ABD’nin Türkiye-Suriye normalleşme sürecine ilişkin siyasi ve askeri açıdan önemli kaygıları bulunuyor. Kuzey Suriye’de omurgasını Halk Savunma Birlikleri’nin (YPG) oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile yakın askeri ve teknik işbirliği içinde olan ve yaklaşık bin asker bulunduran ABD açısından ilk soru, Türkiye-Suriye normalleşmesinin güvenlik alanında ne gibi sonuçlar doğuracağı. Türkiye ve Suriye’den son dönemde yapılan açıklamalar, Ankara’nın terör örgütü olarak tanımladığı YPG’nin Suriye’nin toprak bütünlüğü ve egemenliğine tehdit oluşturduğuna işaret ediyor ve olası bir normalleşme sürecinde bu konuda iki ülkenin işbirliği yapabileceği değerlendirmelerine neden oluyor. Ankara, Şam ile gerçekleştirilecek normalleşmenin en öncelikli başlığının güvenlik olacağını vurguluyor. Suriye’den Türk sınırlarına dönük tehdidin tamamen ortadan kalkması Ankara açısından öncelikli hedef.
bbc news türkçe Türkiye-Suriye normalleşme sürecine ABD nasıl bakıyor? - BBC News Türkçe https://www.bbc.com/turkce/articles/cgky35vvv15o
. < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Periah -- 22 Ağustos 2024; 1:34:28 > < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
ABD olası Türkiye - Suriye Normalleşmesinden Endişeli
-
-
ABD,2011 yılında çıkardığı iç savaşla tüm Suriye'yi ele geçirmek istedi ancak hem Rusya'nın hem de İran'ın Şam'a tam destek vermesi nedeniyle bu amacını gerçekleştiremedi.Bunun üzerine ABD tüm Suriye'yi ele geçirme politikasından saparak Suriye'yi iç savaş içerisinde bırakma ve K.Suriye'de ırkçı bir PKK devleti kurma politikasına yöneldi.Sonuçta bu iç savaştan dolayı kendileri ve müttefikleri doğrudan zarar görmüyor.İsterse 20-30 yıl daha iç savaş sürebilir.Kendilerini rahatsız eden bir durum olmadığı sürece iç savaşı sona erdirmek için çaba harcamaları gerekmiyor.
Ayrıca İç savaşın devam etmesinin ABD'ye ve ortağı İsrail'e şu faydaları oluyor;
1-Bölge sürekli istikrarsız kalıyor.Bu da İsrail'in işini kolaylaştırıyor ve ABD'nin bölgeye sürekli asker göndermesi için bahane oluyor
2-Türkiye'nin kaynakları Suriye'de tüketilebiliyor
3-Irkçı PKK devletinin kurulması için zaman kazanılıyor
Öte yandan ABD ile beraber hareket eden Türkiye ise Suriye'den sonra iç savaştan en çok zarar gören 'tek' ülke oldu.Milyonlarca sığınmacı Türkiye'ye itelendiği gibi Türkiye'nin Güney'in de ciddi güvenlik sorunları yaşanmaya başladı.Üstüne Türkiye'nin ekonomik kaynaklarıda Suriye'de tüketiliyor.Bugün yaşanılan ekonomik krizin altında yatan nedenlerden biri resmi olarak açıklanmasada Türkiye'nin 12 yıldır Suriye iç savaşına dahil olmasıdır.Yani Türkiye aslında 12 yıldır bir savaşın içerisinde aktif olarak yer alıyor.
