Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
|
bizim üst kattaki şıllık da ne yapayım çocuğu duvara mı bantlayayım koşuyor diyor. akşama kadar mesaideyiz, akşam gelip evimizde dinlenmek istiyoruz koltuktan yere zıplayan bir piç var. ana baba oturup da bir şey yapmaya çalışmıyor. salmışlar evin yüzüne koşup duruyor. daha kötüsü benim çocuğum sesten korkuyor. sonra da Show habere konu oluyor işte millet. |
|
Aman hocam siz siz olun sakin kalmaya çalışın.En fazla sopayla tavana vurun. Merdiven arasından bağırdım diye sevgili apartman sahibi elinden gelse beni suçlu çıkaracak.Bende yapılanların iftira olduğunu anlatmaya çalıştım.Yok tehdit etmişim küfürler savurmuşum bütün apartman duymuş bilmemne diye söylüyor. Küfür falan etmedim.Karı koca ağız birliği etmişler aklı sıra beni çıkarttıracaklar. Üst kattaki insan denemeyecek kişiler basbaya işi iftiraya vurdular.Akıllılar bilmiyor ki apartman sahibine koz veriyoruz.Adam da kalkmış uzlaştınız uzlaştınız uzlaşamadınız ikinizi de evden çıkartırım dedi. (Onunda maksat belli oldu biz çıksak aynı evi 500 lira fazlasına kiraya vereceğini bildiğinden böyle diyor.Yada tehdit ediyor akıllı olun yoksa gidersiniz diyerek ...) Neyse gelicekmiş oturacakmışız üçümüz konuşacakmışız muhattap bile olmuyorum ki onlarla sana sadece gürültü yapmamalarını söylemeni rica ettik işi büyüttü de büyüttüler. Dün gece de ölü gibi sessizdi evleri illa böyle mi olması gerekiyordu. Normal zamanlarda böyle olsanız zaten sıkıntı yaşamayız. İki evinde tadı tuzu kaçtı sayelerinde. İyice ayarlarım kaçtı adam gibi uyku bile uyuyamadım eşim de aynı şekilde döndük durduk yatakta. Tamam durumlar fena değil kassak ev bile alabiliriz ama ne rahatım kaçsın ki. Çıkayım desem +500 kira vermem + 10 bin civarında masraf etmem lazım durduk yerde. < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi genelkurmay89 -- 27 Kasım 2020; 13:56:29 > |
|
hocam zaten her kavgadan sonra bir süre sessizlik oluyor. yani illa kavga mı etmek gerekiyor insanlarla? bu başlıktaki herkes evinde azıcık huzur istiyor. ama huzur istediğimiz için de biz suçlu oluyoruz. |
|
kaand12@
kullanıcısına yanıt
|
Hocam maç dediğin haftada iki saat. Tolere edilebilir merak etmeyin. Burada yazılanları okuduysanız yıllarca aynı gürültüden çekenler var. Ben de öyleyim sırf bu konuya bunaldığım için giriyorum ve okudukça sakinleşiyorum. Bizim üst kattaki çocuklar gece 12-1den önce yatmıyor ve her gece sürekli gürültü. Siz de haklısınız ama yine de şükredin halinize |
kadillakkk
kullanıcısına yanıt
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi programmer_onur -- 29 Kasım 2020; 1:40:28 > |
|
|
8-9 aydır hem alt hem de üst komşu sıkıntısı çeken biri olarak burada yazılan ve yıllardır muzdarip olan kişileri gördükçe hem içim acıyor hem de beterin beteri varmış diyerekten kendimi avutuyorum. Yaşadığım sıkıntıları gerek bu konuda gerek başka konularda defalarca dile getirdiğim için tekrardan yazarak laf kalabalığı yapmayayım. Öncelikle, @-PoseidoN- hocam, yukarıda arkadaşa ''Yanlış bir cümle kurmuşsunuz'' demişsiniz ama arkadaş orada özellikle belirtmiş; Yaramaz bir çocuk + cahil ve eğitimsiz bir komşu Evet ben de küçük yaşta bir çocuğun sabahtan akşama kadar oturmasını beklemiyorum ama her şeyin bir sınırı vardır ve anne baba buna dikkat etmelidir. Onların çocuğu özgürlüğünü yaşarken benim arada kaynayan huzurum ne olacak peki? Çocuğu olmayan normal karşılamaz demişsiniz. İnanın empatinin kaç çeşidi varsa hepsini yaptım ama hiçbirisi verdikleri sıkıntının açıklaması olmadı. Ayrıca şunu belirteyim; çocuklu ailelerin giriş katta yaşaması hiçbir şey değiştirmiyor. Ben 1.katta oturuyorum ve giriş kattaki 2 çocuklu 7 kişilik alt komşumdan dolayı çekmediğim sıkıntı kalmadı desem yeridir. Ses ve titreşim sadece aşağı doğru değil her yöne yayılıyor. Yani nasıl ki ara dairelerdeki insanlar alt/yan komşusundan etkilendiği