The Matrix Resurrections (22 Aralık 2021) | Keanu Reeves - Carrie-Anne Moss - Yahya Abdul-Mateen II (16. sayfa)

Persephone insan olmadigini surdan anliyorum ve tahmin ediyorum matrixde var sadece...ve makineler sehrinde tarlalarda bedeni yok.. o tarlada insan bedeni olmayan hersey programdir 

İyi de görmediğimiz, tarlada bedeni olmadığı anlamına gelmez ki. Sonuçta film herkesin bedenini tek tek göstermiyor. Ona bakarsan Merovingian'ın da bedenini hiç görmedik bu durumda Merovingian da mı program? Merovingian için eski seçilmiş kişilerden biri deniyor. Matrix çökerken vs kendi kişisel çıkarları için ilk filmdeki Cypher gibi -tabi Cypher yoldaşlarına kelek yapıyordu o biraz daha farklı- anlaşma yapmış ve saltanatını sürüyor ve Matrix'te kendisine verilen yetkileri kendi çıkarları için kullanıyor. Örneğin sürgün programların kaynakta silinmesini sağlamak yerine kendi adamı olarak kullanıyor. Eski sürüm Matrix'lerden kalan programlarını fedai yapıyor. Matrix Reloaded'da gördüğümüz İkizler gibi ya da Matrix Revolutions'ta gördüğümüz tavanlarda duran programlar gibi... Böyle bir adamın başka bir programı karısı yapacağını sanmıyorum.

Ama ben de iyi ki sormuşum değil mi?   

@MinikYas

Evet programlarmış, ben yanlış biliyordum demek ki. Ama Merovingian'ı nedense insan diye diye hatırlıyorum okuduğum yerlerde veya izlediğim teori videolarında... Öperek tanıma olayını şu 3 mesajdan çıkardım. Başka yerlerde de okumuş olabilirim.

• enter the matrix oyununda niobe'yle öpüşünce ve bu sahnenin bilgisayarla yapılmayıp gerçek oyuncularla çekilen bir sinematik olduğunu gören bizlere ohaaaa dedirten matrix karakteri.*
• 
  
• 20.05.2003 14:31 ~ 21.05.2003 12:58 kmc 

• matrix reloaded ve revolutions'da görülen bir karakter/program.
• 
  
• türkçe çeviriden izlediğinizde öpücük için tatmak vs diyor ancak ingilizcede "sampling" terimini kullanıyor yani örnekleme, deney için bir tutam almak vb gibi bir anlama denk geliyor bu öpücük. ayrıca niobe ve yancısını da öptüğü sahneler varmış sanırım oyun için çekilmiş. yani persephone'nin olayı öperek örnek toplamak. ne örneği peki?
• 
  
• bir teoriye göre bu karı ve kocası merovingian, matrix'in eski versiyonlarından geldikleri için makinelerin henüz insan doğasını tam anlayamadığı dönemlerde kullandıkları programlar. merv daha çok "causality" ile insan doğasını anlamaya çalışırken muhtemelen bunu başaramıyor ve bu yüzden yanında persephone var, insani duyguları anlayabilen bir program. matrix evreninde birini tanımak için bazı yollar var. seraph dövüşerek tanıyor insanları mesela. persephone ise öperek muhtemelen. çünkü neo'yu öptükten sonra trinity'yi ne kadar çok sevdiğini anlıyor. bunu kıskandığını söylüyor ama böyle bir şeyin sonsuza dek süremeyeceğini de ekliyor. yine revolutions'da trinity merv'ün kafasına silah dayadığında merv aslında neo'yu vermeyecekti. çünkü trinity'nin yapmakta olduğu şey nedensellikle açıklanamazdı. ne diyordu trinity? ya neo'yu verirsin ya da hepimiz burada şimdi ölürüz. saçma geliyor bu merv'e. ancak orada monica ablamız devreye giriyor ve diyor ki onlar aşık, neo için hepimizi öldürür bu karı, sal gitsin diyor. merv ise aşk ile deliliğin çok benzer olduğunu söylüyor çünkü merovingian aşkı anlayabilen bir yapıda değil. insan duygularını anlıyor persephone ve kendisi de duygusal bir karakter. yine merv, keymaker'ı kaptırdığında karısına "bana nasıl ihanet edersin" diyince persephone "cause and effect" diyor mero'nun anlayacağı konsept bu zira. ancak merv burada bir nedensellik olmadığını söylüyor. çünkü merv psikopat, duygusal zekası yok, duyguları anlayamıyor. persephone ise aldatılmış bir kadın orada ve bu yüzden intikam alıyor çünkü insani duygular hissediyor orada. bu bağlamda biri mantık biri duyguyu temsil eden bir çift program bunlar.
• 
  
