Şimdi Ara

at eti yasallaşmış duyanınız?At etininde günah olduğunu söleyenler var! (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
83
Cevap
0
Favori
3.171
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • domuz eti yasaklanmıştır çünkü pis ortamda yaşar ve sağlığa zararlı bakteri mikroplara açıktır
    en önemliside eşini kıskanmayan tek hayvan domuzudr, domuzların çoklu sosyal yaşamları vardır bunun da insanlara geçebileceğinden yasaklanmıştır.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: erhan55

    arkadaşlar bu konuyla ilgili kuranda benim bildigim 2 ayet var konu özü; leş,kan,domuz eti ve temiz olan her şey helal kılınmıştır diyor.hadislerede bakarsak genelde aynı dogrultuda. size dinimizi ögrenme konusunda şiddetle önce kuranı sonra kütübi-sitte hadis kitabını şiddetle tavsiye ediyorum bunu muhhadis.com sitesinden bulabilirsiniz.inanın o kadar ilginç bilgiler varkı bunlar hocalarda ,kitablarda olmuyor.



    Arkadaşlar.Madem insanlar ayetlerden yorum çıkarabilecek ilimdelerdi haşa Allah niçin peygamberler ile bu dini insanlara yaşayarak gösteren bir elçi gönderdi.Kur'an ı bir bütün halinde indirirdi okuyun anladığınızla amel edin derdi.Oysa ki nasıl yaşanması gerektiği hususunda bize örnek olacak Alemlerin Efendisi ile geldi bu ilahi kitap.Resulullah asv aynı zamanda yaşayan Kur'an'dı.Siz zannediyorsunuz ki her ayeti okuyan onun ihtivasını anlar ne dediğini açıklayabilir.Öyle bir ayetten hüküm çıkarmak bahsettiğiniz gibi kolay değildir.Ayetin ne ifade ettiğini anlamak için sağlam bir arapçanız olması lazım.Sonra sağlam bir arapça gramer bilgisi.Ondan sonra inen ayetin ne üzerine vahyolunduğu o zaman ki şartlar ve tarih.sonra o ayetle ilgili hadislerin zahiri ve tefsiri.Ondan sonra o ayetin varsa Peygamber Efendimiz tarafından yapılmış açıklanması yoksa sahabe tarafından oda yoksa tabiin tarafından açıklanması lazımdır.Bu halden sonra kalkar birisi yorum yapabilir ki bunda da bu seviyede olan insanlar oldukça hassastır çünkü Peygamber Efendimiz Kur'an ayetlerini kendi nefsinden yorumlayan ateşte yerine hazırlansın buyurmuştur.
    Bazı tespitleri yetersiz dayanakları çürük olan kişiler aç bak Kur'an'a,aç bak hadise gibi olmadık sözler söleyebiliyorlar.Sonra açıyorsunuz mealini diyorsunuz ki haaa bu ayet bunu açıklıyormuş.Hayır arkadaşım.O ayet senin orda okuduğunu açıklamıyor.Bu kadar sığ bilgi ile isabet etsende yanlıştasın.İnsanlar fıkıh ilmini unuttular akaid ilmini unuttular tefsir ilmini unuttular,tasavvuf ilmini unuttular.İmam-ı Azam, İmam-ı Şafi gibi imamlar 2-3 kitap okuyup o hale gelmediler.Yıllarca okudular ilim ettiler.Daha arapçadan haberiniz yok.Neymiş Kur'an a bak cevabı orda.Eğer bu konularda bilgi edinmek istiyorsanız açacaksınız ilmihal okuyacaksınız ben derin bilgi istiyorum diyorsanız fıkıh kitabı okuyacaksınız.O zaman göreceksiniz ki hiç bir şey bilmiyormuşsunuz.

    Gelelim asıl mevzuuya.İslam dini kolaylık dinidir.Bu kolaylık diğer dinlerdeki gibi mezhepleşip birbiri ile kanlı-bıçaklı olma şeklinde sürüp gitmez.Ehli Sünnet üzere olan 4 mezhep vardır.Bunlarda bazı konularda ayrılsalarda aynı yere çıkan 4 farklı yoldur.O nedenle her Müslüman'ın bu mezheplerden biri ile amel etmesi lazımdır ki ona göre o mezhebin hükümlerini kendi üzerinde tatbik etsin.Doğu illerimiz hariç türkiyenin büyük bir kısmı Hanefi mezhebindedir.Hanefi mezhebi ise at eti yenmesinin Resulullah asv nin bunu bazı zamanlarda yasaklaması üzerine tahrimen mekruh kabul etmiş ve yenmemesini uygun görmüştür.Domuz eti ise mezhep ayırmaksızın İslam dinince haram kabul edilir.Bu hayvanın etinin yenmesi sonucunda insan vücudunda büyük sağlık sorunları oluşturacağı sebebiyle bu hayvanın etinden uzak durulması gerekir.
    Bir başka arkadaşımız da şarabın iyi geldiğini falan yazmış.Nerden varıyorsunuz böyle yorumlara ilginç.Alkol hem ferdi olarak hem de toplum olarak bakıldığında büyük bir yıkım oluşturacak zararlı bi alışkanlıktır.İslam dini bir insan hayatına bile çok büyük önem verirken siz toplumu etkileyecek bir konuda İslam dininin yararlı ama o yasak etmiş mantığını nasıl söyleyebilirsiniz.Bazı şeylerin hikmeti vardır bunu biz bilemeyiz ama bilmediğimiz hikmetleride hikmet yok ama yasak işte diyemeyiz...




