Tutku - İsa Mesih'in Çilesi filminin devamı geliyor

Hayda spoiler yedik

Türk düşmanı arıyorsan taaa amerikaya gitmene gerek yok.Bilakis T.C vatandaşı milyonlarcası var.

İsa da Yahudi, takipçileri de Yahudi. Yahudilerin bir kısmı İsacıydı. İsacılar zaten bir Yahudi topluluğu. İsa'yı öldürtenin de Yahudiler - bilhassa başka bir Yahudi cemaati olan Ferisi grubunun lobisinin - olduğu kanısı doğru ama bir noktada yanlış. İsa'yı öldüren aslında - başka bir Yahudi isyancıya tahammülü olmayan - Roma. Romalılar İsa'yı "Yahudilerin Kralı" olmaya yeltenmek suçundan dolayı en çok başvurduğu idam yöntemlerinden birisi olan çarmıha geçirmek usuluyla idam etmiştir. İsa bu konuda en azından retorik olarak kabahatlidir. Devamlı Göklerin Krallığı gelecek diyordu. Bu bir noktada Göklerdeki Tanrı Krallığı'nın yansıması olarak Yahudilerin tanrısal Krallığı olarak yorumlandı, ki bir Yahudi olarak İsa'nın kastettiği de kendi spesifik yorumu çerçevesinde bir yerde buydu. Yahudi menşeili olsalar dahi Romalı Yunanlı yazarlarca yazılan ve gene bunlarca derlenen Yeni Ahit'teki hikayeler - İsa'nın hakkı İsa'ya, imparatorun hakkı imparatora gibi muzipliklerle - her ne kadar aksini kanıtlamaya çalışmakla uğraşa dursun, Roma'nın gözünde İsa basit bir kriminaldi ve bu Romalıların İsa'ya gösterdiği tavırdan belli olmaktadır (İsa'yı idam etmek için çarmıha gerip bir levhaya Yahudilerin Kralı yazmışlardır). Kısaca İsa diğer pek çok Mesih adayı veya takipçisi gibi Roma tarafından bir siyonist - antik anlamıyla siyonist - bir isyancı olarak görüldü ve öldürüldü. Diğer Yahudi isyancılar gibi İsa'nın da Yahudiler bünyesinde istikrarsızlık unsuru oluşu Romalılar açısından bunun ilave bir deliliydi.

Tarihçi Polybios'un bildiği üzere Akdeniz'in gelmiş geçmiş en büyük hegemonu Roma'nın kurallarıyla oynamayan herkesin sonu belli. İsa'nın o anki rakipleri Ferisilerin aksine İsacılar bunu çok geç kavradılar. Bazı konularda da inançlarını hiç terk etmediler. O sebeple asırlar boyunca Roma Akdeniz dünyasında öldürülmeye devam edildiler. Dönemin kritik rol sahibi imparatorluk sülalesine bile girebilen Flavius Josephus gibileri dışarda bırakırsak İsa'yla benzer biçimde Yahudi milletinin de pek başarılı bir siyasi uyumluluk sergilediği söylenemez. Kendi zamanında gene Mesih olarak görülen Simon bar Kokba'nın devasa boyuttaki yıkıcı isyanından sonra en sonunda Roma imparatoru Hadrian Yahudiye'yi - günümüzde kadar süregelmiş Yahudi diaspora sorununu genel bir tarihsel probleme dönüştürecek şekilde - piyasadan kaldırmıştır.

Roma yönetimi altında Yahudiler bir ara Mesih fabrikası gibiydiler. Devamlı bünyelerinden Mesihler çıkardılar. İçlerinden İsa - Pavlus ve Petrus gibi İsacıların çabalarıyla - ölümünden sonra çok tutmuş bir tanesi yalnızca. Başka bir Mesih'in anlatıları ve takipçilerinin öne sürdüğü doktrinleri tutsaydı biz şu an o mesihi ve dinini konuşuyor olurduk.

Hıristiyanlığın ilk asırlarında Hıristiyanlık ayrı bir din olarak bile görülmüyordu. Bir Yahudi mezhebi olarak görülüyordu, ki bu görüş yanlış değildir. Hıristiyanlık Yahudi geleneğinin devamından/bir kolundan ibarettir; Yahudilikten kendisini ne kadar ayrı konumlandırırsa da konumlandırsın bu gerçek değişmez. Hıristiyan Kitab-ı Mukaddesi'nin bir bölümü Eski Ahit yani Yahudilerin kutsal metinleri en basitinden. İsa ile Yahudiler/Yahudilik arasında bu kadar keskin bir zıtlık inşa etmenin doğru ve tarihsel olmadığını düşünüyorum; bence bundan kaçının.

Ama modern dünya Montesquieu, Smith, Hume, Jefferson, Franklin, Adams gibi aydınlanmacılar ve aydınlanma altyapısı üzerine kurulu. Buna mukabil Bush'un - dünyaya ve ülkesine - mirası nedir? Irak Savaşı. Milyonlarca ölü. Milyarlarca dolar zarar. Şii Molla devleti İran'ın önünün gereksiz açılması, Soğuk Savaş sonrası ABD'nin uğradığı büyük küresel itibar kaybı vs. Bush'un muhteşem dehasına sorarsak İran'ın değil, İsrail'in önünü açıyordu halbuki. 😄