• 04.08.2021 07:19 ~ 07:28 bos gezenin bos ustasi 
• 
  
• enter the matrix oyununda niobe'nin yancısı olan ghost'u öptüğü sahnede ghost'un trinity'ye aşık olduğunu farkediyor. karşılıksız bir aşk acısı çektiğini dile getiriyor. yine aynı oyunda niobe'yi seçerseniz, niobe'yi aynı yerde aynı replikler sonrası öpüyor. niobe'nin de morpheus'a aşık olduğunu ancak başka biriyle beraber olduğunu farkediyor öptükten sonra. bunu dolaylı olarak dile getiriyor. yani öpücük, monica ablamızın, karşısındaki kişinin duygularını anlaması için bir yol.
• 
  
• 17.09.2021 22:32 ~ 18.09.2021 10:15 bos gezenin bos ustasi 
• 
  
• 
  

İlk Matrix'in Cennet Matrix olduğu hem ilk filmdeki Ajan Smith'in Morpheus sorgusunda Smith tarafından hem de Reloaded'da Neo ile Mimar karşılaştığında Mimar tarafından dile getiriliyor. Sonraki Matrix sürümü olan Nightmare Matrix'i teoriden ibaret olabilir onu kesin olarak bilmiyorum. Ekşi'de yazmışlar. Ancak Nightmare Matrix'e yapılan tariflere ve Merovingian için yazılanlara ve Reloaded'daki o tavanlarda yürüyen programlara, "gümüş kurşun" ve "zor yok edildiği" iddia edilen programlara filan bakınca teoriler kendi içinde tutarlı hale gelirken filmde gördüğümüz bu sahne ve replikler bu teoriyi kendi içinden dışarı taşırıyor. Oyunlarını oynamadım ancak Animatrix ve Matrix serisini izledim sadece. Oyunlarda geçiyor mudur bilmiyorum. Zion'u zaten bir üst simülasyon olarak düşünürsek Cennet Matrix'in üst katmanında var olmaması için bir neden yok ki? Evet Matrix'in mimar programı öyle dedi. Yıkılma dedi ama biz onu Zion simülasyonu silinip yeniden kuruldu şeklinde ele alabiliriz. Cennet Matrix için ajan Smith de Mimar da benzer şeyleri söylüyorlardı yani insan zihni bu gerçekliği kabul etmeyince hızla çökmüş. Kusur simülasyonda değil insanların zihninde. Cennet yakıştırması yapıldığına göre artık Cennet deyince kafanda dinî inancına ve bilgine göre aklına neler geliyorsa herhalde onlar mevcuttu. Ayrıntılı bilgi yok.

Zion'un gerçek olmasını çok isterdim ama çok fazla mantıksızlığı ve zorlamayı da beraberinde getiriyor. 10 sene önce filan ben de öyle kabul ederdim, Zion'da o makineleri durdurmasını filan Wi-Fi muhabbetine benzer bir muhabbeti geçmişte ben de yapmışımdır. Ama gözünün kör olması ve buna rağmen ışıkla görmesi hadisesini atlamıştım. Buradaki açığı da senin okuduğu teoride Neo'yu robot kabul ederek yamamaya çalışmışlar ama olmamış çok sırıtmış. Neden mi? Bir kere seride Neo'nun makine oluşuna dair adamakıllı bir ipucu görmedik. Daima insan olarak karışımıza çıktı. Ağzı kanadı, burnu kanadı, nefes aldı-verdi, Trinity ile Zion'da halvet oldu, Trinity'ye aşık oldu, çok kez duygusal davrandı, sorguladı, bir insan gibi eğitim gördü, hata yaptı. Yani şimdi bunları görüp de Neo'ya robot demek ziyadesiyle zorlama olmaz mı? Zion'un simülasyon olması bundan daha olası görünüyor.