  • Evet arkadaşlar şimdi tatmin edici cevaplar almaya başladım bunun sebebini açıklayan arkadaşların hepsine teşekkür ediyorum.Herkesin fikrine açığız burda amaç birbirimizi eleştirmek değildir,bilgi paylaşımıdır bunu kimse unutmasın lütfen!
  • domuz etinin haram olmasının nedeni domuzun buldugu hersyi yemesi pis olması.etinde domuz tenyası olması ihtimali
  • sayın arkadaşlar Allah temizlik için abdest almayı emretseydi susuz ortamda toz toprakla abdest almamızı söylemezdi

    yani anlatmak istediğimi anlatamıyorum herhalde ,

    yukarıda bazı arkadaşlar neden domuz eti haram bunun hakkında illa bir hikmet arıyorlar , bu işin hikmeti sağlığa zararlı olduğundan veyahutta eşini kıskanmadığından veyahutta kendi dışkısını yediğinden falan değildir

    Allah bazı kavimlere veyahutta peygamberlere haram kıldığı bi işi başka bir kavme helal kılmıştır ,konumuzla alakalı olarak enam suresi zannedersem 146. ayeti okuyun ,neyse .

    yukarıda bir arkadaş hergün bir bardak şarabın sağlığa yararlı olduğunu inkar etmiş bilim adamlarına hatta Allaha rağmen , Allaha rağmen diyorum çünki Kuran-ı kerimde bile zararı yararından çoktur denmiştir , fakat daha sonraki gelen ayette çoğu haram olan birşeyin bir damlası da haramdır demiştir

    yani bir bardak şarap sağlığa yararlıdır viski de öyle ve rom aynı şekilde biranın böbrek taşları için yararı olduğunu duymuştum

    AMAAA ALLAH yararı var diye veyahutta zararı çok diye sarhoşluk veren içkiyi haram etmemiştir , bu özellikler işin hikmet kısmıdır , yani Allah öyle dilemiş ve emretmiş içki içmeyin domuz eti yemeyin diye

    kısacası bu islamiyetin kuralıdır ,hikmete göre iş yapılmaz ayrıca bu konuda tartışmak imani konulara giriyor ve sakat bir durum inanmıyan arkadaşlar en yakın müftülüğe gidderek cevap alabilirler veyahutta biraz internette araştırma bile buna yeter

    YANİ 1400 YIL ÖNCE DOMUZUN SAĞLIĞA ZARARI OLUP OLMADIĞI NERDEN BİLİNSİN , ZAMANIMIZDA MİKROSKOPLARLA ZOR GÖRÜLEN TENYA ŞERİT VEYAHUTTA MİKROPLAR PEYGAMBERİMİZ TARAFINDAN DA BİLİNMİYORDU

    KISACASI İSLAMİYET AKIL MANTIK BİLİM DİNİ DEĞİLDİR , ALLAHA TESLİMİYET DİNİDİR , ALLAH NE DEDİYSE O OLUR SAĞLIĞA YARARI VEYAHUTTA ZARARI TARTIŞILMAZ

    AMA ALLAH HİKMETİNDEN KUDRETİNDEN VE MERHAMETİNDEN DOLAYI , İNSANA ZARAR VEREBİLECEK HERŞEYİ HARAM KILMIŞTIR O BAŞKA MEVZUU VE BAŞKA BİR ZAMAN KONUŞURUZ




  • 17_OCAK sormamın mahsuru yoksa ne bölümü mezunusun vede bu konuda hangi kaynaklardan bizi bilgilendiriyorsun!
  • quote:

    Orjinalden alıntı: sedaba_82

    17_OCAK sormamın mahsuru yoksa ne bölümü mezunusun vede bu konuda hangi kaynaklardan bizi bilgilendiriyorsun!


    sormanın mahsuru var , dediğim gibi inanmıyorsanız internet sitelerinde islam alimlerinin kitapları , bir sürü mektubatlar ,kitabı erbaa , kitab ı sitte veyahutta Kuran ı kerim tefsirleri ve mealleri var , orada araştırabilirsin
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Answer


    quote:

    Orjinalden alıntı: erhan55

    arkadaşlar bu konuyla ilgili kuranda benim bildigim 2 ayet var konu özü; leş,kan,domuz eti ve temiz olan her şey helal kılınmıştır diyor.hadislerede bakarsak genelde aynı dogrultuda. size dinimizi ögrenme konusunda şiddetle önce kuranı sonra kütübi-sitte hadis kitabını şiddetle tavsiye ediyorum bunu muhhadis.com sitesinden bulabilirsiniz.inanın o kadar ilginç bilgiler varkı bunlar hocalarda ,kitablarda olmuyor.



