Şimdi Ara

yeniçerilere osmanlı dağıldıktan sonra ne oldu? (7. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
4 Misafir - 4 Masaüstü
5 sn
149
Cevap
4
Favori
9.645
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 45678
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: mehmedaltair

    Arkadaş yazmış zaten.

    2. Mahmud hepsini kışlalarına toplayıp kışlaları topa tuttu. Yani adamlar zaten 1700 lü yıllarda bitti.
    Ayrıca yeniçeriler evlenmezdi zaten yasaktı ne soyu

    o dönemde sadece yeniçeri ocağı kapatıldı. bir yeniçeri katliamı yapılmadı. sadece yetkileri ellerinden alınarak "hadi evlerinize gidin" dediler. onlarda birileri ile evlenerek aileler kurdu ve bir arada yaşadılar. peki nereye yerleştiler? soyları nerede devam etti? işte merak ettiğim bu.

    Yanlış biliyorsun. Halk silahlandı, "baldırı yanık" avına çıkıldı. Yeniçeriler öldürüldü ama hayatta kalabilen var mıdır bilmem.

    peki sadece mantık kuralım. halkın eline bir silah tutuşturdun. onlarda ava çıktılar. hayatı boyunca askeri eğitim almış, taktik ve teknik bilen, strateji geliştirebilen bir birliğin askerlerini eline öylesine silah tutuşturulmuş "halk" avlayabilir mi? pek sanmıyorum.

    yeniçerilerin geri çekilmesine neden olan mısırdan getirilen ve ağır silahlarla donatılmış profesyonel bir birlikti. bu birliği karşılarında görünce kendileri geri çekildiler.

    Yukarda "baldırı çıplak" demişim o yanık olacak. Oruç başıma vurdu herhalde.

    Yeniçeri Ocağı; Vaka-i Hayriye diye isimlendirilecek olan bir karar ve hareketle 15 Haziran 1826'da Sultan II. Mahmud tarafından ortadan kaldırıldı. Ocağın kaldırılması olayı II. Mahmud'un tüm esnaf teşkilatını ve ordudaki çoğu birimi bu konuda ikna etmesiyle başlamıştır.Ve Şeyhülislam'a bu konu hakkında fetva çıkarılmasıyla devam etmiştir. Bir günün sabahında II. Mahmud yeniçerileri son kez uyarmış ve bu uyarıya saygı göstermeyen yeniçeriler itiraz etmişlerdir. Bunun üzerine II. Mahmud topçulara ateş emri vererek yeniçeri ocağını büyük bir top ateşine maruz bırakmış ve hiçbir yeniçerinin kurtulmasına imkan vermemeye çalışmıştır. Kaçabilen yeniçeriler ise yakalandıkları yerde öldürülmüştür.

    http://tr.wikipedia.org/wiki/Yeni%C3%A7eri_Oca%C4%9F%C4%B1#Oca.C4.9F.C4.B1n_Kald.C4.B1r.C4.B1lmas.C4.B1

    Ek bilgi olarak okuldaki tarih hocasının söylediği olay da bu. Bu tarihten sonra ülke çapında 'baldırı yanık' avı başlamıştır. 'Baldırı yanık' olmak, kısa şortlarından dolayı güneşte kararan baldırları yüzünden Yeniçeri Ocağı'na mensup olmak demekti.

    tabi wikide öyle yazması normal. yeniçerileri hangi birlik öldürmüş peki? o koca orduyu öyle 2 günde halledecek birlik hangisiymiş?

    Sadrazam Selim Paşa, vezirleri, din adamlarını, humbaracı, lağımcı, topçu ve donanma mürettebatını topladı; sancağı çıkartarak ocakla savaşılacağını bildirdi. Devlet memurları İstanbul sokaklarında dolaşarak halkı sancak altında toplamaya başladı. Bunun üzerine Yeniçeri tellaları, ocakseverleri ayaklanmaları için uyardı. Hazırlıklarını tamamlayan sadrazam, Sultan Ahmed Camii’ni karargah yaparak halka silah dağıttı. Beyazıt ve Divanyolu’nu tutan yeniçeriler, çarpışma başlayınca At meydanına çekildiler ve kapıyı kapattılar. Sadrazam Selim Paşa meydan kışlasını çevirerek top ateşine tutturdu. Ateş sonucunda meydan kapısının bir kanadı kırıldı. Kapının öbür kanadını da kıran halk Yeniçerilerin üzerine saldırdı. Yeniçeriler kışla ve tekkeye sığındılar. Top ateşi sonrasında kışla birkaç saatte, içindeki yeniçerilerle birlikte yakılıp yıkıldı.

    Topa tuttukları da Selimiye kışlası mıydı, tam hatırlamıyorum. Bizim tarihçinin dediğine göre çok sağlammış, hala ayaktaymış ama hatırlayamadım.

    kışla top ateşine tutulurken yeniçerilerde "burayı yıkacaklar en iyisi bu kışlanın içinde kalıp ölelim" mi dediler? o eğitimli askerler ağır silahlarla donatılmış bir birlikle karşılaştıklarında ne yapmaları gerektiğini bilmiyorlarmıymış?

    o dönemde yeniçeriler eğitimli falan değil rezil bir ocak halini aldı hatta osmanlının savaşları kaybetmesinin temel nedeni yeniçerinin savaşmayıp kaçmasıdır




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Leopard26

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: mehmedaltair

    Arkadaş yazmış zaten.

    2. Mahmud hepsini kışlalarına toplayıp kışlaları topa tuttu. Yani adamlar zaten 1700 lü yıllarda bitti.
    Ayrıca yeniçeriler evlenmezdi zaten yasaktı ne soyu

    o dönemde sadece yeniçeri ocağı kapatıldı. bir yeniçeri katliamı yapılmadı. sadece yetkileri ellerinden alınarak "hadi evlerinize gidin" dediler. onlarda birileri ile evlenerek aileler kurdu ve bir arada yaşadılar. peki nereye yerleştiler? soyları nerede devam etti? işte merak ettiğim bu.

    Yanlış biliyorsun. Halk silahlandı, "baldırı yanık" avına çıkıldı. Yeniçeriler öldürüldü ama hayatta kalabilen var mıdır bilmem.

    peki sadece mantık kuralım. halkın eline bir silah tutuşturdun. onlarda ava çıktılar. hayatı boyunca askeri eğitim almış, taktik ve teknik bilen, strateji geliştirebilen bir birliğin askerlerini eline öylesine silah tutuşturulmuş "halk" avlayabilir mi? pek sanmıyorum.

    yeniçerilerin geri çekilmesine neden olan mısırdan getirilen ve ağır silahlarla donatılmış profesyonel bir birlikti. bu birliği karşılarında görünce kendileri geri çekildiler.

    Yukarda "baldırı çıplak" demişim o yanık olacak. Oruç başıma vurdu herhalde.

    Yeniçeri Ocağı; Vaka-i Hayriye diye isimlendirilecek olan bir karar ve hareketle 15 Haziran 1826'da Sultan II. Mahmud tarafından ortadan kaldırıldı. Ocağın kaldırılması olayı II. Mahmud'un tüm esnaf teşkilatını ve ordudaki çoğu birimi bu konuda ikna etmesiyle başlamıştır.Ve Şeyhülislam'a bu konu hakkında fetva çıkarılmasıyla devam etmiştir. Bir günün sabahında II. Mahmud yeniçerileri son kez uyarmış ve bu uyarıya saygı göstermeyen yeniçeriler itiraz etmişlerdir. Bunun üzerine II. Mahmud topçulara ateş emri vererek yeniçeri ocağını büyük bir top ateşine maruz bırakmış ve hiçbir yeniçerinin kurtulmasına imkan vermemeye çalışmıştır. Kaçabilen yeniçeriler ise yakalandıkları yerde öldürülmüştür.

    http://tr.wikipedia.org/wiki/Yeni%C3%A7eri_Oca%C4%9F%C4%B1#Oca.C4.9F.C4.B1n_Kald.C4.B1r.C4.B1lmas.C4.B1

    Ek bilgi olarak okuldaki tarih hocasının söylediği olay da bu. Bu tarihten sonra ülke çapında 'baldırı yanık' avı başlamıştır. 'Baldırı yanık' olmak, kısa şortlarından dolayı güneşte kararan baldırları yüzünden Yeniçeri Ocağı'na mensup olmak demekti.

    tabi wikide öyle yazması normal. yeniçerileri hangi birlik öldürmüş peki? o koca orduyu öyle 2 günde halledecek birlik hangisiymiş?

    Sadrazam Selim Paşa, vezirleri, din adamlarını, humbaracı, lağımcı, topçu ve donanma mürettebatını topladı; sancağı çıkartarak ocakla savaşılacağını bildirdi. Devlet memurları İstanbul sokaklarında dolaşarak halkı sancak altında toplamaya başladı. Bunun üzerine Yeniçeri tellaları, ocakseverleri ayaklanmaları için uyardı. Hazırlıklarını tamamlayan sadrazam, Sultan Ahmed Camii’ni karargah yaparak halka silah dağıttı. Beyazıt ve Divanyolu’nu tutan yeniçeriler, çarpışma başlayınca At meydanına çekildiler ve kapıyı kapattılar. Sadrazam Selim Paşa meydan kışlasını çevirerek top ateşine tutturdu. Ateş sonucunda meydan kapısının bir kanadı kırıldı. Kapının öbür kanadını da kıran halk Yeniçerilerin üzerine saldırdı. Yeniçeriler kışla ve tekkeye sığındılar. Top ateşi sonrasında kışla birkaç saatte, içindeki yeniçerilerle birlikte yakılıp yıkıldı.

    Topa tuttukları da Selimiye kışlası mıydı, tam hatırlamıyorum. Bizim tarihçinin dediğine göre çok sağlammış, hala ayaktaymış ama hatırlayamadım.

    kışla top ateşine tutulurken yeniçerilerde "burayı yıkacaklar en iyisi bu kışlanın içinde kalıp ölelim" mi dediler? o eğitimli askerler ağır silahlarla donatılmış bir birlikle karşılaştıklarında ne yapmaları gerektiğini bilmiyorlarmıymış?

    o dönemde yeniçeriler eğitimli falan değil rezil bir ocak halini aldı hatta osmanlının savaşları kaybetmesinin temel nedeni yeniçerinin savaşmayıp kaçmasıdır

    yeniçerilerin eğitimli olmadığını da ilk senden duydum. kışlada ne yapıyorlarmış peki askeri eğitim yapmıyorlarsa.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: mehmedaltair

    Arkadaş yazmış zaten.

