341. DÖNEM (AĞUSTOS 2011) KD. ve YD. SUBAY ADAYLARI (372. sayfa)

quote:

Orijinalden alıntı: kontendoo

quote: Orijinalden alıntı: senefro quote: Orijinalden alıntı: kontendoo arkadaşlar lütfen yardımcı olun usta birliği van. bana 3 gün yol izni veriyorlarmış. ben diyelim ki 2 ay sonra 3 gün izin kullanmak istedim, o zaman gidişe de 3 gün, gelişe de 3 gün yol izni veriyorlarmış. yani toplam iznim 9 gün oluyormuş. ben uçak biletini şimdiden ayırtsam sorun olur mu. ben 2 ay sonra, mesela kasım 1'de izin kullanmak istiyorum desem hayır çıkamazsın diyebilirler mi? biletleri 1 hafta önce ayırtsam 250'ye kadar çıkıyor tek gidiş, ama şimdi ayırsam 100 lira civarı. lüfen yardımcı olun. gelecek cevaba göre bilet alacağım. edit : bir de, mesela acemi birliği bitince 5 gün izin veriyorlardı. yani ben 3 gün kullanmak istiyorum dediğinizde kabul etmiyorlardı, illa ki 5 gün olacakmış. usta birliğinde de böyle bir sınır var mı? evet, hayır bu tarihte çıkamazsın diyebilirler. Sana başka bi tarih söyleyler. Bu arada 3 gün izin vereceklerine emin misin? Genelde izin hakkını bölmeyip tamamını tek seferde veriyolar.

benim toplam 12 gün iznim var sanırım 5 + 7 şeklinde. yani bana "3 gün izin kullanamazsın 12 gün kullanacaksın" diyebilirler mi? ben ne yapayım 12 gün izni yav.

quote:

Orijinalden alıntı: Ordinarious

Yorumlara bakılırsa herkesin askerliği farklıdır deyimi yine doğrulanmış oluyor. Bazıları çok rahat bazıları çok zor yapmış. Şahsen Etimesgut Zırhlı Birliklerde hayattan soğuttular bizi. Şimdi sakin kafayla düşününce o anların verdiği sinirle biraz fazla mı yüklenmişiz adamlara diyorum. Çünkü tüm yapılanlar Ağustos değil de bir Ekim-Kasım aylarında yapılsaydı bu kadar etkilemezdi bizi. Rütbelilerden 1-2 tane art niyetli kafadan kontak olanlar hariç geneli iyi niyetliydi. Ama dediğim gibi esas güneş bitirdi milleti. Yemin töreninden sonra aileler çocuklarını tanıyamadı yanıklardan. Askerliğin en güzel zamanı acemiliktir diyenler var, eğer en güzeli buysa ustalığa gitmeyelim kısa yoldan atlayalım bi köprüden :D Neyse bakalım ustalıkta bundan çok daha rahat olursunuz dedi çavuş ve onbaşılar falan. İnşallah öyle olur..

quote:

Orijinalden alıntı: kontendoo

arkadaşlar ben amasya'da yaptım acemiliği. askere hafif esmer tenli gitmiştim fakat şöyle söyleyim, kollarım ve yüzüm hafif yanıktı, karnım ve bacaklarım ise beyazdı. askerde, 45 derece güneş kremi kullandığım halde (arasıra olsa da) öyle bir yandım ki bana makalele diyorlardı. tamamen beyaz tenli arkadaşlar ise kıpkırmızı oldu, bütün yüzü, hatta kulakları yara oldu sıcaktan.

genel olarak eksileri ;

- yemekler iyiydi fakat hergün patlıcan yedik. birgün musakka, birgün oturtma, birgün karnıyarık, birgün imam bayıldı. kısaca 14 günün 11 günü patlıcan.
- hava çok sıcaktı.
- kene riski çok yüksek. hergün 10 kişiyi kırım kongo kenesi ısırdı. tugayın nerdeyse 3/1'ini de arı soktu. bu kadar arı olan başka bir bölge yok sanırım.
- genel olarak diğer bölüklerin komutanları iyi olsa da, bizim tabur komutanı ve takım komutanları inanılmaz kötüydü. hatta en psikolarıydı.
- soğuk su zaten mucize olsa da, sıcak suyu bile genel olarak bulamadık. kantine ilk 10 gün çok zor gittik. gitsek de acayip sıralar oluyordu.
- her şeyden para aldılar. yok sigorta parasıymış, yok siyah paket parasıymış, yok resim parasıymış. yani bunları vermek zorundasın. topalm 100 lira.
- kadrolu askerlerin iq seviyeleri resmen dumur etti. uzman çavuşlar, astsubaylardan daha iyiydi. subaylarda bile ciddi zeka problemleri var.
- döner, tost ve lahmacun var ekstra olarak. lahmacun yenmiyor. tostu pişirmiyorlar doğru düzgün. döner ise günün belli saatleri satılıyor ve fiyat olarak dışarıyla farksız. ayrıca koğuşlar bölgesinden döner yemeye gidip gelmek 20-25 dakika sürüyor.
- bazen günde 10'dan fazla içtima alınıyordu. 14 gün boyunca 6 kere 8 kaçtı diyenler aldı içtimayı. 1 kere sor 2 kere sor, 50 kerede bebek bile ezberler.