    Arkadaşlar.Madem insanlar ayetlerden yorum çıkarabilecek ilimdelerdi haşa Allah niçin peygamberler ile bu dini insanlara yaşayarak gösteren bir elçi gönderdi.Kur'an ı bir bütün halinde indirirdi okuyun anladığınızla amel edin derdi.Oysa ki nasıl yaşanması gerektiği hususunda bize örnek olacak Alemlerin Efendisi ile geldi bu ilahi kitap.Resulullah asv aynı zamanda yaşayan Kur'an'dı.Siz zannediyorsunuz ki her ayeti okuyan onun ihtivasını anlar ne dediğini açıklayabilir.Öyle bir ayetten hüküm çıkarmak bahsettiğiniz gibi kolay değildir.Ayetin ne ifade ettiğini anlamak için sağlam bir arapçanız olması lazım.Sonra sağlam bir arapça gramer bilgisi.Ondan sonra inen ayetin ne üzerine vahyolunduğu o zaman ki şartlar ve tarih.sonra o ayetle ilgili hadislerin zahiri ve tefsiri.Ondan sonra o ayetin varsa Peygamber Efendimiz tarafından yapılmış açıklanması yoksa sahabe tarafından oda yoksa tabiin tarafından açıklanması lazımdır.Bu halden sonra kalkar birisi yorum yapabilir ki bunda da bu seviyede olan insanlar oldukça hassastır çünkü Peygamber Efendimiz Kur'an ayetlerini kendi nefsinden yorumlayan ateşte yerine hazırlansın buyurmuştur.
    Bazı tespitleri yetersiz dayanakları çürük olan kişiler aç bak Kur'an'a,aç bak hadise gibi olmadık sözler söleyebiliyorlar.Sonra açıyorsunuz mealini diyorsunuz ki haaa bu ayet bunu açıklıyormuş.Hayır arkadaşım.O ayet senin orda okuduğunu açıklamıyor.Bu kadar sığ bilgi ile isabet etsende yanlıştasın.İnsanlar fıkıh ilmini unuttular akaid ilmini unuttular tefsir ilmini unuttular,tasavvuf ilmini unuttular.İmam-ı Azam, İmam-ı Şafi gibi imamlar 2-3 kitap okuyup o hale gelmediler.Yıllarca okudular ilim ettiler.Daha arapçadan haberiniz yok.Neymiş Kur'an a bak cevabı orda.Eğer bu konularda bilgi edinmek istiyorsanız açacaksınız ilmihal okuyacaksınız ben derin bilgi istiyorum diyorsanız fıkıh kitabı okuyacaksınız.O zaman göreceksiniz ki hiç bir şey bilmiyormuşsunuz.

    Gelelim asıl mevzuuya.İslam dini kolaylık dinidir.Bu kolaylık diğer dinlerdeki gibi mezhepleşip birbiri ile kanlı-bıçaklı olma şeklinde sürüp gitmez.Ehli Sünnet üzere olan 4 mezhep vardır.Bunlarda bazı konularda ayrılsalarda aynı yere çıkan 4 farklı yoldur.O nedenle her Müslüman'ın bu mezheplerden biri ile amel etmesi lazımdır ki ona göre o mezhebin hükümlerini kendi üzerinde tatbik etsin.Doğu illerimiz hariç türkiyenin büyük bir kısmı Hanefi mezhebindedir.Hanefi mezhebi ise at eti yenmesinin Resulullah asv nin bunu bazı zamanlarda yasaklaması üzerine tahrimen mekruh kabul etmiş ve yenmemesini uygun görmüştür.Domuz eti ise mezhep ayırmaksızın İslam dinince haram kabul edilir.Bu hayvanın etinin yenmesi sonucunda insan vücudunda büyük sağlık sorunları oluşturacağı sebebiyle bu hayvanın etinden uzak durulması gerekir.
    Bir başka arkadaşımız da şarabın iyi geldiğini falan yazmış.Nerden varıyorsunuz böyle yorumlara ilginç.Alkol hem ferdi olarak hem de toplum olarak bakıldığında büyük bir yıkım oluşturacak zararlı bi alışkanlıktır.İslam dini bir insan hayatına bile çok büyük önem verirken siz toplumu etkileyecek bir konuda İslam dininin yararlı ama o yasak etmiş mantığını nasıl söyleyebilirsiniz.Bazı şeylerin hikmeti vardır bunu biz bilemeyiz ama bilmediğimiz hikmetleride hikmet yok ama yasak işte diyemeyiz...







  • Biliyordum böle cevap geleceğini neyse forumuma gösterdiğin alakandan dolayı teşekkürler!
  • Alın size bi copy paste! Ama güzel bilgi gerçekten , herkesin okumasında fayda var! Domuz eti hakkında ;

    ZEHIRLI MADDELER


    Domuz eti cok yaglidir. Yenildigi takdirde, bu yag kana gecer. Böylece kan, yag tanecikleriyle dolmus olur. Kandaki bu fazla miktardaki yag; atar damarlarin sertlesmesine, tansiyon yükselmesine ve kalb infarktüsüne sebep olur.

    Ayrica, domuz yagi icerisinde "sutoksin" denilen zehirli maddeler mevcuttur. Vücuda giren bu zehirli maddelerin disari atilmasi icin, lenf bezlerinin fazla calismalari icab eder. Bu durum, bilhassa cocuklarda lenf dügümlerinin iltihaplanmasi ve sismesi seklinde kendini gösterir. Hasta cocugun bogaz bölgesi anormal bir sekilde siserek, adeta domuza benzer. Bu sebeple, bu hastaliga "domuz hastaligi" (skrofuloz) adi verilir. Hastaligin ilerlemesi halinde, bütün lenf bezleri cerahatlanarak siser. Ates yükselir, agri baslar ve tehlikeli bir durum ortaya cikar.


    FAZLA MIKTARDA KÜKÜRT


    Domuz etinde bol miktarda bulunan sümüksü bag dokusu, kükürt yönünden cok zengindir. Bu sayede, vücuda fazla miktarda kükürt alinmis olur. Bu fazlaliksa; kikirdak, kas ve sinirlere oturarak eklemlerde iltihaplanma, kireclenme ve bel fitigi gibi cesitli hastaliklara yol acar.

    Domuz eti devamli yenirse, vücuttaki sert kikirdak maddesinin yerini, domuzdan gecen sümüksü bag dokusu alir. Bunun sonucu olarak, kikirdak yumusar; vücut agirligina tahammül edemeyerek altinda ezilir. Böylece, eklemlerde bozulmalar meydana gelir. Domuz eti yiyenlerin elleri peltelesir, yag tabakalari tesekkül eder. Mesela yiyen kimse sporcuysa; yorgun, tembel ve hareketsiz olur. Bazi futbolcular bu sebeple mesleklerinden olmuslardir.


