Şimdi Ara

The Pacific (2010) | Mini-Dizi (21. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
777
Cevap
0
Favori
25.625
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1920212223
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Yunan hikayeleri diziyi izleme şevkimi kırdı, Amerika-Japon ikileminde Yunan-Türk olayları ne alaka çözemedim.
  • 4 bolum oldu hala fıs...
    ortamda gercekcilik yok... bos bos psikolojik diyaloglar...
    o adadan bu adaya gidiyoruz falan filan...
    resmen hayal kırıklıgı...
    simdiye kadar tek begendiim dizinin acılıs müzigi...
    oda hans zimmer sayesinde gusel...

    ama genel olarak band of brothers'ın eline su dokemez...
    band of brothers 10 puansa bu anca 3 olur...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi [ReNoVaTiO] -- 6 Nisan 2010; 14:10:39 >
  • 'The Pacific Kamera Arkası' 7 Nisan Çarşamba günü saat 21.00’de CNBC-e’de.

    Bu bölümü izlemesem bir şey kaybeder miyim? Madem çok kötü.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Sen Aydınlatırsın Geceyi -- 6 Nisan 2010; 15:12:03 >
  • dizinin kalitesini belirleyen bütçe olmadığını kanıtlayan bir yapım.cnbc de sahneleri görünce hd indirdim ama hüsrana ugradım savaş dizisi beklerken adi amerikan propagandası yapan kendilerini kahraman yapan bir dizi.ilerki bölümler icin beklentim kalmadı ,pasific benim icin bitmiştir...
  • Yorum yapmaya gerek görmüyorum bu bölüm için..

  • ilk 3 blümü 1080i indirdim 3 bölümde hepsini sildim birdaha ne izlemem nede etrafımdakileri izletirim bu saçma sapan diziyi.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: sasaell

    dizinin kalitesini belirleyen bütçe olmadığını kanıtlayan bir yapım.cnbc de sahneleri görünce hd indirdim ama hüsrana ugradım savaş dizisi beklerken adi amerikan propagandası yapan kendilerini kahraman yapan bir dizi.ilerki bölümler icin beklentim kalmadı ,pasific benim icin bitmiştir...

    Zaten sıktı artık bu tür film/diziler.
  • 4.bölümde berbat.
  • büyük beklentim büyük hayal kırıklığıyla sona erdi...dewam edermiyim diziye bilmiyorum belki evet çünkü 6 bölüm kaldı...ama band of brothers gibi muhteşem bi dizi ekibinden neden böyle berbat bi dizi meydana geldi hala anlamış değilim..
  • 2.dünya savaşı film sevenler için alternatif filmlerde var son zamanlarda çıkan şu filmlerede bir göz atmak gerek









  • Şimdi 4.bölümü izleyeyim dedim.Yorumları okuyunca vazgeçtim.Umudum kalmadı artık bu diziden.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: [ReNoVaTiO]

    4 bolum oldu hala fıs...
    ortamda gercekcilik yok... bos bos psikolojik diyaloglar...
    o adadan bu adaya gidiyoruz falan filan...
    resmen hayal kırıklıgı...
    simdiye kadar tek begendiim dizinin acılıs müzigi...
    oda hans zimmer sayesinde gusel...

    ama genel olarak band of brothers'ın eline su dokemez...
    band of brothers 10 puansa bu anca 3 olur...



    Kesinlikle tüm söylediklerine birebir katılıyorum, şu dizide tek sevdiğim şey dizinin jenerik müziği, o da malum Hans Zimmer üstat olduğundan...

    Hele şu başroldeki kıvırcık eleman var ya ona tam kıl oluyorum
    24 dizisinin 1 sezonunu işgal etmişti, orda da hiç sevmemiştim zaten bi de burda karşımıza çıktı, sağolsun burda da batırıyor




  • 4.bölümü dün izledim pek bir numarası yoktu uyuklamaya başladım resmen
    Artık heyecan gelsin şu diziye ya
  • quote:

    Orijinalden alıntı: BARLAS TURAN


    Hele şu başroldeki kıvırcık eleman var ya ona tam kıl oluyorum
    24 dizisinin 1 sezonunu işgal etmişti, orda da hiç sevmemiştim zaten bi de burda karşımıza çıktı, sağolsun burda da batırıyor


    Kıvırcık, tam gıcık yav. Öyle bir bakışı, yüz ifadesi var ki sanki "gel beni döv" diyor. O'na kadar adam bulamamışlar mı, milyonlarca dolarlık bir yapımda, hayret!

