Bizim durum şöyle oldu. 15 gün kadar herhangi bir gürültü gelmemişken, 31 Ocak gece 12'de gene ahlak dışı gürültüler duymaya başladık. Gürültüleri duymamızla beraber, zemine vurmaya başladık. Bir anda zemine gümbür gümbür vurmaya başlayınca, gürültüler aniden kesildi. Ertesi gün siteden dışarı çıkarken, sitenin güvenlik müdürünü gördük ve müdürle konuşmaya karar verdik. Bu adamı daha önce birkaç defa görmüştük fakat hiç gözümüz tutmamıştı. Müdürle konuşurken, kendi dairemizi ve alt katımızda kimin oturduğunu söyledik. Sonrasında güvenlik müdürü denen zibidiyle aramızda geçen diyalog aynen şöyle: - Evet, alt katınızda X Abi oturuyor. Buraya dikkat lütfen: Sitenin dandik güvenlik müdürü insanlara X Bey diye hitap etmesi gerekirken, X Abi şeklinde sanki bu kişi kendisinin yakınıymış gibi konuşuyor. - "Evet, X Abi de kat maliki". - "Yalnız X Abi Doğulu. Bu adamın eli kolu çok uzun, her yerde tanıdıkları var. Bu adama bulaşmayın" şeklinde sitenin güvenlik müdürü tarafından bize "Aba altından sopa göstermeler", bize karşı alt katımızdaki ahlaksızın avukatlığını yapmalar. - "Bu X Abinin karısı da avukattı galiba. Bu adam sizin başınıza dert olur" demeler. - "Bu konu için boş yere polisle, savcılıkla uğraşmayın. Bu adama kimse bir şey yapamaz" minvalinde üstü örtülü bize gözdağı vermeler. Bu arada, bizim sesimizin giderek yükselmesi ve gerizekalı güvenlik müdürüne "Bu konuşmayı olduğu gibi sitenin müdürüne anlatacağız" dedikten sonra adamın ciddileşip, kendine gelir gibi olması. Biz bu konuşmanın içeriğinin ve dandik bir güvenlik müdürünün ahlaksızın tekinin avukatlığını yapıp, aba altından sopa göstermesinin normal olduğunu düşünmüyoruz. Zaten maaşı sizin tarafınızdan ödenen bir kişinin size tepeden bakmak veya taraf tutmak gibi bir hakkı yoktur. Bizim bu işten anladığımız sitenin güvenlik müdürü ile bizim alt kattaki ahlaksız arasında belki de parasal bir ilişki olabileceği. Sanki alt kat "Beni idare et" demek için bunun cebine para koymuş gibi. Şimdi bizim durumun giderek tuhaf bir hal aldığının farkındayız. Ne yapalım? Bu şekildeki bir site güvenlik müdüründen kimseye hayır gelmeyeceği açıkça ortada. < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi passero -- 6 Mayıs 2023; 17:56:17 > |
Allah üst komşunun belasını versin! (19. sayfa)
-
-
Allah beni komşularla sınıyor arkadaşlar, kimsenin benim kadar komşulardan çektiğini sanmıyorum.
Bu zamana kadar hep memur çocuğu olduğumdan şehir şehir gezdim hiç komşu sesi nedir bilmezdim taa ki istanbulda önlisans kazanana kadar.
2 senelik okul için gittiğim şehirde ilk sene sorun yaşamadım, ikinci sene üst katıma doğulu bir aile taşındı gece 3 de kapı silkelemek mi dersin, gün boyu koşan çocuk mu dersin, banyo fantezileri mi dersin, sandalyeyi goort diye çekmeleri mi dersin. Site güvenliğine şikayet ettim defalarca, ev sahibim 2 sefer geldi üst katla konuştu değişen bir şey olmadı aksine üst katım sürekli şikayet yüzünden aranmaktan bıkmış beni tehdit etmişti. Bu süreçten önce polisi, zabıtayı, belediyeyi aradım orası site yönetimi dahilinde biz ilgilenmiyoruz dediler.
Her neyse kiracıyım dedim çıktım evden, bir yandan dgs ye hazırlanıyorum oradan dolayı akıllandım gittim en üst kat yer kiraladım, bu sefer de araya pandemi girdi. Sitenin o hiç dolmayan çocuk parkına avazı çıktığı kadar böğüren çocuklar dolmaya başladı, üstelik sokağa çıkma yasağı varken. Dgs ye son 1 ay kala alt katımdaki beyefendi dubleks evini baştan sona tadilata sokmaya karar verdi, sabah 8 8:30 gibi tadilat başlar akşamüstü sona ererdi.
Velhasılkelam ben dgs yi kazandım, ankaraya geldim, burada bir kiralık ev tuttum batıkent kentkoopdan, tabii ki yine en üst kat. Ama tutmaz olaydım, ilk 1 ay çıt yoktu evde sonra bir yerlerden çocuk koşma sesleri gelmeye başladı güm güm diye. Komşulara sordum soruşturdum, e ben 5. kattayım çocuklu aile 1. katta dedim nasıl oluyor bu. Ev betonarme görünümlü tahtadan yapıyor olursa oluyor arkadaşlar. 1 ay memlekettelermiş dönmüşler bu arada. Aynı daire tadilat yaparken benim evim titriyordu zaten, komple malzemeden çalınmış kooperatif binası. Neyse onun tadilatını da 1 ay çektikten sonra site toplandı 40 senelik binalara yalıtım yaptırma konusunda anlaştı. Sitede 20 ye yakın blok vardı 3 ay da mantolama sesi çektim. Bu arada burada 1 sene kaldım. Çok şükür. (Çingene olduklarını, binanın altına hamak açtıklarını, özürlü sandığım kız çocuklarının sürekli çığlık attığını, akşamları dışarıda bağıra bağıra sohbet ettiklerini dememe gerek yok sanırım.) Yan komşuların tv seslerini, her sınav dönemimde gelen çocuklu misafirlerini saymıyorum bile.
