Üniversite hayatının zorlu ve yoğun olması

Sabah 8.30’dan 17.20’ye kadar vardı üstüne bir de 18.00’da sınav olduk. Eve yeni geldim. Bu günden sonra sürekli ödev sınav quiz sunum vs. var

devam zorunluluğu çok katı bizim okulda. Şu ana kadar 0 devamsızlık yaptım. Çoğu okulda millet derse girmiyor.

sosyalliğe vakit kalmıyor sadece cuma gününü kendime ayırdım, onda da ya tek ya da 2-3 lavukla içiyorum.

manitalarla takılamıyoruz, benim bulduklarım 6 haneli ea sıralama yapan tipler zaten, çalışmıyorlar. Akademik anlamda kendim gibi birini bulam diyorum ya çirkinler ya da sevgili istemiyorum kafasında. Başka okuldan bulayım diyorum gold digger çıkıyor.

durum vahim böyle üniversite hayatı olmaz olsun. Şimdi pointerlara çalışıp eng 101 ödevini yapıp yatcam.

sizin üni hayatı nasıl

Halt ettik zaten.

yütü gel sana ABİLİK edeyim  

ytü gelsem oranın reisi olurum.

yütü farklı sanki anamız ağlıyor lab ödev lab ödev .

Yav he he + CSB

buradaki eng 101 dersini, ytü'nün %95'i veremez 

Aldığın eğitim iş garantisi veriyorsa çekilir öbür türlü değmez. Ki bilkentte bu sıkıntı olmadığı için çekilir.

yine de çekilmez. başlangıç maaşı 50-70 bin arası. 5-6 sene okumak yerine ticaretle uğraşsam altımda 5 tane çalışanım yıllık 15-20 milyon cirolu işletmem olurdu 

lise kpss gir o da 50K maaş alıyor

40k değil mi hocam?

alkol, pavyon, club, adı lazım değil masraflarımı karşılamaz.

infernix günlük vlog bekliyoruz

yediğim haltları babam öğrense eve alınmamak üzere kovulurum. o yüzden anonimlik iyidir 

normalde bu tarz konulara yazmam, hayatta pek çok şeyi kafaya takmayıp öylesine yaşıyorum, pek bir isteğim de yok. gidip geliyoruz üstüne bir şey katamadım daha. nihilist de değilim.

fakat özellikle son dönemde bulunduğum okulun dışında bir iki kişiyle flörtleştim, farklı arka planları olan. mesela biri hemşire diğeri de memurdu. benzer yaşlardayız. memur olan zaten para kazanıyor ki bence iyi de kazanıyor, kendisine bakabiliyor. ailesinden ayrı bir şehirde tek başına yaşıyor ve yaptığı iş gereği sabit bir durumda değil. hemşire olanın atanması çok kolay (muhtemelen), burun kıvıracağınız bir üniversitede okuyor ama işi acayip garanti.

denklemin diğer tarafında ben varım. gereksiz bir yoğunluğa girdim disipline girerim diye. başarılı da oldum bir nebze (sınav sonuçlarını görmeden yorum yapmak doğru olmaz.) ama hayatımda dersler hiç önemli olmamıştı. geçen sene sınav haftasından 1 hafta önce çalışır geçerdik. şu an bir iki derse baksam da hepsine aynı anda yetişemiyorum.

kütüphaneye gittim geçen gün, arkadaşla oturduk. az dersi vardı o kalktı. sonra karşıma bir ağabey geldi. yaşlıca biraz. hiç kalkmadan saatlerce çalıştık ve içten içe hep şunu düşündüm. muhtemelen bundan 10 yıl sonra da durumum pek farklı olmayacak ki bahsettiğim ağabey 20+ yaş büyük benden. hatta muhtemelen bir bölümün hocalarından biriydi.

kütüphane de çok doluydu. pazar günü pek kütüphaneye gitmem. geçen sene bir kere gitmiştim. final dönemine yakın olmasına rağmen kütüphane dolu değildi. şimdi en yakın sınava daha 2 hafta var ve kütüphane gerçekten çok doluydu.

geriye çekilip bir düşününce ağır depresyona sokması muhtemel bir durum. bir grup insan üniversite hülyasına kapılmış ve bir şeylere saatlerce çalışıyor. ne bileyim ara ara sorguluyorum ve bence mantıklı bir şey değil bu. aşırı yük altına girdiğimizi de düşünmüyorum, düşündüğüm şey benim doğru kişi olup olmadığım bu işleri yapabilmek için. zamanında bir iki testte çok da yanlış yapmadım diye günümün çoğunun (artık) ders çalışarak geçecek olması isteğim içinde gerçekleşen bir şey miydi bilmiyorum, veya yönelmeye çalıştığım alanları gerçekten kendim mi seçtim yine hiçbir fikrim yok.