    ASIRI BÜYÜME


    Domuzda büyüme hormonu da cok fazladir. Dogdugu zaman birkacyüz gram olan domuz yavrusu, alti ayda yüz kiloya (!) erisir. Bu kadar süratli gelisme, büyüme hormonunun fazlaligi sebebiyledir.

    Domuz etiyle fazla miktarda alinan büyüme hormonu, vücutta doku sisliklerine ve iltihaplanmalara yol acar. Burun, cene, el ve ayak kemiklerinin anormal bir sekilde büyümesine ve vücudun yaglanmasina sebep olur.

    Büyüme hormonunun en etkili yönü, kanserin gelismesine zemin hazirlamasidir. Nitekim domuz kesim isiyle ugrasanlar, erkek domuzlarin belli bir yastan sonra kansere yakalandiklarini ifade ederler.


    DERI HASTALIKLARI


    Domuz etinin ihtiva ettigi histamin ve imtidazol denilen maddeler, deride kasinti hissi uyandirir. Ekzama, dermatit, nörodermatit gibi iltihabi deri hastaliklarina zemin hazirlar.

    Bu maddeler ayrica; kan cibani, apandisit, safra yollari hastaliklari, toplar ve damar iltihaplari gibi hastaliklara yakalanma ihtimalini artirir. Bu sebeple doktorlar, kalb hastalarina domuz eti yememelerini tavsiye ederler.


    BIR HATIRA


    Alman hekimi Prof. Dr. Reckeweg "Domuz Eti ve Insan Sagligi" adli eserinde bir hatirasini söyle anlatir:

    "Tedavi maksadiyla bir ciftci ailesinin biraz sapa yörede bulunan ciftligine gitmistim. Babada müzmin antroz (dejeneratif eklem hastaligi) ve kalca eklemi iltihabi vardi. Ayrica karacigerinden de rahatsizdi. Annenin bacaklarinda varis ve eziyet verici kasintisi olan ekzama vardi. Ailenin kizlari ise, kalp yetmezligi ve romatizmadan rahatsiz idi. En sagliklilari görünmesine ragmen ogullari da anjin sonrasi kalp yetmezliginden ve kan cibanindan müsteki idi. Evin öbür kizi ise müzmin bronsitten muzdarip idi. Ogullarindan bir digeri de, "domuz killanmasi" ve müzmin plörite yakalanmis olup, devamli tekrar eden fistül ifrazatindan rahatsiz idi.

    Yukarida sakinlerinin hastaliklarindan uzun uzadiya bahsettigim ciftlik evinde muayene sirasinda garip bir olaya sahit oldum. Ailenin arasinda iri cüsseli bir domuz hic istifini bozmadan asagi dogru sarkan kalin bir agac dalina abanarak sirtini kasiyordu.

    Hastalara "Oradaki domuzu görüyormusunuz? Onun kasinmasina ve iltihaplara yol acan maddeleri, etiyle beraber siz de yiyorsunuz. Iste bu maddeler, sizdeki hastaliklarin yegane sebebidir." dedim.

    Yukarida kendilerinden bahsettigim, Kara Ormanlar havalisinde oturan benzeri ciftlik sahiplerinden verdigim nasihati dinleyenler, domuz eti yemekten vazgecerek hastaliklarinin cogundan kurtuldular. Simdi o ciftliklerin etrafindaki otlaklarda Islam ülkelerinde oldugu gibi kücük koyun sürüleri yayiliyor."


    DOMUZ ETI VE TRISIN


    Domuz eti ile insana bulasan tehlikeli hastaliklardan birisi de Trisin [oku: Trischin] hastaligidir. Domuzlar bu hastaligi trisinli fare yemek veya trisinli domuz eti ile beslenmekle alirlar. Fakat Trisin domuzlarda agir bir hastalik yapmaz. Halbuki insanlarda, cok tehlikeli ve öldürücü bir hastalik meydana getirir.

    Domuz etiyle alinan Trisin kurtcuklar, mide ve bagirsak yoluyla kana gecer. Böylece de, bütün vücuda yayilirlar. Trisin kurtcuklari özellikle cene, dil, boyun, yutak ve gögüs bölgelerindeki kas dokularina yerlesirler. Cigneme, konusma ve yutma adelelerinde felcler meydana getirirler. Yine kan damarlarinda tikanikliga, menenjit ve beyin iltihabina sebep olurlar. Bazi agir vakalar, ölümle sonuclanir. Bu hastaligin en kötü tarafiysa, kesin bir tedavi seklinin olmamasidir.

    Trisin hastaligi, bilhassa Avrupa ülkelerinde yaygindir. SIKI veteriner kontrolleri yapilmasina ragmen, Isvec, Ingiltere ve Polonya'da Trisin salginlari görülmektedir.

    Yurdumuzdaysa, yerli hristiyanlarin disinda Trisin hastaligi görülmemistir.


    GIDALAR VE INSAN MIZACI


    Insan ve hayvanlar, yedikleri gidalarin az-cok tesirinde kalirlar. Mesela kedi, köpek, arslan gibi et yiyen hayvanlarin yirtici; koyun, keci, deve gibi ot ile beslenen hayvanlarsa daha uysal ve yumusak huylu olduklari malumdur.

    Bu durumda, insanlar icin de gecerlidir. Nebati gidalarla beslenenlerin, genellikle halim-selim; et ve et ürünleriyle beslenen insanlarin ise daha sert mizacli olduklari tesbit edilmistir.