Neyse çok şükür anam babam para biriktirmiş, bu sefer kararlıyım huzur bulacağım, şehrin dışından bir ev aldım, yine en üst kat ama öyle böyle değil önü uçurum, istese de çocuk oynayamaz. Taşındım burada da ilk ay çıt yok, haftasonları bir sesler geliyor ama birkaç saat sürüyor umursamadım. Meğerse 500 metre ötede düğün salonu varmış, hemide kır düğünü konseptli. Bunlar koca koca hoparlörleri koymuşlar, bangır bangır gece 12 ye kadar müzik, sonra haftasonundan haftaiçine dönmeye başladı, haftada 5 6 gün öğlenden başlayıp gece biten müziklere maruz kaldım. Okullar açılır açılmaz ses kesildi çok şükür, bu sefer de anlam veremediğim kokular ve sesler gelmeye başladı. Alt katıma sanırım yeni bir kiracı taşınmış ve salon camından sarkarak sigara içiyor ve her seferinde camı güm diye kapatıyordu. Bununla bitmiyor banyo ve giriş kapısını da güm diye kapatıyordu ve ben buna sürekli uyanmaya başladım bir noktadan sonra.
Öyle pis kokular geliyordu ki ben yazın camı açamaz hale gelmiştim, evimde oturuyorum bir et kokusu geliyor ama dana değil, koyun değil, bence ya at ya da eşek eti. Güncel durum hala aynı. Neyse bir süre sonra saat kaçta işe geldiğini, kaçta işe gittiğini kapının gümlemesinden anlayabiliyordum. Baktım kapı mı gümlüyor, açıyordum tv yi son ses, bir gün kapımı çaldılar açtım dediler tv sesiniz çok yüksek, sizin ki de yüksek dedim tamam dikkat edicez dediler aradan 2 saat geçti yine bangır bangır, peygamber sabrı var ya bende birkaç hafta daha sabrettim baktım düzelmiyorlar, bir gün gece 3 de uyandım baktım alt katın ışığı açık ses geliyor, bir sinirlendim sabah 9 da aldım elime matkabı deleceğim yerleri deldim, yüzsüzler şikayet etmişler kapıcıyla yönetici kapıma geldi, sanki kendi evimde tadilat yapamayacakmışım gibi. Artık sabahın köründe TV yi açık bırakıyorum gece 3 e kadar, odaya gidiyorum odada takılıyorum ve bunu her gün yapıyorum, evde botla geziyorum özellikle parkelerin üzerinde güm güm yürüyorum, kuduruyorlar kudursunlar, duvarlara vuruyorlar deliriyorlar, naapıyım?
Bu arada tam da bugün öğleden sonra uykuya dalmışım, alttakinin sesine uyandım saat 18:30 gibi, uyanır uyanmaz karşı komşu aradı uyku halimleyim diye açmadım, 5 6 defa aradı, herneyse sonunda açtım sen dedi saat 6 da kapıları vurdun dedi, ben yapmadım etmedim dedim kadın azarladı. Siz siz olun komşuları tanımayın, güleryüzlü olmayın arkadaşlar. Bu kadının aciliyeti oldu ambulansı ben aradım, tv si telefonu bozuldu ben ilgilendim. Keşke yapmasaymışım diyorum şimdi. Engelledim geçtim kendisini de kapıcıyı da, yöneticiyi de. Bundan sonra ben de vuracağım kapıları, ekstra vurmaya özen göstereceğim. Kapımın zilini de kapatacağım, bundan sonra benim komşularım yok, birilerinin kapattığı kapıların ihalesi bana kalıyor, su sayacına bakıyorum diye karşı komşunun suyunun basıncı düşünce bana kalıyor duruma geldi. Kadına benim alt katım dış kapıyı vuruyor dediğimden beri kadın evinde kapı sesleri duymaya başladı, sen yapıyorsun diyor, yapmıyorum diyorum inanmıyor ya da inanmak istemiyor.
Bundan sonra benim komşularım yok arkadaşlar, kendi evimin kapısı değil mi vuracağım kıracağım bundan sonra. Ha bu sefer taşınan ben olmayacağım, alt kat kiracı sanırım nişanlıymış belki evlenir gider, karşı komşu da evi satacam satacam diyip duruyor belki o da gider. Şansım var ise ikisinden de kurtulmam yakındır, oruçluyken, kadir gecesinde felan hep dua edeceğim, lütfen siz de edin. Yan komşum ise gayet düzgün bir kadın, arada bir şarkı söylüyor o kadar
-
Allah yardımcınız olsun. Kötü komşuya denk gelmeyenler ne çektiğinizi anlayamaz. İnsanların çoğunda ahlak denen kavram kalmadığı için, bu tip sorunları yaşıyoruz. En kötüsü de, bu tarz tipleri şikayet ettiğiniz takdirde, bunlara karşı hiçbir yaptırımın olmaması. Hatta manyak birilerine denk gelip, bunları şikayet edip, bunlar tarafından tehdit bile edilebilirsiniz.
Site olması da sonucu değiştirmiyor. Kanunen site yönetimin bu tip rahatsızlıkları veren daire sahiplerine karşı eli kolu bağlı. Eğer rahatsızlık veren tipler kiracı ise, kurtulabilirsiniz ama daire sahibi ise, durum zorlaşıyor.