    2. Mahmud hepsini kışlalarına toplayıp kışlaları topa tuttu. Yani adamlar zaten 1700 lü yıllarda bitti.
    Ayrıca yeniçeriler evlenmezdi zaten yasaktı ne soyu

    o dönemde sadece yeniçeri ocağı kapatıldı. bir yeniçeri katliamı yapılmadı. sadece yetkileri ellerinden alınarak "hadi evlerinize gidin" dediler. onlarda birileri ile evlenerek aileler kurdu ve bir arada yaşadılar. peki nereye yerleştiler? soyları nerede devam etti? işte merak ettiğim bu.

    Yanlış biliyorsun. Halk silahlandı, "baldırı yanık" avına çıkıldı. Yeniçeriler öldürüldü ama hayatta kalabilen var mıdır bilmem.

    peki sadece mantık kuralım. halkın eline bir silah tutuşturdun. onlarda ava çıktılar. hayatı boyunca askeri eğitim almış, taktik ve teknik bilen, strateji geliştirebilen bir birliğin askerlerini eline öylesine silah tutuşturulmuş "halk" avlayabilir mi? pek sanmıyorum.

    yeniçerilerin geri çekilmesine neden olan mısırdan getirilen ve ağır silahlarla donatılmış profesyonel bir birlikti. bu birliği karşılarında görünce kendileri geri çekildiler.

    Yukarda "baldırı çıplak" demişim o yanık olacak. Oruç başıma vurdu herhalde.

    Yeniçeri Ocağı; Vaka-i Hayriye diye isimlendirilecek olan bir karar ve hareketle 15 Haziran 1826'da Sultan II. Mahmud tarafından ortadan kaldırıldı. Ocağın kaldırılması olayı II. Mahmud'un tüm esnaf teşkilatını ve ordudaki çoğu birimi bu konuda ikna etmesiyle başlamıştır.Ve Şeyhülislam'a bu konu hakkında fetva çıkarılmasıyla devam etmiştir. Bir günün sabahında II. Mahmud yeniçerileri son kez uyarmış ve bu uyarıya saygı göstermeyen yeniçeriler itiraz etmişlerdir. Bunun üzerine II. Mahmud topçulara ateş emri vererek yeniçeri ocağını büyük bir top ateşine maruz bırakmış ve hiçbir yeniçerinin kurtulmasına imkan vermemeye çalışmıştır. Kaçabilen yeniçeriler ise yakalandıkları yerde öldürülmüştür.

    http://tr.wikipedia.org/wiki/Yeni%C3%A7eri_Oca%C4%9F%C4%B1#Oca.C4.9F.C4.B1n_Kald.C4.B1r.C4.B1lmas.C4.B1

    Ek bilgi olarak okuldaki tarih hocasının söylediği olay da bu. Bu tarihten sonra ülke çapında 'baldırı yanık' avı başlamıştır. 'Baldırı yanık' olmak, kısa şortlarından dolayı güneşte kararan baldırları yüzünden Yeniçeri Ocağı'na mensup olmak demekti.

    tabi wikide öyle yazması normal. yeniçerileri hangi birlik öldürmüş peki? o koca orduyu öyle 2 günde halledecek birlik hangisiymiş?

    Sadrazam Selim Paşa, vezirleri, din adamlarını, humbaracı, lağımcı, topçu ve donanma mürettebatını topladı; sancağı çıkartarak ocakla savaşılacağını bildirdi. Devlet memurları İstanbul sokaklarında dolaşarak halkı sancak altında toplamaya başladı. Bunun üzerine Yeniçeri tellaları, ocakseverleri ayaklanmaları için uyardı. Hazırlıklarını tamamlayan sadrazam, Sultan Ahmed Camii’ni karargah yaparak halka silah dağıttı. Beyazıt ve Divanyolu’nu tutan yeniçeriler, çarpışma başlayınca At meydanına çekildiler ve kapıyı kapattılar. Sadrazam Selim Paşa meydan kışlasını çevirerek top ateşine tutturdu. Ateş sonucunda meydan kapısının bir kanadı kırıldı. Kapının öbür kanadını da kıran halk Yeniçerilerin üzerine saldırdı. Yeniçeriler kışla ve tekkeye sığındılar. Top ateşi sonrasında kışla birkaç saatte, içindeki yeniçerilerle birlikte yakılıp yıkıldı.

    Topa tuttukları da Selimiye kışlası mıydı, tam hatırlamıyorum. Bizim tarihçinin dediğine göre çok sağlammış, hala ayaktaymış ama hatırlayamadım.

    kışla top ateşine tutulurken yeniçerilerde "burayı yıkacaklar en iyisi bu kışlanın içinde kalıp ölelim" mi dediler? o eğitimli askerler ağır silahlarla donatılmış bir birlikle karşılaştıklarında ne yapmaları gerektiğini bilmiyorlarmıymış?

    Arkadaşım çok ayrıntılı bilgim yok fakat belki kaçacak başka yerleri olmayınca ya da yeniden toplanmak, asker toplamak ümidiyle kışlaya çekilmiş olabilirler. Son dönemlerine doğru yeniçeriler hiç sevilmezdi halk ve diğer askerler tarafından. Yeniçeri ocağı çok bozulmuştu. Yaygın ifadeyle "Ocak devlet içindir" ilkesi "Devlet ocak içindir" halini almıştı. En yetkisiz yeniçeri bile öldüğünde büyük bir serveti olduğu ortaya çıkıyordu. Kafalarına göre padişah indirip, sonra yenisini tahta oturtup culüş bahşişi alıyorlardı, beğenmezlerse yine isyan ediyorlardı. Genç Osman'ın ölüm nedeni de savaşta bakıyor yeniçeri kayıtlarına. Kayıtlara göre 50000 yeniçeri olması gerekirken 35000 var. Sonra nerde bu yeniçeriler deyip, sorgulamaya başlıyor. Adam kağıt üstünde yeniçeri gözüküyor ama aslında esnaf. Bu gibi olaylar sonucu ocağı kaldırmaya çalışıyor. Tabi yeniçeriler de işine gelmeyince boğduruyorlar. Sen zannediyon ki bunlar CIA ajanı gibi bir şey ama değil.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: Leopard26

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: mehmedaltair

    Arkadaş yazmış zaten.

    2. Mahmud hepsini kışlalarına toplayıp kışlaları topa tuttu. Yani adamlar zaten 1700 lü yıllarda bitti.
    Ayrıca yeniçeriler evlenmezdi zaten yasaktı ne soyu

    o dönemde sadece yeniçeri ocağı kapatıldı. bir yeniçeri katliamı yapılmadı. sadece yetkileri ellerinden alınarak "hadi evlerinize gidin" dediler. onlarda birileri ile evlenerek aileler kurdu ve bir arada yaşadılar. peki nereye yerleştiler? soyları nerede devam etti? işte merak ettiğim bu.

    Yanlış biliyorsun. Halk silahlandı, "baldırı yanık" avına çıkıldı. Yeniçeriler öldürüldü ama hayatta kalabilen var mıdır bilmem.

    peki sadece mantık kuralım. halkın eline bir silah tutuşturdun. onlarda ava çıktılar. hayatı boyunca askeri eğitim almış, taktik ve teknik bilen, strateji geliştirebilen bir birliğin askerlerini eline öylesine silah tutuşturulmuş "halk" avlayabilir mi? pek sanmıyorum.

    yeniçerilerin geri çekilmesine neden olan mısırdan getirilen ve ağır silahlarla donatılmış profesyonel bir birlikti. bu birliği karşılarında görünce kendileri geri çekildiler.

    Yukarda "baldırı çıplak" demişim o yanık olacak. Oruç başıma vurdu herhalde.

    Yeniçeri Ocağı; Vaka-i Hayriye diye isimlendirilecek olan bir karar ve hareketle 15 Haziran 1826'da Sultan II. Mahmud tarafından ortadan kaldırıldı. Ocağın kaldırılması olayı II. Mahmud'un tüm esnaf teşkilatını ve ordudaki çoğu birimi bu konuda ikna etmesiyle başlamıştır.Ve Şeyhülislam'a bu konu hakkında fetva çıkarılmasıyla devam etmiştir. Bir günün sabahında II. Mahmud yeniçerileri son kez uyarmış ve bu uyarıya saygı göstermeyen yeniçeriler itiraz etmişlerdir. Bunun üzerine II. Mahmud topçulara ateş emri vererek yeniçeri ocağını büyük bir top ateşine maruz bırakmış ve hiçbir yeniçerinin kurtulmasına imkan vermemeye çalışmıştır. Kaçabilen yeniçeriler ise yakalandıkları yerde öldürülmüştür.

    http://tr.wikipedia.org/wiki/Yeni%C3%A7eri_Oca%C4%9F%C4%B1#Oca.C4.9F.C4.B1n_Kald.C4.B1r.C4.B1lmas.C4.B1

    Ek bilgi olarak okuldaki tarih hocasının söylediği olay da bu. Bu tarihten sonra ülke çapında 'baldırı yanık' avı başlamıştır. 'Baldırı yanık' olmak, kısa şortlarından dolayı güneşte kararan baldırları yüzünden Yeniçeri Ocağı'na mensup olmak demekti.

    tabi wikide öyle yazması normal. yeniçerileri hangi birlik öldürmüş peki? o koca orduyu öyle 2 günde halledecek birlik hangisiymiş?

    Sadrazam Selim Paşa, vezirleri, din adamlarını, humbaracı, lağımcı, topçu ve donanma mürettebatını topladı; sancağı çıkartarak ocakla savaşılacağını bildirdi. Devlet memurları İstanbul sokaklarında dolaşarak halkı sancak altında toplamaya başladı. Bunun üzerine Yeniçeri tellaları, ocakseverleri ayaklanmaları için uyardı. Hazırlıklarını tamamlayan sadrazam, Sultan Ahmed Camii’ni karargah yaparak halka silah dağıttı. Beyazıt ve Divanyolu’nu tutan yeniçeriler, çarpışma başlayınca At meydanına çekildiler ve kapıyı kapattılar. Sadrazam Selim Paşa meydan kışlasını çevirerek top ateşine tutturdu. Ateş sonucunda meydan kapısının bir kanadı kırıldı. Kapının öbür kanadını da kıran halk Yeniçerilerin üzerine saldırdı. Yeniçeriler kışla ve tekkeye sığındılar. Top ateşi sonrasında kışla birkaç saatte, içindeki yeniçerilerle birlikte yakılıp yıkıldı.

