Şimdi Ara

YARIŞLARDA NE KADAR HEYECANLANIYORSUNUZ?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
22
Cevap
0
Favori
1.311
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • İyi bir Ferrari taraftarı, koyu bir Shumi hayranı olarak daha önceki yıllarla bu seneyi karşılaştırma şansım oldu. Geçen senelerde sıralama turlarında bu heyecanı yaşamaya başlardım.
    Gerçi eski sıralama turları formatında heyecan daha fazlaydı ama bu ayrı konu.

    Yarışın başlangıç anı ayrı bir heyecandı. Yarış esnasında bu heyecan eşsiz oluyordu. Hatta tuvalete gitmek için reklam arası beklerdim.
    Bu heyecanın yarış sırasında metabolizmamı bile etkilediğini söyleyebilirim. (Başka hiçbir zaman böyle bir şey yaşamazken yarış esnasında 4-5 kere idrara çıkmak gibi. Affınıza sığınıyorum. )
    Sıralama turlarında en hızlı turu Shumi ile birlikte yaşar gibiydim.

    Shumi yarış dışı kaldığında kalan turları izlemek bile istemezdim.

    Bu sene ise yarışların beni bu derece etkilediğini söyleyemem.

    Bu biraz da yarışı plotla birlikte yaşamak sanırım. Siz ne kadar etkileniyor, heyecanlanıyorsunuz?







  • eskisi kadar çekişmeli bence
  • geçtiğimiz senelere göre özellikle mücadele anlamında çok sıkıcı yarışlar izlediğimiz oldu ama ben bunu Schumi'ye veya bi başka pilota bağlamıyorum
    ha Schumi olsa biraz daha zevkli olur muydu?muhtemelen evet ama aynı şekilde Montoya ve Hakkinen'de olsa Schumi kadar zevk katarlardı Formula 1'e

    bunun herhangi bi pilotla değilde getirilen kurallarla ilgili olduğunu düşünüyorum

    V10'ları V8'lere çevirdiler,hadi güvenlik için doğru bi hamle dedik ama motor gelişiminin durdurulması anormal bi kural oldu

    8 pilota puan verilmeside iyi birşey ancak 1. ve 2. arasına sadece 2 puan koymakta mücadeleyi azalttı

    sıralama turları o kadar çok değişti ki hangisi iyi karar veremedik,şimdiki format iyi ancak eksiklikleride yok değil

    2 yarışa tek motor uygulaması her ne kadar düşük bütçeli takımlara maddi anlamda biraz daha ferahlama sağlasada pilotların ister istemez motorlarını çok zorlamamalarına sebep oluyor

    tek lastik kuralı takımlar arasındaki rekabeti arttırmış olabilir ama lastik firmaları arasındaki mücadelede ayrı bi heyacan katıyordu

    ayrıca kullanılan motorların cumartesi gününden geçerli olması yine sıralama turlarının ve cumartesi antremanlarının zevkini azalttı,neyseki geçtiğimiz senelerdeki gibi tüm hafta sonu boyunc aynı motoru kullanmak zorunda değiller yoksa cuma antremanlarıda bi anlam ifade etmiyordu

    bunlardan ayrı olarak,tüm hafta sonu boyunca aynı takımdan sadece iki pilotun antremanlara katılabilmesi kuralıda genç pilotların kendilerini gösterme fırsatını yok etti

    şimdilik aklıma gelenler bunlar




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Lounge Act

    eskisi kadar çekişmeli bence
    1995 sezonundan sonra açıkça söyleyebilirim ki...HİÇ!!! 1995 sezonunda Kanada yarışını Alesi kazanınca hoptiri hoptiri zıplayıp gözlerim dolmuştu Bence son gerçek F1 sezonu 1995 sezonuydu.O tarihten sonra F1 araçları inanılmaz bir süratle son derece olumsuz şekilde deiştirildi...Araçlarla beraber Formula 1 in formatıda bambaşka bir biçime sokuldu...Abudik gubidik kurallar getirildi...Eski sezonlarda bir haftasonunda 2 farklı yarış izlerdik...Sıralama turları ve yarış araçları bambaşka olurlardı...Sıralama turlarına özel 24 turluk ömürleri olan motorlar ile ultra hızlı bir yarış öncesi yarış izlerdik cuma ve cumartesileri...Pazar günleri ise pistlerde bambaşka bir mücadele olurdu.Sıralama turları ve yarış araçları bambaşka olduğundan pazar günü herşey değişir çok güzel yarışlar izlerdik.Slick lastik ve takipte downforce kaybetmeyen araçlar ile pist üzerinde mücadele asla bitmezdi...Bir pilot diğerine geçildiğinde işi bitti gözüyle bakmazdık.Bilirdik ki bir sonraki tur o pilot rövanşı alabilirdi...