Eğer genel seçimlerde iktidar değişikliği olursa, yeni gelecek yönetimin - aynı sığınmacılar sorununda olduğu gibi- bu konuya da acil olarak el atmalarını talep etmek lazım. Birilerinin bu ülkenin gerçek vatandaşlarının ve bu ülkedeki daire sahiplerinin de hakkını koruması gerekir.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi passero -- 16 Mart 2023; 18:48:10 > -
Hocam ömrü boyunca köyünde yaşamış insanlara 1 senede apartmanda nasıl yaşanır öğretemezsin tek çare yatay mimari herkes müstakil evde kalsın. Birde yalıtım şartı koyuldu ama müteahhitler hala yalıtım yapmıyor bireysel binalarda.
Bu arada alt katımı son 1 haftada ben ve yan komşum tekrardan ev sahibine şikayet ettik hala tık yok. Artık tv sesini daha çok açıyorum günde 50 sefer duvara vuruyorlar umursamıyorum istedikleri polisi arasınlar şikayet etsinler. Kanunda cezası sanırım 2 bin lira, yönetici ve kapıcı bunların tarafında bunlar pandemi döneminde çok yardım etmiş. Tüm bina imza toplasa bile aidatını bile ödemeyen bina halkı tutup 2 milyonu elime sayamayacakları için benden kaçarları yok. O evden ağlaya ağlaya gidecekler ve ben de huzura ereceğim buna inanıyorum. Bu arada gürültü önleyici kulaklık aldım sırf oruç tutabilmek için sürekli cam kapı çarptığından gün içerisinde bile uyanıyorum seslerine
-
O konuda haklısınız. Ben de müstakil evin çok daha doğru bir tercih olacağına inanıyorum. En azından, aynı binanın içinde alt, üst ve bitişiğinizden sizi rahatsız edecek birileri olmaz. Fakat eviniz müstakil de olsa, bu defa bitişik parselde oturanların gene düzgün insanlar olmaları gerekir.
Siz alt katınızdaki insan görünümlü şeytanları ev sahibine şikayet etmeyin. Alt kattaki kiracının verdiği rahatsızlık için noterden kendilerine ihtarname gönderin. İhtarname göndermek ciddi bir uyarıdır; eğer ihtarnameye rağmen, rahatsızlık vermeye devam ederlerse, mahkemeye gitme hakkınız doğar ve ihtarname de elinizde kanıt oluşturur.
Hatta ihtarnameyi yan komşunuzla beraber de gönderebilirsiniz.
Bu konuda daha önce internetten bulduğum bir yazının linkini aşağıya bırakıyorum. İşinize yarayabilir.
https://av-saimincekas.com/kat-mulkiyeti/kotu-komsuya-ihtarname-ornegi//
-
Başka milletleri bilmem ama biz berbat bir milletiz şu anda, iyi insanların sayısı az,
bu gürültü sorunlarını yetkililer bile başından savıyor hep,
herkes kendi sorununu kendi çözmek zorunda.
-
Kurallara uymuyorsak kendimize insan demeyip, hayvanlar gibi sorunlarımızı çözelim.
-
Hayvanlar bile yeri geldiğinde, birbirlerinin hakkına saygı gösteriyorlar. Bu derece arsızlık, aç gözlülük ve kural- sınır tanımamak sadece insan görünümlü şeytanlara özgü. Ne yazık ki, ülkemizde de insan görünümlü şeytanlardan fazlasıyla var.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi passero -- 4 Nisan 2023; 21:50:20 > -
Up -
Forumdaki bu ve benzer konulara mesaj atan, yazılanları okumak için buralara yolu düşen her insan komşularıyla +/- ağır şekilde imtihan oluyor bence. Yoksa bu seviyelere kolay kolay gelinmez diye düşünüyorum.
Yazdıklarınızı okurken ''acaba bunları ben mi yazmıştım'' diye düşündüm bir an.. Genel olarak hepimizde olduğu gibi sıkıntılarımız ortak ama sizin anlattıklarınız yaşadıklarıma daha çok benzer geldi.
Sizin kadar taşınma süreçlerimiz olmadı ama 15 yıldır yaşadığımız bu evde, genel olarak hep rahatsız edilsek de son 4-5 yıldır hat safhaya ulaştı ne yazık ki. Bazen verdikleri rahatsızlıklar kısmen azalsa da 7 gün 24 saat devam eder durumda diyebilirim.
Sınav hazırlık zamanlarında bu sıkıntıyı yaşayan birisi olarak sizi çok iyi anlıyorum. Yaşadıklarınızı birebir tahmin edebiliyorum. Nitekim bu konuda önceki mesajlarımda da bahsetmiştim.. Geleceğimize yön verecek en önemli dönüm noktalarından biri olan sınav hazırlık sürecinde en iyi şekilde odaklanmaya çalışmak yerine enerjimizi böyle şeylere harcamak insanı o kadar yıpratıyor ki..
Anlattığınız sıkıntıların neredeyse %95'ine yakın bir kısmını yaşadım/yaşıyorum. Güncel durum olarak bahsettiğiniz sıkıntıları da aynı şekilde güncel olarak yaşıyorum.