yani felaket bir acemilik dönemi olsa da, 5 ay boyunca o ortamı çekmeye razıydım. askerlikte tertip herşeymiş. o tertiple hakkari bile koymazdı 5 ay , en azından herkes eğitimli. içimde, o ortamı çok arayağım gibi bir his var van'da.

quote:

Orijinalden alıntı: Ordinarious

quote: Orijinalden alıntı: kontendoo arkadaşlar ben amasya'da yaptım acemiliği. askere hafif esmer tenli gitmiştim fakat şöyle söyleyim, kollarım ve yüzüm hafif yanıktı, karnım ve bacaklarım ise beyazdı. askerde, 45 derece güneş kremi kullandığım halde (arasıra olsa da) öyle bir yandım ki bana makalele diyorlardı. tamamen beyaz tenli arkadaşlar ise kıpkırmızı oldu, bütün yüzü, hatta kulakları yara oldu sıcaktan. genel olarak eksileri ; - yemekler iyiydi fakat hergün patlıcan yedik. birgün musakka, birgün oturtma, birgün karnıyarık, birgün imam bayıldı. kısaca 14 günün 11 günü patlıcan. - hava çok sıcaktı. - kene riski çok yüksek. hergün 10 kişiyi kırım kongo kenesi ısırdı. tugayın nerdeyse 3/1'ini de arı soktu. bu kadar arı olan başka bir bölge yok sanırım. - genel olarak diğer bölüklerin komutanları iyi olsa da, bizim tabur komutanı ve takım komutanları inanılmaz kötüydü. hatta en psikolarıydı. - soğuk su zaten mucize olsa da, sıcak suyu bile genel olarak bulamadık. kantine ilk 10 gün çok zor gittik. gitsek de acayip sıralar oluyordu. - her şeyden para aldılar. yok sigorta parasıymış, yok siyah paket parasıymış, yok resim parasıymış. yani bunları vermek zorundasın. topalm 100 lira. - kadrolu askerlerin iq seviyeleri resmen dumur etti. uzman çavuşlar, astsubaylardan daha iyiydi. subaylarda bile ciddi zeka problemleri var. - döner, tost ve lahmacun var ekstra olarak. lahmacun yenmiyor. tostu pişirmiyorlar doğru düzgün. döner ise günün belli saatleri satılıyor ve fiyat olarak dışarıyla farksız. ayrıca koğuşlar bölgesinden döner yemeye gidip gelmek 20-25 dakika sürüyor. - bazen günde 10'dan fazla içtima alınıyordu. 14 gün boyunca 6 kere 8 kaçtı diyenler aldı içtimayı. 1 kere sor 2 kere sor, 50 kerede bebek bile ezberler. yani felaket bir acemilik dönemi olsa da, 5 ay boyunca o ortamı çekmeye razıydım. askerlikte tertip herşeymiş. o tertiple hakkari bile koymazdı 5 ay , en azından herkes eğitimli. içimde, o ortamı çok arayağım gibi bir his var van'da.