Bugün Türkiye'nin desteklediği muhalif unsurları Esad rejimini devirmek gibi bir gücü yok.Bu güçleri olsaydı 12 yıldır çoktan devirmiş olurlardı.Aksine Şam Türkiye'nin elinde tuttuğu İdlip ve benzeri bölgelere operasyon sinyali verdikçe Türkiye'ye yönelik yeni bir göç ihtimalinden çekiniliyor.Yani bırakın Şam rejimini devirmeyi eğer şuan Türk askeri bölgede olmasa muhalif unsurların Esad ordusuna karşı direnebileceklerine kimse ihtimal vermiyor.Bir de bundan başka ABD'nin Türkiye'ye karşı açıkça beslediği,eğittiği ve büyüttüğü YPG tehditi var.Bugün Suriye'de Esad'tan sonra en fazla alanı kontrol eden terör örgütü YPG'dir.Tehditin büyüklüğü bu durumla iyice anlaşılıyor.
Türkiye ve Esad rejimi anlaştığı vakit Türkiye'nin başına bela olan sığınmacı sorunu ve YPG tehditi Türkiye'nin lehine olacak şekilde çözülecektir.Üstelik Suriye'de iç savaş sona ereceği için bölge tekrar istikrara kavuşacak ve böylece hem ABD hem de İsrail şimdiki gibi bölgede at koşturamayacaktır.Öte yandan iç savaşın sona ermesi ile beraber Türkiye'nin kaynaklarının Suriye'de tüketilmesine son verilmiş olacaktır.
Şimdi bu açık gerçekler ortada dururken elbette ABD,Türkiye ve Suriye arasındaki normalleşmeyi hoş görmez.Zira olası bir normalleşme ABD'nin ve İsrail'in bölgedeki hedeflerine indirilen bir darbe olmuş olacak.
Bu nedenle ne zaman Suriye ile normalleşme söz konusu olunca ABD hemen çıkar 'Esad rejimi ile görüşülmesini onaylamıyoruz' tarzında açıklamalar yapar.Türkiye'nin kontrolündeki muhalif unsurlarda ortalığı yakar,yıkar...Zira iç savaşın ve kaosun devam etmesi Türkiye ve Suriye hariç bu unsurların işine gelir.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Long Nightt -- 22 Ağustos 2024; 13:42:2 >
-
Durum böyle iken sorulması gereken asıl soru peki o zaman biz neden bu haltı yedik, biz neden Suriyeyi çökertme operasyonuna ortak olduk, bizim neden demografik yapımız bozuldu, neden milyarlarca dolar paramız buhar oldu, neden hemen dibimizde ABD ve Rusya yerleşti, neden terör yapılanması sınırımızın dbne konışlanıp dünyada meşrulaştırıldı.
Kısaca ben buna ülkeyi yöneten zihniyetin stratejik sığlığı diyorum.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
İç savaş başladığında Türkiye'de 'Türkiye zincirlerini kırıyor','Türkiye yeniden Osmanlı sınırlarına ulaşıyor','90 yıllık reklam arası bitti.Film şimdi başlıyor' şeklinde akıl ve mantıktan uzak propagandaların yapıldığını hala hatırlarım.Yaşı 30 ve üstü olanlarda eminim bu söylemleri hatırlıyordur.
Eski dışişleri bakanının 'Stratejik Derinlik' isimli kitabı vardır.Bu kitapta Türkiye'nin eski Osmanlı topraklarına geri dönebileceği ve 'İngiliz Milletler Topluluğu' gibi bir yapı meydana getirebileceği savunulur.Suriye bunun uygulamaya çalışıldığı ilk alanlardan oldu.Mısır'da 'Mursi'nin iktidara gelmesi,Libya'da Kaddafi'nin devrilmesi vs derken Türkiye'de ciddi ciddi 'Yeniden Osmanlı olacağız' hayali egemen oldu.Günümüz gerçekleri ve mevcut durumlar geri plana atıldı.
Sonuçta Türkiye gayr-i resmi olarak 'Neo Osmanlı' ideolojisine göre hareket etmeye başladı.Andımızın kaldırılması,milli bayramların stadyumlarda kutlanmasının engellenmesi,milli bayramların olabildiğince sönük şekilde geçiştirilmesi,ümmetçilik propagandası yapılması,'Muhteşem Yüzyıl' dizisi ile başlayan Osmanlı dönem dizileri ile bu ideoloji hem içerde hem de dışarıda temellendirilmeye çalışıldı.