Diğer önemli bir mevzu da Zion'un daha önce 6 kez yıkılmış olması. 6 kere çöken Matrix ve 6 kere yıkılan Zion? Bu sayısal tesadüfü bir kenara bırakalım. 2. ve özellikle 3. filmde Zion'u gördük. Zion'a giden yolları gördük. Gemi ile saatlerce yol alınabiliyordu o kadar geniş ve uzun yollar ve üstelik alternatif yollar da var, bayağı tünellerin haritaları vardı. Bu arada 3. filmde Zion'a gelmeye çalışan kazıcı makineler iskeleye ulaşmaya çalışırken makinelerin 2000 metre ötede olduğunu ve kazdığını söylüyorlardı. Hatta filmin bir noktasında buraya varmaları 6 saat mi alır 9 saat mi alır ne diyorlardı. Başka bir yerinde de yine farklı bir saat veriyorlardı çünkü kazıcılar demir cevherine denk geldiği için yavaşlamışlardı. 2000 metre dedim ama bunun yüzeyden mi 2000 metre yoksa makineler bir süre kazdı da belirli bir derinliğe ulaştıktan sonra mı tespit ettikleri 2000 metre onu bilmiyorum, hatırlamıyorum. Her şekilde insanoğlunun bu kadar derinlerde bu kadar büyük bir yapı inşa etmesi ve bu kadar nüfusu doyurması ona bakması mümkün değil. O yapıların inşası başlı başına bir soru, gıda, diğer ihtiyaçlar vs başlı başlına ayrı bir soru. İnanılmaz derin bir yere inanılmaz büyüklüklerde ve yine inanılmaz derinliklere sahip mimari işler yapılmış. Ve tüm bunlar 6 kez yıkılıp yeniden inşa edilmiş? Kulağa pek gerçekçi gelmiyor. Bunu da zaten birkaç sayfa önce Zion simülasyon diyen biri dile getirmişti bu konuda. Çok da mantıklı yazmış.

Evet forumun bildirim zımbırtısında hep bir sorun var. Bazen cevapla diyorum mesajı bir atıyorum kişi mesajda etiklenmemiş, alıntılanmamış. Düzeltip el ile yazayım diyorum düzeltiyorum bu sefer hem alıntı yapılmış hem de etiketlenmiş olarak görüyorum mesajı. Böyle de dandik bir forumdur DH. Yıllardır böyle hiç değişmedi.

Bu filmi izlediğimiz güne nalet gitsin 

doğum günüme denk gelmesi manidar  22 aralığın da dünya 31 günü olması da çok enteresan  

Yazdığın teorilerin iddiaları üzerinden gidelim. İkinci ve özellikle 3. filmdeki yerin çok çok altına inşa edilmiş olan Zion, iskele ve yolların büyüklüğüne, makine sayısına ve büyüklüğüne baktığında sadece iddia edildiği gibi 100-200 yıllık bir aralıkta bu kadar az sayıdaki insanlarla bu kadar derinlerde üstelik 6 kere yıkılıp yapılması bana oldukça olanaksız geliyor. Bir taraftan nüfusun kırılmış, Mimar'ın iddia ettiği üzere 6 kere Zion yıkıldığında seçilmiş kişi 6 kez aynı tercihi yapmış, yani 6 kez bir grup insan (21-22 kişilik filan mürettebat) sağ kalmış.

