşçı Melekler:

    Al’i İmran/124-125. İnananlara: “Rabbinizin size gönderilmiş üç bin melekle yardım etmesi size yetmeyecek mi?” diyordun. Evet, eğer sabrederseniz, sakınırsanız ve onlar de hemen üzerinize gelirlerse Rabbiniz size, nişanlı beş bin melekle yardım edecektir.

    Savaşta müslümanlara melek ordusuyla destek veriliyormuş. Bugünlerde çok ihtiyaç var bu melek ordusuna ama Allah’tan tık yok, umursamıyor sanki..
    Melek ordusu bilimdışı değil mi? Allah onun yerine müslümanları güçlü kılmış olsa daha doğru olmaz mı?
    165. (Bedir de) iki katını (düşmanınızın) başına getirdiğiniz bir musibet, (Uhud’da) kendi başınıza geldiği için mi “Bu nasıl oluyor!” dediniz? De ki: O, kendi kusurunuzdandır. Şüphesiz Allah’ın her şeye gücü yeter.

    Galip gelinen savaşta melekler var, mağlup olunanda neden yardımcı olmamışlar acaba?
    Galibiyet meleklerden, mağlubiyet insanların hatasından mı?

    18- Ay’ın nur olduğu:

    Yunus-5. O’dur ki Güneş’i bir ışık yaptı. Ay’ı da bir nûr kılıp, ona birtakım konaklar tayin etti ki yılların sayısını ve vakitlerin hesabını bilesiniz.

    Ay’ın bir nur olmadığı sadece geceleri güneşten aldığı ışığı yansıttığı biliniyor.

    19- Bir gecenin bir ömre bedel olması:

    Kadir-3. Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır!

    Sadece bir gece, bin aydan yani yaklaşık bir ömürden nasıl daha hayırlı olabilir?

    20- Tatlı suda inci ve mercan yetiştiği:

    Rahman suresi 19-22 ayetleri ile Furkan suresi 53. ayetinde geçen iki denizin birbirine salındığı-karıştırıldığı ama aralarında bir engel olduğunu yazan ayetlerde denizlerden birinin suyunun içilebilen tatlı su olduğu, diğerinin acı ve tuzlu su olduğu yazılıdır. Rahman-22′de her ikisinde de inci ve mercan yetiştirildiğini yazar. Halbuki tatlı suda inci ve mercan yetişmez. Suni olarak inci yetiştirilse bile mercan hiç yetişmez.

    C- KUR’AN İLE TEVRAT ARASINDAKİ ÇELİŞKİLER

    1- İbrahim’in babasının adı; Tevrat’a göre Tarah, Kur’an’a göre Azer.

    2- İbrahim’in kurban etmek istediği oğlu; Tevrat’a göre İshak, Kur’an’a göre İsmail.

    3- İsmail Tevrat’a göre peygamber değil, Kur’an’a gore peygamber.

    4- Süleyman; Tevrat’a göre kral, Kur’ana göre peygamber.

    5- Davud; Tevrat’a göre kral, Kur’ana göre peygamber.

    6- Cennette Havva’yı aldatan Tevrat’ta yılan, Kur’an’da şeytan.

    7- Tufan Tevrat’a göre tüm dünyaya, Kur’ana göre sadece Nuh’un kavmine.

    8- Nuh’un gemisi; Tevrat’a göre Ararat dağına, Kur’an’a göre Cudi dağına.

    9- Haman; Tevrat’ta Pers kralının yardımcısı, Kur’ana göre firavunun taş ustası.

    10- Tanrının adı; Tevrat’ta YHWH, Kur’an’da Allah.

    11- Tevrat’a göre insan, tanrının suretinde yaratılmıştır. Yani tanrı, insanın en mükemmel halidir. Ama Kur’an’a göre Allah’ın eşi-benzeri yoktur.

    12- Putlara tapmadığı için ateşe atılan; Tevrat’ta 3 Yahudi, Kur’an’da İbrahim.

    13- İmran; Tevrat’a göre Musa’nın babası, Kur’an’a göre İsa’nın dedesi.

    14- Savaşa giderken, dizlerinin üzerine çökerek su içen askerlerin komutanı Tevrat’a göre Gideon, Kur’an’a göre Talut.