gibi giriş kattakiler de üstündekilere rahatsızlık verebiliyor. Her gece başımı yastığa koyduğumda o gelen sesler ve darbeler kafama çekiçle vuruluyormuş hissine dönüşüyor. Siz de zamanında aynı sıkıntıları yaşayan biri olarak çocuğu olmayan halden anlamaz sözünüzle beni gerçekten üzdünüz. Şunu unutmayalım ki zamanında biz de çocuktuk ve dolayısıyla anne babalarımız apartmanda küçük çocuğu olan kimselerdi. Elbette bizim de rahatsızlık verdiğimiz anlar olmuştur ama bu her gün her saat olacak şekilde asla değildi. Ben hiçbir zaman gece yarıları başkalarının uykusunu kaçıracak derecede gürültü yaptığımızı hatırlamıyorum. Çünkü anne babamız bize bi yerden sonra engel olurdu, izin vermezdi. Tamam, çocuktur laftan sözden anlamaz gürültü yapar anlarım. Ama sabahın köründe, akşam belli bir saatten sonra ya da gece yarısından sonra yapılan gürültüyü çocuğa değil anne babaya bağlarım. Üstelik benim bu sıkıntım sadece bu ailelerin çocuklarıyla ilgili olsa neyse, alt ve üst katımdaki ailelerin genci yetişkini de saygısız insanlar.. Neyse oraya girersem konu iyice uzayacak.. Sabah kalkıp işe/okula gidecek olanlar, hasta olanlar, yorgun olanlar bunca gürültüyü ve rahatsızlığı çekmek zorunda mı? Bırakın ders çalıştığım zamanları, geleceğim için önemi olan gerek kpss gerek üniversite sınavı gecelerimde bile yaşadığım zorlukları hayatım boyunca unutmam. Umarım sizin çocuklarınız ilerde böyle zorluklar yaşamazlar. |
genelkurmay89
kullanıcısına yanıt
|
Evet hocam gerçekten ben de çok bunaldım ve artık dayanacak gücüm kalmadı. Şu salgın zamanlarında en çok ihtiyacımız olan moral ve huzur olmayınca bağışıklık da olumsuz etkileniyor. Sinir, stres, öfke de cabası... Huzurumuzu kaçırdıkları yetmiyormuş gibi sağlımız da tehlikede Dediğiniz gibi ben de uyardım, yeri geldi tavana sopayla vurdum ama aksine hem gürültüleri arttı hem de vurduğum sopaya karşılık o da yukarıdan vurdu. Daha ne denilebilir ki... Artık bu insanların ne yüzlerini görmeye ne de en ufak seslerine bir tahammülüm kalmadı. Yatma/kalkma saatlerimi bunlara göre ayarlıyorum. Gece yatmaya hazırlanıp alt ve üstten gelen seslerin kesilmesini bekliyorum. Her gece ''acaba uyuyabilir miyim'' tedirginliğini yaşayarak yatıyorum. Üniversitede bile aile evimden ayrılmamak için şehir dışı tercih etmeyen ben, şehir dışına atansam da şu yerden kurtulsam diye hayaller kuruyorum.. Sizin gibi çalışan, sabah erken kalkıp işe gitmek zorunda olanların Allah yardımcısı olsun.. Yarın bir gün ben de çalışmaya başlayınca kim bilir neler yaşayacağım Annem babam erken yatan insanlar. Her ne kadar onlar da bu insanlardan rahatsız olsalar da neyse ki benim kadar etkilenmiyorlar. Aslında bu, benim çektiklerimi anlamaları konusunda kötü bir şey ama yine de benim kadar etkilenmelerini istemem. Biz, anne babam yattıktan sonra rahatsız etmemek için kardeşimle fısıltıyla konuşurken, parmak uçlarımızda yürürken gidip de böyle düşüncesiz insanlarla uğraşmak gerçekten çok zor. Uyku haricinde de her konuda artık bu insanlardan dolayı tedirgin oluyorum. Bi misafir gelecek olsa acaba yine gürültü yaparlar mı, bizi rezil ederler mi? (ki yaptılar.) Tv'de tam gün sokağa çıkma yasağı olacak mı? şeklinde haberleri görünce, geçen Mart Nisan ayında yaşadıklarım aklıma gelip acaba yine aynı şeyleri yaşar mıyım endişesi...(ki az önce yeni kısıtlamalar geldi, hafta sonu tam gün kısıtlama... Allah yardımcımız olsun) vs. Zamanında zorunluluklardan dolayı aldığımız bu dairelerin, gün gelip bizim için birer zindana dönüşeceğini nerden bilebilirdik ki? Dışarı çıktığımda geri dönerken adımlarımın geri geri gittiği bu evden; bizi sinir stres sahibi yapan, günün her saati içimizi daraltan bu insanlardan ve bu semtten kurtulacağım günü iple çekiyorum. Allah hepimizin gönlüne göre huzurlu evler, anlayışlı ve saygılı komşular verir inşallah. |
|