Alt katımızdaki
-Kapı kolunun bile nasıl kullanılacağını bilmeyen insanların gün ve gece boyunca evlerindeki her bir kapıyı güm güm kapatmaları,
-2 küçük çocuklarının yaptıkları gürültüler,
-Gecenin en sessiz anlarında bile bağıra çağıra konuşmaları,
-Zilleri bozuk olduğu için dışarıdan geldiklerinde cama küt küt vurarak (giriş katta oturuyorlar) ve sokağın ucundaki insanın bile duyacağı şekilde ''kapııııı'' diye bağırarak içerdekilere seslenmeleri,
-Artık kapıları sürekli vurmaktan olsa gerek bütün kapılarının gıcırdaması,
-Binanın içinde kapılarının önüne dolap vb. koyup gün içinde bir şey alıp koyarken orada takırtı sesleri yapmaları bu da yetmezmiş gibi binanın içine kablo çekip kapılarının önüne davul fırınlarını koyup orada bir şeyler pişirmeleri bütün binayı koku kaplaması,
-Anlam veremediğim bir şekilde gece yarısından sonra defalarca dışarı çıkıp birkaç dakika sonra geri gelmeleri,
-Sizin de dediğiniz gibi artık sürekli kapıları çarparak kapattıkları ve fil ayaklarıyla topuklarını vura vura yürüdükleri için ne zaman hangi odaya girdiler, ne zaman işten geldiler, ne zaman tuvalete girdiler hepsini duymamız,
-Bina mimarisine göre olan mutfak yerlerini değiştirip benim odamın altına almaları ve bütün ağır yemek kokularının, sigara dumanlarının odaya dolması,
-Özellikle havalar iyi olduğunda çocukların sokağı doldurması (yeri geliyor 10-12 çocuk olabiliyor) ve 1.katta olmamızdan dolayı bütün sesin evin içinde olması (çocuktur, tabi ki sokağa çıkıp oynar ama bunlar avazı çıktığı kadar bağıran ve annesinin babasının gözü önünde bağıra çağıra küfür etmesine rağmen bir şey denilmeyen çocuklar olunca...)
Bunlara ek olarak üst kattan gelen gürültüler..
Bu liste uzaaar gider...
Şikayet etsek kime nereye şikayet edelim.. O kadar çok örneği var ki polise/zabıtaya şikayet edip bir sonuç alamayanlar..
Kapılarına gidip defalarca uyarmama rağmen değişen hiçbir şey olmadı. Bu insanlar tekin tipler olmadığı için ve anne babamın bu insanlara bulaşmamamı istediği için maalesef ki sizin kadar cesur davranamıyorum. Elimden gelse bize ne yaşattıklarını göstermek için ben de kapıları güm güm kapatacağım, son ses TV açacağım, bağıra çağıra konuşacağım, sabahın köründe duvara çivi çakacağım, gecenin bi yarısında elektrik süpürgesi çalıştıracağım ama ne yazık ki ailemin huzurunu düşündüğüm için bunları yapamıyorum. Sizin karşı atak olarak yaptığınız şeyleri okudukça içimin yağları eridi desem yeridir. Sabrımın en zorlandığı anlarda yapmak istediğim ama yapamadığım şeyleri yapan birisinin tecrübelerini dinlemek bile beni bir derece rahatlattı.
''Bundan sonra benim komşularım yok arkadaşlar'' sözünüzün altına imzamı atıyorum.
''Komşu komşunun külüne muhtaçtır'' atasözünü de böyle komşularla yaşadığım sürece askıya alıyorum.
Onlar benim hayat kaliteme, sağlığıma, huzuruma zarar versinler. Kendileri huzur içinde yaşasınlar, istediklerini yapsınlar. Ama günün sonunda onları komşu kabul edip, yardımlarına koşalım ?!?!?!
Artık bu ve böyle insanların ne en ufak bir çıt seslerini duymak, ne bunlarla karşılaşmak, ne yüzlerini görmek, ne de aynı ortamda yaşamak istemiyorum. Ki artık onlarla karşılaşmamak için ekstra özen gösteriyorum. Dışarı çıkacağım zaman binanın içinde sesleri varsa ve de vaktim varsa biraz daha geç çıkıyorum, karşılaşırsak ne bir selam ne bir tebessüm, asla...
Eğer imkanınız varsa ki yazdıklarınıza göre var, bu şekilde misilleme yapmaya devam edin derim. Çünkü böyle insanlar ne haktan hukuktan anlıyor, ne tatlı dilden anlıyor ne de akıllarını kullanıyorlar. O yüzden bu anlattıklarınızı elimden gelse de ben de yapsam.. Kapıma geldiklerinde de ''Siz beni rahatsız etmekten vazgeçtiğiniz an, ben de sizi rahatsız etmekten vazgeçeceğim'' derdim. Ama ne yazık ki bunu yapamıyorum.
Dua konusuna gelecek olursak, inancım gereği bu insanlarla ahiret gününde hesaplaşacak olmayı bilmem ve hakkımı son zerresine kadar onlardan alacak olmam beni rahatlatıyor. İstiyorum ki bu dünyada da kendileri gibi insanlar bunların başına musallat olsun.. Bize ne yaşattılarsa, bizlerden uzak bir şekilde misliyle kendileri de yaşasınlar.
Dediğiniz gibi bu ramazan ayında, oruçlu olduğumuz anlarda elimden geldiğince ve aklıma geldiği sürece buradaki arkadaşlar için de dua ediyorum. Birbirimize dualarımızı eksik etmeyelim. İnsanların gıyaben birbirlerine yaptıkları dualar kabul olurmuş. İnşallah gün gelir hepimiz bu beladan kurtuluruz.
Allah çektiğimiz sıkıntıları unutturacak derecede mutluluklar ve huzurlu yaşamlar nasip etsin..
Bu arada, gürültü önleyici kulaklıktan bahsetmişsiniz ANC olarak geçen aktif gürültü önleyici kulaklıktan mı bahsediyorsunuz?