    Topa tuttukları da Selimiye kışlası mıydı, tam hatırlamıyorum. Bizim tarihçinin dediğine göre çok sağlammış, hala ayaktaymış ama hatırlayamadım.

    kışla top ateşine tutulurken yeniçerilerde "burayı yıkacaklar en iyisi bu kışlanın içinde kalıp ölelim" mi dediler? o eğitimli askerler ağır silahlarla donatılmış bir birlikle karşılaştıklarında ne yapmaları gerektiğini bilmiyorlarmıymış?

    o dönemde yeniçeriler eğitimli falan değil rezil bir ocak halini aldı hatta osmanlının savaşları kaybetmesinin temel nedeni yeniçerinin savaşmayıp kaçmasıdır

    yeniçerilerin eğitimli olmadığını da ilk senden duydum. kışlada ne yapıyorlarmış peki askeri eğitim yapmıyorlarsa.

    o dönemden bahsediyorum, önüne gelen ocağa alınıyor yeniçeriler evlenmeye başlıyor vs.. kışlada yatıyorlar haliyle herifler padişahı bile takmıyor artık




  • quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: mehmedaltair

    Arkadaş yazmış zaten.

    2. Mahmud hepsini kışlalarına toplayıp kışlaları topa tuttu. Yani adamlar zaten 1700 lü yıllarda bitti.
    Ayrıca yeniçeriler evlenmezdi zaten yasaktı ne soyu

    o dönemde sadece yeniçeri ocağı kapatıldı. bir yeniçeri katliamı yapılmadı. sadece yetkileri ellerinden alınarak "hadi evlerinize gidin" dediler. onlarda birileri ile evlenerek aileler kurdu ve bir arada yaşadılar. peki nereye yerleştiler? soyları nerede devam etti? işte merak ettiğim bu.

    Yanlış biliyorsun. Halk silahlandı, "baldırı yanık" avına çıkıldı. Yeniçeriler öldürüldü ama hayatta kalabilen var mıdır bilmem.

    peki sadece mantık kuralım. halkın eline bir silah tutuşturdun. onlarda ava çıktılar. hayatı boyunca askeri eğitim almış, taktik ve teknik bilen, strateji geliştirebilen bir birliğin askerlerini eline öylesine silah tutuşturulmuş "halk" avlayabilir mi? pek sanmıyorum.

    yeniçerilerin geri çekilmesine neden olan mısırdan getirilen ve ağır silahlarla donatılmış profesyonel bir birlikti. bu birliği karşılarında görünce kendileri geri çekildiler.

    Yukarda "baldırı çıplak" demişim o yanık olacak. Oruç başıma vurdu herhalde.

    Yeniçeri Ocağı; Vaka-i Hayriye diye isimlendirilecek olan bir karar ve hareketle 15 Haziran 1826'da Sultan II. Mahmud tarafından ortadan kaldırıldı. Ocağın kaldırılması olayı II. Mahmud'un tüm esnaf teşkilatını ve ordudaki çoğu birimi bu konuda ikna etmesiyle başlamıştır.Ve Şeyhülislam'a bu konu hakkında fetva çıkarılmasıyla devam etmiştir. Bir günün sabahında II. Mahmud yeniçerileri son kez uyarmış ve bu uyarıya saygı göstermeyen yeniçeriler itiraz etmişlerdir. Bunun üzerine II. Mahmud topçulara ateş emri vererek yeniçeri ocağını büyük bir top ateşine maruz bırakmış ve hiçbir yeniçerinin kurtulmasına imkan vermemeye çalışmıştır. Kaçabilen yeniçeriler ise yakalandıkları yerde öldürülmüştür.

    http://tr.wikipedia.org/wiki/Yeni%C3%A7eri_Oca%C4%9F%C4%B1#Oca.C4.9F.C4.B1n_Kald.C4.B1r.C4.B1lmas.C4.B1

    Ek bilgi olarak okuldaki tarih hocasının söylediği olay da bu. Bu tarihten sonra ülke çapında 'baldırı yanık' avı başlamıştır. 'Baldırı yanık' olmak, kısa şortlarından dolayı güneşte kararan baldırları yüzünden Yeniçeri Ocağı'na mensup olmak demekti.

    tabi wikide öyle yazması normal. yeniçerileri hangi birlik öldürmüş peki? o koca orduyu öyle 2 günde halledecek birlik hangisiymiş?

    Sadrazam Selim Paşa, vezirleri, din adamlarını, humbaracı, lağımcı, topçu ve donanma mürettebatını topladı; sancağı çıkartarak ocakla savaşılacağını bildirdi. Devlet memurları İstanbul sokaklarında dolaşarak halkı sancak altında toplamaya başladı. Bunun üzerine Yeniçeri tellaları, ocakseverleri ayaklanmaları için uyardı. Hazırlıklarını tamamlayan sadrazam, Sultan Ahmed Camii’ni karargah yaparak halka silah dağıttı. Beyazıt ve Divanyolu’nu tutan yeniçeriler, çarpışma başlayınca At meydanına çekildiler ve kapıyı kapattılar. Sadrazam Selim Paşa meydan kışlasını çevirerek top ateşine tutturdu. Ateş sonucunda meydan kapısının bir kanadı kırıldı. Kapının öbür kanadını da kıran halk Yeniçerilerin üzerine saldırdı. Yeniçeriler kışla ve tekkeye sığındılar. Top ateşi sonrasında kışla birkaç saatte, içindeki yeniçerilerle birlikte yakılıp yıkıldı.

    Topa tuttukları da Selimiye kışlası mıydı, tam hatırlamıyorum. Bizim tarihçinin dediğine göre çok sağlammış, hala ayaktaymış ama hatırlayamadım.

    kışla top ateşine tutulurken yeniçerilerde "burayı yıkacaklar en iyisi bu kışlanın içinde kalıp ölelim" mi dediler? o eğitimli askerler ağır silahlarla donatılmış bir birlikle karşılaştıklarında ne yapmaları gerektiğini bilmiyorlarmıymış?

    Arkadaşım çok ayrıntılı bilgim yok fakat belki kaçacak başka yerleri olmayınca ya da yeniden toplanmak, asker toplamak ümidiyle kışlaya çekilmiş olabilirler. Son dönemlerine doğru yeniçeriler hiç sevilmezdi halk ve diğer askerler tarafından. Yeniçeri ocağı çok bozulmuştu. Yaygın ifadeyle "Ocak devlet içindir" ilkesi "Devlet ocak içindir" halini almıştı. En yetkisiz yeniçeri bile öldüğünde büyük bir serveti olduğu ortaya çıkıyordu. Kafalarına göre padişah indirip, sonra yenisini tahta oturtup culüş bahşişi alıyorlardı, beğenmezlerse yine isyan ediyorlardı. Genç Osman'ın ölüm nedeni de savaşta bakıyor yeniçeri kayıtlarına. Kayıtlara göre 50000 yeniçeri olması gerekirken 35000 var. Sonra nerde bu yeniçeriler deyip, sorgulamaya başlıyor. Adam kağıt üstünde yeniçeri gözüküyor ama aslında esnaf. Bu gibi olaylar sonucu ocağı kaldırmaya çalışıyor. Tabi yeniçeriler de işine gelmeyince boğduruyorlar. Sen zannediyon ki bunlar CIA ajanı gibi bir şey ama değil.

    ben sana yeniçerilerin ne olduğunu söyleyeyim. yeniçeri savaş bölgelerinden henüz tam olarak osmanlı egemenliğinde olmayan ama düşmanın da kontrol sağlayamadığı bölgelerden alınanlardır. bunlar 6-17 yaş arasında çocuklardır. şimdi 6 yaşında birinin kişiliğini değiştirebilirsin ama 15 yaşında alınan bir çocuk geldiği yeri, annesini babasını ve aslında ne olduğunu asla unutmaz. bu problemli bölgelerden getirilen çocuklar bil bakalım yeniden kime karşı savaştırıldı? kendi ailelerine ve kendi insanlarına karşı. onlarda bunu bilemeyecek kişiler miydi? değildiler tabiiki. kendi insanlarına karşı savaştıklarını biliyorlardı. bu nedenle içlerinde öfke geçen yıllarla daha da arttı. birer devlet düşmanı ve başlı başına bir problem haline geldiler. biz bu problemli kişilere günümüzdeki terminolojiyle vatan haini deriz. yeniçeriler de vatan hainiydi. özellikle son dönemlerinde hıyanet-i vataniyye konusunda en önde onlar vardı. artık devlet ile diğer halkların arasını bozmaya çalışıyorlardı. vergiyi de bazı yerlerden onlar topladığı için despotça yöntemlerle vergi topluyor ve devleti sanki acımasızmış gibi gösteriyorlardı. bazı halklara çok olumsuz tavırları vardı ve o halkların osmanlı devlet-i alisine güvensizliğine sebep olmuşlardı. kısaca yaptıkları öyle basit bir şey değildir. vatana ihanettir.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: mehmedaltair

    Arkadaş yazmış zaten.

    2. Mahmud hepsini kışlalarına toplayıp kışlaları topa tuttu. Yani adamlar zaten 1700 lü yıllarda bitti.
    Ayrıca yeniçeriler evlenmezdi zaten yasaktı ne soyu

    o dönemde sadece yeniçeri ocağı kapatıldı. bir yeniçeri katliamı yapılmadı. sadece yetkileri ellerinden alınarak "hadi evlerinize gidin" dediler. onlarda birileri ile evlenerek aileler kurdu ve bir arada yaşadılar. peki nereye yerleştiler? soyları nerede devam etti? işte merak ettiğim bu.