    Domuz, disisini kiskanmayan bir hayvandir. Domuz eti ile beslenen insanlarda, kiskanclik hissinin zayifladigi veya dumura ugradigi gözlenmistir

    Fransiz filozoflarindan Savorin de beslenmenin mizac üzerindeki bu tesirine cok önem vererek, "Bana ne yedigini söyle, senin ne oldugunu haber vereyim." demistir.




  • İşte gayet güzel bir açıklama!Teşekkürler Gurkanlee bilgilendirdiğin için


    ZEHIRLI MADDELER


    Domuz eti cok yaglidir. Yenildigi takdirde, bu yag kana gecer. Böylece kan, yag tanecikleriyle dolmus olur. Kandaki bu fazla miktardaki yag; atar damarlarin sertlesmesine, tansiyon yükselmesine ve kalb infarktüsüne sebep olur.

    Ayrica, domuz yagi icerisinde "sutoksin" denilen zehirli maddeler mevcuttur. Vücuda giren bu zehirli maddelerin disari atilmasi icin, lenf bezlerinin fazla calismalari icab eder. Bu durum, bilhassa cocuklarda lenf dügümlerinin iltihaplanmasi ve sismesi seklinde kendini gösterir. Hasta cocugun bogaz bölgesi anormal bir sekilde siserek, adeta domuza benzer. Bu sebeple, bu hastaliga "domuz hastaligi" (skrofuloz) adi verilir. Hastaligin ilerlemesi halinde, bütün lenf bezleri cerahatlanarak siser. Ates yükselir, agri baslar ve tehlikeli bir durum ortaya cikar.


    FAZLA MIKTARDA KÜKÜRT


    Domuz etinde bol miktarda bulunan sümüksü bag dokusu, kükürt yönünden cok zengindir. Bu sayede, vücuda fazla miktarda kükürt alinmis olur. Bu fazlaliksa; kikirdak, kas ve sinirlere oturarak eklemlerde iltihaplanma, kireclenme ve bel fitigi gibi cesitli hastaliklara yol acar.

    Domuz eti devamli yenirse, vücuttaki sert kikirdak maddesinin yerini, domuzdan gecen sümüksü bag dokusu alir. Bunun sonucu olarak, kikirdak yumusar; vücut agirligina tahammül edemeyerek altinda ezilir. Böylece, eklemlerde bozulmalar meydana gelir. Domuz eti yiyenlerin elleri peltelesir, yag tabakalari tesekkül eder. Mesela yiyen kimse sporcuysa; yorgun, tembel ve hareketsiz olur. Bazi futbolcular bu sebeple mesleklerinden olmuslardir.


    ASIRI BÜYÜME


    Domuzda büyüme hormonu da cok fazladir. Dogdugu zaman birkacyüz gram olan domuz yavrusu, alti ayda yüz kiloya (!) erisir. Bu kadar süratli gelisme, büyüme hormonunun fazlaligi sebebiyledir.

    Domuz etiyle fazla miktarda alinan büyüme hormonu, vücutta doku sisliklerine ve iltihaplanmalara yol acar. Burun, cene, el ve ayak kemiklerinin anormal bir sekilde büyümesine ve vücudun yaglanmasina sebep olur.

    Büyüme hormonunun en etkili yönü, kanserin gelismesine zemin hazirlamasidir. Nitekim domuz kesim isiyle ugrasanlar, erkek domuzlarin belli bir yastan sonra kansere yakalandiklarini ifade ederler.


    DERI HASTALIKLARI


    Domuz etinin ihtiva ettigi histamin ve imtidazol denilen maddeler, deride kasinti hissi uyandirir. Ekzama, dermatit, nörodermatit gibi iltihabi deri hastaliklarina zemin hazirlar.

    Bu maddeler ayrica; kan cibani, apandisit, safra yollari hastaliklari, toplar ve damar iltihaplari gibi hastaliklara yakalanma ihtimalini artirir. Bu sebeple doktorlar, kalb hastalarina domuz eti yememelerini tavsiye ederler.


    BIR HATIRA


    Alman hekimi Prof. Dr. Reckeweg "Domuz Eti ve Insan Sagligi" adli eserinde bir hatirasini söyle anlatir:

    "Tedavi maksadiyla bir ciftci ailesinin biraz sapa yörede bulunan ciftligine gitmistim. Babada müzmin antroz (dejeneratif eklem hastaligi) ve kalca eklemi iltihabi vardi. Ayrica karacigerinden de rahatsizdi. Annenin bacaklarinda varis ve eziyet verici kasintisi olan ekzama vardi. Ailenin kizlari ise, kalp yetmezligi ve romatizmadan rahatsiz idi. En sagliklilari görünmesine ragmen ogullari da anjin sonrasi kalp yetmezliginden ve kan cibanindan müsteki idi. Evin öbür kizi ise müzmin bronsitten muzdarip idi. Ogullarindan bir digeri de, "domuz killanmasi" ve müzmin plörite yakalanmis olup, devamli tekrar eden fistül ifrazatindan rahatsiz idi.

    Yukarida sakinlerinin hastaliklarindan uzun uzadiya bahsettigim ciftlik evinde muayene sirasinda garip bir olaya sahit oldum. Ailenin arasinda iri cüsseli bir domuz hic istifini bozmadan asagi dogru sarkan kalin bir agac dalina abanarak sirtini kasiyordu.

    Hastalara "Oradaki domuzu görüyormusunuz? Onun kasinmasina ve iltihaplara yol acan maddeleri, etiyle beraber siz de yiyorsunuz. Iste bu maddeler, sizdeki hastaliklarin yegane sebebidir." dedim.