Yıllardır kulak tıkacı kullanan birisi olarak darbesel seslere çözüm bulamadım. Bu forumda bir hocamız darbesel sesleri de engelleyen mum tarzı bir kulak tıkacından bahsetmişti. Onu da detaylı inceleyemedim ama yakın zamanda bir denemek istiyorum. Dediğiniz gibi ramazan ayında uyku açısından ekstra bir zorluk yaşanıyor. Ama zaten ramazan dışında da uyku kalitesi olmadığı zaman hayat çekilmez hale geliyor. En kritik nokta uyku bence.. Ve uykuyu alamayınca sıkıntılar x2 hale geliyor.
Rica etsem o kulaklıktan ve kullanıyorsanız işe yarayıp yaramadığına dair tecrübelerinizden bahsedebilir misiniz?
-
quote:
Orijinalden alıntı: Petrichor_Forumdaki bu ve benzer konulara mesaj atan, yazılanları okumak için buralara yolu düşen her insan komşularıyla +/- ağır şekilde imtihan oluyor bence. Yoksa bu seviyelere kolay kolay gelinmez diye düşünüyorum.
Yazdıklarınızı okurken ''acaba bunları ben mi yazmıştım'' diye düşündüm bir an.. Genel olarak hepimizde olduğu gibi sıkıntılarımız ortak ama sizin anlattıklarınız yaşadıklarıma daha çok benzer geldi.
Sizin kadar taşınma süreçlerimiz olmadı ama 15 yıldır yaşadığımız bu evde, genel olarak hep rahatsız edilsek de son 4-5 yıldır hat safhaya ulaştı ne yazık ki. Bazen verdikleri rahatsızlıklar kısmen azalsa da 7 gün 24 saat devam eder durumda diyebilirim.
Sınav hazırlık zamanlarında bu sıkıntıyı yaşayan birisi olarak sizi çok iyi anlıyorum. Yaşadıklarınızı birebir tahmin edebiliyorum. Nitekim bu konuda önceki mesajlarımda da bahsetmiştim.. Geleceğimize yön verecek en önemli dönüm noktalarından biri olan sınav hazırlık sürecinde en iyi şekilde odaklanmaya çalışmak yerine enerjimizi böyle şeylere harcamak insanı o kadar yıpratıyor ki..
Anlattığınız sıkıntıların neredeyse %95'ine yakın bir kısmını yaşadım/yaşıyorum. Güncel durum olarak bahsettiğiniz sıkıntıları da aynı şekilde güncel olarak yaşıyorum.
Alt katımızdaki
-Kapı kolunun bile nasıl kullanılacağını bilmeyen insanların gün ve gece boyunca evlerindeki her bir kapıyı güm güm kapatmaları,
-2 küçük çocuklarının yaptıkları gürültüler,
-Gecenin en sessiz anlarında bile bağıra çağıra konuşmaları,
-Zilleri bozuk olduğu için dışarıdan geldiklerinde cama küt küt vurarak (giriş katta oturuyorlar) ve sokağın ucundaki insanın bile duyacağı şekilde ''kapııııı'' diye bağırarak içerdekilere seslenmeleri,
-Artık kapıları sürekli vurmaktan olsa gerek bütün kapılarının gıcırdaması,
-Binanın içinde kapılarının önüne dolap vb. koyup gün içinde bir şey alıp koyarken orada takırtı sesleri yapmaları bu da yetmezmiş gibi binanın içine kablo çekip kapılarının önüne davul fırınlarını koyup orada bir şeyler pişirmeleri bütün binayı koku kaplaması,
-Anlam veremediğim bir şekilde gece yarısından sonra defalarca dışarı çıkıp birkaç dakika sonra geri gelmeleri,
-Sizin de dediğiniz gibi artık sürekli kapıları çarparak kapattıkları ve fil ayaklarıyla topuklarını vura vura yürüdükleri için ne zaman hangi odaya girdiler, ne zaman işten geldiler, ne zaman tuvalete girdiler hepsini duymamız,
-Bina mimarisine göre olan mutfak yerlerini değiştirip benim odamın altına almaları ve bütün ağır yemek kokularının, sigara dumanlarının odaya dolması,
-Özellikle havalar iyi olduğunda çocukların sokağı doldurması (yeri geliyor 10-12 çocuk olabiliyor) ve 1.katta olmamızdan dolayı bütün sesin evin içinde olması (çocuktur, tabi ki sokağa çıkıp oynar ama bunlar avazı çıktığı kadar bağıran ve annesinin babasının gözü önünde bağıra çağıra küfür etmesine rağmen bir şey denilmeyen çocuklar olunca...)
Bunlara ek olarak üst kattan gelen gürültüler..
Bu liste uzaaar gider...
Şikayet etsek kime nereye şikayet edelim.. O kadar çok örneği var ki polise/zabıtaya şikayet edip bir sonuç alamayanlar..
Kapılarına gidip defalarca uyarmama rağmen değişen hiçbir şey olmadı. Bu insanlar tekin tipler olmadığı için ve anne babamın bu insanlara bulaşmamamı istediği için maalesef ki sizin kadar cesur davranamıyorum. Elimden gelse bize ne yaşattıklarını göstermek için ben de kapıları güm güm kapatacağım, son ses TV açacağım, bağıra çağıra konuşacağım, sabahın köründe duvara çivi çakacağım, gecenin bi yarısında elektrik süpürgesi çalıştıracağım ama ne yazık ki ailemin huzurunu düşündüğüm için bunları yapamıyorum. Sizin karşı atak olarak yaptığınız şeyleri okudukça içimin yağları eridi desem yeridir. Sabrımın en zorlandığı anlarda yapmak istediğim ama yapamadığım şeyleri yapan birisinin tecrübelerini dinlemek bile beni bir derece rahatlattı.