ama bir terazi yapınca, buradaki çocukların hepsi gerçekten de seneye hemşire olarak atanacak (artık arkadaşım diyeyim yürütemedik D:) arkadaşımla benzer kazanacak. belki daha fazla okuyacak, hazırlığı şunu bunu, belki de bu okula gelmek için defalarca mezuna kalmış olacak.

yani bir hemşire ile herhangi top tier bir şirkette çalışan beyaz yaka arasındaki farkı pek fazla göremiyorum ama beyaz yaka olmak için vermen gereken çaba bir hemşire olmak için vermen gereken çabadan x10 falan daha fazla. yani şu dönem aldığım dersler aslında zor dersler değil ama mezun olduğumda hepsi math temelli olduğu için çoğu zaman bir işime yaramayacak dersler. herhangi bir işin "scientist" denen tarafına kayabilirim...

ama lisans birçok şey için daha erken... gerçekten 23 24 yaşında mezun oluyorsun ve elinde sadece giriş seviye bilgiler var ki bu giriş seviye bilgileri edinirken bile eşşek gibi saatlerce çalışman gerekiyor. bu sene discrete, r, diff, linear... birçok ders alıyorum açıkçası linear hariç çoğunda zorlanıyorum ve arkadaki matematiksel proofları anlama kısmında aşırı boşa düşüyorum. anlamak istemiyor sadece sınav kağıtlarını ezberleyip yapıp geçmek istiyorum. durum böyle olunca işin scientist/ar-ge/research kısmını da yapabileceğimden emin değilim.

bir hemşire olsaydım böyle dertlerim olmayacak, saatlerce ne olduğunu anlamadığım konuları çalışmak zorunda kalmayacaktım. şahsen müfredatların da eksik olduğunu düşünüyorum. iki farklı departmanın derslerine az çok yavaştan hakim oluyorum. bir departman tamamen daldan dala atlayıp öğrencilere "hadi öğrenin bir şekilde" çekerken diğer departman "bunlar da şunlar işte" kafasında takılıyor. sadece bu iki departman da değil. bu okulda 4 tane math dersini almış tamamlamış olacağım bu dönem. aldığım derslerin hepsi birbirinden önemli math120, math260, math219 (diff, linear, calc2-3) hiçbiri hakkında ama hiçbiri hakkında real life applications kısmı adam akıllı yok, çok klasik bir iki örnek var o kadar. bir şeyleri gerçekten yapmış olmak için yapıyoruz. bu da ayrı koyuyor. textbook okumasam neyin neye yaradığını tam bilmeyeceğim. bunları öğrenmek için gidip daha spesifik kurslar alıyoruz burada aldığımız şey orada kullanılıyor. zaten o seçmeliyi alana kadar aklında ne calculus 2 kalmış oluyor ne başka bir şey. yani öğrendiğimiz her şeyi de hızlıca unutuyoruz. türevden soru sorsan yapamam mesela şu an. o dersi neredeyse kayıpsız verdim. türevi geçtim temel istatistikte bile tekte yapamayacağım yerler var ki geçen sene çok çalışmıştım...

kısaca üniversite işi boş iş, keşke hemşire olup atansaydım, orta öğretim kpssye girip atansaydım. muhtemelen bundan 5 yıl sonra farklı şeyler söylüyor olacağım ama daha 21 yaşında belimde fıtık"lar" var.

iç dökme postu sona ermiştir şimdi gidip tek sorusuna 2 3 saat ayırdığım ödeve geri döneceğim. hemşire olsaydım sadece damar yolu açacaktım. çok da şikayet etmiyorum ne yaptıysam spontane bir şekilde kendi istemem sebebiyle, kendimin sebep olduğu şekliyle yaptım. kimse bir şeye zorlamadı ama kafaya nasıl kodladılarsa başka bir yolum da yok gibi. işin kısası çok düşünmeden bir şekilde oturup çalışıp mezun olup bir şeyler yapmak lazım. fırsat yaratabileceğiniz ekstra bir senaryonuz olursa bence onu değerlendirin muhtemelen hayat çok daha eğlenceli olur.

ama üniversite yıllarca mezuna kalınacak bir şey değil, olmuyorsa başka şeyler yapın.

gardiyan 45 alıyor gene ya