Bizim iş iyiden iyiye sarpa sardı. Şöyle yukarıdaki şahsiyetin kocası o gün tık sesini çıkartmayan sen ne diyorsun kardeşim demeyen muhattap almayan soğan denilebilecek cinsten erkek kişisi.(Aslında iş karısının başının altından çıkıyor) Ben ev sahibini arayınca ev sahibinden de bu şahsiyet zılgıtı yiyince kalkmış beni cumhuriyet başsavcılığına şikayet etmiş.Sonraki günde şikayetini sözüm ona geri almış. Taki dün polis memuru beni arayıp ifade için çağırıncaya kadar. Tekrar baldızıma arattırdım dediği sabahtan şikayetini almış. Amma velakin savcılığa başvurulduğu için ifade vermemiz gerekiyormuş. Şikayetini çeken şahsiyette tekrar ifade vericek falan denmiş. Hanım stresten dün rahatsız iki büklüm birde karakolun bahçesinde neredeyse 1,30 saat bekletildik.İlk defa ifade verdim Allah düşürmesin. Sonra burda polisler işini sallama yapıyor deyince suçlu oluyoruz birebir yaşadım işte ne anlatıyorsunuz...Ben özel sektörde müşteri 3 dakika bile bekletmiyorum. O kadar doluyum ki gözümü karartıp bişeyler yapasım geliyor sonrada sakin ol böyle şahsiyet yoksunu kişiler için değmez diyor. Aman siz dikkatli olun polise,savcılığa,belediyeye şikayet edin geçin benim gibi sopayla tavana vurduğunuz için üstüne gürültü yapmaktan falan dava açılabilir.En kötü benim gibi ifadeye gider orada iki saat memurun keyfini bekleyip sinir olursunuz. İşte memur anlatıyor şikayet geri çekilse bile uzlaşmacıya gidiliyormuş bilmemne yahu benim işten güçten doğru dürüst vaktimmi oluyor adam kalkmış iftira atmış tehdit ediyor hakaret ediyor gürültü yapıyor diye.Tam tersi ortada hakaret yok. Ortada gürültü yapan kendi dölleri + arkadaşının dölleri.(Çocuk deyip masumlaştıramıyacağım inadına gürültü yapana böyle) Baktım şikayeti çekmedi iftira davası açıcam. Gürültü meselesi şimdilik çözüldü çok nadir küçük sesler geliyor onları zaten takmıyorum. Son olarak da maşallah tanıdığı var yoksa başka bir durummu var bilmiyorum ama savcılığın bu kadar hızlı işlem yapması gözlerimi yaşarttı sanki adam öldürdük veyahut hırsızlık yaptık. Gerçi öyle olsak önden alır arka kapıdan bırakırlardı ya neyse. Memlekette namuslu düzgün olmakta suç hakkını aramakta... Bu saatten sonra elim telefonda tetikte en ufak gürültüsünü videoya almak için bekleyeceğim.İki tane dölü var diye acımayıp kapıya koyduracağım öncesinden ne gerek var evden çıkarmaya uyarılsa yeter diyordum ev sahibine ama bu son olaydan sonra sokakta kalmasını ve ilave 600 700 lira kira vermesini tüm kalbimle istiyorum.Böylelerine ne kadar beddua edilse az... Çokta uzak olmayan mesafede bir köy var oradan ev aramaya başladım.Başlarım bu saatten sonra apartmanına da komşusunada komşunun dölünede... Apartman demek huzursuzluk mutsuzluk demek başka da bir şey değil... |
Bu konudan ben de muzdaribim. Gidip döveceğim, bizi hapse attıracak bunlar. Tavana vurduğunuzu nasıl ispat etmiş ki? Vurmadım diyin. |
|
Hayır gürültü yapanda kabahat yok da, sanki rahatsız olan da kabahat. İnsanlar bir de pişkin pişkin şikayet ediyor. |
bu başlıktaki herkesi cimere bu konuyla ilgili yazsa zaten çevre şehircilik bakanlığı ilgilenir, neyi bekliyoruz? |
Mantıklı, şikayet edilebilir. Fakat bu kapsama girecek caydırıcı bir cezayı içeren hukuki zemin olması lazım. Aynı zamanda da bunu uygulamak zorunda olacak kolluk kuvveti. Gürültü şikayeti üzerine gelen kolluk biriminin, keyfi olarak uyarıp dönmemesi de lazım. Maalesef bu konuda pek güvenim yok. |
|
BurakLee haklı, kabahatler kanunu madde 36'ya göre bunun cezası var ama hiçbir memurun bundan haberi yok. Yerlerinden kalkıp gelmiyorlar bile. Ben Cimer yazdım, kamu denetçiliğine de yazdım ama tek başıma bir şey yapamam. İnsanların çoğu ev değiştirmeyi tercih ediyor. Şİkayet edin lütfen cimer üstünde çevre ve şehircilik bakanlığına. |
amelie08
A
kullanıcısına yanıt
|
Nedir bu? İşe yarar bişeyse alırım. |
noldu hocam malum gece gidip uyardın mı |
Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
önceki
Hızlı 