    Artık araçları görürken bile eskisi kadar haz duymuyorum...Ama naparsınız kanımıza işlemiş...Artık bağımlısı olmuşuz o yüzden izlemedende duramıyoruz...

    Neyse uzattım biraz idare edi verin:)




  • quote:

    Orijinalden alıntı: RedStar

    1995 sezonundan sonra açıkça söyleyebilirim ki...HİÇ!!! 1995 sezonunda Kanada yarışını Alesi kazanınca hoptiri hoptiri zıplayıp gözlerim dolmuştu Bence son gerçek F1 sezonu 1995 sezonuydu.O tarihten sonra F1 araçları inanılmaz bir süratle son derece olumsuz şekilde deiştirildi...Araçlarla beraber Formula 1 in formatıda bambaşka bir biçime sokuldu...Abudik gubidik kurallar getirildi...Eski sezonlarda bir haftasonunda 2 farklı yarış izlerdik...Sıralama turları ve yarış araçları bambaşka olurlardı...Sıralama turlarına özel 24 turluk ömürleri olan motorlar ile ultra hızlı bir yarış öncesi yarış izlerdik cuma ve cumartesileri...Pazar günleri ise pistlerde bambaşka bir mücadele olurdu.Sıralama turları ve yarış araçları bambaşka olduğundan pazar günü herşey değişir çok güzel yarışlar izlerdik.Slick lastik ve takipte downforce kaybetmeyen araçlar ile pist üzerinde mücadele asla bitmezdi...Bir pilot diğerine geçildiğinde işi bitti gözüyle bakmazdık.Bilirdik ki bir sonraki tur o pilot rövanşı alabilirdi...

    Artık araçları görürken bile eskisi kadar haz duymuyorum...Ama naparsınız kanımıza işlemiş...Artık bağımlısı olmuşuz o yüzden izlemedende duramıyoruz...

    Neyse uzattım biraz idare edi verin:)

    Alıntıları Göster
    hakkinen-schumi rekabetinden sonraki yıllarda F1'de aradığımı bulamadım.
    izlenecek bi tarafı kalmadı artık ama işte F1'i ilk izledigimde(97-98) kırmızı bir araç liderdi o gün bugün tutulmuşuz bir kırmızı araç sevgisine geldik bugünlere heyecanı sadece start verildiğinde yaşıyorum



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi bianconera -- 15 Eylül 2007; 23:47:51 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: bianconera

    hakkinen-schumi rekabetinden sonraki yıllarda F1'de aradığımı bulamadım.
    izlenecek bi tarafı kalmadı artık ama işte F1'i ilk izledigimde(97-98) kırmızı bir araç liderdi o gün bugün tutulmuşuz bir kırmızı araç sevgisine geldik bugünlere heyecanı sadece start verildiğinde yaşıyorum

    Alıntıları Göster
    çok heyecanlanıyorum...
    özellikle kimi motor patlattığı zaman yada ferrarilerden biri geçildiği zaman yerimde duramıyorum..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: bianconera

    Bu mesaj silindi.

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: bianconera

    quote:

    Orjinalden alıntı: thekeys

    çok heyecanlanıyorum...
    özellikle kimi motor patlattığı zaman yada ferrarilerden biri geçildiği zaman yerimde duramıyorum..

    vay anahtar sen nerelerdesin skandal patlak verdiğinden beri gözükmüyordun ortalıkta
    Alonsonun maillerini okudugumda bende yerimde duramamıştım cok heyecanlanmıştım hemde nasıılll
    eminim sende çok heyecanlı okumuşsundur



    hıııı harbiden skandal kararın açıklandığı gece yoktun ortalıkta

    geçen sene italyada alonsonun motor yakması ; ferrari dublesi beni çok heyecanlandırmıştı




  • quote:

    Orijinalden alıntı: bianconera

    Bu mesaj silindi.