    Yanlış biliyorsun. Halk silahlandı, "baldırı yanık" avına çıkıldı. Yeniçeriler öldürüldü ama hayatta kalabilen var mıdır bilmem.

    peki sadece mantık kuralım. halkın eline bir silah tutuşturdun. onlarda ava çıktılar. hayatı boyunca askeri eğitim almış, taktik ve teknik bilen, strateji geliştirebilen bir birliğin askerlerini eline öylesine silah tutuşturulmuş "halk" avlayabilir mi? pek sanmıyorum.

    yeniçerilerin geri çekilmesine neden olan mısırdan getirilen ve ağır silahlarla donatılmış profesyonel bir birlikti. bu birliği karşılarında görünce kendileri geri çekildiler.

    Yukarda "baldırı çıplak" demişim o yanık olacak. Oruç başıma vurdu herhalde.

    Yeniçeri Ocağı; Vaka-i Hayriye diye isimlendirilecek olan bir karar ve hareketle 15 Haziran 1826'da Sultan II. Mahmud tarafından ortadan kaldırıldı. Ocağın kaldırılması olayı II. Mahmud'un tüm esnaf teşkilatını ve ordudaki çoğu birimi bu konuda ikna etmesiyle başlamıştır.Ve Şeyhülislam'a bu konu hakkında fetva çıkarılmasıyla devam etmiştir. Bir günün sabahında II. Mahmud yeniçerileri son kez uyarmış ve bu uyarıya saygı göstermeyen yeniçeriler itiraz etmişlerdir. Bunun üzerine II. Mahmud topçulara ateş emri vererek yeniçeri ocağını büyük bir top ateşine maruz bırakmış ve hiçbir yeniçerinin kurtulmasına imkan vermemeye çalışmıştır. Kaçabilen yeniçeriler ise yakalandıkları yerde öldürülmüştür.

    http://tr.wikipedia.org/wiki/Yeni%C3%A7eri_Oca%C4%9F%C4%B1#Oca.C4.9F.C4.B1n_Kald.C4.B1r.C4.B1lmas.C4.B1

    Ek bilgi olarak okuldaki tarih hocasının söylediği olay da bu. Bu tarihten sonra ülke çapında 'baldırı yanık' avı başlamıştır. 'Baldırı yanık' olmak, kısa şortlarından dolayı güneşte kararan baldırları yüzünden Yeniçeri Ocağı'na mensup olmak demekti.

    tabi wikide öyle yazması normal. yeniçerileri hangi birlik öldürmüş peki? o koca orduyu öyle 2 günde halledecek birlik hangisiymiş?

    Sadrazam Selim Paşa, vezirleri, din adamlarını, humbaracı, lağımcı, topçu ve donanma mürettebatını topladı; sancağı çıkartarak ocakla savaşılacağını bildirdi. Devlet memurları İstanbul sokaklarında dolaşarak halkı sancak altında toplamaya başladı. Bunun üzerine Yeniçeri tellaları, ocakseverleri ayaklanmaları için uyardı. Hazırlıklarını tamamlayan sadrazam, Sultan Ahmed Camii’ni karargah yaparak halka silah dağıttı. Beyazıt ve Divanyolu’nu tutan yeniçeriler, çarpışma başlayınca At meydanına çekildiler ve kapıyı kapattılar. Sadrazam Selim Paşa meydan kışlasını çevirerek top ateşine tutturdu. Ateş sonucunda meydan kapısının bir kanadı kırıldı. Kapının öbür kanadını da kıran halk Yeniçerilerin üzerine saldırdı. Yeniçeriler kışla ve tekkeye sığındılar. Top ateşi sonrasında kışla birkaç saatte, içindeki yeniçerilerle birlikte yakılıp yıkıldı.

    Topa tuttukları da Selimiye kışlası mıydı, tam hatırlamıyorum. Bizim tarihçinin dediğine göre çok sağlammış, hala ayaktaymış ama hatırlayamadım.

    kışla top ateşine tutulurken yeniçerilerde "burayı yıkacaklar en iyisi bu kışlanın içinde kalıp ölelim" mi dediler? o eğitimli askerler ağır silahlarla donatılmış bir birlikle karşılaştıklarında ne yapmaları gerektiğini bilmiyorlarmıymış?

    Arkadaşım çok ayrıntılı bilgim yok fakat belki kaçacak başka yerleri olmayınca ya da yeniden toplanmak, asker toplamak ümidiyle kışlaya çekilmiş olabilirler. Son dönemlerine doğru yeniçeriler hiç sevilmezdi halk ve diğer askerler tarafından. Yeniçeri ocağı çok bozulmuştu. Yaygın ifadeyle "Ocak devlet içindir" ilkesi "Devlet ocak içindir" halini almıştı. En yetkisiz yeniçeri bile öldüğünde büyük bir serveti olduğu ortaya çıkıyordu. Kafalarına göre padişah indirip, sonra yenisini tahta oturtup culüş bahşişi alıyorlardı, beğenmezlerse yine isyan ediyorlardı. Genç Osman'ın ölüm nedeni de savaşta bakıyor yeniçeri kayıtlarına. Kayıtlara göre 50000 yeniçeri olması gerekirken 35000 var. Sonra nerde bu yeniçeriler deyip, sorgulamaya başlıyor. Adam kağıt üstünde yeniçeri gözüküyor ama aslında esnaf. Bu gibi olaylar sonucu ocağı kaldırmaya çalışıyor. Tabi yeniçeriler de işine gelmeyince boğduruyorlar. Sen zannediyon ki bunlar CIA ajanı gibi bir şey ama değil.

    ben sana yeniçerilerin ne olduğunu söyleyeyim. yeniçeri savaş bölgelerinden henüz tam olarak osmanlı egemenliğinde olmayan ama düşmanın da kontrol sağlayamadığı bölgelerden alınanlardır. bunlar 6-17 yaş arasında çocuklardır. şimdi 6 yaşında birinin kişiliğini değiştirebilirsin ama 15 yaşında alınan bir çocuk geldiği yeri, annesini babasını ve aslında ne olduğunu asla unutmaz. bu problemli bölgelerden getirilen çocuklar bil bakalım yeniden kime karşı savaştırıldı? kendi ailelerine ve kendi insanlarına karşı. onlarda bunu bilemeyecek kişiler miydi? değildiler tabiiki. kendi insanlarına karşı savaştıklarını biliyorlardı. bu nedenle içlerinde öfke geçen yıllarla daha da arttı. birer devlet düşmanı ve başlı başına bir problem haline geldiler. biz bu problemli kişilere günümüzdeki terminolojiyle vatan haini deriz. yeniçeriler de vatan hainiydi. özellikle son dönemlerinde hıyanet-i vataniyye konusunda en önde onlar vardı. artık devlet ile diğer halkların arasını bozmaya çalışıyorlardı. vergiyi de bazı yerlerden onlar topladığı için despotça yöntemlerle vergi topluyor ve devleti sanki acımasızmış gibi gösteriyorlardı. bazı halklara çok olumsuz tavırları vardı ve o halkların osmanlı devlet-i alisine güvensizliğine sebep olmuşlardı. kısaca yaptıkları öyle basit bir şey değildir. vatana ihanettir.

    Arkadaşım biz yeniçerilerin çok iyi karakterleri,davranışları olduğunu savunmuyoruz ki. Zaten son dönem yeniçerileriyle ilk dönem yeniçerileri kafa yapısı ve fiziksel yapı olarak aynı değillerdi. Zaten o yaştaki çocuğun alınması bana göre de doğru değil. Zaten tek çocuklu aileden ve daha önce ailesinde şehit ya da gazi varsa o aileden ya da onun vergisi vardı hatırlayamadım ama vergisini veren aileden çocuk alınmazdı. Ama alınması şu yönden iyi olmuştur, hem kalifiye asker açığı kapanmış hem de o farklı milletlerden alınan devşirmeler tam Osmanlı olmuştur. Çünkü o kadar yıl Osmanlı içinde yaşıyor, kimliğini kaybediyor. Kendi milleti ayaklandığında o milleti yatıştıracak olan da o yeniçeridir düşüncesi bence Osmanlı'yı bu yönteme yöneltmiştir.
    Bir de demişsin ki bazı yerlerden vergileri onlar topluyordu. Osmanlı'da vergi sistemi bambaşkaydı. Yeniçeriler de savaş olmadığı İstanbul'da asayişi sağlar, savaşta da padişahı korurlardı.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: mehmedaltair

    Arkadaş yazmış zaten.

    2. Mahmud hepsini kışlalarına toplayıp kışlaları topa tuttu. Yani adamlar zaten 1700 lü yıllarda bitti.
    Ayrıca yeniçeriler evlenmezdi zaten yasaktı ne soyu

    1826da bitti
  • quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: mehmedaltair

    Arkadaş yazmış zaten.

    2. Mahmud hepsini kışlalarına toplayıp kışlaları topa tuttu. Yani adamlar zaten 1700 lü yıllarda bitti.
    Ayrıca yeniçeriler evlenmezdi zaten yasaktı ne soyu

    o dönemde sadece yeniçeri ocağı kapatıldı. bir yeniçeri katliamı yapılmadı. sadece yetkileri ellerinden alınarak "hadi evlerinize gidin" dediler. onlarda birileri ile evlenerek aileler kurdu ve bir arada yaşadılar. peki nereye yerleştiler? soyları nerede devam etti? işte merak ettiğim bu.

    Yanlış biliyorsun. Halk silahlandı, "baldırı yanık" avına çıkıldı. Yeniçeriler öldürüldü ama hayatta kalabilen var mıdır bilmem.

    peki sadece mantık kuralım. halkın eline bir silah tutuşturdun. onlarda ava çıktılar. hayatı boyunca askeri eğitim almış, taktik ve teknik bilen, strateji geliştirebilen bir birliğin askerlerini eline öylesine silah tutuşturulmuş "halk" avlayabilir mi? pek sanmıyorum.

    yeniçerilerin geri çekilmesine neden olan mısırdan getirilen ve ağır silahlarla donatılmış profesyonel bir birlikti. bu birliği karşılarında görünce kendileri geri çekildiler.

    Yukarda "baldırı çıplak" demişim o yanık olacak. Oruç başıma vurdu herhalde.