Ancak günümüze geldiğimizde bu ideolojinin büyük bir fiyaskoyla sonuçlandığını görebiliyoruz.Mısır'da Mursi devrilmiş ve Sisi iktidarı ele geçirmiş vaziyette.Libya ise iç savaş içerisinde.Suriye'de ise Türkiye her açıdan bataklığa gömülmüş vaziyette.Üstüne milyonlarca sığınmacıyı ülkeye alarak ve AB ile geri kabul anlaşması yaparak ülkesinin demografik yapısınında bozulmasına neden olmuş vaziyette.
Bu bataklıktan çıkış yolu ümmetçi anlayışı terketmek ve 'ulus devlet' yapısına 'lafta' değil 'özde' sahip çıkmakla olacaktır.Bunun dışında yapılacak tüm girişimlerin hüsranla sonuçlanması kaçınılmazdır.Zira ortada bir realite var.Son 12 yılda takip edilen ümmetçilik ve neo osmanlı politikası Türkiye'ye büyük zararlar vererek çökmüşken hala daha bunları sürdürmeye çalışmak Türkiye'ye zarar vermekten başka bir işe yaramayacaktır.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Long Nightt -- 22 Ağustos 2024; 22:28:27 >
-
Şuan tam ABD seçimleri öncesi ABD'nin gözü kulağı seçim iken Suriye ile barışıp Orada YPG'yi Rusya ve Suriye'nin vurmasına yol vermek lazım. Türkiye olarak bizde kendi sınır bölgemizde gerekirse 2-3 yıl daha 15-20 km içeri kadar tampon bölgelik yaparız teröristler yukarıya kaçmasın bize gelmesin diye. Bu süreçte Türk askerinin olduğu bölgelere Suriyelilerin geri dönmeside sağlanmaya çalışılır.
Ama bu durum başta ABD'yi rahatsız edecektir. Ülke içinde sözde bazı muhaliflerde Türkiye Çıkarına değil amaa abi Erdoğan 10 sene önce şunu dedi 15 sene bunu dedi gibi SIĞ TARTIŞMALAR İLE bu görüşmelerin bozulmasına çabalıyacaktır.
Hadi hayırlısı diyelim bakalım. Ama Türkiye'nin Irak üstünden büyük bir süpürme operasyonu yapacağı aşikar bunun için Irak kaç oldu görüşülüyor Irak a gidildi askeri anlaşmalar yapılıyor hatta şekerler bile veriliyor. ( Vize serbestliği bunlardan birisi yanımıza çekmek için. ) Suriye Üstünden'de Esad'ın Rusya güçleri ile YPG'yi vurmasının önü açılmalı ama muhalefet gene yok YPG bize mi saldıracak yok onlar terorist değil ABD'nin yanında olmalıyız diye başlamazsa iyidir... ( Öbür Türlü açıklamalar DEM partiyi kızdıracağı için o topa giremez muhalefet )
-
Esed noktayı koydu, adam TSK Suriye'den çıkmassa masaya oturmam dedi..
Hani Özgür Özel şam'a gidecekti bu ay? hani Erdoğan'da bu ay esedle görüşecekti?
iktidarı muhalefeti Suriye'den TSK'yı çıkarmayı kabul ediyorsa esedle görüşmek için, buyrusun yapsınlar..Ama öte tarafdan çakalların son beyanlarında gözden kaçırmasınlar..
Yani çoğu yoruma gülüp geçiyorum, esedle anlaşılırsa iç savaş bitecekmişmişte mülteciler geri gönderilecekmişmiş filan..Ne kadar bölge realitesinden uzak yorumlar yapılıyor gülüyorum yani..
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X