    Alıntıları Göster
    RedStar
    quote:

    1995 sezonundan sonra açıkça söyleyebilirim ki...HİÇ!!! 1995 sezonunda Kanada yarışını Alesi kazanınca hoptiri hoptiri zıplayıp gözlerim dolmuştu Bence son gerçek F1 sezonu 1995 sezonuydu.O tarihten sonra F1 araçları inanılmaz bir süratle son derece olumsuz şekilde deiştirildi...Araçlarla beraber Formula 1 in formatıda bambaşka bir biçime sokuldu...Abudik gubidik kurallar getirildi...Eski sezonlarda bir haftasonunda 2 farklı yarış izlerdik...Sıralama turları ve yarış araçları bambaşka olurlardı...Sıralama turlarına özel 24 turluk ömürleri olan motorlar ile ultra hızlı bir yarış öncesi yarış izlerdik cuma ve cumartesileri...Pazar günleri ise pistlerde bambaşka bir mücadele olurdu.Sıralama turları ve yarış araçları bambaşka olduğundan pazar günü herşey değişir çok güzel yarışlar izlerdik.Slick lastik ve takipte downforce kaybetmeyen araçlar ile pist üzerinde mücadele asla bitmezdi...Bir pilot diğerine geçildiğinde işi bitti gözüyle bakmazdık.Bilirdik ki bir sonraki tur o pilot rövanşı alabilirdi...

    Artık araçları görürken bile eskisi kadar haz duymuyorum...Ama naparsınız kanımıza işlemiş... Artık bağımlısı olmuşuz o yüzden izlemedende duramıyoruz...


    Her zaman aynı heyecanı veya heyecanlı yarışları bulamasak da bazen taraftar olmak, taraf tutmak da faydalı oluyor.
    Geçen sene Alonso yarış dışı kalınca bayağı zıplayıp olnamıştım. Peşinden Shumi çıkınca da dumur oldum.
    En azından her an bir şey olabilir diye bekliyoruz. Bu da ayrı heyecan.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: speedman

    quote:

    Orjinalden alıntı: bianconera

    quote:

    Orjinalden alıntı: thekeys

    çok heyecanlanıyorum...
    özellikle kimi motor patlattığı zaman yada ferrarilerden biri geçildiği zaman yerimde duramıyorum..

    vay anahtar sen nerelerdesin skandal patlak verdiğinden beri gözükmüyordun ortalıkta
    Alonsonun maillerini okudugumda bende yerimde duramamıştım cok heyecanlanmıştım hemde nasıılll
    eminim sende çok heyecanlı okumuşsundur



    hıııı harbiden skandal kararın açıklandığı gece yoktun ortalıkta

    geçen sene italyada alonsonun motor yakması ; ferrari dublesi beni çok heyecanlandırmıştı

    Alıntıları Göster
    rakiplerimin bi yarıştan puansız ayrılması,motor yakması,teknik sorun yaşaması vs her ne kadar beni heyecanlandırsada,yarış içinde atak yaparak geçmenin tadı hiçbir şeyle ölçülemez

    tabi thekeys'in dediği gibi sadece belli bi pilot veya takım değil,tuttuğum takım veya pilotun kendileri dışında kalan herhangi bi başka takım veya pilotu geçmesinden bahsediyorum

    kimileri sevdiği için bi pilotun veya takımın taraftarı olur,kimileri ise bi pilottan veya takımdan nefret ettikleri için başka bir takım veya pilotun taraftarıdır




  • quote:

    Orijinalden alıntı: bianconera

    Bu mesaj silindi.

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: bianconera

    quote:

    Orjinalden alıntı: thekeys

    çok heyecanlanıyorum...
    özellikle kimi motor patlattığı zaman yada ferrarilerden biri geçildiği zaman yerimde duramıyorum..

    vay anahtar sen nerelerdesin skandal ortaya çıktığından beri gözükmüyordun ortalıkta
    Alonsonun maillerini okudugumda bende yerimde duramamıştım cok heyecanlanmıştım hemde nasıılll
    eminim sende çok heyecanlı okumuşsundur







  • quote:

    Orijinalden alıntı: RedStar

    quote:

    Orjinalden alıntı: bianconera

    quote:

    Orjinalden alıntı: thekeys

    çok heyecanlanıyorum...
    özellikle kimi motor patlattığı zaman yada ferrarilerden biri geçildiği zaman yerimde duramıyorum..

    vay anahtar sen nerelerdesin skandal ortaya çıktığından beri gözükmüyordun ortalıkta
    Alonsonun maillerini okudugumda bende yerimde duramamıştım cok heyecanlanmıştım hemde nasıılll
    eminim sende çok heyecanlı okumuşsundur





    Alıntıları Göster
    her yarış ayrı bir heyecan kaynağı benim için 1 dakikalık o reklam arasında yemeğimi hazırlayıp ihtiyaçlarımı gidermeye alıştım artık tek saniyesini bile kaçırmıyorum
    benm için yarış heyecanı tümüyle tuttuğum pilota bağlı değil tüm pilotları ikili ikili karşılaştırsam da elbet bi tarafı tutarım o nedenle pist üzerindeki her mücadeleyi severek izliyorum ama tabikide scumi li zamanlar bambaşkaydı hele o 1 saatlik sıralama turlarında ne zaman çıkacak ne yapacak düşüncesi bile heyecanlandırıyordu şimdiki sıralama formatı hiç değilse tek turluk formattan iyi o hiç zevkli değildi
    ayrıca Alonso'ya minardideki günlerinden beri bi gıcığım var onun pistte hata yaptığını görmek müthiş bi duygu hele o lastik sorunu yaşadığında keyfime diyecek yoktu




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Anarkia

    her yarış ayrı bir heyecan kaynağı benim için 1 dakikalık o reklam arasında yemeğimi hazırlayıp ihtiyaçlarımı gidermeye alıştım artık tek saniyesini bile kaçırmıyorum
    benm için yarış heyecanı tümüyle tuttuğum pilota bağlı değil tüm pilotları ikili ikili karşılaştırsam da elbet bi tarafı tutarım o nedenle pist üzerindeki her mücadeleyi severek izliyorum ama tabikide scumi li zamanlar bambaşkaydı hele o 1 saatlik sıralama turlarında ne zaman çıkacak ne yapacak düşüncesi bile heyecanlandırıyordu şimdiki sıralama formatı hiç değilse tek turluk formattan iyi o hiç zevkli değildi
    ayrıca Alonso'ya minardideki günlerinden beri bi gıcığım var onun pistte hata yaptığını görmek müthiş bi duygu hele o lastik sorunu yaşadığında keyfime diyecek yoktu

    Alıntıları Göster
    Eskiden startlar çok daha heyecanlıydı. Startta kalanlar olurdu. İlk virajlarda birkaç araç yarış dışı kalırdı. Yarış sırasında motorlar patlardı. Son saniyeye kadar kimsenin yeri garanti değildi. Şimdi son pit-stoplardan sonra sıralama belli oluyor (3-5 yarışta bir olan istisnalar hariç).

    O yüzden artık hiç heyecanlanmıtorum. Startı izliyorum, kalkışta geçiş olurmu diye, pite giriş-çıkışları dikkatle izliyorum o kadar.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Anarkia

    her yarış ayrı bir heyecan kaynağı benim için 1 dakikalık o reklam arasında yemeğimi hazırlayıp ihtiyaçlarımı gidermeye alıştım artık tek saniyesini bile kaçırmıyorum
    benm için yarış heyecanı tümüyle tuttuğum pilota bağlı değil tüm pilotları ikili ikili karşılaştırsam da elbet bi tarafı tutarım o nedenle pist üzerindeki her mücadeleyi severek izliyorum ama tabikide scumi li zamanlar bambaşkaydı hele o 1 saatlik sıralama turlarında ne zaman çıkacak ne yapacak düşüncesi bile heyecanlandırıyordu şimdiki sıralama formatı hiç değilse tek turluk formattan iyi o hiç zevkli değildi
    ayrıca Alonso'ya minardideki günlerinden beri bi gıcığım var onun pistte hata yaptığını görmek müthiş bi duygu hele o lastik sorunu yaşadığında keyfime diyecek yoktu