''Bundan sonra benim komşularım yok arkadaşlar'' sözünüzün altına imzamı atıyorum.
''Komşu komşunun külüne muhtaçtır'' atasözünü de böyle komşularla yaşadığım sürece askıya alıyorum.
Onlar benim hayat kaliteme, sağlığıma, huzuruma zarar versinler. Kendileri huzur içinde yaşasınlar, istediklerini yapsınlar. Ama günün sonunda onları komşu kabul edip, yardımlarına koşalım ?!?!?!
Artık bu ve böyle insanların ne en ufak bir çıt seslerini duymak, ne bunlarla karşılaşmak, ne yüzlerini görmek, ne de aynı ortamda yaşamak istemiyorum. Ki artık onlarla karşılaşmamak için ekstra özen gösteriyorum. Dışarı çıkacağım zaman binanın içinde sesleri varsa ve de vaktim varsa biraz daha geç çıkıyorum, karşılaşırsak ne bir selam ne bir tebessüm, asla...
Eğer imkanınız varsa ki yazdıklarınıza göre var, bu şekilde misilleme yapmaya devam edin derim. Çünkü böyle insanlar ne haktan hukuktan anlıyor, ne tatlı dilden anlıyor ne de akıllarını kullanıyorlar. O yüzden bu anlattıklarınızı elimden gelse de ben de yapsam.. Kapıma geldiklerinde de ''Siz beni rahatsız etmekten vazgeçtiğiniz an, ben de sizi rahatsız etmekten vazgeçeceğim'' derdim. Ama ne yazık ki bunu yapamıyorum.
Dua konusuna gelecek olursak, inancım gereği bu insanlarla ahiret gününde hesaplaşacak olmayı bilmem ve hakkımı son zerresine kadar onlardan alacak olmam beni rahatlatıyor. İstiyorum ki bu dünyada da kendileri gibi insanlar bunların başına musallat olsun.. Bize ne yaşattılarsa, bizlerden uzak bir şekilde misliyle kendileri de yaşasınlar.
Dediğiniz gibi bu ramazan ayında, oruçlu olduğumuz anlarda elimden geldiğince ve aklıma geldiği sürece buradaki arkadaşlar için de dua ediyorum. Birbirimize dualarımızı eksik etmeyelim. İnsanların gıyaben birbirlerine yaptıkları dualar kabul olurmuş. İnşallah gün gelir hepimiz bu beladan kurtuluruz.
Allah çektiğimiz sıkıntıları unutturacak derecede mutluluklar ve huzurlu yaşamlar nasip etsin..
Bu arada, gürültü önleyici kulaklıktan bahsetmişsiniz ANC olarak geçen aktif gürültü önleyici kulaklıktan mı bahsediyorsunuz?
Yıllardır kulak tıkacı kullanan birisi olarak darbesel seslere çözüm bulamadım. Bu forumda bir hocamız darbesel sesleri de engelleyen mum tarzı bir kulak tıkacından bahsetmişti. Onu da detaylı inceleyemedim ama yakın zamanda bir denemek istiyorum. Dediğiniz gibi ramazan ayında uyku açısından ekstra bir zorluk yaşanıyor. Ama zaten ramazan dışında da uyku kalitesi olmadığı zaman hayat çekilmez hale geliyor. En kritik nokta uyku bence.. Ve uykuyu alamayınca sıkıntılar x2 hale geliyor.
Rica etsem o kulaklıktan ve kullanıyorsanız işe yarayıp yaramadığına dair tecrübelerinizden bahsedebilir misiniz?
Trendyoldan 110 liraya normal gürültü önleyici bir kulaklık aldım, ev toki olduğu için yalıtım yok kesmiyor sesi ekstra olarak kulakiçi kulaklık ile beraber kullanıyorum. Uyuyana kadar idare ediyor uyurken dönerken kulağımdan çıkıyorlar yani yine de seslerine uyanıyorum. Honeywell diye bir marka var sanırım kaliteliymiş onu da deneyebilirsiniz benim aldığım o kadar kaliteli değil.
Hocam sizin komşularınız yine pek tekin değillermiş benim alt kattaki oğlan tıp son sınıf öğrencisi kadın da öğretmen muhtemelen dost hayatı yaşıyorlar. Yan komşum nisanda memlekete gideceğim dedi onun gitmesini bekliyorum o gittiği gibi benden çok çekecekleri var. Banyonun kapısını alt tarafından kurbağacıkla kaldırdım tuzlu su hazırladım menteşelerin içlerine tuzlu su sürdüm bol bol da tuz sürdüm, 2 3 gün sonra menteşeler kuruyunca kapı fena gıcırdamaya başlıyor benim şu an banyo kapım bağırıyor ve ben yan komşuya saygımdan dokunmuyorum kapıya kadın 60 yaşında kalp hastası engelli de kardeşi var. O kadın gittiği gibi ben banyo kapısını geceleri belki 10 defa gıcırdatıp vuracağım, şu an odanınkini vuruyorum ona ses gitmesin diye. Evde eski tip zıplayıp bağıran bir çalar saat var onu yere koyunca titreşiminden ve sesinden uyanıyorlar onu da kurmaya başlayacağım. İnternetten konuları okuyorum fikir almak için evde hoparlör var ondan da horlama sesi yada rahatsız edici frekans açacağım youtube dan son ses buyursunlar uyusunlar ben salonda da yatarım. Daha 10 gün olmadı tekrar uyarıldılar bu sefer kapılarına gitti yan komşum, 2 gün ne cam vurma sesi var ne kapı vurma sesi var sonra tekrar başladılar.