Bir grup insan halen daha makinelerin ölüm tehdidi altında. Her an görüldüğün yerde öldürülebilirsin.

Dünya ölmüş bitmiş, gözkyüzü karartılmış, böyle bir ortamda yiyecek bir şey de bulamazsın. Bitki yok, bir şey yok. En büyük sorunlardan biri gıda, insanları nasıl besleyeceksin.

Makine ve besinsizlik tehdidi altında bir grup insanla ölmeden km'lerce derinlikte deva çukurları nasıl inşa edeceksin?

Bu insanlar ürese bile makine ve besin sorunu üremeye ve yaşamaya problem oluşturmaya devam edecek. Ayrıca her doğumda ek iş yükü çıktığında iş gücü kaybı da gerçekleşecek. Ölümler doğumlardan çok daha hızlı olabilir. Üremek, kazma ve inşaatın birbirlerinden destek alan ve her şekilde makineleri oraya çekebilecek uzun süreçler olduğunu unutmayalım.

İnşaatlar ve kazma işleri için makine denmiş ancak insanlar elde etse etse basit aletleri kullanabilirler, her şey insanın fiziksel gücüne bakıyor. Yapay zeka egemenliğini ilan etmiş ve insanlara savaş açmış ve kazanmış.

İnsanoğlu besin, barınma ve güvenlik sorunlarını aşsa ve tavşan gibi ürese bile bu uzun yıllarda gelebilecek bir makine baskını milyonlarca insanın anında kıyımına sebep olabilir. Bir insanın doğup iş yapabilir ve iş görebilir haline 20 senede ulaşıyor desek bir makine tarafında tek başına kıyımı sadece birkaç saniye sürer ki savaşlar 1 vs 1 şeklinde olmuyor. Bunun bombası var, mermisi var. Hani böyle kıyımlar oldu ama 100-200 sene değil de 1000 senede insanlar nihayet üremese, beslenme, barınma ve sonunda inşaat sorunu çözdüler dense daha gerçekçi. Ama 6 kez Zion yıkıldı diyoruz yapmayın. 200 sene'yi 6'ya böl. 30-35 sene. Bu kadar sürede sen bir avuç insan nereye üredin ve bütün bu risklerin hepsinden başarılı bir şekilde geçtin de yerin km'lerce altına inşa devasa yer altı şehri inşa ettin. Bütün bu engellere rağmen.

Zion'un simülasyon olduğuna dair duymadık ama kör gözlü Neo'nun görüşü, Neo'nun ahtapotları mermi durdurur gibi durduruşu birer sinyaldi. (Ya da Neo'yu hokus pokusçu kabul eder ve bu bilim-kurgunun üzerine sifonu da çekebiliriz.) Sonra Smith denen yazılımın Zion'ndaki Bane'in içine sızması kendini ona klonlaması? Yani insan beyni bir HDD bir SSD değil ki program onun içine yüklenebilsin. Burası çok bulanık ama insan beyni 10101 ile çalışmıyor sonuçta. Tabi burası tartışılabilir.

Daha somut şeylere geçelim. saday adlı üyenin demesine göre Animatrix serisinin Program bölümündeki orijinal DVDrip altyazıdaki diyaloglardan kesit vermiş. Kopyala-yapıştır yapıyorum.

"00:41:03,108 --> 00:41:06,444

Zion'un silinmesine çok az

kaldı. Benimle gel.

kızı matrixe geri dönmeye ikna etmeye çalışırken söylüyor

00:37:22,957 --> 00:37:26,358

lt's just a matter of time before Zion

is wiped out. Come with me.

bu da ingilizcesi"

TR dublajda yok olması diye çevirmişler ama orijinalinde bu şekilde. Silinmesine diyor.