- sizdeki patlıcan bizde bulgurdu. her gün ya öğle yada akşam yemeğinde illa ki bulgur pilavı olurdu.
- yanık konusunu daha önce de yazdım, aileler çocuklarını tanıyamadı nerdeyse. ama ankara'nın havasını beğendim. istanbul-izmir gibi yerlerde olsaydık yanığın yanında şıpır şıpır da terleyecektik. kuru sıcak hava iyiydi.
- arı konusunda aynıyız. çok arı vardı. kene var diye çimlere oturmamamız konusunda sık sık uyardılar. biz de başka gölge bulamadığımız için hep çimlere oturduk ama bir vukuat olmadı neyse ki.
- kantine ilk defa 6. gün girebildik. onda da uzun dönemlere ait bir bölük komutanı bizim takım komutanına "bunların ne işi var burda" diye çıkıştı. atlet don ihtiyaçları var falan diyerek zor ikna etti adamı bizim astsubay. üvey evlattık anlayacağınız.
- uzman çavuşlar hakkında haklısın. "azman" çavuş falan denir ya, o ön yargıyla gittim ama bize en babacan yaklaşımı uzman çavuşlar gösterdi hep. adamın yanına gidip "komutanım şunu nasıl yapıyorduk" diye sorunca cevabını alıyorduk. birgün arkadaşın biri asteğmene birşey sormaya gitti. "önce bir tekmil ver lan" cevabını aldı.
- bizden 15 lira sigorta, 13 lira da ilk gün dağıtılan bir paket için aldılar. başka para toplanmadı.
- kadroların zeka seviyesi çok yüksek olmasa da çoğunun bize bir yamuğu olmadı. hoca diye hitap ettiler, saygısızlık yapmadılar. bazı astsubayların manyaklıklarını yumuşatarak uyguladılar. öte yandan başımızdaki onbaşı ve çavuşlara acıdım diyebilirim. çok az uyuyorlardı.
- içtima rezilliği bizde de aynıydı. ilk gün bize verilen tanıtım kağıdında günde 3 kere içtima alınır diyor. ama en az 7-8 kere alınıyordu. burada "üniversite mezunu olsa da eşek yine eşektir" lafının doğruluğunu gördük. sıraya girmeyi bilmeyen, hizasını bulamayan, ısrarla geç kalan acemiler yüzünden dakikalarca güneşin altında bekledik her içtimada.

bir de bizi arkadan hançerleyenler asteğmenler oldu. çocuğu görünce "hah bizden biri, halden anlar en azından" diye düşündük ve pişman etti bizi. yeni mezun olmuş yüzünde yeni yeni tüy bitmeye başlamış, gelmiş orda 35 yaşındaki adamla lanlı lunlu konuşarak azarlıyor.

ustalıkta bizim rahat olacağımız söylendi. çavuş eğitim taburundaydık ve bayram dönüşünden 1 hafta sonra çift pırpır takacağız. o yüzden rahat olursunuz dendi ama benim de içim rahat değil malesef.

quote:

Orijinalden alıntı: kontendoo

işte asıl sorun da bu. ben çavuş olmayı kesinlikle ama kesinlikle istemiyorum. 4 çavuşumuz vardı ve hepsine de acıdım. sanırım askerlikte en zor şey çavuş, özellikle de eğitim çavuşu olmak. dezavantajlarını saymakla bitmez.

quote:

Orijinalden alıntı: kontendoo

arkadaşlar ben amasya'da yaptım acemiliği. askere hafif esmer tenli gitmiştim fakat şöyle söyleyim, kollarım ve yüzüm hafif yanıktı, karnım ve bacaklarım ise beyazdı. askerde, 45 derece güneş kremi kullandığım halde (arasıra olsa da) öyle bir yandım ki bana makalele diyorlardı. tamamen beyaz tenli arkadaşlar ise kıpkırmızı oldu, bütün yüzü, hatta kulakları yara oldu sıcaktan.

genel olarak eksileri ;

- yemekler iyiydi fakat hergün patlıcan yedik. birgün musakka, birgün oturtma, birgün karnıyarık, birgün imam bayıldı. kısaca 14 günün 11 günü patlıcan.
- hava çok sıcaktı.
- kene riski çok yüksek. hergün 10 kişiyi kırım kongo kenesi ısırdı. tugayın nerdeyse 3/1'ini de arı soktu. bu kadar arı olan başka bir bölge yok sanırım.
- genel olarak diğer bölüklerin komutanları iyi olsa da, bizim tabur komutanı ve takım komutanları inanılmaz kötüydü. hatta en psikolarıydı.
- soğuk su zaten mucize olsa da, sıcak suyu bile genel olarak bulamadık. kantine ilk 10 gün çok zor gittik. gitsek de acayip sıralar oluyordu.
- her şeyden para aldılar. yok sigorta parasıymış, yok siyah paket parasıymış, yok resim parasıymış. yani bunları vermek zorundasın. topalm 100 lira.
- kadrolu askerlerin iq seviyeleri resmen dumur etti. uzman çavuşlar, astsubaylardan daha iyiydi. subaylarda bile ciddi zeka problemleri var.
- döner, tost ve lahmacun var ekstra olarak. lahmacun yenmiyor. tostu pişirmiyorlar doğru düzgün. döner ise günün belli saatleri satılıyor ve fiyat olarak dışarıyla farksız. ayrıca koğuşlar bölgesinden döner yemeye gidip gelmek 20-25 dakika sürüyor.
- bazen günde 10'dan fazla içtima alınıyordu. 14 gün boyunca 6 kere 8 kaçtı diyenler aldı içtimayı. 1 kere sor 2 kere sor, 50 kerede bebek bile ezberler.