    Yeniçeri Ocağı; Vaka-i Hayriye diye isimlendirilecek olan bir karar ve hareketle 15 Haziran 1826'da Sultan II. Mahmud tarafından ortadan kaldırıldı. Ocağın kaldırılması olayı II. Mahmud'un tüm esnaf teşkilatını ve ordudaki çoğu birimi bu konuda ikna etmesiyle başlamıştır.Ve Şeyhülislam'a bu konu hakkında fetva çıkarılmasıyla devam etmiştir. Bir günün sabahında II. Mahmud yeniçerileri son kez uyarmış ve bu uyarıya saygı göstermeyen yeniçeriler itiraz etmişlerdir. Bunun üzerine II. Mahmud topçulara ateş emri vererek yeniçeri ocağını büyük bir top ateşine maruz bırakmış ve hiçbir yeniçerinin kurtulmasına imkan vermemeye çalışmıştır. Kaçabilen yeniçeriler ise yakalandıkları yerde öldürülmüştür.

    http://tr.wikipedia.org/wiki/Yeni%C3%A7eri_Oca%C4%9F%C4%B1#Oca.C4.9F.C4.B1n_Kald.C4.B1r.C4.B1lmas.C4.B1

    Ek bilgi olarak okuldaki tarih hocasının söylediği olay da bu. Bu tarihten sonra ülke çapında 'baldırı yanık' avı başlamıştır. 'Baldırı yanık' olmak, kısa şortlarından dolayı güneşte kararan baldırları yüzünden Yeniçeri Ocağı'na mensup olmak demekti.

    tabi wikide öyle yazması normal. yeniçerileri hangi birlik öldürmüş peki? o koca orduyu öyle 2 günde halledecek birlik hangisiymiş?

    Sadrazam Selim Paşa, vezirleri, din adamlarını, humbaracı, lağımcı, topçu ve donanma mürettebatını topladı; sancağı çıkartarak ocakla savaşılacağını bildirdi. Devlet memurları İstanbul sokaklarında dolaşarak halkı sancak altında toplamaya başladı. Bunun üzerine Yeniçeri tellaları, ocakseverleri ayaklanmaları için uyardı. Hazırlıklarını tamamlayan sadrazam, Sultan Ahmed Camii’ni karargah yaparak halka silah dağıttı. Beyazıt ve Divanyolu’nu tutan yeniçeriler, çarpışma başlayınca At meydanına çekildiler ve kapıyı kapattılar. Sadrazam Selim Paşa meydan kışlasını çevirerek top ateşine tutturdu. Ateş sonucunda meydan kapısının bir kanadı kırıldı. Kapının öbür kanadını da kıran halk Yeniçerilerin üzerine saldırdı. Yeniçeriler kışla ve tekkeye sığındılar. Top ateşi sonrasında kışla birkaç saatte, içindeki yeniçerilerle birlikte yakılıp yıkıldı.

    Topa tuttukları da Selimiye kışlası mıydı, tam hatırlamıyorum. Bizim tarihçinin dediğine göre çok sağlammış, hala ayaktaymış ama hatırlayamadım.

    kışla top ateşine tutulurken yeniçerilerde "burayı yıkacaklar en iyisi bu kışlanın içinde kalıp ölelim" mi dediler? o eğitimli askerler ağır silahlarla donatılmış bir birlikle karşılaştıklarında ne yapmaları gerektiğini bilmiyorlarmıymış?

    Arkadaşım çok ayrıntılı bilgim yok fakat belki kaçacak başka yerleri olmayınca ya da yeniden toplanmak, asker toplamak ümidiyle kışlaya çekilmiş olabilirler. Son dönemlerine doğru yeniçeriler hiç sevilmezdi halk ve diğer askerler tarafından. Yeniçeri ocağı çok bozulmuştu. Yaygın ifadeyle "Ocak devlet içindir" ilkesi "Devlet ocak içindir" halini almıştı. En yetkisiz yeniçeri bile öldüğünde büyük bir serveti olduğu ortaya çıkıyordu. Kafalarına göre padişah indirip, sonra yenisini tahta oturtup culüş bahşişi alıyorlardı, beğenmezlerse yine isyan ediyorlardı. Genç Osman'ın ölüm nedeni de savaşta bakıyor yeniçeri kayıtlarına. Kayıtlara göre 50000 yeniçeri olması gerekirken 35000 var. Sonra nerde bu yeniçeriler deyip, sorgulamaya başlıyor. Adam kağıt üstünde yeniçeri gözüküyor ama aslında esnaf. Bu gibi olaylar sonucu ocağı kaldırmaya çalışıyor. Tabi yeniçeriler de işine gelmeyince boğduruyorlar. Sen zannediyon ki bunlar CIA ajanı gibi bir şey ama değil.

    ben sana yeniçerilerin ne olduğunu söyleyeyim. yeniçeri savaş bölgelerinden henüz tam olarak osmanlı egemenliğinde olmayan ama düşmanın da kontrol sağlayamadığı bölgelerden alınanlardır. bunlar 6-17 yaş arasında çocuklardır. şimdi 6 yaşında birinin kişiliğini değiştirebilirsin ama 15 yaşında alınan bir çocuk geldiği yeri, annesini babasını ve aslında ne olduğunu asla unutmaz. bu problemli bölgelerden getirilen çocuklar bil bakalım yeniden kime karşı savaştırıldı? kendi ailelerine ve kendi insanlarına karşı. onlarda bunu bilemeyecek kişiler miydi? değildiler tabiiki. kendi insanlarına karşı savaştıklarını biliyorlardı. bu nedenle içlerinde öfke geçen yıllarla daha da arttı. birer devlet düşmanı ve başlı başına bir problem haline geldiler. biz bu problemli kişilere günümüzdeki terminolojiyle vatan haini deriz. yeniçeriler de vatan hainiydi. özellikle son dönemlerinde hıyanet-i vataniyye konusunda en önde onlar vardı. artık devlet ile diğer halkların arasını bozmaya çalışıyorlardı. vergiyi de bazı yerlerden onlar topladığı için despotça yöntemlerle vergi topluyor ve devleti sanki acımasızmış gibi gösteriyorlardı. bazı halklara çok olumsuz tavırları vardı ve o halkların osmanlı devlet-i alisine güvensizliğine sebep olmuşlardı. kısaca yaptıkları öyle basit bir şey değildir. vatana ihanettir.

    Arkadaşım biz yeniçerilerin çok iyi karakterleri,davranışları olduğunu savunmuyoruz ki. Zaten son dönem yeniçerileriyle ilk dönem yeniçerileri kafa yapısı ve fiziksel yapı olarak aynı değillerdi. Zaten o yaştaki çocuğun alınması bana göre de doğru değil. Zaten tek çocuklu aileden ve daha önce ailesinde şehit ya da gazi varsa o aileden ya da onun vergisi vardı hatırlayamadım ama vergisini veren aileden çocuk alınmazdı. Ama alınması şu yönden iyi olmuştur, hem kalifiye asker açığı kapanmış hem de o farklı milletlerden alınan devşirmeler tam Osmanlı olmuştur. Çünkü o kadar yıl Osmanlı içinde yaşıyor, kimliğini kaybediyor. Kendi milleti ayaklandığında o milleti yatıştıracak olan da o yeniçeridir düşüncesi bence Osmanlı'yı bu yönteme yöneltmiştir.
    Bir de demişsin ki bazı yerlerden vergileri onlar topluyordu. Osmanlı'da vergi sistemi bambaşkaydı. Yeniçeriler de savaş olmadığı İstanbul'da asayişi sağlar, savaşta da padişahı korurlardı.

    zaten yeniçeri sistemi oluşturulmasaydı osmanlı da yıkılmayabilirdi. bütün iç mücadelelerin başlangıç noktası bunlardır.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: mehmedaltair

    Arkadaş yazmış zaten.

    2. Mahmud hepsini kışlalarına toplayıp kışlaları topa tuttu. Yani adamlar zaten 1700 lü yıllarda bitti.
    Ayrıca yeniçeriler evlenmezdi zaten yasaktı ne soyu

    o dönemde sadece yeniçeri ocağı kapatıldı. bir yeniçeri katliamı yapılmadı. sadece yetkileri ellerinden alınarak "hadi evlerinize gidin" dediler. onlarda birileri ile evlenerek aileler kurdu ve bir arada yaşadılar. peki nereye yerleştiler? soyları nerede devam etti? işte merak ettiğim bu.

    Yanlış biliyorsun. Halk silahlandı, "baldırı yanık" avına çıkıldı. Yeniçeriler öldürüldü ama hayatta kalabilen var mıdır bilmem.

    peki sadece mantık kuralım. halkın eline bir silah tutuşturdun. onlarda ava çıktılar. hayatı boyunca askeri eğitim almış, taktik ve teknik bilen, strateji geliştirebilen bir birliğin askerlerini eline öylesine silah tutuşturulmuş "halk" avlayabilir mi? pek sanmıyorum.

    yeniçerilerin geri çekilmesine neden olan mısırdan getirilen ve ağır silahlarla donatılmış profesyonel bir birlikti. bu birliği karşılarında görünce kendileri geri çekildiler.

    Yukarda "baldırı çıplak" demişim o yanık olacak. Oruç başıma vurdu herhalde.

    Yeniçeri Ocağı; Vaka-i Hayriye diye isimlendirilecek olan bir karar ve hareketle 15 Haziran 1826'da Sultan II. Mahmud tarafından ortadan kaldırıldı. Ocağın kaldırılması olayı II. Mahmud'un tüm esnaf teşkilatını ve ordudaki çoğu birimi bu konuda ikna etmesiyle başlamıştır.Ve Şeyhülislam'a bu konu hakkında fetva çıkarılmasıyla devam etmiştir. Bir günün sabahında II. Mahmud yeniçerileri son kez uyarmış ve bu uyarıya saygı göstermeyen yeniçeriler itiraz etmişlerdir. Bunun üzerine II. Mahmud topçulara ateş emri vererek yeniçeri ocağını büyük bir top ateşine maruz bırakmış ve hiçbir yeniçerinin kurtulmasına imkan vermemeye çalışmıştır. Kaçabilen yeniçeriler ise yakalandıkları yerde öldürülmüştür.

    http://tr.wikipedia.org/wiki/Yeni%C3%A7eri_Oca%C4%9F%C4%B1#Oca.C4.9F.C4.B1n_Kald.C4.B1r.C4.B1lmas.C4.B1

    Ek bilgi olarak okuldaki tarih hocasının söylediği olay da bu. Bu tarihten sonra ülke çapında 'baldırı yanık' avı başlamıştır. 'Baldırı yanık' olmak, kısa şortlarından dolayı güneşte kararan baldırları yüzünden Yeniçeri Ocağı'na mensup olmak demekti.

    tabi wikide öyle yazması normal. yeniçerileri hangi birlik öldürmüş peki? o koca orduyu öyle 2 günde halledecek birlik hangisiymiş?