Zion da simülasyonsa gerçek dünya nerede o zaman ne anlamı kaldı dersek... İşte filmdeki var oluş felsefesi de burada yatıyor. İlk filmde bile Morpheus "Gerçek nedir?" deyip duruyordu. Birçok diyalogda gerçeklik hep sorgulanıyordu. İlk Matrix'e Cennet Matrix denmesi bile dinî inançlar üzerinden gerçekliğe bir dokunuştur. Dünya'da büyük kitlelerce hakim olan inançlarda bile içinde yaşadığımız gerçekliğe uyku Cennet ve Cehennem'e gerçek diyen bir anlayış varken Matrix'in bize anlattığı şeylere "ee nerde gerçek?" diyoruz. Bazı inançlı insanlara göre de bu dünya yalan, bir rüya, ölündüğünde gerçeğe uyanılacak ve gerçekle o zaman karşılaşılacak. Bazı inançsızlarımıza veya farklı inançlılara göre de Cennet ve Cehennem masal. Veya işte şu an mitoloji olarak kabul edilen İskandinav mitolojisindeki o Valhalla. Zamanında insanlar bunu gerçek kabul etmiş. Matrix serisi de bu "Gerçek nedir? Biz kimiz, nereye gidiyoruz?" sorularını açıkça olmasa da sorduruyor. Bu dini inançlara, var oluşa farklı bir perspektif katmış veya insanların da farklı perspektifler katmasını sağlamış. Sen bu dünya gelip geçici başka bir dünyaya ölünce geçeceğiz başka bir gerçekliğe uyanacağız diye düşünürken bu filmi yapan düşünen kişiler veya esinlendikleri kişiler bu gerçeklikleri bilgisayar yazılımı (simülasyon) olarak resmetmiş. Farklı simülasyonlar farklı gerçeklikler, tıpkı inançlarda olduğu gibi. Veya birkaç sayfa önce attığım Filmograf kanalındaki Zion'un simülasyon olduğu teorilerinde anlatıldığı gibi. Videoyu yine atacağım ama öncesinde yazayım. Bu simülasyonlarda insanları öldürüp öldürüp farklı bir gerçeklikte de diriltebilirsin. Simülasyon değil mi olur mu olur. Bu yeniden farklı şekilde doğup durmak sence de "reenkarnasyon" inancına benzemiyor mu? Bence nerdeyse birebir aynı kalıp. Bu dini inanç değil ama yine şimdi aklıma geldi. Dejavu sözcüğü bu filmle popüler oldu ama daha önceden var olan bir kavramdı. Matrix dejavu kavramına farklı bir perspektif getirdi. Anlamını zaten biliyorsun Matrix'teki perspektifte 2 kere kedi görüyorduk. Kedi orada aslında yeniden yüklendi tıpkı bir program gibi, oyun gibi. Sonradan fark edildi ki içinde bulundukları binanın tasarımına bir güncelleme gelmiş yeniden yüklenmiş. Hani biz de dejavu yaşıyoruz ya, acaba bu daha gerçekçi ve daha sorunsuz ama yine de kusurları olan bir gerçekliğin içinde mi yaşıyoruz atıfıydı bu. İşte bu filmi güzel yapan, bu kadar beğenilmesini sağlayan bu tarz ince dokunuşlar ve ayrıntılardır.

Neo'nun robot ya da yarı robot olması zorlama bir senaryo. Mesela nereye kadar robot, nasıl robot? Verilecek ayrıntılara göre arguman geliştirilebilir.

Eğitim alma ve öğrenme şekli insan.

Tepkiler, duygusal kararlar, yapılan hatalar insan. Mimar bir robotu mu sorguya çekiyordu yani?

Hadi buraya kadar insanı takli ediyor dedik.

E baba adam pompa yaptı orada yahu. Bir insanla sevişti. Bir insana aşık oldu bir insan da buna aşık oldu. Bu da mı makine?

Daha önce yazmayı unutmuşum yemek yedi bu herif, mürettebatla birlikte lapa yedi? Hangi robot yemek yiyor? Bu robotsa o zaman tüm gemidekiler de mi robot? Aynı şeyleri yediler. Neo ile aynı insani özellikleri taşıyorlar. Robot desek o zaman bu Zion'da insan olan kim? Aha şimdi yazarken robot teorisini kendi kendisiyle çürüten bir soru geldi aklıma: bu adam insan tarlalarından çıktı nasıl robot oldu? Bu robotu kim üretti de oraya koydu, makineler mi? Bakın çok zorladık senaryoyu senaryo fissür olacak (bkz: anal fissür) yani çatlayıp yırtılacak yerinden.  