    Dizide şu ana kadar duygularına yoğunlaşılan başka biri de olmadı. Band of'da subayından, astsubayına ondan erine kadar pek çok asker ile duygusal bir yakınlık kurulabiliyordu.

    Arkadaşlık desen o da yok. Bir iki "fouck you" muhabbetinden başka.

    Savaş sahneleri ve ondan sonraki askerlerde oluşan ruh hali ise hiç gerçekçi değil. Daha hayatlarında ilk defa bir savaş görmüş, adam öldürmüş, yanında arkadaşı ölmüş herifler gayet normal "Aaa, Bill'de ölmüş. Tühh, John'da gitmiş" tarzı konuşmalar gerçekleştiriyorlar. Hani dizinin sonuna doğru zaten aylardır hatta yıllardır savaşın içinde olmuş olsalar kanıksamışlardır deyip geçebiliriz. Ama ilk bölümden itibaren bu hava maalesef bu şekilde devam ediyor.

    Ek olarak: Benim de dizide en sevdiğim daha doğrusu tek sevdiğim kısım başlangıçtaki siyah-beyaz gösterilen tam bilemiyorum ama sanırım gerçek savaş sahnelerinden alınan görüntüler. O görüntülerdeki basit bir sahneye bakmak dizideki ile farkını açıkça ortaya koyuyor. O siyah-beyaz sahnelerdeki bir askerin yüzündeki ifade bile insana bu dizinin veremediği pek çok şeyi veriyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi HiGHWAYMOUSE -- 7 Nisan 2010; 19:24:23 >




  • eşekherif'e bir notum olacak... Hocam Lieutenant Teğmen demek ama sen Yüzbaşı olarak çevirmişsin... Captain, Yüzbaşı demek.. Saygılar..
  • sağlam bir pasifik savaşı izleyemedik yaagidip eski bir film izliycem en sonunda!

  • CNBC-e'den kamuoyuna duyuru

    CNBC-e, 'The Pacific' dizisinin 3. bölümüyle ilgili iddialara tepkisini gösterdi.

    devamı:

    http://www.ntvmsnbc.com/id/25079800


    alakasız ama: Barbar, derbi gazisi olmuşsun Bakkal tarafından



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi yekialem -- 9 Nisan 2010; 1:21:21 >

  • CNBC-e, 'The Pacific' dizisinin 3. bölümüyle ilgili iddialara tepkisini gösterdi.

    Haberin linkihttp://bit.ly/cnbceduyuru

    2. Dünya Savaşı’nı konu alan yapımlarla yıldızları parlayan, sinema dünyasının iki usta ismi Tom Hanks ve Steven Spielberg 2001 tarihli Band of Brothers’da biraraya geldi. Dizi, 2. Dünya Savaşı’nın Avrupa cephesini, objektif bir gözle, bir belgesel tadında anlatıyordu. Band of Brothers, büyük bütçesi, başarılı anlatımı, kurgusunun tarihi gerçeklerle örtüşmesi ve sinema tadındaki görselliğiyle döneme damgasını vurdu. Yapım, sadece eleştirmenlerinden değil, tarihçilerden ve izleyicilerden de tam not aldı.

    Aynı ikili tam 8 yıl sonra yine tarihi bir yapım için biraraya geldi: The Pacific. Bu kez 2. Dünya Savaşı’nın Pasifik cephesi işlenecekti. The Pacific; Band of Brothers’ın büyük başarısı ve gelmiş geçmiş en büyük bütçeli dizi olmasıyla daha fikir aşamasında merak edilmeye başlandı.

    Yıllardır Türk izleyicisine en iyi yönetmenlerin en iyi yapıtlarını “dünya ile aynı anda” sunmayı hedef bilen CNBC-e de yayıncı olmak için (dizi ABD’de vizyona girmeden önce) görüşmelere başladı. The Pacific ABD’de 14 Mart tarihinde yayınlanan ilk bölümüyle büyük ses getirdi, övgü aldı. Türk izleyicisinin CNBC-e’deki yayın tarihi olan 18 Nisan’ı merakla beklediği günlerde hepimizi şaşırtan ve rahatsız eden bir diyalogla karşılaştık. 28 Mart 2010’da yayınlanan 3. bölümde bir Amerikan askeri olan Leckie ile bir Rum kadını arasındaki konuşma İzmir’i konu alıyor: 1922’de Yunan işgalinden kurtulan İzmir kasıtlı bir şekilde bir Yunan kenti gibi gösterilip Türkler tarafından istila edildiği, yakıldığı anlatıyor.