    Sadrazam Selim Paşa, vezirleri, din adamlarını, humbaracı, lağımcı, topçu ve donanma mürettebatını topladı; sancağı çıkartarak ocakla savaşılacağını bildirdi. Devlet memurları İstanbul sokaklarında dolaşarak halkı sancak altında toplamaya başladı. Bunun üzerine Yeniçeri tellaları, ocakseverleri ayaklanmaları için uyardı. Hazırlıklarını tamamlayan sadrazam, Sultan Ahmed Camii’ni karargah yaparak halka silah dağıttı. Beyazıt ve Divanyolu’nu tutan yeniçeriler, çarpışma başlayınca At meydanına çekildiler ve kapıyı kapattılar. Sadrazam Selim Paşa meydan kışlasını çevirerek top ateşine tutturdu. Ateş sonucunda meydan kapısının bir kanadı kırıldı. Kapının öbür kanadını da kıran halk Yeniçerilerin üzerine saldırdı. Yeniçeriler kışla ve tekkeye sığındılar. Top ateşi sonrasında kışla birkaç saatte, içindeki yeniçerilerle birlikte yakılıp yıkıldı.

    Topa tuttukları da Selimiye kışlası mıydı, tam hatırlamıyorum. Bizim tarihçinin dediğine göre çok sağlammış, hala ayaktaymış ama hatırlayamadım.

    kışla top ateşine tutulurken yeniçerilerde "burayı yıkacaklar en iyisi bu kışlanın içinde kalıp ölelim" mi dediler? o eğitimli askerler ağır silahlarla donatılmış bir birlikle karşılaştıklarında ne yapmaları gerektiğini bilmiyorlarmıymış?

    Arkadaşım çok ayrıntılı bilgim yok fakat belki kaçacak başka yerleri olmayınca ya da yeniden toplanmak, asker toplamak ümidiyle kışlaya çekilmiş olabilirler. Son dönemlerine doğru yeniçeriler hiç sevilmezdi halk ve diğer askerler tarafından. Yeniçeri ocağı çok bozulmuştu. Yaygın ifadeyle "Ocak devlet içindir" ilkesi "Devlet ocak içindir" halini almıştı. En yetkisiz yeniçeri bile öldüğünde büyük bir serveti olduğu ortaya çıkıyordu. Kafalarına göre padişah indirip, sonra yenisini tahta oturtup culüş bahşişi alıyorlardı, beğenmezlerse yine isyan ediyorlardı. Genç Osman'ın ölüm nedeni de savaşta bakıyor yeniçeri kayıtlarına. Kayıtlara göre 50000 yeniçeri olması gerekirken 35000 var. Sonra nerde bu yeniçeriler deyip, sorgulamaya başlıyor. Adam kağıt üstünde yeniçeri gözüküyor ama aslında esnaf. Bu gibi olaylar sonucu ocağı kaldırmaya çalışıyor. Tabi yeniçeriler de işine gelmeyince boğduruyorlar. Sen zannediyon ki bunlar CIA ajanı gibi bir şey ama değil.

    ben sana yeniçerilerin ne olduğunu söyleyeyim. yeniçeri savaş bölgelerinden henüz tam olarak osmanlı egemenliğinde olmayan ama düşmanın da kontrol sağlayamadığı bölgelerden alınanlardır. bunlar 6-17 yaş arasında çocuklardır. şimdi 6 yaşında birinin kişiliğini değiştirebilirsin ama 15 yaşında alınan bir çocuk geldiği yeri, annesini babasını ve aslında ne olduğunu asla unutmaz. bu problemli bölgelerden getirilen çocuklar bil bakalım yeniden kime karşı savaştırıldı? kendi ailelerine ve kendi insanlarına karşı. onlarda bunu bilemeyecek kişiler miydi? değildiler tabiiki. kendi insanlarına karşı savaştıklarını biliyorlardı. bu nedenle içlerinde öfke geçen yıllarla daha da arttı. birer devlet düşmanı ve başlı başına bir problem haline geldiler. biz bu problemli kişilere günümüzdeki terminolojiyle vatan haini deriz. yeniçeriler de vatan hainiydi. özellikle son dönemlerinde hıyanet-i vataniyye konusunda en önde onlar vardı. artık devlet ile diğer halkların arasını bozmaya çalışıyorlardı. vergiyi de bazı yerlerden onlar topladığı için despotça yöntemlerle vergi topluyor ve devleti sanki acımasızmış gibi gösteriyorlardı. bazı halklara çok olumsuz tavırları vardı ve o halkların osmanlı devlet-i alisine güvensizliğine sebep olmuşlardı. kısaca yaptıkları öyle basit bir şey değildir. vatana ihanettir.

    Arkadaşım biz yeniçerilerin çok iyi karakterleri,davranışları olduğunu savunmuyoruz ki. Zaten son dönem yeniçerileriyle ilk dönem yeniçerileri kafa yapısı ve fiziksel yapı olarak aynı değillerdi. Zaten o yaştaki çocuğun alınması bana göre de doğru değil. Zaten tek çocuklu aileden ve daha önce ailesinde şehit ya da gazi varsa o aileden ya da onun vergisi vardı hatırlayamadım ama vergisini veren aileden çocuk alınmazdı. Ama alınması şu yönden iyi olmuştur, hem kalifiye asker açığı kapanmış hem de o farklı milletlerden alınan devşirmeler tam Osmanlı olmuştur. Çünkü o kadar yıl Osmanlı içinde yaşıyor, kimliğini kaybediyor. Kendi milleti ayaklandığında o milleti yatıştıracak olan da o yeniçeridir düşüncesi bence Osmanlı'yı bu yönteme yöneltmiştir.
    Bir de demişsin ki bazı yerlerden vergileri onlar topluyordu. Osmanlı'da vergi sistemi bambaşkaydı. Yeniçeriler de savaş olmadığı İstanbul'da asayişi sağlar, savaşta da padişahı korurlardı.

    zaten yeniçeri sistemi oluşturulmasaydı osmanlı da yıkılmayabilirdi. bütün iç mücadelelerin başlangıç noktası bunlardır.

    Son yazdığın cümle senin düşüncendir, saygı duyarım. Ama bana göre öyle değildir. 600 yıllık bir devletin yıkılışının, iç mücadelelerinin başlangış noktası bir tane ve bu olamaz. Bana göre adalet ve hukuk sisteminin çöküşü, kurumların yozlaşması, insanların rüşvet almasıdır. Çünkü Osmanlı'nın ilk dönemlerinde gelişme nedeni adalet, hukuk ve hoşgörüdür. Yeniçeri sistemine bakarsak Kanuni ölene kadar çok iyi devam etmiştir. Tabi Türklerin tarihinde çok darbe girişimi olmuştur, bu çok köklü bir gelenek.Fatih Sultan Mehmet'in gemisinin yelkenleri yakıldı, Yavuz Sultan Selim'in çadırına ok atıldı vb. Bana göre İngiliz bir tarihçinin desteğini alarak söylüyorum ki "Her millet belli bir dönemi zirvede yaşar. Sonra zirveyi diğer milletlere bırakır." Osmanlı'da 1700'e kadar zirvede yaşamış, sonra zirveyi Deli Petro'yla Rusya'ya bırakmıştır. Ben çıkıyorum, eğer konuşmak istediğin başka konular varsa özel mesaj atabilirsin. İyi günler...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: legend066

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: mehmedaltair

    Arkadaş yazmış zaten.

    2. Mahmud hepsini kışlalarına toplayıp kışlaları topa tuttu. Yani adamlar zaten 1700 lü yıllarda bitti.
    Ayrıca yeniçeriler evlenmezdi zaten yasaktı ne soyu

    o dönemde sadece yeniçeri ocağı kapatıldı. bir yeniçeri katliamı yapılmadı. sadece yetkileri ellerinden alınarak "hadi evlerinize gidin" dediler. onlarda birileri ile evlenerek aileler kurdu ve bir arada yaşadılar. peki nereye yerleştiler? soyları nerede devam etti? işte merak ettiğim bu.

    Yanlış biliyorsun. Halk silahlandı, "baldırı yanık" avına çıkıldı. Yeniçeriler öldürüldü ama hayatta kalabilen var mıdır bilmem.

    peki sadece mantık kuralım. halkın eline bir silah tutuşturdun. onlarda ava çıktılar. hayatı boyunca askeri eğitim almış, taktik ve teknik bilen, strateji geliştirebilen bir birliğin askerlerini eline öylesine silah tutuşturulmuş "halk" avlayabilir mi? pek sanmıyorum.

    yeniçerilerin geri çekilmesine neden olan mısırdan getirilen ve ağır silahlarla donatılmış profesyonel bir birlikti. bu birliği karşılarında görünce kendileri geri çekildiler.

    Yukarda "baldırı çıplak" demişim o yanık olacak. Oruç başıma vurdu herhalde.

    Yeniçeri Ocağı; Vaka-i Hayriye diye isimlendirilecek olan bir karar ve hareketle 15 Haziran 1826'da Sultan II. Mahmud tarafından ortadan kaldırıldı. Ocağın kaldırılması olayı II. Mahmud'un tüm esnaf teşkilatını ve ordudaki çoğu birimi bu konuda ikna etmesiyle başlamıştır.Ve Şeyhülislam'a bu konu hakkında fetva çıkarılmasıyla devam etmiştir. Bir günün sabahında II. Mahmud yeniçerileri son kez uyarmış ve bu uyarıya saygı göstermeyen yeniçeriler itiraz etmişlerdir. Bunun üzerine II. Mahmud topçulara ateş emri vererek yeniçeri ocağını büyük bir top ateşine maruz bırakmış ve hiçbir yeniçerinin kurtulmasına imkan vermemeye çalışmıştır. Kaçabilen yeniçeriler ise yakalandıkları yerde öldürülmüştür.

    http://tr.wikipedia.org/wiki/Yeni%C3%A7eri_Oca%C4%9F%C4%B1#Oca.C4.9F.C4.B1n_Kald.C4.B1r.C4.B1lmas.C4.B1

    Ek bilgi olarak okuldaki tarih hocasının söylediği olay da bu. Bu tarihten sonra ülke çapında 'baldırı yanık' avı başlamıştır. 'Baldırı yanık' olmak, kısa şortlarından dolayı güneşte kararan baldırları yüzünden Yeniçeri Ocağı'na mensup olmak demekti.

    tabi wikide öyle yazması normal. yeniçerileri hangi birlik öldürmüş peki? o koca orduyu öyle 2 günde halledecek birlik hangisiymiş?