    Yukarida kendilerinden bahsettigim, Kara Ormanlar havalisinde oturan benzeri ciftlik sahiplerinden verdigim nasihati dinleyenler, domuz eti yemekten vazgecerek hastaliklarinin cogundan kurtuldular. Simdi o ciftliklerin etrafindaki otlaklarda Islam ülkelerinde oldugu gibi kücük koyun sürüleri yayiliyor."


    DOMUZ ETI VE TRISIN


    Domuz eti ile insana bulasan tehlikeli hastaliklardan birisi de Trisin [oku: Trischin] hastaligidir. Domuzlar bu hastaligi trisinli fare yemek veya trisinli domuz eti ile beslenmekle alirlar. Fakat Trisin domuzlarda agir bir hastalik yapmaz. Halbuki insanlarda, cok tehlikeli ve öldürücü bir hastalik meydana getirir.

    Domuz etiyle alinan Trisin kurtcuklar, mide ve bagirsak yoluyla kana gecer. Böylece de, bütün vücuda yayilirlar. Trisin kurtcuklari özellikle cene, dil, boyun, yutak ve gögüs bölgelerindeki kas dokularina yerlesirler. Cigneme, konusma ve yutma adelelerinde felcler meydana getirirler. Yine kan damarlarinda tikanikliga, menenjit ve beyin iltihabina sebep olurlar. Bazi agir vakalar, ölümle sonuclanir. Bu hastaligin en kötü tarafiysa, kesin bir tedavi seklinin olmamasidir.

    Trisin hastaligi, bilhassa Avrupa ülkelerinde yaygindir. SIKI veteriner kontrolleri yapilmasina ragmen, Isvec, Ingiltere ve Polonya'da Trisin salginlari görülmektedir.

    Yurdumuzdaysa, yerli hristiyanlarin disinda Trisin hastaligi görülmemistir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi sedaba_82 -- 6 Temmuz 2005, 18:37:02 >




  • quote:

    Orjinalden alıntı: 17_Ocak


    YANİ 1400 YIL ÖNCE DOMUZUN SAĞLIĞA ZARARI OLUP OLMADIĞI NERDEN BİLİNSİN , ZAMANIMIZDA MİKROSKOPLARLA ZOR GÖRÜLEN TENYA ŞERİT VEYAHUTTA MİKROPLAR PEYGAMBERİMİZ TARAFINDAN DA BİLİNMİYORDU

    KISACASI İSLAMİYET AKIL MANTIK BİLİM DİNİ DEĞİLDİR , ALLAHA TESLİMİYET DİNİDİR , ALLAH NE DEDİYSE O OLUR SAĞLIĞA YARARI VEYAHUTTA ZARARI TARTIŞILMAZ

    AMA ALLAH HİKMETİNDEN KUDRETİNDEN VE MERHAMETİNDEN DOLAYI , İNSANA ZARAR VEREBİLECEK HERŞEYİ HARAM KILMIŞTIR O BAŞKA MEVZUU VE BAŞKA BİR ZAMAN KONUŞURUZ


    Aslında bu işi karşılıklı bir diyalog-atışma haline getirmenin hoş olmadığı görüşündeyim ama yazmanın gerekliliğini görüyorum.Kimileri var ki onlar için ne İmam-ı Azam'ın ne İmam-ı Gazali'nin bir önemi var.Peygamber asv buyuruyor ki alimler enbiyaların varisleridir.Bu iki imam ve daha adını buraya yazamayacağımız kadar çok alim,evliya,ulema bu dinin bu günlere gelmesinde büyük işler yapmışlardır.Sahabelerin fıkıh üzerine önde gelenleri bir bir vefat ederken İmam-ı Azam çıkıp fıkıhı sistematikleştirmiş, öğrencisi İmam-ı Yusuf sistematiği bi ileri safhaya taşımış ve İmam-ı Muhammed de kitap haline getirmiştir.Öncelikle bu ve bunlar gibi alimleri saymam ben bi tek Kur'an'ı ve hadisleri bilirim diyen kişilerden ve bu fikirlerden fersah fersah uzaklaşmalıdır.
    Allah cc Adem as ı yarattığında melekler gelip Allah cc ye yeryüzünde bozgunculuk yapıp kan dökecek birini niçin yarattığını Allah cc ye sormuşlardır.ayet no.sunu hatırlayamadım.Allah cc de onlara ben sizin bilmediklerinizi bilirim demiş ve meleklere sorun adem as a demiş.Adem as meleklerin sorduğu her soruya cevap vermiştir.melekler bu duruma şaşırmış ve Allah cc ye secde ederek af dilemişlerdir.Allah cc Adem as ı dünyaya indirince ona cebrail as aracılığı ile dünyada hayatın bizim bildiğimiz şekilde başladığı o günden kıyametin kopacağı güne kadar olacak her türlü ilmi öğretmiştir.açık olma açısından söleyeyim bunların arasında bilgisayar vs.de vardı.Bizim bilmediklerimiz de...Peygamberlerin ilmine akıl yetiremezsiniz ama onlar Allah cc tarafından görevlendirildikleri ve tamamen Allah cc nin himayesinde oldukları için bunları bilseler bile açıklamazlar.gerektiği müddetçe bazı kelamlar ederler.Aklı kısa dili uzun kendini alim zanneden bazıları peygamber asv'nin insanlar belinden konuşacaklar sözünü bu hadis değil uydurma diyecek kadar kenara atan sonradan cep telefonları ile bu hadisin neye işaret ettiği anlaşılınca gafletini görmeyen çok serseri mayın var bu ülkede.Eğer Peygamberimizin bildiklerinin trilyarda birini blseydik belki de sapıtırdık.