Estağfurullah sadece hangisi daha doğru, daha akla yatkın, daha az mantıksız onu bulmaya çalışıyoruz. Neyse şu videoyu da atayım.

Filmografyoutube

Keyif alacağınızı düşündüğüm bir Matrix teorisi ile karşınızdayım. Hem Matrix'i hem Zionu kapsayan teorim dilerim hoşunuza gider. Zion'un da aslında bir simülasyon olabileceğini hiç düşümüşmüdünüz? Şimdi Yemeksepeti uygulamasını indir, binlerce restorandaki indirimli menüleri kaçırma! Uygulamayı indirmek için: http://ymk.st/filmograf Metin Yazarı: Ali YAŞAR Seslendirmen: Burçin DİRENCİ Kurgu: Okan ÜNAL Beni buradan takip edebilirsiniz. https://www.instagram.com/filmograf https://twitter.com/Filmografmedia #yemeksepeti 00:00 Giriş 01:20 Sponsor 01:57 Teori 08:12 Soru?

https://www.youtube.com/watch?v=31kk22KG9ZA

aynen bunu yaptım. ilk filmi 99'da izlemiştim diğerlerini ne zaman izledim hatırlamıyorum. tekrar izledikten sonra sank filmleri ilk defa izliyormuş gibi haleti ruhiyemi yazmaya çalışayım

1. film :Tam bir baş yapıt. Aydınlama ve kafa karışıklığı. bu evren sandığımız gibi değil. başka bir hayat mümkün  
2. film: matrix insan aklına hakarettir. Tek bir yaratan vardır. bu kadar mantık hatası olan bir film niye bu kadar poüler diye sorgulamalar falan  
3. film: Latex fetişi edindim  

Filmleri izlediğine göre Animatrix dizisini de izle. Sonra Matrix teorilerini oku. Bizzat yukarıdaki videoyu izleyebilirsin. Onun dışında Youtube'da Shockvoice kanalı var Matrix ile ilgili 4-5 adet videosu var, onlara da bakabilirsin.

Bu arada 2. film için neden "bu kadar mantık hatası olan bir film niye bu kadar popüler diye sorgulamalar" şeklinde bir cümle yazdın? Boşlukları doldurmaya çalışalım.

animatrixi izlediydim ama hiç birşey hatırlamıyorum tabe :) o mantık hatası kısmı biraz şakayla karışık eşelersek çıkamayız işin içinden ama en basitinden simülasyon içindeki yapay zeka düşmanlarla insan aklının baş etmesi komedi resmen. istersen gora'da comodore 64 ortaya karışık kaset yüklet beynine yine boş  

Yoo niye saçma olsun. Hiç hayatınızda video oyunları oynamadınız mı? CPU'ya karşı veya onunla savaşmadınız, dövüşmediniz, yarışmadınız ya da maç yapmadınız mı? Aynı şeyin daha gelişmiş hâli işte, simülasyon hâli. Ayrıca yapay zekâ var, yapay zekâ var. Değişir yani. Mesela ajanlara karşı pek bir şey yapamıyorlar kaçmaktan başka. Ajanlar da simülasyonun çökmesini önlemek üzere var olan antivirüs programları kafasıyla hareket ediyorlar. Neo nasıl yeniyor dersen insanların inancına göre "Seçilmiş kişi" olan ama aslında simülasyondaki kaçınılmaz bir kusur sonucu oluşan anomalinin kişinin simülasyondaki karakterine eklediği anormal güçler ile yeniyor. Bunlarla seçilmiş kişi yapay zekaya karşı avantaj yakalıyor.