    15- Deve eti Tevrat’ta haram, Kur’an’da helal.

    Yahudiler Muhammed’e gelip;
    ” Sen İbrahim’in tevhid dinini getirdiğini söylüyorsun ama o senin gibi deve eti yemezdi, çünkü haramdı.” derler.
    Bunun üzerine gelen ayette şöyle der:

    Ali İmran-93. Tevrat indirilmeden önce, İsrail’in (Yakub’un) kendisine haram kıldığı dışında, yiyeceklerin hepsi İsrailoğullarına helal idi. De ki: “Eğer doğru söyleyenler iseniz, haydi Tevrat’ı getirip okuyun.”

    Tevrat’ı okuduğumuzda devenin yasak edilmiş olduğunu görmekteyiz:

    Levililer/ 11:4-24. Ancak geviş getiren ve çatal tırnaklı olan hayvanlardan etini yememeniz gerekenler şunlardır: Deve geviş getirir, ama çatal tırnaklı değildir. Sizin için kirli sayılır.

    Bu durumda deve daha sonra temiz ve eti yenebilir hale evrimleştirilip mi helal kılınmıştır?
    Yoksa zaten temiz ve helaldi de Tevrat mı tahrif edilmiştir?
    Sebebi Kur’an’da belirtilir:

    Enam-146. Yahudilere tırnaklı hayvanların hepsini haram kıldık. Sığır ve koyunların ise, sırtlarında veya bağırsaklarında bulunanlar, ya da kemiklerine karışanlar dışındaki içyağlarını (yine) onlara haram kıldık. İşte böyle, azgınlıkları sebebiyle onları cezalandırdık. Biz elbette doğru söyleyenleriz.

    Dünya halklarından sadece Yahudilere konan bir yasakmış!!

    D- KUR’AN İLE İNCİL ARASINDAKİ ÇELİŞKİLER

    1- İsa bebekken, İncil’e göre mucize göstermemiş, Kur’an’a göre göstermiştir. Konuşmuş ve peygamber olduğunu söylemiştir.

    2- İsa, İncil’e göre çarmıha gerilmiştir. Kur’an’a göre çarmıha gerilen İsa değil, İsa’ya benzeyen başka biridir.

    3- Kur’an’a göre İncil’de Ahmet’den bahseder, İncil’de Ahmet ismi geçmez.

    4- Şeytan, İncil’e göre melek, Kur’an’a göre cindir.

    5- Şeytan, İncil’e göre Tanrı ile aynı mertebeye ulaşmak istediği için, Kur’an’a göre ise Adem’e secde etmediği için lanetlenmiştir.

    6- İncil’e göre iyilikler Tanrıdan kötülük şeytandan, Kur’an’a göre hayır da şer de Allah’tandır.

    7- İncil’de bir aziz olarak geçen Yahya’nın babası Zekeriya, Kur’an’da peygamber olarak geçer. Buna karşın Tevrat’taki Zekeriya peygamberden hiç bahsedilmez.
    Yani Kur’an’da Meryem’ler karıştırıldığı gibi, Zekeriya’lar da karıştırılmıştır.





  • Millet kendisini Astronomi veya uzay mühendisi sanmaya başladı.
    Hiç birimiz astronomi mühendisi değiliz.

    Dünyamıza en yakın kara delik 7 bin 800 ışık yılı uzaklıkta olduğu iddia ediliyor.
    Bu mesafeyi ışık hızı ile giden bir uzay aracı yaptınız diyelim.
    Dünyamıza en yakın uzaklıktaki kara deliğe ulaşmamız 7 bin 800 yıl alacaktır.
    Salla dur.

    Dünya'ya en yakın yıldız sistemi olan Alpha Centauri, 4,1 ışık yılı uzaklıkta yer alıyor.
    Işık hızı ile giden bir uzay gemisi dahi Alpha Centauriye ulaşması yaklaşık 4 yıl 1 ay 20 gün zaman alacaktır.

    Bırakın boş hayaller üzerine konuşmayı.