    İzmir yangınına belgeli yanıt
    Tarihi gerçeklerin saptırılması, dünya kamuoyunda yanlış bir algı oluşturulması, Pasifik bölgesini ve 1940’ları konu alan bir senaryoda bir Anadolu kenti olan İzmir’den ve 1922’den bahsedilmesi bu diyaloğun kasıtlı bir amaçla yazıldığını gösteriyor. Dizinin temel aldığı 4 kitaptan biri olan “Helmet For My Pillow” adlı kitapta yazar Robert Leckie’nin anılarında böyle bir diyalogdan hiç bahsetmemesi de bu görüşümüzü güçlendiriyor.

    Türkiye yıllardır aleyhte çok çeşitli lobicilik faaliyetleriyle karşı karşıya. Dizinin tamamıyla ilgisiz olan bu sahne de benzer bir lobiciliğin ürünü. Fakat söz konusu sahneyi yapımın tamamına atfetmeyi doğru bulmuyoruz. Çünkü bu tarz lobicilik faaliyetleriyle başetmenin yolu, ses getiren yapımları yayınlamamaktan ziyade dünya çapında başarı kazanacak benzer Türk yapımları yaratmaktan ve tepkimizi uluslararası kamuoyuna daha anlaşılır ve doğru bir şekilde iletmekten geçiyor. Fakat dizinin 3. bölümündeki bu diyalogun Türk kamuoyunu rencide etmesi, tarihi gerçeklerle çelişmesi ve yayınlanmaması durumunda dizinin konu bütünlüğünü bozmaması sebebiyle bu sahnenin çıkartılacağını kamuoyuyla paylaşmak isteriz. Ayrıca CNBC-e yönetimi olarak bu sahne ve niyetle ilgili rahatsızlığımızı, yapımcı şirket HBO’ya NTV Tarih danışmanlarının hazırladığı ekteki mektubu göndererek paylaştığımızı kamuoyuna saygıyla duyurur, yapımcı şirkete tepkilerini dile getirmek isteyen izleyicilerimize HBO iletişim bilgilerini aşağıda sunarız.

    HBO e-posta: sitefeedbackgeneral@hbo.com
    HBO telefon: 001 212 512 1208
    CNBC-e

    İDDİALARA YANIT VEREN MEKTUP
    HBO yapımcılarına,

    14 Mart 2010 tarihinde ABD’de ilk bölümü yayınlanan “The Pacific” dizisinin 28 Mart’taki 3. bölümünde deniz piyadesi Leckie ile bir Yunan kadın arasında geçen diyalog, tarihî gerçekleri çarpıtmış ve hem Türk hem uluslararası kamuoyu nezdinde milletimizi rencide etmiştir. Bu diyalogda Türklerin İzmir’i “istila ve talan ettiği, yakıp yıktığı” yolunda cümleler vardır.

    Her şeyden önce, dizideki bu diyalogun bilinçli bir şekilde senaryoya eklendiğine dair ciddi ipuçları bulunuyor:

    1. Dizinin temel aldığı 4 kitaptan biri olan Helmet For My Pillow’da, yazar Robert Leckie’nin anılarında böyle bir diyalog geçmezken, dizideki Leckie bu “istila” hikayesini üzülerek dinlemekte, onaylamaktadır.

    2. Dizi 2. Dünya Savaşı’nı, Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri’ni, 1940’ların ve Pasifik cephesinin gerçeklerini anlatırken; seyirci konuyla ilgisiz bir şekilde 1920’lerde yağmalanmış gibi gösterilen bir Anadolu kentinin hikayesiyle karşı karşıya kalmaktadır.

    İzmir’in aslında Yunanlılar tarafından işgal edildiğini, Millî Mücadele tarihini hiç bilmeyen dünya üzerindeki birçok izleyici; bu sahnedeki konuşmalardan İzmir’in bir Yunan kenti olduğu, Türklerce ele geçirilip talan edildiği ve yakıldığı sonucuna varmaktadır. Oysa ki, İzmir, Aydınoğulları’ndan beri (14. yüzyıl başları) Rumların da yaşadığı bir Türk kentidir.

    İzmir, Yunan ordusu tarafından 15 Mayıs 1919’da işgal edilmiş; şehir 3 yıl, 3 ay, 24 gün boyunca Yunan yönetiminde kalmış; 9 Eylül 1922’de işgalden kurtarılmıştır. Kısaca İzmir Türk talanına uğramış bir Yunan kenti değil, Yunan devletinin işgal ettiği bir Türk kentidir.