GORA işin parodisini yapmış ama hiç de mantıksız değil. Tabi kasetten bahsetmiyoruz. Beynin öğrenme şekli o şekilde olmasa da Matrix'te bunu değiştirmişler ve resmen hızla sanki bilgisayara driver kurar gibi beyne bilgi ve tecrübe yüklüyorlar. Bilgi, tecrübe, kas hafızası illa ki seni acemi halinden çok daha gelişmiş bir seviyeye çıkarıyor. Şimdi hayatında ilk defa FIFA oynayanla FIFA'nın hastası olan ve yıllarca bu oyunu oynayan biri aynı seviyede olabilir mi? Olamaz. O hesap işte. Beynin bu şekilde hızla öğrenip öğrenmemesinin mümkünatını tartışmak anlamsız. Zira bu bir bilim-kurgu filmi, belgesel değil. Zaten büyük ihtimalle Zion ve makineler şehri vs de bir üst simülasyon olduğundan bu öğrenme şeklini filan da önemsiz hâle getiriyor bence.

oyunlardaki yapay zeka tam anlamıyla bir yapay zeka değil. script tabanlı çalışıyor iş. onu da batırıyorlar genelde   starcraft 2 nin bir projesi var yapay zekayla ilgili. pc oynayarak kendi kendine öğreniyor. milyonlarca maçtan sonra kusursuz bir seviyeye gelmesi lazım ama ne durumda şu an bilmniyorum. tabi onu da insana göre ayarlıyorlar :) şöyle söyliyim starcrafttaki yapay zekayı insan el göz koordinasyonu yavaşlığına sabitlemeseler helikopteri taşla düşürmeye benzeyen ıraklılara döner o iş  

Tamam. Matrix'i de insan doğasına uygun olarak ayarlanmış bir simülasyon olarak düşünebilirsiniz. Zaten anormal şeyler Matrix için sakıncalı, zira içinde yaşadığını bilmeyen insanlar için tüm gerçeklik o simülasyondan ibaret. (Mesela ilk Matrix o kadar kusursuzmuş ki insan zihni bunun gerçek olamayacak kadar masalsı olduğunu düşünmüş ve bu gerçekliği kabul etmemiş ve hızla çökmüş.) Zaten yapay zeka-programlar bu yüzden insan kılığında, bu yüzden Matrix anormalliklerini örtbas etmeye çalışıyorlar. Şüpheciler zaten bunun bir simülasyon olduğunu bildiği için Zion'dan gemilerden korsan bağlantılarla Matrix'e bağlanıp sistemin bug'larını şunlarını bunlarını bu simülasyon fiziği vs ile neler yapabileceklerini biliyorlar. Morpheus'un Neo'ya verdiği eğitim de biraz buydu. Mesela bir binadan diğerine atlıyordu ama Neo eğitim simülasyonunda ilk seferde bunu yapamadı. Zira aklı hep Matrix'te ona dayatılan geçreklikteydi. Neydi o gerçeklik? Bir gökdelenin çatısından koşarak 50-100 metre ilerdeki bir gökdelenin çatısına atlayamamaktı mesela. Kung-fu, jujitsu vs dövüş eğitiminde de Morpheus'un yapmaya çalıştığı şey buydu. Neo'nun kafasındaki o şartlanmışlığı atmak. Yoksa programı zihne yükle geç zaten. Ayrıca doğru makineler hesaplama gibi bazı işlemleri insanlardan çok daha hızlı ve az hatalı bir şekilde yapabilirler ancak insanların da yaratıcılık avantajı vardır. Ayrıca seriye bakarsan insanlar tek başlarına iş yapmadığını yapay zekâlardan yardım da aldıklarını görebilirsin. (Anahtarcı, Persephone, Kâhin, Seraph, Sati vs vs) Yine Reloaded ve Revolutions'ta işler daha çok sarpa sardı. Ajan Smith oldu haydut Smith, makineler dahil her şeyin düşmanı oluverdi. Bu sefer makineler bizim Neo'ya yardım etti filan falan.