Evime misafir alamıyorum babam gil geleyim diyor bir bahane bulup gelmeyin diyorum. Şu salonda 15 dakika otursalar bu ne derler cam öyle bir kapanıyor ki kaloriferim titriyor zaten yaz ayında camı açmak imkansız ben kışın pis kokularından açamıyorum. Hadi camı açmayım balkon kapısını açayım diyorum yine durum aynı mutfaktan salona doluyor yine pis koku. Birde sanırım çöplerini balkonda tutuyorlar çürük tavuk olur ya onun gibi bir koku geliyor bazı günler. Ciddi ciddi psikolojik sorunlarının olduğunu düşünüyorum artık yalnızken de evde kapıları vuruyorlar adam tuvalete giriyor güm diye vuruyor işiyor 20 saniye sonra çıkıyor yine güm e evde teksin kız yok niye kapı kapatma gereği duyuyorsun anlamıyorum insanın kendisinin rahatsız olması lazım bu durumdan. Neyseki alt katları boştu alt katına birileri geldi. Ben üst katları olmama rağmen gecenin köründe yürüme seslerini duyuyorum ama alt kata daha çok gidiyor tabi bakalım onun sabrı ne zaman taşacak
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ösymdekituvaletpompası -- 15 Nisan 2023; 13:56:46 >
-
Tokiler yalıtım konusunda çok iyi yeni evlerde yalıtım malıtım yok yan odadaki konuşmaları duyuyorum -
Sorununuzun aynen devam ediyor olmasına üzüldüm. Ne yazık ki, bizdeki alt katımıza gelip taşınan ahlaksız tipin ahlaksızlıkları da aynen devam ediyor. Bir değişiklik yok. Üstelik görünüşe göre, alt kattaki ahlaksız sırtını sitenin güvenlik müdürüne dayamış gibi. Öyle ki, bunu uyarması gereken müdür sanki müdür değil de, avukatmış gibi bunun hakkını savunabiliyor.
Durum böyle olunca, biraz daha araştırma yapmak zorunda kaldım. Tam da bu sırada internette yerel bir gazetede bu konu hakkında Ankara Barosu' ndan bir avukatın yazısı çıktı. Bu yazı bizi biraz daha rahatlattı. Yazının linkini ayrıca paylaşacağım.
Yazı özetle şöyle. Bu tiplere karşı apartman veya site yöneticisinin yazılı ihtarname gönderme hakkı var. İhtarname deyip geçmeyin. Oldukça ciddi bir uyarı anlamına geliyor. Eğer yöneticiler oralı olmazsa, ihtarnameyi bizzat siz de gönderebilirsiniz.Eğer ihtarname işi bir kerede çözsün, çok etkili olsun derseniz, mutlaka bir avukattan profesyonel yardım alın. Zira ihtarnamede kullanılması gereken bazı teknik terimler var ve bunları en iyi yine bir avukat biliyor. Avukatın masraflı olduğunu biliyorum fakat işi tek hamlede halletmek mümkünse, neden olmasın diyorum.
Eğer sorununuz büyürse ve ihtarname yeterli gelmezse, o zaman mahkemede dava açma veya tanık bulup, savcılığa şikayet etme haklarınız da var. Genelde avukat yardımıyla ihtarname çekerek veya direkt savcılığa gidip, şikayetçi olarak komşu gürültüsünden tamamen kurtulan insanlar var.
Bence ana sorun bu insan demeye dilimin varmadığı tiplere kafasına vura vura ortak yaşamın kurallarını öğretmekte. Zaten bu tipler olağandışı hareketleriyle, etraftaki başka insanları sindirip, mağdur ederek kendi hayatlarını sürdürüyorlar. Bu tiplerle mücadele şart. Moralinizi bozmayın fakat korkup, sinmeyin de. Yasal yollarla bu tiplerin canına okuyun ki, sizden korkmaları gerektiğini öğrensinler. Onlar sizden çekinsinler, siz onlardan değil.
İlgili yazı için:
https://www.usakgundem.com/yasam/evinde-camasir-makinesi-buzdolabi-klima-olanlar-dikkat-hemen-kontrol-h16369.html
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi passero -- 5 Mayıs 2023; 22:41:8 >
-
Mesajım bulunsun -
Bizim binada da ses yalıtımına dair hiçbir şey yok.. Ve zaten bu yalıtım konusu, toki olsun veya olmasın ülkenin genel bir sorunu olduğu için buradan taşınıp başka yerlere gideyim desen orada da yüksek ihtimalle yine aynı sıkıntıları yaşarız, zaten sizin yaşadıklarınız da bunun bir örneği.. O kadar yere taşınmışsınız ama böyleleri yine bizi bulabiliyor.
Evet hocam maalesef ki laftan anlamayan, tehlikeli tipler oldukları için sözlü uyarılarımıza kulak asmıyorlar. Madem laftan anlamıyorlar o zaman aynı şekilde karşılık verelim dediğimizde de hemen suçlu taraf biz oluyoruz. Bir keresinde alt kattaki adam gece 12 civarlarında bağıra çağıra konuştuğu için sinirlenmiştim ve bilerek topuklarımı sert bir şekilde vura vura yürüyerek odadan çıkıyordum, sırf sesini duymamak için (ama ne mümkün başka odalardan da duyuluyor) oda değiştirecektim, tam o sırada sertçe yürüdüğüm için ''noluyo lan'' diye avazı çıktığı kadar bağırdı.. Çünkü sadece onlar rahatsız olabilirler, kendi yaptıklarını ''acaba başkaları rahatsız oluyor mudur?'' diye hiç düşünmezler.