    Ayaklarınızı yer küreye basın.
    Adam gibi Teknoloji ile Bilim üzerine tartışmamızı sürdürelim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Hositany -- 27 Mart 2019; 8:51:55 >




  • Teknoloji ile Bilim Aldatmacası

    Aklınca dalga geçen adama bak ne deliller kormuşlar be.Sinirden bak ne hale gelmişler.

    Çakma müyendisimiz müyendis olduğunu kanıtladı. Tamam inandık inandık.

    7 bin 800 yıllık seyahatine çıkarken hatırlat arkandan su dökelim.

    Verdiğimiz rahatsızlık için özür dileriz.Konumuza dönelim.

    Konu: "Teknoloji ile Bilim Aldatmacası" Bilim ve teknolojide aldatma olmaz.




  • İslam dinini en büyük çelişkisi Evrim Teorisindedir.
    Hristiyanlar bu çelişkiyi "Evrim teorisi yaratılışla çelişmiyor" vatikan sonlandırmıştır.
    Darısı bizim hilafet düşkünlerinin başına

    BBC News Türkçe
    Papa: Evrim teorisi yaratılışla çelişmiyor
    https://www.bbc.com/turkce/haberler/2014/10/141027_papa_evrim


    quote:

    @BBC 28 Ekim 2014

    Papa Francesco: Evrim teorisi yaratılışla çelişmiyor

    Katolik Kilisesi’nin lideri Papa Francesco, tek tanrılı dinlerdeki yaratılış inancıyla evrim teorisinin aslında çelişmediğini, aksine birbirini tamamladığını söyledi.

    Vatikan’daki Papalık Bilim Akademisi’nde bir konuşma yapan Papa Francesco, “Bugün dünyanın kökeninin dayandırılıdığı Büyük Patlama (Big Bang), ilahi bir yaratıcının müdahalesi fikriyle çelişmiyor, aksine bunu gerekli kılıyor” dedi.

    Papa, “Doğanın evrimi, yaratılış kavramına ters düşmüyor, çünkü evrim teorisi de evrimleşen varlıkların yaratılmış olmaları ön koşulunu gerektiriyor” diye konuştu.

    Öte yandan bu Büyük Patlama ve evrimleşme süreçlerinin tesadüfi olmadığını, ilahi bir iradenin ürünü olduğunu söyleyen Papa şöyle devam etti:

    “Yaradılış hikayelerini okuduğumuzda Tanrı’yı elinde sihirli değneği olan ve her şeyi yapabilen bir büyücü gibi hayal etme yanılgısına düşebiliyoruz. Ama öyle değil. Tanrı varlıkları yarattı ve onları kendisi tarafından her birine bahşedilen kurallar çerçevesinde gelişmeye açık halde bıraktı, gelişmeleri ve kendi bütünlüklerine erişmeleri için. Yaratılış süreci bu şekilde yüzlerce, binlerce yıl içinde ilerledi ve sonunda bizim bugün bildiğimiz haline ulaştı.”

    Papa, bu bağlamda bilim adamlarına düşen görevin de doğanın evrimsel mekanizmalarını keşfederek “Yaratıcı’nın tasarımında var olan gelişmeyi sağlamak” olduğunu belirtti. Papa, doğaya zarar vermeninse “Tanrı’ya karşı işlenmiş büyük bir günah” olduğunu vurguladı.




  • troller iyice kafayı kırmış... teknolojiyi ve bilimi bile inkar eden trollere nasıl tahammül edebiliyorsunuz ki?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hositany



    Aklınca dalga geçen adama bak ne deliller kormuşlar be.Sinirden bak ne hale gelmişler.

    Çakma müyendisimiz müyendis olduğunu kanıtladı. Tamam inandık inandık.

    7 bin 800 yıllık seyahatine çıkarken hatırlat arkandan su dökelim.

    Verdiğimiz rahatsızlık için özür dileriz.Konumuza dönelim.

    Konu: "Teknoloji ile Bilim Aldatmacası" Bilim ve teknolojide aldatma olmaz.
    Rezil olmuşsun daha ne dolanıyon buralarda :)




  • Pylorid kullanıcısına yanıt
    Sinirleriniz çokmu bozulduda , böyle abuk subuk karalamalar yapıyorsunuz
  • 
Sayfa: önceki 1415161718
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.