yani felaket bir acemilik dönemi olsa da, 5 ay boyunca o ortamı çekmeye razıydım. askerlikte tertip herşeymiş. o tertiple hakkari bile koymazdı 5 ay , en azından herkes eğitimli. içimde, o ortamı çok arayağım gibi bir his var van'da.

quote:

Orijinalden alıntı: bilgi@sayar

Arkadaşlar ne askere giderken, ne de dağıtıma giderken yolluk (ya da yol parası) hiç söz konusu edilmedi. Maddi durumu içler acısı olan, aile sahibi KD askerler gördüm, kesinlikle yol yardımı yapılmalı derim. Konu hakkında bilgisi olan var mı?

quote:

Orijinalden alıntı: kontendoo

arkadaşlar ben amasya'da yaptım acemiliği. askere hafif esmer tenli gitmiştim fakat şöyle söyleyim, kollarım ve yüzüm hafif yanıktı, karnım ve bacaklarım ise beyazdı. askerde, 45 derece güneş kremi kullandığım halde (arasıra olsa da) öyle bir yandım ki bana makalele diyorlardı. tamamen beyaz tenli arkadaşlar ise kıpkırmızı oldu, bütün yüzü, hatta kulakları yara oldu sıcaktan.

genel olarak eksileri ;

- yemekler iyiydi fakat hergün patlıcan yedik. birgün musakka, birgün oturtma, birgün karnıyarık, birgün imam bayıldı. kısaca 14 günün 11 günü patlıcan.
- hava çok sıcaktı.
- kene riski çok yüksek. hergün 10 kişiyi kırım kongo kenesi ısırdı. tugayın nerdeyse 3/1'ini de arı soktu. bu kadar arı olan başka bir bölge yok sanırım.
- genel olarak diğer bölüklerin komutanları iyi olsa da, bizim tabur komutanı ve takım komutanları inanılmaz kötüydü. hatta en psikolarıydı.
- soğuk su zaten mucize olsa da, sıcak suyu bile genel olarak bulamadık. kantine ilk 10 gün çok zor gittik. gitsek de acayip sıralar oluyordu.
- her şeyden para aldılar. yok sigorta parasıymış, yok siyah paket parasıymış, yok resim parasıymış. yani bunları vermek zorundasın. topalm 100 lira.
- kadrolu askerlerin iq seviyeleri resmen dumur etti. uzman çavuşlar, astsubaylardan daha iyiydi. subaylarda bile ciddi zeka problemleri var.
- döner, tost ve lahmacun var ekstra olarak. lahmacun yenmiyor. tostu pişirmiyorlar doğru düzgün. döner ise günün belli saatleri satılıyor ve fiyat olarak dışarıyla farksız. ayrıca koğuşlar bölgesinden döner yemeye gidip gelmek 20-25 dakika sürüyor.
- bazen günde 10'dan fazla içtima alınıyordu. 14 gün boyunca 6 kere 8 kaçtı diyenler aldı içtimayı. 1 kere sor 2 kere sor, 50 kerede bebek bile ezberler.

yani felaket bir acemilik dönemi olsa da, 5 ay boyunca o ortamı çekmeye razıydım. askerlikte tertip herşeymiş. o tertiple hakkari bile koymazdı 5 ay , en azından herkes eğitimli. içimde, o ortamı çok arayağım gibi bir his var van'da.

quote:

Orijinalden alıntı: freeon

Arkadaşlar

Askerlikten o kadar korkmayın bende bugun çarşı pazar çarşıdayım

mamak mebs okulunda askerlik çok güzel geçti inş mobildeskomdada aynı güzellikte geçer:D

quote:

Orijinalden alıntı: KirPiX

vaayyy torunlar geliyor anlaşılan .. tüm arkadaşlarıma hayırlı tezkereler diliyorum. KIBRIS'a düşenlere şimdiden hayırlı tezkereler diliyorum. 28.mknz p tüm. 28. topçu a. 3. topçu taburuna geleceklerle tanışacağız 1. batarya ya gelenler kesinlikle biletinizi yırtmayın gelince ben alacam.. :D

Kıbrıs'î merak edenlere; sıcak, yoğun ve spor dolu bir askerlik süreci bekliyor. ayrıca birliklerin nerdeyse çoğu ateşkese istinaden geçici kurulduğundan yarım yamalak birlikler. yarım yamalak askeri eğitim anlamında değil imkan ve şartlar anlamında. siz genede kendinizi üzmeyin bi gün şafak 000 diyeceksiniz. Umarım iyi insanlarla karşılaşırsınız da sıkıntı çekmezsiniz. askerlik zor değildir askerliği askerler zorlaştırır bunu unutmayın.

dipnot: acemiliği tüm askerler özler arkadaşlar kısa sürdü diye sevinmeyin. keşke 50 gün acemilik 100 gün ustalık yapsaydım diyor.