    Sadrazam Selim Paşa, vezirleri, din adamlarını, humbaracı, lağımcı, topçu ve donanma mürettebatını topladı; sancağı çıkartarak ocakla savaşılacağını bildirdi. Devlet memurları İstanbul sokaklarında dolaşarak halkı sancak altında toplamaya başladı. Bunun üzerine Yeniçeri tellaları, ocakseverleri ayaklanmaları için uyardı. Hazırlıklarını tamamlayan sadrazam, Sultan Ahmed Camii’ni karargah yaparak halka silah dağıttı. Beyazıt ve Divanyolu’nu tutan yeniçeriler, çarpışma başlayınca At meydanına çekildiler ve kapıyı kapattılar. Sadrazam Selim Paşa meydan kışlasını çevirerek top ateşine tutturdu. Ateş sonucunda meydan kapısının bir kanadı kırıldı. Kapının öbür kanadını da kıran halk Yeniçerilerin üzerine saldırdı. Yeniçeriler kışla ve tekkeye sığındılar. Top ateşi sonrasında kışla birkaç saatte, içindeki yeniçerilerle birlikte yakılıp yıkıldı.

    Topa tuttukları da Selimiye kışlası mıydı, tam hatırlamıyorum. Bizim tarihçinin dediğine göre çok sağlammış, hala ayaktaymış ama hatırlayamadım.

    kışla top ateşine tutulurken yeniçerilerde "burayı yıkacaklar en iyisi bu kışlanın içinde kalıp ölelim" mi dediler? o eğitimli askerler ağır silahlarla donatılmış bir birlikle karşılaştıklarında ne yapmaları gerektiğini bilmiyorlarmıymış?

    Arkadaşım çok ayrıntılı bilgim yok fakat belki kaçacak başka yerleri olmayınca ya da yeniden toplanmak, asker toplamak ümidiyle kışlaya çekilmiş olabilirler. Son dönemlerine doğru yeniçeriler hiç sevilmezdi halk ve diğer askerler tarafından. Yeniçeri ocağı çok bozulmuştu. Yaygın ifadeyle "Ocak devlet içindir" ilkesi "Devlet ocak içindir" halini almıştı. En yetkisiz yeniçeri bile öldüğünde büyük bir serveti olduğu ortaya çıkıyordu. Kafalarına göre padişah indirip, sonra yenisini tahta oturtup culüş bahşişi alıyorlardı, beğenmezlerse yine isyan ediyorlardı. Genç Osman'ın ölüm nedeni de savaşta bakıyor yeniçeri kayıtlarına. Kayıtlara göre 50000 yeniçeri olması gerekirken 35000 var. Sonra nerde bu yeniçeriler deyip, sorgulamaya başlıyor. Adam kağıt üstünde yeniçeri gözüküyor ama aslında esnaf. Bu gibi olaylar sonucu ocağı kaldırmaya çalışıyor. Tabi yeniçeriler de işine gelmeyince boğduruyorlar. Sen zannediyon ki bunlar CIA ajanı gibi bir şey ama değil.

    ben sana yeniçerilerin ne olduğunu söyleyeyim. yeniçeri savaş bölgelerinden henüz tam olarak osmanlı egemenliğinde olmayan ama düşmanın da kontrol sağlayamadığı bölgelerden alınanlardır. bunlar 6-17 yaş arasında çocuklardır. şimdi 6 yaşında birinin kişiliğini değiştirebilirsin ama 15 yaşında alınan bir çocuk geldiği yeri, annesini babasını ve aslında ne olduğunu asla unutmaz. bu problemli bölgelerden getirilen çocuklar bil bakalım yeniden kime karşı savaştırıldı? kendi ailelerine ve kendi insanlarına karşı. onlarda bunu bilemeyecek kişiler miydi? değildiler tabiiki. kendi insanlarına karşı savaştıklarını biliyorlardı. bu nedenle içlerinde öfke geçen yıllarla daha da arttı. birer devlet düşmanı ve başlı başına bir problem haline geldiler. biz bu problemli kişilere günümüzdeki terminolojiyle vatan haini deriz. yeniçeriler de vatan hainiydi. özellikle son dönemlerinde hıyanet-i vataniyye konusunda en önde onlar vardı. artık devlet ile diğer halkların arasını bozmaya çalışıyorlardı. vergiyi de bazı yerlerden onlar topladığı için despotça yöntemlerle vergi topluyor ve devleti sanki acımasızmış gibi gösteriyorlardı. bazı halklara çok olumsuz tavırları vardı ve o halkların osmanlı devlet-i alisine güvensizliğine sebep olmuşlardı. kısaca yaptıkları öyle basit bir şey değildir. vatana ihanettir.

    Arkadaşım biz yeniçerilerin çok iyi karakterleri,davranışları olduğunu savunmuyoruz ki. Zaten son dönem yeniçerileriyle ilk dönem yeniçerileri kafa yapısı ve fiziksel yapı olarak aynı değillerdi. Zaten o yaştaki çocuğun alınması bana göre de doğru değil. Zaten tek çocuklu aileden ve daha önce ailesinde şehit ya da gazi varsa o aileden ya da onun vergisi vardı hatırlayamadım ama vergisini veren aileden çocuk alınmazdı. Ama alınması şu yönden iyi olmuştur, hem kalifiye asker açığı kapanmış hem de o farklı milletlerden alınan devşirmeler tam Osmanlı olmuştur. Çünkü o kadar yıl Osmanlı içinde yaşıyor, kimliğini kaybediyor. Kendi milleti ayaklandığında o milleti yatıştıracak olan da o yeniçeridir düşüncesi bence Osmanlı'yı bu yönteme yöneltmiştir.
    Bir de demişsin ki bazı yerlerden vergileri onlar topluyordu. Osmanlı'da vergi sistemi bambaşkaydı. Yeniçeriler de savaş olmadığı İstanbul'da asayişi sağlar, savaşta da padişahı korurlardı.

    zaten yeniçeri sistemi oluşturulmasaydı osmanlı da yıkılmayabilirdi. bütün iç mücadelelerin başlangıç noktası bunlardır.

    Son yazdığın cümle senin düşüncendir, saygı duyarım. Ama bana göre öyle değildir. 600 yıllık bir devletin yıkılışının, iç mücadelelerinin başlangış noktası bir tane ve bu olamaz. Bana göre adalet ve hukuk sisteminin çöküşü, kurumların yozlaşması, insanların rüşvet almasıdır. Çünkü Osmanlı'nın ilk dönemlerinde gelişme nedeni adalet, hukuk ve hoşgörüdür. Yeniçeri sistemine bakarsak Kanuni ölene kadar çok iyi devam etmiştir. Tabi Türklerin tarihinde çok darbe girişimi olmuştur, bu çok köklü bir gelenek.Fatih Sultan Mehmet'in gemisinin yelkenleri yakıldı, Yavuz Sultan Selim'in çadırına ok atıldı vb. Bana göre İngiliz bir tarihçinin desteğini alarak söylüyorum ki "Her millet belli bir dönemi zirvede yaşar. Sonra zirveyi diğer milletlere bırakır." Osmanlı'da 1700'e kadar zirvede yaşamış, sonra zirveyi Deli Petro'yla Rusya'ya bırakmıştır. Ben çıkıyorum, eğer konuşmak istediğin başka konular varsa özel mesaj atabilirsin. İyi günler...

    tamam iyi günler. benim fikrim de bu. yeniçeriler çürümenin katalizörü ve başlangıcıydı. yaşadıkları devletten nefret eden, düşmana özlem duyan, düşmandan devşirilmiş ve bu toprakların değerlerine uzak insanlardı.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Mertcan05

    quote:

    Orijinalden alıntı: IIFINISHII

    quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: IIFINISHII

    Yeniçeri Ocağı dağıtıldıktan sonra birçoğu öldürüldü.Bazılarının hayaletlerinin dolaştığı,bazılarının ise zombi vampir vs. gibi şeylere dönüştükleri söylendi.Kısacası halkı sağ kalan yeniçerilerden uzak tutmaya çalıştılar.(Murat Bardakçı'nın köşe yazısı var orada daha ayrıntılı bulabilirsin)Özellikle duraklama döneminde kurdukları cuntalarla devlete müthiş zararlar vermişlerdir,astırdıkları onlarca kişileri saymıyorum.Yok olmaları geç olsa da devlet adına hayırlı olmuştur.

    şimdi tabi işin esprisi bir yana. osmanlıyı almanların yanında kim savaşa soktu? bu sorununda cevbını çok merak ediyorum. yok almanlar osmanlı bayrağıyla gitmiş savaşmış filan. bunları kimse yemez. birileri bir şeyler organize edip osmanlıyı savaşa soktu. onlar kimdi?

    koskoca türk imparatorluğunu aç sırtlan sürüleri gibi birileri saldırıp parçaladı. üç kıtaya oturmuş koca topraklar. insan düşününce gözleri doluyor. kolay mı ya. hem de bunu yapanlar kimseye hesap vermediler. bu sonuca sebep olanlar huzur içinde yaşadılar.

    Osmanlı ilk başlarda Almanlarla değil İngilizlerle anlaşmaya çalışmıştır fakat sonrasında malum olaylar yaşanınca Almanların yanında savaşa girildi(savaşa girmek büyük hataydı).Bu konular için İlber Ortaylı'nın kitaplarına başvurabilirsin burada anlatmaya kalksam saatler alır.
    Osmanlı zaten 250-300 yıl öncesinden parçalanmaya başlanmıştı en son darbeyi de 1.Dünya Savaşı ile yedi ve ardından imzalanan ateşkes ve ''barış'' antlaşmasıyla yedi.

    Osmanlı zaten savaşa girmese de dağılacaktı. İsyanlar, yolsuzluklar, ihtilaller...