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: I am who I am

    her yarış ayrı bir heyecan kaynağı benim için 1 dakikalık o reklam arasında yemeğimi hazırlayıp ihtiyaçlarımı gidermeye alıştım artık tek saniyesini bile kaçırmıyorum
    benm için yarış heyecanı tümüyle tuttuğum pilota bağlı değil tüm pilotları ikili ikili karşılaştırsam da elbet bi tarafı tutarım o nedenle pist üzerindeki her mücadeleyi severek izliyorum ama tabikide scumi li zamanlar bambaşkaydı hele o 1 saatlik sıralama turlarında ne zaman çıkacak ne yapacak düşüncesi bile heyecanlandırıyordu şimdiki sıralama formatı hiç değilse tek turluk formattan iyi o hiç zevkli değildi
    ayrıca Alonso'ya minardideki günlerinden beri bi gıcığım var onun pistte hata yaptığını görmek müthiş bi duygu hele o lastik sorunu yaşadığında keyfime diyecek yoktu

    bence de 1 saatlik sıralama turları geri gelsin artık yada o eski formatı 2 ye bölsünler ilk yarım saat 10 kişi ye indirsinler sonra ki yarım saat 10 pilot istediği kadar çıksın boş depo ile turları atsın pole sürekli el değiştirsin. 2002 ve 2004 te müthiş keyif alırdım ferrarilerin 40-50 sn bazen 1 dakkayı aşkın farktan sonra aheste aheste giderken bir anda en hızlı turu atıp sonra tekrar tempoyu düşürmesi ayrı bi keyif kaynağıydı hele okay karacan ın bu durum karşısındaki yorumları beni ortadan ikiye bölerdi. sıralama turları zaten başka bişi shumi sonlara doğru çıkar bi tur atar pole ü alır diğerlerini izlerdi bazen canı sıkılır kendi derecesini geçmeye çalışırdı.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Sk8ter_Boi

    quote:

    Orjinalden alıntı: I am who I am

    her yarış ayrı bir heyecan kaynağı benim için 1 dakikalık o reklam arasında yemeğimi hazırlayıp ihtiyaçlarımı gidermeye alıştım artık tek saniyesini bile kaçırmıyorum
    benm için yarış heyecanı tümüyle tuttuğum pilota bağlı değil tüm pilotları ikili ikili karşılaştırsam da elbet bi tarafı tutarım o nedenle pist üzerindeki her mücadeleyi severek izliyorum ama tabikide scumi li zamanlar bambaşkaydı hele o 1 saatlik sıralama turlarında ne zaman çıkacak ne yapacak düşüncesi bile heyecanlandırıyordu şimdiki sıralama formatı hiç değilse tek turluk formattan iyi o hiç zevkli değildi
    ayrıca Alonso'ya minardideki günlerinden beri bi gıcığım var onun pistte hata yaptığını görmek müthiş bi duygu hele o lastik sorunu yaşadığında keyfime diyecek yoktu

    bence de 1 saatlik sıralama turları geri gelsin artık yada o eski formatı 2 ye bölsünler ilk yarım saat 10 kişi ye indirsinler sonra ki yarım saat 10 pilot istediği kadar çıksın boş depo ile turları atsın pole sürekli el değiştirsin. 2002 ve 2004 te müthiş keyif alırdım ferrarilerin 40-50 sn bazen 1 dakkayı aşkın farktan sonra aheste aheste giderken bir anda en hızlı turu atıp sonra tekrar tempoyu düşürmesi ayrı bi keyif kaynağıydı hele okay karacan ın bu durum karşısındaki yorumları beni ortadan ikiye bölerdi. sıralama turları zaten başka bişi shumi sonlara doğru çıkar bi tur atar pole ü alır diğerlerini izlerdi bazen canı sıkılır kendi derecesini geçmeye çalışırdı.

    Alıntıları Göster
    arkadaşlar anladım ki bazılarınız için F1'e heyecan katan Schumi'ymiş




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Sanctus Diavolos

    arkadaşlar anladım ki bazılarınız için F1'e heyecan katan Schumi'ymiş

    Alıntıları Göster
    benim için ilk ve 2. tur önemli
    şimdiye kadar ki en çok beğendiğim ise
    japon suzuka da kimi'nin fisichella' geçişi idi
    pit stoplar sonrası da heyecanlı oluyor
    ancak metabolizmam da sıkıntı olmuyor
  • quote:

    Orijinalden alıntı: meta80

    benim için ilk ve 2. tur önemli
    şimdiye kadar ki en çok beğendiğim ise
    japon suzuka da kimi'nin fisichella' geçişi idi
    pit stoplar sonrası da heyecanlı oluyor
    ancak metabolizmam da sıkıntı olmuyor

