Allah üst komşunun belasını versin! (20. sayfa)

yoksa sen de mi geceleri bagira bagira konusuyorsun?

Sen de fırçayı al sapını tavana vur. Öyle tavana böyle sap.

Aradan uzun zaman geçmiş. İnşallah komşularınızdan kurtulmuşsunuzdur, bende durum hala aynı değişen bir şey yok. Tek avantajım aldığım toki dairesi ankarada olmasıyla depremden sonra bayağı prim yaptı... Bu nedenle yakın zamanda satıp ya şehir içinden yada ege bölgesinden en üst katta bir daire almayı planlıyorum. Bu ay gelecek olan kredi programının konut fiyatlarını artırmasını belkiyorum bu vesileyle belki yüksekten satarım. Satacağım kişi inşallah arap, suriyeli yada bol çocuklu olur. İnanın sırf çocuklu ailelere hitap etsin ilanım diye çevredeki yeşil alanın, çocuk parklarının resimlerini en başa koyacağım bazı emlakçılar gibi.

Bu sebepten ötürü evimde huzurla oturamadığıma yanıyorum inanın. Evi kendi ellerimle boyadım, derzlerini kendim çıkarıp baştan yaptım, çok emek verdim. Gel gelelim konuya aylardır salonunda oturamıyorum evin camı açamıyorum yazın veya kışın farketmeksizin. Manzaralı balkonum var inanın bir pazar sabahı bile kahvaltımı hazırlayıp balkonda keyifle oturup yiyemedim. Daha dün gece çürümüş bir şeylerin kokusu geliyordu, balkon giderinden geliyor sanıyordum bir ara ama oradan olmadığını anladım çünkü aynı koku salon camını açınca da geliyor.

Bir gün ciddi ciddi oturdum saydım evde normal bir günde 32 defa bir şeylerin kapanma sesini duydum, bu sayıya pc de kulaklıkla olduğum süre dahil değil. Sürekli ya camı güm diye kapatıyorlar ya bina kapısını ya da banyonun kapısını ama sürekli... Alt katları geldi demiştim beyefendi sessiz çıktı hiç şikayet etmedi sanırım bunları yada ettiyse de düzelme olmadı.

Atanır belki başka yere giderler diye ümit ettim oda olmadı. Gerçi biri 2 gün öbürü 2,5 gün çalışıyor haftada herhalde kim olsa bu durumda atanmazdı. Her şeyde vardır bir hayır diyelim bir yandan da greencarda başvuru yapıyorum olurda çıkarsa komple apartman düzeninden hayatım boyunca kurtulmuş olurum. Zira çevredeki villalar burada 6 7 milyondan başlıyor almam mümkün değil, ömür boyu çalışsam da alamam zaten.

Haberlere konu olan siz misiniz gençler?  

@macsimust

Bu komşu gürültüsü denen işkenceyi ben de iki yıldır çekiyorum. Sözde elit sitede yeni binada oturuyoruz ama ses yalıtımı o kadar dandik ki. Üst katımda tek çocuklu(7-8 yaşlarında) beyaz yakalı bir aile oturuyordu. İlk evi aldığımda çok sevinmiştim. Zamanla aileyi gördükçe ne kadar saygısız ve bencil olduklarını anladım. Çocuğu aşırı şımartmışlar, hiç hayır dememişler. Çocuk sabahtan başlıyor koşup zıplamaya gece yarısına kadar. Yav arkadaş gündüz akşam neyse de gece niye zıplatırsın bu çocuğu? 10 kere uyardık, güzel dille de sert dille de hiç bir şey değişmedi. Site görevlisine, site yöneticisine, whatsapp grubuna hiç birşey değişmedi. Yine en başa döndük. 8 yaşında bir kız çocuğuna gece zıplama ve koşma demek çok mu zor? Ben zaten gündüz ve akşam gürültü çekmeye razı olmuşum ama ısrarla gece gürültü yapıyorlar. Kamu görevlisi taşıma ruhsatlı silahım var. 2 hafta önce evde alkol almıştım. Bunlar yine gece zıplamasına başladılar. O anki sarhoş kafayla silahı montuma koyup yukarı çıkıyordum, son anda çocuklarımı düşünüp merdivenden döndüm. Benim kadar anlayışlı ve ılımlı bir insanı bile çıldırtma noktasına getirdiler. Ne yapacağımı şaşırdım. Bu gidişle bir gün inşallah başımı belaya sokmam.