    İslam aklı-mantık dini değildir demek büyük bir gaflettir ama İslam akıl-mantık dini demek de büyük gaflettir.İslam akla ve mantığa uygun vahiy dinidir bunun doğrusu.O nedenle Allah cc nin emirleri akla-mantığada uygundur.Şaraptan örnek vermişsin.Acaba olayı tamamen inceledin mi bilmiyorum.Allah cc önce şaraptan insanları vahiy ile uzaklaştırmak istemiş fakat bu ayeti yeterince ii anlaşılmayınca biraz daha sert bi ifade ile uyarmış buda sonuçsuz kalınca sert bir ifade ile insanları alkolden men etmiştir.Bu son men edilme ile medine sokaklarından oluk oluk şarapların aktığı rivayet edilir.olay sizin anlattığıızdan farklıdır.




  • AT ETİ



    Kur'an-ı Kerîm'de atlardan savaş aracı olarak söz edilir. Allah, binmeniz ve süs hayvanı edinmeniz için atları, katırları ve merkepleri yarattı" (en-Nahl, 16/8). Hz. Peygamber, Kur'an'da haram olduğu bildirilen hayvanların dışında, bazı hayvan isimleri vererek veya vasıflarını belirterek bu konuda yasaklar koymuştur.

    Câbir (r.a.)'den rivayete göre, şöyle demiştir: "Nebî (s.a.s.), Hayber gününde bizi katır ve merkep (eti yemek)'ten menetti. Bize atı yasaklamadı" (Buhârî, Cihad, 130; Meğâzî, 35, 62; Zebâih, 27, 28; Ebû Dâvûd, Cihâd, 45, 63, 98; At'ime, 33; Nesâî, Hayl,1; İbn Hanbel, VI, 346).

    Diğer yandan Hz. Peygamber'in at etini yasakladığına dair de birtakım rivayetler gelmiştir. (Ebû Dâvûd, At'ime, 25; Nesâî, Sayd, 30; İbn Mâce, Zebâih, 14)

    Yukarıdaki delillere göre, İmam Ebû Yusuf, İmam Muhammed, İmam Şâfiî ve İmam Ahmed b. Hanbel, prensip olarak at eti yemenin caiz olduğuna hükmetmişlerdir. Ebû Hanîfe ise bu konuda, yasak bildiren hadisleri de dikkate alarak at etinin tenzihen mekruh olduğunu söylemiştir. Mâlikîlerin meşhur görüşüne göre ise, at eti yemek haramdır (Zeylaî, Nasbu'r-Râye, IV, 196, 198; İbn Rüşd, Bidâyetü'l-Müctehid, I, 455).

    Hadiste at etinin yasaklanması necis (pis) oluşundan dolayı değil, zamanında cihat aracı olduğu için hürmetendir. Bu yüzden onun artığı da necis sayılmamıştır (İbn Âbidin, Reddü'l-Muhtâr, Terc. A. Davudoğlu, İstanbul 1987, XV, 234; Seyyid Sabık, Fıkhu's-Sünne, Kahire, (t.y),III, 254, 255; ez-Zühaylî, el-Fıkhu'l-İslâmî ve Edilletühû, Dimeşk, 1405/1985, III, 508, 509).

    Hamdi DÖNDÜREN

    Arkadaşlar bu yazı alıntıdır!




  • Biliyorum herkesin kafasında bir soru işareti yarattım ama isteyen istediği yorumu kendisi yapsın!

    FLAŞ... ''AT ETİ YEMEK CAİZ''

    AB Uyum Yasaları kapsamında yürürlüğe giren ‘Hayvan Sağlığı Zabıtası Kanunu’ ile özel mezbahalarda at kesilebileceği ve etinden elde edilen ürünlerin de kasaplarda satılabileceği belirtildi.
    25 Haziran 2005 Cumartesi 15:00



    Konya Tarım İl Müdür Yardımcısı veteriner hekim Ali Ergin, AB Uyum Yasaları kapsamında yürürlüğe giren ‘Hayvan Sağlığı Zabıtası Kanunu’ ile özel mezbahalarda at kesilebileceğini ve etinden elde edilen ürünlerin satılabileceğini söyledi. İlahiyatçı Prof. Dr. Orhan Çeker at etinin yenilmesinin dini sakınca olmadığını belirtti.


    Tarım İl Müdür Yardımcısı Ali Ergin, 5 bin 179 sayılı Gıda Kanunu ve 3 bin 285 sayılı Hayvan Sağlığı Zabıtası Kanunu'nun yürürlüğe girdiğini hazırlattı. Ergin, yürürlüğe giren kanunla at etinin et ürünleri kapsamında büyükbaş hayvan sınıfına dahil edildiğini söyledi. At kesiminin sığır ve koyun kesilen mezbahalarda değil, atlar için kurulacak özel mezbahalarda yapılabileciğini aktaran Ergin, Türkiye de şu anda at kesimi yapılacak mezbahanın bulunmadığını söyledi.


    ‘DİNEN CAİZ’


    Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuku öğretim üyesi Prof. Dr. Orhan Çeker, at etinin yenilmesinin dinen caiz olduğunu söyledi. At etinin İslam dinine göre helâl olduğunu belirten Prof. Dr. Orhan Çeker, “At etinin dana, inek veya koyun etinden farkı yoktur. Koyun gibi kesilip yenebilir ve halk arasındaki ‘At eti yenilmez’ inanışı doğru değildir” dedi. Prof. Dr. Çeker, şöyle devam etti: “At eti helâldir hatta etinden imal edilen pastırma sucuk gibi ürünler de rahatlıkla yapılıp satılabilir. Atın sütü de içilebilir. At etinin yenilmemesi konusunda hiçbir yasak yoktur. Peygamberimiz zamanında da yenildiği görülmüştür. Ancak, bu eşek ve katır için geçerli değildir. Yani eşek ve katır eti yenilmesi haramdır.”


    Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Behiç Serpek ise, at etinin insan sağlığı açısından hiçbir zararı bulunmadığını söyledi. Prof Dr Serpek, şöyle devam etti: “At, seçici hayvandır, pis su içmez ve bulduğu her türlü pis gıdayı yemez, at eti rahatlıkla yenebilir çok da sağlıklıdır. Türk Cumhuriyetleri'nde at eti yeniliyor. Önceki toplumlarda atın savaş aracı olarak kullanılmasından dolayı tüketilmesinin yasaklandığı sanılmaktadır bu yüzden günümüzde yenmiyor olabilir. Ancak sağlıklıdır, et türüdür rahatlıkla yenebilir.”




  • Herkes yediği ete dikkat etsin


    Adana'da at eti operasyonu TARİH:16 OCAK 2005


    Adana'da düzenlenen operasyonda iki ton at eti ile kesilmek üzere bekletilen sekiz at bulundu. Olayla ilgili üç kişi tutuklandı.
    Akkapı Mahallesi'nde şüphe üzerine bir kamyoneti durduran görevliler, kamyonette at başları, kemikleri, derisi ve etleriyle karşılaştı. Operasyonu genişleten güvenlik görevlileri, atların kesildiği eski bir eve operasyon düzenledi. Burada sekiz at ile 12 atın kesilerek poşetlere konulmuş etleri, bıçak ve diğer kesici aletler ele geçirildi. Gözaltına alınan Salih Tozman (26), Turgut Bektaşen (24) ile Ahmet Karadeniz (27), sorgularının ardından sevkedildikleri nöbetçi mahkemece tutuklandı. Olayla ilgisi bulunduğu belirlenen bir kişinin yakalanmasına çalışıldığı, ele geçirilen at etinin belirtildi.
    Seyhan Belediye Başkanı Azim Öztürk, Kurban Bayramı öncesinde kaçak at eti kesimiyle ilgili ihbarların değerlendirildiğini belirterek, "Zabıta ekiplerimiz 24 saat görevlerinin başındadır ve bu tip olumsuzlukları ortadan kaldırmak için yoğun şekilde çalışmaktadır" dedi. Belediye Zabıta Müdürü Mustafa Çay ise altı aylık dönem içinde Akkapı Mahallesi'nde ikinci kez kaçak at kesimi tespit edildiğini belirtti. Çay, polis ve jandarma yetkilileriyle birlikte gerçekleştirilen daha önceki operasyonda da yaklaşık dört ton at eti ele geçirdiklerini kaydetti.




  • quote:

    KISACASI İSLAMİYET AKIL MANTIK BİLİM DİNİ DEĞİLDİR , ALLAHA TESLİMİYET DİNİDİR , ALLAH NE DEDİYSE O OLUR SAĞLIĞA YARARI VEYAHUTTA ZARARI TARTIŞILMAZ


    yani yazık diyorum başka bir şey demiyorum.

    sizin aklınız çalışmıyorsa orası başka.ama dünyada en çok ''aklınızı çalıştırın'' cümlesi geçen bir kitaba bu cümleleri kullanamazsın.her şeyin bir mantığı vardır.islamiyet de akıl ve mantığa uyar.

    inanan bir insan dinine bu hakaretleri ediyorsa artık inanmayanlar ne yapsın
  • Eski türklerde at eti yemek bir gelenekti, elbette at eti yemek caizdir denecekti yoksa eski türkler yüzyıllar boyunca haram yemiş olacaklardı. Böyle bir hata yapılmaz.

    Nofrost, bu arada avatarın iğrenç
  • quote:

    Orjinalden alıntı: nofrost

    quote:

    KISACASI İSLAMİYET AKIL MANTIK BİLİM DİNİ DEĞİLDİR , ALLAHA TESLİMİYET DİNİDİR , ALLAH NE DEDİYSE O OLUR SAĞLIĞA YARARI VEYAHUTTA ZARARI TARTIŞILMAZ


    yani yazık diyorum başka bir şey demiyorum.

    sizin aklınız çalışmıyorsa orası başka.ama dünyada en çok ''aklınızı çalıştırın'' cümlesi geçen bir kitaba bu cümleleri kullanamazsın.her şeyin bir mantığı vardır.islamiyet de akıl ve mantığa uyar.

    inanan bir insan dinine bu hakaretleri ediyorsa artık inanmayanlar ne yapsın


    kardeşim hakaretle ne alakası var !!! islamiyette herşeyin mantığa veyahutta bilime uyacağı diye bir kural yok , önemli olan Allahın emir veya yasak etmesi ,bizim için ölçü budur , ben domuzu sağlığa zararlı diye yemiyorum , Allah yeme dediği için yemiyorum




  • quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    Eski türklerde at eti yemek bir gelenekti, elbette at eti yemek caizdir denecekti yoksa eski türkler yüzyıllar boyunca haram yemiş olacaklardı. Böyle bir hata yapılmaz.

    Nofrost, bu arada avatarın iğrenç


    At etinin yenebilmesi fetvası peygamberimiz zamanında verildi , yani Türklerin müslüman olmasından çok önce kısacası ne alaka !!!
  • At değil sıçan eti bile yiyorsunuz haberiniz yok
  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.