    Alıntıları Göster
    Bu heyecanlanma işi tamamen istediğiniz takım ve ye pilotun başarılı olması ile ilgili.Örneğin şu anda mclaren cılar için f1 pek de heyecanlı geçmiyodur.Geçmeside beklenemez herhalde bu dakikadan sonra




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Sanctus Diavolos

    arkadaşlar anladım ki bazılarınız için F1'e heyecan katan Schumi'ymiş

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: Sanctus Diavolos

    arkadaşlar anladım ki bazılarınız için F1'e heyecan katan Schumi'ymiş

    Formula 1'de durup dururken sürpriz yapacak pilot çok nadirdir. Schumacher öyleydi. Yarışın normal seyrinde, rolantiye aldığını düşündüğünüz bir anda birden fark kapatıp önündekinin telaşlanmasına neden olabilirdi. Ya da önündekini geçmek için atak yapmayacakmış gibi durup rolantiye almışken, birden yanında bitiverirdi.

    Bazen de hata yaptığını zannettiğinizde aslında önündekini şaşırtmak için öyle yaptığını görürdük. En yakın örnek 2006 Çin GP'de Alonso'yu geçişi. Ben "aha virajı geniş aldı, ne oluyor ya?" derken bir baktım ki zınk diye geçiverdi. Aslında önündekini şaşırtıp, kendine boşluk oluşturuyormuş. Daha sonra yarışın Speed TV'den yayınlanan halini video olarak Emule'den indirmiştim. Speed TV'deki sunucular da "geniş aldı, freni kaçırdı" derken "aooh, my God! unbelievable" demeye başladılar.

    Keza vasat geçen 2005' te Monako GP'de son turda tünel çıkışında Rubens Barrichello ve Ralf Schumacher'e yaptığı atak da "rolantiye almış gibi görünürken saldırması"na bir başka örnek.

    Eğer önündekiyle denk durumdaysa rolantiye almış gibi duruyor. Bir avcı gibi pusuya yatıyor ve zayıf bir an gördüğünde genellikle hiç affı yok.

    Ayrton Senna ile arasındaki büyük farklardan birisi olarak gösterilir bu özelliği. Senna geçmeyi deneyip dururdu. Fakat Schumacher gerektiğinde sabredip bekler, ummadık bir anda saldırırdı. Hatta Mika Hakkinen'in bu durumdan pek hoşlanmadığını ima eden bir sözü var: "Birinci gitmenin en kötü tarafı, aynalarınızda kırmızı görmektir."

    Ama ben 2001 yılından itibaren o kadar büyük heyecanlar yaşadığımı söyleyemeyeceğim. Nedeni basit. Mika Hakkinen formdan düşmüştü ve rekabet bitmişti.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Challenger -- 18 Eylül 2007; 11:36:52 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Challenger

    quote:

    Orjinalden alıntı: Sanctus Diavolos

    arkadaşlar anladım ki bazılarınız için F1'e heyecan katan Schumi'ymiş

    Formula 1'de durup dururken sürpriz yapacak pilot çok nadirdir. Schumacher öyleydi. Yarışın normal seyrinde, rolantiye aldığını düşündüğünüz bir anda birden fark kapatıp önündekinin telaşlanmasına neden olabilirdi. Ya da önündekini geçmek için atak yapmayacakmış gibi durup rolantiye almışken, birden yanında bitiverirdi.

    Bazen de hata yaptığını zannettiğinizde aslında önündekini şaşırtmak için öyle yaptığını görürdük. En yakın örnek 2006 Çin GP'de Alonso'yu geçişi. Ben "aha virajı geniş aldı, ne oluyor ya?" derken bir baktım ki zınk diye geçiverdi. Aslında önündekini şaşırtıp, kendine boşluk oluşturuyormuş. Daha sonra yarışın Speed TV'den yayınlanan halini video olarak Emule'den indirmiştim. Speed TV'deki sunucular da "geniş aldı, freni kaçırdı" derken "aooh, my God! unbelievable" demeye başladılar.

    Keza vasat geçen 2005' te Monako GP'de son turda tünel çıkışında Rubens Barrichello ve Ralf Schumacher'e yaptığı atak da "rolantiye almış gibi görünürken saldırması"na bir başka örnek.