Geçen ay Ankara Sincandaki gürültü katliamında üst katta oturan aile gece yarısı evde top oynuyormuş. Adam uyardığı halde kapıdan kovup istediğimizi yaparız demişler. Allah rızası için altınızda üstünüzde yanınızda insan oturduğunu lütfen aklınızdan çıkarmayın. Elbette evde gürültü olur ama özellikle sistematik gece gürültüsü insanın psikolojisini bozuyor.

Aynen öyle. Allah böyle tipleri komşu diye kimsenin başına vermesin.

Sizin çözümünüz çok kolay. İnşallah dairenizin konut sigortası vardır.( DASK değil) Eğer konut sigortanız varsa, sözleşmenizde "3.taraflardan kaynaklanan zararlar" diye bir madde var mı kontrol edin.

Eğer sigorta sözleşmenizde bu madde varsa, tek yapmanız gereken konut sigortasını yaptırdığınız firmaya evinizde üst kat kaynaklı hasar oluştuğunu haber vermek. Sigorta adresinize eksper gönderecek, gelen eksper evinizde detaylı inceleme yapacak, durumu fotoğraflayıp, tespit edecek. Vereceği rapor doğrultusunda size verilen zararı üst kat daireye çatır çatır ödettirecek. Daha doğrusu, size ödemeyi sigorta yapacak fakat sigorta bu tutarı zarar veren daireden tahsil edecek.

Alacaklı firma sigorta ise, karşı tarafın asla ödememe şansı yok. Daha da olmadı, sigorta üst katınızı icraya dahi verir.

Daha önce benzer bir durum bizim de başımıza gelmişti. Zarar veren üst kat hiç oralı olmamıştı. Sigorta işin içine girince, bir daha yanlış yapmamak için azami dikkat eder oldular.

Sigorta firmaları böyle saygısız ve zararcı tipleri akıllandırmakta birebir.

Sanki senin yazdıklarına benzer bir yorum okumuştum ekşide alıntı mı

gürültüden koruyan yasaların kanunların çıkması lazım.

polis çağırıyosun uyarıp gidiyo gene devam

ne ceza yazılıyo ne bişey.

Hocam aslında arkadaşa cevap vermeyecektim ama sizin ona verdiğiniz cevap üzerine yazmak istedim.

Arkadaş o kadar anlattığım şey arasından o cümleyi seçip tuhaf bir yanıt yazmış, hatta ilk başta sıkıntı yaşadığım komşuya yazmış sanmıştım ama meğerse bana diyormuş.

Bu konuda yazılan onlarca mesajda, artık insanların tatlı dilden anlamadığını ve ne gibi yöntemlere başvurulduğunu okumadan benim yazdığım şeye takılması çok ilginç olmuş.

Alt katımdaki insan için ''Gece bağıra bağıra konuşuyordu'' demem yaşadığım huzursuzluğun yanında çok hafif kalıyor aslında. Sinirlenip seslerin geldiği odadan sertçe çıktığımı yazmıştım. Odada durup da olduğum yerde ayaklarımı yere vurup tepinmedim, ki bunu yapsam onların yaptığı yanında yine hafif kalırdı.

Bu konuya yolu düştüğüne göre kendisi de komşularıyla sıkıntı yaşıyor belli ki. Onun siniriyle gelip burada bu şekilde mesajlar yazıyor sanırım.