    İzmir yangını konusuna ilişkin ise değişik iddialar vardır. Nurettin Paşa’ya bağlı askerlerin, kaçan Rumların veya direnen Ermenilerin yangından sorumlu olabilecekleri ileri sürülmektedir. Hatta katedralde direnen Ermenilere ait bir cephaneliğin infilâk ederek yangını başlattığına ilişkin anılar bulunmaktadır. Tarihçilerin dahi üstünde mutabık kalamadığı, emin olamadığı böyle hassas bir konuda, bu kadar kesin bir dille konuşmanın doğru olmadığının altını çizmek isteriz.

    Dizinin bütünüyle ilgisi olmayan bu sahne, açık bir lobiciliğin ürünü olarak durmaktadır. Gözardı edilen bu durumun, bir milletin kurtuluş mücadelesini karaladığını belirtir; HBO’nun bu gibi yanıltıcı ve provokatif manevraların aracısı olmamasını temenni ederiz.
    CNBC-e

    HBO'YA TEPKİNİZİ GÖSTERMEK İÇİN BU MEKTUBU SİZ DE GÖNDEREBİLİRSİNİZ
    To the attention of HBO Producers, During the third episode of the television show “The Pacific” which started airing on March 14th, 2010 in the USA, the dialogue between Marine soldier Leckie and the Greek woman is in contradiction with historical facts and aims to offend Turkey in the eyes of the international community. This scene suggests that Turks have invaded and ransacked Izmir.

    First and foremost, we believe that this dialogue has been intentionally included in the script:

    1. Even though a dialogue like this is not present in one of the original books the movie is based on, “Helmet For My Pillow” written by Robert Leckie, Marine Leckie sadly listens to this alleged “invasion” and agrees in the show.

    2. Although the movie decribes WW2, Japan and the United States and the truth about the Pacific front in the 1940’s; the audience is strangely left to see the story of a sacked Anatolian city in the 20’s, which is total fiction.

    Millions of people who don’t know that Izmir was in fact invaded by the Greeks and have no idea about the history behind our country’s struggle to become a free republic might think that Izmir was a Greek city and that it was invaded and sacked by the Turks. In fact, Izmir is a Turkish city where both Greeks and Turks live together and governed by Turkish states since the 14th century.

    Izmir was invaded by the Greek army on May 15,1919; the city was besieged for 3 years, 3 months and 24 days by the Greeks and was saved by the national war waged by the Turkish people on September 9, 1922. In short, Izmir is not a Greek city that was sacked by the Turks, but rather a Turkish city that was sacked by the Greek government.

    And when it comes to the great fire of Izmir, there are various theories. It is said that either the soldiers under Nurettin Pasha, fleeing Greeks or resisting Armenians might be responsible for the fire. In fact, there are some stories that suggest that the fire started in a cathedral where armory that belonged to resisting Armenians blew up. We would like to stress that it is not ethical to suggest statements in such a certain manner in a situation even when historians don’t agree upon them.

    This scene, which has apparently nothing to do with the entire concept of the show, looks like a clear case of lobbying. Once again, we would like to point out that this situation is blackening the independance struggle of a nation and wish that HBO would not be a mediator for misleading and provocative maneuvers such as this one.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi OnuR -- 9 Nisan 2010; 1:29:35 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: BARLAS TURAN


    quote:

    Orijinalden alıntı: [ReNoVaTiO]

    4 bolum oldu hala fıs...
    ortamda gercekcilik yok... bos bos psikolojik diyaloglar...
    o adadan bu adaya gidiyoruz falan filan...
    resmen hayal kırıklıgı...
    simdiye kadar tek begendiim dizinin acılıs müzigi...
    oda hans zimmer sayesinde gusel...

    ama genel olarak band of brothers'ın eline su dokemez...
    band of brothers 10 puansa bu anca 3 olur...



    Kesinlikle tüm söylediklerine birebir katılıyorum, şu dizide tek sevdiğim şey dizinin jenerik müziği, o da malum Hans Zimmer üstat olduğundan...

    Hele şu başroldeki kıvırcık eleman var ya ona tam kıl oluyorum
    24 dizisinin 1 sezonunu işgal etmişti, orda da hiç sevmemiştim zaten bi de burda karşımıza çıktı, sağolsun burda da batırıyor


    Bölümü izlerken Leckie görünce bu yorum aklıma geldi, dedim bu Chase. Sen yazmasan çıkaramıcaktım.




  • @yekialem

    Bilgilendirme için teşekkür ediyor, bir e-posta da ben gönderiyorum.
  • 
Sayfa: önceki 1920212223
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.