    Eğer önündekiyle denk durumdaysa rolantiye almış gibi duruyor. Bir avcı gibi pusuya yatıyor ve zayıf bir an gördüğünde genellikle hiç affı yok.

    Ayrton Senna ile arasındaki büyük farklardan birisi olarak gösterilir bu özelliği. Senna geçmeyi deneyip dururdu. Fakat Schumacher gerektiğinde sabredip bekler, ummadık bir anda saldırırdı. Hatta Mika Hakkinen'in bu durumdan pek hoşlanmadığını ima eden bir sözü var: "Birinci gitmenin en kötü tarafı, aynalarınızda kırmızı görmektir."

    Ama ben 2001 yılından itibaren o kadar büyük heyecanlar yaşadığımı söyleyemeyeceğim. Nedeni basit. Mika Hakkinen formdan düşmüştü ve rekabet bitmişti.

    Alıntıları Göster
    Bence F1 de rekabeti düşüren şey durmaksızın değiştirilen kurallar. Bazı kuralların küçük takımlar düşünülerek yapıldığı söylensede, değişen her kural küçük takımlara ( yada düşük bütçeli ) bir darbe. Her kural değişiminde en iyi uyum sağlayabilen ve buna harcayacak milyonları olan takımlar kazançlı çıkıyor. Formula 1 bazı açılardan gerçekten çok kötü yönetiliyor. Eğer mühendislerin üzerinde bir kaç sezon çalışma şansları olacak kurallar olsaydı eminim daha rekabetçi bir çok otomobil olurdu.

    Bu durum pilotlar için de geçerli. Bu sene yeni lastik kuralı nedeni ile Alonso ve Kimi den sezonun büyük bölümünde gerçek performanslarını göremedik. Eğer şu anda şampiyona yarışında Massa da varmış gibi görünüyorsa ve Hamilton hala liderse bunun tek sebebi bu kuraldır.

    Heyecan olayına gelince ben halen startlarda nefesimi tutarım. Bu heyecan spora olan tutku ile alakalı bir şey. Onu kaybederseniz heyecanıda kaybedersiniz. Yarışın geri kalanındaki heyecan ise pilotlar arasında ki rekabete bağlı.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: etusch

    Bence F1 de rekabeti düşüren şey durmaksızın değiştirilen kurallar. Bazı kuralların küçük takımlar düşünülerek yapıldığı söylensede, değişen her kural küçük takımlara ( yada düşük bütçeli ) bir darbe. Her kural değişiminde en iyi uyum sağlayabilen ve buna harcayacak milyonları olan takımlar kazançlı çıkıyor. Formula 1 bazı açılardan gerçekten çok kötü yönetiliyor. Eğer mühendislerin üzerinde bir kaç sezon çalışma şansları olacak kurallar olsaydı eminim daha rekabetçi bir çok otomobil olurdu.

    Bu durum pilotlar için de geçerli. Bu sene yeni lastik kuralı nedeni ile Alonso ve Kimi den sezonun büyük bölümünde gerçek performanslarını göremedik. Eğer şu anda şampiyona yarışında Massa da varmış gibi görünüyorsa ve Hamilton hala liderse bunun tek sebebi bu kuraldır.

    Heyecan olayına gelince ben halen startlarda nefesimi tutarım. Bu heyecan spora olan tutku ile alakalı bir şey. Onu kaybederseniz heyecanıda kaybedersiniz. Yarışın geri kalanındaki heyecan ise pilotlar arasında ki rekabete bağlı.


    Alıntıları Göster
    Challenger

    Mika Hakkinen ile Shumi'nin birlikte girdikleri pit stoplar da ayrı bir heyecanlı oluyordu.

    Yarış günlerine gelen bütün işleri ertelerdim. Hatta askerken bile küçük bir televizyon ayarlamıştım. Gizliden yarışları izlerdim.

    etusch
    quote:

    Heyecan olayına gelince ben halen startlarda nefesimi tutarım. Bu heyecan spora olan tutku ile alakalı bir şey. Onu kaybederseniz heyecanıda kaybedersiniz. Yarışın geri kalanındaki heyecan ise pilotlar arasında ki rekabete bağlı.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Challenger

    quote:

    Orjinalden alıntı: Sanctus Diavolos

    arkadaşlar anladım ki bazılarınız için F1'e heyecan katan Schumi'ymiş

    Formula 1'de durup dururken sürpriz yapacak pilot çok nadirdir. Schumacher öyleydi. Yarışın normal seyrinde, rolantiye aldığını düşündüğünüz bir anda birden fark kapatıp önündekinin telaşlanmasına neden olabilirdi. Ya da önündekini geçmek için atak yapmayacakmış gibi durup rolantiye almışken, birden yanında bitiverirdi.