Üstelik aynı gün yazdığı bir diğer mesajında komşusuna sinirlenip kendi annesine bağırdığına, komşusuna ne yapmak istediğiyle ilgili kurduğu hayallere ve burada başkalarına sataşıp hakaret ettiğine bakılırsa çok zor durumlar yaşıyor sanırım, komşuları canını fena sıkmış olmalı.

Ona gelen yanıtta ise komşusuna inat misilleme yapmasını tavsiye etmişler, ama nedense o kişiye karşı bana verdiği tepkiyi vermemiş.

Her neyse, söylediklerini aynen kendisine iade edip diğer arkadaşlarla birlikte huzurlu günleri beklemeye devam ediyorum.

Hocam son mesajımın üzerinden 4 ay geçmiş. Bu süreyi uzun zaman olarak adlandıramam çünkü bu sorunu yıllarca çeken insanlar olarak artık aylar sürmesi hafif kalıyor. Bu arada ne yazık ki bu komşulardan kurtulamadık.. Sizde de değişen bir şey olmamasına üzüldüm. En üst katta daire alma fikrini ben de düşündüm ama orada da bu sorunu yaşayan arkadaşların mesajları vardı bu konuda. Eğer en üst katta dubleks bir daire olursa bir ihtimal kurtuluruz ama bilemiyorum..

Düşüncelerimiz birebir aynı; biz de bir gün bu evi satacak olursak çoluk çocuk en kalabalığından bir aileye satmayı isterim.

Dediğiniz gibi ne hayallerle aldığımız, her bir odasını tadilattan geçirip, kendimize göre dekore ettiğimiz evlerimizde huzurla oturamamak, balkonunda bir çay kahve içememek içler acısı bir durum. Halbuki ne yaşanmışlıklarımız var bu evlerde. Yaşanmışlıklarımızı ilerde hatırlamaya çalışırken yaşadığımız huzursuzlukların da aklımıza gelmesi çok kötü.

Bir şeylerin kapanma seslerini saymayı ben de yapıyordum. Acaba nasıl rekor kıracaklar diye. Saniyeler içinde bir kapı nasıl bu kadar sertçe açılıp kapatılır anlamıyorum. Guinness rekoru falan kırmaya çalışıyorlar herhalde..

----

@kadobay Güngören'de yaşanan o haberi okuyunca benim de aklıma burada yazılanlar geldi. Gürültücü komşulardan nasıl kurtuluruz diye çeşitli yöntemler önerilmişti. İnsanlar gerçekten de o raddeye kolay kolay gelmiyorlar. İlk bakışta hemen o gençler suçlanıyor, yaptıkları çok ileri boyutlara gittiğinden tasvip etmiyorum ama işin arka planını da düşünmek lazım.

@ekoroglu hocam dediğiniz gibi en kötüsü gece gürültüsü. Ben artık "yeter ki gece gürültü olmasın uyuyabileyim, gündüzleri akşamları yapılan gürültülere sabretmeye çalışırım" diyorum. İşe/okula gidecek olanlar var ve geceleri uyuyamayınca insan ertesi gün daha depresif ve sinirli oluyor. Haliyle en ufak bir gürültüye tahammülümüz kalmıyor. Siz yine de temkinli davranın bir anlık öfkeyle diyaloğa geçmeyin. İnsan sinirliyken aklından her şey geçebiliyor. Dediğiniz gibi ılımlı ve empati sahibi insanları getirdikleri şu hallere bak. Dilerim ki her yerde kendileri gibi insanlarla karşılaşsınlar. Sincan'daki yaşanan olayı okuyunca o cinnet geçiren adamın kim bilir neler yaşadığını düşündüm. Zaten ben de bu komşuları uyarmak için kapılarına gittiğimde ailemin beni gitmekten vazgeçirmeye çalışması da o insanların zarar vereceği endişesinden dolayı.. Bir insan nasıl olur da toplu bir yerde yaşarken bu denli bilinçsiz davranıp başkalarını rahatsız ettiğinin farkında olmaz..

Bu ve benzeri konuların etkili bir gürültü yasası çıkarılması için sürekli üstte olması lazım.