Sizin yaptığınız yöntemler bir bir aklımdan geçiyor ama dediğim gibi ailemle yaşadığım için onların huzurunu daha fazla kaçırmamak adına ve tekin tipler olmadıkları için pek bir şey yapamıyorum. Anladığım kadarıyla sizinkiler çok fazla tehlike oluşturacak tipler olmadıkları için bence de aynı şekilde karşılık verin. Uykusuzluğun, huzursuzluğun, tuvalette dahi rahat olmamanın ne demek olduğunu görsünler..
Ben de aynı şekilde evimize bir misafir gelecek olsa hele de yatıya kalacaklarsa ''acaba çok gürültü yaparlar mı, acaba bizi rezil ederler mi?'' diye çok tedirgin oluyorum. Hatta gelen misafirlerden bazıları birkaç saat bizde kalmalarına rağmen o huzursuzluğun farkına varıyor.
Bir ara alt katımızda öyle bir yürüyorlardı ki bizim evdeki kaloriferler titriyordu.
Haliyle o yürüyüşün titreşimlerini insan gece başını yastığa koyduğu an vücudunda hissediyor..
Yazın biz de hem sokaktaki çocukların gürültüsünden, hem alt katın yemek ve sigara kokularından dolayı camı açamıyoruz.
Gerçekten de öyle evde ister tek olsun ister hepsi olsun hiç farketmeksizin kapıları güm güm vuruyorlar.. Size katılıyorum, sertifikalı psikopat bunlar.. Bu kadar psikolojik sorunlu olmak için bir eğitim aldılar sanırım :/
Ve yine aynı şekilde bunların da alt katında kalabalık bir Suriyeli aile vardı dolayısıyla birbirlerinin gürültülerine katlanıyorlardı sanırım ama geçen sene o Suriyeliler gitti ve kendi hallerinde olarak gördüğüm bir Türk aile taşındı.
Onların geleceğini duyunca biz üst katta olmamıza rağmen bu kadar gürültü geliyorsa artık alt katındakiler de bu durumdan rahatsız olur ve onlar da şikayetçi olursa artık bizim uyarılarımızı inkar edemezler diye düşündüm. Belki bir alt katındakiler şikayet etmiştir bilmiyorum ama şimdiye kadar kulağımıza gelen bir şey olmadı.
Edit: Bizi rahatsız eden bu insanların alt katındakiler taşınmışlar. Artık bodrum kat olmasından dolayı mı başka bir sebepten dolayı mı yoksa bu insanların gürültüsünden mi bilmiyorum. Bildiğim kadarıyla onlar da kendi hallerinde insanlardı. Bu rahatsızlığı yaşadılarsa ve bu insanlara karşı bir şey yapamadılarsa çareyi taşınmakta buldular sanırım.
Bende gürültü önleyici kulaklık yok hiç denemedim ama yaklaşık 3 yıldır kulak tıkacı kullanıyorum. Dediğiniz honeywell markayı da kullandım. Son olarak da 10-20 çift 3M marka kulak tıkacı almıştım. Her iki marka da genel olarak sesleri kesse de benim ana sorunum olan darbesel seslerde kulak tıkacı malesef yetersiz kalıyor. Dolayısıyla ben de geceleri kulak tıkacı üzerine kulaklık takıp müzik eşliğinde uyumaya çalışıyorum. Uyurken sağa sola dönünce kulaklık çıkıyor ve seslerine uyandığım zamanlar oluyor..
Memlekete gittiğimiz zamanlar gibi bazen biraz uzun süreli buralardan uzak kalıyoruz. Ama artık gittiğim yerde bile aklıma burası geldikçe huzurum kaçıyor. Ve hiç istemeye istemeye geri döndüğümüzde bu insanların hala burada olduğunu görünce, bu sıkıntıya kaldığımız yerden devam edeceğimizi anlıyorum. Kısır döngü misali..
İnsanda ne yaşam enerjisi ne de hayat sevinci bırakıyorlar. Resmen duygularımızı, enerjimizi sömürüyorlar.
Ayrıca @passero , dediklerinizde haklısınız. Moral bozmayıp bu insanlarla mücadele etmemiz gerekiyor. Yoksa her şeye rağmen yine bildiklerini okuyacaklar, yine ahlaksızlıklarına devam edecekler. Ama gerçekten artık o kadar yoruldum ki aynı şeyleri yaşamaktan, aynı şeylere rahatsızlık duymaktan, bu insanlara sinir olmaktan yoruldum, mücadelemizin sonuçsuz kalmasından yoruldum. Nefret etmekten yoruldum...
Yaşadığımız sıkıntıdaki bu benzerlikler, umarım bu sorundan kurtuluşumuzdaki benzerliklere dönüşür.. Allah yardımcımız olsun.
-
Evlerin yalıtım problemi çok ama şeref yoksunu, okul çocuğu insan da çok. O yüzden en iyisi müstakil.
-
Sövmek açık olsa neler yazacam sana da. Be .... oğlu öyle aşağıdakine inat yere tabana vurursan aşağıdakinin ters bir zamanına gelirsin veya farklı bir insana denk gelirsin o tabanlarını bir yerine tıkar. Senin gibi rahatsızları sevmek lazım
-
Bugün üstteki beachin evladı 1 saatten fazla yere bir şey düşürür mü(bilerek vuruyor) kafam doldu doldu en sonunda anneme bağırdım yanımdayken. Vallahi öldürüp de o kafanısına 1 gün boyunca çakmak çok zevk verirdi vallahi
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-BB9C04491 -- 16 Eylül 2023; 17:11:4 >
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X