    Bazen de hata yaptığını zannettiğinizde aslında önündekini şaşırtmak için öyle yaptığını görürdük. En yakın örnek 2006 Çin GP'de Alonso'yu geçişi. Ben "aha virajı geniş aldı, ne oluyor ya?" derken bir baktım ki zınk diye geçiverdi. Aslında önündekini şaşırtıp, kendine boşluk oluşturuyormuş. Daha sonra yarışın Speed TV'den yayınlanan halini video olarak Emule'den indirmiştim. Speed TV'deki sunucular da "geniş aldı, freni kaçırdı" derken "aooh, my God! unbelievable" demeye başladılar.

    Keza vasat geçen 2005' te Monako GP'de son turda tünel çıkışında Rubens Barrichello ve Ralf Schumacher'e yaptığı atak da "rolantiye almış gibi görünürken saldırması"na bir başka örnek.

    Eğer önündekiyle denk durumdaysa rolantiye almış gibi duruyor. Bir avcı gibi pusuya yatıyor ve zayıf bir an gördüğünde genellikle hiç affı yok.

    Ayrton Senna ile arasındaki büyük farklardan birisi olarak gösterilir bu özelliği. Senna geçmeyi deneyip dururdu. Fakat Schumacher gerektiğinde sabredip bekler, ummadık bir anda saldırırdı. Hatta Mika Hakkinen'in bu durumdan pek hoşlanmadığını ima eden bir sözü var: "Birinci gitmenin en kötü tarafı, aynalarınızda kırmızı görmektir."

    Ama ben 2001 yılından itibaren o kadar büyük heyecanlar yaşadığımı söyleyemeyeceğim. Nedeni basit. Mika Hakkinen formdan düşmüştü ve rekabet bitmişti.

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: Challenger
    Bazen de hata yaptığını zannettiğinizde aslında önündekini şaşırtmak için öyle yaptığını görürdük. En yakın örnek 2006 Çin GP'de Alonso'yu geçişi. Ben "aha virajı geniş aldı, ne oluyor ya?" derken bir baktım ki zınk diye geçiverdi. Aslında önündekini şaşırtıp, kendine boşluk oluşturuyormuş. Daha sonra yarışın Speed TV'den yayınlanan halini video olarak Emule'den indirmiştim. Speed TV'deki sunucular da "geniş aldı, freni kaçırdı" derken "aooh, my God! unbelievable" demeye başladılar.


    hocam şumi'nin burada yaptığı geçiş çoğu pilotun önündekini değişik çizgi kullanarak geçme taktiğidir.. bunu kimi de çok kullanır.. bir viraja yada şikana daha dışarıdan girerek çizeceği yay düşünüldüğünde viraj (yada şikan çıkışı) daha içeride kalmayı sağlar.. bahsettiğin geçişte s virajının ilk girişinde de aynı şeyi deniyor fakat olmuyor, devamında ise yine dışardan dönerek daha az açılmış bir şekilde içeride kalıp geçişini yapıyor

    quote:

    Orjinalden alıntı: Challenger
    Keza vasat geçen 2005' te Monako GP'de son turda tünel çıkışında Rubens Barrichello ve Ralf Schumacher'e yaptığı atak da "rolantiye almış gibi görünürken saldırması"na bir başka örnek.


    şumi güvenlik aracı çıkışı adeta uçmuş, tur başına 2 sn.'ye yakın fark atmaya başlamıştı.. hatta bazılarına 4-5 sn. fark attığı da oluyordu.. gerçekten inanılmaz bir performanstı.. alonso'dan turunu geri almayı bile başarmıştı.. fisico ile birlikte son zamanlarda izlemediğimiz kadar geçiş izlettirmişlerdi bize.. diğerleri için vasat geçebilir ama şumi için çok aksiyonlu bir yarıştı




  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.