    Osmanlı'nın beyin ölümü gerçekleşmişti sadece fişi çekildi 1. Dünya Savaşında.




  • Osmanlı 1815'te bitebilirdi.Ancak iyice sömürmek için hemen bırakmadılar.Çeşitli anlaşmalarla sanayisi, esnafı bitirilmiştir.1922'ye kadar borçlandırılıp, kazandığı savaşları bile masada kaybetmiştir.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    quote:

    Orijinalden alıntı: sigma6

    quote:

    Orijinalden alıntı: zdbrg

    Şimdi hocam, dediğin gibi yeniçeriler Balkanlardaki yerli Hristiyan halktan alınan çocuklardan oluşan bir ordu. Bu orduya yetenekli çocuklar ailelerinin de izinleri alınarak alınır ve sarayda ve Anadolu'da Türkmen köylerde yetiştirilirlerdi.

    Bu askerler padişah ve din duygusuyla o kadar güzel yetiştirilerdi ki Anadolu insanının birçoğundan daha bir Türk ve Müslüman olurlardı. Klasik dönem Osmanlısında ordunun belkemiğini oluştururken başka birçok da önemli görevler verilirdi. Savaşta padişahın ve hazinenin korunması, barışta İstanbul'un güvenliğinin sağlanması vs.

    Milliyetçilik duygusuyla isyan etmeleri açıkcası benim okuduğum hiçbir kaynakta yok. Ne o dönemde yazılan eserlerde, ne de bugünde. İsyan etmelerinin birçok farklı nedeni vardı ama Hristiyanlık ve milliyetçilik bunlardan biri asla olmadı.

    Ocağın kaldırılması çok kanlı olmuş. Halkın da desteğini alan II. Mahmud yeniçeri ocaklarını topa tutmuş, halk da şehirde yeniçeri avına çıkmış deyim yerindeyse. İsyan edip baş kaldıranlar öldürülmüş, bu tip olaylara karışmayanlar ise yeni orduda askerlik yapmaya devam etmişlerdir. İsyandan kaçıp da hayatını asker olarak değil de esnaf olarak devam eden de çok olmuştur.

    Bir diğer yanlış bilinen nokta da yeniçerilerin evlilik mevzusu. İlk dönemlerde evlilikleri yasakken yeniçerilerin devlet üzerinde yaptırımı artmaya başlayınca kaçak evlilikler ve çocuklar ortaya çıkmaya başladı. Ve sonunda da evlenmeleri yasallaştı hatta erkek çocuklarının babalarının yerine yeniçeri olmalarına kadar ilerledi. Yani yeniçerilik babadan oğula geçen bir meslek halini aldı. Meslek diyorum evet, çünkü son dönemlerinde yeniçerilik, devletten düzenli maaşın alındığı ve savaştan kaçıldığı bir meslek olmuştu neredeyse.

    iyi dedin valla, yalnız bi nokta hariç tamamına katılıyorum: bu devşirilenler sırf balkanlardan değildi diye biliyorum, yani esas kitle belki balkanlardan ama anadolu da dahil osmanlının her yerinde ikamet eden gayrimüslimlerden toplanırlardı.

    ekleme yapmak gerekirse yeniçerilerin dağıldıktan sonra esnaflığa kaçması da çok normaldir çünkü son dönemlerde sadece askerlik değil başka işlerle, hamamcılık tüccarlık gibi işlerle de uğraşıyorlardı. çünkü sakat yoldaşlarına yardımcı olmak, kendi hayatlarını ve savaşa gitmiş yoldaşlarının ailelerini geçindirmek için devletten aldıkları maaşı yetersiz buluyorlar ve ganimetler de zaten yok gibiydi. ha bu ordunun bozulmasının tam olarak sebeplerinden biri olmasa da sonuçta ocağın müntazamlığının ortadan kalkması ve askerlerin sırf savaşa odaklı yaşamlarının da son erdiğinin göstergesiydi.

    devşirmeler sadece balkanlardan devşirilirdi. bunun sebebi de şudur. yeniçerilik bir nevi osmanlı tipi koruculuk sistemiydi. osmanlı avrupalılarla savaşıyordu ve onların karşısına onlardan devşirilmiş ve onlar gibi düşünen bir ordu çıkardı. anadoludan devşirme alınması yeniçeriliğin mantığına aykırı. hatta yeniçerilerin çoğu savaş olan sınırların civar köylerinden alınırdı. yani en uç batı osmanlı sınırından.

    o zaman mimar sinan niye kayseriden? hatırlatayım o da devşirmedir. acemi oğlanlar ocağında yetişmiş sonra yeteneğine göre zemberekçibaşı ve ardından başmimar olmuştur. al burdan oku:
    http://tr.wikipedia.org/wiki/Mimar_Sinan




  • beyler twittera düştünüz la
  • Ben evde saklıyorum,eve alışmasınlar diye yemeklerini dışarda veriyorum,pek bir şey yemiyorlar marulla doyuyorlar.Öyle yani.
  • Vaka-i Hayriye sonucunda yeniçerilerin çoğu sınırdışı edildi,isyan liderleri idam edildi,bazıları hapis edildi.Yani eğer yaramazlık olmadıysa şu an Türkiye'de yeniçeri soyu yok.Bu arada yeniçerilerin sayısı 1800'lü yıllarda 140.000 olarak kaydedilmiş.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-959295B3B -- 7 Eylül 2012; 11:51:19 >
  • mimar sinan devşirme değildir. mimar sinan islamiyeti seçmiş bir kişiydi. her sonradan müslüman olan devşirme olsaydı sahabeler dışında herkesin devşirme olması gerekirdi. böyle bir şey yok.

    önce devşirme nedir? sorusunun cevabını verelim. devşirme birilerini sonradan müslüman yapmak değildir. devşirme sisteminin temelinde islamiyet yok. devşirme sistemi tamamen askeri bir sistemdir. temelinde savaşmak var. yani devşirilenler bir şekilde asker veya çok nadiren de bugünkü terminoloji ile bürokrat olurlardı. kimse bir insanı mimar mühendis veya doktor olsun diye devşirmez. tarihte böyle bir mantık yok. savaşmaya elverişli olmayanlar yani fiziksel kabiliyetleri yetersiz olanlar başka alanlarda değerlendirildi. doğrudur ama asıl amaç bu değildi. devşirme sistemi bir tür koruculuk sistemidir. yani düşmanın çocukları alınır ve onlara devletle aralarında duygusal bir bağ oluşsun diye islam eğitimi verilirdi. burada bir tebliğ çalışması yok. islam sadece bir duygusal bağ oluşsun diye öğretiliyordu çünkü düşmanı kafirler olarak görmeleri gerekiyordu.

    sonuç olarak viki de mimar sinan devşirmedir yazıyor olabilir. mimar sinan devşirmedir sözü sadece yüzümde bir gülümsemeye neden oluyor çünkü bunu yazan kişi daha devşirmenin ne olduğunu bilmiyor.

    bir ikincisi yeniçerilerin kökleri kazındığı iddiası doğru değildir. kökleri kazınmadı. sadece yetkileri ellerinden alındı. bu süreçte bir kısmı da öldürüldü. ancak hepsi öldürülmedi.




  • Kötü yola düşmüşler

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • aslında pek kötü yola düşmüş gibi görünmüyorlar. daha çok sanki ne kadar köşe başı makam mevki varsa ve o dönemin osmanlısında ne kadar etkili bürokratik makam varsa bunların soyundan gelen kişiler buralara yerleşmiş. safkan türkler sarışın mavi gözlü veya kumral renkli gözlü olur fikrini yayanlar da bunlardır. esasen büyük çoğunluğu slav kökenli olan yeniçerilerin ve onların soyundan gelenlerin bu tip bir görüşü yayması da garip değil. normal. sonuçta kendi konumlarını türklük üstünden güçlendirmeye çalışıyorlardı. yani türkçülük yapıp osmanlının islam düşüncesine direnmeye çalışıyorlardı. oysa gerçek türkler çok dindar müslümanlardı. bunlar ise dinle alakası olmayan kişilerdi. bu nedenle türk olmadıkları halde türkçülük yaptılar ve islam düşüncesine karşı da bir cephe açmayı başardılar.

    gerçek bir türkü bunlardan ayırmanın en basit yolu dindarlıktır. osmanlı döneminde ateist türk yoktur. bilakis hepsi son derece dindar ve tekkeden çıkmayan kişilerdi. türklerin alınları secdedeydi. bunlar ise batıcılık ve batı özentiliği ile meşguldüler.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gezegen100 -- 30 Eylül 2012; 18:37:35 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: gezegen100

    aslında pek kötü yola düşmüş gibi görünmüyorlar. daha çok sanki ne kadar köşe başı makam mevki varsa ve o dönemin osmanlısında ne kadar etkili bürokratik makam varsa bunların soyundan gelen kişiler buralara yerleşmiş. safkan türkler sarışın mavi gözlü veya kumral renkli gözlü olur fikrini yayanlar da bunlardır. esasen büyük çoğunluğu slav kökenli olan yeniçerilerin ve onların soyundan gelenlerin bu tip bir görüşü yayması da garip değil. normal. sonuçta kendi konumlarını türklük üstünden güçlendirmeye çalışıyorlardı. yani türkçülük yapıp osmanlının islam düşüncesine direnmeye çalışıyorlardı. oysa gerçek türkler çok dindar müslümanlardı. bunlar ise dinle alakası olmayan kişilerdi. bu nedenle türk olmadıkları halde türkçülük yaptılar ve islam düşüncesine karşı da bir cephe açmayı başardılar.

    gerçek bir türkü bunlardan ayırmanın en basit yolu dindarlıktır. osmanlı döneminde ateist türk yoktur. bilakis hepsi son derece dindar ve tekkeden çıkmayan kişilerdi. türklerin alınları secdedeydi. bunlar ise batıcılık ve batı özentiliği ile meşguldüler.

    Ne alaka?Kaç farklı türk boyu var.Bunların hepsinin farklı özellikleri var.Kumanlar mesela sarışın mavi gözlü bir topluluktur.Doğu anadoluda da bir sürü alevi türkmen vardı.
    Yazdığın bilgileri nereden aldıysan iyi saçmalamışlar.




  • 
Sayfa: önceki 45678
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.